Etiket: Demir’den

  • AK Partili Demir’den Gündeme İlişkin Açıklamalar

    AK Parti Kırıkkale milletvekili Mehmet Demir, terörle mücadelenin kararlılıkla devam edeceğini söyledi.

    AK Parti Kırıkkale milletvekili Mehmet Demir, Türkiye Gazetesi Kırıkkale İl Temsilcisi Gültekin Yiğit’in de bulunduğu bir grup gazeteciyle bir araya geldi. AK Partili Demir, gündeme değerlendirmelerde bulundu. Terörle mücadelenin zorluğuna işaret eden Demir, asker ve polisin açık hedef iken düşmanın kayıp olduğuna dikkat çekti.

    Terörle mücadelede kapsamında bugüne kadar yaklaşık 9 bin teröristin etkisiz hale getirildiğini dile getiren Demir, “Operasyonlarda sürecinde yaşanan hain saldırılarda 550 güvenlik görevlimiz şehit oldu. Eskiden 20 yaşında 3 aylık acemi birliği eğitimi almış askerlerimiz terör bölgesinde görev yaparken bugün özel harekâtlarımız operasyonlar yapıyorlar. Profesyonel orduya yavaş yavaş geçiyoruz, böyle de olması gerekiyor. Bir şehit haberi aldığımız da günümüz mahvoluyor, yüreğimiz kan ağlıyor, kendi evladımızı kaybetmiş gibi acı çekiyoruz. Şehit ailelerimiz metanetli davranıyorlar. Çünkü biliyorlar ki devlet mücadelede geri adım atmıyor” dedi.

    Terörle mücadelede güvenlik güçlerinin ellerinin elinin güçlendirildiğini anlatan Demir, “Tüm bunlar yaşanırken askerimizin polisimizin ellerinin güçlendirilmesi gerekiyor. Düşünün bir teröristi kovalıyorsunuz ve bir eve giriyor, ona müdahale etmek ve eve girmek için savcılık izni gerekiyor. Bekli de bu süreçte terörist kaçıyor veya devlet için çok önemli sayılacak delilleri imha ediyor. Ancak artık bu sorunun önü açıldı, terörle mücadelede güvenlik güçlerimize tam yetki verildi. Bir şey hatırlatmak istiyorum, 7 Haziran seçimlerinden önce çok tartışılan bir yasa geçti meclisten. İç Güvenlik yasası, bu yasa çıkmasaydı bugün Cizre’de, Yüksekova’da, Sur’da, Nusaybin’de bu kadar başarılı sonuçlar alamayabilirdik. Bu kanun sayesinde askerimiz polisimiz istediği gibi eli kolu bağlı olmadan teröriste karşı mücadele edebiliyor. Yine tüm bu operasyonlar yapılırken eskiden İstanbul Ankara gibi metropol şehirlerde gösteriler yapılıyor, emniyet güçlerine fiziki saldırılar oluyordu. Bakın şimdi hiçbir yerde bunu yapmıyorlar. Çünkü devlet bu işin üstüne düşüyor, çünkü devlet kararlılıkla mücadele ediyor. Büyükşehirleri teröristlerin ellerine bırakmıyor. Geçmişte bir olay yaşandı Türkiye’nin en parlak yılı yaşanırken birden gezi olayları meydana geldi. Devlet tüm şefkati ile buyurun derdiniz ne dedi. Aldığı cevap 3. havaalanı yapılmasın, 3. köprü yapılmasın gibi şeyler oldu. 3 havaalanının kime zararı var? Avrupa’ya. Çünkü bu havaalanı yapılınca İstanbul bir geçiş noktası olacak. İtalya ve Almanya bundan zarar görecek, Türkiye bundan kar elde edecek. İşte görüyorsunuz, çevreci olayları olarak gösterilen olay tamamen dış oyun. Gelin görün ki iç güvenlik yasası sayesinde bu tür olayların önüne geçebiliyoruz” dedi.

