Etiket: ceylan

  • Ceylan: “Öğretmenlerin yüzde 42,3’ü çocuğunun öğretmen olmasını desteklemiyor”

    Eğitim-Bir-Sen Tokat 1 Nolu Şube Başkanı Şaban Ceylan, öğretmenlerin mesleklerini ve statülerini nasıl algıladığını ortaya koymak amacıyla 26 ilde 3 bin 34 öğretmenle yüz yüze görüşme yapıldığını ifade ederek, “Öğretmenlerin yüzde 42,3’ü, çocuğunun öğretmen olmasını desteklemeyeceğini belirtmesi sıkıntılı bir sonuç olduğu gözlemleniyor” dedi.

    Sendika hizmet binasında şube yönetim kurulu üyeleri ile birlikte basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Eğitim-Bir-Sen Tokat 1 Nolu Şube Başkanı Şaban Ceylan, öğretmenlik mesleği ve mesleğin statüsü araştırmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Öğretmenlerin mesleklerini ve statülerini nasıl algıladığını ortaya koymak amacıyla 26 ilde 3 bin 34 öğretmenle yüz yüze görüşme yapıldığını belirten Ceylan, “On yıl önce de buna benzer bir araştırma yapmıştık. İzleme ve değerlendirmeye dayalı araştırmalar her yıl düzenli olarak yapılmalı ki, farklılıklar gözlenebilsin. Bu bakımdan mevcut durumu gözlemleyebilmek adına araştırma önem arz etmektedir. Öğretmenlik fedakarlık mesleğidir. Öğretmenlikte en önemli etken moraldir. Bir öğretmenin morali ne kadar yüksekse eğitime o kadar çok katma değer katar, dersi o kadar verimli geçer. Öğretmenler kendileriyle ilgili iyi cümleler duymak ister. Medyada ve siyasette öğretmenin olumsuzlukları gün yüzüne çıkartılıyor. Bazı münferit olaylar koca bir mesleğe mal ediliyor. Bu da öğretmenlerimizin moral ve motivasyonunu bozuyor” diye konuştu.

    “Öğretmenlerin yüzde 42.3’ü çocuğunun öğretmen olmasını desteklemiyor”

    Raporda öğretmenlerin karar alma sürecinde daha fazla yer alması sonucunun çıktığını dile getiren Ceylan, “Öğretmenlerin yüzde 53,1’i, eğitim politikalarının şekillenmesinde etkilerinin olmadığını düşündüğünü söylemiştir. Öğretmenlerin faaliyet alanına ilişkin kararlar da öğretmenin fikri alınmadan yapılması öğretmeni üzüyor. Karar alma sürecine politika yapıcılar öğretmenleri de dâhil etmesi gerektiği raporumuzda çıkıyor. Öğretmenlerin yüzde 42,3’ü, çocuğunun öğretmen olmasını desteklemeyeceğini belirtmesi sıkıntılı bir sonuç olduğu gözlemleniyor. Öğretmenler imaj ve itibarının yıprandığı bir meslek yaptığını düşünüyor. Bu bakımdan çocuklarının bu mesleği yapmamasını istiyorlar. Bu soruna karşı derin bir araştırma yapılması gerekiyor. Öğretmenlerin yüzde 50’si, mesleki gelişimleri hizmet içi eğitimleri yeterli olmadığını söylüyor. Gerekli tedbirler alınarak öğretmenlerin mesleki gelişimlerine katkı sunacak hizmet içi eğitimlere önem verilmesi gerekmektedir. Raporda öğretmenlerin yeniliğe açık oldukları görülmektedir. Bunun için yüksek lisans, doktora yapmış öğretmenlere ücretlerinde farklılık olması gerekmektedir. Öğretmenlerin mesleki gelişimi için yüksek lisans ve doktora cazip hale getirecek politikalar uygulanmalıdır, öğretmenlerimiz biz buna hazırız diyor. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 56,9’u, yaptığı iş karşılığında adil bir ücret almadığını belirtmiştir bu ciddi bir oran. Öğretmen ucu ucuna geçiniyor. Öğretmen sosyal ve kültürel aktivitelere ne kadar çok zaman ayırırsa verimliliği o kadar çok artar. OECD ortalamasının altında ücret alıyoruz. Öğretmenlerin yüzde 61,1’i, mesleğini yaparken oldukça yıprandığını; yüzde 34’ü, öğrencilerle ilgilenmenin çok fazla strese neden olduğunu dile getirmiştir” şeklinde konuştu.

