Etiket: Ersin

  • Ersin Pehlivan yeniden MHP Gölbaşı ilçe başkanı seçildi

    MHP Gölbaşı Teşkilatı 12. Olağan Kongresinde yapılan başkanlık seçiminde 232 delegenin oyunu olan Ersin Pehlivan yeniden ilçe başkanı seçildi.

    Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezinde düzenlenen MHP Gölbaşı Teşkilatı 12. Olağan Kongresi, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Divan başkanlığını MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya’nın yaptığı kongrede, yeni ilçe başkanını belirleyebilmek için delegeler sandığa gidip oy kullandı. Tek aday olan Ersin Pehlivan, 400 delegeden 232’sinin oyunu alarak tekrardan ilçe başkanı seçildi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tebrik telgrafı kongrede okundu.

    “‘Neden hayır diyorsunuz?’ dendiğinde ‘Devlet Bahçeli evet diyor’ dediler”

    MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, Anayasa değişikliğinde uzlaşmanın sağlandığını belirterek, “Ama anayasanın nasıl değişeceği kamuoyuna sunulmadı. Bakın bizden 5 tane milletvekili çıktı ‘Ben bu anayasa değişikliğine hayır diyeceğim’ dedi. İnanın samimiyetle söylüyorum biraz daha akıllı davranın da şu anayasa değişiklik metni ortaya çıksın okuyun, ondan sonra da deyin ki ‘biz bu metni beğenmedik.’ Metni okumadan hayır diyorlar. ‘Neden hayır diyorsunuz?’ dendiğinde ‘Devlet Bahçeli evet diyor’ dediler. Yani Devlet Bahçeli evet diyorsa o hayır diyecek. Peki, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 316 tane milletvekili vardı. 316 tane milletvekilinin tamamı evet oyunu verdi. Milliyetçi Harekât Partisi’nden ayrılıp oraya gidenler vardı. Beyanatları var ‘Milliyetçi Hareket Partisi’nde ülkücülüğümü yaşayamıyorum’ deyip AK Parti’de çözüm süreci yürütenler. Burada ülkücülüğünü yaşayamadı. Ama gitti orda çözüm sürecinde ülkücülüğünü yaşadı. Bizim uyanık olmamız lazım. Bizim yapılanları anlama gibi mecburiyetimiz var. Parti yönetimine seçilecek arkadaşlar, teşkilatlarda bulunan, sokağa çıktığında MHP’li algısı olan tüm ülküdaşlarımız, değerli büyüklerimiz, ağabeylerimiz, kardeşlerimiz, çocuklarımız büyük vebalimiz var. Olayın doğrusunu anlayıp anlatmak gibi” diye konuştu.

    “Her yerde sandığa giderken bir fitne fesatlık oldu” diyen Karakaya şunları kaydetti:

    “Biz ülkücüyüz, biz milliyetçi hareket partiliyiz diyenler oldu. Kimse beni ilgilendirmiyor. Ben partime oyumu vereceğim. Gölbaşı’nda ne oldu? Şu ismi gönderelim denildi. Kim kaybetti. Biz kaybettik. Yine biz buradayız, bu salondayız ama kaybettik. İlçe de ver, büyükşehirde ötekide ver denildi. Ne farkı var ikisinin birbirinden. Hiçbir farkı yok. Çünkü orada fitnenin bir tarafı orayı çürütmüş, ötekinin öteki tarafını çürütmüş. Genel Başkanımızdan önce Başbuğ döneminde de bunlar yaşandı. Bugün ki sandıklarda bu fitneyi yapanlar o günde şunu demişti; ‘MHP zaten barajı geçemez. Barajı geçemeyen partiye oy vermek yazıktır, günahtır. Bunun yerine biz o gün ki mevcut parti olan ANAP’a, DYP’ye verelim meclise girsinler’ denildi o gün barajı geçemedik.

    Tekrardan Başkan seçilen Ersin Pehlivan ise, “Bizler burada kardeş kavgası çıkararak, bizlere bölgeye çalışanlara inat manevi değerlerimizi siyaset malzemesi yapanlara inat, bayrağımızı gönderden indirmek isteyenlere inat bu salonda tek yürek ve tek bileğiz. Adı bir, bayrağı bir, lisanı bir, inancı bir, milleti bir, dünü ve bugünü bir olanların birliği ile haklı olan hakkaniyetin ile yanında olacağız” dedi.

