Etiket: “Eğer

  • Nurettin Canikli: “Diktatörün ölçüsü tek adam olmaksa eğer, esas Kılıçdaroğlu diktatör”

    Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, “Diktatörün ölçüsü tek adam olmaksa eğer, esas Kılıçdaroğlu diktatör. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi’nde tek adam” dedi.

    AK Parti Samsun İl Başkanlığı tarafından düzenlenen İl Teşkilat Toplantısı, Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli’nin katılımıyla gerçekleştirildi. Şehit Ömer Halisdemir Konferans Salonunda düzenlenen toplantıya ayrıca AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, AK Parti Samsun Milletvekilleri Fuat Köktaş, Ahmet Demircan, Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, Tekkeköy Belediye Başkanı Hasan Togar, AK Parti Samsun İl Başkanı Muharrem Göksel ve çok sayıda partili katıldı.

    Toplantının açılış konuşmalarını yapan AK Parti İl Başkanı Muharrem Göksel ile AK Parti Samsun Milletvekili Çiğdem Karaarslan, referandum sürecini hakkında önemli mesajlar vererek, 16 Nisan’da milletin iradesinin sandığa yansıyacağını ifade ettiler.

    Daha sonra konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı. Canikli, “Terör örgütleri hiçbir zaman Türkiye’de güçlü yönetimlerin olmasını istemez. Yeteri kadar milletten güç almamış hiçbir siyasi parti terörle mücadele edemez. Kılıçdaroğlu, yaptığı açıklamalarda ‘Bir kişi ikna edilirse Türkiye işgal edilir’ diyor. Kılıçdaroğlu yaptığı bu ifadelerle aslına kendini ele veriyor. Şuna bakın ya. Sayın Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz gecesi de bir işgal hareketiydi. İşgale nasıl karşı durulduğunu görmek istersen o tarihe bak. Biz işgallere karşı nasıl mücadele edilmesi gerektiğini öğrenmek istersen o günün görüntülerine ve fotoğraflarına bak. Bu gibi siyasetçilerden kurtulmak için yeni sistem gereklidir. Hiçbir zaman Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi modelinde Kılıçdaroğlu gibilerinin göreve gelmesi mümkün değildir. Milletimiz kendisine değer vermeyen ve kendisini hor gören hiçbir siyasi organizasyonu cumhurbaşkanı yapmaz. Tek adam sistemi başlığı altında açıklamalar yapan Kılıçdaroğlu, ‘Uçakta bile iki tane pilot var. İlla tek olmasına gerek yok, iki tane de olur’ şeklinde açıklamalar yapıyor. Kılıçdaroğlu bunu bile düşünememiş, orada da tek adam var aslında. Yetkili olan kaptan, diğeri ise yardımcıdır. Bunu bile düşünemiyor. Bu söylediği o kadar vahim bir hatadır ki, her yerde bu iş böyledir. Son kararı bir kişinin vermesi gerekir. Yoksa kaos ve çatışmalar çıkar. Kılıçdaroğlu kendi ölçülerine göre Fransa’ya ve İngiltere’ye de diktatör demesi lazım. Çünkü oralarda da tek adam sistemi var. Ama diyebiliyor mu, hayır. Diktatörün ölçüsü tek adam olmaksa eğer, esas Kılıçdaroğlu diktatör. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi’nde tek adam” diye konuştu.

    Türkiye’de inanılır bir muhalefetin olmadığına dikkat çeken Canikli, “Fotoğraf net. Fotoğrafın bir yüzünde PKK, diğer yüzünde FETÖ, yanında ise kaset arkadaşları Kılıçdaroğlu var. Bu derin bir dostluktur. FETÖ ile CHP arasında çok derinlere inen bir dostluk var. İkisinin birbirleriyle alakalı çok hatıraları vardır. Görüntü budur. Bunların hepsi bugün bir olmuş hayır kampanyası için çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.

