Etiket: Ekonominin

  • Samsun’da “Kayıt Dışı Ekonominin Azaltılması ve Vergiye Uyum” paneli

    Samsun’da “Kayıt Dışı Ekonominin Azaltılması ve Vergiye Uyum” paneli

    SAMSUN (İHA) – Samsun Vergi Dairesi Başkanlığı koordinesinde Samsun Üniversitesi (SAMÜ) ve Samsun Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası (SMMMO) Katkılarıyla, “Kayıt Dışı Ekonominin Azaltılması ve Vergiye Uyum” konulu online panel düzenlenecek.

    Panele Samsun Ticaret Odası, Samsun Esnaf ve Sanatkarlar Odası ile üniversite öğrencileri katılacağı panel yarın saat 10:30 da gerçekleştirilecek. SAMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Selahattin Kaynak ve Dr. Öğr. Üyesi Nurullah Erem’in de programda yer alacak.

  • Başkan Küpeli, Türkiye ekonominin üçüncü çeyreğindeki büyüme rakamlarını değerlendirdi

    Başkan Küpeli, Türkiye ekonominin üçüncü çeyreğindeki büyüme rakamlarını değerlendirdi

    Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) Başkanı Nadir Küpeli, Türkiye ekonominin bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 6,7’lik bir büyüme gösterdiğini belirterek, sanayideki büyümenin ile yeni yatırımlardaki artışın ekonominin itici gücü olmaya devam ettiğini ifade etti.

    Başkan Küpeli, büyüme rakamlarına ilişkin yaptığı açıklamada, TÜİK tarafından açıklanan verilere göre üçüncü çeyrekte Türkiye’nin GSYH’NIN yüzde 6,7 büyüdüğünü hatırlattı. Beklentiler yüzde 5 civarında olacak şeklinde olmasına rağmen, oldukça yüksek bir büyüme rakamına ulaşıldığını belirten Küpeli, “Pandemi döneminde alınan tedbirlerin ve yaz döneminde uygulanan ekonomik kararların ekonomik büyümeye olumlu yönde katkı yaptığını görüyoruz. Açıklanan verilere harcama kalemleri yönünden baktığımızda, en dikkat çekici büyümenin Yatırım harcamaları kalemindeki yüzde 22,5’lik bir büyüme olduğu görüyoruz. Yatırımlara ilişkin bu verileri özellikle sanayi ayağında bizde sahada birebir görmekteyiz. Hem ertelenen yatırım taleplerinin devreye alınması, hem yatırım ortamının oluşmasının yanı sıra ileriye yönelik bekleyişlerin olumlu seyretmesi ve bunların yatırıma dönüşmeye başlaması neticesinde yeni yatırımlar kaleminde önemli bir yükseliş görülüyor. Bu verileri doğrular şekilde, bizde bu yılın 11 ayında Eskişehir OSB’de yeni arsa tahsisleri bakımında yıllık bazda son 10 yılın üzerinde bir arsa tahsis sayısına ve metrekareye ulaşmış durumdayız. Yine benzer şekilde Eskişehir’de teşvikli yatırımların tutarı ise ilk 9 ayda 1,5 milyar TL’sı düzeyine ulaşmış durumda. Özellikle reel sektörümüzün, pandeminin getirdiği bazı olumsuz koşullar olsa da ileriyi düşünerek, yeni yatırımlara yöneldiğini gözlemliyoruz” dedi.