    “Öğretmenlik mesleği cazip hale getirilmelidir”

    Öğretmenlere gününü gösteren değil, gün gösteren politikaların hayata geçmesi gerektiğini belirten Şaban Ceylan, sorunlara ilişkin şu şekilde önerilerde bulundu: “Öğretmenliğin eğitim kalitesini belirlemedeki kilit rolünü ortaya koyan çalışmalar yapılarak doğru bir şekilde topluma anlatılmalıdır. Öğretmenlerin mesleki gelişimlerini desteklemeleri için daha fazla kaynak ayrılmalı yüksek lisans ve doktora çalışmaları yapan öğretmenlere ödenen ücretlerde de bir farklılaşmaya gidilmelidir. Öğretmenlerin yaptıkları iş karşılığı adil ücret almalı ve tecrübeli öğretmenlere daha yüksek ücret ödenmelidir. Moral ve motivasyona dayalı öğretmenlik mesleğinin cazip hâle gelmesi için çalışmalar yapılmalıdır.”

  • Vali ceylan ve Sarıkoca’dan Trakya Tarım’a ziyaret

    Tekirdağ Valisi Ceylan ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Sarıkoca, Trakya Tarım Firmasının sahibine ziyarette bulunarak, firmanın başarılarının devamını dilediler.

    Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan ve Tekirdağ Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Zekeriya Sarıkoca, 1995’te yüzde 100 yerli sermaye ile kurulup günümüzde kadar tohum alanında birçok başarılı çalışmalara imza atan ve bugün tohumculuk alanında Türkiye’deki dünya devlerinin arasında yer alan Trakya Tarım Tohum Islah Firmasının sahibi Ziraat Yüksek Mühendisi İlhami Özcan Aygun ve firma çalışanlarını ziyaret ederek, buğday işletmelerinde incelemelerde bulundular.

    Vali Ceylan ve Sarıkoca’ya çalışmalar hakkında bilgi veren Aygun, “Tekirdağ Valimiz Sayın Mehmet Ceylan ve Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürümüz Sayın Zekeriya Sarıkoca işletmemizi ziyaret ettiler. Şahsım, eşim ve çalışma arkadaşlarım adına kendilerine teşekkürlerimizi sunarım” dedi.

    “Başarılı firmamızı tebrik ediyorum”

    Tekirdağ Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Zekeriya Sarıkoca ise yaptığı açıklamada, “Sayın Valimizle dumansız saha bölgemizde bulunan Trakya Tarım tohum ıslah firmamızı ziyaret ettik. Başarılı firmamızı tebrik ediyoruz” diye konuştu.

  • Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan:

    Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, “Türkiye, hızlı göç sonucu karşı karşıya kaldığı gecekondulaşma sorununu son 20 yılda yüzde 1’in altına düşürmeyi başardı” dedi.

    Ekvator’un Başkenti Kito’da, 17-20 Ekim tarihlerinde Birleşmiş Milletler (BM) tarafından düzenlenen HABİTAT III konferansında konuşan Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, “HABİTAT II”de alınan kararlarla Türkiye’nin kentleşme politikasında önemli değişiklikler yaşandığını, bu kapsamda toplu konut ve kentsel dönüşüm alanında büyük bir faaliyet yürütüldüğünü söyledi.