    Meclisin çalışma şartlarından ve muhalefetin meclis çalışmalarını kısıtlayıcı tavırlarından dolayı bazı yasaların geciktiğini dile getiren Demir, “Meclis şartları belli, bazı günler sabaha kadar çalışıyoruz. Bundan şikayetçi değiliz, Milletimize hizmet etmek için seçildik ve buna yakışır şekilde işimizi yapma gayreti içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.

    Kırıkkale jeopolitik konumundan dolayı geçiş güzergâhı olması nedeni ile bir geçiş noktası olduğuna işaret eden Ak Parti Milletvekili Demir, “Bu özelliğimizden dolayı karayollarımız aşırı işliyor ve özellikle tatil günlerinde trafik sorunu yaşanıyor. Bu sorunu aşmak için köprülü kavşaklar için çalışmalar yapıyoruz. İlki Terminal kavşağında başladı, kavşak inşaatı hızlandı çok yakında hizmete girecek. Yeni yapılacak olan 3 köprülü kavşak konusunda da sona yaklaşmış durumdayız. Yakın bir zamanda inşaatları başlayacak. Yine hızlı tren çalışmaları hızla devam ediyor, 2018 yılında hızlı tren Kırıkkale’mize hizmet edecek. Yine bazı aksaklıklar olan Silah Organize Sanayi Bölgesi inşaatında ki problemleri çözdük. Yeniden ihalesi yapıldı, güçlü bir firma ihaleyi aldı, duran inşaat yeniden başlayacak. Silah Organize Sanayi Bölgesi Kırıkkale için bir tarihi bir fırsat bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz. Ayrıca yeni bir projemiz var. Kırıkkale’ye bir otoban şart, bunun için tüm girişimlerimizi yaptık, tüm seyir olumlu ilerliyor. Başbakanımız da bu konu ile yakından ilgileniyor, kendisi bu tür işlere çok önem veriyor ve takibini yapıyor, tıpkı hızlı tren konusunda olduğu gibi bu projeyi de yakından takip ediyor” dedi.

    1 Kasım seçimleri öncesi 7 gün 24 saat ulaşabilir milletvekili olacağı sözü verdiği verdiğini ve bu sözünün arkasında durduğunu anlatan Demir, “Hemen hemen bütün hemşeuhrilerimde cep telefonu numaram var. Arayan herkesle özel olarak ilgileniyorum, arayanların yüzde 99’una geri dönüyorum. Kırıkkale’de yaşıyorum ve yaşamaya devam edeceğim. Evimi taşımadım. Alışverişimi pazardan yapıyorum. Milletvekili olmadan önce Çarşamba pazarından yapıyordum ancak Meclis çalışmaları ile çakıştığı için Cumartesi pazarından alışveriş yapıyorum. Bizzat kendim yapıyorum, vatandaşların içinde olmaktan keyif alıyorum. Çünkü ben de bir vatandaşım İl Başkanlığı yaptım, İl Genel Meclis Üyeliği yaptım, şuan Milletvekiliyim ölene kadar böyle olacak değil ya, görev sürem bitince bende vatandaş olarak devam edeceğim. Niye geri döneceğim bir hayattan uzaklaşayım ki? Ben olduğum yerden uzaklaşmam bana benliğimi kaybettirir, Kırıkkaleliyim Kırıkkale’de siyaset yapıyorum, Kırıkkale’de iş yapıyorum ve Kırıkkale’yi seviyorum. Buradan uzaklaşmam için hiçbir sebep yok. Bana ulaşmak isteyen biri çok rahat ulaşır. Cuma gününden salı gününe kadar Zafer Caddesinde dursun muhakkak beni görür. Diğer günler Meclis çalışmaları var, olmadığı her gün şehrin içindeyim” şeklinde konuştu.

  • Diyetisyen Demir’den Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri

    Alanya Belediyesi Diyetisyeni Şule Yavuz Demir, Ramazan ayında sağlıklı beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, “Düzenli bir beslenme yapılmazsa Ramazan’da zayıflanmaz, aksine kilo alınır” dedi.

