Etiket: cevap

  • 87 yaşındaki İbrahim dede Korona tedavisine bir haftada olumlu cevap verdi

    87 yaşındaki İbrahim dede Korona tedavisine bir haftada olumlu cevap verdi

    Erzurum ili Tortum ilçesi Söğütlü köyünde yalnız yaşayan 87 yaşındaki İbrahim Özmen Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinde gördüğü tedavinin olumlu sonuç vermesinin ardından taburcu edilerek 112 ekiplerince köyüne götürüldü.

    Nisan ayının ilk günü yüksek ateş öksürük ve nefes darlığı şikayetiyle Erzurum bölge eğitim hastanesine getirilen ve covid teşhisi konan İbrahim Özmen’in (87) tedavisi tamamlanarak hastane çalışanlarının alkışları eşliğinde evine gönderildi.

    Hastanede tedavi gördüğü esnada mevcut hastalıklarının yanında prostat hastası olan İbrahim Özmen yatağına idrarını kaçırarak yatağının kirletince bunu kimseye fark ettirmeden elbisesi ile temizlemeye çalışırken hemşirelerin tedavi için odaya girmesiyle fark edildi.

    Hemşirelerin ’Amca biz gereğini yaparız neden böyle bir şey yaptın’ demesi üzerine ’Size ve devlete yeterince yük oldum istemeden devletin malını kirlettim ondan’ cevabını vermesi üzerine durum hastane başhekimliğine bildirildi. Başhekimlik tarafından İbrahim amcaya takım elbise ve pijama yanında bir çok ihtiyacını karşılanarak sağlığına kavuştuktan sonra taburcu edildi.

  • FİSKOBİRLİK işçilerinden Tomakin’e cevap

    AK Parti Ordu İl Başkanı Halit Tomakin’in FİSKOBİRLİK’e yönelik eleştirileri üzerine bir grup işçi AK Parti İl Başkanlığı’na giderek görüşmek istedi.

    AK Parti Ordu İl Başkanı ile görüşemeyen FİSKOBİRLİK çalışanları açıklamalarda bulundu.

    FİSKOBİRLİK işçileri adına açıklama yapan Özlem Ertemoğlu Özdemir, “Fiskobirlik 1938 den beri 82 yıldır faaliyet gösteren dünyanın en büyük üretici birliğidir. FİSKOBİRLİK yaklaşık bin kişiyi istihdam etmektedir. Biz Fiskobirlik çalışanları olarak Fiskobirlik sayesinde evimize ekmek götürüp ailemizin geçimini sağlamaktayız. Derdimiz eve ekmek götürmek derdi olunca biz çalışanlar haklı olarak hakkımızı aramak zorundayız. Biz işçiler yarın sabah itibariyle işimizden ayrıldığımızda bizlere herhangi bir işletmede çalışabilecek bir iş ortamı sağlayabilecek midir? 2019 yılında TMO’dan Fiskobirlikçe satın alınan 10 bin ton fındığın kırımı, işlenmesi, kavrulması ve mamül yapılması aşamasında sürekli çalışırken bugün dönüşümlü olarak kısa süreli çalışmaktayız. Fiskobirlik şu anda TMO’dan en az 10 bin ton fındığın talebi aşamasındayken neden böyle bir açıklama ihtiyacı hissedilmiştir.? Bu 10 bin ton fındık bizim işimiz, aşımız geçimimiz. Geçen yıl almış olduğumuz fındığın parasını ödedik. Bu bölgede çalışabileceğimiz kurum sayısı parmakla gösterecek kadar az. Gençlerimiz bölgemizi terk ederek başka bölgelere hızlı göç yaptığı bir gerçektir. Fiskobirlik; Fındık Entegre İşleme Tesisleri arasında Nuga markasıyla Nutella gibi bir dünya devine kafa tutan tek işletme olmasına rağmen bu katma değer görmemezlikten gelinmemelidir” dedi.

