Etiket: “Ekonomideki

  • Şar: “Ekonomideki kötümser tahminler yine boşa çıkmıştır”

    Şar: “Ekonomideki kötümser tahminler yine boşa çıkmıştır”

    ESKA Grup Yönetim Kurulu Başkanı Eren Şar, Türkiye ekonomisinin istikrarının her geçen gün yüksek seviyelerde seyretmesinin sevindirici olduğunu açıkladı.

    “İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün. Güçlü ekonomimiz ve sağlam finansal altyapımızla yatırımlarımız devam ediyor. Ekonomimiz adım adım yeniden yükseliyor. Türkiye ekonomisi üzerine yapılan kötümser tahminler inşallah yine boş çıkmıştır” değerlendirmesinde bulunan ESKA Yönetim Kurulu Başkanı Şar, “Türkiye, güçlü ekonomisi ve sağlam finansal altyapısıyla dünya ekonomilerinin eşi benzeri görülmemiş bir belirsizlikten ve krizden geçtiği böyle bir bir dönemde yatırımlarına, projelerine ve belki de hepsinden önemlisi stratejik reformlarına hız kesmeden devam ediyor. Ülkemizin ekonomimizde tüm kurumlarımızla güçlü koordinasyon içerisinde hedeflerimize yönelik adımlar atılmaya devam ediliyor. Katma değerli üretime, istihdama ve ihracata dayalı bir büyüme modeli için çalışmayla inşallah çok yakın bir dönem içerisinde toparlanmanın ekonominin tüm paydaşları, tüm kesimleri nezdinde de çok daha ciddi bir şekilde hissedilmeye başladığına inşallah şahit olacağız. Türkiye cari açıkla değil, cari fazlayla devam etmiş olacaktı. Ekonomide tüm kurumlarımızla güçlü koordinasyon içinde, hedeflerine yönelik adımları atmaya devam ediyor. Katma değerli üretime, istihdama ve ihracata dayalı bir büyüme modeli çerçevesinde Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Berat Albayrak’ın mücadelesi de takdire şayandır. İnşallah, çok yakın bir dönem içinde toparlanmanın ekonominin tüm paydaşları, tüm kesimleri, nezdinde de çok daha ciddi şekilde hissedilmeye başladığına şahit olacağız.” diye konuştu.

  • Bakan Varank: “Ekonomideki beklentiler iyiye gitmeye başladı”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Manisa’da sanayicilere yönelik yaptığı konuşmada, “Ekonomideki beklentiler iyiye gitmeye başladı” dedi.

    Bir dizi temas ve incelemelerde bulunmak üzere TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu ile birlikte Manisa’ya gelen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Manisa Organize Sanayi Bölgesinde (MOSB) faaliyet gösteren sanayicilerle istişare toplantısı yaptı. MOSB Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen toplantında sanayicilere seslenen Bakan Varank, “Türkiye ekonomisi sizlerin de desteğiyle güçlenip emin adımlarla yoluna devam edecektir. Dün Kasım ayı ekonomik güven endeksi sonuçları açıklandı. Ekonomideki beklentiler iyiye gitmeye başladı. 3 aydır düşme eğiliminde olan endeks bu ay yüzde 9.1’lik artışla bir toparlanmaya işaret etti. Toparlanmada en temel faktörse reel kesim güvenindeki artış oldu. Bu artış eğilimini önümüzdeki dönemde de daha da güçlenerek devam etmesini çok önemsiyoruz. Dolayısıyla sanayicinin üzerindeki ilave yükleri azaltmaya ve üretken yatırımları teşvik etmeye tüm gücümüzle devam edeceğiz” dedi.

