Etiket: Edilerek

  • Uşak’ta yaralı tilki tedavi edilerek doğaya salındı

    Uşak’ta yaralı tilki tedavi edilerek doğaya salındı

    Uşak’ta bir otomobilin sis farı bölümüne sıkışan tilki yaralandı. İtfaiye ve belediye ekiplerince kurtarılan tilki, tedavisinin ardından sağlığına kavuştu ve ekipler tarafından doğaya bırakıldı.

    İzmir – Anakara Karayolu üzerinde bir otomobilin çarptığı ve aracın sis farı bölümüne sıkışan yaralı tilki, vatandaşın başvurusu üzerine Uşak Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü ekipleri tarafından, sıkıştığı yerden kurtarıldı. Veteriner İşleri Müdürlüğü tarafından olay yerinde ilk tedavisi gerçekleştirilen tilki, Uşak Belediyesi Hayvan Barınağı’na götürüldü. Yaralı tilkinin tedavisi barınakta devam ederken tedavi edilen tilki sonrasında doğaya bırakıldı.

    Yaralı tilkinin tedavisinde görev alan Uşak Belediyesi Veteriner Hekimi Rıza Yılmaz, “Bu tarz olumsuzlukların yaşanmamasını diliyoruz. Ancak meydana gelebilecek herhangi bir hayvan yaralanması durumunda vatandaşlarımız Alo 153 üzerinden belediyemize ulaşabilir. Ekiplerimizle ve Sokak Hayvanları Acil Müdahale Aracımızla doğamızın en kıymetli parçası olan hayvanların daima yanındayız. Onların da birer can olduğu bilinciyle hassasiyet içerisinde çalışıyoruz.” İfadelerini kullandı.

  • Erzurum’da kurbanlıklar pandemi kurallarına riayet edilerek kesildi

    Erzurum’da kurbanlıklar pandemi kurallarına riayet edilerek kesildi

    Erzurum’da Kurban Bayramı’nın ilk gününde alışılagelmiş görüntülerin dışında kurulan mobil mezbahalarda vatandaşlar kurbanlarını pandemi sürecine uygun şartlarda kestirdiler.

    Erzurum Büyükşehir Belediyesince canlı hayvan pazarı ve kentin muhtelif bölgelerinde kurulan seyyar mezbahalarda kurban kesimi yapıldı. Vatandaşlar uzman kasaplar nezaretinde pandemi sürecine uygun olarak hijyenik ortamlarda kurbanlarını kestiler. Maskeli olarak çalışan kasaplar, numara ve randevu sistemi ile vatandaşların kurbanlarını tek tek keserek parçaladılar.

    Bazı vatandaşlar ise Kurban Bayramı’nın ilk gününde pazardan kurbanlık almayı tercih ettiler. Vatandaşlar genellikle son gün kurban fiyatlarının düştüğünü ancak bu sene satışların iyi olmasından dolayı fiyatların yükseldiğini belirttiler.

  • 3 katlı binanın çatısına çıkan şahıs ikna edilerek aşağıya indirildi

    3 katlı binanın çatısına çıkan şahıs ikna edilerek aşağıya indirildi

    Ordu’nun Altınordu ilçesinde 3 katlı binanın çatısına çıkarak intihara kalkışan şahıs, çevredeki vatandaşların ve polis ekiplerinin çabasıyla ikna edilerek aşağıya indirildi.

    Olay, ilçeye bağlı Şirinevler Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Sezer İ. adlı şahsın 3 katlı binanın çatısına çıktığını gören vatandaşlar durumu polise bildirdi. Olay yerine kısa sürede polis, itfaiye ve 112 Acil Servis ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri, binanın altına tedbir amaçlı kurtarma çadırı açarak önlem aldı. Polis ekipleri de yoldan geçen araçlara ve kalabalığa sık sık uyarılarda bulundu. Polis ekiplerinin ve vatandaşların yaklaşık 1 saat süren zorlu ikna çabalarının ardından şahıs çatıdan indirilerek, sağlık 112 ekiplerince sağlık kontrolü için hastaneye götürüldü.

  • Yavru leylek tedavi edilerek doğaya bırakıldı

    Alanya Doğa Koruma ve Milli Parklar Mühendisliği ekiplerince doğada yavru ve sakat bir şekilde bulunan leylek, Alanya Belediyesi Veteriner ekiplerince tedavi edildi. Büyüyen ve sağlığına kavuşan leylek, doğal yaşam alanına bırakıldı.

    Alanya Doğa Koruma ve Milli Parklar Mühendisliği ekiplerinin Alanya Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü’ne iki ay önce teslim ettiği hem yavru hem de sakat olan leylek, ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Bakıma muhtaç olan yavrunun ilk tedavileri yapıldıktan sonra Alanya Belediyesi Demirtaş Sahipsiz Hayvan Geçici Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’ne götürülen yavrunun iyileşme süreci takip edildi. Gelişimini tamamlayan leyleğin veteriner ekiplerince doğaya salınması kararlaştırıldı.