    Sanayi sektörü ekonominin can suyu olmaya devam ediyor

    Başkan Küpeli sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Açıklanan TÜİK verilerine üretim açısından baktığımızda Tarım sektörünün yüzde 6,2, sanayi sektörünün yüzde 8, inşaat sektörünün yüzde 6,4 ve hizmetler sektörünün ise yüzde 0,8 büyüdüğünü görmekteyiz. Yapılan kampanyalarında etkisiyle tam 8 çeyrektir kesintisiz daralan inşaat sektörünün son çeyrekte yüzde 6,4 büyümüş olması oldukça önemlidir. Her ne kadar bazı kesimler tarafından eleştirilse de inşaat sektöründeki canlanma ve büyümenin devamlılığı, 200’e yakın alt sanayi sektörünü doğrudan etkilemekte, çok sayıda sektörün daha fazla üretim yapmasına ve piyasanın canlanmasına katkı sağlamaktadır. Bu nedenle devletin önümüzdeki dönemde inşaat sektörünü özellikle de kentsel dönüşümü hızlandıran ve teşvik eden, ayrıca OSB’ler de sanayi sektörünün yeni üretim mekanlarına kavuşmasını ve taşınmasını teşvik edecek şekilde yeni ve kapasite arttırıcı teşvik belgeli yatırımlardaki inşaat harcamalarını kapsayan ek bir düzenleme yaparak, inşaatların üzerindeki maliyetleri azaltıcı ek önemler hayata geçirmesi sağlanırsa, inşaat ve sanayi sektörün de birbirini pozitif yönde etkileyen uzun vadeli bir büyüme trendinin oluşması sağlanabilir. Açıklanan verilerde gösteriyor ki, sanayi sektörü ve yeni yatırımlar ekonominin can suyu olmaya devam ediyor.”

    2021 yılında güçlü büyümeye devam etmek arzusundayız

    “Bugün açıklanan yüksek büyüme verileri bizlerin de olumlu yöndeki beklentilerini doğruladı” diyen Başkan Küpeli, “Eskişehir OSB’deki elektrik ve doğalgaz tüketimlerini bizler gün gün sürekli izliyoruz. Özellikle ağustos, eylül ve ekim aylarındaki tüketim rakamlarımız bir önceki yılların aynı döneminin üzerine çıkmış durumda. Bu trend aynı şekilde devam etmekte. Özellikle elektrik tüketimindeki artışın olumlu seyri, pandemiye rağmen sanayi sektörü açısından beklentilerin pozitif yönde seyretmesine katkı sağlamakta. Elbette bu dönemde esnafımızın bir kesiminin ve bazı iş kollarının ister istemez ciddi ekonomik sıkıntılar yaşandığının da farkındayız ve görüyoruz, bu konuda ekonomi yönetiminin hayata geçirdiği son vergi ve diğer borçlara ilişkin yapılandırma kanunu her kesim açısından önemli bir fırsat sunuyor. Ayrıca ekonomi konusunda atılmaya başlanan adımların geleceğimiz açısından öngörülebilir bir ekonomik yapı için önemli hamleler olduğunu düşünüyoruz. Sonuç olarak, sanayi sektöründeki büyümenin bu yılın son çeyreğinde de devam etmesi durumunda, 2020’yi en az hasarla kapatarak, büyüme rakamlarının düşükte olsa artı yönde olacağını göstermektedir. Aşılama çalışmalarının en kısa sürede hem ülkemizde hem de dünyada başlamasıyla, 2021 yılında güçlü büyümeye devam etmek arzusundayız” diye konuştu.

  • Aşkale Çimento ekonominin devler liginde

    Aşkale Çimento ekonominin devler liginde

    İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2019″ araştırması sonuçları açıklandı. Aşkale Çimento, 2019 rakamlarına göre 355’nci sırada yer aldı. Aşkale Çimento Yönetim Kurulu Başkanı Lütfü Yücelik, Sançim Bilecik Çimento ve Samsun Kavçim Çimento ait rakamlarının katılmadığı bu değerlendirmede, Aşkale Çimento’nun hedefinin ilk yüz içine girmek olduğunu belirterek, “Yakaladığımız bu başarılar, şirketimize emek veren herkesin ortak ürünüdür. Birlikte ve inanarak bu günlere geldik, yolumuza da bu değerler ışığında yürüyeceğiz” dedi.

