Etiket: Eşine

  • 43 yıllık eşine Sevgililer Günü hediyesini at üstünde getirdi

    43 yıllık eşine Sevgililer Günü hediyesini at üstünde getirdi

    Erzurum’un Oltu ilçesinde besicilik yapan Abdullah Başar, 43 yıllık eşine Sevgililer Günü hediyesini at üstünde getirdi.

    Oltu ilçesinin Şehitler Mahallesi’nde besicilik yapan 8 çocuk babası Abdullah Başar (62), Sevgililer ünü sebebiyle eşi Ayfer Başar’a (60) sürpriz yaptı. İlçe merkezinde bir çiçekçiye giden Başar, bir buket çiçek alarak ilçe merkezinden 3,5 kilometre uzaklıktaki ahırın yolunu tuttu. Başar, at sırtında getirdiği çiçeği ve altın künyeyi eşine vererek 14 Şubat Sevgililer Günü’nü kutladı.

    Ayfer Başar, hayat arkadaşına teşekkür ederek, “43 senedir evliyiz. Bugün Sevgililer Günü, çiçeğimi aldı, künyemi aldı sağ olsun. Teşekkür ederim. Allah herkese nasip etsin. Allah herkese sağlıklı, mutlu, saadetli yaşamlar nasip etsin, içinde de bizlere. Allah mutluluğumuzu bozmasın hiçbir zaman” dedi.

    43 senedir evli olduklarını ve her Sevgililer Günü’nde eşine hediye olarak gül ya da altın aldığını anlatan Abdullah Başar ise, “Allah herkese böyle mutluluk nasip etsin. Zaten kadınlar güldür koklamasını bilene. Biz 43 yıldır birbirimize saygımızı, sevgimizi eksik etmedik. Saygı sevgi bir evde oldu mu o evde huzur da olur, yeter ki sevgi saygı olsun. Allah herkesi böyle mutlu etsin. Ben eşimi her zaman gül yerine koklarım. İyi günde kötü günde hep beraber olduk. Kendisine teşekkür ediyorum” diye konuştu.

  • 9 yıldır yürüyemeyen hasta eşine hayatını adadı

    9 yıldır yürüyemeyen hasta eşine hayatını adadı

    Erzurum’un Aşkale ilçesinde yaşayan Ali Köroğlu, hayatını hasta olan eşine adadı.

    9 yıldır yürüyemeyen eşine bakan Ali Köroğlu, bir an olsun eşi Nejmiye Köroğlu’nu yalnız bırakmıyor.

    Yılın kocası adayı Ali Köroğlu’na Erzurum Barosu Disiplin Kurulu üyesi Av. Bilge Mutlu Bilge ve aile hekimi Dr. Esra Keskin, geçmiş olsun ve tebrik ziyareti gerçekleştirdiler.

    Av. Bilge Mutlu Bilge ziyaret sonrası yaptığı açıklamada, “Son zamanlarda ülkemizde sıkça artan kadın cinayetleri ve şiddet görüntülerine karşın Ali Köroğlu bey gibi birinin hem eşine gösterdiği ilgi alaka hem de hayat mücadelesi bizleri çok etkiledi. Eşi için 9 yıldır gösterdiği çaba takdire şayan” dedi.

    Ali Köroğlu ziyarete gelen misafirlerine teşekkür ederek eşi için yaptığı mücadelenin 2012 yılında başladığını belirterek şunları dile getirdi: “Hayat arkadaşım 2012 yılında göğüs kanseri teşhisi sonrası, göğsünü aldırdık. Tamam dedik inşallah kurtulduk diye sevinirken, hastalığın 2016’da beyine sıçradığını üzülerek öğrendik. 2018 yılında oluşan ödem sonrası beyinden ameliyat oldu ve tedavi içerisinde ışın tedavisi gördük. 2020’de tekrar beyinde ödem oluşması sonrası, tekrardan ışın tedavisi aldı fakat beyin kanalları su topladığı için yürümesi kesildi. Bu sefer de kafasına şaft atıldı. Hastalık şu an 4. evresinde. Hamdolsun Rabbim ne dilemişse o olur, biz aile olarak birbirimize çok tutkunuz. Televizyonlarda işlenen kadın cinayetleri ve şiddet haberlerini izledikçe kahroluyorum bir fındık kabuğunu doldurmayacak bahaneler ile işlenen cinayetlere ve şiddet olaylarını kınıyorum. Ben eşimi çok seviyorum. Her ne olursa olsun eşim bana Allah’ın emanetidir. Nefesimin sonuna kadar eşimin yanında olacağım.”

    Son ameliyat sonrası yürüme sorunu yaşayan Nejmiye Köroğlu’nun 4 çocuğu bulunuyor.

