Etiket: Dini

  • Miniklere dini sevdiren proje başladı

    Okul öncesi öğrencilerine yönelik hazırlanan “Okul Öncesi Eğitimde Dinimi Seviyorum Öğreniyorum Projesi”, Bursa’nın İnegöl ilçesinde hayata geçirildi. Velilerin isteğine bağlı olarak 4-6 yaş grubundaki okul öncesi eğitim alan öğrencilere İnegöl Müftülüğü tarafından görevlendirilen eğitimciler tarafından dini dersi veriliyor.

    Projeyle ilgili bilgi veren İnegöl Milli Eğitim Müdürü Fatih Bilican, “Yenice Fatma Mehmet Göztepe Anaokulu’nda daha önce İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile İl Müftülüğü arasında imzalanan protokol çerçevesinde öğrencilerimize yönelik Dinimi Seviyorum, Öğreniyorum projesi hayata geçirildi. Bu projenin esas hedef kitlesi, okul öncesi eğitim kurumlarımızdaki 4-6 yaş öğrencilerimizdir. Bu öğrencilerimize okul öncesi eğitim kurumlarımızda tamamen velilerimiz talebi doğrultusunda haftada 3 gün ve ikişer saat olmak üzere toplam 6 saat ders veriliyor. 10 veya 18’er kişilik gruplar halinde normal eğitim saatlerinin haricinde ilaveten isteğe bağlı uygulanan bir projedir. Müftülüğümüzün bu konuda eğitimli, uzman ve sertifikası olan görevlileri tarafından dersler verilmektedir. Biliyorsunuz Müslüman bir ülkede yaşıyoruz. Dolayısıyla aileler çocuklarına küçük yaşlarda dini eğitim verdirmek istiyor. Milli ve manevi değerleri, din sevgisini kendi yaşına göre alması daha kolay oluyor. Eğer resmi kurumlarda bu verilmiyorsa biz çocuğumuza başka yerlerde aldırırız deniliyor. Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından bu tür eğitimlerin resmi kurumlarca verilmesi isteniyor. Bu manada bunu ihtiyaç hisseden ailelerimizin ihtiyaçlarını gidermek adına böyle bir proje geliştirildi” dedi.

    Devletin resmi kurumlarında, gözetim altında, ehil ve uzman kişilerce talep eden velilerin öğrencilerine dersler verileceğini anlatan Fatih Bilican, “Şu an bu okulumuzda 2 sınıf olarak eğitimler başladı. Diğer okullarımızda da veliler bilgilendirildi. Onlardan da talep alınıyor. İkinci dönemde de diğer okul öncesi kurumlarımızda da bu uygulamayı başlatacağız. Talep olduğu müddetçe biz bu uygulamayı devam ettireceğiz. Okullarımız buna hazır. Yeter ki talep olsun. Bu projeyle aynı zamanda okul öncesi eğitim çağında olup, kayıt yaptırmayan öğrencilerimizi okul öncesine kazandırmak istiyoruz” diye konuştu.

    “Batıda bu eğitimler çok önce başladı”

    4-6 yaş grubuna yönelik dini eğitimlerin batılı ülkelerde çok önce başladığını belirten İnegöl İlçe Müftüsü Kazım Güzel ise, “4-6 yaş grubuna yönelik dini eğitimler batı ülkelerinde çok önce başlamasına rağmen, biz de geç kalındı. Henüz istenen seviyeye de gelinemedi. Bunun en önemli sebeplerden birisi de, resmi olmayan yapılar tarafından dini eğitim veriliyor. Bu projeyle Tevhidi Tedrisat Kanununun belki başarıya ulaşmasının zemini hazırlanmış oldu. Milli Eğitim Müdürlüğü ve Diyanet İşleri Başkanlığı iş birliğiyle hem Kur’an kursu hocalığı formasyonuna sahip, güvenlik araştırmalarından geçmiş, hem de pedagojik formasyon açısından 4-6 yaş çocuklarımıza eğitim verebilecek elemanlarca bunun verilmesi mühim. Aslında din fıtrîdir. Fıtrî olan din duygusu yaratılışla başlar. Dolayısıyla batıda çok erken yaşlarda başlayan din eğitimi, bizim memleketimiz de çok geç başlamış ve yaş olarak da yukarı yaşlardan başlatılmıştır. Bursa Müftülüğü ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün başlatmış olduğu çalışma Türkiye genelinde de yaygınlaşmıştır. Türkiye genelinde uygulanacak bir proje haline gelmiştir” şeklinde konuştu.

  • Altuntaş: “Balkanlardaki Türkler dini baskı altında”

    Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu Genel Başkanvekili ve Basın Sözcüsü İzzet Altuntaş, Balkanlarda yaşayan Türklerin dini ve eğitim yönünden baskı altında olduğunu söyledi.

    Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu olağan toplantısının bu ay Manisa’da yapıldığını belirten İzzet Altuntaş, Manisa Valiliği ve Manisa Büyükşehir Belediyesinin önderliğinde düzenledikleri toplantıda özellikle Bulgaristan’daki Cumhurbaşkanlığı seçimi ve önümüzdeki hafta sonu yapılacak Makedonya’daki genel seçimlerin üzerinde değerlendirmelerde bulunduklarını ifade etti. Makedonya’da Türk partisinin genel kongresine katılma kararı da aldıklarını belirten Altuntaş, “Özellikle ilk defa Balkan ülkelerinde konfederasyonumuzu temsilen fahri temsilciliklerin açılmasının kararını aldık. Bu konuları değerlendirmek üzere Genel Başkanımız Zürfettin Hacıoğlu ile beraber önümüzdeki günlerde Balkan ülkelerine 3 kişilik bir komisyon ile gideceğiz. Özellikle belediyeler ile olan diyaloğumuzu Türk kültürü ve folklorunu Balkanlarda yaşatan kardeşlerimizi verdikleri mücadelede Türkiye’deki belediyelerin bu konularda belirli organizasyonlara onların davet etmelerini, Balkanlardaki Türk devletleri ile irtibatlı olmalarını sağlayacağız” dedi.

    Balkanlardaki Türkler dini baskı altında”

    Balkanlardaki Türklere dini baskı yapıldığını ifade eden Altuntaş, “Bu arada Türkiye’de gördüğümüz kadarıyla özellikle Kosova ve Makedonya’daki kardeşlerimizin Türkiye derneklerinin aralarındaki koordinasyon olayını da sağlayacağız. Çünkü Batı Trakya ve Bulgaristan’da özellikle dini yönden ve eğitim yönünden çok büyük baskılar vardır. Kısa süre önce İsrail’de ezanın sesini yok etmek isteniyorsa, oralardaki camilerde de namaz kılmalarda büyük tedirginlikler yaşanmakta. Hatta Osmanlı’dan kalan birçok tarihi eserlerimiz kalan adalardaki camilerin kapılarının kapalı olduğu ve bunların da Türkiye’deki onların dinlerine olmadıkları yerlerde bile istedikleri kiliseleri açarken, kaldı ki bugün Türkiye’de 60-70’in üzerinde yeni kiliseler yapıldı. Acaba dışarıdan gelen Hristiyanlar mı var, yoksa içeriden Hristiyanlar faaliyetleriyle gizlice farkında olmadan, bilgimiz dışında Hristiyanlaştırma politikaları mı var? Bunların da sıkı bir şekilde yetkili makamlarımız tarafından takip edilmesini istemekteyiz. Onlar kiliselerine dışarından gelen papazlar tarafından istedikleri ibadetlerini yaparken, bizim milyonların üzerinde Atina’da Müslüman kardeşlerimiz varken, bir bayram namazını kılmak için camilere müsaade edilmemekte ve bir yer gösterilmemektedir. Orada vatandaşlar bir sivil toplum örgütünün bürosunda bayram namazını kılmaktadırlar” dedi.

    “Bunlar oralarda Türklüğün yok olması için verilen mücadeledir”

    “Özellikle ana sınıflarında yeni çıkardıkları ana sınıf problemi ile Batı Trakya ve Bulgaristan’da çocuklarımızı Bulgarca eğitmeye başlamaktadırlar” diyen Altuntaş, “Bunlara itibar göstermeyen velilere cezai müeyyideler uygulamaktadırlar. Bu bir asimilasyon politikasıdır. O zaman ortaya, yıllardan beri devam eden Haçlı Seferleri halen bugün Avrupa ülkeleri tarafından ve İsrail’in de buna katkı vererek Türkiye dini yönden çok büyük bir baskı altındadır. Bu konularda halkımızı uyarmak ve resmi makamlarımıza oradaki sorunları buraya getirmek istemekteyiz” diye konuştu.

    Balkanlardaki Türk vatandaşları aralarında siyasi gerginlikler oluşturulmak istendiğini belirten Altuntaş, “Bunlar oralarda Türklüğün yok olması için verilen mücadeledir. Bunlar da bizim gözümüzden kaçmamaktadır. O nedenle en çok ağırlığı oradaki siyasilerle, arkadaşlarımız ile irtibatlı olarak yapmak durumunda olduğumuzu ve fahri temsilciliklerimizi oluşturup harekete geçeceğiz. Buna da önümüzdeki günlerde başlayacağız. Elçilik ve konsolosluk makamında olanların da bu konulara çok duyarlı olmalarını beklemekteyiz. Türkiye’nin iç konusunda doğuda her türlü büyük hükümetlerin ve devletlerin konsoloslukları ve elçilikleri cirit atmaktadır. Onlara mubah olan bize günah olmamalı ya da bize günah olan onlara da günah olmalı” şeklinde konuştu.

