Etiket: Deri’n

  • “Güçlü ekonomi için büyük ve derin limanlar şart”

    Beldeport CEO’su Nilhan Değer, “Küresel pazarlarda rekabet eden Türk ekonomisinin deniz taşımacılığı alanında dünyanın en büyük gemilerinin yanaşabileceği limanlara eskisinden daha çok ihtiyacı vardır” dedi.

    Beldeport CEO’su Nilhan Değer, deniz taşımacılığı üzerine açıklama yaptı. Türkiye’nin eskisi gibi içine kapanık bir ekonomi olmaktan çıkıp küresel pazarlarda rekabet eder hale geldiğini belirten Değer, “Küresel pazarlarda rekabet eden Türk ekonomisinin deniz taşımacılığı alanında dünyanın en büyük gemilerinin yanaşabileceği limanlara eskisinden daha çok ihtiyacı vardır” şeklinde konuştu.

    “Deniz taşımacılığı dünya çapında rekabette önemli bir güç”

    Limanların dünya deniz taşımacılığının olmazsa olmaz unsuru olduğunun altını çizen Değer, “Deniz taşımacılığı ise küresel piyasalarda rekabet edebilmenin en önemli anahtarı. Gerek güvenlik açısından gerekse uygun maliyetli taşımacılık açısından, deniz taşımacılığı dünya çapında rekabette önemli bir güç. Tabii burada gemi taşımacılığından bahsederken, yük taşıyan bu gemilerin yanaşarak güvenli, hızlı ve sorunsuz hizmet alabilmelerinin, gerekli lojistik ihtiyaçlarının karşılanarak yüklerini tahmil/tahliye edebilmelerinin ve yüklerin planlanan terminal noktalarına zamanında ulaştırılmasının hayati öneme sahip olduğunu vurgulamalıyız. İşte bu noktada büyük ve derin limanların önemi ortaya çıkıyor. Türkiye jeopolitik konumu açısından dünya ticareti için bir kesişim noktası olarak çok büyük öneme sahip. Bu gerçeklik binlerce yıldır değişmedi. Bugün tüm ticari akışın yönlenme merkezi olan Türkiye, geçmiş dönemlerde de İpek Yolu ile yine ticaret için bir köprü vazifesi görüyordu” ifadelerini kullandı.

    “Gemi işletmeciliği ile limancılık sektörü birbirinden ayrılmaz parçalardır”

    Dünya ticaretinde aktif oyuncu olmak adına olaya sadece gemi işletmeciliği olarak bakmak küresel pazarlarda büyük hamleler yapmak adına eksik kalacağını vurgulayan Nilhan Değer, “Örneğin; Türkiye’nin enerjide bağımsızlaşması ve millileşmesi hamlesinin en önemli safhalarından birini gerçekleştirerek dev bir doğalgaz ve petrol sondaj gemisi satın alması, Milletimiz adına bu alanda çok büyük bir adım. Tabii bu noktada bu tür mega gemilerin geleceğini öngörüp yıllar öncesinde bu gemiyi yanaştırabilecek, gerek barınma gerekse lojistik destek verebilecek özelliklere sahip Beldeport gibi bir limanı inşa etmek ve işletmeye açmak da konuyla ilgili tamamlayıcı diğer bir adım olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla, gemi işletmeciliği ile limancılık sektörü birbirinden ayrılmaz parçalardır. Beldeport olarak İzmit Körfezi’nde hem yöreye büyük katkılar sağlamaktan hem de Türkiye’nin dev enerji hamlelerinin yanısıra küresel ticaretine destek veren Milli bir liman olmaktan dolayı gurur duyuyoruz” dedi.

    Nilhan Değer, limancılık sektörünün Türkiye’nin milli büyüme ve gelişme hamleleleri açısından taşıdığı önemin farkında olduklarını belirterek sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’nin güçlü ve küresel bir ekonomiye sahip olması ve dünya ticaretinden pay alması için dünyanın en büyük gemilerine ev sahipliği yapacak büyük ve derin limanlar şarttır”.

