ErzurumFlaş

Etiket: Dönüştürülüyor

  • Kullanılmayan köy evleri ipek böceği besim evlerine dönüştürülüyor

    Batman’ın Sason ilçesinde unutulmaya yüz yutan ipek böceği yetiştiriciliği, kullanılmayan köy evlerinde geliştirilen yeni projelerle tekrar canlandırılıyor.

    Kabul edilen proje ile köylerde kullanılmayan köy evleri, düzenlenerek ipek böceği besim evleri için kullanılacaklarını belirten Koza Birliği ilçe Temsilcisi Mehmet Zülküf Aktaş, bu proje ile köylerde ikamet eden çiftçilerimiz için yeni bir kazanç kapısı açılacağını belirtti. Aktaş, “Köylerimizde birçok ev eskiden tütün üretiminde kullanılıyordu. Bölgemizde tütün üretimine son verilmesi ile bu ambar tarzında bulunan köy evleri boş durumunda bulunuyor. Biz kaymakamlığımızın desteği ile hayata geçirdiğimiz bu projemizle köylerimizde kullanılmayan boş evleri elden geçirerek raflar döşeyip vatandaşlarımız için ekstradan bir kazanç kaynağı haline getireceğiz. İlçe genelinde mevcut hazır halde 6 adet besim evimiz bulunmaktadır. Bu yeni projemizde yapacağımız 11 adet besim evi ile birlikte toplamda 17 adet besim evimiz olacak.Geçtiğimiz sezonda ilçemiz Sason’da 4 ton civarında yaş koza üretildi. Bu yeni besim evleri ile 7 tonun üzerinde ürün almayı hedefliyoruz. Bu Projelerimizde emeği geçen İlçe Kaymakamımız Ökkeş Beyaz’a birliğimiz ve çiftçilerimiz adına teşekkür ediyoruz. İnşallah unutulmaya yüz tutan ata mesleği ipek böceği yetiştiriciliğini ilçemizde tekrar canlandırıp tüm bölgeye yayılmasını sağlarız” dedi.

  • (Özel haber) Öğütülen orkide kökleri Türkiye’nin tek su değirmeninde salebe dönüştürülüyor

    Türkiye’nin tek su değirmeninin bulunduğu Gaziantep’te ülke genelinde toplaman orkide bitkilerinin kökleri kesilip, öğütülerek salebe dönüştürülüyor. Su değirmeninde 63 yıldır üretilen salepler, içecek ve dondurmalarda kullanılıyor.

    Gaziantep’in Şahinbey ilçesi Osmanlı Mahallesi’nde bulunan Türkiye’nin tek su değirmeninde, Güneydoğu’daki illerde toplanan orkide bitkisinin kökleri içecek ya da dondurmada kullanılan salebe dönüştürülüyor. Değirmene Türkiye’nin hemen hemen her bölgesinden orkide kökü getiriliyor.

    Ermenilerden kaldı

    Su değirmeninin sahibi Menderes Döner, değirmenin Ermenilerden kaldığını belirterek, dedesinin 1954 yılında bir vakıftan satın aldığını ifade etti. 63 yıldır eski yöntemle orkide öğüttüklerini belirten Menderes Döner, su değirmeninde öğütülen salebin hem doğal olduğunu hem de özünü koruduğunu ifade etti.

    Kurutularak kendilerine getirilen orkidelerin önce kesilerek öğütülmeye hazır hale getirildiğini anlatan Döner, daha sonra ise değirmende öğütülüp, elenerek paketlendiğini ifade etti. Menderes Döner, “Türkiye’nin değişik bölgelerinden toplanıp, salepler getirilir. İplikliyse, keser, öğütür, eler paketler, sahibine teslim ederiz. Ermeni döneminden kaldığı rivayet edilir. Dedemiz 1954’te bir vakıftan satın almış. Amcalarımız, babalarımız derken bana kadar geldi. Türkiye’de salep üreten su değirmeni kalmadı. Dedemizden kalan mirasa sahip çıktık. Yaşatmak için uğraşıyoruz. Suyla çalıştığı için daha serin çalışır, yavaş üretir. İçeriği kaybolmaz, aslı neyse o şekilde öğütür. Dağda toplanan orkide bitkisinin kökü, topladıktan sonra temizleme aşamasından geçiriliyor. Bunu kaynatıyorlar. Sonra güneşte kurutuyorlar. Bazen ipliğe dikmek gerekiyor, kurutmak için. Kurutulduktan sonra bize getiriyorlar. İplikli olanları, doğrayarak öğütülebilir hale getiriyoruz. Öğütüldükten sonra eleme ve paketleme işlemleri var. Daha sonra kullanılabilir, dondurma yapılabilir hale getiriyoruz. Genellikle dondurmada kullanılıyor ama içecek olarak da kullanılıyor” dedi.

