Etiket: Çeşit

  • Bafra pirincini çok çeşit vuruyor

    Samsun’un Bafra ilçesinde yapılan Çeltik Komisyonu toplantısında Bafra pirincine çok çeşidin verdiği zarara dikkat çekilerek, çeşitliliğin azaltılması istendi.

    Bafra Kaymakamı Ali Fuat Türkel başkanlığında Çeltik Komisyonu toplandı. Toplantıda Türkiye’nin önemli ovalarından biri olan Bafra Ovası’nda ekimi yapılan çeltiğin çeşitliliğinin azaltılarak kalitenin yükseltilmesi için yapılması gerekenler ele alındı.

    “Çeşitlilik çok zarar veriyor”

    Toplantıda üretici ve aynı zamanda çeltik fabrikası sahibi İbrahim Yerebakan, “Çeltik çeşitliliğinin çok olması hem bizi mağdur ediyor hem de üreticiyi. Gönderdiğimiz pirinçler geri geliyor. Çeşitlilik çok olduğu zaman üreticiler zarar görüyor. O zarar görünce Bafra zarar görüyor. Bafra pirinci doğuda marka olmuştu. Ama şimdi Bafra pirincini almıyorlar. Bu kime zarar? Bize zarar. Karpuzda olduğu gibi diğer sebzelerimizde olduğu gibi bu çeltik Bafra’nın can suyu, olmazsa olmazı” dedi.

    “Bafra pirinci Anzer balı gibi”

    Fabrika sahibi Kamal Namlı, “Bafra pirinci Anzer balı, bu topraklara Allah’ın ihsanı. Fakat çeşitlilik Bafra pirincini öldürüyor. Bu konuda bir şeyler yapılması lazım. Burada fabrikacı arkadaşlar belirlenen pirincin dışında pirinç alınmalarını yapmazlarsa çeşitlilik sayısı düşer ve gerçek Bafra pirinci ortaya çıkar” diye konuştu.

    “12 kalem çeltik Bafra’yı kaldırmaz”

    Bafra Ziraat Odası Başkanı Osman Tosurner, “Bafra Ovası’nda 120 bin dönüme yakın çeltik ekimi yapılıyor. Bu sene daha da fazla olabilir. Bu yıl önlemlerimizi alalım ve 2016 yılını yaşamayalım. 12 kalem çeltik Bafra’yı kaldırmaz. Bafra’da bir üreticinin zararı bütün esnafı bağlar. Bu 12 kalemi kaça düşürebiliriz? 2018 yılında bu üretici bedel ödeyecek. Ekim alanı fazla. Bu kadar çeşitliliği harman yapma şansınız yok. 6 bin liraya tohum alacak, 500 liraya da dönümünü kiralamış. Bu adam batar. Burada vatandaşı mağdur etmemek için 5 kalem mi 6 kalem mi bunun üzerinde duralım. Bunu tavsiye edelim” ifadelerini kullandı.

    “Bu çeşitliğin düşürülmesi için bizlerin tavsiyesi olabilir”

    Bafra Ziraat Odası toplantı salonunda yapılan toplantıda konuşan Kaymakam Türkel, “Çeltik çeşitliliğinin ovada çoğalmasıyla birlikte hemen hemen 12 çeşidin üstünde çeltik ekimi yapılıyor. Bizim doğal olarak müdahale etmemiz mümkün değil, serbest ticarette var. Ama bizim tavsiyemiz Bafra’nın pirinç kalitesini korumak, damak tadını muhafaza etmek. Çok çeşitli pirinç aynı tencerede kaynarsa su çekme oranı, kiminin tane büyüklüğü, şekli şemali, en önemlisi lezzet farkını ortaya koyması. Her ürün ayrı ayrı poşetlense bir mahsuru yok. Fabrikaların bunları ayrı ayrı depolama imkanları kısıtlı. Bu çeşitliğin düşürülmesi için bizlerin tavsiyesi olabilir. Pirinç çeşitliliğine göre ayrılmıyor. Alınan pirinçler karıştırılıyor, bu da kaliteyi düşürüyor. Terme’de ekilen pirinç 10 bin dönüm, Tosya’da 5 bin dönüm, Osmancık’ta 7 bin dönüm. Bunların hepsini toplasanız Bafra’nın 10’da birine tekabül ediyor. Biz hala Bafra pirincini tanıtamamışız” şeklinde konuştu.