  • Deri’n Fikirler Deri Üretim ve Tasarım Yarışması’nda heyecan dorukta

    Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği tarafından bu yıl 7. kez düzenlenen Deri’n Fikirler Deri Üretim ve Tasarım Yarışması’nda finale kalan takımların tasarımları deri numunelerle Ege İhracatçı Birlikleri’nde (EİB) düzenlenen workshopta görücüye çıktı.

    Türkiye’de deri endüstrisinin tasarım ve üretim kalitesini artırmak, deri sektöründe uygulanabilir özgün fikirler geliştirmek, genç yeteneklere destek vererek uzun vadede ülkemizdeki deri sektörüne katkıda bulunmalarını sağlamak, deri sektörüne eleman yetiştiren üniversitelerin birbirleriyle ve deri sektörüyle işbirliğini sağlamak amacıyla Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği tarafından bu yıl 7. kez düzenlenen Türkiye’nin tek deri tasarım ve üretim yarışması olan Deri’n Fikirler Deri Üretim ve Tasarım Yarışması finalistlerinin çalışmaları yoğun bir tempoda devam ediyor.

    Workshopta değerlendirildi

    Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Jak Galiko, “Ülkemizin ve bölgemizin en önemli firmalarında tasarladıkları derilere hayat veren yarışmacı takımların işlerini Ege İhracatçı Birlikleri’nde yaptığımız workshopta değerlendirdik. Ortaya çıkan numuneler ve final gecesi için hazırlanacak mamul ürün çizimleri incelenerek yarışmacıların ürünlerini geliştirmesi için tasarımcılar ve uzmanlar tarafından, teknik ve tasarım yönünden geliştirici önerilerde bulunuldu” dedi.

    Tema ’Doğal İzler’

    Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Süleyman Tahiroğlu da, bu yıl Doğal İzler temasıyla 7.’si düzenlenen Deri’n Fikirler Deri Üretim ve Tasarım Yarışması’nın takımlarını oldukça başarılı bulduklarını, finale yaklaşırken hazırlıkların her aşamasının büyük önem taşıdığını belirtti.

    Hem para, hem yurt dışında eğitim ve staj kazanacaklar

    Deri’n Fikirler Deri Üretim ve Tasarım Yarışması’nda birinci olacak takım 10 bin TL, ikinci takım 6 bin TL ve üçüncü takım 4 bin TL’lik ödülün sahibi olacak. Yarışmada dereceye giren tasarımcılardan bir tanesi Ekonomi Bakanlığı’nın “2008/2 Sayılı Tasarım Desteği Hakkında Tebliğ ile Uygulama Usul ve Esasları” çerçevesinde yurt dışındaki önemli tasarım okullarından birinde 2 yıl süre ile eğitim hakkı verilecek. Workshopa Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Jak Galiko, yönetim kurulu başkan yardımcıları Erkan Zandar ve Süleyman Tahiroğlu, yönetim kurulu üyesi Suzan Erman, Ekonomi Üni. Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi’nden Prof. Dr. Elvan Özkavruk Adanır, 9 Eylül Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil ve Moda Tasarım Bölümü’nden Canan Erdönmez, Ege Deri Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Behzat Oral Bitlisli, Doç. Dr. Hüseyin Ata Karavana, Doç. Dr. Onur Yılmazve Ar. Gör. Nilay Örk ile yarışma danışmanı Moda Tasarımcısı Emre Erdemoğlu katıldı.

  • Derin dondurucunuz Kurban Bayramı’na hazır mı?

    Kurban Bayramında etlerin sağlıklı ve uzun süreli saklanabilmesi için uzmanlar, derin dondurucuların da hazırlanması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin en önemli derin dondurucu üreticilerinden Uğur Soğutma yetkilileri, kurban etlerini dağıtımını yaptıktan sonra geri kalan kısmın sağlıklı ve uzun ömürlü saklanabilmesi için derin dondurucularda yapılması gereken işlemleri açıkladılar. Uzmanlar kurban bayramı sonrası etlerin derin dondurucuya konulmadan önce derin dondurucuların usulüne uygun temizlenmesini önerdiler.

