Etiket: Erkekleri

  • Erkekleri bekleyen sinsi tehlike

    Üroloji ve Androloji Uzmanı Op. Dr. Evren Işık, sertleşme problemi yaşayan ve bu nedenle doktora başvuran hastalarda ‘Venöz Yetmezlik’ probleminin atlanmaması gerektiğini söyledi. Dr. Işık, penis toplar damarındaki kapakçık yapısının bozulup işlevini kaybetmesiyle karakterize olan venöz yetmezlik rahatsızlığı görülen bazı hastalara yanlış tanı konulduğunu, gereksiz yere ilaç veya şok dalga tedavisi uygulandığını açıkladı.

    Üroloji ve Androloji Uzmanı Op. Dr. Evren Işık, sertleşme sorununa yol açan ve tanıda atlanabilen venöz yetmezliğin yalnızca cerrahi yollarla tedavi edilebildiğini ifade etti. Psikolojik ve çeşitli organik nedenlerin sertleşme sorununa yol açabildiğini belirten Op. Dr. Işık, “Bazı erkekler cinsel ilişki için gerekli penis sertliğine ulaştıkları halde bu sertliği devam ettiremiyor. Bu gibi bir durumda venöz yetmezlik şüphesi ortaya çıkabiliyor. Sertleşme problemi tedavisi planlanmadan önce hastaya yapılacak olan penil renkli doppler ultrasonografi ile venöz yetmezlik olup olmadığı net bir şekilde ortaya konabilir” şeklinde konuştu.

    “Yanlış tedavilere karşı dikkatli olunmalı”

    Damar yapısındaki ve tüp sistemindeki bozuklukların erkeklerde sertleşme problemine neden olabildiğini belirten Üroloji ve Androloji Uzmanı Op. Dr. Evren Işık, “Bu sorunun kaynağı genellikle atardamarları ve toplardamarları etkileyen problemler oluyor. Erkeklerde gördüğümüz bu sağlık sorunu, sertleşmenin sağlanamaması ve korunamaması durumu olarak gözlenebilir. Sertleşme sorununun kaynağı bazı hastalarda toplar damardaki kapakçık yapısının bozulmasıyla ortaya çıkan venöz yetmezlik rahatsızlığı olabilir. Bu hastalıkta penis içerisinde sertleşmeyi sağlayan tüplere normal bir şekilde gelen kan, toplar damardaki kaçak nedeniyle kişi herhangi bir boşalma yaşamadan vücuda geri döner” diye konuştu.

    Tek Tedavi: Dorsal Ven Ligasyonu operasyonu

    Venöz yetmezlik rahatsızlığının Dorsal Ven Ligasyonu ameliyatıyla tedavi edildiğini kaydeden Op. Dr. Işık, “Penis içerisinde sertleşmeyi sağlayan tüplere dolan kan, damar kaçağı nedeniyle vücuda geri gidebiliyor. Dorsal Ven Ligasyonu operasyonuyla kaçak olan damar kapatılıp kan akışı için damar kapakları sağlam olan diğer damarlar işlevsel hale getiriliyor. Böylelikle penis içerisinde sertleşmeyi sağlayan tüplerin içerisinde kan hapsolabiliyor. Sertleşme sorunu da bu şekilde tedavi edilebiliyor” dedi.

    Öte yandan Op. Dr. Işık, bu rahatsızlığın orta ve üzeri yaşlarda sık olarak görüldüğünü ifade etti.

  • Erkekleri tuzağa düşüren Özbekistan uyruklu kadın yakalandı

    İstanbul’da internet ortamında yabancı uyruklu erkekleri tuzağa düşürerek paralarını çalan Özbekistan uyruklu kadın ile suç ortağı yakalandı.

    Alınan bilgiye göre, İstanbul’da Libya vatandaşı S.A., Sulukule evlerinde bulunan dairesine gelerek kendisini polis olarak tanıtan kişiler tarafından soyulduğunu söylemesi polisi alarma geçirdi. Libya vatandaşı S.A.’nın ifadesine başvuran polis, şüphelilerin taktiğini belirleyerek yakalama çalışması başlattı. S.A. polis verdiği ifadede, “İnternet üzerinden tanıştığım kadınla evde otururken kapı çaldı, açtığımda polis olduklarını söyleyen 4 erkek içeri girdi. Bana yanımdaki kadını aradıklarını ve evde arama yapacaklarını söylediler. Aramanın ardından kadını da alarak evden ayrıldılar. Kontrol ettiğimde paramın hepsinin çalındığını anladım” dediği öğrenildi. Alınan ifadenin ardından şüphelileri yakalamak için Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri çalışma başlattı. Evin bulunduğu bölgede bulunan bütün güvenlik kameralarını incelemeye alan ekipler, kendisini polis gibi tanıtarak kadını alarak çıkan şüphelilerin arkadaşı olduğunu belirledi. Yapılan incelemelerde kadın eve geldikten sonra suç ortaklarının bina çevresinde bulunduğunu tespit etti.

