Etiket: cami

  • Hakkari’de Ulu Cami ibadete açılıyor

    Hakkari’de Ulu Cami ibadete açılıyor

    Hakkari’de Selçuklu Mimarisi ile yapılan aynı anda 2 bin 500 kişinin ibadet edeceği Ulu Cami yarın Cuma namazı ile birlikte ibadete açılıyor.

    Bulan Mahallesi Altay Caddesi üzerinde 2015 yılında Selçuklu Mimarisi ile bin 600 metre kare alan üzerinde yapılan ve 2 bin 500 kişinin aynı anda ibadet edeceği Ulu Cami yarın Cuma namazı ile birlikte ibadete açılıyor. Bugün Hakkari Valisi ve Belediye Başkanı İdris Akbıyık beraberinde Vali Yardımcısı Aziz Gölbaş, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Nazmi Yakar, Belediye Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Hüseyin Tan ile Ulu Cami’de incelemelerde bulundu. Vali Akbıyık, ilgili firma yöneticisi ile Ulu Cami İmamı Mahmut Engin’den çalışmalar hakkında bilgi aldı.

  • Ayasofya cami açılışına katılan kadınlara çirkin paylaşıma tepki

    Ayasofya cami açılışına katılan kadınlara çirkin paylaşıma tepki

    Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Tokat Milletvekili Yücel Bulut, Ayasofya Camii’nin açılışına katılan kadınlara sosyal medya üzerinden hakarette bulunan Saadet Partisi (SP) Üyesi Ebubekir Savaşan’a karşı tepkisini dile getirerek, “Biz burada hep birlikte yargı sürecini takip edeceğiz. Derdimiz şu; tekrarı yaşanmasın, bu olayın yeni mağdurları olmasın” dedi.

    Ayasofya Caminin açılış programına katılan ve hatıra fotoğraf çektiren 15 Temmuz’da yaşamını yitiren İbrahim Yıldız’ın eşi, 15 Temmuz gazisi Adviye Gül İsmailoğlu ve Gazeteci Yazar Hilal Kaplan hakkında Saadet Partisi (SP) Üyesi Ebubekir Savaşan, sosyal medya hesabından hakaret içeren bir paylaşımda bulundu. Gözaltına alınan Savaşan, çıkarıldığı adli makamlar tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Ayasofya-i Kebir Camii Şerif’in 86 yıl sonra ibadet açılmasına şahitlik ederek caminin açılışına katılanlara yönelik yapılan çirkin paylaşım kamuoyunda tepki çekti.

    Çirkin paylaşım toplumu yaraladı

    Sosyal medya düzenlemesi görüşmelerinin ardından TBMM’nin yaz tatiline girmesi nedeniyle Tokat’ta çeşitli temaslarda bulunan MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut’ta söz konusu çirkin paylaşımın herkesi derinden yaraladığını belirterek, “Son zamanlarda sık sık dikkati çekmeye çalıştığım sosyal medyadaki çürüme toplumdaki çürümeyi de tetikliyor. ’Toplumda da sosyolojik, ahlaki yapıyı çökertiyor’ diye işaret etmiştik. Bu minvalde de bir sosyal medya düzenlemesi parlamentoda yasalaşarak geçti. Bu yaşanan vakaların hepsinin toplamı maalesef talihsiz ve kötü örnekler olmasına rağmen Türkiye’nin bir sosyal medya düzenlemesine ne kadar ihtiyaç duyduğunu da bir yönüyle ortaya koymuştur” dedi.

    “Yargı sürecini takip edeceğiz”

