Etiket: Cepte

  • Kütüphaneler artık cepte

    İnönü Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı Neziha Üstüner, artık neredeyse bütün hizmetlerin internet üzerinden gerçekleştirdiğini belirterek, “Basılı olarak fazla yer işgal eden yayınlar bugün cep telefonlarımızda mevcut” dedi.

    Gelişen teknolojiyle beraber değişen kütüphanecilik anlayışını değerlendiren İnönü Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı Neziha Üstüner, kütüphanelerinin değerinin tükendiği yönünde kaygıların olduğunu belirterek, “Ancak kütüphaneciliğin ne değer kaybediyor, ne de ölüyor. Yok olmuyoruz sadece kendimizi geliştirmemiz gerekiyor. Eskinin basılı ortamdaki katalogları bugün elektronik ortamda ise bizim de eskinin değil bugünün kütüphanesi olmamız gerekiyor” dedi.

    İnternetin bilgiye ulaşmada sağladığı yararlara vurgu yapan Üstüner, elektronik ortamda bilgilerin muhafaza edilmesinin zamana ve mekana bağlı kalmayı ortadan kaldırdığını söyledi. Neredeyse bütün hizmetlerin internet üzerinden gerçekleştirildiği bir çağı yaşadıkların ifade eden Üstüner, “Okuyucularımız da artık bilgiyi aramak için kütüphanelere gitmek zorunda kalmıyorlar. Basılı olarak fazla yer işgal eden yayınlar bugün cep telefonlarımızda mevcut. Kütüphaneleri cebimizde ya da bilgisayarımızda taşıyoruz. Böylelikle bilgiye ulaşmak zamana ve mekana bağlı kalmıyor” şeklinde konuştu. Ancak bu durumunda kontrol edilmesi ve yönetilmesi zor bir durumu beraberinde de getirdiğini aktaran Üstüner, “Aynı zamanda basılı ortamdaki kaynakların temini, yararlanılması ve muhafaza aşamaları elektronik ortamdaki kaynaklara oranla daha zor oluyor. Hakları ve saklama koşulları farklı olsa da elektronik ortamda bulunan kaynaklar işlerimizi kolaylaştırmaktadır” ifadelerini kullandı. İnönü Üniversitesi olarak basılı ve elektronik kaynaklar noktasında zengin bir kütüphaneye sahip olduklarının altını çizen Üstüner, bu kapsamda Merkez Kütüphanesi ve birim kütüphanelerde toplam basılı kaynak sayısının 246 bin, elektronik olarak ise 316 bin elektronik kitaba sahip olduklarını söyledi. Üstüner, ayrıca 45 bine yakın tam metin dergi ile iki buçuk milyon elektronik teze sahip olduklarını dile getirdi.

    Bilginin günümüzde zaman ve mekana bağlı olmadan elektronik ortamda daha hızlı çoğaldığını ve yayıldığını kaydeden Üstüner, “Bilgiyi saklayan, derleyen, okuyucusuna sunan, yararlandıran kurumlar olan kütüphanelerde ister basılı, ister elektronik ortamda olsun bilgiyi okuyucularına sağlamak için değişimi takip etmek zorundalar. Bu nedenle üniversitemiz kütüphanesi de elektronik kaynaklara oldukça önem vermektedir” diye konuştu.

  • Artık konut kredisi çekerken araba parası cepte kalacak

    Ziraat Bankası, Halkbank ve Vakıfbank’tan oluşan üç kamu bankasının yanı sıra aralarında Ziraat ve Vakıf Katılım’ın yer aldığı iki kamu katılım bankasının, konut kredilerinde en az 3 aylık süreyle başlattığı faiz indirimi kampanyası, gayrimenkul piyasasının hareketlenmesine yönelik beklentileri arttırdı.

    Önderliğini en büyük kamu bankası olan Ziraat Bankası’nın yapacağı kampanya ile bu 5 bankada aylık yüzde 1,25 ile yüzde 1,35 aralığında olan faiz oranları yüzde 0,98’e inecek. Vatandaşlar, bu faiz indirimi ile 200 bin liralık bir konut kredisi çekmesi halinde 62 bin 360 lira daha az faiz ücreti ödeyecek.