    Toplantıda Manisa ekonomisi ve sanayisine yönelik rakamları paylaşarak açıklamalarına devam eden Bakan Varank, şöyle konuştu:

    “İhracatımızda ilk 10’da olmanız gurur vesilesidir. Yılın ilk 10 ayında geçtiğimiz seneye göre yüzde 14’lük bir ihracat artışıyla Türkiye ortalamasının oldukça üzerine çıktınız. Daha da önemlisi hemen hemen her sektörde ihracat yapabilen ve bu ihracatı ileri teknoloji yoğunluğuyla gerçekleştiren bir sanayi altyapısına sahip olmanızdır. Bu performansın diğer illere de örnek olacak nitelikte. İlinizde Bakanlık desteklerinden faydalanan 27 Ar-Ge merkezi bulunuyor. Bu merkezler hem katma değerli üretim hem de nitelikli istihdama katkı sağlamak açısından Manisa ve çevre illerin yenilikçi sistemine çok büyük bir katkı sağlıyor. TÜBİTAK Ar-Ge desteklerinden 505 proje faydalandı. Bu projelere 113 milyon liralık hibe desteği sunuldu. İl ekonomisinin omurgasını oluşturan KOBİ’lerimizi de unutmadık. 2003-2017 yılları arasında 4 bin 287 işletmeye 40 milyon liralık destek verdik. Yine aynı dönemde 12 bin 955 işletmeye 54 milyon liralık kredi finansman desteği sunarak 450 milyon liralık bir kredi hacmi oluşturduk. Manisa yatırım teşviklerinden de oldukça etkin bir şekilde faydalandı. Bugüne kadar verilen belge sayısına göre ilimiz Türkiye genelinde 10. sırada. İmalat ve enerji başta olmak üzere farklı sektörlerde düzenlenen 842 teşvik belgesiyle 16 milyar 350 milyonluk sabit sermaye yatırımı ile desteklendi. Yine bu yatırımlar sayesinde 27 bin 506 kişiye yeni iş imkanları oluşturuldu. Dolayısıyla üretim ve ihracatta kaydettiğimiz başarı tesadüf değil. Tabii bu elimizdekilerle yetineceğimiz anlamına gelmiyor. Manisa’nın mevcut potansiyelini daha da ileri taşımayı arzuluyoruz. Bu amaçla karşınızdayız. Her türlü görüş ve önerinizi büyük bir titizlikle takip edeceğimizden kuşkunuz olmasın.”

    Bakan Varank’ın konuşmasının ardından toplantı, basına kapalı olarak devam etti.

    Toplantıya, Manisa Valisi Ahmet Deniz, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Elitaş ile komisyon üyeleri, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede ve MOSB Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Sait Türek ve sanayiciler katıldı.

  • TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: “Ekonomideki canlanma henüz istediğimiz noktada değil”

    Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, son dönemde ekonomide olumlu gelişmeler olduğunu belirterek, “Dış ticarete ilişkin rakamlar, döviz gelir-gider durumunda bir dengelenme başladığı görülmektedir. Ancak ekonomideki canlanma henüz istediğimiz noktada değil. Bu konuda da son dönemde atılan adımlarla beraber inşallah bir pozitife doğru, son vergi ve ÖTV indirimlerinin pozitife doğru bir gidişatın göstergesi olduğuna inanıyoruz” dedi.

    TOBB ve Türkiye Bankalar Birliğinin (TBB) koordinasyonunda Konya Ticaret Odası, Konya Ticaret Borsası ve Konya Sanayi Odası işbirliğiyle reel sektör ile finans sektörü arasındaki diyaloğun güçlendirilmesi, sorunların ve önerilerin paylaşılması amacıyla istişare toplantısı yapıldı. Bir otelde düzenlenen toplantı öncesi konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Türkiye Bankalar Birliği ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin ortak düzenlediği ilkini İstabul’da yaptığımız, ikincisini dün Denizli’de yaptığımız Ortak Diyalog toplantılarının üçüncüsünde Konya’dayız. Bu devam edecek. Bu Türkiye Bankalar Birliği ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin tüm Türkiye sathında yaptığı ilk ortak program. Böylece reel sektör, finans sektörü birbirini daha iyi anlayacak, ortak çözümler geliştireceğiz. Bu sıkıntılı süreci hep beraber birlikte atlatacağız” dedi.