    Skandal paylaşım üzerine yargının harekete geçtiğine işaret eden MHP’li Bulut, “İşin hukuki kısmını elbette ki yargı mercileri halledecektir. Ama işin vicdani ve ahlaki yönüyle ilgili bir şeyler söylememiz gerekiyorsa, her gün başka bir noktada birisinin tacize, hakarete maruz kaldığını bilerek topyekün bir düzenleme ve bir tepki ortaya koymamız lazım. Toplumun dilini düzeltmemiz sosyal medyada ortaya çıkmış olan ve adeta bir lağım görüntüsünü veren bu dilden,, bu üsluptan Türkiye’yi kurtarmamız gerekiyor. Dolayısıyla sosyal medya yasası bunun ilk aşamasıydı. İnşallah daha fazla ihtiyaç duyulduğu noktalarda da bu yasal düzenlemeye dolgu, eklemeler yapmak suretiyle bu süreci bir çeki düzen verileceği inancındayım. Bu vesileyle ben tekrar o hanımefendilere geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. Olayın bir başka tarihsiz boyutu da maalesef olayın failini Tokat’lı olmasıydı. Ama kesin hatlarla şunu söyleyebiliriz ki; kadim bir şehri olan Tokat’ın kültürü, örfü, adeti ve birikimi kesinlikle böyle bir dili, üslubu onaylamaya müsait değil. Birkaç gündür Tokattayım sohbetlerde denk geliyorum vicdan sahibi herkes, esnafından tuttun Tokat’taki yerel bürokratına kadar bu meseleyi onaylamadığını yüksek sesle söylüyor. Dolayısıyla böyle bir üslup, düşünce beyanı açıklama tarzı asla ve asla bizim memleketimizi, Tokat’ın güzel yürekli insanlarını temsil edecek bir durum değil. Biz burada hep birlikte yargı sürecini takip edeceğiz. Derdimiz şu; tekrarı yaşanmasın, bu olayın yeni mağdurları olmasın. Bu konudaki hassasiyetimiz budur” diye konuştu.

    “Hak ettikleri cezayı alacaklar”

    Sosyal medya düzenlemesi ile bu tür olumsuzlukların önüne geçileceğini ifade eden Bulut, “Artık sahte hesapların arkasına sığınarak insanların namusuna, şerefine hayat hakkına itibar suikastleri düzenleyen bu hastalıklı yapı Rabbim izin verirse yargı mercileri tarafından rahatlıkla deşifre edilecek. Hak ettikleri cezayı alacaklar ve bununla belirli bir periyot içerisinde bu soruşturmalarla birlikte artık bu hastalıklı yapının sosyal medyadan arındırılacağı, sosyal medyanın da Türk milletinin örfüne, adetine, gelenek ve göreneklerine uygun bir şekilde sosyal hayatımızda nasıl yaşıyorsak, sosyal hayatımızda ilişkilerimiz ne kadar medeni ise ne kadar nezaket ve zarafet sahibi isek sosyal medya da aynı dil ve üslubu egemen kılacak bir noktaya doğru evrileceğini düşünüyorum. Sosyal medyada bu kadar çirkinleşmenin sebebi bunun hukuki yaptırımının olmadığına ilişkin maalesef toplumda oluşan bir kanı idi. Sosyal medya yasası ile inşallah bu ters düz olacak. Yani olayların failleri yargı organlarına teslim edilecek ve hak ettikleri cezayı aldıktan sonra sosyal medyadaan belirli bir takvim içerisinde arındırılacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

  • Denizli AK Parti Gençlik Kolları Ayasofya cami için şükür duası etti

    Denizli AK Parti Gençlik Kolları Ayasofya cami için şükür duası etti

    AK Parti Denizli İl Gençlik Kolları teşkilatı, Ayasofya’nın cami olmasından dolayı Kayalık Camisinde namaz kıldı ve şükür duası etti.

    İl Gençlik Kolları Başkanı Osman Nuri Nazlıeri, konuyla ilgili basın açıklamasında bulundu. Nazlıeri, “İnsanlığın ortak mirası olan Ayasofya, yeni statüsüyle herkesi kucaklamaya, çok daha samimi, çok daha özgün bir şekilde devam edecektir” dedi.

    AK Parti Denizli İl Gençlik Kolları teşkilatı, Ayasofya’nın cami olarak açılmasının ardından Kayalık Camisinde namaz kıldı ve şükür duası etti. İl Gençlik Kolları Başkanı Osman Nuri Nazlıeri, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Başkan Nazlıeri, 1934 yılında, Ayasofya Camii’nin bir müze haline getirilmesinin ardından derinden üzdüğünü söyledi. Başkan Nazlıeri, “Danıştay başkanlığının aldığı iptal kararıyla birlikte Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın vakur (ağırbaşlı) duruşu sayesinde milletimizin ve ümmeti Muhammed’in sembolü haline gelmiş olan Ayasofya Camii’nin 86 yıllık esaretten kurtulduğunu ve Fatih Sultan Mehmet Han’ın vakfiyesine uygun bir şekilde, yeniden cami olarak hizmet vermeye başlayacağının müjdesini aldık. Yüce Rabbimize sonsuz hamd senalar olsun ki, 24 Temmuz 2020 tarihinden itibaren, Ayasofya’da ibadet edebileceğimizin haberini aldık. Önceleri ancak bilet alarak girebildiğimiz, ecdadımızın şanlı mirası ve kayıtsız, şartsız egemenlik hakkımız olan Ayasofya Camii’ne artık abdest alarak gireceğiz” dedi.