  • ABD’de dini bayramların tatil edilmesi için çalışmalar başladı

    Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) New York şehrinin Long Island-Huntington semtinin yöneticileri ve milli eğitim yetkilileri, Amerika Türk Toplulukları Birliği (ATTB) ve diğer İslam ülkelerinin STK yetkilileri öncülüğünde okulların Ramazan ve Kurban Bayramlarında tatil olması için toplantı yaparak hazırlanan tasarıyı yetkililere sundu.

    Toplantıya 13 kişilik yetkililerin yanı sıra Amerika Türk Toplulukları Birliği Başkanı Savaş Şahin, New York Giresunlular Derneği Yönetim Kurulu üyesi İzzet Cebeci ve yaklaşık 250 öğrenci velisi katıldı. Toplantıda açılış konuşmasını yapan Huntington Eğitim Müdürü Eric Geringswald, ilçede Müslüman nüfusunun arttığını, Müslüman çocuklar için dini bayramlarında okullarının resmi tatil olması gerektiğini söyledi.

    Salonda bulunan öğrenci velileri de Müslümanların dini bayramlarında okulların resmi tatil olması gerektiği yönünde görüşlerini belirtti.

    ATTB Başkanı Savaş Şahin yaptığı açıklamada, yaklaşık 100 yıllık bir hayalin gerçekleşmesi için çalıştıklarını söyledi. Şahin, “United State kanunlarında eğitimin bir sezonda en az 180 ders günü olması gerektiği doğrudur ama her milli eğitim müdürlüğü birkaç gün erken başlama veya geç bitirme yetkilerinde olduğu için bu bir bahane olamaz. State sınav günlerinin tatil günlerine denk gelmesi mümkün değil çünkü New York’un merkezinde ve bazı ilçelerinde 2015 yılında Ramazan ve Kurban bayramlarına denk gelen günlerin resmi tatil kabul edildiği için State sınavlarının bugünlere denk gelmesi mümkün değildir” dedi.

    ABD’de dini özgürlüğün anayasayla korunduğunu hatırlatan Şahin, “Çocuklarımızın bu bayramlarda resmi olarak tatil yapmaları gerekir. Destek olan başta müdür Eric Geringswald ile yetkililerin hepsine ve buraya gelen öğrenci velilerimize teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.

    Aralık veya Ocak ayında yapılacak toplantıda oylamaya sunulacak olan tasarının kabul edilmesine kesin gözüyle bakılıyor.

  • Vali Balkanlıoğlu: “Dini değerlerini kaybeden uyuşturucuya yöneliyor”

    Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu, “Dini değerlerini kaybeden uyuşturucuya yöneliyor” dedi.

    Uyuşturucu İle Mücadele İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı, Vali İrfan Balkanlıoğlu başkanlığında yapıldı. Valilik Toplantı Salonu’nda yapılan toplantıya, Vali İrfan Balkanlıoğlu, İl Jandarma Komutanı Albay Sedat Sarıkaya, Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ahmet Çoruh, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Sıtdık Temür, Ordu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metin Kara, Baro Başkanı İlhan Kurt, Vali Yardımcısı Niyazi Erten, İl Emniyet Müdürü Caner Tayfur, ilgili daire müdürleri ve kurul temsilcileri katıldı.

    Uyuşturucu ve madde bağımlılığının toplumda sosyal bir sorun olduğunu belirten Vali İrfan Balkanlıoğlu, uyuşturucuyla mücadelenin sadece polisiye tedbirlerle önlenemeyeceğini, diğer önleyici tedbirlerin de etkin bir şekilde uygulanması gerektiğini söyledi.

    İnsanların neden uyuşturucuya ihtiyaç duyduklarının iyi tespit edilmesi ve buna göre önlemler alınması gerektiğine vurgu yapan Vali Balkanlıoğlu, “Uyuşturucunun ticaretini yapanlarla uğraşmak güvenlik güçlerimizin görevidir. Ancak, niye böyle bir bela var başımızda? İnsanlar niye uyuşturucu kullanma ihtiyacı duyarlar? Durup dururken niye uyuşturucuya alışırlar? İyi bir aile evladı olması gereken insanlar niye uyuşturucu kullanırlar? Niye böyle bir talep vardır? Bunların çok iyi irdelenmesi, incelenmesi gerekir. Uyuşturucu ile geniş anlamda mücadele çok önemlidir. Bundan dolayı herkes bu konuda görevlidir. Merak uyandırılmadan ailelerin uyarılması, öğrencilerin ikaz edilmesi gerekir. Uyuşturucuyla toplum olarak topyekun mücadele etmemiz gerekir. Ülkesini seven herkesin mücadele etmesi gereken bir husustur” ifadelerini kullandı.

