Etiket: Diyanet’e

  • Diyanet-sen’den ‘Diyanet’e Yönelik Hakaretlere Tepki

    Diyanet-Sen Elazığ Şubesi, Diyanet İşleri Başkanlığı’na yapılan hakaret ve olumsuz açıklamaları kınayarak, tepki gösterdi.

    Diyanet-Sen Elazığ Şubesi Başkanı Murat Ergen, Eğitim Bir-Sen Elazığ Şube Başkanı İbrahim Bahşi ve sendika üyeleri Öğretmen Evi’nde biraya gelerek, Diyanet İşleri Başkanlığı’na karşı yapılan hareketlerle ilgili basın açıklaması yaptı. Diyanete yönelik saldırı dilini kullananları, iyi niyetten yoksun ve ön yargılı insanlar olarak nitelendirdiklerini belirten Ergen, “Diyanet İşleri Başkanlığını itibarsızlaştırmaya bir yöntem olarak kullanmak hiçbir ve vicdan tarafından kabul edilemez. Sapkın, çarpık, yorum ve değerlendirmeler, topluma başkanlığın görüşü olarak kabul edilemez. Bazı çevrelerin konuyu defalarca başkanlığın görüşü olarak takdim etmesi hiçbir ahlaki değerle ve duyarlılıkla ilişkilendirilemez” dedi.

    Diyanetin bu ümmet coğrafyası için tek umut olduğunu dile getiren Ergen, “Bu umut biterse dünya coğrafyasındaki mazlumlar çaresizliğe itilir. Vicdan, inanç yoksunu bir millet olmaya doğru adım adım kayarız. Ne refahtan bahseden bir millet oluruz, nede ezanı, Kur’an’ı dinleyebilen bir millet oluruz. Bağımsızlığımızın sembolü tek tek elimizden kayar gider. Türkiye adına aydınlık yarınlardan bahsedebilmek için bir ve bütün olmamız gerekir” diye konuştu.

    Dillerinden kin dökülenlerin Diyanet’e dair tek bir olumlu cümle kurmadıklarının da altını çizen Ergen, şunları kaydetti:

    “Diyanet’in kucaklayıcı, yapıcı, aydınlatıcı, aydınlık yüzünü görmeleri de imkansızdır. Vatanlarını yabancılara şikayet edenler bilmelidir ki, vatanlarını yaşanmaz bilenler, vatanlarını yaşanmaz kılanlardır. Charlie Hebdo Dergisinde yapılan saldırıları, Fransa çocuklarına ağlıyor diyerek manşet yapanlar İstanbul’da yaşanan saldırı için katliam ülkesi diyebiliyorlar. Kendilerini Türkiye’den daha yakın gördükleri o ülkenin dergisi bugün sahillerimizde can veren Aylan bebeğin karikatürünü çizip, Aylan bebek büyüseydi oda bir tacizci olurdu, diyecek kadar İslam’a, Müslümanlara karşı bir linç girişimi içindedir. Diyanet’e ve Aylan bebeğe saldıranların kaynakları birdir. Diyanet alanında çalışanlar olarak tek dille, hilelerle, tuzaklarla ülkenin altına bomba koyanlarla, ülkenin dinini, imanını çalmaya çalışanları aynı kefeye koyuyoruz ve kınıyoruz. Bu saldırılar bize göstermiştir ki, dün diyanete saldıranlarla bugün saldıranlar aynı yerden beslenmektedir. Biz dün yapılan saldırılar karşısında bir, diri, iri olduk. Bugün yapılan saldırılar karşısında da bir, bütün, iri olacağız.”

  • Diyanet’e Yapılan Saldırıya Kınama

    Diyanet-Sen Van Şubesi, son günlerde sosyal medya üzerinde Diyanet İşleri Başkanlığı’na (DİB) yapılan saldırıları kınadı

    İl Müftülüğü önünde düzenlenen basın açıklamasında konuşan Diyanet-Sen Van Şube Başkanı Nurullah Arvas, ümmet coğrafyasına hizmet eden, mazlumların ve çaresizlerine imdadına yetişen, iman ve hakikat ölçülerini her alanda herkese hatırlatmaya çalışan DİB’e yapılan saldırılara karşı olduklarını, tek dil ve söylemle tüm dünyaya duyurmak için bir arada olduklarını belirtti. DİB’e dair saldırı dilini kullananları, iyi niyetten yoksun, ön yargılı insanlar olarak nitelendirdiklerini ifade eden Arvas, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nı itibarsızlaştırmayı bir yöntem olarak kullanmak, hiçbir akıl ve vidan tarafından kabul edilemez. Sapkın, çarpık, yorum ve değerlendirmeler, topluma başkanlığın görüşü olarak takdim edilemez. Bazı çevrelerin konuyu başkanlığın görüşü olarak defalarca kez takdim etmesi hiçbir ahlaki değer ve duyarlılıkla ilişkilendirilemez” dedi.

    Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu ümmet coğrafyası için tek umut olduğunu vurgulayan Arvas, “Bu umut biterse, dünya coğrafyasındaki mazlumlar çaresizliğe itilir. Vicdan yoksunu, inanç yoksunu bir millet olmaya doğru adım adım kayarız. Ne refahtan bahseden bir millet oluruz, ne de ezanı, Kur’an-ı dinleyebilen bir millet oluruz” ifadelerini kullandı.

    Vatanlarını yabancılara şikayet edenlerin, vatanlarını yaşanmaz bilenlerin vatanlarını yaşanmaz kılanlar olduğunu dile getiren Arvas, “Charlie Hebdo Dergisi’ne yapılan saldırıları ‘Fransa, çocuklarına ağlıyor’ diyerek manşet yapanlar, İstanbul’da yaşanan saldırı için ‘katliam ülkesi’ diyebiliyor. Halbuki kendilerine Türkiye’den daha yakın gördükleri o ülkenin dergisi, sahillerimizde can veren Aylan bebeğin karikatürünü çizip ‘Aylan bebek büyüseydi, o da bir tacizci olurdu’ diyecek kadar İslam’a ve Müslümanlara karşı bir linç girişimi içindeler. Diyanet’e ve Aylan bebeğe saldıranların beslendikleri kaynak birdir” şeklinde konuştu.

    Türkiye’nin altına bomba koyanlar ile ülkenin dinini, imanını çalmaya çalışanları aynı kefeye koyduklarının altını çizen Arvas, “Hilelerle, tuzaklarla ülkenin altına bomba koyanlarla, ülkenin dinini, imanını çalmaya çalışanları aynı kefeye koyuyor ve kınıyoruz. Bizler dün yapılan saldırılar karşısında nasıl bir olduysak, diri olduysak bugünde bu saldırılar karşısında aynı kararlılıkla bir olacağız, bütün olacağız, iri ve diri olacağız. Bu kapsamda Diyanet İşleri Başkanlığı’na ‘çamur at izi kalsın’ diyenlerin çoğaldığı, şer için konuşanların günden güne arttığı bu günlerde; bilgi sahibi olmadan fikir üretenlere inat dünyanın en ücra yerlerine Türkiye’nin nişanesini taşıyan Diyanet’ine sahip çık” ifadelerini kullandı.

  • Diyanet’e Saldırılara Kınama

    Diyanet İşleri Başkanlığı’na karşı bir kısım çevrelerce itibarsızlaşma ve karalama kampanyasının yürütüldüğünü açıklayan Diyanet-Sen Muğla Şube Başkanı Bülent Üzüm, Diyanet’e dair saldırı dilini kullananları, iyi niyetten yoksun, ön yargılı insanlar olarak nitelendirdi.

    Menteşe Kurşuncu Camii meydanında Memur-Sen Başkanı Önder Uçak ve Memur-Sen’e bağlı sendika temsilcileri, Diyanet İşleri Başkanlığı’na yönelik saldırıları kınadı. Diyanet-Sen Muğla Şube Başkanı Bülent Üzüm yaptığı açıklamada, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı itibarsızlaştırmayı bir yöntem olarak kullanmanın hiçbir akıl ve vicdan tarafından kabul edilemeyeceğini söyledi. Üzüm, bazı çevrelerin konuyu defalarca Başkanlığın görüşü olarak takdim etmesinin hiçbir ahlaki değerle ve duyarlılıkla ilişkilendirmenin mümkün olmadığını açıkladı.

    Diyanet’in bu ümmet coğrafyası için tek umut olduğunu açıklayan Üzüm, “Aksi halde bağımsızlığımızın sembolleri tek tek ellerimizden kayar gider. Charlie Hebdo Dergisine yapılan saldırıları ‘Fransa çocuklarına ağlıyor’ diyerek manşet yapanlar İstanbul’da yaşan saldırı için ‘Katliam ülkesi’ diyebiliyor. Hilelerle, tuzaklarla ülkenin altına bomba koyanlarla, ülkenin dinini, imanını çalmaya çalışanları aynı kefeye koyuyor ve kınıyoruz. Bu saldırılar bize göstermiştir ki, dün Diyanet’i saldıranlarla bugün saldıranlar aynı yerden beslenmektedir. Biz, dün yapılan saldırılar karşısında bir olduk, diri olduk iri olduk, gelecekte de aynı duruşu sergileyeceğiz. Diyanet İşleri Başkanlığına çamur at izi kalsın diyenlerin çoğaldığı, şer için konuşanların günden güne arttığı bu günlerde, bilgi sahibi olmadan fikir üretenlere inat, dünyanın en ücra yerlerine Türkiye’nin nişanesini taşıyan Diyanet’ine sahip çıkın. Bugün Diyanet’e yapılan bu saldırılar bize doğru yolda olduğumuzu, hedeften sapmadan İslam ve İman hakikatleri yolunda ilerlediğimizi kanıtlamıştır. Siz doğru iseniz, şer odakları size her zaman saldıracaktır” dedi.

    Üzüm, türlü kumpaslarla Diyanet İşleri Başkanlığı’na ve onun başkanına yönelik yıpratma ve itibarsızlaştırma kampanyasını yetkili sendika olarak kınadıklarını ve toplumun her kesimini Diyanet’e sahip çıkmaya davet etti.