ErzurumFlaş

Etiket: Eczacı

  • 13. Bölge Eczacı Odası’ndan vitamin açıklaması

    13. Bölge Eczacı Odası’ndan vitamin açıklaması

    13.Bölge Erzurum Eczacı Odası kamuoyuna bir açık mektup yayımladı. Erzurum Eczacı Odası adına yapılan açıklamada, “Sağlık temel bir haktır. Toplum sağlığını korumak devletin en temel görevi olup bunu da ancak sağlık çalışanları ile yapabilir. Tedavi tarafındaki en büyük paydaşlardan biri de eczacıdır” denildi

    Eczacının hastanın sağlığını baş kaygısı olarak telakki edeceğine yemin etmiş, halkımızın en yakın sağlık danışmanı olduğu ifade edilen açıklamada, “Eczacı; İlacı zehirden ayıran şeyin “dozu” olduğunu bilir. Eczacı; Gıda takviyelerinin vücutta ilaç gibi davrandığını, bunların masum olmadığını, bilinçsiz kullanımının sakıncalarını da bilir. Eczacı; İnsan sağlığını ilgilendiren her ürünün Sağlık Bakanlığı’nın kontrolünde olmasını da savunur. Vücutta ilaç gibi davranan bir müstahzarın Tarım Bakanlığı’ndan ruhsat almış olması onu zararsız kılmadığı gibi o ürünü ot da yapmaz” ifadelerine yer verildi.

    Eczacının “müşterisi” olmayacağını hastası olabileceğinin dile getirildiği bildiride, “Son günlerde gerek internet gerekse zincir marketlerde gıda takviyesi adı altında masumlaştırılarak birçok ürün pazarlanmaktadır. Bu alanlar pazarlama yeri, hedef kitle ise tüketicidir. Vatandaş, yürüyen banknot olarak görülmektedir. Hasta sağlığıyla ilgili kimsenin bir kaygısı da yoktur. Gıda takviyesi diye bir ürün rafa konulacak, raf görevlisi olarak eczacılık, kimya, biyoloji, farmakoloji diplomalı biri bulundurulmaya çalışılacak ama bu yetmez. Aynı zamanda bu kişi, iyi bir işletmeci ve pazarlamacı olacak; ticari farkındalığı, analitik düşüncesi ve en önemlisi “ikna” kabiliyetine sahip olacak çünkü günün sonunda onun sattığı bir “mal” karşısındaki de bunu satın alacak bir tüketici olarak kalacak.

    Şimdi zincir market yöneticilerine şunu sormak gerekir: Maaşlı olarak işe aldığınız görevli bunun vücutta ilaç gibi davrandığını bilen en önemlisi hasta sağlığını baş kaygısı olarak telakki etmiş bir eczacı ise raftan uzanıp aldığı bir gıda takviyesi ya da vitamini -sizin ilgili değerleriniz yeterli bu gıda takviyesi ya da vitamine ihtiyacınız yok- der ise o kişiyi işte tutacak mısınız? Muhtemelen cevap hayır çünkü bahsi geçen yöneticilerin öncelikli gayesi o “malı” satmak olacaktır.

    Bu reyonun başına niye eczacı, kimyacı, biyolog ya da farmakolog istiyorsunuz? Bir kere bu meslek grupları birbirinin muadili değildir. Eğer konu ilaç ise bu sadece eczacıyı ilgilendirir. Ama eczacı da pazarlamacı değildir çünkü eczacı için ortada bir “mal” yoktur. Burada gıda takviyesi mi satacaksınız yoksa eczacının güvenilirliğini mi pazarlayacaksınız? Veya dolaylı olarak 500.000 kişinin evine ekmek götürdüğü bir meslek grubunun zincire evrilmesinin provasını mı yapmaktasınız?

    Gıda takviyeleri ve vitaminler mutlaka Sağlık Bakanlığı kontrolünde olmalıdır çünkü bu ürünler insan sağlığını ilgilendirmektedir. Marketlerde olursa, bu satılacak bir mal haline gelir. Reyon başındaki kim olursa olsun bunun gerekli olup olmamasından ziyade pazarlamasından sorumlu tutulur. Bu da faydadan çok zarar getirecektir. Halk sağlığı için ilaç ve sağlığa ilişkin tüm ürünler eczane dışında satılmamalıdır” denildi.

  • HÜRÜ’de eczacı alım sınavı

    HÜRÜ’de eczacı alım sınavı

    Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesinde çalıştırılmak üzere eczacı personel sınavı yapıldı.

