Etiket: Dede

  • Trafik kazasında ölen dede ve torunları son yolculuğuna uğurlandı

    DÜZCE(İHA) – Ankara’nın Mamak ilçesinde meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden dede ve torunları Düzce’de son yolculuğuna uğurlandı.

    Düzce’nin Aziziye Mahallesi Günlü Camii’nde imam olarak görev yapan Emin Balıkçı (58), kızı Hatice Civelek (32), torunları Betül Civelek (3) ve Naime Civelek’le (8) birlikte Ankara Mamak Cezaevi’nde bulunan damadı Enes Civelek’i ziyaretinden sonra Düzce’ye dönüş yoluna geçti. Ailenin içinde bulunduğu 81 EB 167 plakalı otomobil, Mamak ilçesine bağlı Gökçeyurt Mahallesi’nde sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yoldan çıktı. Kazada imam Emin Balıkçı ile torunları Naime ve Betül Civelek hayatlarını kaybederken Hatice Civelek ise yaralandı.

    Kazada hayatını kaybeden Emin Balıkçı, torunları Naime ve Betül Civelek için Aziziye Mahallesi Günlü Camii’nde cenaze namazı kılındı. Cezaevinde bulunan Enes Civelek ise cenazeye jandarma eşliğinde getirilerek, kayınpederinin ve kızlarının cenaze namazına katıldı. Düzce Müftüsü Hüseyin Can tarafından kılınan cenaze namazının ardından dede ve torunları Düzce Şehir Mezarlığı’nda toprağa verildi.

  • UNESCO’nun ‘Dede Korkut’ kararı Bayburt’ta sevinçle karşılandı

    UNESCO’nun Türk Destanı ‘Dede Korkut’u ‘İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesi’ne dahil etme kararı, Dede Korkut diyarı Bayburt’ta ve destan kültürünü yaşatan Bayburt Üniversitesi’nde sevinçle karşılandı.

    Konuyla ilgili açıklama yapan Rektör Prof. Dr. Selçuk Coşkun, Bayburt tarihinin insanlığa armağanı olan ve evrensel bir değer olarak kabul edilen Dede Korkut’un UNESCO tarafından tescil edilmesinin çok önemli olduğunu ifade ederek” Üniversite bünyesinde merkez Külliye ’ye tarihi zatın adını verdik ve Dede Korkut Araştırma Merkezi kurduk toplumların tarih boyunca halk hikayeleri ve destanlar yoluyla biçimlendik insanlığa mal olmuş bir değeri yaşatmak için çalışacağız” dedi.

    Coşkun, Araştırma Merkezi çatısı altında Dede Korkut adına geçmişte biri Bayburt, diğeri Azerbaycan’da olmak üzere iki sempozyum düzenlediklerini, konser etkinlikleri yaptıklarını ve geleneksel hale farklı alanlarda getirdikleri Dede Korkut Bilim, Kültür, Sanat ve Edebiyat Ödülleri ile temsil ettiklerini ifade etti.

    Araştırma Merkezi’nin Dede Korkut yılı etkinlikleri kapsamında düzenleyeceği Nisan ayı içerisinde uluslararası bir sempozyum, seçkin akademisyen ve araştırmacıların katılacağı konferans serileri, paneller, tiyatro gösterisi, heykel çalışması, konser ve kültür organizasyonlarının müjdesini veren Coşkun, Dede Korkut’un Bayburt’un dünyaya açılan yüzü olduğunu söyleyerek tüm halkın sevinci paylaştığını bildirdi. Coşkun ayrıca, Dede Korkut’un kültürel ve tarihsel bir şahsiyet olarak, şehrin tanıtımında ve turizmin gelişmesinde bir fırsat olduğunu da sözlerine ekledi.

  • Türk Destanı ‘Dede Korkut’ UNESCO’da

    Türk Destanı ‘Dede Korkut’ UNESCO Dünya Somut Olmayan Kültür Mirası Temsili Listesi’ne oy birliğiyle kabul edildi.

