Etiket: Dostluğu

  • Türk-Japon dostluğu EXPO 2016’da perçinleniyor

    EXPO 2016 Antalya’nın resmi katılımcısı Japonya’nın, üç gün sürecek olan milli gün kutlamaları, bayrak töreni, konuşmalar ve kültürlerini yansıttıkları renkli etkinliklerle başladı.

    Japonya Milli Günü etkinlikleri kapsamında Antalya’ya gelen Japonya Büyükelçiliği Genel Komiser Koichiro Nakamura, Japonya Tarım, Ormancılık ve Balıkçılık Bakanlığı Üretim Teşvik Müsteşar Yardımcısı Yoshinori Suzuki’yi, EXPO 2016 Antalya Ajansı Genel Komiseri Büyükelçi Erdoğan Kök, EXPO 2016 VIP Binası’nda karşıladı. Kısa sohbetin ardından, Japonya Büyükelçiliği Komiseri Nakamura, EXPO 2016 Antalya ziyaretçi defterini imzaladı. Hediye takdimi ve fotoğraf çekiminin sonrasında ise heyet, Japonya İç Bahçe’sini ziyaret etti. Buradaki yetkililerden iç bahçe hakkında bilgiler alan Nakamura, Çiçek Aranjmanı Dünya Şampiyonu Fumihiko Muramatsu’nun, Japonların geleneksel çiçek süsleme sanatı ’ikebana’ gösterisini izledi.

    Golf araçlarıyla, EXPO 2016 Antalya sergi alanı ülke bahçelerinde yer alan Japonya Dış Bahçe’sini de inceleyen heyet, daha sonra sırasıyla Katar Pavilyonu’nda hurma yiyip, Almanya Pavilyonu’nda da anı defterini imzaladı. Alan içerisinde kısa bir tur atan heyet, resmi törenin yapılacağı küçük amfi tiyatroya geçti.

    “Darbe girişiminde hayatını kaybedenlerin ailelerine sabır diliyorum”

    Japonya ve Türkiye’nin milli marşlarının çalınmasıyla başlanan törende, ilk olarak kürsüye Japonya Büyükelçiliği Genel Komiser Koichiro Nakamura çıktı. Konuşmasına Türkçe olarak başlayan Nakamura, “15 Temmuz darbe girişiminde hayatını kaybedenlerin ailelerine sabır diliyorum. Türkiye’de demokratik düzenin korunmuş olmasını memnuniyetle karşılıyor, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere tüm Türk halkının gösterdiği güçlü kararlılık ve birlikteliğe derin saygı duyduğumu bu vesileyle ifade etmek istiyorum” dedi.

    Türkiye’de Ağustos ayı başında görevine başladığını ve ilk defa Antalya’yı ziyaret ettiğini belirten Komiser Nakamura, EXPO’da çok sayıda yetkiliyle birlikte Japonya Milli Günü’nün açılışını yapıyor olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirtti. Nakamura, “Japon Milli Günü etkinliklerinde burada olan herkes için Japon kültürünü yakından tanıma adına harika bir fırsat olacağı kanaatindeyim. Botanik EXPO vesilesiyle çiçek endüstrisi alanındaki etkileşimin derinleşmesinin yeni alanlara yönelik ekonomik ilişkilere yol açacak olmasını ümit ediyorum” ifadesini kullandı.

    EXPO 2016’da Japonya Milli Günü’nü kutluyor olmaktan dolayı çok mutlu olduğunu belirten EXPO 2016 Antalya Ajansı Genel Komiseri Büyükelçi Erdoğan Kök ise “Japonya’nın, Antalya EXPO’suna katılımı yüzyıllardır var olan derin ve tarihi ilişkilerimizi pekiştirmiştir. Japonya’nın katılımı ile ilgili önemle üzerinde durduğumuz diğer bir husus da, güzel ve ünlü bahçelerinizle bahçecilik EXPO’larını canlandırmanızdır. İç bahçe pek çok ödül alarak başarılı olmuştur. Herkese tüm gayretleri için teşekkür ederim” diye konuştu.

