Etiket: ETİ

  • 681 aileye kurban eti yardımı yapıldı

    681 aileye kurban eti yardımı yapıldı

    Gürün’de düzenlenen bir programda hayır sever vatandaşların desteğiyle ihtiyaç sahibi 681 aileye kurban eti dağıtıldı.

    Sivas’ın Gürün ilçesinde ihtiyaç sahibi ailelere kurban eti dağıtmak üzere Gürün Belediyesi, Gürün Kaymakamlığı ve İstanbul Gürün Kültür Vakfı ortaklığı ile program düzenlendi. Programa Gürün Kaymakamı Kadir Algın, Belediye Başkanı Nami Çiftçi, Gürün Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Üyelerinden Ali Geçili, Selami Koca, Cahit Toptaş ile mahalle ve köy muhtarları katıldı. Bu kapsamda hayır severlerin yardımıyla ihtiyaç sahibi 681 aileye kurban eti dağıtıldı. Kurban Bayramının 3’üncü günü gerçekleştirilen etkinlikte kesilen kurbanlıklar, bayramın 4’üncü günü hijyenik bir ortamda paketlenerek ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere mahalle ve köy muhtarlarına teslim edildi. Gürün Kültür Vakfı adına programı organize eden yönetim kurulu üyelerinden Ali Geçili ve Cahit Toptaş, Gürün’de ihtiyaç sahibi ailelerin yüzünün güldürülmesine vesile olan herkese teşekkür ettiklerini ifade ettiler.

    Kurban kesiminde ve dağıtımında hijyene dikkat edildi

    Konuya ilişkin açıklama yapan Gürün Belediye Başkanı Nami Çiftçi, “ Bu hayır organizasyonunu Gürün Kaymakamlığı ve Belediyemiz işbirliğiyle ilçemizde düzenleme kararı alan Gürün Kültür Vakfı Yönetimi’ne ve Hamit Demir’e teşekkür ederim. Hayır sahiplerinin kurbanlarını Allah kabul eylesin. Bu kurbanların hijyenik ortamda kesimini gerçekleştiren belediye personelime ve kasaplarımıza teşekkür ediyorum. Kurban paylarının ihtiyaç sahibi ailelere ulaşımını gerçekleştiren, bu yardımı yaparken maske, eldiven, galoş kullanımına dikkat ederek sosyal mesafeye özen gösteren mahalle ve köy muhtarlarımıza da ayrıca teşekkür ediyorum. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun ” dedi.

  • Kurban eti pişirmenin püf noktaları

    Kurban eti pişirmenin püf noktaları

    Kurban etlerinin tüketilmeden önce 24 saat dinlendirilmesi gerektiğini belirten Diyetisyen Merve Köse, pişirme teknikleri hakkında uyarılarda bulundu.

    Kurban Bayramı boyunca kırmızı et tüketiminin artması, özellikle kronik hastalıkları olanlar için risk unsuruna dönüşüyor. Bayramda porsiyon kontrolüne dikkat edilmesi gerektiğini Uzman Diyetisyen Merve Köse, “Özellikle kolesterol hastaları ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişiler, sakatat tüketiminden kaçınmalıdır. Etler, C ve E vitamini içermez. Bu sebeple etlerin mutlaka sebzelerle birlikte pişirilmesi veya etlerin yanında C vitamininden zengin sebze/salataların tüketilmesi oldukça önemlidir. Bayram günü kesilen hayvan eti, bekletilmeksizin birkaç saat içinde pişirilerek tüketilir. Ancak yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik hem pişirmede hem de sindirimde zorluk verir. Midede şişkinlik, hazımsızlık gibi sıkıntılara sebep olur. Özellikle mide rahatsızlıkları çeken bireyler, eti 24 saat bekletmeden tüketmemelidir” dedi.

    Etlerinin pişirilmesi konusunda da uyarılarda bulunan diyetisyen Merve Köse, “Etler büyük parçalar şeklinde değil ancak kıyma, kuşbaşı gibi küçük parçalara ayrılıp, tek pişirimlik miktarlara bölünüp, buzdolabı poşetlerine konularak buzdolaplarının buzluk kısmında veya derin dondurucuda saklanmalıdır. Buzdolabında eksi 2 derecede 1-2 hafta, derin dondurucuda ise eksi 18 derecede daha uzun süre etler saklanabilmektedir. Pişirmek için buzluktan çıkarılan etler yine buzdolabının alt raflarına indirilerek çözdürülmeli, çözdürülen et hemen pişirilmeli ve tekrar dondurulmamalıdır. Et hazırlamada kullanılan kesme tahtalarında çiğ sebze ve meyveleri doğrama işlemi yapılmamalıdır” diye konuştu.