    Özbekistan uyruklu kadın ve suç ortağı yakalandı

    Güvenlik kameralarını inceleyen polis ekipleri şüpheli kadının Özbekistan uyruklu Mustrary S. ile suç ortaklarının kimliklerini belirledi. Şüphelilerin gidebilecekleri adresleri kontrol eden ekipler, Mustrarry S. ile suç ortaklarından Murat A.’yı Kadıköy, Şemsettin Günaltay Caddesinde bulunan evde yakaladı. Yakalanan şüpheliler Asayiş Şube Müdürlüğüne getirildi. Ekiplerin diğer şüphelileri yakalamak için çalışmaları sürüyor.

    Özbekistan uyruklu kadının 4 dil bilen üniversite mezunu olduğu belirlendi.

    Emniyette yapılan sorgulama işleminde Özbekistan uyruklu kadının 4 dil bildiği ve Üniversite mezunu olduğu belirlendi. Yapılan çalışmalarda kadının internette tanıştığı erkeklerin evine giderek ilişkiye girdiği ve evde para olup olmadığını kontrol ederek suç ortaklarına bildirdiği öğrenildi.

    Özbekistan uyruklu kadın ve suç ortağı tutuklandı

    Emniyette yapılan işlemlerde şüphelilerin aynı taktikle yabancı uyruklu 6 kişiyi gasp ettikleri belirlendi. Şikayetlerin olmamasından dolayı 6 olan sayının, şikayetlerin olmasıyla artabileceği belirtildi. Emniyette işlemleri tamamlandıktan sonra adliyeye sevk edilen Özbekistan uyruklu Mustrarry S. ve suç ortağı Murat A. tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • Meme kanseri erkekleri de vuruyor

    Genel Cerrahi Uzmanı Doktor Hamdi Koçer, meme kanserinin erkeklerde de yaklaşık yüzde 1 oranında görüldüğünü söyledi. Erkeklerde meme kanserine dikkat çeken Dr. Koçer, “Erkeklerde bu kadar az görülmesinin 2 nedeni, erkeklerde meme dokusunun nispeten azlığı ve erkeklerin hormonal yapısının kadınlardan farklı olmasıdır. Erkeklerde meme kanseri daha çok 60 yaş üstünde görülür. Çok az erkek hastalığın farkına varır ve bu nedenle hastalık tanısı kadınlara göre daha geç konur. Bu nedenle kanser tanısı konduğunda hastalık genellikle ilerlemiş olur ve tedavisi de zorlaşır” dedi. Genel Cerrahi Uzmanı Doktor Hamdi Koçer, erkeklerde kanser bulgusu olarak en yaygın görülen belirtinin meme dokusunda kitle olduğunu kaydederek şu bilgileri verdi:

    “Diğer bulgular, memenin boyutunda, biçiminde veya üzerindeki deride değişiklikler, meme ucunun görünümünde değişiklikler, meme ucunda akıntı, memede ülserler, meme ucu veya etrafında ürtikerdir. Meme ağrısı meme kanserinde nadiren ve hastalığın ileri evrelerinde görülebilir. Erkeklerde meme bölgesinde büyüme veya hassasiyet her zaman kanser belirtisi değildir. Jinekomasti adı verilen hormonal bir hastalık da buna neden olabilir. Jinekomastiye kandaki östrojen (kadınlık hormonu) seviyesinin artması veya androjen (erkeklik hormonu) seviyesinin azalması neden olur. Ancak, memenizde herhangi bir değişiklik veya kitle fark etmeniz halinde, derhal doktorunuza başvurmanız gerekir. Meme kanseri geçmişi olan yakın bir akrabanız varsa, meme kanserine yakalanma riskiniz daha yüksektir. Birden fazla akrabada hastalığın görülmesi, bu akrabaların hastalandığında 40 yaşının altında olması veya her iki memesinde de hastalık görülmesi hallerinde risk daha da artar. Ayrıca östrojen seviyesi yüksek veya androjen seviyesi düşük erkeklerde ya da Klinefelter sendromu gibi nadiren görülen bir genetik rahatsızlığı olanlarda da kanser riski yüksektir. Daha önce görülen radyasyon tedavileri gibi nedenlerle yüksek düzeyde radyasyona maruz kalmış olmak da meme kanseri riskini artırır.”