    AK Parti Ordu İl Başkanı Tomakin’in açıklaması

    Başkan Tomakin geçtiğimiz günlerde Fiskobirlik’in “TMO’nun fındığına talibiz” şeklindeki açıklamasına yönelik şu açıklamada bulunmuştu: “Asıl görevi fındığa yeni pazarlar bulmak, fındığı mamul yaparak en iyi şekilde piyasaya sunması gereken, sonra da marketçiliğe başlayan beceriksiz FKB yöneticileri şimdi çıkmış TMO’nun sattığı fındığa talibiz diyorlar. Her sezon döneminde üreticinin fındığına talibiz diye açıklama yapıyorlar, size hangi üretici güvendi de fındık verdi” şeklinde açıklamalarda bulunmuştu.

  • Ardahan’dan Muğla’nın ‘Yerel tohum’ çağrısına cevap verdi

    Ardahan’dan Muğla’nın ‘Yerel tohum’ çağrısına cevap verdi

    Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’ün ‘Yerel tohum’ çağrısına cevap verdi.

    Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin başlattığı yerel tohum dağıtımına Türkiye’nin birçok ilinden talep gelmiş ve Ardahan dışında Türkiye’nin 80 iline 23 bin 500 paket, 3 Milyon 525 bin adet yerel tohum dağıtımı gerçekleştirilmişti. Yerel tohum haberinin basına yansımasından sonra Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün ile görüşen Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir, Ardahan olarak kendilerinin de yerel tohum talep ettiklerini iletti. Ardahan’a da gönderilecek olan yerel tohumlarla Türkiye’nin 81 iline yerel tohumlar ulaşmış oldu.

    Türkiye’nin en kapsamlı yerel tohum merkezini Muğla’da kurduklarını ve ürettikleri yerel tohumları tüm Türkiye’ye göndermenin mutluluğunu yaşadıklarını söyleyen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün vatandaşların göstermiş olduğu yoğun ilgi ve talebe teşekkür etti.

    Başkan Gürün; “Yerel tohum ulusal güç dedik ve ülkemizin en kapsamlı yerel tohum merkezini Muğlamızda kurduk. Ülkemizin 80 iline 3 Milyon 525 bin adet tohum gönderdik. Bu kadar talebi açıkçası bizde beklemiyorduk. Türkiye’nin 80 iline yerel tohumlar Muğla’dan haberimizden sonra güzel ilimiz Ardahan’ın değerli belediye başkanı Faruk Demir başkanım aradı. Ardahan’ın bereketli topraklarına Muğlamızın yerel tohumlarından gönderdik. Böylece ülkemizin 81 iline Muğlamızın yerel tohumlarını göndermiş olduk. Bereketli toprakları ile bir tarım ülkesi olan ülkemizin tekrar üreten, üreten köylüsünü milletin efendisi yapan, kendi kendine yeten, ithal etmeyen bir ülke olması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Büyükşehir olarak Ardahan’dan Edirne’ye, Muğla’dan Hakkari’ye vatan topraklarına yerel tohumlarımızın ekilecek olmasının mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz” dedi.

  • Baba Nihat ve tutuklu amca Yusuf Aydemir’den gizli tanığın ifadesine cevap

    Baba Nihat ve tutuklu amca Yusuf Aydemir’den gizli tanığın ifadesine cevap

    Ağrı’da kaybolduktan 18 gün sonra cesedi bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir’in ikinci duruşmasında 7 tanığın ifadelerine başvurulurken, baba Nihat ve amca Yusuf Aydemir, gizli tanığın ifadesini kabul etmediklerini söyledi.

    Ağrı’da kaybolduktan 18 gün sonra cesedi bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir’in ikinci duruşmasında 7 tanığın ifadelerine başvuruldu. Duruşmada, Leyla’nın kaybolmadan önce Yusuf’un yanında olduğunu, 5 dakika sonra Leyla’nın Yusuf’un yanında olmadığını ve Yusuf’un çevreyi kontrol ederek sağa sola baktığını, Leyla’nın annesi Şükran’da birkaç dakika sonra Yusuf’un yanına geldiğini ve Leyla’yı sorduğunu gördüğü şeklinde ifade veren gizli tanığın söylediklerine baba Nihat Aydemir ve tutuklu amca Yusuf Aydemir itiraz etti.

