Etiket: Dünyasından

  • Bursa iş dünyasından Tayland çıkarması

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), Küresel Fuar Acentesi kapsamında üyelerini yeni pazarlarla buluşturmayı sürdürüyor.

    Makine – metal sektöründe Asya kıtasının en büyük fuarı olan Metalex 2017, Tayland’ın başkenti Bangkok’ta düzenleniyor. Yaklaşık 900 firmanın stant açtığı ve 100 bini aşkın profesyonel tarafından ziyaret edilmesi beklenen fuara Bursa iş dünyası da 20 kişilik heyetle katıldı. Sektördeki yenilikleri yerinde inceleme fırsatı bulan BTSO üyeleri, fuar ziyaretlerinin yanı sıra ikili iş görüşmeleri gerçekleştirdi. Bursa iş dünyası ayrıca Bangkok Büyükelçisi Evren Dağdeviren Akgün’ün ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya katıldı.

    Heyet başkanı Hasan Gürses, Bursa iş dünyası olarak küresel pazarlardan daha fazla pay almak istediklerini söyledi. BTSO olarak 4 yıl önce Küresel Fuar Acentesi projesini hayata geçirdiklerini belirten Hasan Gürses, bu süreçte 130’dan fazla yurt dışı iş gezisi organizasyonu düzenlediklerini ve bu fuarlara 5 bini aşkın BTSO üyesini taşıdıklarını ifade etti.

  • Bakan’ın KDV açıklamasına iş dünyasından destek

    1984 yılında Türk vergi sistemine giren KDV hakkında “KDV sisteminde reform yapacağız” diyen Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın açıklamasını değerlendiren Alüminyum Koruma, Kapatma, Gölgelendirme Üreticileri ve İşadamları Derneği (AKGİAD) Başkanı Volkan Kebir, dolaylı vergi sisteminde acil ve köklü bir reforma gidilmesi gerektiğini söyledi. Kebir, “Sayın bakanın yaklaşımını ve reform çabasını yürekten destekliyoruz” diye de ekledi.

    Alüminyum Koruma, Kapatma, Gölgelendirme Üreticileri ve İşadamları Derneği (AKGİAD) Başkanı Volkan Kebir, dolaylı vergi sisteminde acil ve köklü bir reforma gidilmesi gerektiğini belirtti. KDV’nin, kapalı ekonomi sisteminin uygulandığı 1980’li yıllarda Türkiye için devrim niteliğinde bir uygulama olduğunu hatırlatan Kebir, “Ancak aradan geçen 32 yılda Türk ekonomisi bütünüyle dünyaya entegre oldu. KDV artık tüketimi vergilendiren değil, üretimi ve yatırımı vergilendiren bir sisteme dönüştü. İşletmeler KDV’yi adeta kredi gibi bir finansman aracı olarak kullanıyorlar. Devlet de doğal olarak tahsilatını yapamadığı KDV kadar açık veriyor. Bu açığı da daha yüksek maliyetle borçlanarak kapatıyor” dedi.

    “Reform çabasını yürekten destekliyoruz”

    Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın reform çalışmasını desteklediklerini vurgulayan Volkan Kebir, AKGİAD’ın önerilerini şöyle sıraladı:

    “Dolaylı vergilerin hem oranı çok yüksek hem de toplam vergi gelirleri içindeki payı hâlâ yüzde 70 seviyesinde. Bu rakam kabul edilebilir düzeyin çok üzerinde. Devlet de vergi reformu yaparak vergiyi tabana yaymak yerine dolaylı vergilere ağırlık veriyor. Vatandaş vergilerin yüksekliğinden, devlet de vergi toplayamamaktan şikâyet ediyor. İşletmeler, kestikleri fatura karşılığında yaptıkları KDV tahsilatını devlete vermek yerine finansman aracı olarak kullanıyor. Kestiği faturanın tahsilatını beş ay sonra yapabilen işletme sahibi, KDV’sini takip eden ay peşin olarak ödemek zorunda kalıyor. Bu durumda sistem tıkanıyor. Sistem kilitlenince işletmeler kayıt dışına çıkıyor. Bir başka tıkanıklık noktası işletme sahiplerinin pek çok giderini, bilançosunda gider kalemi olarak gösterememesinde yatıyor. Bugün VEDOP ve benzeri çok başarılı elektronik takip mekanizmalarına rağmen hâlâ kayıt dışının yüzde 30’un altına inmemesinin sebebi de bu. Devlet kendi eliyle vatandaşını sistemin dışına itmemeli. Sayın bakanın yaklaşımını ve reform çabasını yürekten destekliyoruz.”

