Etiket: Cesedinin

  • Bursa’da kıyıya vuran kadın cesedinin kimliği belli oldu

    Bursa’da kıyıya vuran kadın cesedinin kimliği belli oldu

    Bursa’nın Gemlik ilçesinde sahile vuran kadın cesedin 54 yaşındaki Hatice Köse’ye ait olduğu öğrenildi.

    Gemlik Polis ekiplerinin desteği ile Sahil Güvenlik timlerinin denizden çıkarttığı ceset, savcılık talimatıyla Gemlik Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Ekipler kadının kimliğinin tespiti için titiz bir çalışma başlattı. Ekiplerin ilk tespitlerine göre Gemlik’e gezmeye gelen ve Ovaakça doğumlu kadının Hatice Köse olduğu öğrenildi. Kimlik tespitinin ardından kadının cenazesi kesin ölüm nedeninin tespiti için Bursa Adli Tıp Kurumuna kaldırıldı. Köse’nin denize ne şekilde düştüğü veya intihar mı ettiği ile alakalı soruşturma sürdürülüyor.

  • Ceylin Atik’in cesedinin taşındığını gördüğü iddia edilen o tanık mahkemede

    İzmir’in Ödemiş ilçesinde, 10 Haziran 2017 tarihinde kaybolduktan üç gün sonra ailenin komşuları Serkan ve Şükriye T.’nin evinde cansız bedeni bulunan 10 yaşındaki Ceylin Atik’in ölümüyle ilgili Ödemiş Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 14’üncü duruşmasından karar çıkmadı. Kemal Çeneli, bir önceki duruşmada, “Kızım Şükriye ve Serkan T.’yi gece 01.30-02.00 gibi sandık indirip çıkartırken görmüş” derken, bu ifadeyi kızı Sinem Y. yalanladı.

    10 yaşındaki Ceylin Atik’in öldürülmesi ile ilgili tutuklu yargılanan Serkan ve Şükriye T. çifti, tutuklu bulundukları cezaevlerinden mahkemeye Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Ceylin Atik’in ailesi ile cinayet zanlıları Serkan ve Şükriye T. çiftinin komşusu olan ve önceki duruşmalarda sürpriz tanık olarak ortaya çıkan Kemal Çeneli’nin kızı Sinem Y. de 13. duruşmaya tanık olarak katıldı.

    Kemal Çeneli’nin daha önceki duruşmalarda “Kızı Sinem Y.’nin Şükriye T. ve Serkan T.’nin olay günü bir cismi bodruma indirip çıkardığını gördüğü” yönündeki ifadeleri Sinem Y.’ye soruldu.

    Babasının ifadesini yalanladı

    Kemal Çeneli’nin, ayrıca Serkan T.’nin yanında çalışan oğlunun iş kazası sonucu 125 bin lira tazminat aldığını ve bu paranın çalınmasından da yine Serkan T.’yi suçlayarak bu olayın cinayetle bağlantılı yönündeki iddiaları da kızı Sinem Y.’ye hatırlatıldı.

    30 Mart’taki duruşmada olayın yaşandığı dönem binada kötü kokular hissettiği yönündeki ifadelerini yineleyen Sinem Y., babasının önceki duruşmalarda ifadesini yalanladı. Sinem Y. herhangi bir cismi bodruma indirilip çıkarıldığını görmediğini söyledi. Sinem Y., “Bir cismin bodruma indirilip çıkarılması ile ilgili babamın ifadelerini gazeteden okudum. Ben üst kattan aşağı bir cisim indirilip çıkarıldığını görmedim. Keşke babamın dediği o durumları görseydim de gelip anlatsaydım. Babamın böyle bir beyanda bulunma sebebini anlayamadım. Böyle bir durum olsa eşim, ’anlatma’ dese bile ayrılır gelir yine anlatırım” dedi.

    Bu esnada sanık Serkan T., “Suçsuz bir insanı yakmaya çalışıyorlar” diye seslendi. Atik ailesinin avukatlarından Gürol Uyan ise “Bu sandığın bodruma indirilip çıkarılmasının görülmesi esasa etki etmez. Biz gerçeği aramak adına hareket ediyoruz” diye konuştu.

    Kemal Çeneli’nin evinden çalınan parayla ilgili Kemal Çeneli’nin Serkan T.’ye husumet besleyip beslemediğinin sorulması üzerine Sinem Y., “Böyle bir konuyla ilgili bilgim yok. Annem, Şükriye T.’ye paranın yerini söylediğini biliyorum” yanıtını verdi.

    SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katılan sanıklardan Serkan T., “SEGBİS aracılığıyla kendimi ifade edemiyorum. Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum. Suçsuz yere buradayım” dedi.

    “İçimiz yanıyor, en ağır cezayı alsınlar”

    Dede Mustafa Atik ise “Her şey meydanda, devletime güveniyorum” derken baba Murat Atik de “İçimiz yanıyor, en ağır cezayı alsınlar” ifadelerini kullandı. Babaanne Ülkü Atik de sanıkların en ağır biçimde cezalandırılmasını istedi.

    Savcılık, mütalaasında sanıkların tutukluluklarının devamını isterken, her iki sanık da bir sonraki duruşmada bizzat mahkeme huzurunda esas üzerinden savunma yapmak istediklerini talep etti. Davaya müdahil olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı, toplumda infial uyandıran bu davada sanıkların bizzat mahkemeye getirilmesinin güvenlik açısından da sıkıntı oluşturabileceğini dikkati çekip sanıkların yargılama sürecinin uzaması adına kötü niyetli şekilde bizzat mahkemeye gelmek istediklerini öne sürdü ve bu talebin reddedilmesini istedi.

    Sanık Serkan T. “Yemin ederim ki olayla ilgim yok. Ben de niye yaptığını merak ediyorum. Ben o mesaj atıldığı saatte iş yerindeydim” dedi.

    “En ağır cezayı verin bana; ama ben bu işi Serkan T. ile birlikte yaptım, kendisi bilir”

    SEGBİS üzerinden Şükriye T. ile yapılan görüşmede eşine, “Neden yaptın?” diye sorduğunda “Psikolojim bozuk” yanıtını aldığını açıklayan Serkan T., “Olaydan 6 ay sonra ara mahkemeye bağlandığımızda ifadesi alınırken ’beni affet Serkan’ diye ağladı. Buna bayan hakim şahittir” dedi.

    Şükriye T. de olayı Serkan T.’nin zorlamasıyla yaşandığını öne sürerek, “En ağır cezayı verin bana; ama ben bu işi Serkan T. ile birlikte yaptım, kendisi bilir. Ben yaptım; ama tek taraflı değil. Serkan’ın zorlamasıyla oldu. ’Borcum var aileden para isteyeceğiz, çocuğu boğacağız’ dedi bana” diye konuştu.

    Şükriye T. ayrıca annesi Raziye Ö.’nün kesinlikle olayla ilgisinin olmadığını da iddia etti.

    “Kızım sandığı taşırken gördü” diyen babaya suç duyurusu

    Mahkeme heyeti, davanın 11 Ocak 2019 günü saat 14.30’a ertelenmesine, sanıkların tutuklulukların devamına karar verdi. Sanıkların esas hakkında ek savunmalarını SEGBİS ile değil bizzat mahkeme huzurunda vermelerine, yalan beyanda bulunmaktan Kemal Çeneli hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.

    Dede Mustafa Atik’in avukatı Gürol Uyan, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, “Bir daha ki duruşma karar duruşması. Geçen geçtiğimiz duruşmada savcılık mütalaasında her iki sanığa birlikte iştirak halinde bu suçu işlediğini Türk Ceza Kanunu’nun 2. maddesi A, B ve E fıkralarına göre yani kendini savunamayacak bir çocuğa karşı canavarca hisle işlediğini tasarla işlediğini iddia ederek her ikisinin birlikte aynı maddelerden kısaca ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istemişti. Bu duruşmada ise mahkeme heyeti sanıklar arasında yani başka bir suçu gizlemek için adam öldürmek suçlamasıyla ek savunma vermiştir. Diğer sanık eşi Serkan, müvekkilim küçük Ceylin’in dedesi Mustafa’dan fidye alabilmek için bunu önceden tasarladıkları ve bunu gerçekleştirdiklerini ama her nedense çocuğu bu arada katlettikleri anlaşılıyor. Ortada bir mesaj var Mesaj ile zaten çıkıyor. Kadının tek başına zaten böyle bir fiili düşünüp işlemesi gerçekleştirmesi mümkün değil. Eşinin katkısı apaçık ortada geldiğimiz aşamada ise sanık Serkan ısrarla kendini kurtarmaya yönelik kendisini bu gidişle verdiği gibi en son verdiği gibi başka suçu yani isteme olayında gizlemek için çocuğu öldürdükleri de artık bize göre meydana çıkmıştır. Bir daha ki duruşmada sanıkların en ağır şekilde cezalandırılacaklarını herhangi bir indirim olmaksızın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla ayrı ayrı cezalandırılacaklarını düşünüyoruz” diye konuştu.

