Etiket: Emlak

  • GHO Gayrimenkul’den emlak piyasasına hizmet ortaklığı modeli

    GHO Gayrimenkul’den emlak piyasasına hizmet ortaklığı modeli

    Gayrimenkul sektöründe 80 yıldır olan Adalılar ailesinin 4. kuşak temsilcisi Hasan Can Çalgır, sahibi olduğu Gayrimenkul Hizmet Ortaklığı (GHO) ile Türkiye’yi bu sektörde yeni bir modelle tanıştırıyor.

    Gayrimenkul Hizmet Ortaklığı (GHO), köklü geleneği ile geçmiş yılların güçlü birikimini girişimcilik ruhunu geliştirerek büyüme konusunda model geliştirdi. Müşterisi ve paydaşları ile her daim güven, samimiyet ve saygı çerçevesinde ilişkiler kuran GHO, yeni kurumsal kimliği ile inşaat ve gayrimenkul sektörüne farklı bir bakış getirmek amacıyla yola çıktı. İnşaat sektörünün hizmetlerinde bütünsel bir hizmet anlayışı ile ulusalda yer alan GHO, uluslararası çapta da küresel bir oyuncu olmak istiyor.

    “GHO modeli herkese kazandırıyor”

    Genel merkezi İstanbul Kadıköy’de bulunan GHO, Denizli, Datça, Didim, Akbük, Karaman, İskenderun, Gaziantep ve İzmit bayilerinin yanı sıra Tekirdağ’da bulunan Trakya Bölge Müdürlüğü ile birlikte toplamda 15 bayisi ile hizmet veriyor. Bu ağı genişleterek Türkiye’nin her noktasında olmak isteyen GHO, yeni çözüm ortaklarıyla da işbirliğine devam ediyor. Açılacak bayi ve yeni paydaşlarını hiçbir taahhüt altına sokmadan, onları destekleyerek ‘Kazancı sizin, başarısı hepimizin’ sloganıyla hareket eden GHO Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Can Çalgır, yeni modeli şöyle açıkladı:

    “Çözüm merkezi olarak ulusal çapta bayi ağını kurmak hem satış hem de üretim tarafında yer almak istiyoruz. İnşaat sektörünün her kademesinde olacağız. Bayilerimizle birlikte arsa üretecek, inşaat yapacağız, o inşaatın satışını birlikte yapacağız; satıştan sonraki tüm safhaları takip edeceğiz, bu yapıların ikinci el satışlarını bile gerçekleştireceğiz. Öte yandan bilgi çağı ile birlikte insanların konfor, lüks ve huzur beklentisi artıyor. Bu beklentiyi karşılamak, insanların özledikleri konfor ve lüksü huzur içinde yaşayacakları projeler yapmak, bizim öncelikli hedeflerimizdendir.”

    Gayrimenkulde yeni iş modeli

    Bakış açılarını gelişen, değişen dünyaya göre değiştirdiklerini anlatan iş adamı Çalgır, “Yeni bir kimlik ve vizyonla yolumuza devam ediyoruz. Ayrıca kurumsala geçip kurumsal hizmetler üretmek istiyoruz. Üretim tarafında yer alarak, inşaat işlerinde özel butik projeler yapmak istiyoruz. Şirketimiz sağlam temeller üzerinde ilerliyor. Emlak, inşaat ve proje satışı inşaatla üretimi destekleyeceğiz. Gayrimenkuldeki bütün ihtiyaçları karşılamak bizim hedefimiz. Sektörde zincir olmak istiyoruz. Geliştirdiğimiz model; arsa üretimi, inşaat, satış, pazarlama ve satış sonrasını kapsayan bir sistem. Arsa bulacağız, inşaatı, satışını yapacağız, satış sonrası site yönetimi ve ikinci el piyasasını da düzenleyeceğiz. Türkiye’nin neresinden olursa olsun arsa temini bayi ağı aracılığıyla olacak. Sadece yurt içinden değil, yurt dışından müşteriler bulacağız” dedi.

