Etiket: Demek

  • Nevşehir Kalesi ‘Kadına karşı şiddete hayır’ demek için turuncuya büründü

    Nevşehir Kalesi ‘Kadına karşı şiddete hayır’ demek için turuncuya büründü

    Nevşehir Kalesi, “25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü” kapsamında turuncu renk ile aydınlatılarak kale eteklerine lazer ışıklarla ‘Kadına Şiddete Hayır’ yazıldı.

    Nevşehir Belediyesi, tüm dünyada kutlanan “25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü”ne, şehrin tarihi ve sembol yapılarından olan Nevşehir Kalesi’ni turuncu renkle aydınlatarak destek verdi. Bu özel günün önemine dikkati çekmek için turuncu renkle aydınlatılan Nevşehir Kalesi’nin eteklerine lazerle ‘Kadına Şiddete Hayır’ yazısı yansıtıldı.

    Şiddetin her türlüsünün çirkin ve kabul edilemez olduğunu belirten Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, “Kadın, bizi dünyaya getiren annemiz, kız kardeşimiz, yol arkadaşımız, eşimiz, evladımız, kızımız; bizim bir parçamız, hayatımızın bir vazgeçilmezi, olmazsa olmazımız, en kıymetlimiz ve gözbebeğimizdir” dedi.

  • Zorbalığa hayır demek için okulda yürüyüş yaptılar

    Zorbalığa hayır demek için okulda yürüyüş yaptılar

    Modern Eğitimin Rotası (MER) Koleji ilkokul kademesi öğrencileri ‘Zorba olma kanka ol’ sloganıyla okulda bir yürüyüş gerçekleştirerek, akran zorbalığına dikkat çekti.

    Eğitimdeki başarılarıyla adından sıkça söz ettiren MER Kolejinin ilkokul kademesi öğrencileri akran zorbalığına dikkat çekmek için okul içinde ‘Zorba olma kanka ol’ sloganıyla bir yürüyüş gerçekleştirdi. Zorbalığa hayır demek ve zorbalık konusunda bir farkındalık oluşturmak için böyle bir etkinlik gerçekleştirdiklerini kaydeden MER Koleji kurucu Temsilcisi ve Eğitim Koordinatörü Mehmet Kanca, “Zorbalık insanların birine karşı bilerek kaba davranması veya ona zarar vermesi olarak adlandırılır. Yaşanan zorbalık her yaştan bireyin başına gelebilir. Okulda, evde, bahçede, İnternette, parkta hayatın her alanında zorbalıkla karşılaşılabilir. Bu önemsiz bir durum değildir. Özellikle akran zorbalığı gelişim çağındaki çocuklarda derin yaralar oluşturabilir. Biz de bu konuda farkındalık oluşturmak için ‘Zorba olma kanka ol’ sloganıyla ilkokul kademesi öğrencilerimizle birlikte okul koridorlarında ve kampüs bahçesinde bir yürüyüş gerçekleştirdik.” dedi.

  • MHP’li Bulut: “Tek liste demek dayatma demek değil”

    MHP’li Bulut: “Tek liste demek dayatma demek değil”

    Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Tokat Milletvekili Yücel Bulut, kongrelere tek liste ile girdiklerini ifade ederek, “Tek liste demek dayatma demek değil. Tek listede bütünleşerek kongrelerimizi yapacağız” dedi.

    Milliyetçi Hareket Partisi tarafından Tokat’ın Turhal ile Zile ilçe teşkilatlarında kongre yapıldı. Korona virüs önlemleri altında yapılan kongrede konuşma yapan MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut, dünyaya musallat olan hastalık nedeni ile kongreleri dar kapsamda yaptıklarını ifade ederek, “İçinde bulunduğumuz hal sebebiyle genel merkezimiz böyle bir uygulamayı uygun gördü. Geniş katılımlı bir kurultay gerçekleştiremedik. Önceliğimiz toplum sağlığıdır ve bütün insanlığın bu salgından kurtulmasıdır” dedi.