    Pişirmede haşlama, fırınlama ve ızgara gibi yöntemlerin tercih edilmesi gerektiğini de kaydeden Köse, dikkat edilmesi gerekenleri şöyle anlattı:

    “Mangal yapılacaksa kömürleşecek şekilde kızartılmaması gerekir. Kömürleşen et, her zaman kanser riski taşır. Etin ateşe yakın olması B1, B12, folik asit gibi vitaminlerin kaybına da yol açmaktadır. Et kullanılarak yapılan sebze ya da baklagil yemeklerine yağ ilave edilmemelidir. Özellikle katı yağlar et yemeklerinde kullanılmamalıdır, etin kendi yağı ile pişmesi sağlanmalıdır. Kurban bayramının geleneksel yemeği haline gelen kavurmanın içine tereyağı veya kuyruk/iç yağı eklemeden kendi suyunda, kısık ateşte pişirme yapılmalıdır. Kavurma ve kırmızı et öğle öğününde tüketilmeli, akşam öğününde ise sebze, kuru baklagil gibi posa içeriği yüksek yemekler tercih edilmelidir. Etlerin yanında rafine edilmiş beyaz pirinç pilavı-makarna yerine bulgur, esmer pirinç; asitli-gazlı içecekler yerine de ayran, yoğurt ve cacık tüketilmelidir.”

  • Diş eti hastalıklarına dikkat

    Diş eti hastalıklarına dikkat

    Diş Hekimi Denizhan Uzunpınar diş eti hastalıklarına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.

    Uzunpınar, Diş eti hastalıklarının bazı nedenlerini ise şöyle sıraladı:

    “Sigara: Her şeye zararı olan sigaranın ağız ve diş sağlığımız için de çok fazla zararları vardır. Özellikle ağız hijyeni ve ağız bakımı kötü olan kişilerde sigara diş eti hastalıklarının hızını artırmaktadır.

    Stres: Stres birçok dişeti hastalığında ciddi bir sebeptir. Stresin vücudun hastalıklarla mücadele etmesini zorlaştırdığı bilimsel olarak birçok çalışmada ortaya konmuştur.

    Bruksizm: Dişleri sıkma ve gıcırtdatma anlamında kullanılmaktadır. Dişlerin oluşturduğu stresler nedeniyle periodontal dokularda yıkıma neden olurlar.

    Dengesiz beslenme: Gerekli vitamin ve minerallerin alınması besin dengesi açısından çok önemlidir. Bu denge vücudun hem bağışıklık sisteminin fonksiyon görebilmesi hem de hücre yenilenmeleri için gereklidir.

    Genetik: Genetik yatkınlık özellikle bazı periodontal hastalıklarda bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Özellikle ağız hijyeni kötü olan ve genetik yatkınlığı olan bireylerde periodontal hastalık riski daha da artar.

    Bazı ilaçlar: Fenitoin, oral kontraseptifler (doğum kontrol ilaçları), kalsiyum kanal blokerleri gibi bazı ilaçlar ağız hijyenini olumsuz etkileyebilir.

    Hamilelik: Hamilelik döneminde hormonlarda meydana gelen değişiklikler diş etlerinde de değişikliklere neden olabilmektedir. Özellikle ağız hijyeni iyi olmayan hamilelerde diş eti büyümeleri sıklıkla görülür.

    Diyabet: Diyabetin periodontitis ile ilişkisi tüm dünya tarafından kabul edilmiştir. Bir çok araştırma diş etleri sağlıklı olan bireylerde diyabetin seyrinin daha düzenli olduğunu göstermiştir. Aynı şekilde diyabeti kontrol altında olmayan bireylerde de periodontitis ortaya çıkma ihtimalinin yüksek olduğu gösterilmiştir”

  • Diş eti problemlerini ihmal etmeyin

    Diş eti problemlerini ihmal etmeyin

    Diş Hekimi Dr. Efe Kaya, diş eti problemlerine dikkat edilmesi konusunda uyarılarda bulundu.

    Dr. Efe Kaya, “İnsanlar hakkındaki düşünceleriniz ilk 7 saniye de oluşur ve yeni tanıştığınız bir insan üzerinde uyandırdığınız ilk intiba çok önemlidir. Gözler sizin üzerinizdeyken ilk dikkat çeken yer iletişiminde temel aldığı yer olan ağız bölgesi ve dişlerinizdir. Bir iş görüşmesi yeni bir buluşma yeni arkadaşlıklardaki ilk izlenim bir nevi dişlerden geçer. Eğer karşınızdaki bir insan ile konuşurken dişleriniz kötü diye gülmekten kaçar ve gülerken dişlerinizi kapatmaya çalışırsanız karşınızdaki bunu tehdit olarak algılayacak ve o kişide kötü bir intiba uyandıracaksınız. Unutmayın ilk izlenim için ikinci bir şansınız yok” dedi.