    “Bir otomobile tekâmül eder nitelikte”

    Eskişehir Emlak Komisyoncuları Odası Oda Başkanı Gazi Çelik, konut kredileri için alınan faiz indirimi kararının kendilerini memnun ettiğini dile getirdi. Bu faiz indiriminin, sektörü hareketlendireceğine inandıklarını vurgulayan Başkan Çelik, “Devletimiz şu anda birkaç tane atak yaptı. Son günlerde biliyorsunuz gayrimenkul piyasası durgun. Gayrimenkul piyasası, 550-600 iş koluna hitap eden bir sektör. İnşaat sektörü durduğu zaman bütün sektörler durmuş oluyor. Hükümetimiz de bu piyasaları canlandırmak için çeşitli adımlar attı son bir hafta içerisinde. Bugün itibariyle faizlerimiz yüzde 1,35’ten yüzde 0.98’e geldi. Bu da şu anlama geliyor; 200 bin lira konut kredisi çekecek olan vatandaşımız bunu bir gün önce çekse yüzde 1,35 faiz ödeyecekti. Bugün çekse yüzde 0,98 faiz ile çekecek. Yaklaşık arada 62 bin lira gibi bir fiyat farkı beliriyor. Bu ödeme de adeta bir otomobile tekâmül eder nitelikte” şeklinde konuştu.

    “Her zaman faizlerin düşmesinden yanayız”

    Gayrimenkul piyasasının canlanmasına yönelik hamleleri desteklerini belirten Çelik, “Tabi gayrimenkul bakımdan piyasaların canlanması bizler için çok önemli. Yatırım yapacak vatandaş açısından da önemli. İnşaatta Katma Değer Vergisi (KDV) indirimi de oldu. Bunların piyasayı canlandırmasını bekliyoruz. Bu hareketlilik bütün ticaret piyasası anlamında herkese yansıyacak diye düşünüyorum. Bunlar güzel şeyler. Sektör açısından da güzel şeyler. Bu durağanlığı atma bakımından çok olumlu şeyler olarak görüyorum. Bu 3 aylık dönemde gayrimenkul ihtiyacı olan vatandaşlara benim tavsiyem şu; en iyi şekilde bunu değerlendirmelerini isterim. Hükümetimizin de destekleriyle bunun daha uzun bir süreye yayılmasını bekliyoruz. Öte yandan bankacılık konusu da çok önemli. Bankacıların çok kar ettiklerini düşünüyoruz. Yani bu faiz oranlarını, inşaata yatırım yapacak olanlara düşürürlerse, döngü hızlanır ve piyasalar hareketlenir. Biz her zaman faizlerin düşmesinden yanayız” ifadelerini kullandı.

    Konut kredilerindeki faiz indirimini yorumlayan vatandaşlar ise alınan bu kararı olumlu karşıladıklarını ve desteklediklerini dile getirdi.

  • Cepte “izinli” tehlike

    Son günlerde sosyal medyada tam bir GetContact çılgınlığı yaşanıyor. İnsanlar başkalarının telefonlarında hangi isimle kayıtlı olduklarını öğrenmek için ne kadar güvenilir olduğunu sorgulamadan uygulamayı indirirken, uzmanlar kullanıcıları güvenlik konusunda uyarıyor.

    Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünden Öğretim Görevlisi Çağatay Yücel ve Araştırma Görevlisi Murat Ödemiş, bilgi çağında telefonların günlük yaşamımızın en önemli parçalarından biri olduğunu, bu durumla birlikte gizlilik, bilgi güvenliği konularının daha da tartışılır hale geldiğini belirtti. 2018 yılında mobil cihaz sayısının 12 milyarı geçmesinin beklendiğini, 2020 yılında ikiye katlanması beklenen toplam mobil uygulama sayısının da yaklaşık 5 milyon olduğunu söyleyen Çağatay Yücel ve Murat Ödemiş, “Uygulamaları telefonlarımıza yüklerken birçok izin talebiyle karşılaşıyoruz. Bu talepleri görmezden gelen kişi sayısı ise oldukça yüksek. İstedikleri izinlerle telefonların birçok özelliğine ve verisine erişmek mümkün” dedi.

