Etiket: Dersi

  • Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısından Üniversitelilere Hukuk Dersi

    Yeni akademik yılın açılış dersi için İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri ile bir araya gelen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca, üniversitelilerle tecrübelerini paylaştı.

    Her yıl hukuk dünyasının önemli isimlerinin açılış dersini gerçekleştirdiği İstanbul Kültür Üniversitesi (İKÜ) Hukuk Fakültesi’nde 2015-2016 akademik yılının ilk dersini Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca verdi. Hukuk Fakültesi öğrencileri tarafından düzenlenen etkinlik, İKÜ Şirinevler Yerleşkesi’nde gerçekleşti. İKÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bahri Öztürk’ün açılış konuşmasıyla başlayan ders, Mehmet Akarca’nın konuşmasıyla sürdü. Öğrencilerin ve öğretim görevlilerin yoğun ilgi gösterdiği açılış dersinde mesleğin getirdiği sorumlulukları ve tecrübelerini gençlerle paylaşan Akarca, Prof. Dr. Bahri Öztürk’le olan uzun süreli dostluğundan da söz etti. Ders bitiminde ise Akarca’ya günün anısına plaket takdim edildi.

    GELECEĞİN HUKUKÇULARINA TAVSİYELER

    Öğrencilere tavsiyelerde bulunan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca, hukuk eğitimi alıp ilerde hakim, savcı, avukat olarak görev yaptıklarında hukukun evrensel ilkeleri ışığında görevlerini icra etmelerini ve bilimi, aklı, vicdanı, ahlakı göz önünde bulundurmalarını tavsiye etti. Adalet duygusunun toplumda yerleşmesi için çaba harcamaları gerektiğinin altını çizen Akarca, “Gençlerimiz sorumluluk üslenmeli ve halkımıza, milletimize, insanlığa yararlı hizmetlerde bulunmalılar. Bu hizmetler ve başarılı çalışmalar sonucunda mesleklerinde ilerleme sağlayabilmeleri çok daha kolay olacaktır’’ dedi.

    Toplantının verimli geçtiğini ifade eden Akarca, “Hukuk öğrencisi arkadaşların büyük çoğunluğu ilerde hakim olarak, savcı olarak, öğretim üyesi olarak, idareci olarak benim meslektaşlarım olacaklar. Onlarla birlikte bu çatı altında bugün güzel bir birliktelik gerçekleştirdik’’ diyerek sözlerini noktaladı.

  • Suat Ersoy’dan “Aralık” İle Aşk Dersi

    “Aralık” isimli yeni single şarkısı ile müzik severlerle buluşan Suat Ersoy, kısa sürede dijital müzik platformlarında en çok indirilen ve dinlenenler arasında ilk sıralara yükselerek müzik severlerin gönlünde taht kurdu.

    Kasım ayının ilk haftasında müzik dünyasında yerini alan Suat Ersoy, herkesin hafızalarında yer almış “Kasımda aşk başkadır” sözleri yerine “kasımda aşk başka falan değil Aralığa kadar sürer” diyerek bir anda müzik camiasında tepkileri üzerine çekerken, oluşan tepkilere karşılık müzik listelerine yerini alarak aşka dair ezberleri bozdu. “Aralık” şarkısının söz ve müziği Suat Ersoy’a ait, aranjesi ise Emre Bayar imzası taşıyor. Çekimleri Karaköy ve Sirkeci’de gerçekleştirilen klibin yönetmenliğini Emre Taptık üstlendi. “Aralık” PDND Müzik etiketi ile müzikseverlerle buluştu. “Aralık” şarkısının sözleri müzik severlerin hafızalarında yer alacağa benziyor.

  • Küçükcan: “Türkiye Dünyaya İnsanlık Dersi Veriyor”

    AK Parti Adana Milletvekili Prof. Dr. Talip Küçükcan, Türkiye’nin yürüttüğü ‘insani diplomasi’ ile mazlum milletlerin yanında olduğunu ve bu amaçla 2014 yılında çeşitli ülkelere 6.4 milyar dolarlık kalkınma yardımı yaptığını söyledi.