    Harran Üniversitesi Rektörlüğünce oluşturulan 5 kişilik sözlü sınava 44 adaydan 32 aday katıldı. Üniversitenin Senato Salonunda yapılan sınav öncesinde gerekli COVİD 19 dezenfekte işlemleri yapılarak adaylar sırayla sınava alındı. Sınav sırasında anlık video kaydı alınarak ve yazılı raporlama yapılarak adayların şeffaflık ilkesine uygun bir şekilde değerlendirilmesi sağlandı ve her adayın eczacılıkla ilgili hazırlanan bilimsel soru havuzundan 2 adet soruyu kurayla belirlemesine imkan tanındı. Bir aday için sorulan sorular başka bir adaya sorulmadı. Ayrıca her sorunun puanlaması Komisyon tarafından anında değerlendirilerek aday dışarı çıktıktan hemen sonra da adayın nihai puanı kayda alındı.

    Sözlü sınav ile ilgili olarak Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sabri Çelik, “Bugün Üniversitemiz Hastanesinde görev yapacak 2 adet 4/B statüsündeki eczacı alımı için yapılan sözlü sınavı Komisyonumuz büyük bir özveriyle adayların liyakatleri göz önüne alınarak gerçekleştirdi. Amacımız kimsenin aklında soru işareti kalmayacak şekilde ve hakkaniyet ölçülerinde şeffaf bir sınav yapmaktı. Bunu başardığımıza inanıyorum. Adayların kurayla belirledikleri sorulara verdikleri cevaplar objektif bir şekilde değerlendirilmiş, ayrıca Harran Üniversitesi tarihinde ilk defa adaylara sorulan sorulara verilen cevaplar ve nihai puanlama anlık olarak kaydedilmiştir, böylelikle bir diğer adaya geçmeden adayın sınav puanının belirlenmesi sağlanmış sınav sonrasında herhangi bir adayla ilgili yeniden değerlendirme yapılmasının önüne geçilmiştir. Bundan önce de gerek daimi işçi alımında noter huzurunda internet üzerinden canlı yayınla ve halka açık olarak kura sistemiyle yaptığımız personel alımı gerekse yine hastaneye aldığımız sağlık personelinin KPSS puan sıralamasına göre yerleştirilmesinin yapılmasındaki hakkaniyet çizgisini devam ettiriyoruz. Kazanan adaylara hayırlı olsun diyorum” dedi.

  • Karaman’da eczacı kalfası reçete ile verilen hapları satarken yakalandı

    Karaman’da bir eczacı kalfası reçete ile verilen hapları satarken yakalandı.

    İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, bir eczanede kalfa olarak çalışan S.A’nın (34) reçete ile verilen hapları el altından sattığı yönünde duyum alması üzerine şahsı takibe aldı. Ekipler S.A’yı 545 adet hapı satarken suçüstü yakaladı. Haplara el konulurken, şahıs gözaltına alındı. Emniyette işlemleri tamamlanan S.A, adliyeye sevk edildi.

  • Karaman’da eczacı kalfası reçete ile verilen hapları satarken yakalandı

    Karaman’da bir eczacı kalfası reçete ile verilen hapları satarken yakalandı.

    İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, bir eczanede kalfa olarak çalışan S.A’nın (34) reçete ile verilen hapları el altından sattığı yönünde duyum alması üzerine şahsı takibe aldı. Ekipler S.A’yı 545 adet hapı satarken suçüstü yakaladı. Haplara el konulurken, şahıs gözaltına alındı. Emniyette işlemleri tamamlanan S.A, adliyeye sevk edildi.

  • Ankara Eczacı Odası Gençlik Komisyonu’ndan ’’Meme Kanseri Farkındalık’’ programı

    Ankara Eczacı Odası Gençlik Komisyonu’nun düzenlediği ’’Meme Kanseri Farkındalık’’ programına katılan Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Kadirhan Sunguroğlu, ’’Bazı araştırmalara göre kanser vakalarının yüzde 25’i, bazı araştırmalara göre de yüzde 35’leri önlenebilir’’ dedi.

    Ankara Eczacı Odası Gençlik Komisyonu meme kanseri farkındalığı oluşturmak amacıyla bir program düzenledi. 15 Ekim Dünya meme Sağlığı Günü dolayısıyla düzenlenen programa katılan Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Kadirhan Sunguroğlu, kanserin çok ciddi bir sorun olduğunu ve çeşitli kanser tiplerinin Türkiye’de ve dünyada her yıl çok sayıda ölümlere yol açtığını belirterek, ’’Kanser vakalarının çok önemli bir kısmı önlenebiliyor. En azından 3’te 1’i önlenebiliyor. O halde bunları onları önlemek elimizdeyse nele yapalım diye konuşacağız’’ ifadelerini kullandı.