    “Çimento sektöründe öncü kuruluş”

    Aşkale Grubu’nun bünyesindeki 7 çimento fabrikası ve hazır beton tesisleri, ar-ge laboratuvarları, sürdürülebilirlik politikaları, sağlıklı, güvenli ve çevreci duruşuyla adeta Anadolu’dan dünyaya açılan bir kapı olduğunu vurgulayan Aşkale Çimento Yönetim Kurulu Başkanı Lütfü Yücelik, “Şirketimize ait markalar, Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları sıralamasında üst sıraları hedeflemektedir. Gelecek vizyonu, üretim süreçlerindeki son teknoloji uygulamaları, akılcı dijital çözümleri ve yenilikçi yaklaşımlarıyla ülkemiz çimento sektöründe bir çok ilke imza atan kuruluşlarımız, özellikle dünyayı her anlamda olumsuz etkileyen pandemi sürecinde, dinamik yapıları ve akılcı kriz yönetimiyle, hız kesmeden üretimlerine devam etmişlerdir. Şirketimiz; rekabetçi duruşu, yaşanabilir alanlar hedefi, çevreci dokunuşları, köklü deneyimleri, vizyoner yaklaşımları, insan odaklı bakışları ve kaliteden asla taviz vermeyen ürünleriyle ülkemizin yarınlarına güçlü katkılar yapmaktadır” diye konuştu.

    “Türkiye’nin dev projelerinde Aşkale harcı”

    Rakamsal büyükleriyle Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu sıralaması içinde yer alan Aşkale Çimento, SANÇİM ve KAVÇİM markalarının, ülke kalkınmasına kazandırdıkları katma değerlerle dikkat çektiğini vurgulayan Yücelik, “Ürettiği kaliteli çimento ve hazır beton ile ülkemizin dört bir tarafına ürün pazarlaması yapan markalarımız, gerçekleştirdikleri ihracaatlar da isimlerinden sıkça söz ettirmektedirler. Tüm tesis, işletme ve fabrikalarda marka değerimizi geleceğe taşımak adına; iş güvenliği, enerji, çevre ve kalite uygulamalarında uluslararası standartları yıllardan beridir yönetim sistemleri çerçevesinde sürdürmekteyiz. Yakaladığımız başarılarda bu husus değerli bir yere sahiptir. Bu vesile ile; Türkiye ekonomisinin devler liginde olmanın bizler için gurur verdiğini bir kez daha ifade etmek isterim. Aşkale Çimento ailesini meydana getiren tüm unsurların verdiği destekle; yarınlara değer katma, verimliliğimizi en üst noktaya çıkarma ve sektörümüzün lideri olma hedeflerinden asla ödün vermeyeceğiz. Bu gün ülkemizdeki yüzlerce devasa projede şirketimize bağlı tesislerde üretilen çimento ve hazır betonun güvenli imzasının olması bunun en güzel göstergelerinden biridir. Bunu daha güzel yerlere taşımak için var gücümüz ile çalışmayı sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.

  • “Ekonominin bu süreci en az hasarla aşması için hep birlikte mücadele edeceğiz”

    “Ekonominin bu süreci en az hasarla aşması için hep birlikte mücadele edeceğiz”

    Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İzmir Başkanı Bilal Saygılı, Çin’de başlayan ve kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüsü salgınına karşı alınan tedbirlere ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ederek, “İş dünyasının temsilcileri olarak geçtiğimiz hafta ekonomi yönetimine sunmuş olduğumuz önerilerimizin karşılığını almış olduk. Ekonominin bu süreci en az hasarla aşması için hep birlikte mücadele edeceğiz” dedi.

    Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İzmir Başkanı Bilal Saygılı, korona virüsü salgını sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi hakkında değerlendirme yaptı. Saygılı, Erdoğan’a teşekkür ederek, iş dünyasının temsilcileri olarak oldukça memnun olduklarını ifade etti.

