Etiket: Diyanet-sen

  • Diyanet-sen UN Yüklü Tır’ı Bayırbucak Türkmenlerine Gönderdi

    Korkuteli Diyanet-Sen İlçe Temsilciliği, 1 haftalık aradan sonra bu kez Bayır Bucak için toplanan un yüklü TIR’ı dualarla gönderdi.

    Suriye’de Türkmen dağlarında yaşam mücadelesi veren Bayır-Bucak Türkmenlerine Korkuteli Diyanet-Sen İlçe Temsilciliği yardım eli uzatmaya devam ediyor. Diyanet-Sen Korkuteli ilçe temsilciliği geçen hafta hayırseverlerle sürdürdükleri çalışmalar kapsamında 1 TIR gıda (patates) yardımını Suriye’ye göndermişti. Bugünde un yüklü TIR’I dualar eşliğinden gönderdi.

    Korkuteli Diyanet-Sen İlçe Temsilcisi Şaban Dişli, “Geçen hafta vatandaşların destekleri ile bir TIR Patatesi Mazlum Suriyeli ve Türkmen kardeşlerimize ulaştırmıştık. İlçeden toplanan un TIR’ımızı dualarla gönderiyoruz. 7’den 77’ye tüm vatandaşlarımızın, Rusya’nın İmamlığında, Esed, İran ve Hizbullah militanlarının Suriye’yi değil, bilakis Ümmet’i vurduğunu görmesi ve bilmesi gerekmektedir. Biz Diyanet sen ailesi olarak her fırsatta dile getirdiğimiz gibi mazlumun dilini, dinini, ırkını, mezhebini hiçbir zaman sorgulamadık. Bir aydır Suriye’de, Filistin’de zulüm gören kardeşlerimize yardım göndermek için seferber olduk Bugün de ikinci yardım TIR’ımızı gönderiyoruz” diye konuştu.

  • Diyanet-sen, Diyanet İşleri Başkanlığı’na Sahip Çıktı

    Diyanet-Sen Adıyaman Şube Başkanı Emin Çil yaptığı basın açıklamasında, son dönemde eleştirilen Diyanet İşleri Başkanlığı’na sahip çıktı.

    Diyanet-Sen Adıyaman Şube Başkanı Emin Çil ve yönetim kurulu üyeleri, Diyanet-Sen olarak bugün burada ümmet coğrafyasına hizmet eden, mazlumların, çaresizlerin imdadına yetişen, iman ve hakikat ölçülerini her alanda ve herkese hatırlatmaya çalışan Diyanet İşleri Başkanlığı’na yapılan acımasız saldırılara karşı olduklarını kaydetti.

    Diyanet İşleri Başkanlığı’na saldırı dilini kullananları, iyi niyetten yoksun, ön yargılı insanlar olarak nitelediklerini vurgulayan Emin Çil, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı itibarsızlaştırmayı bir yöntem olarak kullanmak hiçbir akıl ve vicdan tarafından kabul edilemeyeceğinin altını çizdi.

    Sapkın, çarpık, yorum ve değerlendirmeler, topluma Başkanlığın görüşü olarak takdim edilemeyeceğini ifade eden Emin Çil, “Bazı çevrelerin konuyu defalarca Başkanlığın görüşü olarak takdim etmesi hiçbir ahlaki değerle ve duyarlılıkla ilişkilendirilemez. Diyanet bu ümmet coğrafyası için tek umuttur. Bu umut biterse dünya coğrafyasındaki mazlumlar çaresizliğe itilir. Vicdan yoksunu, inanç yoksunu bir millet olmaya doğru adım adım kayarız. Ne refahtan bahseden bir millet oluruz, ne de ezanı Kur’an-ı dinleye bilen bir millet oluruz. Bağımsızlığımızın sembolleri tek tek ellerimizden kayar gider.Türkiye adına aydınlık yarınlardan bahsedebilmek için bizim bir ve bütün olmamız gerekir.