    “Kazancı sizin, başarısı hepimizin”

    Bayilerini her konuda destekleyeceklerini özellikle vurgulayan Çalgır, “GHO bayileri daha çok firmanın kendi ürettiği inşaat ve projelerin satış pazarlama ve satış sonrası hizmetlerini yapacak. Biz uluslararası zincir gayrimenkul firmaları gibi bayileri kazanç kapısı olarak görmüyoruz. Aksine biz her konuda bayilerimizi destekliyoruz. Başarıyı ve kazancı paylaşmak istiyoruz. Daha çok paylaşarak birlikte büyümek, birlikte kazanma vizyonuyla da büyümeye devam ediyoruz. Ulusal çapta kurduğumuz sistemle inşaat sektörünün ihtiyaçlarına bütünsel bir hizmet vermek istiyoruz” diye konuştu.

  • Sindoma Başkanı Osman Eş: “Merdiven altı emlak firmaları sektöre zarar veriyor”

    Sindoma Başkanı Osman Eş: “Merdiven altı emlak firmaları sektöre zarar veriyor”

    Sindoma Emlak Müşavirliği kurucusu Osman Eş, kontrolsüz şekilde çoğalan, merdiven altı tabir edilen gayrimenkul firmalarının başvurduğu vurgun politikalarının sektörde ciddi problemlere yol açtığını söyledi.

    Gayrimenkul sektöründeki gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulunan Osman Eş, alıcı ve satıcıların emlak müşavirlerinden Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca verilmiş olan yetki belgesini sorgulamalarını tavsiye etti.

    Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmeliğin 6. Maddesi, 5 Haziran 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini, buna göre, ticaret şirketleri ile diğer tüzel kişi tacirlerin yetkili kişilerden en az birinin, şubelerde ise şube müdürünün sorumlu emlak danışmanı ulusal yeterliliğine dayalı MYK Mesleki Yeterlilik Belgesine sahip olması gerektiği kaydeden Eş, “İlgili yönetmeliğin 10. Maddesinin 1. Fıkrası gereğince işletmede pazarlama ve satış personeli olarak çalıştırılan kişilerin sorumlu emlak danışmanı (Seviye 5) veya emlak danışmanı (Seviye 4) ulusal yeterliliklerine dayalı MYK Mesleki Yeterlilik Belgelerinden birine sahip olmaları zorunlu hale getirildi” dedi.

    Alıcı ve satıcıyı bir araya getirme noktasında, günümüzde giderek kalabalıklaşan gayrimenkul sektörü içinde karşılaştıkları temel sorunun merdiven altı tabir edilen yetkisiz emlakçılar olduğunu vurgulayan Osman Eş, şöyle devam etti:

    “Kontrolsüz şekilde çoğalan, merdiven altı tabir ettiğimiz gayrimenkul firmalarının vurgun politikaları sektörde ciddi problemlerle karşılaşmamıza neden oluyor. Mevcutta müşterilerin büyük çoğunluğu, mülk sahibinin mülkünün üzerinden, adil olmayan hizmet bedelleri alınmasından son derece rahatsız. Bunun yanı sıra birden fazla firmada satışa sunulan mülkün, firmalar arasındaki fiyat farklılıkları da sektöre olan güvensizliği artırıyor. Şeffaf olmayan hizmet bedelleri, yanlış fiyatlandırma politikaları, mülkü alacak olanı da satacak olanı da sektörden uzaklaştırmakta. Mortgage sistemi hakim oldukça, sektöre yasal düzenlemeler getirildikçe, sorumlulukların artması nedeni ile gayrimenkul değerlemesinden, sigortalamasına kadar bir çok alanda işin uzmanlarına ihtiyaç duyulacaktır. Bu zincirleme işleyişte sistemin gerisinde kalan, niteliksiz firmaların sektör içerisinde ayakta kalması çok zorlaşacak. Aynı zamanda çoğalan bu şirketlerin bilgi ve donanım eksikliği, işe gereken önemi vermemesi, tabi ki zamanla kurumsal gayrimenkul şirketlerin daha ön plana çıkmasına, daha çok tercih edilmesine neden olacak. İlerleyen süreçte pazarlama stratejilerine daha fazla önem verilecek ve doğru fiyat üzerinden doğru alıcıya daha kısa sürede satış gerçekleştirmenin yolu sağlanacak. Rekabet o yöne doğru gidiyor.”