    Duruşmada okunan gizli tanık ifadesinde, “Ben o köyü ve aileyi bilirim. O aile PKK ile ilişkisi olan bir ailedir. Hatta 7-8 yıl önceki milletvekilleri seçimleri diye hatırlıyorum AK Parti kazanınca bu aile AK Partililere saldırdı, kavgalar oldu, bu kavgadan dolayı bu aileden birçok kişi nezarete alındı, haklarında davalar açıldı, bu sebeple Yusuf’un kardeşleri Ziya ve İsa devletten kaçmak için Kanada’ya kaçtılar, Kanada’ya giderken örgüt bunlara Türkiye’de yaşamaları mümkün değil şekilde mühürlü kağıt vermiş, ancak Ziya yakalanmış 20 bin TL parası eksik kalmış, bu parayı Yusuf traktörü satarak ödemiş, ancak Yusuf parayı diğer kardeşlerinden istemiş, aile içinde durumu en iyi olan Nihat olduğundan Yusuf karısının baskısıyla hep Nihat’a yüklenmiş, bundan dolayı Nihat’la aralarında husumet oluşmuş, Yusuf’un karısı bu durumu sürekli Yusuf’un başına kakar, ona hakaret ederdi, bunu köyde herkes bilirdi, ayrıca Yusuf’un rızası alınmadan tarlaları Musa’ya, evde Nihat’a verilmiş, bu sebepten Yusuf ayrıca kavgalı idi. Ben Yusuf’un karısı ile kaynanasının Leyla’nın annesi Şükran’ı bir evden dövdüklerini ona bağırdıklarını görmedim, ancak köy küçük olduğu için görenler, duyanlar anlattılar” ifadeleri yer aldı.

    “Aile içerisinde susma yönünde bir karar alındığını duydum”

    Gizli tanık, olay gününde Leyla’nın evinin önünde Yusuf’un yanında olduğunu belirterek, “Ümeyir denilen küçük çocukta oradaydı, bir süre sonra sadece Yusuf’un yanında Ümeyir vardı, Yusuf kendi evlerinin karşısındaki evin ahşap kapısına yaslanmış, elleri cebinde tedirgin hareketleri ile çevreyi kontrol ediyordu, sonra Şükran dışarıya çıktı, Leyla’yı sordu, Yusuf köy içine doğru gittiğini söyledi, Şükran köy içerisinde çocuğu aramaya başladı, sonrasında dövünüp, bağırıp, çağırmasından çocuğa bir şey olduğunu sandım, ancak çocuk ortada yoktu, bu sebeple Şükran’ın çocuğun başına bir şey geldiğini anladığı için bu şekilde dövündüğünü düşündüm, Leyla’yı Yusuf’un yanında görmem ile Şükran’ın evden çıkıp Yusuf’a Leyla’yı sorması arasında en fazla 10 dakika geçmiştir, bu kadar bile olmayabilir, ben köy içinde dolaşıyordum, bu sebeple onları gördüm, beni gördüklerini sanmıyorum, olay esnasında köy içi boştu, herhangi bir araç, insan yoktu, aile içerisinde susmaları yönünde bir karar alındığını ben de duydum, çünkü hiç kimse bu konu ile alakalı tek kelime konuşmuyor, hal ve hareketlerinden bu olayın kimin yaptığını herkesin bildiğini düşünüyorum” dedi.

    “Yusuf sanki anahtarını düşürmüş gibi yere bakarak arıyordu”

    Aramalara katıldığını da kaydeden gizli tanık, “Aramalarda Yusuf sanki anahtarlarını düşürmüş gibi bir yere bakarak arıyordu, arama yapıyor gibi gözükmek için böyle davrandığını düşünüyorum, Leyla’nın kaybolduğu haberinden sonra Yusuf sarhoş gibiydi, çökmüş bir haldeydi, hem çocuğa bir şey olmayacağının, köy içerisinde bir yerde olduğunu söyleyip bu halde olması onu Leyla’nın kaybolmasından dolayı bu halde olmadığını gösteriyordu, çünkü telaş yapanlara sakin oldun diye söylüyordu, hatta Leyla’nın cesedinin bulunduğu gün Musa ile Yusuf muhtarın oğlunu dövdü ve ceset bulunduğunda Yusuf askere küfür ederek milleti galayana getirmeye çalıştı, ancak Nihat Yusuf’a birkaç tokat atarak onu susturdu, çok kalabalık bir ortamdı, en küçük bir çatışmada onlarca insan ölebilirdi, bu halde ise Leyla ikinci planda olacak ve katilleri rahatlayacaktı, bu hareketlerinde planlı olabileceğini düşünüyorum, ilk başta söylediğim gibi bu işi kim yapmış, kimler yardım etmiş bilmiyorum, görmedim, ancak Leyla kaybolmadan önce Yusuf’un yanındaydı, 5 dakika sonra Leyla’nın Yusuf’un yanında olmadığını ve Yusuf’un çevreyi kontrol edere şekilde sağa sola baktığını, Leyla’nın annesi Şükran’da birkaç dakika sonra Yusuf’un yanına geldiğini ve Leyla’yı sorduğunu gördüm. Bildiklerim bundan ibarettir, son olarak ise de Leyla Nihat’ın en sevdiği kızıydı, bundan dolayı Nihat’a ders vermek için Leyla’yı seçtiklerini tahmin ediyorum. Bir de muhtemelen çocuğu satacaklardı, çocuk küçük olduğu için tekrar anne babasını bulması mümkün olmayacaktı, bu benim tahminim, ayrıca köyde dönen dedikodular” dedi.