    Dede Mustafa Atik ise adalet talebini yineleyerek, “Keşke benim çocuğum yaşasaydı ben isteseler yine yardım ederdim. Beni canlı canlı mezara koydular. Cumhurbaşkanımıza Başbakan’a yıllardır yalvardım. İdam getirin hiç değilse bu çocuk katiller bir daha gün göremesin. Böyle bir şey yapmaya kalkan caniler düşünsünler dedim. Tamam onlar müebbet ceza alsın; ama benim çocuğum geri gelecek mi? Ben Türk Yargısına güveniyorum. Bunlar hak ettikleri ağır cezaları alırlarsa benim kanayan yaram biraz hafifleyecek. Başka bir sözüm yok” dedi.

  • Suudi gazeteci Kaşıkçı’nın cesedinin arandığı malikane havadan görüntülendi

    YALOVA (İHA) – Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti ile ilgili Yalova’da iki malikanede yapılan 10 saatlik aramanın ardından lüks villa havadan görüntülendi.

    2 Ekim’den bu yana gizemini koruyan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti ile ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla Yalova’nın Termal ilçesi Samanlı Mahallesi’ndeki iki malikanede başlatılan arama çalışması 10 saattin sonunda tamamlandı. Tamamlanan çalışmaların ardından lüks villa havadan da görüntülendi.

  • Ceylin Atik’in cesedinin sandıkta taşındığını gördüğü iddia edilen kişi ortaya çıktı

    İzmir’in Ödemiş ilçesinde 10 Haziran 2017 tarihinde kaybolduktan 3 gün sonra komşusunun evinde cesedi bulunan 10 yaşındaki Ceylin Atik’in davasında 12. celse görülürken, tutuklu karı-kocayı cesedi sandıkta taşırken gördüğü iddia edilen kişinin yakını mahkemede ifade verdi. “Ben bu cinayetin benim paramdan dolayı işlendiğini düşünüyorum” diyen Kemal Çeneli, Ceylin’in cansız bedenini sandıkta taşınırken kızının gördüğünü söyledi. Duruşmada Ceylin Atik’in babası Murat Atik’in bugünün Dünya Çocuk Hakları Günü olduğunu hatırlatması ise duygusal anlar yaşattı.

    Ödemiş 50’nci Yıl Ortaokulu öğrencisi Ceylin Atik (10), 10 Haziran 2017 tarihinde kaybolmuş ve 3 gün sonra da komşusunun evlerinde ölü bulunmuştu. Olaydan sonra tutuklanan Şükriye T. ve eşi Serkan T. hakkında ’çocuğa veya beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu, tutuksuz sanık Raziye Ö. hakkında ise ’suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. Ceylin Atik cinayetiyle ilgili dava, 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam edildi. 12. celsede tutuklu karı-kocayı cesedi sandıkta taşırken gördüğü iddia edilen kişinin yakını tanık olarak ifade verdi. Mahkemeye kendi hür iradesiyle geldiğini ifade eden tanık Kemal Çeneli, cinayetin kendi parasından dolayı işlendiğini iddia etti. Oğlunun Serkan T.’nin yanında çalıştığını ve iş kazası nedeniyle 125 bin TL tazminat davası kazandığını ve bu paranın çalındığını öne süren Çeneli, sanıkların parasını aldığını iddia etti. Çeneli, “Ben bu cinayetin benim paramdan dolayı işlendiğini düşünüyorum ve huzursuzum. Benim evime rahatlıkla girip çıkabilen Şükriye T.’dir. Benim oğlum sanayide Serkan T.’nin yanında çalışıyordu. Bu para benim param, 125 bin TL tazminat parasıdır. Paramız çalındıktan sonra emniyete giderek davacı, şikâyetçi olmuştuk. Ben durumu öğrenmek için adliyeye geldiğimde bana parmak izi ve kamera görüntüleri geldi. ’Hırsızlar ortaya çıkacak’ denildi. Gündüzleri tarlada çalışıyoruz, akşam eve geliyoruz. Cumartesi günü akşamı eve geldiğimizde her zamankinden farklı ağır bir koku geliyordu. Benim oğlum iş kazası nedeniyle dört parmağını kaybetti. Bu iş kazasından dolayı tazminat 125 bin TL almıştı. Benim evde bulunan çekyatın altında muhafaza ediyorduk. Paranın çalındığını söyledim. Serkan T.’nin tedirgin olduğunu hissettim paranın çalınmasından dolayı. Bir hafta sonra bu cinayet oldu. Serkan panikledi. ’Acaba kimdir?’ dedi. Şükriye T. gelip eşimin boynuna sarılıp, ’Sizin bu hırsızı bulacağım’ dedi. Aynı konuşmayı bir hafta sonra Ceylin Atik kaybolduğunda da dedesi Mustafa Atik’in yanına giderek söylemişti” dedi.