    Bahçecilik EXPO’larının yeniliği paylaşmayı, ortak problemlere çözümler üretmeyi ve insanları eğitmeyi amaçladığını belirten Kök, “EXPO’daki Japon bahçeleri, aynı zamanda pek çok açıdan yüksek düzeyde Japon kültürünü yansıtmaktadır. Ziyaretçilerin milli gün programı içeriğindeki enteresan etkinliklerden keyif alacaklarına inanıyorum. Duygu yüklü ’Ertuğrul’ filmi, tarihi bir trajedi ile iki dost ülkenin insanlarını tekrar bir araya getirecektir” dedi.

    Konuşmaların ardından Japonya turizm videosu ve ‘Ertuğrul 1980’ filminin özet sunumu gerçekleşti. Çiçek düzenleme performansının ayakta alkışlandığı küçük amfi tiyatroda ayrıca Kabuki ve Taiko dans ve davul topluluğu sahne aldı. 17. yüzyılın başlarında doğan oyunun ilk temellerini aralarında güldürücü skeçler eklenen dans ve pandomim temsillerinin oluşturduğu belirtildi.

    EXPO 2016 Antalya’nın simgesi olan Turkcell EXPO Kulesi de milli gün sebebiyle Japon bayrağı renklerine büründü.

  • Kedi ile köpeğin örnek dostluğu

    Samsun’da bir balıkçı barınağında bulunan köpek ile yavru kedinin dostluğu görenleri şaşkına çeviriyor.

    Canik Balıkçı Barınağı’nda bulunan Alman kurdu cinsi köpek ile yavru kedinin dostluğu, ‘kedi köpek gibi’ deyimini tersine çeviriyor. Genelde pek anlaşamadıkları ve sürekli bir kovalamaca içinde olan bu 2 hayvan, Samsun’da hiç de kedi-köpek gibi bir davranış sergilemiyor. Barınakta bulunan 3 yaşındaki erkek Alman kurdu cinsi köpeğin yiyeceklerini yiyen 2-3 haftalık yavru kedi, yanındaki köpeğe aldırmadan besleniyor.

    Yavru kedi ile yemeğini paylaşan köpek ise zaman zaman kediyi koklayarak onu yalıyor.

  • Altınordu- Recklinghausen Dostluğu

    Altınordu Belediyesi’nin kardeş şehri olan Almanya Recklinghausen heyeti temaslarda bulunmak üzere Ordu’ya geldi.

    Recklinghausen Belediye Başkanı Christoph Tesche ve beraberinde gelen heyet ilk olarak Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş’ı ziyaret etti. Başkan Tesche ve beraberindeki heyeti Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Belediye Başkan Yardımcıları Aydın Şaşmaz, Fatih Evli ve belediye meclis üyeleri karşıladı.

    BAŞKAN TEKİNTAŞ: “KARDEŞ OLUP DÜNYAYI BİRLİKTE İNŞA ETMEK DURUMUNDAYIZ”

    Ziyarette konuşan Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, “Kardeş olup dünyayı birlikte inşa etmek durumundayız” dedi. Ordu hakkında gelen heyete bilgi veren Başkan Tekintaş, “Ordu Büyükşehir Belediyemizin kurulmasının ardından Altınordu İlçemiz yeni kurulan bir belediyedir. Karadeniz Sahilinin en güzel yerindeyiz. Ordu ili 730 bin Altınordu İlçemizde 202 Bin nüfuslu bir yerleşim yeridir. Özellikle şehrimizde yapacağımız geziler ve ortak meclis toplantımızla ilçemizin daha iyi tanınacağını düşünüyorum” diye konuştu.

    “ÜLKELER BİR BİRİNİ DAHA İYİ TANIYACAK”

    Bu tür gezilerin ülkelerin birbirini daha iyi tanımasına vesile olacağına inandığını kaydeden Başkan Tekintaş, “2014 ve 2015 yıllarında Recklinghausen İlimizde yaptığımız ziyaretlerde bize gösterdikleri misafirperverliğe sayın başkan ve ekibine teşekkür ediyorum. Bugün ilk programımızı gerçekleştirdik. Memnuniyet içerisinde diğer programlarında devam edeceğini düşünüyorum. Şehrimizin mevcut tarihi ve bugünkü durumunu tanıtabilecek yerleri birlikte gezeceğiz. Bu ziyaretlerin ülkelerin birbirini daha iyi tanımasına vesile olacağına inanıyorum. Bundan sonra iller arası sportif sosyal kültürel ve eğitim anlamında diyaloğu sürdüreceğiz. Türk milletinin halkımızın sıcaklığını hissedeceklerini düşünüyorum. Kardeş olup dünyayı birlikte inşa etmek durumundayız. Bu ülkeler yaşadığımız coğrafyalar gelecek nesile bırakılmış özel emanetlerdir. Misafirlerimize bir kez daha hoş geldiniz diyorum” şeklinde konuştu.

