Etiket: Ekonomide

  • Erdoğan’ın ekonomide milli seferberlik çağrısına bir destek de VIP otomotiv sektöründen

    Yurt dışından aldığı araçları VIP’e çeviren Ertex Otomotiv, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ekonomideki milli seferberlik çağrısı İLE euro ile olan satışlarını artık Türk lirası olarak gerçekleştirme kararı aldı.

    Yurt dışından aldığı araçları VIP’e çeviren Ertex Otomotiv, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ekonomideki milli seferberlik çağrısı ile bu dönemde satışlarını Türk lirası olarak gerçekleştirme kararı aldı. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Salih Malkoç, “Kurların çok hareketli ve sürekli yükselme eğilimde olduğu bir dönem içerisindeyiz. Kurun politik birtakım sebeplerin etkisiyle olması gereken değerin üstünde olduğunu gözlüyoruz. Yükselen döviz kuru maliyetlerimizi ciddi oranda arttırsa da tüketici odaklı bir yaklaşım her zaman ki misyonumuz. Piyasaların bu denli hararetli olduğu bir süreçte bizlerde satışlarımızı Türk Lirası olarak gerçekleştirme kararı aldık” dedi.

    Ertex Otomotiv Onursal Başkanı Ercan Malkoç ise “Bu mesele milli bir meseledir ve ekonomimizin düzlüğe çıkması için bizde sektör temsilcisi olarak üstümüze düşeni yapıp satışlarımızı bu dönemde Türk Lirası olarak yapmaya karar verdik. Yerli ve milli üretim adına faaliyetlerimiz artarak devam edecektir” şeklinde konuştu.

  • Prof. Dr. Aybar: “Seçim bitti, ekonomide istikrarlı bir döneme giriyoruz”

    Türkiye’de 24 Haziran seçimlerinden sonra yeni dönemde ekonomide yaşanacak gelişmelerin neler olabileceği üzerinden değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Ahmet Sedat Aybar, seçimle birlikte ekonomideki belirsizliğin ortadan kalktığını söyledi. Aybar, “Ekonomide oluşturulan spekülasyonlar seçimle birlikte bitti. Artık istikrarlı bir döneme giriyoruz” dedi.

    24 Haziran seçimlerinden sonra yeni dönemde Türkiye ekonomisini nelerin beklediğini yorumlayan İstanbul Aydın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi ve Finans Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Sedat Aybar, seçimden önce döviz kuru üzerinden Türk ekonomisinde spekülasyonlar oluşturulmak istendiğini belirtti. Seçim sonrasında yabancılar nezdinde Türkiye’nin ekonomik yatırımlar açısından riskinin düştüğünü de ifade eden Prof. Dr. Aybar, Türkiye’nin uluslararası camiada yeniden yatırım yapılabilir ülke konumunda görüldüğüne ve yabancı yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisinin arttığına dikkat çekti. Bununla birlikte AB ile ilişkilerde özellikle de göç konusunda Türkiye’nin artan rolü ve önemi çerçevesinde ilerleyeceğini ve daha olumlu bir zemine taşınacağını da kaydeden Prof. Dr. Aybar, seçimin arkasından daha istikrarlı ve öngörülebilir bir dönemin başlayacağının altını çizdi.

    “Yabancı yatırımcıların Türkiye’ye ilgisi arttı”

    Seçimden önce döviz kuru üzerinden Türkiye ekonomisinin manipüle edilmek istendiğini belirten Prof. Dr. Aybar, seçim sonrasında ortadan kalkan belirsizlikle birlikte yabancı yatırımcıların Türkiye’ye ilgisinin artığını ifade etti. Prof. Dr. Aybar, “Seçime kadar yaşadığımız bir süreç vardı. O süreç içerisinde de ekonomide özellikle fiyat döviz kuru üzerinden bir takım tartışmalar yürütülüyordu. Kredi derecelendirme kuruluşlarının açıklamaları ile bu oynamalarda ekonomik temellerden ziyade bir takım manipülasyonlar döndüğü konusunda şüpheler vardı. Seçim ile birlikte tüm bunlar bitmiş oldu. Seçimden sonra piyasalar daha olumlu bir tepki göstermeye başladı. Döviz kurundaki dalgalanma biraz daha ılımlı bir şekle çevrildi. Bundan sonraki süreçte fiyat hareketlenmelerdeki oynamaların daha makul seviyelerde olacağını göreceğiz. Piyasalarda bunun sinyalini veriyor” ifadelerini kullandı.

