Etiket: EFSANE

  • Efsane sanatçılar yeniden doğdu

    Sinema oyuncusu Gönül Nagiyeva 1930-1950’li yılların kült kadın sanatçıları birebir canlandırdı.

    Sinema oyuncusu Gönül Nagiyeva, 1930-1950’li yılların efsane kadın sanatçıları olan Ava Gardner, Sophia Loren, Greta Gabro, Audrey Hepburn ile opera sanatçısı Maria Callas’ı canlandırdı.

    İstanbul’da yaşayan Nagiyeva, “Ben bu kadınların hayranıyım. Ve hayranı olduğum bu kadınları kopyalamak değil canlandırmak istedim” dedi.

    Türkçesi ’yeniden doğmak’ anlamına gelen ’Reborn’ adı verilen proje kapsamında; 1930 ile 1960 yılları arasında çekilen fotoğraflar incelendi ve aralarından en ilgi çekici olanları seçildi. Elbiseler, takılar, saç stilleri ve makyaj, fotoğraftaki orijinallerine uygun olarak oyuncu Gönül Nagiyeva’ya uyarlandı. Stüdyoda çekimleri 12 saat süren fotoğrafların kamera arkası da kameraya an be an kaydedildi ve kısa film olarak hazırlandı. Film, oyuncu Nagiyeva’nın youtube kanalından izlenebilecek.

    “Hayranı olduğum kadınları canlandırmak istedim”

    Nagiyeva, “Ben bu kadınların hayranıyım. Ve hayranı olduğum bu kadınları kopyalamak değil canlandırmak istedim. Bunu yapabileceğime emindim. Çünkü onlar hakkında çok fazla şey biliyordum. Projenin kısa filmi ’iz bırakan kadınlara’ sloganıyla bitiyor. Çünkü onlar büyük iz bıraktılar. İnşallah ben de iz bırakırım” dedi.

    Başarılı ve iddialı projeye imza atan güzel oyuncu Gönül Nagiyeva, bu sorumluluğu alarak hem oyunculuk performansını hem de birçok farklı karakteri canlandırabildiğini göstermiş oldu.

    Projeye ’Reborn’ adı verildi

    Reborn adı verilen proje kapsamında ilk olarak ünlü sanatçıların en ilgi çekici pozları seçilerek fotoğraf sanatçısı Ege İşlek tarafından çekildi. Sanatçıların giydikleri aynı elbiseler, stiller, kostüm ve aksesuarlar Gerçek İnan ve Ceyda Koçlar tarafından hazırlandı. Aynı makyaj ve aynı saç modelleri, makyöz Özge Özel ve kuaför Ünsal Danışman tarafından birebir uygulandı. Kamera arkası görüntüleri ise Ceyda Günalp tarafından hikâyesiyle birlikte kısa filme dönüştürüldü.

    Gönül Nagiyeva kimdir?

    Birçok sinema filmi, dizi, yarışma ve sosyal sorumluluk projesinde yer alan Gönül Nagiyeva son olarak Kızkaçıran, Terkedilmiş, Zaman Adlı Tren, Bumerang, Kanun Namına filmlerinde oynadı. Nagiyeva, TV8’de yayınlanan ‘İşte Benim Stilim’ adlı moda programının Azerbaycan versiyonu olan Kendine Bak (Ozune Bax) programında uzun süre jüri koltuğunda oturmuştu.

  • Bursaspor’un efsane başkanı dualarla anıldı

    Bursaspor’un efsane başkanı İbrahim Yazıcı, Emir Sultan Mezarlığı’ndaki kabri başında dualarla anıldı.

    Bursaspor Kulübünün eski başkanlarından İbrahim Yazıcı, vefatının 4. yılında kabri başında anıldı. Yazıcı’nın Emir Sultan Mezarlığı’ndaki kabri başında düzenlenen törene Yazıcı ailesi ve Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra çok sayıda taraftar ve sevenleri katıldı. Yazıcı’nın karanfiller ve çiçeklerle süslenen mezarı başında Kur’an-ı Kerim okunduktan sonra dualar edildi. Törene katılanlar, programın ardından Yazıcı ailesine üzüntülerini dile getirdi.