    Milletvekili Küçükcan yaptığı açıklamada, Türkiye’nin dış politika öncelikleri arasında yer alan insani yardımların 3.6 milyar dolarının kamu kurumlarından, 2.8 milyar dolarının ise sivil ve gönüllü kuruluşlardan ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığını belirtti.

    Türkiye’nin mazlum milletlerin yanında yer aldığını, açlık ve yoksulluğun giderilmesi, çatışma ve iç savaşların çözümlenmesi için gayret ettiğini belirten Küçükcan, BM ve benzeri kuruluşların etkin çalışmadığını, adil ve müreffeh bir dünyanın kurulması için yeterince çalışmadığını ifade etti. Küçükcan, açıklamasında “Türkiye, özellikle AK Parti iktidarları döneminde insani diplomasiye öncelik vermiş ve geniş kaynaklar ayırmıştır. Bugün en çok insani yardım yapan ülkeler listesinin en üst sıralarında yer alıyoruz. Sadece devlet kurumlarımız değil, sivil toplum kuruluşlarımız da pek çok ülkede dertlere deva bulmak için faaliyet gösteriyor. Bu da Türk insanının vicdanın ne kadar duyarlı olduğunu ve halkımızın cömertliğini gösteriyor. Ne yazık ki aynı duyarlılık medeni denilen dünyada görülmüyor. Mülteci krizinde bunun trajik örneklerini görüyoruz” dedi.

    “TÜRKİYE MÜLTECİLERE HAYAT ÖPÜCÜĞÜ VERDİ”

    Her gün batı ülkelerine ulaşmak için çabalayan kaçak göçmen haberleri ve batan botlarda kaybedilen hayatlara ilişkin üzücü bültenlere tanıklık edildiğine işaret eden Küçükcan, dünyanın gözü önünde büyük bir trajedi yaşandığını ve buna da duyarsız kalındığını söyledi. Türkiye’nin Suriye’deki iç savaştan kaçan 2,5 milyon Suriyeli mülteciye kapısını açarak hayat öpücüğü verdiğini de belirten Küçükcan, “Türkiye sınırlarını açmayıp, kapılarını kapalı tutsaydı bu kitlenin büyük bir kısmı Suriye rejimi saldırılarının ve katliamlarının hedefi olacak ve bugün hayatta olmayacaktı. Maliyetinin yüksek olacağını bile bile Türkiye kapılarını açtı. Bu sayede milyonlarca Suriyelinin hayatı kurtarılmış oldu. Türkiye kapısını açarken etnik, dini ve mezhepsel ayrım da yapmadı. Araplar, Kürtler, Sünniler, Yezidiler ve Nusayriler hiçbir ayrım gözetmeksizin güvenli ortamlara kavuşturuldu. Mültecilerin bir kısmı kamplara alınırken bir kısmı da kendi imkanları ile hayata tutundu. Şimdi bu insanlarım bir kısmı Avrupa ülkelerine gitmek istiyor. Ancak Avrupa kalın bir duvar örerek mültecileri sınırlarına yaklaştırmamaya çalışıyor” şeklinde konuştu.

    “BATI VE İSLAM DÜNYASI DAHA DUYARLI OLMALI”

    Her batan göçmen ve mülteci teknesi ile hayatların söndüğünü, umuda yolculuğun ölüm yolculuğuna dönüştüğünü söyleyen Talip Küçükcan, şunları kaydetti:

    “Her batan tekne ile insanlık ve medeniyet de batıyor. Buna seyirci kalmamalı uygar dünya. Şu ana kadar Türkiye bütün dünyaya bir insanlık dersi verdi ama ne İslam dünyası ne de batı mültecilere hayat alanı açacak projelere açık olmadı. İslam dünyası kardeşlik hukukunu unutmuş gibi derin bir sessizliğin içinde. Batı ise kendi çıkarlarını önemsediği için mülteci krizine duyarsız kaldı. Mülteciler Avrupa sınırlarına dayanınca da cılız bir ilgi uyandı. Avrupa’da insan hayatı değerlidir ve kutsaldır denir ama söz konusu Suriyelilerin hayatı olunca aynı hassasiyet gösterilmiyor. Artık hem İslam dünyası hem de batı bu konuda daha duyarlı olmalıdır. İnsanlık, medeniyet, ahlak ve vicdan da bunu gerektirmektedir.”