    MHP Gölbaşı 12. Olağan Kongreye Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya’nın yanı sıra Ankara Milletvekili Erkan Haberal, Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, Merkez MYK Üyesi İbrahim Çiftçi, ilçe başkanları, STK temsilcileri, muhtarlar ve partililer katıldı.

  • Ersin Serbes: “Y kuşağı evlerini sadeleştirerek yaşamayı seviyor”

    Doğtaş Kelebek Genel Müdürü Ersin Serbes, Y kuşağının evlerini sadeleştirerek yaşamayı sevdiğini söyledi.

    TÜYAP Fuarcılık ile Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği’nin (MOSDER) işbirliğinde düzenlenen İstanbul Mobilya Fuarı (İSMOB)’nın 13’üncüsü, 1000’den fazla markanın katılımı ile açıldı. İSMOB’un Avrupa’nın en büyük ikinci, dünyanın ise en büyük üçüncü fuarı olduğunu belirten Doğtaş Kelebek Genel Müdürü Ersin Serbes, fuar hakkında açıklamalarda bulundu.

    “MOSDER 50 büyük markanın bir araya gelerek oluşturduğu bir dernek. İSMOB’un düzenlenmesine öncelikli olarak MOSDER öncülük ediyor” diyen Serbes, konuşmasına şöyle devam etti: “İSMOB, şirket olarak yaptığımız çalışmaların neticesini almak ve önümüzdeki bir yılın satışlarını daha iyi yerlere ulaştırabilmek için Türkiye’deki mobilya sektöründe önemli bir yere sahip. Yurtdışındaki müşterileri, yatırımcıları bu fuara davet edebilmek için hem MOSDER hem de mobilya sektöründeki markalar bir yıl boyunca dünyanın dört bir yanında İSMOB’un tanıtımını gerçekleştiriyor. Ürettiğimiz ürünler ile burada bir nevi görücüye çıkıyoruz. Maalesef bugünlerde İstanbul’un da son yıllarda görüp görebileceği en büyük kışlardan bir tanesine maruz kaldık. Bu nedenle katılımcılar açısından biraz sıkıntılı bir süreç yaşıyoruz. Buna rağmen memnunuz. Mutlaka hep birlikte buradan iyi sonuçlar çıkartacağız”.

    “Türk ekonomisi içerisinde katma değer yaratan ender sektörlerden bir tanesi”

    Serbes, “İSMOB, özellikle yurtdışından gelen müşterilerimize ürünlerimizi beğendirmemiz ve onlara Türk mobilyasının nerelere gelmiş olduğunu göstermemiz açısından çok önemli bir fuar. Yurtdışındaki müşteriye bizim için ulaşmak zor değil; fakat burada asıl önemli olan ülkemize katma değer sağlaması. Mobilya sektörü Türk ekonomisi içerisinde katma değer yaratan ender sektörlerden bir tanesi. Biz yıllık 3 milyar dolara yakın dış ticaret yapan, yurtdışına mal satan bir sektörüz. Ülkemize döviz girdisi sağlıyoruz. İstihdam konusunda da çok ciddi bir yere sahibiz. Tüm bu önemli koşulları yan yana getirdiğimizde de devletimiz bu konuya duyarsız kalmıyor. Son yıllarda ARGE ve tasarım gruplarına yapmış olduğu teşviklerle bizlere önemli oranda imkânlar sağladı” ifadelerini kullandı.

    Doğtaş ve Kelebek Mobilya olmak üzere iki markaları bulunduğunu belirten Serbes, “Doğtaş; bütün piyasamızın kabul ettiği, mobilyanın ustası olarak addedilen bir marka. Yani önce usta yapıyor, kalfalar ve çıraklar onu takip ediyor. Doğtaş bu anlamda yine ustalığını stantlarda gösterdi. Tüketicilerimize yatak odası, yemek odası, koltuk ve oturma gruplarında olağanüstü tasarımlar ve çözümler sundu. Hem yurt dışında hem yurt içinde kabul görebilecek ürünleri yaptı. İSMOB Tasarım Yarışması’nda da yemek odası ve genç kategorilerinde Doğtaş olarak iki ödül aldık. Bunun dışında tüketicilerimize bir sürprizimiz daha var. Doğtaş ve Kelebek grubunda son teknolojiye sahip yataklar ürettik. Bu sene teknoloji açısından çok iyi bir durumdayız” diye konuştu.