    “MHP Türkiye’nin bekasının kilit partisi durumundadır”

    MHP’nin kilit parti konumunda olduğunu belirten MHP’li Bulut, “Türkiye’nin içinde bulunduğu hal ve şartlar gereğince dün olduğu gibi bugün de MHP Türkiye’nin bekasının kilit partisi durumundadır. MHP’nin duruşu milli çizgi ve devlete yön veren bir çizgidir. MHP başından beri bir politika ortaya koyarken kişilerin menfaatleri üzerinde bir duruş sergilemedi. Türkiye’nin bekasına yönelik politikalar gütmektedir” dedi.

    “Dedikodular kulak asmayın”

    MHP kadrolarının, ülkücülerin gelecekte ülke yönetiminde çok daha fazla söz sahibi olacağını ifade eden Bulut, “Sizden istirhamım dedikodulara kulak asmayın. Anketlerde MHP’yi hep yüzde 5 gösterdiler. Bizi yüzde 5’e hapsetmeyi alışkanlık haleni getiren hastalıklı bir yapı var. Fakat her zaman oyumuz artmıştır. MHP önümüzdeki süreçte tüm kadrolarıyla birlikte Türkiye’nin dinamiği, ana siyasi hareket olacaktır” diye konuştu.

    Kongrelere tek liste ile giriliyor

    Kongrelere tek liste halinde girildiğini kaydeden Bulut, “MHP rahmetli başbuğun önderliğinde kilit partisi olduğu dönemde, içinden bir parti kurdurdular ve en az 10 sene kaybettirdiler. Daha sonra tekrar kilit parti olduğu dönemde ikinci bir operasyon çektiler ve yeni bir parti kurdurttular. Buna rağmen MHP yüksek oy almaya devam ettiler. MHP sistemin en kilit noktasından biri olmaya devam ettiriyor. MHP ne zaman kilit noktaya gelse, bir operasyonla karşı karşıya kalıyor. MHP tekrar yükselişte, Türkiye’nin her tarafında itibar kazanmaya devam ediyor. Kazanı bir kez daha kaldırmaya çalışıyorlar. Buna meydan vermemek için kurultaylara tek liste ile gidiyoruz. Tek liste demek dayatma demek değil. Tek listede bütünleşerek kongrelerimizi yapacağız. Kimse ötekileştirilmedi. Bu kritik sürecin tek parça halinde sürecin tamamlanması demektir” ifadelerini kullandı.

  • “Vira Bismillah” demek için gün sayıyorlar

    “Vira Bismillah” demek için gün sayıyorlar

    Sinoplu balıkçılar, av yasağının sona ereceği 1 Eylül’de “Vira Bismillah” demek için gün sayıyor.

    Denizlerde av yasağının sona ereceği 1 Eylül’de “Vira Bismillah” diyerek ekmeğini denizden çıkarma mücadelesine koyulacak Karadenizli balıkçıların hazırlıkları sürüyor. Av yasağı sezonu boyunca yıpranan ağlarını ve teknelerini onararak yeni sezona hazırlıklarına devam eden balıkçılar, yeni sezonda umutlarını palamut avcılığına bağladı. Denizlerdeki bolluğuyla şimdiden balıkçılar için umut kapısı olan palamut bereketli bir sezon geçeceğinin sinyallerini veriyor. Sinoplu ve sezonun başlamasını heyecanla bekleyen balıkçı teknesi sahiplerinden Recep Yeni(54) yaptığı açıklamalarda, “Teknelerin her sene yıllık bakımları oluyor dolayısıyla bunları yapmak zorunlu bir hale geliyor. Teknelerin bakımı için zehirli boyasını vuruyoruz. Güverteyi boyuyoruz. Makine bakımları oluyor, dolayısıyla filtreleri de değiştiriyoruz. Yağ değişimleri yapılıyor, ağlar kontrol ediliyor, yamaları bakımları yapılıyor. 1 Eylül’e yetişecek şekilde hazır etmeye çaba gösteriyoruz. 1 Eylül gelmeden bunların hepsinin bitmiş olması gerekiyor ki sezon başladığında problem yaşamayalım. Denize çıkabilecek duruma gelelim diye hazırlıkları pür dikkat yapıyoruz. 1 Eylül itibariyle palamut sezonu açılıyor. Tersane bölgesindeki Sinoplu balıkçılar olarak 6 metre ile 11 metreye kadar balıkçı teknelerinin bakımları burada yapılıyor. Daha büyük gemilerin bakımları Demirci köyü tarafında çekek var orada yapılıyor. Bu sene herkes bir hazırlık içerisinde. Geçen sene deniz, balıkçıları cezalandırdı inşallah bu sene güldürecek. İnşallah bereketli bir sezon olur.” dedi.

