Etiket: Dünyada

  • Mehmetçik, yüzü dünyada yiğit yüzlerinin en güzeli

    AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, “Allah’ın izniyle bu ordu özellikle imansız diye çerçevesini çizdiğimiz bütün terör örgütlerinin üstesinden gelecektir.” dedi.

    TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Milli Savunma Bakanlığı 2019 yılı Bütçesi üzerine söz alan Milletvekili Aydemir, “Millî heyecan ve şuur içinde millî irade, vicdan ve haysiyetinin temsilcisi olarak yurt içinde ve dışında nefsini vatanın birliği, milletinin bütünlüğü, devletin dirliğine adayan, şairin berceste tanımıyla ‘yüzü dünyada yiğit yüzlerinin en güzeli’ olan Mehmetlerimizle gurur duyuyoruz.” ifadesine yer verdi.

    Komisyona övgü

    Milli Savunma Bakanlığı Bütçesi görüşmelerinde yaptığı değerlendirmede Plan ve Bütçe Komisyonunun 25 ve 26’ıncı dönemlerdeki üstün performansına değinen Milletvekili Aydemir, 27’inci dönemde de komisyonun aynı yüksek duruşu serdedeceğine inandığını belirterek, geçmiş dönemde komisyonda görev alan, bu dönemde TBMM’de bulunmayan Milletvekillerini hayırla yad ettiklerini söyledi.

    İman dolu göğsüyle mazlum coğrafyalarda da feryatları dindiren kahraman ordumuz

    Milletvekili Aydemir, “Türkiye’nin coğrafi vahdetinden sınır ötelerine, sosyal, ekonomik ve vicdani hürriyet taşıyan, yurdunu alçaklara uğratmayan, mabedinin göğsüne namahrem eli değdirmeyen, göğsünü siper edip hayâsız saldırıları durduran ve iman dolu göğsüyle mazlum coğrafyalarda da feryatları dindiren kahraman ordumuzu ifade eden Millî Savunma Bakanlığı 2019 yılı bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum.” temennisinde bulundu.

    Mehmetçik olmak ayrıcalıktır

    Konuşmasında Mehmetçik olmanın bir ayrıcalık olduğuna atıfta bulunan Milletvekili Aydemir, Yahya Kemal Beyatlı’nın Mehmetçik için kaydettiği, ‘yüzü dünyada yiğit yüzlerinin en güzeli’ tasvirini paylaştı. Aydemir, “Millî heyecan ve şuur içinde millî irade, vicdan ve haysiyetinin temsilcisi olarak yurt içinde ve dışında nefsini vatanın birliği, milletinin bütünlüğü, devletin dirliğine adayan, şairin berceste tanımıyla yüzü dünyada yiğit yüzlerinin en güzeli olan Mehmetlerimizle gurur duyuyoruz. Şaik Gökyay’ın kaydıyla vatan için, millet için, devlet için bir gül bahçesine girercesine şu kara topraklara giren şehitlerimizi şükran, minnet ve rahmetle anıyorum, gazilerimize hürmetlerimi sunuyorum.” dedi.

    TSK sınır ötesinde de tarih yazıyor

    TSK’nın sınır ötesinde de tarih yazdığını belirten Milletvekili Aydemir, “Afrin’den İdlib’e, Mümbiç’ten Fırat ötesine adalet, şefkat ve huzur taşıyan; Zeytindalı’ndan Fırat Kalkanı’na operasyonlarıyla yeni destanlar yazan, içindeki FETÖ’cü iblislerden temizlenerek ordu-millet dayanışmasında tarihî bir dönemi yaşayan Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına kalbî saygılarımı sunuyorum” diye konuştu.

    TSK bütün terör örgütlerinin üstesinden gelecektir

    Sunumunun son bölümünde selamlamada bulunan Milletvekili Aydemir Bakan Akar’a hitaben, “Bakanım, size her daim başarı diliyoruz, sizinle iftihar ediyoruz. Allah’ın izniyle bu ordu özellikle imansız diye çerçevesini çizdiğimiz bütün terör örgütlerinin üstesinden gelecektir ve önümüzdeki bütçe de inşallah sulh, salah üzere bir zeminin bütçesini yapacağız” dedi.