    Kurban Bayramlarının paylaşımın hatırlanmasının yanı sıra evlere bereket getirdiğini belirten uzmanlar, kesilen kurbanların etlerinin aylar boyunca ilk günkü tazelikleri ve lezzetleri ile saklamaya yarayan derin dondurucuların sirkeli su, karbonatlı su gibi alternatif şekillerde kolayca temizlenebildiğini belirttiler.

    Derin dondurucuların daha çok kurban bayramı öncesi temizlenip içindekilerin dizayn edildiğini ifade eden Uğur Soğutma Uzmanları, “Derin dondurucu temizliği, kolay ve pratik bir şekilde yapılabiliyor. Öncelikle derin dondurucunuzu fişten çekin ve temizlik sonuna dek yeniden fişe takmayın. Derin dondurucuyu tamamen boşaltın. Sepetleri ve önceden sakladığınız tüm gıdaları dışına çıkartın. Sepetlerinizi elde veya bulaşık makinesinde yıkayın. Önceden depoladığımız gıdaları ise gözden geçirin: Renk ve doku değişimi fark ederseniz, o gıdanın raf ömrü sonuna gelmiş demektir. Özellikle uzun süredir depoladığınız yiyecekleri inceleyin. Derin dondurucu tamamen boşaldıktan sonra, içini önceden hazırladığınız solüsyon ve mikrofiber bir bez ile güzelce silin. Solüsyon için yarım litre temiz su ve yarım çay bardağı sirke yeterli olacaktır. Mümkünse bir sprey içine bu karışımı ekleyip püskürtün, sonra da bez ile silin. İşiniz bittiğinde, derin dondurucu tamamen kurumuş olmalı. Hiçbir köşenin nemli ve/veya ıslak kalmasına izin vermeyin. Sirke, asitli bir sıvıdır ve tamamen kurumazsa derin dondurucuya zarar verebilir. Alternatif olarak sirke yerine karbonat da kullanabilirsiniz” diye konuştular.

    Kuruduktan sonra fişe takıp çalıştırın

    Derin dondurucunun temizliği, kuruması ve istifleme işlemi tamamlandıktan sonra fişe takılmasını öneren uzmanlar “Kurban etlerini ve diğer gıdaları depolarken, maksimum saklama alanını ve soğutma verimliliğini elde etmek için: Etlerinizi küçük parçalara ve bir seferde tüketebileceğiniz porsiyonlara ayırarak depolayın. Bu sayede, yalnızca tüketeceğiniz miktarı çözdürmeniz mümkün olur. Etleriniz, önce plastik bir ambalaja (buzdolabı poşetleri bu iş için uygundur) sonra da alüminyum folyoya sarılarak saklanmalıdır. Bu sayede pratik ve verimli bir depolama gerçekleştirmeniz mümkün olur. Et ambalajlarının mümkün olduğunca düz olmasına gayret edin. Ambalaj içinde hava ve boş alan kalmamalıdır. Bu şekilde depolanan etler daha hızlı donar ve daha uzun süre tazeliklerini korur. Kırmızı etleri 8 ay boyunca ilk günkü tazelikleri ile Uğur Soğutma derin dondurucularında saklayabilirsiniz. Sakatatlar içinse bu süre daha az ve ortalama 2 ay civarıdır” ifadelerine yer verdiler.

  • Derin uykuya dalan aileyi itfaiye uyandırdı

    Konya’da akşam saatlerinde uykuya dalan aile, yakınları tarafından uyandırılamayınca itfaiye ekipleri aileyi balkondan girerek uyandırdı.

    Olay, saat 23.00 sıralarında Şems Tebrizi Mahallesi Botsalı Sokak’ta bulunan 4 katlı bir binanın 4’üncü katındaki dairede yaşandı. Edinilen bilgiye göre, akşam saatlerinde erkenden uykuya dalan aileyi merak eden apartman sakinleri ve yakın akrabaları, Yüce ailesinin kapısını defalarca çalmasına rağmen kapıyı açan olmadı. Bunun üzerine ailenin yakınları içeridekilerin hayati tehlikesinden şüphelenerek durumu polis ve itfaiye ekiplerine bildirdi. Kısa sürede olay yerine gelen ekipler, itfaiye aracının merdiveni ile 4’üncü kata çıktı. Evin balkonundan içeriye giren ekipler, ailenin normal olarak uyuduğunu gördü ve aileyi uyanamadıkları uykudan uyandırdı. Yaklaşık yarım saat süren endişeli bekleyiş ekiplerin içeriye girmesi ile sona erdi.