  • Bakan Özhaseki: “(Fikirtepe’de) Eğer müteahhit yapamazsa devreye biz giriyoruz”

    Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Fikirtepe’de kentsel dönüşümde 10 yıldır kördüğüm haline gelmiş bir olay olduğunu ve müteahhitlerin bir kısmı işi bitiremediği için vatandaşların mağdur olduğunu belirterek, “Biz burada şimdi tek tek bütün adalarda vatandaşlarla görüşüp, müteahhitlerle görüşüp aralarını buluyoruz. Eğer müteahhit yapamazsa devreye biz giriyoruz” dedi.

    İstanbul Medeniyet Üniversitesi Kampüsü’nde düzenlenen Fikirtepe Kentsel Dönüşüm Projesi temel atma törenine katılan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, tören öncesinde vatandaşlarla selamlaştı. Vatandaşların müteahhitlerle yaşadıkları sorunları anlatması üzerine Bakan Özhaseki, vatandaşların yanına gelerek sorunlarını dinledi. Vatandaşlara sorunların çözülmesi konusunda ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen Bakan Özhaseki, basın mensuplarına da açıklamada bulundu. Özhaseki, “Aslında burada 10 yıldır kördüğüm haline gelmiş bir olay var. Vatandaş mağdur, müteahhitlerin bir kısmı işi bitiremediği içi iflas almışlar. Bir kısmı kaybolmuş. Ortaya şantajlar girmiş, envayi çeşit mağduriyet üst üste devam etmiş. Burada geriden bakıldığı zaman bakanlığı ilgilendiren pek bir şey yok. Sadece müteahhit ve vatandaşı ilgilendiren bir durum gibi gözüküyor. Ama böyle diyerek geriye çekilemeyiz. Siyasette nihayetinde bir çözüm bulma sanatı. Biz burada şimdi tek tek bütün adalarda vatandaşlarla görüşüp, müteahhitlerle görüşüp aralarını buluyoruz. Eğer müteahhit yapamazsa devreye biz giriyoruz. Müteahhitliğe bile başlıyoruz burada, yani hiç yapmamamız gereken bir işi de yapıyoruz. Doğrusu bu sorunu biz çözüyoruz. Şuana kadar yarısını çözdük bu sorunun. Onun temellerini atıyoruz. Yarısını birkaç ay içerisinde tamamlarız. Mağdur olan vatandaşların hepsinin sorununu çözmüş oluruz” dedi.

  • “Eğer yaşamınızdan vazgeçerseniz terör kazanmış demektir”

    Yaşanan terör olaylarından sonra insanlar artık dışarı çıkmaktan bile korkar oldu. Bu durumun aslında terör örgütlerinin tam da isteği şey olduğunu söyleyen İstanbul Gelişim Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ragıp Kutay Karaca, “Yaşamınızdan vazgeçmeyin. Eğer vazgeçerseniz terör örgütleri kazanmış demektir. Bunun da geriye dönüşü yok. O zaman bekanızdan, ülkenizden, çocuklarınızın ve torunlarınızın geleceğinden vazgeçmiş olursunuz” şeklinde konuştu.

    İnsanların artık günlük hayatlarından fedakarlık etmesi ve toplumda bir kaos ortamının olması aslında terörün tam da istediği şey olduğunu vurgulayan Doç. Dr. R. Kutay Karaca önemli açıklamalarda bulundu.

    “Yaşamanızdan kesinlikle vazgeçmeyin ve taviz vermeyin”

    Aynı zamanda Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Albay rütbesiyle emekli olan Karaca, “Terör, o ülkenin insanlarının korku duymasını, ülkede bir kaos ortamının oluşmasını, ülkenin ekonomik olarak zarar görmesini ve o ülkedeki ayrıştırmayı arttırarak hükumet ve yöneticiler üzerindeki baskının artmasını amaçlar. Net olarak şunu söyleyebilirim ki, yaşamanızdan kesinlikle vazgeçmeyin ve taviz vermeyin. Halkın korku içinde olmasını sağlayan mesajların kaynağı belki de terör örgütleridir. O yüzden istediğiniz yere gidin, istediğiniz yerde gezin. Havlayan köpek ısırmaz. Terörist zaten daha önceden yapacağı eylemi bildirmez. Bunu bildirip de yaparsa asıl o zaman hükumetin güvenlik açığından bahsedebiliriz. Normal hayatımızı devam ettirebilmemiz için tabi ki de devlet bunun önlemini almalı. Yaşamamızdan vazgeçmeyeceğiz ki onlar öldürse bile bir şey elde edemeyeceklerini anlayacaklar” dedi.