    “Bizler reel sektör ile mali sektörün aynı geminin yolcusu olduğumuzun bilincindeyiz”

    Finans sektörü ve reel sektörün küçük ve orta bütçeli işletmelere (KOBİ) kan akışını sağlayan ana damarlar olduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, “Dolayısıyla biri kötü durumdayken diğerinin iyi durumda olması da beklenemez. İçinde bulunduğumuz süreçte her iki sektörün de güçlenmesine ihtiyaç vardır. Biz bu kapsamda önerilerimizi hükümetimize ilettik, iletmeye de devam ediyoruz. Hüseyin Aydın Başkanım sağ olsunlar, Bankalar Birliği başta olarak onun da büyük çabalarıyla bankalarımız reel sektöre yeni imkanlar sunmaya başladılar. Elbette tüm bunların yanında başka önlemlerin alınmasına da ihtiyaç var. Reel sektörün ve özellikle KOBİ’lerin finansmana ulaşma imkanlarının açık tutulması hayati önem taşımaktadır. Bu konuda son dönemde kamu bankalarımızın daha aktif olduğunu görüyor, onlara da burada huzurunuzda ayrıca teşekkür ediyorum. Bizler reel sektör ile mali sektörün aynı geminin yolcusu olduğumuzun bilincindeyiz. Birlikte hareket etmek, birbirimize destek olmak durumundayız” ifadelerini kullandı.

    “Ekonomideki canlanma henüz istediğimiz noktada değil”

    Son dönemde ekonomide olumlu gelişmeler olduğunu aktaran Hisarcıklıoğlu, “Dış ticarete ilişkin rakamlar, döviz gelir- gider durumunda bir dengelenme başladığı da görülmektedir. Ancak ekonomideki canlanma henüz istediğimiz noktada değil. Bu konuda da son dönemde atılan adımlarla beraber inşallah bir pozitife doğru son vergi ve ÖTV indirimlerinin pozitife doğru bir gidişatın göstergesi olduğuna inanıyoruz. Özellikle oda ve borsalarımızdan gelen taleplerimizi ve oda ve borsa başkanlarımızın ilettikleri talepleri hükümetimize ilettik. Sağ olsunlar onlar da duyarsız kalmadılar, vergi ve ÖTV indirimleri gerçekleşti. Bu önlemler piyasalarımıza da moral verdi. Ticareti destekleyen bir açıklamaydı. Biz tüm bu çalkantıların geçici olduğuna da inanıyoruz. Ülkemizin temellerinin sağlam olduğunu da biliyoruz. Dolayısıyla bu süreçten geçerken üretici, tüccar ve sanayicimizin ticaret üretim ve istihdam kapasitesini korumamız lazım. Ben asla hiçbir zaman da karamsar olmadım, olmam da. Son 25 senede iç ve dış kaynaklı çok kriz atlattık ve hepsi de geçti. İnşallah bunun da üstesinden geleceğiz. Yeter ki enseyi karartmayalım, umutsuz olmayalım, saflarımızı sık tutalım. Allah yolumuzu açık etsin diyorum” dedi.

    “Reel sektör ile finans sektörü aynı gemideyiz”

    Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın ise, “Reel sektör ile finans sektörü aynı gemideyiz. Çok sayıda düzenleme yapıldı. Prensip kararları aldık, Bankalar Birliği olarak yasal düzenlemeler yaptık. Bunların pratik uygulamalarını bire birle, soru-cevapla bugün Konya’da KOBİ’lerin başkentinde bu işi tartışacağız. Ülkeyi karış karış dolaşacağız. Hep bir şeyin altını çiziyoruz; insan olma nazarında hepimizin eksiği, noksanı olabiliyor, zaman zaman farklı davranışlar sergiliyoruz. Ama nihayetinde hepimizin bir tane amacı var, ülkenin bilançosunu büyütmek, ülkeye katkı sağlamak. Bu konuda bütün gayret gösterenlere el birliğiyle finans sektörü olarak, bankacılık kesimi olarak katkıda bulunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve TBB Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın konuşmaların ardından istişare toplantısını yapmak üzere protokol üyeleriyle birlikte basına kapalı olan toplantının yapılacağı salona geçti.