    Evde yaşayanların amcası olan Ali Yüce, akrabalarına ulaşamadıkları için ekipleri çağırdıklarını belirterek, “Bütün çalışanlardan Allah razı olsun. Biz içeriye girdiğimizde dahi akrabalarımız halen uyuyordu, uyandırdık. Korkulacak bir şey yok” dedi.

  • Derin dondurucularda enerji tasarrufu sağlayacak pratik bilgiler

    Pratik, kullanışlı ve işlevsel üniteler olan derin dondurucuların basit birkaç teknik ile çok daha verimli kullanmanın mümkün olduğunu belirten uzmanlar enerji tasarrufuna yönelik teknikleri uygulamanın da son derece kolay olduğunu belirtiler.

    Türkiye’de 1954 yılında dondurma makineleri imalatı ile üretime başlayan ve yaklaşık 30 yıldır 5 kıtada 137 ülkeye hizmet veren Uğur Derin Dondurucu, derin dondurucularda enerji tasarrufu sağlayacak pratik bilgiler verdi. Neredeyse her evde bulunan ve hayatı kolaylaştıran derin dondurucuları kullananlara hem zaman kazandıracak, hem de elektrik faturalarını düşürecek pratik bilgiler;

    Küçük porsiyonlara ayırarak dondurun

    Bütün bir tavuğu derin dondurucuya olduğu gibi atmak o kadar da iyi bir fikir değil, özellikle de hepsini bir seferde pişirmeyecekseniz. Tamamen donmuş bir tavuğu parçalarına ayırmanın ne kadar zor olduğunu tahmin edebilirsiniz – üstelik bu esnada tavuğun kullanmayacağınız kısımlarının çözülmesi riski de her zaman mevcut. Bunun yerine, önceden tavuğu bölüp birkaç parça haline getirerek dondurursanız, sadece ihtiyacınız olan kadarını çıkarır ve hızlı bir şekilde kullanmaya başlayabilirsiniz. Tüm gıda ve besinler için geçerli olan bu ipucu, size zaman kazandıracak.

    Paketlerin içinde hava bırakmayın

    Gıda ve besinleri içine koyduğunuz paketlerde mümkün olduğu kadar az hava bırakmaya çalışın. Eğer alüminyum folyo kullanıyorsanız, açık bir köşesinin kalmadığından emin olun. Derin dondurucular içlerindeki her şeyi dondurur – paketler içindeki hava dahil. Ambalajlarda gereksiz hava bırakmanız, hem dondurma sürecinin verimliliğini olumsuz anlamda etkileyecek ve hem de enerji tüketimini artıracaktır.

    Yumuşak gıdaları kapaktan uzak saklayın

    Bir derin dondurucunun kapağı, sıcaklığın en yüksek olduğu yerdir. Bu nedenle dondurma gibi yüksek yağ oranı içeren gıda ve besinleri burada değil, zeminde saklamanız gerekir. Kapağa yakın yerlere sert ve yağ oranı düşük gıdaları yerleştirin.

    Ambalajlara etiket yapıştırın.

    Ne kadar dikkatli paketlerseniz paketleyin, bir süre sonra o paketin içinde ne olduğunu unutursunuz. Ambalajı açıp içine bakmak ise hem gereksiz, hem de verimsizdir – paket içerisindeki yalıtımı ortadan kaldırır, dondurma sürecinin kalitesini düşürürsünüz. Bu nedenle her ambalajın üzerine içinde ne olduğunu gösteren küçük etiketler yapıştırın. Bu etiketlere ürünü derin dondurucuya koyduğunuz tarihi de eklerseniz, son kullanma tarihlerini hiçbir zaman atlamamış olursunuz.