    “Herkes İçin Sağlık Herkes İçin Diyetisyen” projesi kapsamında Alanya Belediyesi’nde görev yapan Diyetisyen Şule Yavuz Demir, Ramazan ayı için beslenme önerilerinde bulundu. Ramazan ayında beslenme sayısı azaldığı için metebolizma hızının da düşeceğine dikkat çeken Diyetisyen Şule Yavuz Demir, “Akşam iftarda yüklü bir şekilde beslenilmesi ile de gün boyu tembelleşmiş vücut, alınan yiyeceklerin bir kısmını yok edemez ve depo eder. Bu durum, kilo alımına sebep olur. Ayrıca bu durum, şeker ve tansiyonun hızla yükselmesine, dolayısıyla baş ağrısı ve hazımsızlık ve kilo alma gibi şikayetlere sebep olabilir” dedi.

    RAMAZAN’DA NASIL BESLENMELİYİZ?

    İftarda orucun hurma, kuru kayısı gibi meyveyle açıp üzerine bol su, bir kase çorba veya ayran içilmesi gerektiğini söyleyen Demir, “Çorba, sebze yemeği, ızgara veya haşlanmış az miktarda et, yoğurt ve bol salatadan oluşmuş hafif yemekler iftar soframızı süslemeli. Bunun ardından en az 15-20 dakika yemeğe ara verilmeli, daha sonra yemeğe devam edilmelidir. 2 saat sonra az miktarda tatlı ve meyve yenilmelidir. Ramazanda tercih edeceğimiz tatlı türü sütlü tatlılar olmalıdır” ifadelerini kaydetti.

    Sahur yemeğinin çok önemli olduğunu vurgulayan Diyetisyen Demir, “Akşam tıka basa yiyip gece kalkmadan ertesi günü oruç tutmak çok yanlıştır. Uyku sırasında sıkıntı verebileceği gibi ani kalp sıkışmalarına ve mide problemlerine de sebep olabilir” dedi.

    “SAHUR YEMEĞİ HAFİF OLMALI”

    “Sahur yemeği, kahvaltılık hafif yiyecekler arasından seçilmeli, bol su, süt ve meyve de bunlara eklenmelidir. Aksi takdirde, yağlı ağır yemeklerin vücutta harcanması zordur” diyen Demir, şunları kaydetti:

    “Proteinler mideyi geç terk ettiklerinden, süt, yumurta, peynir gibi proteinli yiyecekler tercih edilmelidir. Bol su içmek vücut su dengesi ve tansiyon için çok önemlidir. Bol miktarda yağsız yeşillik de posa içeriği ve vitamin yönünden zengin olması sebebiyle son derece önemlidir. Ramazanda genellikle oluşan bağırsak problemlerini engeller. Meyveleri de yüksek posalı, hurma, kayısı, incir, armut, kiraz ve kuru meyvelerden tercih etmeliyiz.”

    “AHATSIZLIĞI BULUNANLAR ORUÇ TUTMASIN”

    Alanya Belediyesi Diyetisyeni Şule Yavuz Demir, kronik rahatsızlığı bulunan hastaların oruç tutmasının sakıncalı olabileceğini söyledi. Demir, “Şeker, yüksek tansiyon, mide ve barsak rahatsızlığı gibi sürekli ilaç kullanan sürekli diyet yapması gereken insanlar, gebe-emzikliler ve gelişme çağındaki çocuklar oruç tutmamalıdır” şeklinde konuştu.

  • Mahmut Demir’den Diyanet’e Çağrı

    Eski Avrupa, Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu Güreşçi Mahmut Demir, spor sahalarında yaşanan şiddet olaylarının önlenmesi ve vatandaşların birliği için Diyanet İşleri Başkanlığı’nın devreye girmesi gerektiğini belirtti.

    Amasya’da düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada son dönemde izlediği müsabakalarda stadyumların savaş alanına dönmüş durumda olduğunu belirten Mahmut Demir, “Cuma hutbelerinde Diyanet İşleri Başkanlığımızın milleti sükunete, birlik, beraberlik ve kardeşliğe davet etmesini temenni ediyorum” dedi.