  • Ağaoğlu, ekonomideki son gelişmeleri değerlendirdi

    Balıkesir Ticaret Odası ev sahipliğinde gerçekleştirilen ‘Dünyada ve Türkiye’de Ekonomik Gelişmeler’ konulu konferansta Ekonomist Ali Ağaoğlu, Türkiye’deki ekonomik gelişmeler hakkında konuştu.

    Ağaoğlu, Türkiye’nin 2018’deki avantaj ve dezavantajları üzerinden ekonomik değerlendirmede bulunurken, AK Parti’nin mali disiplini korumakla en iyi işi yaptığını söyledi.

    Konferansın açılışında konuşma yapan Balıkesir Ticaret Odası Başkanı Rahmi Kula son günlerde yaşanan ekonomik gelişmelerden herkesin rahatsızlık duyduğunu belirterek, “Son günlerde dünyada ve ülkemizde yaşanan ekonomik gelişmelere hepimizi tedirgin etmektedir. Bu süreçte nasıl bir yol izlemeliyiz, gelecekte ne gibi gelişmeler bizleri bekliyor, ticarette gelecek üç yıl nasıl bir yol haritası çizmeliyiz? Bu gibi konular hepimizin kafasını meşgul etmekte. Balıkesir Ticaret Odası, Sanayi Odası, Ticaret Borsası olarak bu sorulara biraz olsun yanıt bulabilmek ve üyelerimizi bilgilendirmek amacıyla bugün bir araya geldik. Üç kurumun birlikte bu organizasyonu düzenlemesi ilimizdeki diğer kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerinin buna katkı sağlaması bizim için çok önemli. Burada gösterilen birlik ve beraberlik duygusunun toplumumuzun tüm kesimlerinde ve ülkemizin bütününde görüyoruz. Toplum olarak gösterdiğimiz bu birlik ve beraberlikte tüm zorlukların üstesinden birlikte geleceğimize inanıyoruz. Amacımız diğer odalarımız ve borsalarımızın katkılarıyla, birlik ve beraberlik içinde hareket ederek bu tür organizasyonları her ay tekrarlamak, üyelerimizin işlerini geliştirmesine ve farkındalık oluşturmasına katkı sağlamaktır” diye konuştu.

    Açılış konuşmasının ardından ekonomik gelişmelerle ilgili sunumuna geçen Ekonomist Ali Ağaoğlu, “Yakın zamanda neler geldi başımıza, önümüzdeki dönem için neler bekliyoruz konularından bahsedeceğim. Önümüzdeki dönemde bizi bekleyen birkaç sıkıntıdan bir tanesi parasal kısırlaşma gibi bir süreç başladı, parasal gerilemenin sonuna geldik biz. Trump sabah ilk baktığım sayfaların başında geldi. Bugün ne saçmalamış ya da bugün başımıza ne bela açacak diye sabah ilk işim Trump’u takip etmek oluyor. Trump gibi küresel ideal savaşları önümüzdeki dönemde bizim başımıza biraz daha bela açacak. Bunun ardında içeride neler olup bitiyor buna bakacağım. Özellikle de bugün Merkez Bankası herhangi bir faiz değişikliği yapmadı. Faiz tarafında bazı sıkıntılarımız var. Ama özellikle açmazın sadece faiz artışı ne yazık ki baş edebilecek durumda değiliz” diye konuştu.

    Mali disiplin iyi durumda

    Türkiye’nin avantajları ile ilgili değerlendirmede bulunan Ali Ağaoğlu konuşmasının devamında şunları dile getirdi:

    “2018’in avantajlar ve dezavantajlarından oluşan bir liste yaptım. Hepsi hemen etkili olmayabilir ama orta ve uzun vadede etkili olacaklardır. Yine de avantajlar ve dezavantajlara baktığımızda; avantajlar kısmında geçen sene Kredi Garanti Fonu var, bizi biraz rahatlattı. Ama o dönem çıktığında da söyledim; iyi bir enstrüman ancak hoyrat kullanılır. Çok hızlı bir şekilde bunu verdik ve açıkçası hak edene de hak etmeyene de bunu verdik. Küçük, orta işletmelerin içinde gerçekten çok iyi iş yapan, çok başarılı yönetim şirketleri var ki bunlar sıkıntıya girmiş bunlara ayakta tutmak iyi bir şey. Ama onlara da destek verdik. Bunları yaparken de geçen sene yaşayacağımız sıkıntıyı bu seneye erteledik. Bunun yanında turizmde 2017 rakamlarına ulaşamadık ama iyi gittik. Petrol fiyatları hariç emtia fiyatlarının aşağıda kalması bizi rahatlattı. Zaten bizim cari açığımız da başta petrol ve doğalgazdan kaynaklı enerji fiyatlarından geliyor. AB ile ilişkilerimiz normalleşmeye başladı. Yalnız herhangi bir krizde AB’nin bize yardım edeceğini zannetmiyorum. Ama İran tüm yaptırımlara rağmen bizim ticari anlamda iyi bir partnerimiz olabilir. Avantajlar kısmında mali disiplini korumamız bize çok artı yazdı. Mali disiplini korumak AK Parti’nin bugüne kadar yaptığı en iyi işti. Şu anda mali disiplinimiz bozulmakla birlikte iyi durumda.”

  • Ekonomideki rekor büyüme Almanların radarında

    Türk ekonomisindeki rekor büyüme, Alman eyaletlerinin radarını Türkiye’ye yönlendirmesine yol açtı. Almanya’nın en gelişmiş eyaletlerinden biri olan Kuzey Ren-Vestfalya eyaleti, İzmirli iş adamlarını Almanya’da yatırıma davet etti.

    Ekim ayında Almanya’nın Mecklenburg-Vorpommern Eyaleti Kalkınma Ajansını ağırlayan Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) bu kez, Almanya’nın en gelişmiş eyaletlerinden biri olan Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Kalkınma Ajansını İzmir’de ağırladı. İki ülke arasında son dönemde yaşanan siyasi krizlerin Almanya ve Türkiye arasındaki ticaretin gelişimine engel olmadığını belirten Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, 2017 yılı içinde Almanya ile çok sayıda iş birliği projesine imza attıklarını, bu sayede Almanya’ya hem Türkiye’nin, hem de Ege Bölgesi’nin ihracat rakamlarının ciddi artış gösterdiğini kaydetti.

    İzmir’de bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan Ünlütürk, “Almanya, Türkiye’nin ihracatında lider ülke. İthalatında ise ikinci sırada. 2016 yılının Ocak-Kasım döneminde Almanya’ya 12 milyar 605 milyon dolar ihracat gerçekleştirmişken, 2017 yılının aynı döneminde ihracatını yüzde 8 arttırarak 13 milyar 585 milyon dolara çıkardı. EİB’den Almanya’ya yaptığımız ihracatımız ise 1 milyar 164 milyon dolardan, 1 milyar 241 milyon dolara yükseldi. Almanya bölge ihracatımızdan yüzde 12 pay alıyor” şeklinde konuştu.

    2017 yılı içinde “Teknik Tekstiller” ve “Endüstri 4.0” konularında Almanya’ya iki ziyaretleri olduğunu ve çok verimli geçtiğini dile getiren Ünlütürk şöyle devam etti:

    “Alman ithalatçıları mayıs ayında İzmir’de ağırladık. Türk-Alman Ekonomi Günü düzenledik. Türk ihracatçılarımızla Alman ithalatçılarımız çok verimli iş görüşmeleri gerçekleştirdi. Almanya’da organik ve hazırgiyim sektörlerinde düzenlenen 3 fuarın Türkiye Milli Katılım Organizasyonu’nu üstlendik. İki ülke arasındaki yoğun ticari ilişkilerin önümüzdeki süreçte de devamı ve karışlıklı yatırıma dönüşmesi en büyük beklentimiz.”