    “İzinlerle bilgilerinizi kendi ellerinizle veriyorsunuz”

    Günlerdir gündemden düşmeyen 50 milyon Facebook kullanıcısının hesaplarının izinsiz toplanması ve amaç dışı kullanımıyla ilgili skandala rağmen insanların sırf başkalarının rehberlerinde nasıl kayıtlı olduklarını öğrenmek için GetContact isimli bir uygulamaya tüm bilgilerini açtığını belirten Murat Ödemiş, “Bu uygulamanın istediği şeyleri birinden istesek asla yapmaz. Ancak sırf merak uğruna milyonlarca insan bu uygulamayı hiç düşünmeden indirmekten çekinmiyor. Uygulama; verdiğiniz izinler sayesinde isterse cihazınızdaki tüm kişi ve numaralara erişebilir, hatta kişilerinizi değiştirme, telefon numaralarına doğrudan çağrı yapabilir, giden çağrıları yeniden yönlendirebilir, telefonunuzun durumunu ve kimliğini okuyabilir, fotoğraflarınıza ve video gibi medya içeriklerinizi okuyabilir, belleğinizin içeriğini değiştirir veya silebilir, kameranızla fotoğraf çekebilir ve video kaydedebilir. İnternetten veri alma, ağ bağlantılarını görüntüleme, tam ağ erişimi, bu cihazdaki hesapları kullanma gibi izinlerle istediğini yapabilir. Eğer sosyal medya hesabınızla giriş yaparsanız o hesabınızın tüm bilgileri de verdiğiniz izin sayesinde kullanılabilir” diye konuştu.

    “Mahremiyetinizi korumak için”

    Uygulama izinleri sırasında en doğru düşünme şeklinin bu izinle ne yapabilir olması gerektiğini ifade eden Ödemiş, “Bir balon patlatma oyunu, sizin kameranıza erişmek istiyorsa bunu sorgulamalısınız. Tam network erişimini uygulamalara vermemelisiniz. Sizin adınıza paylaşım yapmasına izin vermemelisiniz. Bir harita uygulaması kullanıyorsanız tabii ki lokasyonunuzu almasına izin vereceksiniz, ama harita uygulaması sizin sağlık verilerinize erişmek istiyorsa orada bir durup düşünmelisiniz. Hangi uygulama olursa olsun, yapımcısı kim olursa olsun, ne kadar meşhur olursa olsun, istediği izinleri kontrol edin. Mantıksız bulduğunuz izni kabul etmeyin. Bu izinlerden en tehlikelisi ve mahremiyet açısından en önemlisinin kamera ve mikrofon olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

    “Hayatımıza ne kadar girebiliyorlar”

    Sorulması gereken sorunun “Üzerlerinde onlarca sensör ve kamera bulunan bu cihazlar, acaba hayatımıza ne kadar girebilir?” olduğunu vurgulayan Ödemiş, şöyle konuştu:

    “Bu sensörlere eksen merkezli hareketleri ve adımları ölçmeye yarayan ivmeölçer, 360 derece açıda hareketi ölçen jiroskop, manyetik alan ölçen manyometre, uydu sinyallerini ölçen GPS, ortam ışığını ölçebilen ışık sensörü, kullanıcıdan yansıyan kızılötesi ışınları ölçen gesture sensörü, barometre gibi örnekler verilebilir. Özellikle sağlık uygulamalarına verilen desteğin artmasıyla kalp ritmi, kan basıncı, nefes takibi, vücut sıcaklığı, yüz renk algılaması, uyku takibi, yürüyüş mesafesi gibi özellikler bile telefonlar tarafından kaydedilebilir oldu. Yüz tanıma teknolojisiyle 30 bine kadar noktayı analiz ederek, yapay zeka teknolojisiyle kişiyi algılıyor. Kısacası telefonunuzdaki her şeye erişim mevcut.”