    “Aileler çocuklarına dini değerleri öğretmiyor”

    Uyuşturucuyla, terörizmle mücadele edildiği gibi mücadele edilmesi gerektiğini ifade eden Vali Balkanlıoğlu, “Uyuşturucuya bulaşmanın birçok sebebi vardır. Değerlerine bağlı olmayan ailelerden geçiyor. Birçok aileye bakıyoruz değerler eğitimi verilmiyor. Din, diyanet, Allah korkusu, kul hakkı, hayvan sevgisi, insan sevgisi bunlar verilmiyor ve evde hiç konuşulmuyor. Para kazansın, meslek sahibi olsun bunlar hep ön planda tutuluyor. Bir mesleği, sanatı olsun, iş bulsun, bir yerlere yerleşsin o kadar. Biz insan istiyoruz, hak etmediği bir şeyi almayan. Çocuklarımızı iyi yetiştirmeliyiz. Böyle değerlere sahip çıkmalı yoksa ayağımızın altındaki halı gidiyor. Gelecek nesillere, evlatlarımıza, torunlarımıza çok daha karışık, çok daha kötü bir ülke bırakmak durumunda kalabiliriz. Çocuklarımız çok daha kötü koşullarda yetişme durumunda kalabileceklerdir. Eğer bu sorunla mücadele etmezsek, bu sorun şimdilik büyük gözükmese de büyüyüp hepimizi rahatsız edecektir. Ülkemizi rahatsız edecektir. Bir ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüktür bu. Halkını, milletini neslini yok etmektir bu. Geleceği yok etmektir. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, herkes kendini bu işte görevli addetmezse, kafa yorup öneriler getirmezse, destek olmazsa bu sorun büyüyecektir. Okulda öğrenciler niye uyuşturucu kullanır? Öğretmeni yok mu? Ana sınıfından itibaren elimizde değil mi bu çocuklar? Aileler niye eğitmez çocuklarını?Uyuşturucu bataklığından kurtulmak için herkes kendini görevli görmesi lazım” diye konuştu.

    Toplantıda, uyuşturucu ile mücadele konusunda kurumlarca il genelinde yürütülen çalışmalar değerlendirildi. Alınması gereken yeni tedbirler konusunda da görüş ve öneriler dile getirildi.

  • Dini Nikahlı Eşini Boğarak Öldüren Şahıs Tutuklandı

    Gaziantep’te dini nikahlı eşini boğarak öldüren şahıs, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Şahsın öğretmen eşini kendisine tokat atması nedeniyle öldürdüğünü söylediği öğrenildi.

    Yaklaşık 1 yıl önce Osmaniye’de aynı apartmanda oturduğu Yücel K. (31) ile tanışarak dini nikahlı olarak evlenen Özlem Gülkaya (32), daha sonra Gaziantep’in Nizip ilçesinde özel bir rehabilitasyon merkezinde öğretmenlik yapmaya başladı. Özlem Gülkaya’nın ayrılmak istediğini belirtmesi üzerine Yücel K., Osmaniye’den Nizip’e gelerek dini nikahlı eşini ayrılmamaları için ikna etmeye çalıştı. Bıkan tartışma sonucu Gülkaya’yı boğarak öldüren şahıs olay yerinden kaçtı. Sabah Özlem Gülkaya’nın okula gelmemesinden ve telefonlara cevap vermemesinden şüphelenen öğretmen arkadaşları durumu polise bildirdi. Eve gelen polis, Özlem öğretmenin cansız bedeniyle karşılaştı. Olayla ilgili çalışma başlatan polis, binanın ve civardaki iş yerlerinin güvenlik kamera kayıtlarını inceleyerek eve en son gelen kişinin Yücel K. olduğunu belirledi. Şahsın gideceği muhtemel yerlerde önlem alındı. Yücel K.’yı Kahramanmaraş’ın Türkoğlu ilçesinde çalıştığı şantiyenin yakınlarında kıskıvrak yakalayarak gözaltına alan polis, zanlıyı sorgusunun ardından adli makamlara sevk etti. Yücel K., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    Yücel K.’nın polis sorgusunda suçunu itiraf ettiği ve 4 aydır dini nikahlı eşi Özlem Gülkaya’nın sürekli ayrılmak istediğini söylediği öğrenildi. İfadesinde tartıştığı eşinin kendisine tokat attığını ifade eden zanlının buna sinirlenerek Özlem Gülkaya’nın boğazına sarıldığını ve öldürdüğünü itiraf ettiği belirtildi. Yücel K.’nın ifadesinde pişman olduğunu söylediği de öğrenildi.