    Korona virüsü salgını sonrasında hükümetin aldığı tedbir paketinin; üretim, ticaret ve istihdamın yara almadan devamını sağlayacağını, önlemlerin ülke ve bölge için son derece yerinde olduğunu ifade eden Saygılı, “T.C. Merkez Bankasının korona virüsü krizinin ekonomik etkilerini asgari seviyede tutmak amacıyla aldığı faiz indirimi kararı ve açıkladığı diğer tedbirleri yakından takip etmiştik. Para politikasına yönelik alınan kararlar, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan ilave önlem ve tedbirlerle, mali bir paketle desteklenmiş oldu. İş dünyasının temsilcileri olarak bizler de, geçtiğimiz hafta ekonomi yönetimine sunmuş olduğumuz önerilerimizin karşılığını almış olduk. Bu bağlamda, her zaman olduğu gibi bugün de elimizi taşın altına koymaya hazır olduğumuzu açıkça ifade ediyoruz. Zira, virüs salgınının küresel etkileri, ekonominin bütün aktörlerinin topyekûn bir mücadele içerisinde bulunmasını zorunlu kılmaktadır. Ekonominin bu süreci en az hasarla aşması için hep birlikte mücadele edeceğiz” dedi.

    “Hep birlikte mücadele etmemiz gerektiğinin farkındayız”

    Bilal Saygılı, “Başta FED olmak üzere, gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının virüs salgınının etkilerini azaltmak amacıyla aldıkları genişleyici kararlar ve ilave tedbirler kısa vadede piyasaları rahatlatmış olsa da, küresel ekonominin resesyona gireceği bir senaryoya hazırlıklı olmalıyız. En olumlu senaryoda bile, küresel ekonominin ciddi bir refah kaybına uğrayacağı aşikardır. Küresel ekonomi genelinde yatırımlarda risk iştahının azaldığı ve piyasaların nakde geçmek istediği bir ortamda, Türkiye ekonomisinin bu süreci en az hasarla atlatması için, hep birlikte mücadele etmemiz gerektiğinin farkındayız” şeklinde konuştu.

    “Türkiye ekonomisi pozitif büyüme patikasında yoluna devam edecektir”

    Saygılı, şöyle devam etti:

    “En büyük üreticimizden en küçük tüketicimize varana değin, bütün ekonomik aktörlerin desteğiyle, bu zorlu süreci lehimize çevirmeye başaracağımıza olan inancımız tamdır. Bugün itibariyle 30 doların altına gerileyen petrol fiyatları, enerji faturamızın yükünü hafifleterek, bu zorlu süreçte elimizi güçlendirecektir. Hem para politikasına hem de maliye politikasına yönelik alınan bu kararlar, reel sektör temsilcilerinin yükünü hafifletecektir. Başta kritik sektörlerimize yönelik muhtasar ve KDV tevkifatı ile SGK primi ertelemesi olmak üzere; kredi ve faizlerinin geri ödemelerinin kolaylaştırılması, asgari ücret desteğinin devam etmesi ve KGF’nin limitinin iki katına çıkarılarak KOBİ’lerimizin hizmetine sunulması gibi birçok sektör ve alana yönelik vergi düzenlemesinin yanında üretim, büyüme ve istihdamın korunmasını kapsayan tedbir ve teşvikler sayesinde, ekonomik aktivitede gözlenebilecek bir yavaşlamanın önüne geçilecek, Türkiye ekonomisi pozitif büyüme patikasında yoluna devam edecektir.”

  • Ekonominin kahramanları ödüllendirildi

    Ekonominin kahramanları ödüllendirildi

    Bursa’da TBMM Mustafa Şentop’un katıldığı törende ekonomiye değer katanlar ödüllendirildi. Dünyanın yeniden şekilleneceği durumun başında olduklarını dile getiren Şentop, Türkiye’nin en önemli aktörlerden biri olacağını söyledi.

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından bu yıl 46’ncısı düzenlenen ekonomiye değer katanlar ödül töreni, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop’un katılımıyla gerçekleşti. Bu yıl 46. kez organize edilen programda, başarılı iş adamları ve firmalar ödüllerini TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un elinden aldı. Oda hizmet binasında düzenlenen ödül töreninde 7 ayrı kategoride 60’tan fazla ödül sahiplerini buldu. Törene katılan TFF Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir de firmalara ödül verdi.