  • İmplant dünyasında çığır açacak gelişme: Dünyada ilk kez yapıldı

    Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Mevlüt Gürbüz tarafından dünyada ilk kez yapılan “grafen ile güçlendirilmiş yeni nesil titanyum kompozit implant”, diğer implantlara göre daha dayanıklı, iyileşme süreci daha kısa, enfeksiyon önleyici ve yüzde 50 daha ucuz.

    Yerli ve milli üretim kapsamında Dr. Öğr. Üyesi Mevlüt Gürbüz’ün yürütücülüğünde, Arş. Gör Tuğba Mutuk’un araştırmacılığında yapılan grafen ile güçlendirilmiş yeni nesil titanyum kompozit implant, Türkiye’nin dışa bağımlı olduğu ve yüksek fiyatlı implantlara alternatif bir ürün. Diş ve vücudun çeşitli yerlerinde kullanılan kemiklerde kullanılan implantlar insanlar için oldukça büyük önem taşıyor. Grafen, titanyum ve seramik tozu maddesinden dünyada ilk kez yapılan yeni nesil implant, insanlar üzerinde denenerek başarılı sonuçlar elde edildi. Mevcut implantlara göre daha kaliteli ve ucuz olan yeni nesil implantla, dışa bağımlılığın önüne geçilerek Türkiye’nin yerli ihraç ürünü olması hedefleniyor.

    “Enfeksiyon önleyici implant haline getirdik”

    İmplant hakkında bilgi veren Dr. Öğr. Üyesi Mevlüt Gürbüz, “Mevcut implantlarda görülen, aşınma zamanla kemik yapısını bozmaktadır. Bu durum implantın servis ömrünü azaltmakta, iyileşme sürecini uzatmakta ve ağır metal çözünmelerinden dolayı toksik etki göstererek enfeksiyona neden olmaktadır. Bu sorunları ortadan kaldırmak için son yılların en popüler malzemesi olan grafen ile güçlendirilmiş implantı ürettik. Üretilen implantlar Eskişehir’de bulunan Nanotech İleri Teknolojik Malzemeler ve Elektrik Elektronik Sistemler firması ve Eskişehir Teknik Üniversitesi Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Doğan’ın araştırma ekibi tarafından üretilen kemik ile aynı yapıya sahip antibakteriyel özellik gösteren kalsiyum fosfat tozu ile kaplanarak biyouyumlu, iyileşme sürecini hızlandıran, enfeksiyon önleyici implant haline getirdik. Üretmiş olduğumuz implantlarda kullandığımız ham maddeler tamamen yerli ve milli üretimdir. Biz bu maddeleri kullanarak hem mekanik özelliği geliştirilmiş hem de yüzeyi fonksiyonel hale getirilmiş implantlar üretmiş durumdayız. Bu implantlar iyileşme sürecini hızlandırmakta, implantın ömrünü artırmakta ve hastaya daha konforlu bir hayat sunmaktadır. Ayrıca üretilen implantların uygulama testleri Eskişehir Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nusret Köse tarafından yapılmış ve oldukça olumlu sonuçlar alınmıştır. Günümüzde üretilen implantlar genelde alaşım formunda üretilmekte. Grafen maddesinin girdiği her hangi bir implant yapısını görememekteyiz. Mevcut implantlardan farklı olarak belki de dünyada grafen, titanyum ve seramik tozunun birlikte kullanıldığı başka bir çalışma bulunmamaktadır. Prototipini geliştirdiğimiz implantların maliyetine bakacak olursak, mevcut implantlar yurt dışından temin edilmektedir. Bizim ürettiğimiz implantlarda yerli üretim tozlar kullanıldığı için yaklaşık yüzde 50 bir maliyet düşüşü hesaplanmıştır. Samsun’un bir biyomedikal şehri olduğu düşünüldüğünde üretilen bu implantların ticarileşmesi durumunda bölge ve ülke ekonomisine büyük katkıları olacaktır” dedi.

