ErzurumFlaş

Etiket: Eline

  • Yenidünya yemek isterken eline demir parmaklık saplandı

    Adana’da 12 yaşındaki bir çocuk yenidünya yemek isterken ağaçtan düşünce eline demir parmaklık saplandı. Can-Kur ekipleri demir parmaklığı kesince, çocuk elinde demir ile hastaneye kaldırıldı.

    Edinilen bilgiye göre, olay Yüreğir ilçesi bağlı Yavuzlar Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, Suriye’de süren iç savaştan ailesiyle birlikte kaçıp Adana’ya gelen 12 yaşındaki Ali Doğan oturdukları evin bahçesinde bulunan yenidünya meyvesinden yemek istedi. Ağaca çıkıp yenidünya toplamaya başlayan çocuk dengesini kaybederek düşerken, demir parmaklıklardan tutmaya çalıştı. Ancak parmaklıkların ucu sivri olunca eline saplanan çocuk, acı içinde bağırmaya başladı. Çevrede sesi duyan vatandaşlar hemen sağlık ve Can-Kur ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen ekipler, Doğan’ın eline saplanan demir parmaklığı demir kesme makasıyla kesti. Yaralı çocuk elinde demir ile ambulansa bindirildi. Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine eline saplı olan demirle götürülerek ameliyata alınan çocuğun, sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.

  • Mikrofonu eline alıp yıkım için direndi

    Şanlıurfa’da bir iş yeri sahibi, yıkım için gelen Büyükşehir Belediyesi görevlilerine elindeki mahkeme kararını gösterip mikrofonla konuşarak direndi.

    Edinilen bilgiye göre, Valiliğin aldığı karar gereği daha önce bir katı kaçak olduğu gerekçesiyle yıkılan iş yerinin diğer katının da yıkılmak istenmesine karşı çıkan konukevi sahibi Berces Kaya, yıkıma giden Büyükşehir Belediyesi yetkililerine mahkeme kararını göstererek yıkımın yapılamayacağını söyledi. Yetkililer ile iş yeri sahibi arasında yapılan görüşmeden herhangi bir sonuç çıkmayınca iş yeri sahibi mahkemeden aldığı yürütme durdurma kararını eline alarak üst kata çıkıp mikrofonla görevlilere yıkımı yapamayacaklarını anlatmaya çalıştı. Elinde yıkımın yapılamayacağını gösteren mahkeme kararı olduğunu söyleyen Kaya, belediyenin yıkım işleminin hukuka aykırı olduğunu savundu. Üst kata çıkıp yıkım yapıldığı takdirde suç işleneceğini ve buna müsaade etmeyeceğini söyleyen Kaya, gerekirse üzerine benzin döküp ateşe vereceğini belirtti. Berces Kaya’yı ikna edemeyen belediye yetkilileri, yıkımı ertelemek zorunda kaldı.

    Belediye yetkilileri gittikten sonra bir açıklama yapan iş yeri sahibi Berces Kaya, “Bugün yıkıma tekrar geldiler ancak mevcut olan yerin tapulu, imarlı, iskanlı, planlı, projeli, belediye tarafından onaylanmış olmasına rağmen yine belediye ekipleri yine geldi. Bu konu hakkında belediyenin yıkımı için mahkemeden almış olduğum hem yürütme durdurma kararı, ayrıca kazanmış olduğum mahkemeyi, bu mahkeme aynı zamanda Danıştay’da onaylanmış olmasına rağmen yine yıkıma geldi. Elimdeki mahkeme kararlarının mahkeme için bağlayıcı olmadığını söylediler. Benim iş yerimin yıkılmasının tek nedeni ruhsat tarihi geçtikten sonra yapmamdı ancak bu buna yapılırken sadece o anda maddi olarak yetersiz olduğumdan dolayı 4’üncü katı sonradan yaptık. Bunun da belediye için suç teşkil ettiğinin kanısındayım. Tabi bu belediyenin iddiası. Biz bu olayı mahkemeye götürdük. Mahkemeyi kazandık. Mahkemeyi kazanmamıza rağmen Danıştay’ın onaylamasına rağmen yine de belediye yıkımı gerçekleştirmek istedi ancak dünkü tarihle ben tekrar mahkemeye müracaat ettim ve tekrar yürütme durdurma aldım. Ancak öyle engel olabildim. Mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı yıkıma geliyor. Tek hata inşaat ruhsatının tarihinin geçmesi. Diğer tüm belgeler belediyenin onayına sunulmuş ve kabul edilmiş. Benim işlediğim tek bir kabahatten, bilinçsiz işlediğim bir tek kabahatten dolayı neden belediye bu kadar üstüme geliyor. Benim bilinçsiz bir hatamı görerek işletmemi yıkmaya geliyorsunuz. Neden kendiniz onayladığınız bütün belgeleri görmüyorsunuz. Bu kabahati neden kendinizde görmüyorsunuz” diyerek yıkımın yasal olmadığını iddia etti.

    Belediye ekipleri, iş yeri sahibinin direnmesi üzerine yıkımı gerçekleştirmekten vazgeçti.

  • Eline ağaç dalını alan alevlere koştu

    Antalya’nın Manavgat ilçesinde çıkan orman yangını vatandaşların da çabasıyla büyümeden söndürüldü. Yangını gören vatandaşlar ellerine aldıkları ağaç dallarıyla alevlerin yayılmaması için büyük çaba sarfetti. Yangında 500 metrekarelik bir alan zarar görürken, bir kaplumbağa da alevlerden kaçamadı.