    “Tarihimize kaynaklık ederek Osmanlı için kurucu değer eden bu şehirde ekonomimize değer katan çok sayıda iş insanımızın bulunması önemlidir” diyen Şentop, “Girişimcilerimizin tamamını tebrik ederim. Hepimiz sorumluluk sahibi insanlarız. Geceye gelen bütün kardeşlerimizin görevleri var. Her birimizin ürettiği artı değerler ülkemizin ortak hasılatının değeri oluyor. Ben vatanını, milletini en çok seven kişinin görevini en iyi yapan kişi olduğunu düşünüyorum. Gerçekten herkes işini iyi yapsa nasıl sorun yaşayabiliriz. Üstlendiğimiz sorumluluklar bizim onurumuzdur. Biz biraz hızlı milletiz. Ama istikrarı sabırla aynı noktayı vurmuyoruz. Zamanın ruhu diye bir şey var, ama işin de ruhu var” dedi.

    Ülkemize saldırıların hepsi millete ve ülkeye karşı yapıldığını dile getiren Şentop, “Arkasındakiler arsızca susmaya devam etsinler. Bu millet Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde cevabını veriyor, vermeye devam edecektir. Haksızlığa karşı çıkma ve zayıflıktan yana olma durumları bugünde işlemektedir. Türkiye, Türkiye’den büyüktür. Bu gerçeği Türkiye dışına çıkınca daha iyi anlıyorlar. Her yerde bir huzursuzluk, kaotik ortam var. NATO, toplantısını izlediniz. Liderimiz Erdoğan, gerçekleri zirvede eksiksiz yansıttı” açıklamasını yaptı.

    İnsanlık tarihinde çok önemli dönüm noktaları olduğuna değinen Şentop, şu açıklamayı yaptı:

    “Çok basit olarak, aletlerle tarım yapılmaya başlanmasından sonra bir tarım devrimi gerçekleşmiştir. Bu siyasi ve ekonomik yapıları etkilemiştir. Sanayi devremi ile beraber ekonomik ve siyasi krizlerle imparatorlukla sona ermiştir. 20. yüzyılın son çeyreğinden sonra bilgi, teknoloji çağı yaşanıyor. Küreselleşme dediğimizde bir çok şeyi küreselleştiğini görüyoruz. Bugün dünyanın her hangi bir yerinde gerçekleşen olay herkes tarafından biliniyor, takip ediliyor.”

    “Türkiye kendisini yeniden inşa etmesi gerekiyordu”

    “Yeni bir dünyanın başlangıcındayız” diyen Şentop, “Bu dönemde Türkiye’nin kendini yeniden inşa etmesi gerekiyordu. Türkiye Hükümet Sistemini bu yönde yaptı. Üzerinden daha 1.5 yıl geçti. Sadece kanun değişiklikleri ile sistem oluşamaz. Türkiye’nin çok kısa zamana ihtiyacı var. Buda zaruretti. Dünyada da benzer anlayışlar var. Parlamenter sistemde örnek gösterilen Hollanda vardı. Ama Hollanda son seçimden sonra uzun süre hükümet kuramadı. Almanya’da bu sıkıntıyı yaşadı. Bu hükümet sistemi eski. Milletin, halkın doğrudan hükümetin seçmesine olanak vermiyor. Parlamentoyu seçiyorsunuz, hükümet oradan çıkıyor. Dışarıdan parlamento içerisine müdahale edildiği zaman hükümetler düşüyor.”