    “Biz 1984’ten beri ayrıştırıcı terörle mücadele ediyoruz”

    Türkiye’nin 1984’ten beri ayrıştırıcı terörle uğraştığını söyleyen Karaca aynı zamanda, “Bu kadar ayrıştırıcı komplolara rağmen beceremediler. Çünkü bizim Kürt’ümüz de, Çerkez’imiz de, Türk’ümüz de, Avşar’ımız da öyle bir tutkal içerisinde duruyor ki o tutkalı yıkamıyorlar. Bizim 1923’deki kuruluş felsefesinden vazgeçmememiz lazım. Birileri oradaki insanların ölmesinden mutluluk duyabiliyorsa devlet bunlara karşı da çok net eyleme geçmelidir. Çünkü siz karşı taraftakine de aynı sertlikle müdahale etmezseniz o zaman; terör örgütleri o kişileri de kullanmaya başlayacaktır. Eylem olarak olmasa bile söylem olarak. İşte o zaman iç barıştan ve ayrışmamaktan bahsedemeyiz. Bu yüzden Türkiye Cumhuriyeti buna engel olacak olan acil bir hukuksal düzenleme yapmalıdır” şeklinde konuştu.

    “Terörü önlemek sadece Türkiye’nin işi değil”

    “Terörü önlemek sadece Türkiye’nin işi değil, tüm dünya aynı tavrı takınmalı diyen” Karaca aynı zamanda terörün merkezinin Türkiye sınırlarının dışında olduğunu dile getirerek, “Terör nereden kaynaklanıyor, Suriye ve Iraktan. O yüzden biz bu terörden sınırlarımızın dışında kurutabiliriz. Tabi bunun yanında başka bir etken olarak terör örgütlerinin desteklenmesi konusu var. PYD, YPG’nin PKK olan ilişkisi net. Hepsinin lider olarak gördüğü kişi de Abdullah Öcalan’dır. Peki, PYD ve YPG’ye silah veren kim? ABD. Dolayısıyla terörü önleyebilmek sadece Türkiye’nin işi değil. Terör tanımı dünyanın her bir yeri için aynı şeyi ifade etmeli. Yoksa senin terörist dediğine onlar özgürlük savaşçısı diyor. O zaman ortaya senin teröristin iyi benim teröristim kötü diye bir şey çıkıyor. Bunu engellememiz lazım. Bunun için de tüm dünyanın ortak bir tutum sergilemesi gerekiyor” diyerek sözlerini sonlandırdı.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Bu şehitlerin varisleri eğer idam istiyorlarsa bununla ilgili olarak devletin af yetkisi yoktur”

    Kayseri’de toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, FETÖ’cü hainlere ‘idam’ cezası istenmesi konusunda, “Bu şehitlerin varisleri eğer idam istiyorlarsa bununla ilgili olarak devletin af yetkisi yoktur. Önüme geldiği anda onaylarım. Beni ne George ilgilendirir, ne Hans ilgilendirir. Beni bu millet ilgilendirir” dedi.

    Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen toplu açılış törenine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ile çok sayıda davetli ve vatandaşlar katıldı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eskiler, önce yol arkadaşınızı seçin, sonra yola çıkın derler. Yıllarca Abdullah Gül ile beraber yürüdük bu yollarda. İlk mitingimizi de burada yapmıştık. 14 yıl önce burada yola çıktık” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz’da bunlar, asker kılığına bürünmüş FETÖ’cü teröristler bizi esir alacaklarını sandılar. Ama bilmiyorlardı ki hesapların üzerinde bir hesap var, o da Rabbimin hesabıydı. Onlar bu hesabı düşünmediler. İşte millet o hesabı bozdu. Benim milletim gereğini yaptı. Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan. İşte bu millet bunu yaptı. Bu millet o münafıklar sürüsüne bu toprakları dar etti. Bu topraklar tarla değil, vatan. Bunu böyle bilesiniz. Pensilvanya’da hadi gel, kuyruğuna takılmış olanlar niye kaçıp gidiyorsunuz. Hepsi dünyanın bir yerine savruldu. Siz kaçacaksınız, biz kovalayacağız. Bunu bilesiniz. Bu şehitlerimizin hakkını alacağız. Kardeşlerim, bu şehitlerin varisleri eğer idam istiyorlarsa bununla ilgili olarak devletin af yetkisi yoktur. Bu işin yolu parlamentodur. Parlamentoda grup belli. Aynı şekilde muhalefet de ortada. Parlamentodan böyle bir karar çıktığı anda bana geldiğinde ben bu kararı onaylarım. O şehitlerin hakkı kolay kolay ödenmez. Bekara karı boşamak kolaydır. Biz gözü yaşlı analarımızı, babaları, eşlerini, yavrularını dinledik. Beni ne George ilgilendirir, ne Hans ilgilendirir. Beni bu millet ilgilendirir. Benim milletim ne der, Allah ne der biz buna bakarız.