    Toplantıya ayrıca İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Ahmet Dursun, Toprak Mahsulleri Ofisi(TMO) Müdürü Mustafa İspirli, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Göksel Başar ve Ziraat Odası Yönetim Kurulu üyeleri katıldı.

  • Bin 65 çeşit “probiyotikli turşu” ile Guinness Rekorlar Kitabı’na adını yazdırdı

    Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinde bin 65 çeşit “probiyotikli turşu” üreten emekli kimya mühendisi Mustafa Koca, Guinness Rekorlar Kitabı’na adını yazdırdı. Bilim adamları Koca’nın bu başarısını ise inanılmaz olarak nitelendirdi.

    İlçede yaşayan Koca, keçiboynuzu, ışkın, hünnap, çiriş, dağ çileği, buğday rüşeymi, buğday çimi, semiz otu ve çörekotu gibi bin 65 çeşit bitki ile “En Çok Çeşit Probiyotikli Turşu Kurma” rekorunu kırma denemesinde bulundu ve bunda da başarılı oldu. Koca’nın rekoru İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural başkanlığındaki “Rekor Tescil ve Hakem Heyeti”nce kayıt altına alındı. Koca’nın dükkanında gerçekleştirilen etkinliğin ardından programa katılan Dinar Belediye Başkanı Saffet Acar, Ticaret Odası Başkanı Hakan Uyan, İlçe Milli Eğitim Müdürü Hasan Tahtaoğlu, Ticaret Odası Meclis Başkanı Ahmet Acar, kurum ve kuruluşların temsilcileri ile çok sayıda vatandaş dükkanı gezerek turşuları inceleme fırsatı buldu.

    Öte yandan, Koca etkinlikte yaptığı konuşmada ise şunları söyledi:

    “Aldığım bilgiler ile bu zengin bitki florasında bir yarış başlattım. Derlediğim bilgiler ile eğitimimi birleştirip bu işi başardım. Şu anda patent başvurusu da yaptım.”

    Kural ise, Koca’nın limon suyuna bağlı probiyotik 715, simbiyotik bazlı 350, toplam bin 65 turşu kurduğunu ve bunun bir dünya rekoru olduğunu ifade etti. Kural, “Bunlar ancak dünyada 3 çeşit yapılabilmiş bugüne kadar. Patent alarak bunu dünyaya tanıtmış olacağız” dedi.

  • (Özel Haber) Bin yaşında, iki çeşit ürün veriyor

    Siirt’te bin yıldan fazla ömrü olduğuna inanılan bir menengiç ağacının, ilerleyen yaşına rağmen bağda bulunan tüm ağaçlardan daha fazla ürün vermesi hatta iki ürünü bir arada vermesi görenleri şaşırtıyor.

    Siirt şehir merkezine 5 kilometre uzaklığında bulunan İkizbağlar köyünde bir bağdaki ağaç 20 metre yüksekliğinde 8 metre çevre genişliğinde. Aşılanmadan dolayı ağacın yarısı fıstık yarısı da menengiç (bıttım) ürünü veriyor. Yaşına rağmen en bu ağaç bağda bulunan 100’den fazla yetişkin ağaçtan çok daha fazla ürün veriyor. Ağacın menengiçten fıstığa dönüştürüldüğünü aktaran Siirt Fıstık Üreticiler Birliği Başkanı Suayip Aslan, ağacın bin yıldan fazla bir ömrü olmasına rağmen ürün vermeyi sürdürdüğünü aktardı.

