Etiket: dediler

  • Nikahtan önce referandum için ’evet’ dediler

    Erzurum’da dünya evine giren genç çift, nikah öncesi anayasa referandumu için ’evet’ dedi.

    Erzurum’da bugün düzenlenen nikah töreni ile dünya evine giren özel harekat polisi Ahmet Kuşkapan ve Dilara Çelebi çifti nikah öncesi anayasa mesajı verdi. “Geleceğimizi kuruyoruz, Anayasa referandumuna evet diyoruz” diyen genç çift nikah öncesi tarihi mekanlarında düğün fotoğrafları çektirdi.

  • Bir ömür boyu mutluluğa ’Evet’ dediler

    Manisa’da uzun yıllar gazetecilik yaptıktan sonra Akarlar İnşaat’a geçen Mehmet-Zarife Akar çiftinin oğulları Musa Akar, Servet-Nermin Semiz çiftinin kızları Mehtap Semiz (Akar) ile muhteşem bir düğünle dünya evine girdi.

    Kına gecesini Anemon Hotel’de gerçekleştiren Mehtap-Musa çiftçi, düğünlerini ise Arena Düğün Salonunda yaptı. Genç çifti bu mutlu günlerinde AK Parti MKYK Üyesi ve Manisa Milletvekili Murat Baybatur, AK Parti Manisa İl Başkanı Berk Mersinli, Şehzadeler Belediye Başkan Yardımcısı Bilal Demir, Yunusemre Belediye Başkan Yardımcıları Şule Uygur ve İdris Avşar, MHP Manisa İl Başkanı Erkan Öztürk, Manisa Girişimci İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Aslan Yılmaz, Manisa Medya TV Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Polat, Manisa İş-Kur İl Müdürü Sinan Aktaş, Manisa Kalıp ve Makina İmalatçıları Birliği (MAKİM) Başkanı Abdurrahim Arslan, Manisa Medya TV Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Akar, AK Parti Şehzadeler İlçe Başkanı Ahmet Tonguç, iş dünyası, sanayiciler, basın mensupları ve genç çiftin yakınları katıldı.

    6 şahitli nikah

    Katılımın oldukça yüksek olduğu düğün merasiminde genç çiftin nikahını Yunusemre Belediye Başkan Yardımcısı Şule Uygur kıyarken şahitliklerini ise AK Parti MKYK Üyesi ve Manisa Milletvekili Murat Baybatur, AK Parti İl Başkanı Berk Mersinli, Şehzadeler Belediye Başkan Yardımcısı Bilal Demir, MHP Manisa İl Başkanı Erkan Öztürk, Abdullah Polat, AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları MKYK Üyesi Halil Özkan yaptı. Baybatur, evlilik cüzdanını geline vererek, genç çifte ömür boyu mutluluklar diledi. MHP İl Başkanı Erkan Öztürk ile Yunusemre Belediye Başkan Yardımcısı Şule Uygur Mehtap ile Musa çiftine Kur’an-ı Kerim ve Türk bayrağı hediye ederken, dansla başlayan düğün gece boyunca halaylarla devam etti.

  • İntihar etmek isteyen gence “atla atla” dediler

    İzmir’in Konak ilçesinde polis, itfaiye ve sağlık ekipleri çatıya çıkarak intihar etmek isteyen genç için 5 buçuk saat seferber oldu. İntihar teşebbüsü ise vatandaşlar tarafından sosyal paylaşım sitesi üzerinden canlı yayınlanırken, kimi vatandaşların gence ‘Atla, atla’ diye bağırması dikkat çekti.

    İddiaya göre, uzun süredir işsiz olan S.A. (29) iş istemek için İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne gitti. S.A. daha sonra Büyükşehir Belediye binası karşısındaki 10 katlı binanın çatısına çıkarak intihar etmek istedi. Saat 11.00 gibi çatıya çıkan genci gören bina görevlileri durumu polise bildirdi. İhbar üzerine gelen polis ekipleri, S.A.’yı ikna edemedi. Gencin atlama ihtimaline karşı itfaiye ve sağlık ekipleri olay yerine geldi. İtfaiye ekipleri yere hava yastığı açarken sağlık ekipleri hazırda bekledi.

    Vatandaşlardan canlı yayın

    Bu sırada olayı gören vatandaşların bazıları oturup olanları izlerken, kimisi de cep telefonu ile fotoğraf çekmeye başladı. Bazı vatandaşlar ise cep telefonlarından sosyal paylaşım sitesi üzerinden canlı yayın yaptı. Banklarda oturan vatandaşlar da olayı tiyatro seyreder gibi izledi. Öte yandan kimi vatandaşların çatıdaki gence “Atla, atla” diye bağırması herkesi şaşırttı.