    Teknolojik değirmenler yaygınlaştı

    Menderes Döner, artık gelişen teknoloji ile yeni nesil değirmenlerin yaygınlaştığını ifade ederek, su değirmenlerinin kullanılmadığını hatırlattı. Su değirmeninin çok uğraşlı olması ve tamirin yapılamaması nedeniyle tercih edilmediğini belirten Döner, “Bir kere suyu getirmek çok sıkıntılı oluyor. Arazi sahipleri anlaşmak kolay olmuyor. Değirmenin tamiratı çok zor. Tamircisi yok. Kendi imkanlarımızla kendimiz yapıyoruz tamiratı” ifadelerini kullandı.

    Günde 500 kilo salep öğütüyor

    Döner, günlük yaklaşık 500 kilogram salep öğütüldüğünü belirterek, kilosundan ise 2 TL para alındığını ifade etti. Döner, değirmene Gaziantep haricinde Diyarbakır, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Mardin, İstanbul, Düzce, Çanakkale, Trabzon’dan da gelenler olduğunu kaydederek, su değirmeninin salebin özünün korunması nedeniyle tercih edildiğini belirtti.

  • Elektronik atıklar ağaca dönüştürülüyor

    ’Ağaca Dönüşen Elektronik Atıklar Projesi’ ile elektronik atıklarınız ağaca dönüşüyor. Elektronik atıklar için bildirimde bulunan vatandaşların adresinden e-atıklar teslim alınıyor.

    Bakırköy Lions Kulubü öncülüğünde, İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı; İstanbul Bölge Müdürlüğü desteği ile hayata geçirilen ’Ağaca Dönüşen Elektronik Atıklar Projesi’nin tanıtım toplantısı İstanbul’da yapıldı. Toplantıya sosyal sorumluluk projesine destek veren kurumların temsilcileri ve üyeleri katıldı.

    Türkiye’de her yıl tonlarca elektronik atık hem insan sağlığını tehdit ediyor hem de çevreye onarımı mümkün olmayan kalıcı zararlar veriyor. Geri dönüşüme alınmayan elektronik atıkların ekonomide oluşturduğu kayıp ise milyarlarca doları buluyor. Proje, günümüz çevre sorunlarının en başında gelen Elektronik atıkların (e-atıklar) geri dönüştürülmesini amacı ile başlatıldı. Dünya genelinde yaklaşık 40 milyon ton e-atık ortaya çıkıyor, Türkiye’de ise bu miktar 500 bin ton kadar. E-atıkların yüzde 10 kadarı geri dönüşüm tesislerine ulaşabilmekte, geri kalan kısımları ise ya sokak toplayıcılarına ya da doğaya kontrolsüzce atılıyor. Elektronik atık oluşumu teknolojinin hızla ilerlemesi, günlük hayatımızı kolaylaştıran elektrikli ve elektronik cihazların kullanımını arttırmış durumda. Kullanım ömrü biten cihazlar ise ev ve iş yerlerinde ciddi bir çevre kirliliği riski taşımasına neden oluyor. Atık hale gelen cihazlar, lisanslı geri dönüşüm tesislerinde geri dönüştürülmesi gerekiyor.

    ’’Buradan elde edilecek gelirle de bir hatıra ormanı planlıyoruz’’

    Projenin kendilerine ait olduğunu belirten Bakırköy Lions’un dönem başkanlığını yapan Zevcet Baytöre, ’’Kulübümüzde 5 tane mali müşavir arkadaşımız var. Çevreci bir STK’yız. Bu konuyla ilgili bir proje üretelim dediğimizde; özellikle mali müşavirler son teknolojiyi kullanıyor, bu nedenle çok atıklarımız var. Çok zor aldığımız için atması da kolay değil. Bunların çevreye zarar vermeden imha edilmesi çok önemli. Kulüpte mali müşavir arkadaşlarla böyle bir proje geliştirdik. Projeyi Mali Müşavirler Odası’na taşıdık, onlarda sıcak baktılar. Orman Bakanlığı sonuna kadar bizi destekliyor ve projenin bir parçası. EAG Geri Dönüşüm firması da sosyal proje olarak destekledi. Bunları kontrollü şekilde topluyoruz. Buradan elde edilecek gelirle de bir hatıra ormanı planlıyoruz. İlk etapta minimum 5 bin ağaç. İnşallah hedefimiz daha fazla olacak’’ dedi.