    “Yusuf, Leyla’nın cesedi bulunduğunda sinirlendi, buraları neden aratmadınız dedi”

    Gizli tanığın söylediklerini kabul etmediğini belirten baba Nihat Aydemir, “Gizi tanığın söylediklerini kabul etmiyorum. Biz kaybolduğu gün kendi evimize dönecektik. Ama Leyla’yı bulamadık. Sordum oradaki akrabalarıma gördüler mi diye aşağı doğru yürüdü dediler. Yusuf Leyla’nın cesedinin bulunduğu gün sinirlendi ama muhtar ve oğullarına sinirlendi. Buraları neden aratmadınız dedi. Bende sakinleşmesi için iki tokat attım. Gizli sanık bize ailecek PKK’lı demiş ama biz öyle değiliz” diye konuştu.

    “Leyla bulunduğu gün canlı bulunduğunu sandım sevindim”

    Duruşmaya SEGBİS ile bağlanan tutuklu amca Yusuf Aydemir ise ifadesinde, “Ben evden çıkınca Leyla peşimden geldi ancak bahçede oturdum. Leyla evin dışına doğru olan tahta kapıya ilerledi. Gizli tanık tüm olayı gördüğünü söylüyor peki her şeyi sonuna kadar izleseydi de benim suçum olmadığını görseydi. Biz 18 gün boyunca Leyla’yı aradık. Hatta bulunduğu gün bile ben canlı bulundu sandım mutlu oldum. Bizim Nihat’la aramızda bir sıkıntı bir husumet yok” dedi.

    Öte yandan tanık olarak dinlenen Leyla’nın ablası Arzu Aydemir ise ifadesinde en son Leyla’yı Yusuf Aydemir’in yanında gördüğünü söyledi.

    “Leyla, Yusuf amcamın peşine çıktı”

    Tanık Arzu Aydemir, “Ben Leyla için ocağa süt koydum. O sırada Yusuf amcamın oğlu Ümeyr ile Leyla dışarı çıktılar. Biz kendi evimize döneceğimiz sırada Leyla’yı almak için dışarı çıktık annemle. Ama Leyla daha süt kaynamadan kaybolmuştu. Annem hemen ağlamaya kendini yere atmaya başladı. Son olarak Leyla Yusuf amcamın peşinden çıktı” dedi.

    “Müvekkilim hayatında tavuk kesmemiş insan, baktığınız zamanda cinayet işleyecek gibi biri olmadığını görebilirsiniz”

    Duruşmanın devamında söz alan tutuklu Yusuf Aydemir’in avukatı ise savunmasında, “Benim müvekkilim hayatında tavuk kesmemiş insan. Leyla 10 dakikada kayboldu diyorlar. Sanki Amerika’da yetişmiş bir ajan gibi söylüyorlar. Soruşturma eksik ve iyi düzenlenmemiş. Müvekkilime baktığınız zamanda cinayet işleyecek gibi bir olmadığını görebilirsiniz” ifadelerini kullandı.

    Duruşmaya müdahil olarak katılan Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı tüm sanıkların tutuklu olarak yargılanması yönünde karar verilmesini istedi.