    Tedavisi tamamlanan leylek, Alanya Doğa Koruma ve Milli Parklar Mühendisi Mevlüt Kodal, Alanya Belediyesi Veteriner İşler Müdürü Ali Yavuz ve veteriner hekim eşliğinde Demirtaş Mahallesi’nde bulunan sazlık alana bırakıldı.

  • İzmir Limanı özelleşmesi iptal edilerek, 1.2 milyar dolarlık yabancı kaynak kaybedildi

    İzmir Limanı’nın özelleştirilme iptali ile Türkiye 1 milyar 275 milyon dolarlık net doğrudan yatırımı kaybetti. Rakamın ne denli büyük olduğunu gözler önüne sermek için kaybedilen kaynağın, 2018 yılı Ocak-Ağustos döneminde elde edilen 7 milyar dolarlık doğrudan yatırımın yüzde 17’sini oluşturabileceği söylenebilir.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “İzmir Limanı’nın ihalesini yapıyoruz ve Danıştay’da İzmir Limanı ihalesi 2 yıl bekliyor. 2 yıl sonunda burayı alacak olan kişi vazgeçiyor ve biz 1.2 milyar dolar kaybediyoruz. Şimdi bunu bana Danıştay neyle izah edecek, 1 milyar doların hesabını kim verecek?” açıklamasıyla İzmir Limanı’nın özelleştirilmesi meselesi gündeme yeniden geldi.

    Söz konusu limanın özelleştirilmesi için 3 Mayıs 2016’de açılan ihaleyi Hutchison, Global ve EİB LİMAŞ konsorsiyumun, 1 milyar 275 milyon dolar bedelle kazanmasına rağmen açılan dava süreci 29 ay devam etmiş ve sonucunda özelleşme iptal oldu.

    Özelleştirmenin iptali ile doğrudan yatırım bir tarafa, limanın modernleştirilmesi için yapılacak yatırımlarda engellendi. iİeriki dönemlerde elde edilebilecek gelirler ve limanın lojistik transfer merkezi olarak kullanılması da hayal oldu.

    Özelleştirme finansman kısmında değerlendirildiğinde, Türkiye 2018 yılı ilk 8 ayında (Ocak-Ağustos) Cumhurbaşkanı Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut’un açıklamasına göre, 7 milyar dolarlık doğrudan yatırım elde etti. Bahsedilen özelleştirme sonrasında 1 milyar 275 milyon dolarlık girdi tek başına toplam yatırımların yüzde 17’sini oluşturuyor. İzmir Limanı özelleştirilse idi, 8.5 milyar dolarlık direk yatırıma ulaşılacaktı. Döviz kurunun hızla yükseldiği kritik dönemde, bugün ki rakamlardan yüzde 20 fazla değer elde edilecekti. Bu miktar, döviz kurunun hareketli olduğu dönemde çok önem arz ediyordu.

    “Sıcak para ve dış borçtan çok daha avantajlı bir dış kaynak”

    Konuya ilişkin uzman görüşü Marmara Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Bahçekapılı’dan geldi. Prof. Dr. Bahçekapılı, doğrudan yatırımların ülkeler açısından önemine dikkat çekerek, “Günümüzde birçok gelişmekte olan ülke doğrudan yabancı sermaye yatırımı teşvik etmeye miktar ve boyutlarını arttırmaya çalışıyor. Doğrudan yatırımlar bir yandan ödemeler dengesi açıklarının finansmanına yardımcı olurken diğer yandan oluşturduğu istihdam, teknoloji transferi, pazar gelişmesi, geri ve ileri bağlantıları ile yan sanayi ve hizmetlere oluşturduğu katkılarla özellikle sermaye yetersizliği çeken ülkeler için birçok cazip imkanları da beraberinde getiriyor. Yeni yatırımlar, yeni satın almalar ve birleşmeler şeklinde uygulamalarla doğrudan yatırımların etkileri katlanıyor. İzmir Limanı da içinde bu örnek satın alma türünde bir yabancı yatırım ve bir kamu varlığının söz konusu olması nedeniyle de bir özelleştirme aslında. Ancak kalıcı bir yatırım. Diğer dış açık finansman yöntemleri olan kısa süreli sermaye yani sıcak para ve dış borçtan çok daha avantajlı bir dış kaynak olarak ülkemize katkı sağlayacak bir unsuru kaçırdık” dedi.

    2017 yılı toplam yabancı sermayenin yüzde 11’i

    Bahçekapılı, 2003 yılından bu yana Türkiye’ye toplam 193 milyar dolar doğrudan yatırım geldiği ve bunun Cumhuriyet tarihindeki tüm doğrudan yatırım tutarından daha fazla olduğunun altını çizerek, “Bunda büyük kamu varlıklarının özelleştirilmesinin çok büyük bir payı var. Yani daha çok varlıkların el değiştirilmesi şeklinde bir kısmı da birleşmeler ve yeni yatırımlar ile gerçekleşti. 2017 yılında Türkiye’ye yaklaşık 11 milyar dolar yabancı sermaye girişi oldu. Bahsi geçen liman özelleştirmesi bunun yüzde 12’si civarında. Bu yıl ilk sekiz ayda 7 milyar dolarlık bir giriş var. Yani bu anlamda hatırı sayılır bir özelleştirme engellendi. Özelleşme ile tesislerin iyileştirilmesi, yeni yatırımlar da kaybedildi” diye konuştu.