    “Gurbetçilerimiz 66 milyar euroluk ekonomik güce kavuşacak potansiyele sahip”

    Türkiye’den Almanya’ya 1960’lı yıllarda “misafir işçi” olarak giden Türk vatandaşlarının bugün Almanya’da 3 milyonluk bir kitleye ulaştığının altını çizen EİB Koordinatör Başkanı Ünlütürk, “Almanya’daki Türk vatandaşlarımız özellikle 1980’li yıllardan itibaren girişimciliğe yönelerek kendi iş yerlerini kurmuş ve işveren konumuna geldiler. Bugünkü eğilimlerin devam etmesi halinde, Almanya’daki Türk girişimcilerinin sayısının 160 bine ulaşacağı, Türk işletmelerin de yaklaşık 720 bin kişiye iş imkanı sağlanacağı, yatırım hacminin 15 milyar euroya ulaşacağı ve bu firmaların yıllık toplam cirolarının 66 milyar euro civarında gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Ancak bizler bu oranların karşılıklı olarak potansiyelin çok altında olduğu inancındayız. Bu nedenle iki ülke arasında gerçekleştirilen ticari iş birlikteliklerini güçlendirici faaliyetlerin yanı sıra bugün gerçekleştirdiğimiz toplantıda olduğu gibi bölgeler arası ticari ilişkilere fokuslanmanın önemli fayda sağlayacağına inanıyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.

    “Ekonomik ilişkilerin devam etmesi mutluluk verici”

    Almanya’nın İzmir Başkonsolosu Dr. Rainer Lassing de Türkiye ile Almanya arasındaki siyasi duruma rağmen, Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Kalkınma Ajansının İzmir’e gelmesinden büyük mutluluk duyduğunu, iki ülke hükümetleri arasında çözülmesi gereken anlaşmazlıkların mevcut olmasına rağmen, bu durumun iki ülke arasında yerel ve bölgesel seviyedeki ekonomik ilişkilerin sürmesini etkilememesi gerektiğini, bu dönemde Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Kalkınma Ajansının İzmir’e gelmesinden dolayı özellikle teşekkür ettiğini söyledi.

    İzmir’in Türkiye’nin üçüncü büyük şehri olduğunun altını çizen Lassing, “İzmir, Türkiye sanayisinin yüzde 7’sini, ihracatının yüzde 6’sını üretiyor. İzmir’de 500’den fazla Alman yatırımı var. İzmir’deki yabancı yatırımların dörtte biri Alman firmalarına ait. Türk sermayeli şirketlerin Almanya’da yatırım yapma isteği artmış durumda. Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti büyük ekonomik potansiyeli ve çok gelişmiş altyapısı ile olağanüstü fırsatlar sunuyor. 18 milyon nüfusu ile Almanya’nın en kalabalık eyaleti olmakla birlikte halkı içerisinde yüksek oranda Türk ve Türk kökenli vatandaşlar bulunuyor. Türk iş adamlarını Almanya’da yatırıma davet ediyoruz” diye konuştu.

    “160 milyonluk zengin bir pazarın merkezindeyiz”

    Türk yatırımcılara Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin cazip taraflarını anlatmak için 10 yıldır İstanbul’da temsilcilik olarak çalıştıklarını ifade eden Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Ekonomik Kalkınma Ajansı Türkiye Temsilcilik Müdürü Dr. Adem Akkaya, Kuzey Ren-Vestfalya eyaletini “Almanya’daki bir numaralı yatırım merkeziniz” diye tanımladı.

    Almanya’da 16 eyalet bulunduğunun bilgisini veren Akkaya, “16 eyaletin kalkınma ajansı var. Yatırımcı çekme anlamında rekabet halindeyiz. 10 yıldır İstanbul’da temsilciliğimiz var. Eyaletin 18 milyon var. Çevremizde 160 milyon nüfus var. AB satın alma gücünün yüzde 45’ini temsil ediyor. Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti, 670 milyar avroluk Gayri Safi Milli Hasıla’ya sahip. Almanya’ya gelen yatırımcının yüzde 29’u buraya geliyor, gelenler ürün satmak, pazara yakın üretim yapmak istiyor. Kişi başı 38 bin 500 avro milli geliri olan yüksek satın alma gücü olan bir eyaletiz. Makine, kimya, gıda, metal üretimi, otomotiv, cam, kauçuk, metal işleme, inşaat, elektrik-elektronik güçlü olduğumuz sektörler” dedi.