    Ekipler 5 buçuk saat bekledi

    S.A.’yı sakinleştirmek için polis ekipleri çay ikram ederken, S.A.’nın çatıda sürekli yer değiştirmesi üzerine itfaiye ekipleri de hava yastığının yerini değiştirdi. Polis ekiplerinin 5 buçuk saat süren ikna çabasından sonra S.A. intihar etmekten vazgeçti. Polisi, itfaiyeyi ve sağlık ekiplerini 5 buçuk saat bekleten S.A.’ya vatandaşlar tepki gösterdi. Gözaltına alınan S.A. ifadesi alınmak üzere emniyete götürüldü.

  • 15 bin TL parasını aldılar ’Bize dul erkek bul’ dediler

    Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde aracılar vasıtası ile tanıştığı Suriyeli gelin için 8 bin TL para veren, ayrıca 7 bin TL değerinde altın takı alan 45 yaşındaki Fazıl Küçükyılmaz, “Suriyeli Ceylan, hasta annesini ziyarete gideceğini söyledi ve bir daha kendisini bulamadım. Aracılar ise beni arayarak hala para istiyorlar ve benden kendilerine dul erkek bulmamı istiyorlar” dedi.

    Kayseri’nin Sarız ilçesine bağlı Ayranlık Mahallesi’nde çiftçilik yapan 3 çocuk babası Fazıl Küçükyılmaz, 2015 yılında eşinin geçirdiği kalp krizi sonucunda hayatını kaybettiğini söyleyerek, “Sarız’da Suriyeliler ile evlenen tanıdıklarım vardı. Onlar Hatay’dan birilerini aradılar ve bir kaç gün sonra bizi Kırıkhan’a çağırdılar. Komşum ile birlikte ile Hatay’ın Kırıkhan ilçesine gittik ve burada beni Ceylan isminde bir Suriyeli ve Mehmet S. isminde biriyle tanıştırdılar. Burada Ceylan için pazarlık yaptık ve 5 bin 500 TL peşin, 2 bin 500 TL’yi ise daha sonra bankadan havale ettim. Bu arada Ceylan’ı da alarak Sarız’a getirdim” dedi.

    Ceylan ismindeki Suriyeli’ye yüzük, küpe ve bilezikten oluşan 7 bin TL değerinde altın takı aldığını anlatan Fazıl Küçükyılmaz, “10 gün sonra Ceylan, ’Annem hasta, yanına gitmem gerek’ diyerek İskenderun’a gitti. Birden İskenderun’da kayboldu ve bir daha kendisinden haber alamadım. Daha sonra ben de telefon numaraları ve TC kimlik numaraları bulunan aracılarla görüştüm. Bana ’bize dul erkek bul’ dediler. Ben dul erkeği nereden bulayım, köyde yaşayan bir insanım. Karımı sorduğumda aracılardan İbrahim T., ’200 dolar gönder, karın 4 saat sonra yanında olur’ diyor” diye konuştu.

    Jandarmaya başvuruda bulunduğunu söyleyen Fazıl Küçükyılmaz, kendisinden 15 bin TL para alanların TC kimlik numaralarının ve adreslerinin bulunduğunu belirterek, “Yetkililerin bu şahısları bulmasını ve gerekenin yapılmasını istiyorum. Ben 15 bin TL harcadım. Benim 5 yıllık gelirim gitti. Köy yerinde ne yapacağımı bilemiyorum. Bakmakla yükümlü olduğum 3 çocuğum ve bir de yaşlı annem var. Evimize gelin geldi diye çok sevindik ama şu anda perişan bir haldeyiz” ifadesinde bulundu.

  • (Özel Haber) “PKK ile karşılaşınca vurmayın, uzak durun dediler”

    Uzun yıllar Bingöl’de jandarma istihbarat personeli olarak dağda görev yapan Sezai G., o yıllarda FETÖ yapılanmasına dahil olmadığı için ordudan nasıl atıldığını anlattı. Bugün geçinmek için kamyon şoförlüğü yapan Sezai G. görevde olduğu yıllarda kendisini yapılanmaya çağıran bazı komutanların ’PKK ile karşılaşınca uzak durun’ diye kendisine telkinde bulunduğunu açıkladı. Balıkesir Adliyesi’ne gelerek suç duyurusunda bulunan Sezai G., meslekte iade-i itibar davası açacak.