    “Normalin dışında bir şey fark ederseniz doktora başvurunuz”

    Genel Cerrahi Uzmanı Doktor Hamdi Koçer, hastalığın tanısı hakkında şöyle konuştu:

    “Erkek meme kanseri şüphesi halinde mutlaka ilgili bir doktora başvurmalısınız. Meme kanserini jinekomastiden (memenin anormal şekilde şişmesi) ayırmak üzere ilk önce titiz bir fizik muayene yapılır ve hastanın öyküsü dinlenir. Memede şüpheli bir kitle saptanması halinde yapılması gereken kadınlardaki tetkiklere benzer: Meme ultrasonu ve veya mamografi. Bu tetkiklerden sonra gerekli görülen olgularda iğne biopsisi yapılır. Meme kanseri kesin tanısı ancak histopatolojik tetkikle ortaya konabilir. Tedavi seçenekleri teşhis edildiğinde kanserin ne kadar ilerlemiş olduğuna bağlıdır. Erkeklerde genellikle lumpektomi (sadece kitlenin alınması) yapılması mümkün olmaz çünkü memede çok az doku vardır ve kanser genellikle meme ucuna yakındır. Genelde mastektomi (tüm memenin alınması işlemi) operasyonu yapılır. Sıklıkla hastalıklı bölge yakınındaki lenf bezleri de (örneğin koltukaltındakiler) kanserin yayılmış olma ihtimaline karşı alınır. Bunun sonrasında başka tedavilere ihtiyacınız olup olmadığına uzman karar verir, bu tedaviler kapsamında radyoterapi, kemoterapi, hormon terapisi veya Herceptin sayılabilir. Meme kanserinde en sık görülen komplikasyon kanserin vücudun diğer bölgelerine de yayılmasıdır. Kanserli hücreler; akciğerler, kemikler, karaciğer, beyin ve koltukaltlarındaki lenf bezleri gibi bölgelere sıçrayabilir. Kanser tedavisi hastalık erken ve başka bölgelere sıçramadan teşhis edildiğinde daha etkilidir. Bu nedenle fark ettiğiniz kitle ve başka belirtilerin olabildiğince kısa zamanda doktora başvurmanız çok önemlidir.” Meme kanserinden korunmanın garantili bir yolu olmamakla birlikte, erken tanının kanserin yayılmasını engelleyebildiğini ifade eden Genel Cerrahi Uzmanı Doktor Hamdi Koçer, “Özellikle ailenizde meme kanseri öyküsü varsa, memelerinizin nasıl göründüğünü ve dokunduğunuzda nasıl hissedildiklerini bilmeniz önemlidir. Normalin dışında bir şey fark ederseniz doktora başvurunuz. Sağlıklı bir yaşam tarzı benimseme kanser de dahil olmak üzere pek çok hastalığın görülme riskini azaltabilir. Bunun için sigara bırakılmalı, alkol ölçülü alınmalı, az yağlı beslenmeli ve lifli gıdalar, sebze ve meyve bol tüketilmelidir. Düzenli egzersiz de işe yarayacaktır” diye konuştu.

  • (Özel Haber) 500 yıldır bu köyün erkekleri sepet örüyor

    Bursa’nın Büyükorhan ilçesine bağlı Durasan köyünde erkekler 500 yıldır sepet örüyor.

    Dedelerinden öğrendikleri sanatı yaşatan Durasan köylüleri, fındık, çam ve meşe ağaçlarından sepet örerek 5 asırlık geleneklerini sürdürüyor. Tarla işinin bittiği zamanlarda veya arta kalan zamanlarda köy kahvesinde toplanan köyün erkekleri seper örüyor. Köylüler, işe, kestikleri fındık çubuklarının kabuklarını soyarak başlıyor. Uludağ’ın eteklerinden topladıkları fındık çubuklarının kabuklarını büyük bir ustalıkla soyan köylüler, daha sonra onları sıyırarak etrafını çam ağacından yaptıkları kazıklara sararak sepet haline getiriyor. Sepetlerinin sapını daha sağlam olduğu için meşe ağacından yapan köylüler, 2 saatte bir sepeti büyük bir ustalıkla örüyor.

    Köy kahvesinde toplanarak dedikodu yerine sepet örüp atalarından kalan mesleği icra eden köylülerin en büyük sıkıntısı, çıkan plastik sepet ve poşetler sebebiyle doğal sepete rağbetin azalması. Daha önce bütün meyvelerin doğal sepetlere konulduğunu belirten Durasan sakinleri, “Plastik kasalar ve naylon poşetler çoğalmaya başlayınca bizim yaptığımız sepetlere rağbet azaldı. Teknolojiye yenik düştük, satılmadığı için artık gençler de bu işi yapmıyor. Bu meslek böyle giderse 20 yıl içinde unutulup gidecek. Bizim yaptığımız doğal sepetlerde saklanan meyve ve sebzeler daha uzun ömürlü olup bozulmuyor. Çünkü biz bu sepetleri fındık, çam ve meşe ağaçlarından yapıyoruz. Sağlık açısından da bu sepetler çok iyi. Fakat kimse bunun kıymetini bilmiyor. Yaptığımız sepetlerin tanesini 15-20 liradan satıyoruz. Bir kişi günde en fazla 12 sepet örebiliyor” dedi.