    Uzun vadede ekonomide bir takım yapısal sorunların cevap bulacağı bir döneme girileceğini vurgulayan Prof. Dr. Aybar, seçim sonrasında Türkiye ekonomisi üzerinden şu öngörülerde bulundu:

    “İlk olarak ekonomi idaresinin kimde olacağı, ekonominin hangi teknik düzeyde nasıl yönetileceği konusu ve bunları kimlerin yöneteceği ortaya çıkacak. Bunlar tespit edildikten sonra farklı bir dönemi başlatacak. Bu dönemin içerisinde de faizle döviz kuru ve enflasyon arasındaki ilişkinin özellikle kronikleşmiş cari açığın idare edilmesinde ne tür reformlar yapılacağı ön plana çıkacak. Bununla birlikte tasarrufların arttırılması da ele alınacaktır. Bunların yanı sıra vergi düzenlemeleri, ekonomik büyüme ve bunlarla bağlantılı olarak birtakım para politikaları, maliyet politikası uygulamaları ve bütçe disiplininin devam ettirilmesi ön plana çıkacak. Bu çerçevede birtakım kurumsal düzenlemeler de olacaktır. Bu düzenlemeler içerisinde belki de Merkez Bankasının rolünün nasıl olacağı yeniden tanımlanacak. Bu kurumsal düzenlemeler belli kurallar silsilesini de ortaya çıkaracaktır. Tüm bunlar ile birlikte devletin büyük yatırımlarının özel sektörün teşvik edilerek gerçekleştirileceğini göreceğiz.”

    “Dolardaki dalgalanma yurt dışı kaynaklı”

    İlerleyen süreçte doların, belli bir süre 4,60 seviyelerinde dalgalanacağını kaydeden Prof. Dr. Aybar, dolardaki dalgalanmalara etki eden nedenleri şöyle sıraladı:

    “Bu dalgalanmalarda bizden kaynaklanmayan birtakım etkenler var. Bu etkenlerden ilki çapraz kur dediğimiz Dolar-Euro kuru. Euro’nun değer kaybetmesinin Türk Lirası ve dolara yansıması söz konusu. Bir diğer etken ise Amerikan Merkez Bankasının nasıl tavır alacağı ile ilgili. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) sıkı para politikasını devam ettirme açıklaması, dünyadaki emisyonları toplayacağı anlamına geliyor. Bu durum gelişmekte olan ülkelerin iktisadi temellerinde bir takım sıkıntılar oluşturabilir. Nitekim Arjantin örneğinde de bunu görüyoruz. Ancak Türkiye açısından bakıldığında Türkiye dışarıdan gelen dinamiklere karşı biraz daha dirençli olduğunu gösteriyor. Geçmişten gelen deneyimlerde de görüldüğü üzere Türkiye bir takım spekülatif atakların karşısında bir şeyler yapabileceğini gördü. Bunun yanı sıra yurt dışı kaynaklı oynamalara karşı savunma eşiklerini de oluşturmuş durumda.”

  • TÜROB: “Ekonomide yeni bir atılım dönemi bekliyoruz”

    TÜROB Başkanı Timur Bayındır, Turizm dünyasının temsilcileri olarak, her zaman istikrardan ve büyüyen Türkiye’den yana olduk. Belirsizlik ortamının kalkması ile ekonomide ve turizm sektöründe canlılık artacaktır. Ekonomide yeni bir atılım dönemi bekliyoruz” dedi.

    Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, Cumhurbaşkanı ve 27’nci Dönem milletvekili genel seçimi sonuçlarına ilişkin bir açıklama yaptı. Seçim sonuçlarının hayırlı olması temennisinde bulunan Bayındır, şunları söyledi: “Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri milletçe birlikte başarılı bir şekilde tamamlanmıştır. Halkımız kararını vermiştir. Kazanan demokrasimiz olmuştur. Turizm dünyasının temsilcileri olarak, her zaman istikrardan ve büyüyen Türkiye’den yana olduk. Belirsizlik ortamının kalkması ile ekonomide ve turizm sektöründe canlılık artacaktır. Turizm, Türkiye ekonomisinin vazgeçilmezidir. Yeni dönemde kurulacak hükümet ile uyumlu ve daha da yüksek bir motivasyonla çalışarak kamu-özel sektör işbirliğinde turizmde atılım dönemini başlatacağımızı umuyoruz. Bu dönemde yapısal reformlar hızlandırılmalı ve ekonomi ana gündem maddesi olmalıdır. Ekonominin ve dolayısıyla sektörümüzün büyümesi, gelişmesi için elimizden gelen tüm katkıyı sunacağız. Seçim sonuçlarının ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyoruz.”