  • Boşanmak isteyen eşine kızıp evi yakmak istedi

    Boşanmak isteyen eşine kızıp evi yakmak istedi

    Konya’da boşanmak isteyen eşine sinirlenen şahıs, evin kapısını ateşe vererek kaçtı. Büyümeden söndürülen yangında binada yaşayan apartman sakinleri panikle dışarı çıktı.

    Olay, saat 19.00 sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Yazır Mahallesi Güler Yüzlü Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, akşam saatlerinde D.Ç., telefonda görüştüğü kocası Ö.Ç.’ye boşanmak istediğini söyledi. Sinirle eve gelen Ö.Ç., kapı açılmayınca evin kapısını dışarıdan ateşe verdi. D.Ç’nin evde olmadığı sırada çıkan yangında ihbar üzerine olay yerine itfaiye ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri yangını evin içine sıçramadan kısa sürede söndürdü. D.Ç. ile Ö.Ç. arasında şiddetli geçimsizlik olduğu ve Ö.Ç.’nin alkollü olarak eve gelip yangın çıkarttığı iddia edildi. D.Ç., eşiyle kavgalı olduklarını ve boşanmak istediğini söylediği için eşinin evi yakmak istediğini öne sürdü.

    Öte yandan, olay yerinden uzaklaşan Ö.Ç’nin tekrar gelerek aynı apartmanda boş bulunan başka bir evin kapısını daha yakmaya çalıştığı öğrenildi. Yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.

  • Hamile eşine tokat atan kadını ve kocasını yaraladı

    Hamile eşine tokat atan kadını ve kocasını yaraladı

    Niğde’de hamile eşini tokat attığını öne sürdüğü komşusu ile kocasını tabancayla yaraladı.

    Edinilen bilgi ve iddialara göre, Bor ilçesi Armutlu Mahallesi’nde meydana gelen olayda hamile olan G.C, komşusu E.Y ile tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesiyle E.Y., G.C.’yi darp etti. Bunun üzerine G.C.’nin eşi E.Y.’i tabancayla yaraladı. E.Y.’yi tabancayla yaralayan U.C, darbedilen eşi G.C’yi Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürdü. Yaralı E.Y. de gelen ambulans ile hastaneye kaldırıldı. Yaralanan karısı E.Y’yi görmeye gelen B.Y, hastane girişinde karşılaştığı U.C. ile kavgaya tutuştu. U.C. bu kez de B.Y’yi tabancayla yaralayıp kaçtı. Tüm yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu belirtilirken, polis ekipleri, kaçan saldırgan U.C.’yi yakalamak için çalışma başlattı.

  • Şehit eşine hakarete tepkiler artıyor

    Şehit eşine hakarete tepkiler artıyor

    AK Parti Tokat Milletvekili Av. Yusuf Beyazıt, Ayasofya Camii’nin açılışına katılan şehit eşi, 15 Temmuz gazisi ve bir yazara hakarette bulunan Saadet Partisi (SP) üyesine tepki göstererek, “Bu bir iftira suçudur aynı zamanda bu bir nefret suçudur” dedi.

    Danıştay 10. Dairesince Ayasofya’yı camiden müzeye çeviren Bakanlar Kurulu kararının iptal edilmesinin ardından Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı cuma namazı ile yeniden ibadete açılmıştı. Caminin açılışına katılarak fotoğraf çekinen Sabah Gazetesi yazarı Hilal Kaplan ve 15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan İbrahim Yılmaz’ın eşi Esma Kılıçaslan ile 15 Temmuz gazisi Adviye Gül İsmailoğlu’na hakaret eden Ebubekir Savaşan şikayet üzerine gözaltına alınmıştı. Sevk edildiği mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Savaşan’a bir tepki de AK Parti Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt’tan geldi. 8 yıl Vakıflar Genel Müdürlüğü yapan, Ayasofya’nın cami olmasının çocukluğundan beri heyecanını yaşamış birisi olarak bu hadise karşısında hislerini ifade etmekte zorlandığını belirten Beyazıt, “Ayasofya’nın açılış cuma günkü programına katılan vekillerden birisiyim. Bu heyecanı yaşayan insanlardan birisiyim. Burada önemli olan hadise böyle bir olayın Tokatlı bir kardeşimiz tarafından vuku bulmuş olmasını çok derin acılar ve derin üzüntülere içersin hissediyorum. Gaziliklerle şehitlerle Darun-Nusret olmuş her tarafta kendisinde yardımda bulunmuş olan bir şehrin evladıyız. 15’liler diyarıyız. Öyle bir yerden özellikle milli değerlere saygılı olması gereken o düşünceden geldiğimizi varsaydığımız bir insanın, kadınlara şiddet derecesinde nefret söylemi içerisinde bulunarak üstelik de bunu kutsal bir yerde değerlerimize hakaret ederek caminin içerisinde olan insanlara, kadınlara hakaret ederek sosyal medyada böyle bir söylem paylaşılması beni derinden yaralamış ve derinden üzmüştür” dedi.