  • Efsane Kızkumu’na turist yağıyor

    Muğla’nın Marmaris ilçesi Orhaniye köyünde, adını bir efsaneden alan ve denizin içinde kumlardan oluşan 600 metre uzunluğundaki yol nedeniyle su üstünde yürüyormuş hissi veren “Kızkumu Plajı” bu sezon da yerli ve yabancı turist akınına uğruyor.

    İlçe merkezine yaklaşık 30 kilometre uzaklıkta olan ve etrafını çeviren ormanlarla ziyaretçilerini kendine hayran bırakan Orhaniye köyü, efsanevi Kızkumu Plajı’nın ünü sayesinde her yıl on binlerce turisti konuk ediyor. Özellikle cip safari turlarının ortak uğrak noktası olan plaj, köyün ekonomisine önemli katkı sağlıyor.

    Katıldıkları turlar kapsamında Kızkumu’nda yaklaşık bir saat kalan yerli ve yabancı turistler, Poseidon çayırlarının bir arada tuttuğu kumlardan denize doğru uzanan yaklaşık 2 metre genişliğindeki yolda yürüyor. 600 metre uzunluğundaki yolu adımlayan ziyaretçiler, suyun üzerinde yürüyormuş hissine kapılıyor. Denizin ortasında yürürken sadece birkaç metre yakınlarından geçen tekneleri gören turistler, hayret içerisinde kalıyor.

    İlk defa Kızkumuna gelen İlknur Gürbüz, “İlk önce güzel bir mesaj ayak altı daha sonra sürprizler. Gidiyorsunuz sanki derine gidecekmiş gibi hissedip ama tekrar aynı yüzeyde yürümek çok güzel bir duygu, yani denizin üstünde yürüyormuşsunuz gibi oluyor” dedi.

    İstanbul’dan tatile gelen Bahri Erdem, “Kızkumu harika bir yer.Yani gelinip görülmesi, yürünülmesi gereken bir yer mutlaka. Burada yürürken tabi daha tarihi mekan gibi daha çok böyle yani şu olayın büyüsüne kapılıp yürüyorsunuz, çok güzel”diye konuştu.

  • Küba’nın efsane lideri Fidel Castro’nun adı Çankaya’da

    Çankaya Belediyesi, dost ülke Küba’nın efsanevi lideri Fidel Castro’nun adını ilçedeki bir parka verme kararı aldı.

    Geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Küba’nın efsane lideri Fidel Castro’nun adı Çankaya’da yaşayacak. Çankaya Belediye Meclisinin aldığı karar doğrultusunda Ahmet Taner Kışlalı Mahallesinde bulunan bir parka Küba lideri Fidel Castro’nun adı verilecek.

    “Kardeş kent” dostluğu parkla sürecek”

    Aydınlarının, bilim insanlarının, sanatçılarının ve sporcularının adlarını parklarına vererek vefasını gösteren Çankaya Belediyesi, ülkeler arası dostluk çalışmalarına da katkısını sürdürüyor. Yabancı ülkelerde “kardeş kent” anlaşması yaparak Türk ve diğer ülke halkları arasında dostluk köprüsü kuran Çankaya Belediyesi, 2003 yılından bu yana Küba Havana Playa ile de kardeş kent. Küba ile uzun yıllara dayanan bu dostluk, 90 yıllık yaşamını emperyalizme karşı mücadeleye adayarak Küba halkının yanı sıra dünya üzerinde birçok halkın sevgisini kazanmış olan devrimci lider Fidel Castro’nun adını Çankaya’da yaşatma kararıyla daha da pekişecek.

    Ahmet Taner Kışlalı Mahallesi 2760. Cadde ile 2808. Sokak kesişimi üzerinde bulunan park 10 bin 373 metrekare alana sahip. Yeşil alanı 7 bin 915 metrekare olan park; kent mobilyaları, çocuk oyun alanları ve yeni kurulacak spor alanlarıyla bölgeye hizmet verecek.

  • Efsane otomobil 46 yaşında

    Türkiye’de yabancı lisansla üretilen ilk otomobil olan Murat 124 ya da yaygın ismiyle ’Hacı Murat’, bugün 46. yaş gününü kutluyor.

    Eskişehir’de Murat 124 otomobilini kullananlar 46. yaş gününde bir araya gelirken, tarihi Odunpazarı’nın sokaklarında tur attılar. Turlar sonrası otomobil sevdalıları bir de 46. yaş günü pastası kesti.