  • İspir Belediye Başkanı Ahmet Coşkun, hurda satışı ile ilgili iddialara cevap verdi;

    İspir Belediye Başkanı Ahmet Coşkun, hurda satışı ile ilgili iddialara cevap verdi;

    Erzurum’un İspir İlçesi Belediye Başkanı Ahmet Coşkun, Erzurum’da görev yapan basın mensupları ile bir araya geldi.

    İspir’de Erzurum’dan gelen basın mensuplarını ağırlayan Başkanı Coşkun, 9 aylık Belediye Başkanlığı döneminde yapmış olduğu hizmetleri basın mensuplarına gezdirerek anlattı.

    Yüz mahalle, 78 mezrası bulunan ve 130 yerleşim alanına sahip İspir’e 9 aylık zamanda çok sayıda hizmet götürdüklerini anlatan Başkan Coşkun, kendisine yönelik atılmaya çalışılan iftiralara da sert cevap verdi.

    BİZ HURDA SATIŞI YAPMADIK, BİZİM YAPTIĞIMIZ TEMİZLİK

    ‘Hainliğe karşı bir duruş göstermeye çalışıyorum’ diyen Başkan Coşkun, sözde hurdalığın satışı ile ilgilide kendisine iftira edildiğini söyledi.

    Coşkun, ‘Birilerinin amacı bizi yıpratmaktır. ’Çamur at tutmazsa bile izi kalır’ babından hareket ediyor. Hurda satışı diye bir şey yoktur. Evet bir hurdalık vardı. Ama bu hurdalığın belediyede bir kaydı kuydu da yoktur. Benden önce hurdalık kayıt altına alınmamış. Bir envanteri bile yoktu. Hurdalığın bulunduğu alanı Panayır alanı yaymaya karar verdik ve projemizi yaparak yola koyulduk. Panayır alanında işe yarar bütün malzeme tasnif edilerek daha uygun yere istiflenmiş, çok cüz-i hurda niteliğinde olan malzeme de hem atık mahiyetinde olan enkazın temizlenip kaldırılması hem de traktörlerin restorasyonu karşılığında teklif alınarak verilmiştir” dedi.

    Tarihi İspir Panayırı organizasyonu ulusal anlamda çok büyük yer ettiğini dile getiren Başkan Coşkun, “45 gün gibi kısa sürede virane bir alanı büyük bir panayır alanına dönüştürdük. Ancak alanın temizlenmesi aşamasında belediyeye ait olan vasıfsız ve ekonomik değer taşımayan hurda ve belediyeye ait olmayan malzemelerin kaldırılması hususunu sözde ‘Hurda Satışı’ diye bilinçli olarak karşımıza getirilerek Panayır gölgede bırakmak isteniyor.

    Panayır alanının ihalesiz yapıldığı iddia edilerek savcılığa şikayet edildik. Şikayet edenler arasında MHPli meclis üyeleri de var.

    Hurda ile ilgili olarak akıbeti ve yeri belli olan traktör römorkları sürekli fotoğraflarda kullanılmasına rağmen Volvo marka araç ve Renault marka araç ile ilgili hiçbir görüntünün olmaması nasıl izah edilebilir bilmiyorum.

    Eski yönetim döneminde elden çıkarılmış malzemeleri Hurda Komisyon Raporuna sokarak sorumlusu benmişim gibi basına yansıtmışlardır.

    Biz kimseye hurda satmadık. Panayır alanında bulunan işe yarar bütün malzeme tasnif edilerek daha uygun yere alınmıştır. Bir kısım malzeme de muhtarlara dağıtılmıştır. Bir kısım malzemede belediyemiz tarafından yapılan işlerde kullanılmıştır. Tekrar ediyorum biz hurda satışı yapmadık, bizim yaptığımız temizlik” dedi.

    BİRİLERİ BİZİ ÇALIŞTIRMAK İSTEMİYOR

    Başkan Coşkun göreve başladığının daha ikinci ayında meclis tarafından gensoru verilerek meclis kararı ile düşürülmek istendiğini belirterek, ‘İki aylık bir belediye başkanı düşürülecek kadar nasıl bir kanunsuz ve yanlış iş yapabilir ki. Burada art niyet ortaya çıkmaktadır. Bu tür hareketler ittifaka zarar veriyor.