    “Tehditlerin kontrol altına alınması zorlaşıyor”

    “Bu duruma teknik açıdan bakıldığında telefonumuza erişen kötü niyetli biri ya da bir hacker ne yapabilir? Kameramız ya da lokasyon bilgilerimiz dışında önemli verilerimiz ne kadar tehdit altında?” sorularından hareket edilmesi gerektiğini belirten Çağatay Yücel ise, “Zararlı yazılımlar bilgisayar, tablet veya mobil cihazımızda bizim izin vermediğimiz bilgilere erişen, bunları yok eden, elimizdeki donanıma zarar veren her türlü istenmeyen programlardır. Bilgisayar sistemlerini korumaya çalıştığımız birçok çeşit zararlı yazılım türleri mevcut, ancak bu tehditlerin kontrol altına alınması, mobil cihazlardan saat, gözlük gibi akıllı hale gelen aksesuarlarımıza yerleştirildiği şu devirlerde giderek zorlaşmakta” diyerek gelinen noktaya dikkat çekti.

    “Bilgileri kendi ellerinizle sunmayın”

    Mobil cihazlara yüklendiğimiz birçok uygulamanın, artık kontrolünü kaybettiğimiz, sayısından emin bile olamadığımız sosyal medya, forum, üyelik gerektiren sitelerin birçoğunda zararlı yazılımların olduğunun altını çizen Yücel, “Tüm bunlara karşın farkına bile varmadan birçoğuna bilgilerimizi kendi ellerimizle sunuyoruz. Dosyalara erişme izni olan herhangi bir uygulamaya eklenmiş bir virüs, tüm bilgilerimizi şifreleyebilir ve karşılığında bilgilerimizi geri getirmemecesine bizden para koparmaya çalışıyor olabilir. Bir casus yazılım, tüm kişisel bilgilerinizi, ortam seslerini, kameranızın görüntülerini şantaj amacıyla kötü niyetli insanlara ulaştırabilir. Örneğin kendini şehir uygulaması olarak tanıtan bir yazılıma eklenerek şehirdeki birçok insanın coğrafi bilgilerine erişilebilir ve kullanıcılarının evde olup olmadıklarını tespit ederek hırsızlığa davet çıkarılabilir. Bütün bu senaryolar, uygulamalara düşünmeden verdiğimiz erişimlerle aslında mümkün” diyerek uyarıda bulundu.

  • Şok marketleri ‘Cepte Şok’ uygulaması ile dijital platforma taşındı

    Şok marketleri ‘Cepte Şok’ uygulaması ile dijital platforma taşındı. Yeni uygulama ile ilgili bilgi veren Şok Marketler CEO’su Uğur Demirel, uygulamayı müşterilerden gelen talepler doğrultusunda başlattıklarını belirterek, “Çok güzel geri bildirimler aldık. Dolayısı ile de şuanda bir pilot test sürecindeyiz. 26 mağazada test ediyoruz. Yine müşterilerden gelecek yeni bildirimler doğrultusunda bu projeyi geliştirmeyi ve yaygınlaştırmayı hedefliyoruz” dedi.

    Şok marketler tarafından cep telefonlarında hayata geçirilen uygulamanın tanıtımı nedeniyle Beykoz Çubuklu’da Şok Marketler CEO’su Uğur Demirel tarafından bir basın toplantısı düzenlendi. Burada öncelikle mağazaya yapılan yatırımlar hakkında bilgi veren Demirel, “Marketi satın aldığımızda yaklaşık bin tane mağazası vardı. 2011 yılını bir devralma yılı gibi görürsek 2012 yılından itibaren yaklaşık dört katı büyüttük. Şuanda yaklaşık 4 bin 700 tane mağazamız var. Söylediğim gibi hızlı mağaza açılış döneminden sonra gittikçe şirket hızlı bir şekilde büyümeye başladı. Geçen yılın en hızlı büyüyen perakende şirketi olduk Şok market olarak. Tahmin ediyorum bu yılda yine sektörde en hızlı büyüyen şirket olmayı başaracağız. Bu büyüme tabi Türkiye’nin ekonomisine katkı da getirmekte. İstihdama olan katkımız çok büyük. Şuanda 21 bin kişiye ulaştık. İstihdam konusundaki sözümüzü de tutuyoruz hatta fazlasını da gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.