    Ağacın, ziyaretçilerin de ilgisini çektiğini aktaran Aslan, “Daha önce menengiç olan ve sonra da fıstığa çevrilen bu ağaç çok uzun bir ömre dayanıyor. Hatta bazı ülkelerde çocuğu dünyaya geldiği zaman fıstık ağaçlarının altına bırakılarak ’ömrü fıstık ağaçları gibi uzun olsun’ derler. Bu gördüğümüz fıstık ağacının da bin yıldan fazla olduğuna inanılır. Çünkü burada bilinmeyen bir tarih vardı, hatta burada yapılan bir araştırmada 2 bin, 3 bin yaşlarına dayanan ağaçlar bulunmuş. Bıttımdan fıstığa dönüştürülen her ağaçtan 400-500 kilo dolayında ürün elde ediliyor. Bu amaçla bunların getirisi çoktur. Bu açıdan değeri bizim için çoktur, gözümüz gibi bakıyoruz. Ayrıca bu ağacın koruma altına alınmasını bekliyoruz” dedi.

    Ağacın dallarına zarar gelmemesi için ürünler özenle toplanılıyor.

  • Bafra pirincinde çok çeşit sorunu

    Samsun Bafra Ziraat Odası Başkanı Osman Tosuner ve yönetim kurulu üyeleri birlikte çeltik işletmelerini gezerek çeltikle ilgili sorunları dinledi.

    120 bin dekar alanda çeltik ekiminin yapıldığı Bafra Ovası’nda çok çeşitli çeltik çeşitliliğinden dolayı işletme sahipleri işletme güçlüğü çektiklerini, aynı zamanda Bafra pirincini bozduğunu vurguladılar. Çiftçilerin çeltik çeşitliliğinden vazgeçmeleri, Osmancık ve muadili tohumların ekilerek kalitenin yakalanmasının hem çeltik işletmecileri açısından hem de üreticiler açısından mağduriyetin ortadan kalkmasında önemli olacağını söylediler.

    50 günlük alım süresi içerisinde 10 bin ton çeltik alımı yapan işletmeci Sebahattin Demir, “Çeltik çeşidinin fazla olması ve bunların birbirine karıştırılması Bafra pirincinin kalitesinin düşmesine sebep oluyor. Yaklaşık 13-14 çeşit çeltik olduğundan fabrikalarda bu çeşitleri ayrı ayrı koymaya hazırlıklı değildik ve bu ürünlerin pazara sunulması Bafra pirincinin kalitesini etkiledi. Bafra pirincini meşhur edecek cins Osmancık çeşididir. Bu sene pazarlarda oluşan etkilerden dolayı perakende pirinç ve çeltik fiyatları üzerinde olumsuz etki oluşturdu. Bu sebeplerle piyasada dolaşan para arzının kısıtlı olması ve çeltik randımanının düşük olmasından dolayı düşük seyretmektedir” dedi.

    Çok çeşitlilik kaliteyi düşürüyor

    12 bin ton pirinç alımı yapan özel bir işletmenin müdürü Mustafa Özcan, “Osmancık pirincinden başka çeşit ekmek Bafra’ya ihanettir. Çeşitli tohumlar ekmeyin. Çok çeşitlilik kaliteyi düşürüyor. Şu anda tarlalarda yüzde 30 mahsul var. Çiftçinin sahiplenmeye ihtiyacı var. Biz elimizden geleni yapıyoruz” diye konuştu.

    Çeltik işletmecisi İbrahim Yerebakan, “Ucuz malla para kazanılmaz. Çeltiğin taban fiyatı 1 lira 60 kuruş, tavan fiyatı ise 1 lira 80 kuruş olmalı. Alıcılar geçen sene 2 ay önceden para gönderiyorlardı çeltik gönder diye ama bu sene yok. Vatandaş çeşitlilikten kan ağlıyor. Çok çeşitlilikten dolayı pilav tutmadı. Böyle olunca da talep azaldı. Bafra pirinci Türkiye’nin markasıydı, kaybetmek üzereyiz. Osmancık çeşitlerinin randımanı yüksek. Ben 1 lira 65 kuruşa çeltik aldım. Hastalığa dayanıklı randımanı yüksek Osmancık ayarında 25-26-27 gram tohum bulunması gerekiyor. Bakanlığın buna bir çara bulması lazım. Böyle giderse Bafra pirinci tehlikede” şeklinde konuştu.