    “Küçülen evlere akılcı çözümler”

    Kelebek markasının 82 yıllık köklü bir kuruluş olduğunu belirten Serbes, Kelebek Mobilya’nın ürünlerini geliştirmiş olduğu tecrübe doğrultusunda tasarladığını söyledi. “Yine bir Kelebek yeni bir Kelebek” sloganını yıllardır kullandıklarını hatırlatan Serbes, Kelebek Mobilya hakkında şunları kaydetti, “Son 5 yıldır ülkemizde ciddi manada kentsel dönüşüm projeleri yapılıyor. Bu projeler doğrultusunda da evler küçülüyor. Kelebek, ’Hesperia’ adını verdiğimiz yeni bir tasarımla bu küçülen evlere olağanüstü çözümler sunuyor. Özellikle Y kuşağı evlerini sadeleştirerek yaşamayı seviyor. Kelebek olarak biz de onların yaşam koşullarına uygun olan ürünleri tasarladık. İSMOB’a gelerek bu mobilyaları yakından görmelerini çok isterim. Bizde hayat tarzlarına uygun mobilyaları kesinlikle bulacaklar.”

    Serbes son olarak, “Ülkemiz 2016 yılında olağanüstü koşullardan geçti. 2017’de artık bunların bir son bulmasını diliyoruz. İnşallah birlik ve beraberlik içinde istikrarlı bir şekilde ilerlersek bunların hepsinin üstesinden gelebiliriz. Mobilya sektöründe de 2017 senesinde son derece güzel bir yıl yaşayacağımıza inanıyorum” diye konuştu.

  • Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı’dan FETÖ açıklaması

    Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı, Balıkesir’de FETÖ kapsamında bin 858 kişi hakkında işlem yapıldığını ve 667 kişinin tutuklandığını söyledi. Vali Yazıcı, yapılan çalışmalarda hata payının yüzde 1 bile olmadığını, suçu olmayanların göreve iade edildiği kaydederek “Ben vicdanen rahatım, müsterihim” dedi.

    Balıkesir’de görev süresi 4 aya yaklaşan Vali Ersin Yazıcı, basın mensupları ile bir araya geldi.

    Vali Yazıcı’ya Balıkesir Emniyet Müdürü Ercan Dağdeviren ve İl Jandarma Alay Komutan Vekili Hasan Aksoy, Valilik Basın ve Protokol Müdürü Metehan Gedik eşlik etti.

    Vali Yazıcı, “15 Temmuz’un ardından Balıkesir’de pisliği temizlemek için vakit ayırdığımızdan dolayı şehrin basını geç kalmış bir tanışma oldu. Ben Balıkesir Valisi olarak ne kadar çalışırsam çalışayım devlete ve millete borcumu ödeyemeyeceğimi düşünüyorum. Çünkü 11 yaşından bu yana bu devletin ekmeğini yiyorum. Ne yaparsam yapayım bunun borcunu ödeyemem, bunun hem gururunu hem de ağır sorumluluğunu taşıyorum. Balıkesir’de görev sürem 4 aya yaklaştı. Vali Ersin Yazıcı olarak bazı konularda farkındalık oluşturduğumu zamanla siz de göreceksiniz. Ben buradan ayrıldıktan sonra ’iyi adamdı’ sözünün yanı sıra ’şunları şunları yapmıştı’ şeklinde denilmesini hedefliyorum” dedi.

    Her insanın hedefi olduğunu kaydeden Vali Yazıcı, “Hepimizin mantıklı yada mantıksız hedefleri var. 80 yaşındaki teyzenin de 10 yaşındaki çocuğunda kafasında planları vardır. Kamu görevi yapanların da hedefleri olması gerektiğini düşünüyorum. Elbette ki bakanlığın kısa vade ve uzun vadede hedefleri vardır. Ancak kamu görevlileri de hedefler koymalıdır. Bende en az bir veya iki konuda ’artı bir şeyler yaptı’ denilmesi en büyük hedefim” şeklinde konuştu.