    Türkiye’nin bir kültür mirası daha UNESCO listelerindeki yerini aldı. “Dede Qorqud/ Korkyt Ata/ Dede Korkut Mirası: Destan, Masal ve Müzik” çok uluslu dosyası olarak geçtiğimiz yıl mart ayında UNESCO’ya gönderilen Türkiye’nin kültür mirası temsili listesine 17’nci unsur olarak bugün itibariyle dahil edildi.

    Morityus Cumhuriyeti’nin başkenti Port Louis’de gerçekleştirilen UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması 13. Hükümetlerarası Komite Toplantısı’nda temsili listeye alınan Türk destanı artık insanlığın somut olmayan kültürel mirası oldu.

    Türkiye bu kararla temsili listeye en çok unsur kaydettiren ilk 5 ülke arasındaki yerini de korudu.

    ‘Dede Korkut’ Birleştirici Unsur

    “Dede Korkut: Destan, Masal ve Müzik” dosyası Kazakistan’ın moderatörlüğünde, Azerbaycan ve Türkiye’nin katılımıyla çok uluslu olarak hazırlandı.

    Türk dünyasının yüzlerce yıllık kültürel kimliğinin taşıyıcısı ve ortak mirası olan ‘Dede Korkut’ etrafında şekillenen destan, masal ve müzik geleneği Türkiye’nin başta kuzeydoğusu olmak üzere ülke genelinde yaşatılıyor.

    Dede Korkut kültürünü oluşturan destan, masal ve müzik içerisindeki dilden dile, kuşaktan kuşağa aktarılan değerler, Türkiye’nin kültürel belleğinde canlılığını koruyor; geçmişle bugün arasındaki kültürel bağın güçlenmesine, kültürel devamlılığın, aidiyet ve kimlik anlayışının geleceğe taşınmasına katkıda bulunuyor.

    Birikimi ve değerleri sınırları aşan ‘Dede Korkut’ mirası bu yönüyle Türkçe konuşan ülkelerde de birleştirici bir unsur olarak son derece önemli.

  • Ali dede yeni evinde kedileriye birlikte yaşıyor

    Bolu’nun Mudurnu İlçesi’nde evi yanan 83 yaşındaki Ali Meşe, yangında kurtardığı kedileriyle birlikte yardımlarla yapılan yeni evinde hayatına devam ediyor.

    Edinilen bilgiye göre, Bolu’nun Mudurnu İlçesi Ordular Köyü’nde oğlu ve eşiyle birlikte yaşayan 83 yaşındaki Ali Meşe’nin evi Ocak ayında sobayı yakmak istediği sırada çıkan yangında tamamen kullanılamaz hale geldi. Yangın sırasında evinde beslediği kedisini de kurtararak dışarı çıkan Ali Meşe için Mudurnu Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı öncülüğünde yardım kampanyası düzenlendi.

    Vakıf ve yardımseverlerin desteğiyle Meşe’nin yanan evinin hemen bitişiğine tek katlı yeni bir ev inşa edildi. Yapımı biten evine yerleşen Ali Meşe, yangında kurtardığı kedileri ve ailesiyle birlikte hayatını sürdürüyor.

    Yeni evinden memnun olduğunu belirten Ali Meşe, evin inşaatında çalışan ustaların da tanıdıkları olması sebebiyle yeni evinin özenle yapıldığını söyledi.

    Havaların soğuk olduğu günlerde Bolu kent merkezinde kalan oğlunun yanına giden Ali Meşe, köyünü özlediğini belirterek, “Bolu’da vakit geçiremiyorum. O yüzden kendi evime geldim. Burada komşularıma çıkıyorum. Bolu’da kahveye gittiğimde yabancı oldukları için konuşamıyorum” dedi.

    Sağlık durumunun iyi olduğunu ancak zaman zaman başının döndüğünü kaydeden Ali Meşe, kedilerinin de yanından hiç ayrılmadığını kendisiyle evde kaldıklarını ifade etti.

  • Oyuncakçı Dede Atalı’dan nostaljik sergi

    Efeler Belediyesi ve Efeler Kent Konseyi iş birliği ile ’Oyuncakçı Dede’ olarak bilinen Erkan Atalı’nın ’Geçmişten Günümüze Zeka ve Beceri Oyuncakları’ isimli oyuncak sergisi açıldı. Serginin açılışını minik öğrenciler yaparken, sergi sonunda çocuklara Efeler Belediyesi tarafından özel olarak hazırlatılan ‘Atatürk ve Cumhuriyet Aile Oyunları’ seti hediye edildi.