    Duruşmaya tutuklu bulunduğu İzmir’deki cezaevinden bağlanan sanık Şükriye T. ise, Kemal Çeneli’ye yönelik ifadeler kullanarak, “Bunlar bana tuzak kurdular. Gelip kapıma özür dilediler” dedi.

    Sandığı taşırken kızı görmüş

    Geçen celsede Atik ailesinin avukatı Mehmet Kaymak, “Yaptığımız incelemeler doğrultusunda Ceylin’in içerisinde olduğu sandığı taşındığını gördüğünü belirten bir tanık ile ilgili önümüzdeki mahkemede ortaya çıkararak olayın daha iyi aydınlanmasını sağlayacağız. Emniyet güçlerinin konuyla ilgili bilgisi bulunuyor. Kişinin ifade vermeye çekindiği konusundayız” demişti. Kemal Çeneli, bu konu hakkında da bilgi verdi. Çeneli, kızının gece geç saatlerde minik Atik’in cesedi taşınırken gördüğünü kendisine anlattığını aktardı. Çeneli, “Kızım Şükriye ve Serkan T.’yi gece 01.30-02.00 gibi sandık indirip çıkartırken görmüş” dedi.

    Kemal Çeneli, “Sözü edilen edilen hırsızlık olayından dolayı Ödemiş 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 2018/497 esas dosya numarasında dava açıldı. Ben hırsızlık olayını ikisinin yaptığını düşünüyorum” dedi. Bunun üzerine sanık Serkan T.’nin avukatı Aydan Güler, sanığın 15 yıldır sanayide çalıştığını ve bu fidyeye ihtiyacının olmadığını savunarak, sanığın oturduğu evin kendisine ait olduğunu ve bankada parasının olduğunu söyledi. Güler, sanığın sabıkasının olmamasına da dikkat çekti.

    Sanık Serkan T. ise, “Hırsızlık olayı meydana çıktığında polise ben yönlendirdim. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Emniyete ben götürdüm” şeklinde konuştu.

    Ceylin Atik’in babası: “Bugün Dünya Çocuklar Günü”

    Serkan T., “Ben haksızlığın içindeyim. Benim hiçbir ilgim yok. Bu çocuğu ben hiç görmedim. Ben 15 yıllık sanayide esnafım. Benim parayla işim olmaz. Benim defterimde iş yerimde alacaklarım var ve kaldı. Ben o çocuğun hangi sandık içine konulduğunu bile bilmiyorum. Benim evimde iki tane sandık var ve ne şekilde, nasıl konulduğunu bilmiyorum. Tüm aşamalarda gördüklerimi, bildiklerimi anlattım. Yine anlatırım. Şükriye gerçeği söyle, günahıma giriyorsun” dedi. Şükriye T. ise daha sonra cinayetin sandıkta taşınmasından haberi olmadığını söyledi.

    Duruşmada Ceylin Atik’in babası Murat Atik, bugünün Dünya Çocuk Hakları Günü olduğunu hatırlattı. Baba Atik’in bunu hatırlatması üzerine duygusal anlar yaşandı.

    İddia makamı savcı da duruşmada mütalaasını verdi. Mahkeme heyeti, duruşmayı 21 Aralık tarihine erteledi.

  • Öldürülen gencin cesedinin ranza içerisinde binadan çıkarılması kamerada

    Ankara’da sevgilisinin birlikte olduğu genci 32 yerinden bıçaklayarak öldüren ve cesedi battaniyeye sararak ranzanın içerisinde dağlık alana atan Afgan uyuşturucu taciri, ülkeyi terk etme hazırlığı yaparken kıskıvrak yakalandı. Cesedi ranzanın içerisinde binadan çıkarma anları ise kameralara yansıdı.