    Balıkesir’den FETÖ rakamları

    Vali Ersin Yazıcı, gazetecilerin sorularını cevapladı. FETÖ operasyonları üzerine sorulan soruları yanıtlayan Vali Yazıcı, “Şu ana kadar bin 858 kişi hakkında Balıkesir’de işlem yapıldı. Bu konuda titiz bir çalışma yürütülüyor. Size şu kadarını söyleyeyim. Bu işlemlerde hata payının yüzde 1 bile olmadığını düşünüyorum. Biz o hainlerin yaptığını yapmayız. Vicdana ve hukuka uymayan hiç bir şey yapmayız. TCK’da ve dünyadaki ceza kanunlarında şüpheden sanık yararlanır. Kamu görevi yapan personellerle yaptığımız görüşmede ben şunu söyledim. Hepiniz idare hukuku uyguluyorsunuz. İdare hukukunda şüpheden sanık yararlanmayacak. Şüphelendiğiniz şahsı bildirin açığa alınacak. Bunlarla ilgili yapılan çalışmalarda FETÖ ile bağı olmayanlar zaten görevlerine iade edildi. Ben vicdanen rahatım, müsterihim. Kötü ve kara bir gün yaşadık. Bence her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bir tık daha üzerine çıkarak çalışmalı. Türkiye’yi daha iyi yerlere çıkartmamız lazım” dedi.

    Öte yandan Balıkesir Valiliği Olağanüstü Hal Bürosu tarafından yapılan yazılı açıklamada, 15 Temmuz darbe teşebbüsü dolayısı ile yapılan çalışmalarda 667 kişinin tutuklandığı; 110 kişinin savcılık makamınca serbest bırakıldığı; 575 kişiye adli kontrol uygulaması yapıldığı, 104 kişinin halen arandığı bildirildi. Tutuklanan 667 kişiden 3’nün Vali yardımcısı, 3’nün kaymakam, 14’nün savcı, 26’sının hakim olduğu beyan edilirken en çok tutuklu bulunan meslek grubun öğretmenler olduğu ve 166 öğretmenlerin cezaevinde bulunduğu kaydedildi.

  • Ersin Düzen: “Eskişehirspor İnşallah Düşmez”

    Gençlik ve Spor Bakanlığı, Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen “Tecrübe Konuşuyor” isimli programa katılan Ersin Düzen, “İnşallah Eskişehirspor küme düşmez” dedi.

    Hacı Süleyman Çakır Kız Anadolu Lisesi’nde düzenlenen programa, Sunucu ve Spor Spikeri Ersiz Düzen, SoloTürk ekibinin komutanı ve kurucularından eski Binbaşı Sedat Yalın Ahbab, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Hüseyin Aksoy ve öğrenciler katıldı. Öğrencilere meslekleri hakkında bilgiler veren Düzen ve Ahbab, büyük ilgi gördü.

    “ESKİŞEHİR’DE UÇAK SESLERİNE ALIŞIKTIM”

    Programın aynı zamanda moderatörlüğünü de yapan Ersin Düzen, Eskişehir’in kendisi için önemli bir yere sahip olduğunu söyledi. Eskişehir’de üniversite eğitimi gördüğünü anlatan Düzen, “Eskişehir benim için özel bir yer, burada 4 yılım geçti. Üniversiteyi burada Anadolu Üniversitesi’nde okudum. Hemen hemen her sene, farklı etkinliklerle farklı organizasyonlarla buraya geliyorum. Hem okulumu ziyaret ediyorum hem de aynı zamanda sizin gibi değerli öğrencilerle bir araya gelip sohbet ediyoruz. Bugün niçin buradayız, bugün Gençlik ve Spor Bakanlığı’mız Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülen ‘Tecrübe Konuşuyor’ programı için buradayız. Sizler alışıksınız aslında ki ben de 4 sene boyunca üniversitede okuduğum dönem içerisinde uçak seslerine alışıktım. Uçak sesleriyle uyanırdık, gündüz uçak sesleriyle hemen kafamızı kaldırırdık acaba hangi uçak geçiyor diye ve bugünkü konumuz uçaklar” şeklinde konuştu.