    “Ülkemizin içerisinde yaşadığı bir yanda etnik terörle ilgili yiğitlerimizi şehit verirken birlik ve beraberlik içerisinde olması gereken bu aziz Türk milletinin evlatlarının sanki ülkemizin içerisinde, ülkemizin dışında düşmanımız yokmuş gibi kendi evlatlarını özellikle spor sahasında boğazlamalarını geçmişte şampiyon olan bir sporcu arkadaşları, kardeşleri olarak bunu kabullenemiyorum” diyen Demir şöyle konuştu:

    “Hangi spor kulübünün taraftarı yaparsa yapsın, hangi ilimizin spor taraftarı yaparsa yapsın bu yapılan yanlıştır. Türk milletinin olduğu bir yerde, yüzde 100’ü Müslüman denilen ülkemizde insanların küfür etmesi, ağza alınmayacak lafların söylenmesi, çoluk çocuğun, tribünlerdeki kadınların, televizyonlarda izleyen seyircilerin karşısında yapılan tezahüratlar, küfürler inanılır gibi değil. Kaldırılacak gibi de değil. Ülkemizde son yıllara baktığımızda stadyumlarda kavga, tiyatrolarda kavga, konserlerde kavga, parti kongrelerinde kavga. Allah aşkına ne oluyor bu millete. Bu millet nereye gidiyor. Yaşadığımız olayları, geçtiğimiz dönemdeki gördüğümüzde bu yüce Türk milletinin en fazla birlik, beraberlik içerisinde olacağı bir dönemde bu insanların birbirini boğazlarcasına veya öldürürcesine birbirlerine saldırmasını hazmedemiyorum ve kaldıramıyorum. Cuma hutbelerinde Diyanet İşleri Başkanlığımızın milleti sükunete, birlik, beraberlik ve kardeşliğe davet etmesini temenni ediyorum. Hepimiz bir geminin yolcularıyız. Bu gemi su alırsa, bu gemi batarsa hepimiz batarız. Onun için bütün insanlarımızı, spor camiasındaki, siyasetteki, her alandaki insanlarımızı birlik ve beraberliğe davet ediyorum.”

    Türkiye’de son dönemde spor tesislerine önemli yatırımlar yapıldığını, sporun bir oyun ve yarış olduğuna değinen Demir, “Eğer ki siz bu tribünlerde, sahalarda kavgayı, gürültüyü körüklerseniz, aileler çocuklarını spora göndermezler, spor sahalarına gelen o kavgacı zihniyetin dışındaki insanlarda spor tribünlerini boş bırakırlar” ifadelerini kullandı.

  • Hilal Demir’den 12 Mart Mesajı

    AK Parti Erzurum İl Kadın Kolları Başkanı Hilal Demir, 12 Mart Erzurum’un kurtuluşu dolayısıyla bir mesaj yayınladı.

    “12 Mart, acının, zulmün ve ihanetin sona erdiği; bayrak ve istiklal mücadelesinin zaferle taçlandırıldığı günün adıdır” diyen Demir, mesajında şu görüşlere yer verdi:

    “12 Mart 1918, Türk’ün kaderi üzerine yeni bir milli istikamet açmak için verilen hürriyet ve istiklal mücadelesidir. 12 Mart, bugünkü demokratik Türkiye’mizin temel taşıdır. Bunun için 12 Mart, sadece Erzurum için değil, Türkiye için de çok önemli bir günün yıldönümüdür. Anadolu topraklarını bize vatan yapan büyük ecdadımıza her daim şükran borçluyuz. Asırlardan beri Anadolu’nun doğu kapısını, Erzurum’u bekleyen ecdadımız, çeşitli coğrafyalarda ve kıtalarda, bu aziz vatan ve bu aziz millet için kahramanca mücadele etmiştir. Vatan ve millet konusu Erzurumlular için bir iman meselesidir, büyük bir ülküdür. Bu ruhun bir tezahürü olarak Erzurumluların, kurtuluştan bir yıl sonra, şehrin enkazı üzerinde, Erzurum Kongresi’ni toplayarak, parçalanmak ve yok edilmek istenen vatanın kurtarılması, milletin birlik ve dirliği için verdikleri mücadele, hakikaten emsalsizdir. İstiklal Marşımızın da kabulünün 95.yılını kutladığımız bu önemli günde tarihin her gününe bir zafer katmasını bilen bu aziz milletimin ve tüm Erzurumluların bu mutlu ve tarihi gününü kutluyorum.”