    Olay, Ankara’nın Keçiören ilçesinde 20 Eylül Perşembe günü meydana geldi. Emniyet kaynaklarından alınan bilgiye göre, Yenimahalle ilçesinde ikamet eden evli ve 2 çocuk babası Afganistan vatandaşı Ajmal Amani (27), daha önceden tanımadığı belirtilen Fatemah Safari’den (22) gelen telefonla sevgilisi Zeynab Rezaei’nin (18) bir başka Afganistan vatandaşı Ansar Yousefi (19) ile ilişkisinin olduğunu öğrendi. Telefonda tanıştığı Fatemah Safari ile buluşan Amani, Ansar Yousefi’nin evine gitti. Aynı kadınla birlikte olduklarını öğrenen iki Afgan genç arasında kavga çıktı. Kavgada Ajmal Amani, 3 kişinin gözü önünde Ansar Yousefi’yi 32 yerinden bıçaklayarak öldürdü.

    Cesedi ranzanın içine koyarak apartmandan çıkardılar

    Evdekilerin tedirgin olduğunu gören Ajmal Amani, hemen bir plan yaparak arkadaşını aradı. Cesedi bir battaniyeye sararak evde bulunan ranzanın içine koyan Amani, evde bulunan Javad Ataei’nin de yardımıyla önce boş bir ranzayı arkadaşının getirdiği kamyonete yükledi. Ortalığın sakin olduğunu gören ikili, cesedi koydukları ranzayı kamyonete yükleyip, Yousefi’nin cansız bedenini Sirkeli köyü civarında dağlık alana bıraktı. Boş arazide rast geldikleri ranzaları inceleyen vatandaşların cesetle karşılaşması üzerine olay polise bildirildi. Bir süre sonra alana ulaşan ekipler, Ansar Yousefi’nin cinayete kurban gittiğini tespit etti. Cenaze otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumuna kaldırılırken, olayın aydınlatılması için tahkikat başlatıldı.

    Maktulün parmak izinden katil zanlısına ulaşıldı

    Olayın faillerini yakalamak için tahkikatı derinleştiren Ankara Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, bir ay önce Yozgat’ta parmak izi verdiği anlaşılan maktul Ansar Yousefi’nin o gün yanında bulunan kişiye ulaştı. Edinilen bilgiler doğrultusunda Ajmal Amani ismine ulaşan polis ekipleri, şahsın eşi Keziban Amani’nin ifadesine başvurdu. Amani’nin ifadesinde, eşinin eve geç saatte geldiğini, üstünün hep kan olduğunu ve kanlı elbiselerini hemen yıkamasını istediğini söylediği öğrenildi. Ajmal Amani’nin yakalanması için çalışma başlatan ekipler, şahsın İran üzerinden Türkiye’ye uyuşturucu madde getirdiğini ve bunları Afganistanlılara sattığını belirledi. Amani’nin irtibatlı olduğu kişilerin evlerine düzenlenen operasyonlarda Mohammedreza Moafi ve Mehdi Khalili gözaltına alınırken, çok miktarda da uyuşturucu madde ele geçirildi. Şahısların emniyetteki ifadelerinden yola çıkılarak zanlı ile beraberindeki 2 kadın ve 1 çocuğun önce Nevşehir’e, ardından da Sivas ve Erzincan’a geçtiği anlaşıldı. Üç ilde de zanlının izini süren Cinayet Büro Amirliğine bağlı polisler, sınır dışına çıkma hazırlığındaki şahsı Erzincan’da saklandığı evde kıskıvrak yakaladı.

    Cinayete şahit olan 3 kişiyi sınırda öldürecekti, yakalandı

    Dedektifler tarafından şahısların sınıra doğru gittikleri ve Ajmal Amani’nin sınırda cinayete şahit olan Zeynab Rezaei, Fatemah Safari ve Javad Ataei’yi öldüreceği belirlendi. Gözaltına alınan cinayet zanlısı Ajmal Amani, cinayete şahit olan Zeynab Rezaei ile Fatemah Safari çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, cesedi Amani ile birlikte taşıyan 17 yaşındaki Javad Ataei ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Öte yandan gözaltına alınan Mohammedreza Moafi ve Mehdi Khalili’nin de sınır dışı edilerek ülkelerine gönderilecekleri öğrenildi.