    Geçmişte şaşalı, doğal olmaktan uzak olan şeylerin estetik olarak algılandığını ifade eden Dr. Kaya, “Örnek vermek gerekirse eski insanların altın dişleri estetik olarak kullandığını biliyoruz ama artık günümüz diş hekimliğinin geldiği noktada hastalarımıza doğala en yakın dişler yapmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.

    Dr. Kaya daha sonra şunları söyledi; “Estetik diş hekimliğinde doğala en yakın olarak kullandığımız ışık geçirgenliği mükemmel olan materyal laminalardır. Laminaların estetik bir seçim olmasının nedeni altyapı içermemesi ve ışık geçirgenliğinin yüksek olmasından kaynaklanır. Lamina şiddetli diş sıkan, diş etlerinde şiddetli problemleri olan ve lamina uygulanacak dişlerinde yoğun hastalara uygulanmaz. Lamina tedavisinin en büyük avantajı hastanın doğal dişinden kaldırdığımız madde miktarının çok az oluşudur hatta bazı durumlarda hiç alınmaz. Yüksek cilalanabilirlik kapasitesi sayesinde diş eti uyumu mükemmeldir.ve altyapı içermediğinden ışık geçirgenliği yüksektir bu sayede doğal dişe en yakın görüntü yakalanabilir. Laminalar kendi doğal dişinizden farksızdır ve iyi bir bakım uygulandığı sürece renk değiştirmezler. Laminalar doğru uygulandığından kırılmazlar ve uzun yıllar aynı şekilde ağızda kalabilirler.”

  • Burun eti problemi önemsenmeli

    Burun eti problemi önemsenmeli

    Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op.Dr.Ali Değirmenci, burun eti problemine dikkat çekti.

    ‘Konka’nın burun içerisinde her iki burun tarafından üçer, bazen dörder adet bulunan ve şişip inerek burun solunumunu düzenleyen yapılar olduğunu belirten Op.Dr.Ali Değirmenci, “Damarlar kan ile dolduklarında bu yapılar şişer ve damarlar büzüldüğünde küçülürler. Burundan geçen havanın nemlendirilme ve yönlendirilmesi, burun refleksleri, burundaki alıcıların dinlenmesi, akciğerlerin dönüşümlü çalışmasını sağlayarak dinlenmeleri gibi faydalı görevleri vardır” dedi.

    Yapısı ve fonksiyonu normal olan konkalar sadece burun içersini ikiye ayıran duvarlarda bir eğrilik olduğunda şiştikleri zaman o tarafta tıkanıklık meydana getirirdiğine dikkat çeken Op.Dr.Ali Değirmenci, açıklamasını şöyle sürdürdü;

    “Bu olay sadece burun duvarının düzeltilmesi ile giderilebilir. Normalden büyük veya küçük olabilirler . Üzerlerinde polip oluşabilir, nadir de olsa tümör ve bazı kronik rahatsızlıklarda dokusu ve dolayısı ile yapısı bozulabilir.

    Fonksiyonel bozuklukları nelerdir?

    Gün boyu düzenli aralıklarla şişip inen bu yapılar halk arasında ‘burun eti’ olarak bilinir. Bazı hastalıklarla beraber büyürler veya fonksiyonları bozulur ve normalden fazla şişerek kişiyi rahatsız ederler. Yapısal bozuklukları şayet belirli dönemlerde oluyor ve ilaç ile düzelebiliyorsa ilaç tedavisi uygulanabilir.

    Sürekli fonksiyon bozukluğu göstermişler veya ilaçlarla küçülemeyecek, geri dönüşümsüz bir yapıya ulaşılmışlarsa cerrahi olarak , lazerle , Shaverle yada son yıllarda sık kullanılan Radyofrekans yöntemi ile küçültülürler.

    Dışarıda bir cilt kesisi , fazla bir şişme ve rahatsızlık hissi olmamasına rağmen bir burun operasyonu geçireceksiniz.

    Bundan dolayı , gerekli önlemleri almanız gerekecektir.

    Orta konkada ise en sık görülen problem etin içinin havayla şişmesidir. Buna konka bülloza adı verilir. Geniz akıntısına yol açabilir. Çok iriyse burun tıkanıklığı da yapar. Tedavisi cerrahi olarak dış yarısının çıkarılmasıdır. Polipli burunlarda bazen konkaların bir kısmı da polipleşmiş olabilir. Bu durumda polipleşmiş kısımları da çıkarmak gerekir.”