    “Bunlar ne tez Hz Fatıma’ları unuttular? Ne tez Hz Hatice’yi unuttular?”

    Fatih Sultan Mehmet’in emaneti olan bir ibadethanenin içerisindeki 3 hanımefendiye yapılan bu söylemin tasvip edilemeyeceğini belirten Beyazıt, “Sosyal medyada bunu engelleyen kanun çıkarmamızın ne kadar isabetli ne kadar önemli olduğunun da altını özellikle çizmek istiyorum. Buradaki yapılan olayı nedir? Kadınlar camiye gelmiş. Kim bu kadınlar 15 Temmuz’da şehit olmuş olan bir kardeşimizin eşi. Diğer hanımefendi kim? Diğer hanımefendi de 15 Temmuz’da Gazi olmuş bir kardeşimiz ve bir başka kardeşimiz de yazısıyla kalemi ile çizgisi ile düşüncesiyle değerleriyle hep İslam noktasında bu konuda mücadele yapmış olan bir kişi. Bu konuda kadınlara hakaret etmenin sövgü de nefrette bulunmanın ifadesini ben izah etmekten gerçekten son derece müşkülat çekiyorum. Son derece de üzülüyorum. Oysaki mescitlerimiz kadın erkek herkese açıktır, çocuklara açıktır. Bunlar ne tez Hz Fatıma’ları unuttular? Ne tez Hz Hatice’yi unuttular? Nerede kaldı bütün bu değer yargılarımız. Değer yargılarımızı yapılan saldırı olarak mı üzüleyim? Bunu yapanın özellikle bu değerlere sahip çıkması gereken bir camiadan gelmesini, onu temsil eden ki ben o camianın da bunu nefretle karşılayacağını, asla kabul etmeyeceğini özelinde düşünenlerdenim. Küfür bizim inancımızda yoktur. Nefret bizim düşüncemiz de yoktur. Sövgü bizim kültürümüzde bizim ahlakımız da yoktur. Ama Darun-Nusret diye yardım edenler şehir olarak ifade edilen Alimler, Fazıllar yetiştiren Tokat’tan böyle bir sövgünün çıkmış olması da beni ayrıca üzmüştür. Dolayısıyla sosyal medya aracılığı ile olsun başka şeylerle olsun kadına şiddetin her zaman nefretle karşılanması gerektiğinin ve bunun asla bir hak olamayacağını asla bunun bir ifade tarzı olamayacağını söylemek istiyorum” diye konuştu.

    “Bu bir iftira, aynı zamanda bir nefret suçudur.”

    Yaşanan tatsız olayın takibini yasal ortamda yapıtlarını ifade eden Beyazıt, “Bu konu hakkında Cumhuriyet savcılığı tarafından suç duyurusunda bulunulmuş. Cumhuriyet savcılığa da bu hadiseyi şu anda değerlendirilmiştir ve mahkemesi yapılır. Takibi şikayete bağlı suç kapsamında dışına çıkan bir nefret söylemi ile ifade edeceğimiz bir değerdir. Dolayısıyla bu hadisenin kesinlikle yargıda devam edeceğini düşünüyorum. Aldığım bilgilere göre şikayetçi olanlar da bu şikayetlerinden vazgeçmemişlerdir. Buradaki olan sadece yargının nasıl tezahür edeceği, nasıl sonuçlanacağı çok fazla önemli değildir. Önemli olan insanların vicdanındaki yargıdır mahşeri vicdanda ki yargıdır. Önemli olan rabbimin huzurunda ki insanlara bu nefret söylemi ile ifadesinin bunlarda bıraktığı acı olmalıdır. İnsanların namuslarına ahlaklarına, erdemlerine, kişiliklerine, karakterlerine buna benzer hakaret etmek de Kur’an’da yasaklanmıştır. Özellikle yasak olarak ifade edilmiştir. Bu bir iftira suçudur aynı zamanda bu bir nefret suçudur” ifadelerini kullandı.

    Sosyal medya yasası

    Sosyal medya düzenlemesi ile bileklikte bu tür olaylar karşı yaptırımlar geleceğini belirten Beyazıt, açıklamalarını şöyle tamamladı:

    “Artık, Almanya’da nasıl bir işlem uygulanıyorsa, Amerika’da Amerikan vatandaşı bir hakaret de karşılaştığı zaman nasıl bir müeyyide nasıl bir hakka sahipsen Yeni Zelanda’daki herhangi bir Yeni Zelanda vatandaşı hangi haklara sahipse Türkiye’deki mağdur olan mazlum olan hakkı yenen kendisine tecavüz edilen insanda bu haklardan yaralanmış olacak”