    BAŞKAN TESCHE: “KARDEŞ ŞEHİRLER BARIŞIN SAĞLANMASI İÇİN BÜYÜK ROL OYNUYOR”

    Recklinghausen Belediye Başkanı Christoph Tesche ise, kardeş şehirlerin ülkelerde barışın sağlanması için büyük bir rol oynağını söyledi.

    Başkan Tesche, yaptığı konuşmada, “Öncelikle bizi burada misafir etmenizden dolayı teşekkür ediyorum. Bu ziyaretimiz hem Altınordu İlçesi için hem de Recklinghausen şehri için büyük önemi taşıyor. Çok uzun zamandır şehrimizde yaşayan insanların büyük bir bölümü içerisinde şöyle bir istek vardı. ’Türkiye’den de bir kardeş şehrimiz olsun’ diyorlardı. Biz Almanlar olarak biraz detaylara dikkat eder, planlı çalışırız. 2-3 yıl önce bir komisyonumuz kuruldu. Bu komisyonun kendine göre uyguladığı kriterler oldu. 2 sene önce Ordu’ya gelmiştik. Bu komisyonla Ordu’yu tanıma fırsatımız olmuştu. Şimdiye kadar gerçekleştirilmiş olan ziyaretlerde her iki tarafında kardeşlik istediği anlaşıldı. Bu yönde de çalışmaları sürdürüyoruz. Altınordu olarak Recklinghausen olarak gördük ki böyle bir şeyin başkanlar seviyesinde yönetebileceği belli bir şey, ancak böyle bir kardeşliğin yaşaması için halkında gidiş gelişleriyle bu kardeşliğin yaşaması önemlidir. Bizim burada olmamız önemli, ama asıl önemli olan halkın bir biriyle tanışması ve kaynaşmasıdır. Kardeş şehirler, ülkelerde barışın sağlanması için büyük bir rol oynamaktadır. Buraya gelmemiz şehrinizin güzelliğini, tarihini, kültürünü tanımak açısından çok önemlidir, ancak gelmemiz resmidir, gidişimiz kardeş ve dost olarak olacak.” şeklinde konuştu.

  • Malatya’da ’Kaplan’ Dostluğu

    PTT 1. Lig’in 23. haftasında oynanan ve 1-1 eşitlikle sonuçlanan Alima Yeni Malatyaspor-Adanaspor karşılaşmasında ortaya çıkan sonuçtan çok iki takım taraftarının çizdiği dostluk tablosu konuşuldu.

    PTT 1. Lig’in 23. haftasında Alima Yeni Malatyaspor – Adanaspor karşılaşması 1-1 sonuçlanmıştı. Lakabı ’Kaplan’ olan iki takımı karşı karşıya getiren müsabakada taraftarın dostluk dayanışması, spor kamuoyu tarafından taktir aldı.

    Taraftarları arasında ’Kardeş takım’ yakınlaşması bulunan iki kentin güzide kulüplerinin maçında tribün liderlerinin bir birlerine çiçek vermesi, statta ve televizyonları başında müsabakayı izleyenlerden büyük alkış aldı.

    İki takımın amigosu daha sonra statta bulunan taraftarlara ’Üçlü’ çektirdi.

    “MALATYA-ADANA MAÇLARINDA SKOR DEĞİL, DOSTLUK KONUŞULUR”

    Malatyaspor Taraftarlar Derneği Başkanı Murat Soysal oluşan dostluk tablosuyla ilgili basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Malatya-Adana dostluğunun tüm spor kamuoyuna örnek olması çağrısında bulundu. İki takım taraftarı arasında yıllardır devam eden ’Kardeş takım’ yakınlaşmasının büyüyerek devam ettiğini görmek bizleri çok mutlu ediyor. Malatya-Adana maçlarında skor değil, dostluk konuşulur. Biz bugün bunun en güzel örneğini ortaya koyduk” dedi.