  • Erikli’de emlak sezonu başladı

    Erikli’de emlak sezonu başladı

    Korona virüs süreci boyunca uygulanan şehirler arası seyahat kısıtlamasının kaldırılmasının ardından İstanbul ve büyük şehirlerdeki vatandaşların yazlık bölgelere gelmesiyle Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Erikli’de sezon yavaş yavaş başladı.

    İlk etapta İstanbul ve diğer büyük şehirlerdeki ev sahibi vatandaşların sahillere geldiğini belirten emlakçı Gökhan Çevikel yaptığı açıklamada, “İstanbul’da korona virüs süreci boyunca sıkıntı yaşayan mal sahipleri, seyahat kısıtlamasının kalkmasının ardından, sahil bölgelerine akmaya başladılar ama kiracılar henüz yok. Bizim sezonumuz Temmuz’un ilk haftasında başlıyor, Haziran ayında daha çok tadilat ve temizliğe geliniyor” diyerek, yoğunluğun 20 Haziran’a doğru açılacağını belirtti.

    İlk kiralamaların kapasitenin yüzde 50’si ile açılacağını öngördüklerini belirten Çevikel, “Geçen yılki atmosferi yaşayamayacağız. Yoğunluk bu sene 15 Ağustos’a kadar olur. Çünkü özel okullar bu tarihte açılacak, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullar da 1 Eylül’de eğitime başlayacak. Bu sebepten kısa bir sezon geçireceğimizi düşünüyoruz” dedi.

    Fiyatların ise 2 yıldan bu yana aynı seviyede seyrettiğini belirten Çevikel, “Bilindiği gibi 150 TL’den başlıyor gecelik fiyatlar, ev şartlarına göre de yukarı doğru çıkıyor. Sadece festival dönemlerinde değişimler oluyor. Onun dışında bu sene fiyatlarda herhangi bir değişiklik olacağını sanmıyorum. Diğer emlakçı arkadaşlar ve mal sahipleri de fiyatlarını rutin tutacaklardır” dedi.

    Bunun yanında Keşan Belediyesi tarafından başlatılan ’Sertifikalı Kiralık Ev Sistemi’ ile birlikte gerekli şartları sağlayan sahillerde bulunan kiralık evlerin, gelecek yıllarda bölge turizmini belirli standartlara çekeceklerini de aktaran Çevikel, şöyle konuştu:

    “Her şeyin para olmadığını biliyoruz, kaliteyi de artırmaya çalışıyoruz. Küflü yataklı ya da tüplü televizyonlu, nevresimi çarşafı ve çatalı kaşığı olmayan evleri artık vatandaşlara vermeyiz. İnsanların her zaman parayı değil, biraz da hizmeti düşünmeleri gerekiyor. Bu konuda denetim ve yaptırımlar da olacaktır. Hıfzıssıhha Kurulundan gelen görevlilerin yaptıkları incelemeler sonrasında sertifika şartlarına uyulmadığının belirlendiği takdirde, mevzu bahis kiralanan evlerin mühürleme yetkisine sahipler.”

  • Faiz indirimi Sivas’ta emlak sektörünü hareketlendirdi

    Faiz indirimi Sivas’ta emlak sektörünü hareketlendirdi

    Sivas Emlak Müşavirleri ve Danışmanları Derneği (SEMDER) Başkanı Kerim Çayır, kamu bankalarının tutarı 500 bine kadar olan konut kredilerine yönelik faiz oranlarını, azami 180 ay vade için yüzde 1’in altına çekerek aylık yüzde 0,99’a indirmesini değerlendirdi.