  • İş dünyasından Almanya’ya tepki, Bakan Zeybekci’ye destek

    Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci hakkında Alman Bild Gazetesi’nin internet sitesinde çıkan ve hakaretlerle dolu habere tepki gösterdi. Ünlütürk, Bild’i Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’den özür dilemeye çağırdı.

    Bild’in ifadelerin dost bir ülkenin Bakanı için değil, hiç kimse için kullanılamayacağına işaret eden Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, Almanya’da Hükümet yetkililerinin son dönemde Türkiye aleyhine yükselen söylemlerin Bild’e bu haberi bu şekilde yazma cesareti verdiğini savundu.

    Türkiye ile Almanya’nın bağlarının çok güçlü ve tarihi olduğuna dikkati çeken Ünlütürk, “İki tarafta bu bağların koptuğunda zararlı çıkacağını hesaba katarak hareket etmeli. Türkiye Almanya’ya 14 milyar dolar yıllık ihracat yaparken, 21 milyar dolar ithalat yapıyor. 3 milyonu aşkın Türk kökenli insan Almanya’da yaşıyor. Türkiye’de çok sayıda Alman firmasının yatırımları var. İki ülke arasındaki ilişkilerin derinliği bu kışkırtıcı söylemleri boğacaktır” diye konuştu.

    Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’yi Türk ihracat gemisinin kaptanı olarak tanımlayan Ünlütürk, Bakan Zeybekci’ye karşı asla kabul edilemeyecek bu çirkin saldırının, habercilik kisvesinde gazetecilik adı altında yapılıyor olmasının kabul edilebilir, basın özgürlüğü ile açıklanabilir bir durum olmadığını söyledi. Ünlütürk, “Gazeteciler haber yaparken, temel insan haklarını göz ardı edemezler. Unutulmamalıdır ki bir ülkenin resmi makamlarını temsil eden kişileri hedef alan hakaretler sadece şahısları değil, o ülkenin bütün vatandaşını hedef almaktadır” dedi.

  • Bursa iş dünyasından istihdam seferberliği çağrısına tam destek

    Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Ekonomi Şurasında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın istihdam seferberliği çağrısına Bursa iş dünyasından tam destek geldi.

    Ankara’da düzenlenen TOBB Türkiye Ekonomi Şurasına katılan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Burkay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın istihdam seferberliği çağrısı kapsamında Bursa iş dünyası olarak üzerlerine düşen görevi yerine getireceklerini söyledi. Bursa sanayisinde 670 bin kişinin istihdam edildiğini ifade eden İbrahim Burkay, “Hedefimiz yıl sonuna kadar bu rakamı 750 bine çıkartarak yüzde 7,8 olan işsizlik oranını yüzde 6 seviyesine çekmek. Türkiye’nin yüksek teknolojili üretim merkezi haline gelecek olan TEKNOSAB’ın kuruluş işlemlerini bir yıl gibi kısa bir sürede tamamladık. Sanayi 4.0’ın sembolü olacak TEKNOSAB Projemizin hayata geçmesi ile 2020 yılında istihdam rakamını 1 milyona çıkarmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

    Dünyadaki ekonomik daralmaya karşı birlik ve beraberlik ruhu içerisinde hareket ederek iç piyasadaki canlılığın artırılması gerektiğini ifade eden Başkan İbrahim Burkay, “Devletimiz işverenin istihdam sağlaması noktasında önemli teşvikleri hayata geçirdi. İşverenlerin işsizlerin istihdamı konusunda taşın altına elini daha fazla sokması gerekiyor. Bu süreçte başta özel sektörümüze büyük bir görev düşüyor. 2017 yılında özel sektörümüzün istihdama sağlayacağı her katkı ekonomimize de büyük bir hareket getirecektir” diye konuştu.