    Ondokuz Mayıs Üniversitesi tarafından desteklenen, “grafen ile güçlendirilmiş yeni nesil titanyum kompozit implantlar” başlıklı TÜBİTAK projesi ayrıca; Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi tarafından düzenlenen AR-GE proje pazarında 183 proje arasından ilk altı proje arasına girerek mansiyon ödülü kazandı.

  • Dünyada nadir bulunan Delice tuzuna “coğrafi işaret” çalışmaları

    Kırıkkale’nin Delice ilçesinden çıkarılan, Türkiye’de ve dünyada nadir bulunan doğal kaynak tuzuna “coğrafi işaret” alınabilmesi için çalışma başlatıldı.

    Kırıkkale Üniversitesi Merkez Laboratuvarında yapılan toplantıya Kırıkkale Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreteri Ahmet Şerbetçioğlu, Ahiler Kalkınma Ajansı Kırıkkale Koordinatörü Abdullah Özbaş, Laboratuvar Müdürü Prof. Dr. Siyami Karahan, Müdür Yardımcısı Prof. Mustafa Tombul ve Uzman Kimyager Ogün Bozkaya katıldı.

    Delice’de doğal kaynak suyunun damıtılması ile elde edilen tuzun; belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri itibariyle kökenin bulunduğu bir yöre, alan, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş ürünleri belirtmek için kullanılan “coğrafi işaret” alabilmesi için çalışma başlatıldı. Ayırt edici özelliği ile ön plana çıkan ve bulunduğu bölge ile özdeşleşen doğal ürünler, tarım, maden ve el sanatları ile sanayi ürünlerine verilen coğrafi işareti alabilmek için yapılması gereken analizler ve teknik incelemeler masaya yatırıldı.

    Doğal Delice tuzunun daha önce farklı laboratuvarlarda yapılan analiz raporları üzerinde yapılan görüşmelerin sonucunda eldeki örneklerin akreditife olmuş Kırıkkale Üniversitesi Merkez Laboratuvarında analiz edilerek nihai raporların alınması kararı alındı.

    Kırıkkale’nin kendine has Keskin tava ve kılıçlar soğanından sonra 3. coğrafi işaretli ürünü olarak Delice doğal tuzunu tescil ettirmek için uzun süredir çalışmalar yaptıklarını belirten Kırıkkale Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreteri Ahmet Şerbetçioğlu, “Ürünlere pazarlama gücü katmak ve gerçek üreticileri korumak adına bu çalışmaların yapılması gerekiyor. Kırsal kalkınmaya da aracılık eden bu tür uygulamaların ülke ekonomisine de katkı sağlayacak. Bir kalite sembolü haline gelen coğrafi işaretin ürünleri tüketicinin gözünde diğer ürünlerden ayırt edici özelliği bulunuyor” dedi.

  • Türkiye canlıdan karaciğer naklinde dünyada ilk sırada

    2000 yılından önce karaciğer nakli sayısı 20’yi geçmeyen Türkiye canlı karaciğer nakli sıralamasında dünyada ilk sırada yer alıyor.

    Türkiye Organ Nakli Kuruluşları Koordinasyon Derneği tarafından 12. kez 18-21 Ekim 2018 tarihlerinde Trabzon’da kongre düzenlenecek. Kongre öncesi bir otelde basın toplantısı düzenleyen Türkiye Organ Nakli Kuruluşları Koordinasyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Uluğ Eldegez, diyalize giren hastaların birçoğunun Karadeniz bölgesinden olduğunu belirterek dünyada her diyaliz hastasının organ nakli adayı olarak kabul edildiğini söyledi.