    Ağaçların ilk etapta Çatalca ve Şile bölgesine dikileceği bilgisini veren Baytöre, ’’Elimizden geldiğince şehir içine daha yakın noktaları bulmaya çalışacağız. Bunu bakanlık ile konuşup planlayacağız. Bu olursa çok daha mutlu oluruz. Elektronik atıklarını vermek isteyen vatandaşlar, atiklaragacolsun.com web adresine girip kayıt yapabilirler. Sitemizi inceleyebilirler. Çok şeffaf bir site. Kim, hangi tarihte, kaç kg bağış yaptı? Kümülatif olarak toplam bağış nedir? Sitemizde net şekilde belli. İstedikleri her bilgiye ulaşabilirler. Buradan kayıt verebilirler. 50 kg altında olan atıkları 3 gün için gelip adresten teslim alıyoruz’’ ifadelerini kullandı.

    Projeyi tam anlamıyla başlattıklarını dile getiren Baytöre, ’’Daha önce deneme çalışmalarımız oldu. Hatta sitemizde birkaç bağışçı arkadaşımızda var. Bir miktar topladık. Bugünden itibaren tam anlamıyla başlıyoruz. Web sitemizin yanı sıra 7/24 ulaşabilecekleri 0212 606 03 24 numaralı hattımız var. Aradıkları takdirde en kısa sürede gidip alıyoruz’’ şeklinde konuştu.

    ’’Yeşil, geleceğe doğru hızla yok oluyor’’

    Türkiye’de özellikle İstanbul’da kentsel dönüşümden dolayı betonlaşmanın arttığına dikkat çeken Baytöre, ’’Yeşil, geleceğe doğru hızla yok oluyor. Çocuklarımıza daha sağlıklı bir çevre ve yaşanabilir bir dünya bırakmalıyız. Bunun içinde Kulüp olarak elimizden geleni yapıyoruz. Bu projenin önemli iki ayağı var. Birincisi, atıkların çevreye zara vermeden imha edilmesi ve zararlı gazların ve zararlı maddelerin uygun şekilde imha edilmesi lazım. İkincisi, hammadde ve yarı mamul olarak tekrar ekonomiye kazdırmak. Bu atıklarla elde edilecek gelirle yeşil bir doğa oluşturmamız için faydası dokunmasıdır’’ diye konuştu.

    Projeye destek veren EAG Geri Dönüşüm şirketinin Tesis Müdürü Metin Karaçam, ’’Elektronik atıklar, son yılların kapasite olarak en çok atık üreten ve geri dönüştürülmesi elzem olan atık türüdür. Türkiye’de yaklaşık 550 bin ton atık üretilmektedir. Sadece bunun yalnızca 50 bin tonu lisanslı geri dönüşüm tesislerine ulaşmaktadır. Geri kalan kısmı ya toplanmamakta ya da hurdacılar tarafından kontrolsüz şekilde toplanıp geri dönüşüme çalışılmaktadır. Biz bunların önüne geçmek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz’’ dedi.

  • Elektronik atıklar ağaca dönüştürülüyor

    Bakırköy Lions Kulubü öncülüğünde, İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı; İstanbul Bölge Müdürlüğü desteği ile ’Ağaca Dönüşen Elektronik Atıklar Projesi’ hayata geçirildi.

    Proje, günümüz çevre sorunlarının en başında gelen Elektronik atıkların (e-atıklar) geri dönüştürülmesini amacı ile başlatıldı. Dünya genelinde yaklaşık 40 milyon ton e-atık ortaya çıkıyor, Türkiye’de ise bu miktar 500 bin ton kadar. E-atıkların yüzde 10 kadarı geri dönüşüm tesislerine ulaşabilmekte, geri kalan kısımları ise ya sokak toplayıcılarına ya da doğaya kontrolsüzce atılıyor. Elektronik atık oluşumu teknolojinin hızla ilerlemesi, günlük hayatımızı kolaylaştıran elektrikli ve elektronik cihazların kullanımını arttırmış durumda. Kullanım ömrü biten cihazlar ise ev ve işyerlerinde ciddi bir çevre kirliliği riski taşımasına neden oluyor. Atık hale gelen cihazlar, lisanslı geri dönüşüm tesislerinde geri dönüştürülmesi gerekiyor.