    Son 13 yılda sadece TOKİ vasıtasıyla Türkiye’de 750 bin konut üretildiğini ifade eden Ceylan, “Bunların büyük kısmı dar gelirli vatandaşlar için üretilen sosyal konutlardır. Özel sektör ise TOKİ’den daha fazla konutu üreterek insanımızın hizmetine sunmuştur. HABİTAT III Konferansı kapsamında kabul edilen “Yeni Kentsel Gündem”de belirlenen ortak vizyon doğrultusunda, güvenli şehirlerin oluşturulması için artan terörden kaynaklanan tehditlere karşı tedbir alınması çağrısı da büyük önem arz ediyor. 2030 sürdürülebilir kalkınma hedeflerinde yer alan güvenli ve dayanıklı şehirlerin inşa etme hedeflerinin gerçekleştirilmesi yeni kentsel gündemin en önemli hedefini oluşturmaktadır. Türkiye, hızlı göç sonucu karşı karşıya kaldığı gecekondulaşma sorununu son 20 yılda yüzde 1’in altına düşürmeyi başardı.Ülkemiz dar gelirliler ve yoksulları koruyan tedbirler alarak, ucuz konut, ücretsiz sağlık ve girişimciliği ele alan istihdam politikaları izlemektedir. Türkiye doğa dostu, yeşil kentler ve yerel kalkınma ile 2023’e kadar yeni bir vizyon belirlemiştir. Bu durumun yeni kentsel gündemde yer almasından da mutluluk duymaktayım. HABİTAT II aktif katılımcılık, sahiplenme, açıklık ve şeffaflık gibi kavramların hayata geçirilebilmesi için çok aktörlü bir yönetişimi ön görmüştü. Kito Deklarasyonu ve yeni kentsel gündemin hazırlık sürecinin de benzer bir iklimle gerçekleşmesi son derece sevindiricidir. Bu yaklaşımın uygulama, gözden geçime ve izleme süreçlerinde de devam etmesini temenni ediyoruz. Sürdürülebilir kentleşme için son derece önemli olduğuna inandığımız yeni kentsel gündemin hayata geçirilmesinde, etkin koordinasyon, iş birliği ve ortaklıkların sadece ulusal ve yerel düzeyde değil, uluslararası düzeyde de gerçekleşmesinin önemli olduğunun altını çizmeliyim” diye konuştu.

  • Bakan Yardımcısı Ceylan Karabük’te

    Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, terör örgütüne yardım ve yataklık yapan belediyelere kayyum atandığını, ancak kayyum atamasından önce İller Bankası’ndan gönderilen paraların kasadan boşaltıldığını söyledi.

    Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, Karabük’te gazetecilerle bir araya gelerek, Bakanlığın çalışmaları ve Karabük’teki yatırımlarla ilgili bilgiler verdi. Ceylan, 17-20 Ekim tarihleri arasında Ekvator’da yapılacak HABITAT 3 Konferansı’na kendisinin başkanlığında bir heyetin katılacağını belirterek, konferansın bu yılki konusunun ’Konut ve Sürdürülebilir Kentsel Gelişme’ olduğunu kaydetti.

    Güneydoğu’nun yeniden yapılanmasıyla ilgili çok geniş bir çalışma yürüttüklerini belirten Ceylan, “36 bin konutu içeren 7 şehirde yeni bir yapılaşmanın çalışmaları içindeyiz. Sayın Bakanımız da ifade etti, bu çalışmaları da bir-iki yıl içinde tamamlamanın gayreti içinde olacağız. Tüm Türkiye çapında da bu kentsel dönüşüm çalışmaları bakanlığımızın koordinasyonunda yürütülmektedir. Özellikle İstanbul’da, İzmir’de tıkanan kentsel dönüşüm projeleri vardı, Gaziosmanpaşa’da, Fikirtepe’de ve benzeri gibi yerlerde, sağ olsun Sayın Bakanımız bu işlerin üzerine cesaretli bir şekilde gidiyor, tıkanan noktalar aşılmaya çalışılıyor” dedi.