    Dillerinden kin dökülenlerin Diyanet’e dair tek bir olumlu cümle kurmayanların Diyanet’in kucaklayıcı, yapıcı, aydınlatıcı ve aydınlık yüzünü görmeleri de imkansızdır. Vatanlarını yabancılara şikayet edenler bilmelidir ki, vatanlarını yaşanmaz bilenler ,vatanlarını yaşanmaz kılanlardır” şeklinde konuştu.

    Çil, “Hilelerle, tuzaklarla ülkenin altına bomba koyanlarla, ülkenin dinini, imanını çalmaya çalışanları aynı kefeye koyuyor ve kınıyoruz. Bu saldırılar bize göstermiştir ki, dün Diyanet’e saldıranlarla bugün saldıranlar aynı yerden beslenmektedir. Biz dün yapılan saldırılar karşısında bir olduk, diri olduk, iri olduk, bugün yapılan saldırılar karşısında aynı kararlılıkla bir olacağız, bütün olacağız, iri olacağız ve diri olacağız. Diyanet İşleri Başkanlığı’na çamur at izi kalsın, diyenlerin çoğaldığı, şer için konuşanların günden güne arttığı bu günlerde, bilgi sahibi olmadan, fikir üretenlere inat, dünyanın en ücra yerlerine Türkiye’nin nişanesini taşıyan Diyanet’e sahip çıkacağız. Bugün Diyanet’e yapılan bu saldırlar bize doğru yolda olduğumuzu, hedeften sapmadan İslam ve İman hakikatleri yolunda ilerlediğimizi kanıtlamıştır” diye konuştu.

  • Çaycuma Diyanet-sen Gençlere Sahip Çıkılmasını İstedi

    Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı Diyanet-Sen Çaycuma İlçe Başkanı Kenan Tunç, İzmit’te uyuşturucu batağındaki bir gencin fare zehiri içerek intihar etmesi üzerine bir açıklama yaptı.

    İntiharlar konusunda araştırmaları ve bir de kitabı bulunan Başkan Tunç yaptığı yazılı açıklamada, herkesi bu konuda bir kez daha duyarlı olmaya çağırdı.

    Diyanet-Sen Çaycuma ilçe başkanı Kenan Tunç’un yaptığı açıklamada,”İzmit’te 23 yaşında Burhan Doğan isimli bir genç daha intihar etti.İntihar etmeden önce yazdığı not ise bu konuda yapılan aksaklıkları ve yapılması gerekenleri gözler önüne serdi.