  • Eski Bbpli Metin Gündoğdudan Milliyetçilik Dersi

    Milliyetçi camianın önemli isimlerinden olan ve BBP Eski Genel Başkan Yardımcısı iken AK Parti’ye geçen Metin Gündoğdu, “Ben milliyetçiyim, ben ülkücüyüm. Bizim milliyetçilik anlayışımız, asla ırk temeline dayanmaz. Bu milletin gerçek milliyetçisi de AK Parti’dir. Milliyetçi camiaya buradan sesleniyorum. Gün birlik ve beraberlik günüdür” dedi.

    Milliyetçi bir aileden geldiğini ve siyasi hayatı boyunca milliyetçi camianın birçok kademesinde görev yaptığını belirten AK Parti Ordu Milletvekili Adayı Metin Gündoğdu, “Ben milliyetçiliğin ne demek olduğunu iyi bilirim. Bunun çilelerini de çektim. Dedem, dayımın cezaevine düştüğünü duyunca balkondan düştü. 26 yıl yatağa mahkum kaldı. Kimse bize selam vermedi. Rahmetli anneannem ile yıllardır cezaevi kapılarında dolaştım. Bunun için, kimse bize ülkücük dersi ya da milletyetçilik dersi vermeye kalkmasın” diye konuştu.

    Milliyetçiliği en iyi yapan partinin AK Parti olduğunu belirten Gündoğdu, şöyle konuştu: “Milliyetçiliğimizin temelinde ve odak noktasında inançlarımız ve tarihten beri süzülüp gelen tüm kültürel değerlerimiz vardır. Bu milletin gerçek milliyetçisi AK Parti’dir. Biz, İslam inanç ve ahlakına göre yaşamayı ve yaşatmayı en büyük saadet bilen, İslamı gaye edinen bir milliyetçilik şuurundayız. Peygamberimizin, ‘Kişi kavmini, milletini sevmekle suçlanamaz. Milletin efendisi milletine hizmet edendir. Vatan sevgisi imandandır’ mealindeki yüce prensiplere de canı gönülden bağlıyız. Milliyetçi camiaya buradan sesleniyorum. Gün birlik ve beraberlik günüdür. Çanakkale’de bize saldıran 7 düvel şimdi de iktidara saldırıyor. Conkbayırı’nda karşımızda olanlar şimdi, Cumhurbaşkanımızın ve Başbakanımızın karşısında. ‘Benim davam nizam-ı alem ilayı kelimetullah’ diyen bir başbakanımız varsa bizim başka yerlerde oyalanmamıza gerek yoktur. Bize düşen, Hoca Ahmet Yesevi’den başlayarak 40 alperenin ismini sayan Başbakanımızın yanında olmak ve omuz omuza mücadele etmektir.”

    YAZICIOĞLU’NUN HAYALİ GERÇEKLEŞTİRİLİYOR

    Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) sayesinde ataların eserlerine sahip çıkıldığını söyleyen Metin Gündoğdu, “Kosova’nın Prizen şehrinde bulunan Mamuşa’da Türkler yaşıyor ve burada Türkçe vaazlar veriliyor. Şimdi dünyanın neresine gidersek gidelim bu iktidarın gerçekleştirdiği hizmetleri görürüz. Milliyetçilik sözle olmaz. Bunun gereğini de yapmak gerekir. Milliyetçilikten dem duranlar bugün gidip baksınlar TİKA eli ile neler yapılmış. Dün iktidarda olanların sınırlarımız ötesine çıkamadığı bir dönem vardı. Bugün ise, ‘Adriyatik’ten Çin Seddi’ne, kaynaşmış ve birleşmiş Türk İslam coğrafyası hayal ediyorum’ diyen Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayali gerçekleştiriliyor. Dağlık Karadağ ziyaretim sırasında atamız Fatih’in orada savaştığı meydana gittim. Fatih tarafından yaptırılan caminin TİKA eliyle nasıl yeniden hayat bulduğuna şahit oldum. O camide birçok Müslüman kardeşlerimiz ibadetlerini gerçekleştiriyor” şeklinde konuştu.