    10 Ekim 2018 tarihi itibariyle böbrek bekleyen hastası sayısının 22 bin 353 olduğunu kaydeden Eldegez, “Beyin ölümü bildirilen hasta sayısı bin 643 ama bunların bin 108’i organ vermeyi reddetmiş. Yalnız 454 tanesi organ vermeyi kabul etmiş. 70 bine yakın diyaliz hastası var bunlardan 22 bin 353’ü kadavradan organ bekleyen hastalar. Rakamlar maalesef bu şekilde. Bin 600’ün yarısını alabilseniz 800 hasta bin 600 böbrek yapıyor. Organ bağışının önemini çok iyi vurgulamak gerekiyor” dedi.

    Türkiye’de 77 börek, 43 karaciğer, 14 kalp ve 5 akciğer nakil merkezi olduğunu kaydeden Eldegez, “Karadeniz bölgesinde 5 nakil merkezi olmakta olup, sadece böbrek ve karaciğer nakli yapılmaktadır. Amaçlarımızdan biri de 2 senede bir düzenlediğimiz kongremizi her seferinde farklı Organ Nakil Merkezleri olan yerlerde düzenleyerek bölgeye bu konuda ivme kazandırmaktır” şeklinde konuştu.

    Türkiye karaciğer naklinde ilk sırada

    Prof. Dr. Kamil Yalçın Polat ise, 2000 yılından önce Türkiye’de yıllık karaciğer nakli sayısının 15-20’leri geçmediğini dile getirerek, “Türkiye’de önemli bir atılım var. Batılı standartlarla aynı oranda organ bağışı yapabilmiş olsak Türkiye’de karaciğer naklini canlıdan yapmaya ihtiyaç olmayacak. Türkiye’de yılda ortalama bin 500 karaciğer nakli yapıyoruz. Ama ağırlıklı canlı organ nakli yapıyoruz. Keşke kadavra olsa da hiç canlıdan nakil yapmamış olsak. Dünyada en çok canlıdan karaciğer nakli yapan ülke Türkiye. 2016 yılında dünyada 3 bin 300 canlıdan nakil yapılmış bunun bini Türkiye’de olmuş. Bu konuda Türkiye’nin önü açık. Sayılarımız oldukça iyi. Artık dışarıdan Türkiye’ye hasta geliyor. Sağlık Bakanlığımızın altyapısı çok iyi” ifadelerini kullandı.

  • Dünyada yaygınlaşan korumacılık tedbirleri Türk çelik sektörünü olumsuz etkiledi

    Ankiros-Annofer-Turkcast ihtisas fuarları tüm döküm, demir-çelik ve demir dışı metaller sektörlerini aynı çatı altında buluşturmak için hazırlanıyor. Fuarın ön bilgilendirmesinin yapıldığı toplantıda konuşan Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, “2018 yılının ikinci yarısında yaşanan döviz problemi ve dünya çapında yaygınlaşan korumacılık önlemleri, çelik sektörümüzü de olumsuz yönde etkiledi” dedi.

    2018 yılının en önemli metalurji buluşmalarından olan Ankiros-Annofer-Turkcast ihtisas fuarları tüm döküm, demir-çelik ve demir dışı metaller sektörlerini aynı çatı altında buluşturmak için hazırlanıyor. Fuar öncesinde Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Koray Hatipoğlu, Hannover Messe Ankiros Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü İbrahim Anıl’ın katılımlarıyla bir basın toplantısı gerçekleştirildi.

    Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri (TÇÜD) Veysel Yayan, 2018 yılının ikinci yarısında yaşanan döviz probleminin ve dünya çapında yaygınlaşan korumacılık önlemlerinin, Türk çelik sektörünü de olumsuz yönde etkilediğini belirtti. Yayan “Ancak, Türkiye dünya serbest ticaretinin aktif bir üyesidir. Ticaret savaşları, elde edilmiş kazanımları geriye götürmek dışında bir fonksiyon icra etmeyecektir. Ankiros Fuarı, serbest piyasa ekonomisine olan inancın bir göstergesidir. Ankiros Fuarının başarısı, serbest piyasa bayrağını daha yüksek bir profilde dalgalandırmaya katkı sağlayacaktır” diye konuştu.