    İbrahim Burkay, işçi ile işvereni aynı çatıda buluşturacak olan ‘İstihdam Büroları’nı kısa süre içerisinde hayata geçireceklerini belirterek, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız ile imzalayacağımız protokolle kadınların istihdamda daha fazla yer almasına destek oluyoruz” dedi.

    BTSO Başkanı İbrahim Burkay, vasıflı eleman konusunda BUTGEM’de başlatılan eğitim seferberliğinden faydalanan gençlerin sayısının 20 bine yaklaştığını, eğitim görenlerin yaklaşık yüzde 80’inin doğrudan istihdama katıldığını söyledi. İbrahim Burkay, sanayici ve iş adamlarının kurgusuyla şekillenen ücretsiz eğitim programlarının yeni bir meslek edinmek veya mesleklerini geliştirmek isteyen gençler için büyük bir fırsat taşıdığını vurguladı.

  • İş dünyasından Anayasa değişikliğine tam destek

    MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, Anayasa değişikliğinin iş adamları için büyük artılar getireceğini belirterek, “Yarın bakıldığında hükümet başka partiden cumhurbaşkanı başka partiden olduğu zaman bir çekişme olacak. İş dünyası çekişme arzu etmez. İş dünyası huzur, güven ortamının devamını arz eder” dedi.

    TBMM Genel Kurulunda görüşmeleri devam eden Anayasa değişiklik teklifinin iş dünyası için önemli kazanımlar sağlayacağına dikkat çeken MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, “İş alemi bir ülke için ne değerlendirir, ülke iş aleminden ne değerlendirir. Bir ülke iş aleminden daha fazla istihdam daha fazla yatırım ister. Peki biz bunları yapabilmek için ne isteriz? Bir defa istikrar, ikincisi huzurlu ortam üçüncüsü de güvenin olmasını isteriz. Yarınlara baktığımız zaman kafamızdaki soru işaretleri olabildiğince az olsun isteriz. Böyle bakıldığında bu Anayasa değişikliği Türkiye açısından kaçınılmazdır. Mevcut durumun daha yasal hale getirilmesinden bahsediyoruz. Yani fiilen Sayın Cumhurbaşkanımız mevcut yetkilerini kullanırken yasal olmayan bir yetki kullanmıyor, yasal yetkileri kullanıyor. Yarın bakıldığında hükümet başka partiden cumhurbaşkanı başka partiden olduğu zaman bir çekişme olacak. İş dünyası çekişme arzu etmez. İş dünyası huzur, güven ortamının devamını arz eder. Bu açıdan bakıldığında biz ülkemiz açısından sorunlarımıza daha hızlı çözüm bulabilmek, güzel hedeflere ulaşabilmek açısından önemli ve gerekli olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

    Cumhurbaşkanının mevcut sistemde zaten birçok yetkiye sahip olduğunu belirten Olpak, yetkilerini dilediği gibi kullanacağı yeni sistem ile farkın çok belirgin olmayacağını ifade etti.

    “Kurdaki dalgalanma da Anayasa ile bitecek”

    Kurdaki hareketlenmelerin de Anayasa değişiklik görüşmelerinin tamamlanması ile birlikte ortadan kalkacağına inandığını belirten Nail Olpak, “Hangi para biriminden geliriniz varsa o para biriminden borçlanın. Eğer bunu yaparsanız oynamalar sizi etkilemez. Bir sanayici bir tüccar buradan para kazanmak yerine paradan para kazanmaya giderse risklerle karşı karşıya kalır. Şu anda piyasadaki sıkıntıyı böyle görmek lazım. Bir kur tahmini yapmak hiçbir zaman mümkün değil. Kurun iki etkeni var. Birincisi iç şartlardan kaynaklanan etkisi ki bu minimaldir. Diğeri yurt dışından kaynaklanan etkileridir. Ben yurt içinden kaynaklanan minimal sevideki dalgalanmanın Anayasa değişikliği görüşmeleri tamamlanıp, referandum biterse en az seviyeye ineceğinin kanaatini taşıyorum” ifadelerini kullandı.