  • Bakan Özlü: “Ekonomide 7.4, sanayide 8.9 oranında büyüdük’’

    Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türkiye’nin ekonomide 7.4 oranında sanayide ise 8.9 oranında büyüdüğünü belirtti.

    Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Düzce’nin Akçakoca ilçesinde bayramlaşma törenine katılarak seçmenlere yönelik bu güne kadar 16 yılda yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Bakan Özlü, Akçakoca’da kalabalık halk topluluğu tarafından karşılandı. Bakan Özlü, Türkiye’nin hızla büyüdüğünü bu büyümeye destek verilmesini istedi. Bakan Özlü, çok önemli bir seçime gidildiğini ifade ederek, “Biz Cumhur İttifakı ile seçimlere gidiyoruz. Bu ittifak değerler ittifakıdır. İttifakımızın içinde MHP ve BBP de vardır. Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi bu ittifakın omurgası vardır. Bu omurgası ana ekseni tek vatan, tek millet, tek bayrak ve tek devlettir. Ana değerimiz budur. 7 Haziran seçimlerinden sonra Güneydoğu’da hendek kazanlar bomba atanları, polis ve jandarmamızı şehit edenleri, çok şükür dik duruşumuzla hepsini temizledik. Ülkemizde başarılı olamayan terör örgütleri, ülkemizin güneyinde terör devleti kurmak istediler. En sonunda Afrin’e de giderek orayı da temizledik. Orası da tertemiz pırıl pırıl oldu temizledik” dedi.

    Türkiye’nin sağlam temellere oturduğunu belirten Bakan Özlü, “Bakınız Türkiye’de ekonomimiz geçen yıl 7.4 büyüdü, bu yılda ilk çeyrekte yine 7. 4 büyüdü. Sanayide ise büyümemiz 8.9 oranında olmuştur. Sanayicimiz üretiyor ve vatandaşlarda alım gücüyle evlerine her türlü cihazları alıyorlar. Bakınız 2002 yılında Türkiye’de 7 bin traktör varken, 2017 yılında ise bu sayı 73 bin olmuştur. Türkiye’de 2002 yılında 90 bin otomobil varken, 2017 yılında otomobil sayımız 722 bin olmuştur. Yani 8-10 kat artmış halka yansımış, dolayısıyla Türkiye büyüyor. İnşallah 24 Haziran’dan sonra daha fazla büyüyecek yeni sistem hızlı büyümeyi ön görüyor” diye konuştu.

  • İTO Başkanı Avdagiç: Borç yapılandırması ve sosyal reform paketi ekonomide dinamizmi arttıracak

    İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Başbakan Binali Yıldırım’ın kamuoyu ile paylaştığı borç yapılandırması ve sosyal reform paketinin, ekonomide dinamizmi artıracağını söyledi.

    Avdagiç, TBMM’ye gönderilen vergi ve prim borçlarına yapılandırma, emeklilere ikramiye, stok affı, imar barışı, yaşlılık aylığına zam, Bağ-Kur desteği, üniversite affına ilişkin paketi değerlendirdi.

    Şekib Avdagiç, “Borç ve prim yapılandırması, imar barışı ekonominin kayıt altına girmesi için çok önemli adımlar. Kamuya borç ödemelerinde tanınan yeni fırsatlar, stok affı gibi tedbirler inanıyoruz ki devlet, vatandaş ve reel sektöre karşılıklı kazanç olarak yansıyacak” değerlendirmesini yaptı.

    Vatandaşın alım gücünü artıracak her türlü sosyal ve yapısal düzenlemenin arkasında olduklarını vurgulayan İTO Başkanı Avdagiç, şunları söyledi: “İnanıyoruz ki bu barışın bereketi her vatandaşa ayrı yansıyacaktır. Kamuya birikmiş vergi ve prim borcunu ödeyen vatandaş da, ikramiye ile geliri yükselen emekli de geleceğini çok daha güven içinde planlayabilecek. Eski borçlarını taksitlendiren girişimci, sonraki vergi ve primleri için beyaz bir sayfa açabilecek. Yeni yatırım planlarına da engelsiz start verebilecek. Çünkü yasal süreçlerle karşılaşmayacak. Devlet de bir yandan tahsil edemediği gelirine kavuşarak yatırımlarını hızlandırabilecek.”