    “ESKİŞEHİR, HAVACILIĞIN MERKEZ ŞEHİRLERİNDEN BİRİSİ”

    Binbaşı Pilot Sedat Yalın Ahbab, Eskişehir’deki havacılığın önemine dikkat çekti. Çoğu havacılık alanının merkezi olarak Eskişehir’in öne çıktığını aktaran Ahbab, “Eskişehir her havacı için özeldir. Havacılığın merkez şehirlerinden birisi belki de en merkezi şehri. Hem sivil havacılık olsun hem askeri havacılık olsun hem sportif havacılık olsun çoğunun merkezi sayılıyor aslında Eskişehir” ifadelerini kullandı.

    “ESKİŞEHİRSPOR’A BAĞLILIĞINIZ DEVAM ETSİN”

    Eskişehirspor hakkındaki düşüncelerini de gençlerle paylaşan Sunucu ve Spor Spikeri Ersiz Düzen, Kırmızı Şimşeklerin takımlarını her zaman desteklemelerinin gerektiğini belirtti. Ersin Düzen, “İnşallah bu son iki haftada iyi sonuçlarla Eskişehirspor ligde kalır da, hiç olmazsa böylesine güzel futbolu seven bir şehir Süper Lig’de oynamaya devam eder. Ama PTT 1. Lig’e olur da düşerse de, ki hayat içerisinde bu da var, şu anki şansı bir hayli de az. Aynı zamanda diğer maçlarında sonucu etkiliyor tabi. Düşerse de Eskişehirspor’a olan bağlılığınız devam etsin, lütfen ama lütfen PTT 1. Lig yada hangi lig olursa olsun muhakkak o takımı desteklemeye devam edin arkadaşlar. Bunlar da size Eskişehirli olarak üzerinize düşen en önemli görev. Bunu da vurgulayalım sizlere” diye konuştu.

    “BEN MAÇ ZANNETTİM ANTRENMANMIŞ”

    Konu Eskişehirspor’dan açıldığında Binbaşı Pilot Sedat Yalın Ahbab’da antrenmana katılan 5 bin taraftardan bahsederek konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

    “Bundan önce Hava Kuvvetleri’nden Binbaşı rütbesi ile ayrıldım, Solotürk F-16 gösteri ekibinin kurucularından olarak. Orada tabii ki güzel anlar geçirdik birazdan size kısa kısa videolarından da göstereceğim. Ama bugün burada esas oluş amacımız, Ersin Bey’in Eskişehirspor hakkındaki güzel temennileri kendi branşında. İl Spor Müdürümüzün telefonunda gösterdi biraz önce kendisi. Antrenmanda 5 bin kişi varmış, ben maç zannettim, antrenmanmış o. Dolayısıyla aşk belli zaten. Benim oluş amacım sizlerle beraber de Ersin Bey’in bahsettiği gibi, kariyer seçme aşamasında size ister uçmak anlamında, sadece bunu askeri pilotluk, Türk Hava Yolları gibi düşünmeyin, hem uçmak nasıl bir şey onu biraz anlatmak için buradayım.”

    Program, tecrübeli isimlerin meslekleri hakkında verdikleri örneklerle devam etti.

  • İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince:

    İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, “İş Bankası’na el konulmasını gerektirecek bir şey olmayacağını belirterek, bankanın halka açık bir şirket olduğunu söyledi.

    Özince, “Zannediyorum tartışma konusu yapılmak istenen Atatürk hisselerinin Cumhuriyet Halk Partisi tarafından temsil edilişidir. Bu bankanın yalnızca yüzde 28’i ile ilgili bir konu. Yüz binlerce hissedarı olan bir anonim şirkete el konulmasını söylemek mali bir suç teşkil ediyor sanırım” dedi.

    Özince, Bursa’nın Orhangazi ilçesinde, Ticaret ve Sanayi Odası’nın düzenlediği ’2015 yılı ekonomik değerlendirmesi ve 2016 yılı ekonomisinden beklentiler’ konulu panele konuşmacı olarak katıldı. Panel öncesinde basın mensuplarının sorularını cevaplayan Özince, “Ne yazık ki siyasi gündem, iç ve dış siyaset ülkemizin ekonomik gündemini gölgeliyor. Kavgayla, gürültüyle, huzursuzlukla bir yere varılamayacağı kanaatindeyim” diye konuştu.