  • ASİMED Başkanı Eğilmez: “Türkiye demek, çocuklarınızın ellerinde silah, üstlerinde bomba dağlarda, mağaralarda değil, ellerinde kalem okullarında, ailelerinin yanında yaşamaları demek”

    ASİMED Başkanı Eğilmez: “Türkiye demek, çocuklarınızın ellerinde silah, üstlerinde bomba dağlarda, mağaralarda değil, ellerinde kalem okullarında, ailelerinin yanında yaşamaları demek”

    Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMED) Başkanı Savaş Eğilmez, Barış Pınarı Harekatı’n da Türkiye’nin yerini anlatan 6 dilde mektup yazdı. Eğilmez, 6 dilde yazılan mektupların Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Suriye ve Irak Misyonlarına, Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliğine, Birleşmiş Milletler Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonuna, Suriye İnsan Hakları Ağına, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesine, özellikle bölgede ofisleri bulunan dünyanın önde gelen basın yayın kuruluşlarına ve sivil toplum örgütlerine göndermeye devam ettiklerini söyledi.

    Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Suriye Milli Ordusu ile birlikte Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü PKK/YPG’ ye karşı başlatılan Barış Pınarı Harekatı’nın hızla ve büyük bir başarıyla devam ettiğini ifade eden ASİMED Başkanı Savaş Eğilmez, “Önce Fırat Kalkanı sonra Zeytin Dalı ve şimdi de Barış Pınarı operasyonları hem bölgedeki terörü temizliyor hem de bölge halkına barışı getiriyor. Türk Devleti’nin bu operasyonları bir taraftan terörü temizlerken bir taraftan da küresel devletlerin bölge üzerinde tesis etmeye çalıştıkları emperyalist siyasete son vererek, bölge halkının menfaatlerini ön plana taşıyor. Biz de Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Derneği olarak başta Suriye’nin kuzeyinde yaşayanlar olmak üzere Orta Doğu’daki tüm Arap ve Kürk kardeşlerimize Barış Pınarı Operasyonu’nun ve Türkiye’nin bölgedeki varlığının ne anlama geldiğini anlatan veya hatırlatan bir mektup kaleme aldık. 6 dilde kaleme aldığımız bu mektubu Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Suriye ve Irak Misyonlarına, Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliğine, Birleşmiş Milletler Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonuna, Suriye İnsan Hakları Ağına, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesine, özellikle bölgede ofisleri bulunan dünyanın önde gelen basın yayın kuruluşlarına ve sivil toplum örgütlerine göndermeye devam ediyoruz” diye konuştu.

    6 dilde yazılan mektubun içeriğinde ise şu ifadeler yer alıyor:

    “Sevgili Kardeşim,

    Türkiye Demek; çocuklarınızın eli kanlı teröristler tarafından kaçırılmaması ve zorla alıkonulmaması demek, çocuklarınızın canlı bomba yapılamaması demek, çocuklarınızın ellerinde silah, üstlerinde bomba dağlarda, mağaralarında değil, ellerinde kalem okullarında, ailelerinin yanında yaşamaları demek, çocuklarınızın olağan, mevsimsel basit hastalıklardan ölmemesi demek, çocuklarınızın uyuşturucuya alıştırılıp, uyuşturucu ticaretinde çalıştırılamaması demek, organlarınızın alınıp İsrail’de ve batıda satılamaması demek, aile birliğinizin dağılmaması, mal varlığınızın yağma edilmemesi demek, işkence ve tecavüze maruz kalmamanız demek, köyünüzde, ilçenizde, şehrinizde esaret altında değil, birlikte ve özgürce yaşamanız demek, insanın hak ettiği sağlık hizmetini almak, sosyal alanlarda eğlenmek demek, güçlü ve güvenilir bir dost demek, adalet demek, barış demek, hayat demek, bölgelerinizde Türkiye’nin yanında durun, Türk Devleti’ni destekleyin. Çünkü Türkiye kazandıkça insanlık ve barış kazanacaktır, Türkiye kazandıkça terör yok olacaktır.”