    Projenin amacı şöyle:

    Sürdürülebilir sağlıklı çevre ve sağlıklı toplum oluşturmak. E-atıkların zararları hakkında toplum bilincini geliştirmek. E-atıkların içindeki zehirli maddelerin güvenli şekilde yok edilmesini sağlamak. E-atıkları geri dönüşüm sürecine tabi tutarak hammadde/yarı mamul’e dönüştürmek. E-atıklardan elde edilen gelir ile de ağaç dikilmesini sağlamak.

    Proje için ilk etapta İstanbul’un ilçeleri olan Şile ve Çatalca bölgesinde 5 bin adet ağaç dikilmesi planlanmakta. Projeye katılarak E-atıklarını vermek isteyen destekçiler, 7/24 aktif olan çağrı merkezinin 0 212 606 03 24 numaralarından ya da atiklaragacolsun.com web sitesinden bildirimde bulunabilirler. Bildirimi yapılan atıklar 3 iş günü içinde adresten teslim alınıyor.

  • Ahmet Uluçay’ın evi ‘Sinema Müzesi’ne dönüştürülüyor

    AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı Melih Ecertaş ve beraberindeki heyet, merhum yönetmen Ahmet Uluçay’ın Tepecik beldesindeki ailesini ziyaret etti. Ecertaş, merhum yönetmen Ahmet Uluçay’ın eski evini ‘Sinema Müzesi’ne dönüştürmek istediklerini açıkladı.

    AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı Melih Ecertaş, Belediye Başkanı Mustafa Güler, Tepecik Belediye başkanı Adnan Korkmaz, Belgesel Yönetmeni Osman Doğan ve AK Parti Gençlik Kolları heyeti Ahmet Uluçay’ın evini ziyaret etti. Cuma namazı sonrasında Tepecik Çolak Camii’nde Ahmet Uluçay’ın anısına camiden çıkan vatandaşlara lokma ikramı yapıldı. Ardından Ahmet Uluçay’ın ailesi ziyaret edildi. Daha sonrasında Ahmet Uluçay’ın ‘Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak’ filmini çektiği evine ziyaret gerçekleştirildi.

    Ahmet Uluçay’ın film yaptığı yeri ziyaret eden AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı Melih Ecertaş, burada basın açıklaması yaptı. Sinemaya karşı farkındalık oluşturmak istediklerine vurgu yapan Ecertaş, “Bu farkındalık çerçevesinde Ahmet Uluçay’ın filmini çektiği ev için müze olabilir mi düşüncesi hasıl oldu. Bunun için Osman Doğan’a çok teşekkür ediyorum. Ahmet Uluçay’ın çalışmalarını tanıtmamız lazım. Özellikle genç sinemacıların onu bilmesi ve tanıması lazım” dedi.

    Ecertaş, Kültür Bakanlığı’nın milli değerlere önem verdiğini dile getirdi. Bu desteklerin gençlerde tarafından değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Ecertaş, “Ama son 15 yılda Kültür Bakanlığımız çok ciddi bir atılım yaptı. Bizde Türkiye’deki 40 bini aşkın Sinema Televizyon öğrencisi gelsin burada bu çalışmaları görsünler. İnşallah burayı da başkanların desteğiyle güzel bir Ahmet Uluçay Sinema Müzesi haline getirme gibi fikrimiz var” dedi.

    Belgesel Yönetmeni Osman Doğan, Ahmet Uluçay’ın tek bir filmle dünya sinemasına girdiğine dikkat çekti. Ahmet Uluçay’ın zorlu şartlarda film yaptığını kaydeden Doğan, “Ahmet Uluçay dünya ve Türkiye sinemasına katkı sağladı. Ahmet Uluçay’ın evinin müze yapılması gerçekten önemli olacak. Ahmet Uuçay, 54 yaşında ikinci filmini yaparken vefat etti. İkinci filmini de burada çekiyordu. İkinci filmini Hollywood finsanse ediyordu. Ancak ömrü vefa etmediği için film yarıda kaldı. Sinemacı arkadaşlarımız da inşallah onun yolundan gidecekler. Onu bir idol belirleyerek sinema yapmaya devam edecekler diye düşünüyorum” dedi.