    Faiz indirim kararını emlakçı esnafı olarak uzun zamandır beklediklerini söyleyen Çayır, “Neredeyse 1 yıldır bu çağrıyı devlet yetkililerinden talep ettik. Faiz oranlarının düşmesiyle birlikte birçok vatandaşımız talepte bulunarak ev aramaya girişti. Bu oranlar biraz daha düşmeli, mevduat faizlerinin de düşmesi gerekiyor” dedi.

    “Sektör can çekişiyordu”

    İndirim kararından önce faiz oranlarının çok yüksek olması nedeniyle konut satışlarının yok denecek seviyeye geldiğinin altını çizen Çayır, “Son açıklanan konut satış istatistiklerine göre ülke genelinde Haziran ayında 61 bin 355 konut satışı gerçekleştirildi. Haziranda satılan konut sayısı bir önceki aya göre yüzde 33,26, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 48,6 geriledi. Sektörümüz çok zorda idi. Adeta can çekişiyordu” diye konuştu.

    “Ev alacakların iyi değerlendirmesi gerekiyor”

    Faiz indirim kararının kredi kullananlara sağladığı karı rakamlar üzerinden yola çıkarak anlatan Çayır, “Yüzde 0,99 ile 100 bin liralık bir konut kredisinde 10 yılda ödenecek olan 116 bin liralık faiz bedeli 71 bin liraya kadar iniyor. Bu da iki oran arasında 45 bin liralık faiz bedelinin cepte kalacağı anlamına geliyor. Beklentimiz 0,70 ama buna şükür deyip ev alacakların bu oranları iyi değerlendirmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

    “Fırsatçıların karşısında olacağız”

    Faiz indirim kararını fırsata çevirmek isteyenlere karşı teyakkuzda olacaklarını dile getiren Çayır, “Kredilerin düşmesiyle gerek mal sahipleri gerekse müteahhit firmaların yoğun talep karşısında fiyatları artırması halinde tekrardan eski günlere yeniden döneriz. Fırsatçıların karşısında olacağımızı ve eski fiyatlar ile yeni fiyatları takip ederek bu kişileri deşifre edeceğimizi belirtmek isterim” ifadelerini kullandı.

  • “Milyonlarca kişi emlak vergisinden muaf ama kimse bilmiyor”

    Harita Yüksek Mühendisi Uğur Örs, işsizlerin, emekli maaşıyla geçinenlerin (dul ve yetimleri dahil), ev hanımlarının, geliri olmayanların, gazi ve şehitlerin, dul ve yetimlerin vergiden muaf olduğunu açıkladı.

    Harita Yüksek Mühendisi Uğur Örs, yaklaşık 25 milyon ev sahibini ilgilendiren emlak vergisini ödeyen milyonlarca kişinin aslında bu vergiden muaf olduğunu fakat bunu bilmediklerini açıkladı. Örs, yasaya göre; işsizler, emekli maaşıyla geçinenler (dul ve yetimleri dahil), ev hanımları, geliri olmayanlar, gazi ve şehitlerin dul ve yetimleri vergi ödemediğini ve bu kişilerin bu hakka sahip olduğunu bilmediklerini söyledi.

    “Bu durumu bilen ne kadar kişi var derseniz sayısı oldukça az maalesef”

    Sıfır vergiden faydalanmak için evin brüt 200 metrekareyi aşmaması ve sadece bir konutun olması gerektiğini kaydeden Örs, “Buna rağmen vergi borcu çıkarılan veya vergi ödeyen milyonlarca vatandaş var. Vergi muafiyetinden faydalanmak için mutlaka belediyeye başvurup vergi muafiyeti formu doldurup bizzat başvuru yapmak gerekiyor” dedi.

    İadesini isteyin

    Bilmeden emlak vergisi ödeyen emekliler, ev hanımları, işsizler, engelliler, gaziler, şehit dul ve yetimleri; yersiz ödemenin iadesi için belediyelere itiraz ederek, geriye dönük 5 yıllık emlak vergisini isteyebileceğini bildiren Örs, “Bunun için belediyenin emlak birimine, ’Vergi usul kanunu Madde 120/2’yi dayanak göstererek ’düzeltme dilekçesi’ verilmeli” ifadelerini kullandı.