  • Saç dökülmesi erkekleri vuruyor

    Saç ekim merkezi koordinatörü Engin Sönmez, saç dökülmesinin en fazla erkekleri etkilediğini söyledi.

    Hairestetik Turkey Saç ekim merkezi koordinatörü Engin Sönmez, saç ekim işleminin, günümüzde saç dökülmesi ve kellik problemlerine karşılık, en etkili, güvenli ve kalıcı yöntem olduğunu belirterek, “Bu problemlerin yaşanma durumlarında artık kadın ya da erkek, yetişkin ya da çocuk diye bir ayrım gözetilmemektedir. Her yaşta karşılaşılabilen bir sorundur ve herkese uygulanıp, aynı derecede başarı elde etmenin mümkün olup olmadığı merak konusudur. Bu anlamda işlem sonrasında başarıyı etkileyen pek çok faktör de bulunmaktadır. Bunlardan biri, kişinin kellik derecesidir. Diğer yandan mevcut saçların kalitesi de saç kalitesinin de önem taşımasıdır. Elbette tüm bu hususların dışında, uygulamayı yapacak cerrah ve ekibi de işinin uzmanı olmalıdır” dedi.

    Genel olarak saç ekiminin erkek tipi saç dökülmesi yaşayan hemen her hastaya uygulanabildiğini söyleyen Sönmez, “Buradaki erkek tipi saç dökülmesi, genetik olarak buna yatkın kişilerde erkeklik hormonunun etkisi ile gelişmektedir. Bunlarla birlikte saç folikülü etrafında saçı üreten hücreler, zaman içinde bu hormonun etkisiyle ölmektedirler. Böylece saç, önce incelir, sonra uzamamaya başlar ve en sonunda da tamamen dökülür. Bunun görüldüğü hastalarda, saç ekimi en kesin ve kalıcı tedavi şeklidir elbette. Aynı zamanda saçlı deride oluşan kaza ve herhangi bir travma sonrası yanık izi kalmış kişilere de, o bölgede kan dolaşımı olup olmadığının kontrolünün sonrasında, saç nakli uygulanabilinir.” diye konuştu.

    Saç ekimi işlemi için yaştan çok dökülmenin şekli belirleyici olduğunu kaydeden Sönmez, “Eğer çıplak gözle bakıldığı zaman, deri görülür hale geldiyse o bölgedeki saç yoğunluğu normal yoğunluğun yaklaşık yüzde 50’nin altına düşmüş anlamına geliyor. Bu durumda hastaya uygulanacak en etkili tedavi, saç ekimiyle olabilir. Yani kısacası saç ekimi için belirli bir yas sınırlaması yoktur. Bu tip ekim işleminde yaşın belirleyici olduğu en önemli faktör, saç dökülmesinin bitip bitmemiş olmasıdır. Diğer yandan erkek tipi saç dökülmesi, hayat boyu süren bir olay olmasının yanında 40 yaşından sonra dökülme hızı yavaşlar. Bu sebeple bu yaşların altındaki hastalarda ekim yapıldığında saç dökülmesinin devam edebileceği ve hastanın daha sonra 2.veya 3. seanslara ihtiyaç duyabileceği bilinmelidir” ifadelerini kullandı.

    Öte yandan saç ekimi işlemine uygun kişilerin, başının yan ve arka bölgelerinde yeterli miktarda saç olan kişiler olduğunu ifade eden Sönmez, “Bu kişilerde fut ve fue yöntemlerinin her ikisi de kullanılabilmektedir. Bu işlemlerin uygun bir diğer aday grubu ise göğüs, bacak vb. bölgelerde yeterli miktarda sağlıklı kıl olan kişilerdir. Bunlarda uygulanan saç ekimi yöntemi Fue’dir. Pek çok erkek geçmişte saç ekimi operasyonu için uygun görülmezken modern tekniklerin gelişmesiyle artık günümüzde uygun adaylar olmuşlardır. Bu şekilde ilerleyerek büyük greftlerin kullanımı ile oluşturulan ve doğal olmayan görüntüler yerini, küçük boyuttaki greftlerin kullanımı ile doğal görünümler almıştır. Gelişen yeni ve modern aletler ile birlikte her kişiye uygun olan doğal saç görünümünü yakalamayı kolaylaştırmıştır.” şeklinde konuştu.