  • Dr. Demir’den YGS Öncesi Beslenme Tavsiyeleri

    Bartın Halk Sağlığı Müdürü Doktor Ahmet Demir, YGS sınavları öncesi adaylara beslenme uyarısında bulundu.

    Öğrencilerin sınav öncesi ve sınav sabahı yoğun stres içinde olduklarını söyleyen Doktor Demir, “Stres ve heyecan ise insan vücudunun enerji tüketimini artırmaktadır. Sınavlarda hiçbir besin başarıyı tek başına, mucizevi bir şekilde etkilemez. Tüm öğrencilerimizin, özellikle bu günlerde beslenme kurallarına uymaları oldukça önemlidir” dedi.

    Sınav öncesi ve sınav esnası beslenme önerileri sıralayan Demir, şöyle konuştu: “Öğrenciler için en önemli öğün kahvaltıdır. Düzenli olarak kahvaltı yapma alışkanlığı kazanılmalı ve sınav günü mutlaka kahvaltı yapılmalıdır. Gece boyu açlıktan sonra, vücudumuz ve beynimiz güne başlamak için acil olarak enerjiye gereksinim duyduğundan, kahvaltı yapılmadığı takdirde dikkat daha çabuk dağılmakta, baş ağrısı ve yorgunluk oluşmaktadır. Yeterli enerji ve besin öğelerini sağlayan bir sabah kahvaltısında; içecek olarak süt, taze sıkılmış meyve suyu, peynir, yumurta, birkaç dilim ekmek, pekmez-tahin, zeytin, domates, yeşilbiber, salatalık, maydanoz veya meyve gibi dört besin grubunda yer alan besinlerden oluşan bir menü bulunmalıdır. Ders çalışırken, şeker ve şekerli besinler, cips, kuruyemiş, gazlı içecekler gibi besinler yerine süt, yoğurt, sütlü tatlılar, ekmek arası peynir, taze sıkılmış meyve suları, taze meyve ve sebzelere ve kuru meyvelerin tercih edilmesi önemlidir. Açıkta satılan besinler, yeterince güvenilir ve temiz değildir. Ayrıca, uygun koşullarda muhafaza edilmedikleri için çabuk bozulma riski taşırlar. Bu nedenle, özellikle okul çevresinde açıkta satılan besinlerin kesinlikle satın alınmaması gerekmektedir. Sınavdan bir gün önce kuru baklagiller gibi gaz yapıcı besinler, lif ve yağ içeriği yüksek besinlerin tüketiminde dikkatli olunmalıdır. Halk arasında şeker ve şekerli besinlerin dikkati ve algılamayı artırdığına yönelik yanlış inanışlar bulunmaktadır. Oysa karbonhidrattan zengin bu besinler tam tersi gevşemeye neden olmaktadır. Bu nedenle sınav öncesi ve sınav esnasında şeker, şekerleme gibi basit şekerlerin yerine, kuru üzüm, erik, kuru incir ya da A ve C vitaminlerinin zengin olduğu taze meyve ve sebze gibi besinler tercih edilmelidir. Fırında veya ızgara olarak hazırlanmış balık, tavuk, et, yumurta, fındık, fıstık ve ceviz tüketilmelidir. Bu besinler protein içerikleri nedeniyle uyanık kalma ve enerjinin tamamen kullanılmasını sağlar, içerdiği yağ asitleri beyin hücrelerinin çalışmasında önemli rol oynar.

    Sınav esnasında susamaya neden olacak yağlı ve tuzlu besinlerden kaçınılmalı, sınavda su tüketiminin yanı sıra, taze sıkılmış meyve suyu tüketmenin, hem sıvı ihtiyacını karşılayacağı, hem de konsantrasyonu artıracağı unutulmamalıdır. Kafein içeren yiyecekler adrenalinin serbest kalmasına böylece stres düzeyinin artmasına neden olabilmektedir. Bu nedenle günlük kahve tüketimin en fazla 2 fincan kahve, çay ile sınırlandırılması önemlidir.”