    Oyuncak Müzesi Kurucusu Emekli Teknik Öğretmen Erkan Atalı’nın yaptığı yıllar öncesine ait eski oyuncaklardan oluşan sergi Efeler Kent Belleği Araştırma Merkezi’nde açıldı. 50’ye yakın eski oyuncağın bulunduğu serginin açılışına Aydın Vali Yardımcısı Ömer Faruk Günay, Aydın Müze Müdürü Yılmaz Akkan, Efeler Kent Konseyi Başkanı Tuncay Erdemir, Efeler Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Yusuf Kalın, mahalle muhtarları, sivil toplum örgütü temsilcileri, vatandaşlar ve çok sayıda çocuk katıldı. Çocuklar eski oyuncakları dikkatle inceleyerek nasıl oynandığını çözmeye çalışırken renkli görüntüler ortaya çıktı.

    Serginin açılış konuşmasını yapan Efeler Kent Konseyi Başkanı Tuncay Erdemir, “Bizler yaşadığımız kentte, ülkemizde ve dünyamızda çocuklarımızın akıl ve bilim öncülüğünde, şiddetin yok olduğu, barış içerisinde tertemiz korunan bir doğada gülümseyerek, çalışmayı, üretmeyi bilerek, çevrelerine ışık saçarak, aydınlık günlere büyümelerini istiyoruz. Çocuklarımızın övüneceği, mutlu olacakları, bilim, kültür, doğal güzelleri ve tarihi eserlere sahip olan, gürültü ve görüntü kirliliğinin olmadığı, çalışkan ve güler yüzlü insanları ile tanınan uygar ve yaşanabilir bir kentte büyümelerini istiyoruz. Çünkü biliyoruz ki herkes bulunduğu çevrenin bir ürünüdür. Yaşadığımız yer bize kim olduğumuzu gösterir. Çocuklarımızın eğlenirken öğrenecekleri bizlerin de zamanında oynadığımız oyuncakları gelecek nesillere aktarmak için bu sergiyi düzenledik. Çocuklarımızın ilgisi de bize ne kadar doğru bir iş yaptığımızı gösterdi” dedi.

    Oyuncak tutkusunun ilkokul ikinci sınıftayken başladığını belirten sergi sahibi Erkan Atalı, “İlkokuldayken dedem ve ilkokul öğretmenimin bana verdiği oyuncaklar beni çok etkiledi ve oyuncaklara olan tutkum o zaman başladı. Dedemin arkadaşının bana 1960 yılında yaptığı bir oyuncağa Osman Gazi Üniversitesi’nde düzenlenen ’Dünya Çocuk Oyuncakları Oyunları Çalıştayı’nda rastladım. Kırgızlar ve Moğollar’da aynı oyuncağı görünce anladım ki oyuncaların bir milleti yok. Oyuncaklar evrenseldir. O günden bu yana oyuncaklara olan sevgim hiç bitmedi ve bugünlere geldim” diye konuştu.

    Açılışa katılan Aydın Vali Yardımcısı Ömer Faruk Günay ise oyuncağın önemli bir kültürel figür olduğunu aktardı. Tüm çocukların yaşamında oyuncağın önemli bir yer tuttuğunu dile getiren Günay, kendi çocukluk günlerinde topaç çevirdiklerini, ip atladıklarını anlattı. Erkan Atalı’yı daha önce de bir sergide gördüğünü ve takdir ettiğini ifade eden Günay, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde böyle bir etkinliğin gerçekleşmesini ayrıca önemli bulduğunu vurgulayarak açılışa katılan miniklere gittikleri şehirlerde oyuncak müzelerini gezmelerini önerdi.

    Konuşmaların ardından serginin açılış kurdelesini çocuklar ve protokol üyeleri birlikte kesti. Atalı, sergide yer alan oyuncaklara ilişkin konukları bilgilendirdi. Sergiye katılan vatandaşlar ve minikler oyuncakları kendileri ile buluşturan Efeler Belediye Başkanı M. Mesut Özakcan’a teşekkür etti.