    Sarılar Mahallesinde bulunan ormanlık alanda orman yangını çıktı. Yangını gören vatandaşlar itfaiyeye haber verdikten sonra ellerinde ağaç dallarıyla yangına müdahale ederken, olay yerine gelen Antalya Büyükşehir Belediyesi Manavgat İtfaiye birimi itfaiye ekipleri ve Orman İşletme Müdürlüğü arazözleri yangını fazla büyümeden kısa sürede söndürdü.

    500 metrekarelik bir alanın zarar gördüğü yangında tamamen yanan bir kaplumbağa dikkatlerden kaçmazken, yanan bölgedeki içki şişeleri bölgenin bazı kişiler tarafından içki mekanı olarak kullanıldığını gözler önüne serdi.

  • Eline küreği alan polisler esrar aradı

    Şanlıurfa’da şüphe üzerine durdurularak arama yapılan kamyonun kasasındaki buğdayların altından polisin kürekle araması sonucu 256 kilo 650 gram esrar maddesi çıktı.

    Edinilen bilgiye göre, Şanlıurfa’da yol uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü narkotik Şube Müdürlüğü ekipleri, Diyarbakır’dan Mersin’e gitmekte olan Şeyhmus A. yönetimindeki 24 L 6010 plakalı buğday yüklü kamyonu şüphe üzerine durdurarak arama yaptı. Kamyonun kasasındaki buğdayların altında arama yapan ekipler, 256 kilo 650 gram esrar maddesi ele geçirdi.

    Kamyon sürücüsü gözaltına alınırken olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

  • CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz: “Parlamentonun yetkisi yürütmenin eline geçmiş durumda”

    Cumhuriyet Halk Partisi Ardahan İl Başkanlığı binasında düzenlenen bayramlaşma törenine katılarak partililerle bayramlaşan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, gündemle ilgili açıklamalarda bulundu.

    Yılmaz yaptığı açıklamasında, “Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizler darbe fırsatçılığına karşıyız. Bizler demokrasinin yanında olacağız. Hukukun üstünlüğünün tarafı olacağız. Bizlerin tarafı belli. Özgürlükleri daraltan değil genişleten kim varsa, hangi ses o yönde haykırıyorsa onların arasında olacağız. Bize yakışan da budur. Bu dönem de aynen 12 Eylül gibi, 12 Mart gibi, 20 yıl sonra belki eleştirilecek, tartışılacak. Bu dönemde kimin nerede durduğu çok önemli. Bu konuda suçu olanlar, her kimse bunlar hukuk çerçevesi içerisinde cezalarını alsınlar. Her türlü cezaya çarptırılsınlar. Ama şu an karşılaştığımız durum bu durum değil. Bunun ötesine geçilmiş durumda. Kanun Hükmündeki Kararnameleri devlet şekillendiriyor. Adeta bizim parlamentonun yetkisi yürütmenin eline geçmiş durumda. Biz anayasa değişikliğinden bahsederken bir bakıyoruz, radikal anayasa değişikliğinin de önüne geçen değişiklikler yapılıyor Kanun Hükmündeki Kararnamede. O zaman bu parlamentoya ne hacet. Bu konuda açık açık söylüyorum biz tarafız. Demokrasiden tarafız. Ve kimseden de çekinmeden korkmamamız gerekiyor. Bu dönemde insanları öyle bir psikolojiye büründürüyorlar ki herkes gölgesinden korksun. Bizler o gölgeyi ellerimizle yırtıp atmalıyız” dedi.

    Meclisin görevlerini zayıflatmanın, iktidarın en büyük özelliği olduğunu savunan Yılmaz, “Özellikle önümüzdeki dönemlerde Olağanüstü Halin yeniden uzatılması halinde yeni Kanun Hükmündeki Kararnameleri anlamına geliyor. Yani meclis tamamen sembolik bir rol alacak. Zaten siyasi iktidar Meclise itibar etmiyordu ki, milletvekillerini orada tutmuyordu ki. Meclisi itibarsızlaştırmak, meclisin görevlerini zayıflatmak bu iktidarın en büyük özelliği. Şimdi bu bir darbe fırsatçılığına dönüştü. Maalesef bu fırsatçılık bize zarar veriyor. CHP’nin tabanı her dönem bu darbelerden çekti. Çok büyük bedeller ödedi. Bizim için bir zulümdü. Bizler zulmü yaşaya yaşaya tecrübe etmiş bir gelenekten geliyoruz. Bunun için hukuksuzluklara, adaletsizliklere karşı duracağız” diye konuştu.

    Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu bayram günü terör şiddetli bir şekilde devam ediyor. Bizlerin bu konuda da duyarlı olmamız gerekiyor. Bugün çevremizde ve bölgemizde yaşanan gelişmeler Türkiye’yi bir tuzağa, bir bataklığa adım adım atıyor. Türkiye’de yaşanan bu gelişmeler bizlere ne tür bir etkisi olur bunu önceden görüp ona göre adım atmamız gerek. Biz Rakka’dan bahsediyoruz. Rakka’ya ordumuzu göndermekten bahsediyoruz. Ama Van’da, Muş’ta, Diyarbakır’da hala yol denetimi yapamıyoruz. Lütfen gerçekçi olalım. Biz Türkiye’nin dışarıdaki stratejik siyasi çıkarlarının savunulmasının arkasındayız. Ama birilerinin planladığı bizim ise figüran olacağımız bir senaryoda olmamalıyız.”