    “Türkiye genç bir nüfusa sahip”

    Demokratik dengelerin dünyada çok değiştiğini dile getiren Şentop, “1750 yılından 1950 yılına kadar nüfus dengesi statik. Bu yıllarda dünya nüfusunun yüzde 20’si Avrupa’da yaşıyor. Arkasından Avrupa’da sanayi devrimi, modern çağ gerçekleşiyor. Yüzde 9 ile 13 arası Afrika’da yaşıyor. Yüzde 55’i Asya’da yaşıyor. 1950’den günümüze geldiğimizde Avrupa’da dünya nüfusunun yüzde 10’u yaşıyor. Buna karşılık Afrika yüzde 20, Asya yüzde 50 ile 55 arasında gidiyor. Önümüzdeki 50 yılda Avrupa yüzde 5’e düşecek. Afrika yüzde 40’lara çıkacak ve Asya yüzde 40’lara ineceği öngörülüyor. Nüfus, dengesi değişikliği bütün coğrafyaları etkileyecek. Bütün insanlığın huzuru, bütün insanlığın huzur içerisinde yaşamasına bağlı. Bu anlayışa dünya, kanlı bir yüzyıllardan sonra gelmek zorunda. Yeni bir dünya düzenine doğru yol alıyoruz. 50 yıl sonra dünyada hangi ülkelerin esamesi okunacak. Türkiye, bu isimlerin arasında sayılıyor. Türkiye, genç bir nüfusa sahip. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan her zaman söylüyor, en az 3 çocuğun çok büyük önemi var. Avrupa yüzde 5’e düştükten sonra mevcut durumunu sürdürmek için genç dinamik nüfusa ihtiyacı var” açıklamasında bulundu.

    “Ümitsizliğe düşmeden, vazifemizi doğru şekilde yaparak Türkiye’yi büyüteceğiz”

    Türkiye’nin ekonomisinin, dünyanın güçlü ekonomileri arasında olduğunu vurgulayan Şentop, “İçimizde yaşanan günlerinin sıkıntılarını, olumsuzluklarını geleceğe bakarak çökertmeliyiz. Bunların üstesinden geleceğiz. Türkiye’nin gücüne ve geleceğine inanmalıyız. Tarihin akışının uzadığı günlerden geçiyoruz. Dünyanın yeniden şekilleneceği durumun başındayız. Türkiye en önemli aktörlerden biri olacak. Ümitsizliğe düşmeden, vazifemizi doğru şekilde yaparak Türkiye’yi büyüteceğiz. Bu yürüyüşümüzden her birimizin kendi sahasında attığımız adımlar tartışılmaz. Ekonomik olarak küçülmemizi isteyenler, kendileri küçülecekler. Parçalanmamızı bekleyenler, edebiyata kadar bekleyeceklerdir. Yalnız Anadolu’daki köklerimiz değil Asya, Afrika ve Avrupa’daki izlerimiz dostlarımızı sevindirecek, düşmanlarımızı kahredecektir. Mazi ve istikbal bizim emanetimizdir. Bunları gençlerimizin kollarına bırakmak asli görevimizdir” şeklinde konuştu.

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Her alan büyüyen bir ülke haline geldik. Tüm bunları son yıllarda maruz kaldığımız saldırılara, ayağımıza takılan çelmelere, kurulan tuzaklara ve ihanet çemberine rağmen gerçekleştirdik. Bizde Bursa olarak aktif şekilde büyümeye destek veriyoruz. Sanayimiz çok güçlü. Toplam 23.5 milyar dolarlık dış ticaret hacmine sahibiz. Önümüzdeki süreçte de zor koşullara rağmen birlik ve beraberlikten ödün vermeden önemli başarılar kazanacaksınız” diye konuştu.

    BTSO Başkanı İbrahim Burkay, “Her yıl yeni bir coşku ve heyecanla gerçekleştirmekte olduğumuz ödül törenimizi bu yıl 46. kez düzenliyoruz. Dünya ticaretinde artan korumacılık politikaları ve değişen dengelerin etkisiyle son 10 yılın en düşük büyüme performansını geride bırakıyoruz. Öncelikle Bursa’mızın ve ülkemizin üretim gücü olan yerli ve milli hedeflerimiz doğrultusunda azimli çalışan, yüksek miktarda vergi ödeyen, ihracat hedeflerimize liderlik yapan girişimcilerimizi kutluyorum. Gelecek hedeflerimize emin adımlarla yürümeye devam ediyoruz. Karşılaştığımız her bir zorluk bizim için sıçramanın vesilesi oldu” dedi.