    Bu millete kefen biçmeye çalışan herkes kendi sonunu hazırlamış demektir. Bunu 15 Temmuz’da benim milletim ortaya koymuştur. Bu asil millet mangal gibi bir yüreğe sahip olduğunu cümle aleme göstermiştir. PKK’yı kullanıp bizi bölmeye çalışanlar, sırtını PKK’ya dayayanlar hapse girince ne oldu. Yeter ki dimdik duralım” diye konuştu.

    Tankla tüfekle, helikopterlerle yıkamayanların ülkeyi ekonomik darbe ile yıkmaya çalıştıklarını söyleyen Erdoğan, “Yastık altında doları, avrosu olanlar, bu paraları altına ve Türk lirasına yatırın. Bunları Türk lirasına döndürün. Karşılıksız para basıyorlar. Biz karşılıksız para basmıyoruz. Onun için 3-4 gün içinde milletim ne varsa Türk lirasına çevirmeye başladı” şeklinde konuştu.

    Rusya, Çin ve İran ile alışverişi yerli para ile yapmak için adımlar attıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah yarın akşam Başbakanımız Rusya’ya gidiyor. Görüşmeleri olacak. Ticaretimizi yerli para ile yapmanın adımını atacağız. Merkez bankalarımıza talimatları verdik. Onun için bu oyunlar tutmayacak. Onun için bu oyunların karşısında kendi oyunumuzu oynayacağız” dedi.

  • (Özel Haber) Batalla: “Eğer bir gün Bursa maceram biterse…”

    Bursaspor’un Arjantinli yıldızı Pablo Martin Batalla, Türkiye’de Bursaspor’dan başka bir takımda oynamayı asla düşünmediğini belirterek, “Eğer bir gün Bursa maceram biterse bundan sonraki yerim Türkiye olmaz. Daha önce yaptığım gibi Çin’e ya da Kolombiya’ya giderim” dedi.

    Spor Toto Süper Lig’de 2016-2017 sezonu öncesi hazırlıklarını Avusturya’nın Windischgarsten kasabasında sürdüren yeşil-beyazlı ekipte, takım kaptanı Pablo Martin Batalla, İhlas Haber Ajansı’na (İHA) özel açıklamalarda bulundu. Kampta her şeyin yolunda gittiğini ifade eden Batalla, “İnanılmaz bir yere geldik kampımızı yapmak için. Antrenmanlarımızı yapmak, dinlenmek ve beslenmek için bütün imkanlar mevcut. Arkadaşlık ortamımızın da her gün daha iyiye gittiğini söyleyebilirim. Birkaç eksiğimiz var ama sezonun başlamasına daha süre var. Onlar da rahatça tamamlayabileceğimiz şeyler” dedi.