    Kimler emlak vergisinden muaf tutulacak?

    Harita Yüksek Mühendisi Uğur Örs, muafiyetten yararlanabilmek için mesken sahibinin ev hanımı, şehit yakını, gazi, dul, işsiz veya emekli olması şartları arandığını belirterek muafiyet şartlarını şöyle sıraladı:

    “Eviniz, brüt 200 metrekareden küçük ise emlak vergisinden muaf olabilirsiniz. Ancak brüt alan hesabına konutun dışında kalan; sığınak, kapalı otopark, merdiven boşluğu ve hol gibi alanlar dahil edilir. Buna rağmen, 200 metrekarenin altındaysa, emlak vergisinden muaf tutulursunuz.

    Eğer, dairenizde intifa hakkını kullanıyorsanız; yani, yani başka bir dairede kısıtlı kullanım hakkınız varsa, bu metrekare de evin toplam brüt metrekaresine yansıtılır. Hala 200 metrekarenin altında kalıyorsa, emlak vergisinden muaf tutulursunuz.

    Yazlık ev sahibi olmanız, gelir vergisi ödemesini zorunlu kılar. Ancak, yaz-kış bu evde yaşadığınızı kanıtlamanız halinde, emlak vergisinden muaf olursunuz. SGK’dan aldığınız belgelerle vergi mükellefi olmadığını ispatladığınız takdirde, emlak vergisinden muaf olursunuz.

    Yanan, yıkılan, tamamen kullanılmaz hale gelen binaların durumundan doğan, vergi mükellefliği muafiyeti, bu olayların yaşandığı tarihi takip eden ilk emlak vergisi dönemi itibarıyla başlar. Binanın durumu devam ettiği müddetçe, devam eder.

    Yeni inşa edilen bina veya binaların vergisi, arsasının vergisinden az olamaz; ancak Emlak Vergisi Kanunu’na göre, bina veya apartman dairelerinin vergi değerinin 4’te 1’i, inşalarının sona erdiği yılı takip eden bütçe yılından itibaren, 5 yıl süre ile geçici muafiyetten faydalandırılır.

    Dilekçeyle bildirmek durumunda olmadığınız istisnai durumlardan biri de, o yıl içinde satın aldığınız evin emlak vergisi, evin eski sahibi tarafından ödenir. Sizin emlak vergisi mükellefliğiniz ise bir sonraki sene başlar”.

    Emlak vergisi muafiyetine nasıl başvurulur?

    Emlak vergisi ödemesinden muaf olunan şartların tamamını karşılandığı takdirde, taşınmazın bağlı bulunduğu belediyeye başvurarak, bu durumun bildirmesinin yeterli olduğunu kaydeden Örs, “Başvurunuz onaylandıktan sonra, bu haktan kolayca yararlanabilirsiniz. İlgili şartları taşıdığınız halde muafiyet durumundan haberdar olmadığınız için emlak vergisi ödediyseniz; geçmişe dönük beş yıllık emlak verginizin iadesini talep edebilirsiniz” dedi.

    Emlak vergisi muafiyet dilekçesi nasıl yazılmalı?

    Harita Yüksek Mühendisi Uğur Örs, emlak vergisi muafiyet dilekçesinin nasıl yazılması gerektiğini şöyle açıkladı: “Bağlı bulunduğunuz Belediye Başkanlığı Mali Hizmetler Müdürlüğü’nün dikkatine yazılır. Bu dilekçede, vergi muafiyeti için gerekli tüm şartların yerine geldiğine dair detaylı beyan verilir. Örneğin, daimi kalıcı olduğunuz konutun, brüt 200 metrekare olduğu vb. bilgilere yer vererek; bina ile ilgili açık adres, vergi sicil, pafta, ada ve parsel numarasını bildirerek dilekçenizi tamamlayabilirsiniz”.