  • (Özel Haber) Pelikan “Turan” İle Sahibinin Dostluğu Kıskandırıyor

    Mersin’in Silifke ilçesinde kuş sevdalısı Ali Mavili’nin yaralı olarak bulup tedavi ettiği pelikan arasındaki dostluk görenleri kıskandırıyor. “Turan” adı verilen pelikan, kıskançlığı yüzünden Mavili’ye kimseleri yaklaştırmıyor.

    Barındırdığı 332 kuş türü ile Türkiye’nin sayılı sulak alanlarından Göksu Deltası’nda yaşayan Ali Mavili, yaralı olarak bulduğu Pelikan’ı tedavi etti. Kuş sevdalısı Mavili, sakat kalan göçmen kuşların gönüllü veterinerliğini yapıyor.

    Kimsenin sahip çıkmadığı ayağı, kanadı kırılan leylek, pelikan, flamingo gibi göçmen kuşları tedavi eden Ali Mavili çevresinde kuş doktoru olarak biliniyor. Asıl işi bu olmamasına rağmen çevreyi ve kuşları sevmesi onu zamanla kuş doktoru haline getirmiş.

    Tedavi ettiği kuşların sayısını hatırlamıyor Ali Mavili. Yaralı olarak bulduğu pelikana “Turan” ismini veren Mavili ile pelikan arasındaki dostluk kıskandıracak cinsten. Evinin önünde bulunan havuz kenarında yaşan pelikan Turan’ın özellikle balığı çok sevdiğini söyleyen Ali Mavili, Turan’ın tedavisinin ardından yanından ayrılmadığını söyledi.

    10 bin kilometre karelik alana sahip Göksu Deltası içinde şehirden uzak bir hayat süren Ali Mavili, “Hayvanların her türlü kırığını tedavi etmeyi öğrendim. Veterinerlerin yapamadığı bazı kırıkları ben tedavi ediyorum. Bütün hayvanlarımı kendim tedavi ederim” dedi.

    Geçimini deltada balıkçılık ve hayvancılık yaparak sağlayan Ali Mavili, çok mecbur kalmazsa Silifke’ye gitmiyor. Ali Mavili’nin tedavi ettiği kuşlar ile yaşadıkları ise farklı. Yıllar önce tedavi ettiği ismi “Peri” olan leyleğinin yanından ayrılmadığını anlatan Ali Mavili, “Bir baktım Peri ortalardan kayboldu. Bir süre sonra bir baktım ki Peri yanında 10 leylekle beraber misafirliğe gelmiş. Havuzda ne kadar balık varsa yediler” şeklinde konuştu.

    Son olarak bir yol kenarında yerde yatarken bulduğu pelikanı evine getiren Ali Mavili onunda tedavisine başladı.

    Kendi imkanlarıyla aldığı ilaçlarla pelikanı tedavi eden Ali Mavili, “Bir gün yol kenarında pelikanı hareketsiz olarak yerde yatarken gördüm. Hemen pelikanı alıp eve geldim. Kanatlarının altından iki avuç dolusu kurt temizledim. Eve getirerek tedavisine başladım. Yaklaşık 2 ay boyunca pelikana baktım. Şimdilerde çok daha iyi gözüküyor. Tabi bu süreç zarfında pelikana Turan ismini verdim. İkimiz arasında inanılmaz diyaloglar oluştu. O beni ben onu görmeden duramıyoruz. Beni herkesten kıskanır. İkimiz bir araya geldiğimizde bir başkasının kesinlikle aramıza girmesine izin vermez. Tedavisi tamamlandıktan sonra tekrardan doğal hayata bırakacağım” dedi.

    Çok sayıda göçmen kuşun yanında soyu tükenme tehlikesi altında olan kuşları barındıran Göksu Deltası’nın gönüllü bekçiliğine de yapan Ali Mavili, deltayı görmeye gelen turistlere de rehberlik yapıyor.