    12 Şubat 1971 yılında Bursa fabrikasında üretimine başlanılan otomobilden, 134 bin 867 adet üretildi. 1976 yılında üretimi durdurulan efsane otomobilin 1984 yılında ’Serçe’ ismiyle yeniden üretimine başlanmış olsa da, 1995 yılında bu kez üretim tamamen durduruldu. Reklam ve sinema filmleri sayesinde Murat 124’e olan ilgi artmaya başlarken, “Hacı Murat” veya “Hacı Muro” diye adlandırılan otomobilleri vatandaşlar modifiye yaparak yeniden yollara çıkardı. Bugün Murat 124’ü halen kullananların söylediklerine göre, ’Hacı Murat’ onlar için bir otomobilin daha da ötesinde bir anlam ifade ediyor.

    “Elim ayağım tuttuğu müddetçe bineceğim”

    Otomobili uzun yıllardır kullanan Cengiz Saygaç, ilerleyen yaşına rağmen Hacı Murat’a olan sevgisini devam ettiriyor. Otomobille olan anılarından da bahseden Saygaç, “Emekli olduktan sonra 1983 yılında arabayı aldım. Şu an 79 yaşındayım. Halen hiçbir sorun çıkmadan kullanıyorum. Otomobili aldığım 1983 yılında annem ve babam hayattaydılar. İkisini de bu arabayla çok gezdirdim. Bir tane torunum var, o da bu arabada büyüdü. Anılarım var ve bağlandım bu arabaya. Bu yüzden ben ölünceye kadar benimle birlikte yolda gidecek. Nice mutlu yıllara diyorum, bundan sonra daha ne kadar binebilirim belli değil. Allah uzun ömür verirse, elim ayağım tuttuğu müddetçe bineceğim” dedi.

    “Sevdamızı yaşıyoruz ve yaşatmaya çalışıyoruz”

    Çocukluğundan bu yana Murat 124 ile anılarının olduğunu aktaran Kadir Çelik ise, “Murat 124 ile ilk sevdam, babamın beni doğumda eve götürdüğü arabayla başladı. Çocukluğumda dedemde ve amcamda gördüğüm arabalara biz de zamanında merak ettik ve aldık. Ben bu aracı 2012 yılında alarak tamamen kendi imkanlarımla, kendi garajımda restoresini yaptım. 2 senedir de faal olarak kullanıyorum. Türkiye’nin birçok şehrine Antalya, Kocaeli, İstanbul ve Ankara gibi yerlere gittik. Sevdamızı yaşıyoruz ve yaşatmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Keyfi araç olarak kullanıyoruz”

    Yıllarca şoförlük ile geçimini sağlayan ve şimdilerde ise keyfi olarak Murat 124’e bindiğini ifade eden Recep Gürlü, “Murat 124 ile taksi şoförlüğü yaptım. İlk gözüm açıldığında Murat 124 ile tanıştım. Ondan sonra bu benim tutkum oldu. Emekli olduğum halde halen Murat 124 diyorum. Şu anda hayatımı onunla sürdürüyorum. Etkinliklere katılıyoruz, arkadaşlarla grup yaptık onlarla buluşuyoruz. Bu arabalar zamanında ticari amaçla kullanıldı. Şu anda keyfi araç olarak kullanıyoruz. Bu arabaları gördükçe tedavi oluyorum” diye konuştu.

    Hacı Murat ismi nereden geliyor?

    Efsane otomobile neden ’Hacı Murat’ deniliyor sorusu birçok kişi tarafından merak ediliyor. Bu konuyla ilgili 2 tane söylenti yer alıyor. Söylentilerden birisine göre, 1974’lü yıllarda hacca arabayla gitmek serbest bırakıldı. Birçok kişi sıra bekleyerek aldığı Murat 124’lerle hacca gitti ve geldi. Dolayısıyla araçlara da bu lakap verildi. Hatta yoğunluktan dolayı sonrasında arabayla giriş yasaklandı. Diğer bir söylentide ise Murat 124’ler için ’Hacı’ tabiri 90’lı yılların sonunda kullanılmaya başlandı. Sebebi ise artık yaşlanmış bir model olmasından ileri geliyordu.