    Belediyemiz sürekli savcılığa şikayet edilerek çalışamaz hale getirilmek istenmektedir. Savcılıktaki iki dosyaya Aralık ayındaki Müfettiş Raporu doğrultusunda Valilik soruşturma izni vermemiştir. Aynı hainlik Encümen’de ve Plan Bütçe Komisyonunda 2020 yılına ait onayladıkları Bütçeyi Belediye Meclisinde ret etmişlerdir. Ret eden Meclis Üyelerinin burada amacı başkanı düşürmekti.’ diye konuştu.

    BELEDİYEYİ ÖNCE KURUMSAL YAPIYA KAVUŞTURDUK

    İspir Belediye Başkanı Ahmet Coşkun, devraldıkları belediyeyi öncelikle kurumsal bir yapıya kavuşturduklarını, sadece çay içilip, temizlik ve denetim yapan kurum halinden çıkararak, belediyenin vatandaşa daha iyi hizmet sunacak boyuta taşıdıklarını söyledi.

    Belediyelerin sadece altyapı ve üstyapı yapan kurumlar olmadıklarına vurgu yapan Coşkun, şöyle devam etti.

    TURİZMİ ÖMNEMSİYORUZ

    ‘Kırsal ve İç Turizme dayalı ciddi çalışmalar yaptık. Kaçkar Dağları’nın güney yamaçlarında yer alan Ayder Yaylası ve hinterlandı her türlü iklimsel olumsuzluklara rağmen yıl ortalaması bir milyon turist ağırlamaktadır. İspir merkezinden yaklaşık 240 km mesafedir yani zordur. Oysa ki; 18 km’lik bir yol ile Çamlıhemşin’in, Çamlıkaya’ya bağlanması coğrafi ve iklimsel açıdan Ayder’e oranla çok üst düzeyde olan Kaçkar Dağları’nın Çoruh Vadisi’ne bakan yamaçları yani İspir’in Karadenizle mesafesini 60 km’ye indirecektir. Bu durum turisttir, bu durum kazançtır, bu durum paradır, dolayısıyla bölgesel ve ulusal kalkınmadır. İspir Belediyesi olarak gerek Rize Valiliği gerek Erzurum Valiliği olmak üzere, Çamlıhemşin Belediyesi ve Kaymakamlığı ile yapmış olduğumuz çalışmalar nezdinde Mart ayında İspir Belediyesi öncülüğünde 18 km’lik bağlantı yolu yapılacak ve tarihi İspir Panayırına yetiştirilecektir.

    TARİHİ İSPİR PANAYIRI ESKİ GÜNLERİNE DÖNECEK

    Yedi Asırlık Tarihi Miras İspir Panayırı (DERİ); 45 gün içerisinde inşa edilen Doğu Anadolu’nun en görkemli organizasyon platosunda Ulusal ve Uluslararası katılımla gerçekleşip 10 günlük süreçte yaklaşık 50 bin kişiyi misafir etmiştir.

    2020 yılı içerisinde Çoruh Nehrinde yapılan tahkimat ve düzenlemeler ile 10 ülkeden katılımcılarla yaklaşık 100 bin kişi hedeflenmektedir. 30 gün sürecek olan organizasyonda Ulusal ve Uluslararası kimlikli Sanatçı, Sanat grupları, Avrasya iş adamları formu, TURSAB Çalıştayı, 4. Plastik Sanatlar Çalıştayı, Çoruh Su Sporları, Boğa güreşleri, Rahvan at yarışları, Of-Road Türkiye şampiyonası Kuzeydoğu ayağı gibi çok sayıda etkinliklere ev sahipliği edilecektir’

    TERMAL ÇALIŞMALARI HEYECANLANDIRIYOR

    Başkan Coşkun, ilçede termal su çalışması yapıldığını, suyun bulunması halinde bir yandan yayla turizmi ile bir yandan da termal turizmi ile İspir’in kaderinin değişeceğini belirtti.

    Başkan Coşku, sözlerini şöyle tamamladı: ‘Şuan sondajı devam eden Çoruh Nehri kıyısında İlçe merkezine 13 km mesafede olan Termal su çalışmalarımız devam etmektedir.

    Medeniyet taş ve sudan neşet eder. Taşın ve suyun memleketi olan ilçemizde 450 mt uzunluğunda taştan tarih sokağı inşa edilmiştir.