    Yeni uygulamaya giren ‘Cepte Şok’ ile ilgili de bilgi veren Demirel, “Bu uygulamayı müşterilerin talepleri doğrultusunda gerçekleştirdik. Cep telefonundan sipariş verme ve mağazadan teslim alma üzerine kurgulanmış bir uygulama. Müşterilerimizi dinledik, onların ihtiyaçları doğrultusunda gerçekleştirdik. En büyük avantajı zaman tasarrufu. Özellikle çalışan bayanların alışverişe yeterince zaman ayıramaması veya ev hanımlarının işte evin yoğun temposundan kaynaklı alışverişe zaman kalmaması, çocuklarından dolayı harcadığı zamanı işte alışverişe harcamaması gibi. İşte bunun dışında da eğer alışverişi evde evin erkeği yapıyorsa yine orada da ev hanımının yönlendirmesi neticesinde erkeğin sağlıklı bir alışveriş yapmasını hedefliyoruz. Bu öngörüler doğrultusunda bu uygulamayı geliştirdik. Ve tekrar müşterilerimize sorduk nasıl bulduklarını. Çok güzel geri bildirimler aldık. Dolayısı ile de şuanda bir pilot test sürecindeyiz. 26 mağazada test ediyoruz. Yine müşterilerden gelecek yeni bildirimler doğrultusunda bu projeyi geliştirmeyi ve yaygınlaştırmayı hedefliyoruz n” şeklinde konuştu.

    Cepte Şok uygulaması ile müşterilerinin dilediği saatte alışveriş yapabileceğini hatırlatan Demirel, “Cep telefonundan dilediği zaman alışveriş yapabilir. 24 saat ne zaman isterse alışveriş yapabilir. Alışverişini tamamladıktan sonra kredi kartı ile ödemesini yapacak. Ve teslim almak istediği zamanı seçebilir. İstediği teslimat zamanını seçtikten sonra mağazadan alışverişini tamamlayıp, yine o teslimat zamanında mağazaya gittiğinde sipariş hazır. Mağazasını kendisi seçiyor. Alışverişini tamamladıktan sonra mağazaya gidecek, teslimatını bir ya da iki dakika içinde poşetlerini alıp çıkacak. Dolayısı ile alışveriş için zaman kaybetmemiş olacak ve kasada kuyruk beklememiş olacak” ifadelerini kullandı.

    Mağazanın konseptinde yapılan değişikliklere de değinen Demirel, Şok marketi satın aldıktan sonra müşteri odaklı bir yönetim tarzı sergilemeye çalıştık. Müşterilerimizi dinledik ve onların beklentilerini anlamaya çalıştık. Onların talepleri doğrultusunda mağaza konseptimizi yeniledik. Ve çok büyük beğeni aldık. 2016 yılının başından itibaren yeni mağazalarımızı yeni konsepte çevirdik. Bu konseptin beğenisi sayesinde de mevcut mağazalarımızda ciddi satış artışları ve müşteri sayısı artışları kaydetmeye başladık. Bu da bize hızlı büyüme sağladı” dedi.

    Basın toplantısının ardından Cepte Şok uygulamasına giren Demirel, buradan alışveriş yaptı. Demirel daha sonra aldığı ürünleri seçmiş olduğu mağazaya giderek teslim aldı.

  • ’Matematik Cepte’ uygulaması ile 39 bin 241 soru çözüme kavuştu

    Balıkesir Üniversitesi, Karesi Belediyesi ve Karesi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği ile hayata geçirilen ’Matematik Cepte’ uygulaması, ağını genişleterek okul sayısını üçten sekize çıkardı. 580 öğretmenin soruları cevapladığı, 866 öğrencinin aktif olarak soru sorduğu Matematik Cepte uygulaması ile 39 bin 241 problem çözüme kavuştu.