    “Limanın lojistik transfer merkezi olarak kullanılması ekonomiye oluşturacağı ek katkılar olarak ele alınabilir”

    Konuyu yalnız finansman yönüyle ele almanın eksik bir analiz olabileceğini vurgulayan Bahçekapılı, “Bu varlığın özelleştirilmesi ve yabancı sermayeye satılması ile birlikte yapılması söz konusu olan modernleşme ve genişleme yatırımları, limanın daha etkin kullanılması, daha verimli lojistik imkanlarının oluşturulması, bir ‘hub’, lojistik transfer merkezi olarak kullanılması da yine ekonomiye oluşturacağı ek katkılar kayıp olarak ele alınabilir” şeklinde konuştu.

    Ancak yabancı sermayenin bir süre sonra elde ettiği temettüyü ülkesine transfer ederken Türkiye ekonomisinde de bir değer çıkışı söz konusu olacağının altını çizen Bahçekapılı, “Bu gelecek yıllarda ödemeler dengesinde kar miktarına bağlı olarak ek bir maliyet oluşturacaktır. Ayrıca bu tip kritik ve stratejik özelleştirmeler bazı durumlarda ulusal güvenlik, dışa bağımlılık gibi bazı negatif etkiler de oluşturabilir. Yani madalyonun öteki yüzünü de dikkate almak gerekir” sözleriyle görüş bildirdi.

    Özelleştirme ülke ticaretini olumlu yönde etkiler miydi?

    Prof. Dr. Bahçekapılı, söz konusu özelleştirmenin ülke ticaretine ne gibi etkiler yapabileceğini değerlendirdi. Bahçekapılı şu değerlendirmede bulundu: “Dş ticaret faaliyetlerinin ana belirleyicisi bir ülkenin ihracat kapasitesi ve kabiliyetleridir. Satacak değerde malınız var olduğunuz sürece ihracatta başarılı olursunuz. Temel belirleyici bir ülkenin ne kadar çok malda diğer dünya ülkelerine göre karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olduğudur. Ancak lojistik ve gümrük işlemlerinin yapısı ve maliyetleri de etkin bir dış ticaretin diğer önemli unsurlarıdır. Lojistik imkanları sınırlı bir ülkenin, gümrük işlemleri ve yapısı bozuk bir ülkenin etkin bir dış ticaret yapması mümkün değildir. Özellikle zamanla yarışan dış ticaret mallarında. Örneğin taze tarım ürünleri gibi. Her ne kadar bu tip ürünlerin katma değeri düşükse de bizim gibi ülkeler için önemlidir.

    Hızlı tüketim malları ihracatına katkı sağlayabilirdi

    Deniz, kara ve hava taşımacılığı bu anlamda dış ticaretin gelişmesi için vazgeçilmez altyapıları oluşturur. Deniz taşımacılığı ve bunun ayrılmaz bir parçası olan liman işletmeciliği de bu anlamda önemli lojistik unsurlardır. Deniz taşımacılığı dünyada taşıma birim maliyeti en düşük lojistik kanaldır. Etkin, ihtiyaçlara ve dış ticaret kapasitelerine cevap veren, hızlı yükleme ve boşaltma yapabilen limanlar dış ticaret maliyetlerini (ithalatı maliyetini de) düşürür. Eğer bu özelleştirmede yabancı yatırımcı satın alacağı limanı modernleştirip, yeni teknolojiler ve imkanlarla donatacaksa ’ki öyle olmalı’ bu taktirde dış ticaretin özellikle Ege bölgesindeki dış ticarete konu olan malların ticaretinde maliyet avantajları sağlayabilir, hızlı tüketim malları ihracatına katkı sağlayabilirdi”.

    “Liman ve havalimanlarının kontrolü sağlanmalı”

    Prof. Dr. Bahçekapılı, özelleştirme sonucu elde edilecek doğrudan yatırımın kısa vadede olumlu etki vereceğini n altını çizerek, limanların ve havalimanlarının kontrolüne dikkat çekti. Bahçekapılı, “Yetersiz sermayenin olduğu ülkelerde bu tip varlık satışları faydalar sağlar. Ancak daha önce de değindiğim gibi işin ulusal güvenlik, yerli ve milli sermayenin konumu, dışa bağımlılık, ticaret stratejisi yönleri de var. Bunu unutmamak gerekir. Limanlar, hava limanları bir ülkenin dış dünyaya açılan kapıları. Bu kapıların kontrolünü belli yasal düzenlemeler ve satış sırasında koyacağınız bazı kısıtlamalar ile ülkenin kontrolünde bırakılmasını sağlamak gerekir” ifadelerini kullandı.