    Yüksekokul öğrencilerinin İspire mensubiyetini güçlendirmek amaçlı çalışmalar önceliklidir. Öğrencilerimizi halkımızla kaynaştırmak amaçlı 250 m2 otağı çadır inşa edip hizmete sunulmuştur.

    Doğu Anadolu’nun dolayısıyla Erzurum’un Cumhuriyet tarihinde bir ilk olarak adlandırılan İspir Belediyesi öncülüğünde kadınlarımızca kuruluşu geçekleştirilen ilk kadın kooperatifi kurulmuş ve kooperatifler fuarına özel davet almıştır.

    Kocaeli, Ankara, Bursa ve İstanbul’da Erzurum tanıtım günlerine katılım sağlayarak ilçemizin tanıtımını yaptık.

    Türkiye’de ki mevcut tüm belediyeler içerisinde şirket personeli işçilerine yüzde 50 zam veren belediye olma onurunu taşıyoruz.

    Tüm mahallerimizin ihtiyacı olan parke taşı yaklaşık olarak 250.000 m2’dir. İnşallah kendi tesisimizi kuracak ve kendi personelimiz ile bu hizmet yapılacaktır.

    Spor-Toto teşkilatımızın sponsorluğunda Doğu Anadolu’nun en büyük yüzme havuzu ve spor merkezini panayır alanının yanına inşa edilecektir.

    80 mahallemizde yol bakım onarım çalışmaları yaptık, 40 mahallemizde yeni yol açtık, 70 mahallemizde arazi ve yayla yollarının bakım onarım çalışmalarını yaptık. 60 mahallemizde tıkanan su kanallarını iş makinelerimizle açtık, ekilebilir alanları suyla buluşturduk. 40 mahallemizde Büyükşehir Belediyemizle birlikte mahalle, arazi ve yayla yollarının bakım onarım çalışmalarını yaptık. 5 mahallemizde hayvan barınaklarına yardım ve destek sağladık 6 mahallemizde mahalleler arası bağlantı yollarının bakım onarım çalışmalarını yaptık

    SOSYAL VE KÜLTÜTEL ETKİNLİKLER

    Ramazanda iftar sofraları düzenledik, Çamlıkaya 4. Boğa Güreşleri’ne destek sağladık,

    19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri çerçevesinde gençlerimiz için konser programı düzenledik, Kocaeli, Ankara Bursa ve İstanbul Erzurum günlerine katılarak ilçemizin tarihi, kültürü ve yöresel ürünlerini tanıttık. 15 Temmuz Anma Programının düzenlenmesinde gerekli desteği sağladık. Anneler gününe özel konser düzenledik.

    Eski Panayır Meydanı’nda Geleneksel 11. İspir Boğa Güreşleri festivalini yaptık. Geleneksel Duruköy Garapuğar Şenliği’ne destek sağladık

    Ramazan etkinlikleri kapsamında yöresel sanatçılarımızın sahne aldığı konser etkinlikleri düzenledik. 23 Nisan Bayramı etkinlikleri kapsamında uluslararası alanda ün kazanmış, kendi branşlarında şampiyon olan sokak sihirbazlarını ve birbirinden renkli gösteriler sergileyen sporcu ve animatörleri ilçemizin çocukları ile buluşturduk. Tarihi Uluslararası İspir Panayırı’nın yerini değiştirdik; yeni panayır alanını 45 gün gibi kısa bir sürede tamamladık. Türki Cumhuriyetleri’ni ve diğer ülkeleri davet ettik. Gürcistan’dan, İran Tebriz’den temsilcilerin de katılımıyla 10 gün süren ulusal konserler ve çeşitli etkinlikler düzenledik, panayırımızı tekrar ulusal alanda tanınır hale getirdik

    TANITIM ÇALIŞMALARI

    Elmalı Mağarası ile ilgili tanıtım çalışmaları gerçekleştirdik. Yedigöller, Sırakonaklar, İspir Kalesi İDOS ve İspir merkezinde görüntü kayıtları alarak tanıtım filmleri hazırladık, ilçemizi ulusal alanda tanıttık.İlçemizde turizmin canlanması ve ekonomimize katkı sağlaması amacıyla Çamlıkaya- Çamlıhemşin arası bağlantı yolu açılması için girişimlerde bulunduk.’