    “45 ya da 60 dakika oynamak bizi yoruyor”

    Hazırlık maçlarını kendi içinde değerlendirmek gerektiğini ifade eden Arjantinli yıldız, “Açıkça söylemek gerekirse çok çalışıyoruz. Sezonun bu kısmında ağır antrenmanlar yapıyoruz. O antrenmanların üstüne maça çıktığımızda 45 ya da 60 dakika oynamak bizi çok fazla yoruyor. Yorgun vücudumuz tam bunu veremiyor olabilir. Hazırlık olarak görüyoruz bu karşılaşmaları. Bunun yanı sıra genç arkadaşlarımıza da kendilerini göstermek için fırsat oluyor. Sezonun başlamasına daha az süre kala yapacağımız hazırlık maçları bizim rekabetçi ortamı hazırlamamız için kilit maçı olacak. Biz henüz o karşılaşmaları oynamıyoruz ama elimizden geldiğince en iyisini yapmaya çalışıyoruz yine de” diye konuştu.

    “Hedefimiz tadını bildiğimiz Avrupa arenasına geri dönmek olacak”

    ‘Taraftarlar gelecek sezon Avrupa kupalarına katılmayı hedefleyen bir Bursaspor görecek mi?’ sorusunu yanıtlayan yıldız isim, “Aslında tüm çalışmamız, tüm hedefimiz bu olmalı. Bütün gücümüzü buna yoğunlaştırmalıyız. Bursaspor’un adını tekrar olabildiğince yüksek yerlere çıkarmayı ve Bursaspor’u Avrupa kupaları haritasına tekrar sokmayı düşünmeliyiz. Bütün hedefimiz bu olmalı. Şampiyonluktan sonra özellikle koyduğumuz yüksek hedeflerle birlikte buna ulaşmak çok zordu fakat çok çalıştık ve bunu başardık uzunca bir süre. Fakat geçtiğimiz son 1-2 yılda bunu başaramadık. Şimdi tekrar hedefimiz tanıdığımız, tadını bildiğimiz Avrupa arenasına geri dönmek olacak” şeklinde konuştu.

    “Eğer bir gün Bursa maceram biterse…”

    Türkiye’de Bursaspor dışında bir kulüpte forma giymeyi hiç düşünmediğini ifade eden kaptan Batalla, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Bu konudaki duruşum ve düşüncem asla değişmedi. Benim Türkiye’deki takımım Bursaspor. Eğer bir gün Bursaspor’da oynamayacaksam Türkiye’de başka bir takımda oynamam. Daha önce yaptığım gibi Çin’e ya da Kolombiya’ya giderim. Ben kariyerimde bu konuda hep şanslı oldum. Her zaman iyi meydan okumalar yaşadım. İyi bir hava değişimleri yaşadım gittiğim yerlerde. Her zaman iyi takımlarda oynadım. Bununla alakalı hayal kırıklığım olmadı. Eğer bir gün Bursa maceram biterse bundan sonraki yerim Türkiye olmaz, başka bir yer olur. Ben burada kendimi, kişiliğimi bulmuş hissediyorum. Kendimi burayla özdeşleştirdim. Burasının da beni kendisiyle özdeşleştirdiğini hissediyorum. Türkiye’de bir yer olacaksa Bursaspor olacak, başka bir yer olmayacak.”

    “Taraftarın sevgisi zaman zaman yük bindiriyor”

    Taraftarların kendisine gösterdiği ilginin hatırlatılması üzerine Arjantinli yıldız, “Çok zor benim o anki hislerimi kelimelerle ifade etmek. Ne kadar denesem de kendimi yeterince ifade etmiş sayamayacağım. Taraftarlarımız bugüne kadar bana tüm ilgilerini, alakalarını en üst seviyede gösterdiler. Ben de elimden geldiğince bu sevgiye layık olmaya çalıştım. Bunun hissi anlamda çok güzel bir tarafı var ama sorumluluk anlamında da bana getirdiği başka duygular var. Bu kadar sevildiğiniz zaman sadece saha içindeki davranışlarınızla değil, saha dışındaki davranışlarınızla da insanların bu sevgisine karşılık vermek istiyorsunuz. Saha içindeki sorumluluğunuz da artıyor. Zaman zaman yük bindiriyor olabilir ama olsun, sıkıntı değil. Umarım çok çalışırız ve her şey yolunda gider ve bana bu güzel duyguları yaşatan taraftarlarımıza bir mutluluk verme konusunda ben de bu takımın parçası olarak bir şeyler yapabilirim. Onların yüzlerini mutlu görmek bizim için hediyelerin en güzeli” dedi.