    Balıkesir Üniversitesi, Karesi Belediyesi, Karesi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve yüzlerce matematik öğretmeninin işbirliği ile 2015 yılında hayata geçirilen Matematik Cepte uygulamasının Balıkesir Üniversitesinde öğrencilere yönelik lansmanı yapıldı. BAÜN Fen Edebiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda yapılan lansmana Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Balıkesir Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Narlı, Karesi İlçe Milli Eğitim Müdürü Ramazan Konakbay, projeye danışmanlık yapan Prof. Dr. Fırat Ateş, Doç. Dr. Sebahattin İkikardeş, Doç. Dr. Tuncay Sarıtaş, öğretim görevlileri, matematik öğretmenleri ve yüzlerce öğrenci katıldı. Lansmanda proje hakkında öğrencilere detaylı bilgiler verildi.

    Lansmanda öğrencilere hitap eden Balıkesir Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Narlı, “Üniversite, belediye, milli eğitim gibi kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları birlikte hareket ettiğinde çok güzel sonuçların ortaya çıkabildiğini Matematik Cepte projesinde gördük. Milli Eğitim Bakanımızın dikkatini çeken bir proje oldu. Proje şu anda bakanımızın masasında duruyor. Bakanımızın da destekleriyle bu projenin Türkiye genelinde yaygınlaşacağına inanıyorum. Proje için emek harcayan Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’a, İlçe milli Eğitim Müdürü Ramazan Konakbay’a, projeye danışmanlık yapan Prof. Dr. Fırat Ateş, Doç. Dr. Sebahattin İkikardeş ve Doç. Dr. Tuncay Sarıtaş’a çok teşekkür ediyorum” dedi.

    Matematik Cep’te projesinin üç kurumun güzel çalışması ile ortaya çıktığını belirten Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ise, “Bu projede çok güzel müşterek çalışma var. Soru çözmek bizi gerçekten hedefe götürüyor. Hedeflerimizi iyi belirlememiz lazım. Her öğrencimiz burada yapmış olduğu çalışmanın neticesine ulaşması gerekiyor. Bizim kendimizi geliştirmemizden başka hiçbir şansımız yok. Her şeye akıl koymak zorundayız. Her öğretmen kendi öğrencisinin kendisini daha iyi ifade edebilmesini ve başarılı olmasını ister. Önümüzde sınavlar var. Sınava girecek öğrencilerimizin Matematik Cep’te projesinden faydalanarak daha iyi şeyler yapmasını canı gönülden istiyorum. Teknolojiyi kullanmamız, dünya ile rekabet etmemiz gerekiyor. Her şeyin milli, bize ait olması gerekli. Bizlerin orijinal işlere imza atması gerekiyor. Bu işler de üniversite, kamu kurumları ve belediyenin ortak işbirliğinde yapacağı, velilerin de destekleyeceği işler olması gerekli. İnşallah bu projemiz yaygınlaşır ve daha çok öğrencimiz faydalanır. Bu projeye emek veren bütün arkadaşlara teşekkür ediyorum. Allah bütün sınava girecek öğrencilerimize de zihin açıklığı versin” açıklamasında bulundu.

    Geçen yıl üç okulda aktif olarak çalışmaya başlayan proje, bu yıl Zühtü Özkardaşlar Anadolu Lisesi, Muharrem Hasbi Anadolu Lisesi, İstanbulluoğlu Sosyal Bilimler Lisesi, Fatma Emin Kutvar Anadolu Lisesi, Balıkesir Anadolu Lisesi, İnebey Anadolu Lisesi, Adnan Menderes Anadolu Lisesi ve Şule Yüksel Şenler Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi ile birlikte toplam sekiz okula ulaşarak alanını genişletti. Matematik Cepte uygulamasını öğrenciler Google Play ve App Store üzerinden indirebilecekler.