    1989 yılında ve 90’lı yılların başında Bingöl ve kırsalında görev yapan Jandarma İstihbarat Uzman Çavuş Sezai G., görev yaptığı yıllarda FETÖ’nün kendisine uyguladığı baskılar sonunda meslekten nasıl anlattığını İHA’ya anlattı. Bir anda PKK ve FETÖ ilişkisine tanıklık eden Sezai G. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Balıkesir Adliyesi’ne gelerek görev aldığı yıllara ilişkin suç duyurusunda bulundu. Sezai G., “1989 yılından itibaren jandarma uzman çavuş olarak görev yaptım. Bingöl ve Tunceli kırsalında çalıştım ve sicilen meslekten ilişiğim kesildi. Masa başında bir görevim yoktu, ellerim silah tutuyor, parmaklarım üşüyordu. Doğu ve Gündeydoğu’da dağlarda terörle mücadelede sivil olarak çalıştım. Görev yerime ilk gittiğimde komutanlarımız oldukça iyiydiler. Ancak daha sonra gelenlerde bazı durumlar oldu. Örneğin 1984’lü bir astsubay vardı İbrahim C. adına Bursalıdır kendisi ve yaşıyorsa mutlaka beni dinleyecektir. Şu anki adıyla FETÖ terör örgütüne mensup kişiler gördüm. Ancak ben askeriyede böyle işlere sıcak bakılmadığını bildiğim için uzak durmaya çalıştım. Ben sürekli uzak durduğum halde bana yönelik sürekli bir baskı oldu. İşte ’Oluşuma katılacaksın, katılmazsan meslekten atarız’ gibi sözlerle karşılaştım” dedi.

    Yıllarca terörist kovaladı, şimdi kamyon şoförü

    PKK’nın aktif olduğu 1990’ların başında örgütün faaliyetleri ile ilgili istihbari çalışmalar için gece gündüz dağlarda gezdiğini anlatan Sezai G. meslekten atılmasının aile hayatını etkilediğini, annesinin üzüntüye dayanamayarak felç geçirdiğini söyledi. Sezai G., “Beni karakola yada bir göreve gönderiyorlar ancak arkamdan sürekli olumsuz bir netice bildiriliyor. ’Senin sicilini bozarım’, ’Seni meslekten atarım’ gibi küfürlü konuşmalar ile karşılaştım. En son zaten bardağı taşıran son damla bunlar oldu. Ben canla başla görev yaptım, çatışmada alnımdan da vuruldum, yaptığım iş hiç kolay değildi. Bunun sonunda beni meslekten attılar ve annem felç oldu, şimdi de rahmetli zaten. Bu olayların hepsi onların yüzünden. ’Cemaate girersen güzel olur’, ’paran olur’, ’aile yapın daha iyi olur’, ’bizim gösterdiğimiz kızla evlenirsen iyi olur’, bunları hep komutanlardan bazıları iletti. Bizden beklentileri neydi bende bilemiyorum. Ancak biz terör örgütü PKK ile karşılaştığımızda onlar bize, ’Uzak durun’, ’Vurmayın’, ’Geri çekilin’ gibi telkinlerde bulunuyorlardı. Daha sonra bunları sorduğumda da ’Sizin şehit olmanızı istemiyoruz’ diyorlardı. Yayladere Çalıdağ karakolunda çalıştığım Şaban Y. isimli şahıs böyleydi yani. Bu kişi aynı zamanda beni hiç tanımadan bana sicil verdi. Ben dağlarda gezmişim aylarca, tatsız, tuzsuz kuru fasulye yemişim karda kıyamette, un bulamamışız, su bulamamışız adam bana gelmiş ’Kılık kıyafetine neden özen göstermiyorsun’ diyor. Ben şu anda bile kılığıma kıyafetime özen gösteriyorum. Kaldı ki ben kamyon şoförüyüm. Maalesef, meslekten atılınca aç kalmamak için bu işe girdim. Bir süre Manisa’nın Soma ilçesinde hamallık yaptım. Benim hayatımı idame ettirebilmem için çalışmam gerekiyordu. Ben evlendim, evlendiğimin ertesi günü beni meslekten attılar. Sanki örgüt mensubuymuşum gibi evimin etrafını askerler sardı, başlarında da alay komutanı vardı” şeklinde konuştu.

    Sezai G. sözlerini şöyle tamamladı:

    “Sayın Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza, İçişleri Bakanımıza çok teşekkür ediyorum. Ben göreve iade-i itibar istiyorum. Bu konuyla ilgili olarak da Balıkesir Adliyesi’ne geldim, bu şahıslarla ilgili suç duyurusunda bulunacağım. Kazanırım ya da kazanmam fark etmez, benim amacım biraz da sesimi duyurmak. Çünkü şimdi bizim sesimizi duyurma zamanımız. ben ve benim gibi arkadaşlarımın hakkını aramak için buradayım. Bunun için işimi gücümü bıraktım, şu an burada olduğum için yevmiyem, aracımın her şeyi bana yansıyor. Bugün bu haldeyim. Peki benim suçum neydi?”