    15 Temmuz ve sonrasındaki OHAL döneminde ve içinden bulunduğumuz ekonomik şartlarda, fuara katılan yabancı firma sayısındaki artışın, fuarın yalnızca Türk üreticiler değil, teknoloji ve yüksek teknolojiye sahip makine teçhizat üreten yabancı firmalar için de, büyük önem taşıdığını ortaya koyduğunu vurgulayan Yayan, “Çelik endüstrisinde dünyanın en son teknolojilerini Türkiye’ye getiren ve çelik üreticileri ile teknoloji üreticilerini buluşturan nadir platformlardan birisi konumunda bulunan Ankiros Fuarı, gerek Türk çelik sektörü için gerekse diğer katılımcı firmalar için önemli bir zemin hazırlamaktadır. Bu fuar, teknolojik gelişme alanında sektöre sunulmuş önemli bir fırsat niteliğindedir. Söz konusu fuar, gerçekleştireceği başarılı organizasyonlarla, çelik sektörümüzün, teknolojik gelişmeleri yakından takip etmesine imkân sağlayarak, rekabet gücünü arttırması konusunda önemli katkılar sağlamaya devam edeceğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye, dünya döküm üretiminden aldığı payı dört yıl içinde yüzde 27 oranında artırdı”

    Toplantıda konuşan Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDOKSAD) Genel Sekreteri Koray Hatipoğlu ise,“ 2012 yılından bu yana, dünya üretim ortalamalarının yaklaşık 7 misli oranında bir büyüme oranı yakalayan Türkiye, dünya döküm üretiminden aldığı payı dört yıl içinde yüzde 27 oranında artırmıştır. En güncel verilere göre ülkemiz, metal döküm üretim miktarı bakımından dünyada 11’nci Avrupa’da ise 3’üncü sıradadır. Sektörümüzü dünyada daha da ileriye taşıyan fuar üçlüsünde fuar ile eş zamanlı olarak derneğimiz 10’uncu TÜDÖKSAD Uluslararası Döküm Kongresi’ni gerçekleştirecek. TÜDÖKSAD Akademi tarafından düzenlenen ve bu yılki ana teması ‘Sürdürülebilir Karlılık’ olarak belirlenen kongre programında 25, 26 ve 27 Ekim’de gerçekleşecek 7 oturumda toplam 46 başlıkta sunum gerçekleşecek. Bunun yanında, 3. TÜDÖKSAD Erdoğan Nas Çevre Ödülleri töreni ve Poster Sergisi, Hakan Karakaya Döküm Heykel Sergisi, 5. Dökümün Fotoğrafları Sergisi ve önceki fuarlarda da büyük ilgi gören “Cevdet Usta ile Döküm Yapıyoruz” etkinliğinde katılımcılar gerçek bir döküm deneyimini, derneğimizin etkinlik alanında yaşayacaklar” dedi.

    “Fuar üçlüsü, sektörün önde gelen ulusal ve global kuruluş ve derneklerinden de büyük destek almaktadır”

    Hannover Messe Ankiros Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü İbrahim Anıl da şu ifadeleri kullandı: “Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz Ankiros-Annofer-Turkcast fuarları hem stant alanı hem sektör lideri katılımcıları hem de profesyonel ziyaretçileriyle en prestijli fuarlar oldular. Bahsi geçen bu fuar üçlemesi, katılımcı ve ziyaretçi etkinliği ile sektörel fuarlar arasında bu farkı ile öne çıkmaktadır. Metalurji alanında Avrupa ve dünyada bilinen ve tanınan, ziyaretçi ve katılımcı sayıları ile de Avrupa’nın ikinci büyük etkinliği olup Yakın ve Orta Doğu, Rusya Bölgesi ve Kuzey Afrika coğrafyasından 75’ten fazla ülkeden katılımcı ve ziyaretçiye kapılarını açmaktadır. Bu fuar üçlüsü, sektörün önde gelen ulusal ve global kuruluş ve derneklerinden de büyük destek almaktadır. Bu fuarlar, ilgili tüm sanayi dalları için etkili ve kalıcı çözümler sunan vazgeçilmez bir iş platformu haline gelmiştir.”