    Fare zehiri içen ve üstüne bir de alkol alarak hayatına son vermek isteyen Burhan Doğan’ın sosyal Medya’da paylaştığı notu ibret için bir kez daha kamuoyuyla paylaşmak istiyorum. Genç kardeşimiz Burhan Doğan o duygusal intihar notunda şöyle diyor,”Merhaba sevgili kardeşlerim, dostlarım birazdan hayatıma veda etmek üzereyim. Neden mi?Abi dediğimiz insanlar özellikle bu mesajım size hakkım herkese helal ama size haram sizi bekliyor olacağım gideceğim yerde Allah kendini öldüreni affetmezmiş ama bir sebepten kendini öldüreni affedermiş inanıyorum ki bende o kullarından biriyim. Kurban olurum yoluna yaşım 17 abi dediğimiz insanlar bize hayatın en eğlenceli gözüken pis yoluna sürüklediler.Vücudumuz artık kimyasalla çalışır oldu. Özel hastanesinden tut, Bakırköy’den tut Umuttepesi’ne profosör doktorların tedavisini gördüm ama artık bitik durumdayım.Bazı akrabalarım beni şakaya bile aldılar olsun düşmeden bilemezsiniz dedim ya gene diyorum düşmeyen insanlar beni hor görmeyin ailem üzülecek belki. Kurban olurum anama, babama, kardeşime. Üzülmeyin son kez üzüleceksiniz.Evladınız her gün sizi üzmektense bir süre üzer çeker gider. Başka çıkış yolu bulamıyorum. Yaşım oldu 23 daha da batmaktayım. Kimi arkadaşım Hollanda’ya, kimi arkadaşım Rusya’ya kendini attılar kurtulmak için. Bazı akrabalarım parayla konuştular, bazı akrabalarım ise elinde olanı verdiler.Teyzem bu yazım sana, hakkını helal et. Teyze anne yarısıdır, gerçekten de öyleydin. Benim için ne yapalım olmadı, çok uğraştınız.Kimseyi üzmek istemiyorum. Babam çok mert bir adamdır. Benimle arkadaş gibiydi ama ben onu bir düşman olarak gördüm Neden mi artık kendimde değildim. Gözümü açtığımda ise artık dibe vurduğumun farkındaydım.Bir mesaj veriyorum geride kalanlara, sakın ama sakın yaklaşmayın öyle insanlara, benim durumuma düşersiniz.Burada ne bir gövde gösterisi ne de başka bir şey amacım. İçmeyin güzel insanlar. Hayatımın bakın en güzel çağında bir çıkış yolum kalmadığı için size mesaj veriyorum.Gene de herkesi seviyorum, yaşamayı her şeyi seviyorum. İçen insanları da hor görmeyin. Kimisi bilinçli kimisi ise bilinçsiz el mahkum olduğu için içiyor. Anlayamazsınız nasıl bir psikolojide olduklarını bilemezsiniz. Hor göreceğinize el uzatın. Onca kalbi güzel insanlar var.Anam babam üzülmeyin ben şu anda da mutluyum. Bilincim gayet iyi bir şekilde yazıyorum. Anam bir evladın gidecek, bin evladına ders olacak inşallah. Benden yana herkese hakkım helal olsun. ” İşte gencecik bir kardeşimizin son notu böyle. O şimdi yaşamla ölüm arasında yaşam savaşı veriyor. İnşallah bir an evvel sağlığına kavuşur.

    İzmit’li Burhan’ın yazmış olduğu bu İntihar notunda dikkat çeken en önemli unsurlara biz de dikkat çekmek istiyoruz. Bu gencimizin ifadesiyle gençlerimizin uyuşturucu bataklığına düşmelerinin en önemli sebepleri şunlardır.

    1. Arkadaş seçiminde yapılan yanlışlıklar,

    2. Abi denilen bazı insanların iyi niyet istismarı ve aslında abilik rolünde eşkıyalık, yapmaları

    3. Nefse hoş gelen bazı şeylerin aslında ölüme giden yollar olduğu,

    4. Aile ve yakınların duyarsızlığı,

    5. Elinden tutulması gerekenlerin horlanıp dışlanılması,

    6. Tedavi merkezlerinin hasta takipte yetersizliği.

    7. Ümitsizliğe kapılmanın yıkılmanın başlangıcı olduğu

    Malesef sokaklar Burhan gibi daha pek çok gençlerimizle dolu. Ne yazık ki içinde yaşadığımız Türkiye gemisi bir yerlerinden su alıyor. Sular da epeyce çoğalmışa benziyor. Çünkü bonzai ve uyuşturucularla zehirlenen gençlerimizin sayısı arttıkça intihar olayları da maalesef çoğalıyor. Medyada neredeyse her gün ülkenin çeşitli yerlerinden cinnet geçirme ve intihar haberleri okumaktayız.Bu konuda geliştirmiş olduğumuz ve kamuoyuyla da paylaştığımız “Hakut” Hayat Kurtarma Projemiz hala uygulayacak duyarlı elleri beklemektedir.

    Devlet millet el ele, bütün sivil toplum kuruluşlarını geleceğimizin teminatı gençliğimize sahip çıkmaya davet ediyorum”dedi.