    Ziraat Odası başkanı Osman Tosuner ise yaptığı açıklamada şunları kaydetti: “Çiftçilerle yapmış olduğumuz görüşmelerde maliyetlerin yüksek oluşu, buna karşılık fiyatların yetersiz oluşu üreticiyi mağdur ediyor. Bu yıl hasat zamanı iklim şartlarının yağışlı geçmesi, tarlada hasadın gecikmesi nedeniyle randıman düşüklüğü oldu. Ofis alımlarına 1 ay önceden başlayıp devam etmeli. İşletmelerle yaptığımız görüşmelerde ise çok çeşitli çeltik ekimlerinin hem kaliteyi düşürdüğü hem de Bafra pirincinin marka değerini kaybetmeye başladığı ifade edildi. Bu sorunların ortadan kalkması için önümüzdeki yıl çok çeşitlilikten vazgeçilerek 2-3 çeşitle ekim yapılmalı.”

  • Kent bostanlarında 60 çeşit biberden tohum elde edildi

    Nilüfer Belediyesi tarafından hayata geçirilen ve ekolojik tarım koşullarına uygun üretimin yapıldığı Küçük Ölçekli Kent Bostanları meyvelerini vermeye başladı. Bostanda 60 biber türü yetiştirilerek tohum elde edildi.

    Nilüfer Belediyesi’nin hayata geçirdiği Küçük Ölçekli Kent Bostanları’nda tohum alma işlemleri başladı. Nilüfer’in biberiyle ünlü Ürünlü Mahallesi’nde kurulan Kent Bostanları’nda biber üretimine de geniş yer verildi. 7 yıllık çalışma sonucunda üretimle elde edilen ve Türkiye’nin birçok ilinden toplanan yerel biber tohum çeşitleri bostanda yetiştirildi. 64 metrekarelik 8 üretim parselinde tohum üretimi amacıyla, sivri biberden gül biberine, gavata biberinden gobalak biberine acı ve tatlı olmak üzere 60 çeşit biber ekimi yapıldı. Nilüfer Belediyesi Çevre Koruma Kontrol Müdürlüğü kontrolünde ekolojik tarım koşullarına uygun yapılan üretimde ağustos ayı itibariyle tohum alma işlemleri başladı.

    Genetiğiyle oynanmış tohum yerine, yerel tohum üretiminin yapılması ve çoğaltılması amacıyla yapılan çalışmalarda elde edilen tohumlar, Nilüfer Belediyesi’nin desteklediği ve Ekolojik Yaşam Derneği (EKODER) tarafından kurulan Tohum Kütüphanesi’ndeki yerini alacak. Tohumlar daha sonra, Nilüfer Belediyesi tarafından herhangi bir ticari amaç taşımayan, yerel tohuma ilgi ve duyarlılık gösteren kişi ve kurumlara yönelik gerçekleştirilen Nilüfer Tohum Takas Etkinliği’nde paylaşıma sunulacak.

    Yerel tohumun üretilmesi, çoğaltılması ve gelecek nesillere aktarılması amacıyla böyle bir projeyi hayata geçirdiklerini belirten Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Bunun yanında kentlileri, çocukları, gençleri, dezavantajlı grupları tohum ve toprakla buluşturmayı ve ekolojik koşullarda tarımsal üretim gerçekleştirmeyi hedefliyoruz” dedi.

    Ürünlü Mahallesi’nin ‘coğrafi işaretleme’ alması gerektiğine dikkat çeken Başkan Bozbey, “Sofralık biber ve fide üretiminde ün yapmış olan Ürünlü Mahallemizin, tatlı kıl sivri biber başta olmak üzere tüm biber çeşitlerinin de mutlaka korunması gerekiyor. Yerelin biberleri, Ürünlü Kadın Derneği’nin üretim atölyesinde turşu, salça, sos hatta reçele dönüştürülmekte” diye konuştu.