    “Bir hafta boyunca içme suyu gitmeyen ilçeler var, şehirler var”

    KHK kapsamında terör örgütüne yardım ve yataklık yapan belediyelerin kayyumlara devredilmesi sonrası hizmetin millete döndüğünü kaydeden Ceylan, “Doğu ve Güneydoğu’daki yerel yönetimlerin önemli bir bölümünü HDP’li belediyeler oluşturuyor. Ama özellikle son zamanlardaki terör hadiselerinde de, bu çukur politikasında da gördük ki uzunca bir zamandır bu belediyelerin bu terör eylemlerine zaman zaman direkt olarak olmasa bile yardım ve yataklık ettiği şikayetleri söz konusuydu. Bu çerçevede işte hükümetimiz de Kanun Hükmünde Kararname’yle tabi soruşturmalar neticesinde 26 HDP’li belediyeye kayyum ataması gerçekleştirmiş bulunmaktadır. Türkiye’deki toplam belediye sayısı bin 397, bunların da içinde 26’sına kayyum ataması yapılmış bulunmaktadır. Bölgede incelemesi, soruşturması devam eden terör örgütüne yardım yataklık yapan, kamyonuyla, işçisiyle ve malzemesiyle yardım yapan belediyeler tespit edilmiş bulunmakta. Yani senin benim vergi parası oraya ’hizmet olarak gitsin’ derken ama bakıyorsunuz ki o paralar terör örgütüne gidiyor, terörist faaliyetlere gidiyor. Buna da hiçbir ülke, devlet, hükümet seyirci kalamaz. Bu açıdan kayyum ataması gerçekleştirilmiştir. Orada ağırlıklı olarak da hemen hepsinde vali yardımcısı veya kaymakamlar görevlendirilmiştir. Geçenlerde Ankara’da kayyum atanan belediyelerle ilgili de bir toplantı gerçekleştirildi. İçişleri Bakanlığı ve bakanlığımız olarak toplantıda yer aldık. Hepsini dinlediğimizde gerçekten çok acıklı bir durumla karşı karşıyayız. Zaman zaman bizde gidiyoruz, Doğu’ya, Güneydoğu’ya bu terörden etkilenen bölgelerin yeniden yapılanmasıyla ilgili. İnanın daha o bölgede ’şehir’ diyorsun ama asfalt görmeyen yerler var. Bir hafta boyunca içme suyu gitmeyen ilçeler var, şehirler var. 24 saatte sadece 4 saat su giden yerler var. Ankara’dan milyarlarca para, ödenek gönderiyorsun, ondan sonra bakıyorsun ki hizmet yok karşılında, yol yok, içme suyu yok ve benzeri çöpten geçilmiyor zaten. Aziz halkımız, bölge halkımız buna layık değil, hizmetin en güzeline layık” diye konuştu.

    “Kayyum öncesi kasaları boşaltmışlar”

    Kayyum ataması yapılan belediye başkanları ile toplantı yaptıklarını da anlatan Ceylan, şunları söyledi:

    “Bir tane kayyum olarak belediye başkanı atanan arkadaş örnek verdi. Efendim ’Yani biz atanmadan iki gün önce İller Bankası’ndan 20 trilyon para gelmiş, iki gün oldu biz atandık kasadaki para 20 bin lira.’ Yani 20 trilyon lira para gönderiliyor Ankara’dan, iki gün sonra bakıyorsun 20 bin lirayla kasayı devralıyorlar. Böylesi manzaralarla karşı karşıyayız. Buna hiçbir devlet, hükümet seyirci kalamaz. Onun için o bölgenin ihtiyaçlarını tespit ettik. Belediye başkanlarını dinledik, neye acil ihtiyaçları olduğunu tespit ettik, başta su olmak üzere ihtiyaçlarını inşallah devletimizin de imkanları ölçüsünde hızlı bir şekilde vermenin gayreti içinde olacağız.”

  • Rektör Ceylan tutuklandı

    Hakkari Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ebubekir Ceylan, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

    Darbe girişimi sonrası başlatılan soruşturma kapsamında 6 gün önce gözaltına alınan ve mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldıktan sonra bugün tekrar Van’da gözaltına alınan Hakkari Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ebubekir Ceylan, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.