    ’’Bazı araştırmalara göre kanser vakalarının yüzde 25’i, bazı araştırmalara göre de yüzde 35’leri önlenebilir’’

    Kanserden korunmak için öncelikli olarak hareket etmenin gerektiğini vurgulayan Sunguroğlu şu bilgileri verdi:

    ’’Hareketsiz yaşam kansere de yol açıyor, obeziteye ve kalp damar hastalıklarına da yol açıyor Hatta ruh sağlığımızı da hareket ederek korumak mümkün. Tütün ve tütün mamulleri başta akciğer kanseri olmak üzere birçok kanser türüne yol açıyor. Gırtlak kanserinden mesane kanserine kadar. Sadece sigaradan değil, pipodan, nargile alışkanlığından uzak durmak, pasif içici olmamak kanserin önlenmesinde çok önemli. Meyve sebze ağırlıklı beslenmek önemli. Bu da bol posa bırakan lifli gıdalarla bağırsak kanseri başta olmak üzere birçok kanserin önlenmesinde rol oynuyor. Ülkemizde kanser vakalarının azalması için bu ve buna benzer kurallara dikkat etmek gerekiyor. Bir diğer önleme yöntemi tehlikeli cilt kanserine yol açan zararlı güneş ışınları. Özellikle yaz aylarında, öğle saatlerinde bu güneşe maruz kalanların cildinde ne yazık ki kansere yol açabiliyor. Bunu önlemek için de o aylarda o saatlerde güneş ışınlarından korunmak gerekiyor. Bu da cilt kanserlerinin önlenmesinde çok önemli. Bazı kanser türleri virüslerden kaynaklanıyor. Bu konuda hijyen tedbirleri de önem arz ediyor. Bu virüslere karşı hijyen tedbirlerini uygularsak, bu kanser türlerinden de korunmuş oluyoruz. Bazı araştırmalara göre kanser vakalarının yüzde 25’i, bazı araştırmalara göre de yüzde 35’leri önlenebilir. Bizde bunu değerlendirelim .Her yıl ülkemizde 150 bin kişi kanser olacağına 100 bine düşürelim.’’

    7 yıl önce metastatik meme kanseri tanısı alan ve kanseri 4 kez nüksetmesine rağmen hastalığı yenen Metamazon Metastatik Meme Kanseri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve Kurucusu Canan Perdahlı ise ’’2010 yılında metastatik meme kanseri tanısı aldım. Şimdi de çeşitli tedaviler sonrasında hastalara hizmet ediyoruz. Bir çeşit sosyal hizmet sağlıyoruz. Kamu ve ilaç firmaları ya da diğer ilgili kurumlarla iş birliği içinde çalışarak onlara faydalı olmaya çalışıyoruz. Özellikle Ankara Eczacı Odası Gençlik Komisyonuyla daha önce de bazı çalışmalar yürüttük. Bizim için ilaca erişim çok kıymetli hastalar olarak. Dolayısıyla onlarla yaptığımız her türlü iş birliği bizi bir üst düzeye çıkarıyor. Yaşam kalitesi, ihtiyaçların doğru tespit edilmesi, doğru ve net bilgiye ulaşma onlarla birlikte ulaşabildiğimiz bir nokta. Bu noktada Ankara Eczacı odası Gençlik Komisyonuyla geçtiğimiz yıl bir çalışma yürütmüştük. Şimdi de benzer bir etkinlikte yine bir aradayız’’ şeklinde konuştu.

    ’’Bizim için kıymetli olan hastanın yaşam kalitesi ve bu yaşam kalitesini sağlayabilecek her türlü iş birliği’’ diyen Perdahlı şöyle devam etti:

    ’’Kanser süreci çok zor bir süreç. Önce insanların algısını değiştirmek gerekiyor. Kanser eşittir ölüm değil. Kanser yaşam kalitesini etkileyen, tüm kronik hastalıklarda olan gibi bir süreç. Bu süreci nasıl değerlendiriyoruz ve bu süreçte nasıl irtibatta kalıyoruz bu önemli. Takım çalışmasında uzmanlaşmak ve bu uzmanlığı hasta ve hasta yakınlarına doğru iletebilmek bizim için önemli. Sürecin nasıl kaliteli atlatıldığı bizim için önemli. O yüzden bütün alanlarda iş birliğiyle halkı bu konuda bilinçlendirmek ve bilgi kirliliğini önlemenin peşindeyiz. Yaşam kalitesi ve sosyal hayatın içinde olmak hastalığın yarısını başarmakla sonuçlanıyor. Yaşamın içinde olarak bunu kronik bir hastalık olarak nitelendirmek ve kabullenip yola devam etmek önemli. Her türlü desteğe bizler de hazırız.”

    ’’Farkındalık oluşturulması gerekiyor’’

    Etkinliği meme kanseri farkındalığına dikkat çekmek amacıyla düzenlediklerini belirten Ankara Eczacı Odası Gençlik Komisyonu Başkanı Efe Öztorun, ’’15 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Günü. Bizler eczacı olacak arkadaşlarımızı getirdik. Eczacılar halkın en yakın sağlık danışmanı olarak gösteriliyor. Meme kanseri gibi yaygın ve aslında yenilebilecek bir kanser türü olduğu için biz de eczacılarımız bilgilendirmek istedik. Oldukça yaygın bir kanser türü ve gerçekten bilinmiyor. Farkındalık oluşturulması gerekiyor’’ değerlendirmelerinde bulundu.