    Döviz kurlarındaki artışı değerlendiren Özince, “Muhakkak, özellikle gelişen piyasaların para birimlerinin Amerikan doları karşısında değer kaybediyor olması önemli bir olumsuzluk. Üstüne gelişen piyasalardan Türkiye dahil ciddi ölçüde sermaye çıkışı oluyor. Gerçi bu sermaye çıkışının çok büyük bir bölümünün sıcak para dediğimiz tarzda sermaye olduğunu düşünebiliriz ama yine de bundan avunacak halimiz yok çünkü ülkemizin güçlü oranlarda büyüyebilmemiz için bizim yerli de, yabancı da sermayeye ihtiyacımız var. Çünkü kur ya da faiz piyasanın sonucudur. Ama TL’nin, özellikle 2015 yılındaki değer kaybının bankacılık sektörüne etkileri oldu. Zaten 2015 yılındaki banka kredilerinden gördüğümüz artışın önemli bir bölümü kurdan kaynaklanıyor ne yazık ki. Ama bu gelişmelerin de Türkiye açısından çok büyük olumsuzluklar oluşturacağını da düşünmüyorum. Döviz kurundaki artışın reel sektörümüzün borçluluğu açısından da büyük bir risk oluşturmadığı, şirket mali bünyelerini bozucu bir etkisi olmadığı sorunlu kredi miktarlarına bakılırsa görülüyor. Ama sonuç itibariyle istikrar, gerek borsamızda, gerek döviz kurunda ani ve sert dalgalanmaların olmadığı bir ortamda sağlanabilir. Bunun içinde en iyi çare uzun vade çözüm açısından ben piyasalarımızın derinleştirilmesi kanaatindeyim” şeklinde konuştu.

    “ENSEYİ KARARTMAYIP İŞİMİZE BAKMAK LAZIM”

    Ersin Özince, Rusya’daki gelişmelerin sorulması üzerine de, “Dünyadaki gelişmeler özellikle bizim coğrafyamızdaki ülkeler açısından iyi değil. Rusya ile aramızdaki siyasi gerginlik bir tarafa, Rusya’nın ekonomisinde ciddi bir yavaşlama olması bizi zaten etkileyecekti. Tabii ambargo ayrı bir husus. Ama aynı şey Kuzey Afrika ülkeleri dahil Orta Doğu ve Körfez ülkeleri için de söz konusu olacak. Yani bizim civarımızdaki ülkelerin çok büyük bölümü veya varlıklı olanları hammadde ihraç eden ülkeler. Bunlar da daha az kazandıklarına göre daha az harcayacaklar. Bu Türkiye’yi bir miktar etkileyecektir, fakat yine de her zaman söylediğimiz gibi enseyi karartmayıp işimize bakmak lazım” dedi.

    “BANKANIN YALNIZCA YÜZDE 28’İ İLE İLGİLİ BİR KONU”

    Özince, Cumhurbaşkanı Ekonomi Başdanışmanı Yiğit Bulut’un İş Bankası’nın bir kamu bankası haline getirilmesi gerektiği şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

    “İş Bankası’na el konulmasını gerektirecek bir şey olamaz. İş Bankası halka açık bir şirket. Zannediyorum tartışma konusu yapılmak istenen Atatürk hisselerinin Cumhuriyet Halk Partisi tarafından temsil edilişidir. Bu bankanın yalnızca yüzde 28’i ile ilgili bir konu. Yani yüz binlerce hissedarı olan bir anonim şirkete el konulmasını söylemek, eski Sermaye Piyasası Kurulu başkanlarımızdan bir tanesinin ifade ettiği gibi mali bir suç teşkil ediyor sanırım. Tabii ben beyefendinin değerlendirmesi ile ilgili şahsi bir değerlendirme yapmak durumunda değilim. Ama basından aldığımız bilgiler doğrultusunda bu, bir anonim şirketin sadece itibarını değil, hissedarlarının mali konumunu da zedeleyecek tarzda bir şey. Doğru değil. En azından 50 bin İş Bankası çalışanının ve emeklisinin bu bankanın en büyük hissedarı olduğu nazarı dikkate alınmak suretiyle, bu değerlendirme şu bölümle ilgili falan diye yapılsaydı, yine belki sakıncalı olurdu, ama en azından 50 bin çalışanın ve yüz binlerce hissedarın da hukukuna ve böylesine bir ulusal müesseseyi tarafsız olarak götürme çabasına da saygı gösterilmiş olurdu”.