    “İnsanlığın ortak mirası olan Ayasofya, herkesi kucaklamaya devam edecektir”

    Tüm camiler gibi Ayasofya Cami’nin de kapılarının tüm yerli ve yabancı vatandaşlara sonuna kadar açık olacağını belirten Nazlıeri, “Bu kucaklayıcı tavır, aynı Ayasofya Cami gibi, ecdadımızın bize bıraktığı bir mirastır. Tarih, fethettiğimiz her yerde refahı, güveni, huzuru ve hoşgörüyü hakim kılmak için verdiğimiz büyük mücadelelerin şahididir. İnsanlığın ortak mirası olan Ayasofya, yeni statüsüyle herkesi kucaklamaya, çok daha samimi, çok daha özgün bir şekilde devam edecektir” diye konuştu.

  • Hain gecede korkusuzca cami hoparlöründen anons yaptı, binler sokağa döküldü

    Hain gecede korkusuzca cami hoparlöründen anons yaptı, binler sokağa döküldü

    Erzurumlu eğitimci Yusuf Dumlu, 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi gecesi İstanbul’da yaşadıklarını anlattı. Dumlu, darbe girişimini televizyonda gördükten sonra kendisine en yakın camiye girerek halkı direnişe davet ettiğini söyledi.

    Erzurum’da yaşayan Araştırmacı ve Eğitimci Yusuf Dumlu, hain darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz 2016 gecesi bir proje için gittiği İstanbul’da yaşadığı o geceyi İhlas Haber Ajansı’na (İHA) anlattı.

    Eğitimci bir arkadaşıyla oturdukları sırada televizyonda olayı gören Dumlu ve yanındaki arkadaşı hemen anons yapmak için İstanbul Bahçelievler’de ki Hz. Ebubekir Camisi’ne giderek içeri girmek istediler fakat caminin kapalı olduğu gördüler. Yakınlardaki cami görevlisini uykusundan uyandıran Dumlu ve arkadaşı camiye girerek hoparlörden halkı direniş için sokaklara davet etti.

    Dumlu, darbe girişiminin engellenmesinin ardından ise Bahçelievler’deki halkın kendi aralarında “Sanki Hızır o gece gelip cami hoparlöründen bize dışarı çıkın dedi” diye konuştuklarını söyledi.

    “Önce anons yaptık, sonra kaza namazı kıldık”

    Dumlu, anons yaptıktan sonra binlerce kişinin dışarı çıktığını kaydederek, “15 Temmuz akşamı evinde televizyonu kapatmış çalışmalar yaparken, benim telefonuma sosyal medyadan gelen bir mesajı okumam ile başladı. ‘Sanırım darbe oluyor, hocam’ dedim. Sonra hemen TV’yi açtık ve TV’de dönemin başbakanının ‘Hükümet iş başındadır ve ucunda ölüm dahi olsa gereken her şey yapılacaktır.’ açıklamasını son dakika olarak gördük. Kanalları ve sosyal medyayı aynı anda bir süre daha takip ettiğimizde de ‘TSK içinde bir kalkışma olduğunu, bir darbe girişimi ve bir darbe teşebbüsü’ haberlerini görüyorduk. O esnada bizler ne yapmalıyız veya ne yapabiliriz dedim? Hayatında darbe görmeyen bir nesil olarak ne yapacağımızı da bilmiyorduk. Ufuk hocayla kritikler yaptık ve bir anda camiden anons yapalım dedim ve arkadaşım Ufuk hocada mantıklı buldu. Halk, seçtiği hükümetin böylesine ahlaksızca ve etik olmayan bir hareketle yok olmasını istemezdi diye düşündük. Hemen evimize en yakın olan Hz. Ebubekir Cami’ye gittik. Sanırım saat 11’i geçiyordu ve Cami kapalıydı. Caminin sorumlusunun evi camiye yakındı ve anahtarı almak için o kişiyi uyandırdık. Çünkü atletli bir şekilde bize kapıyı açmıştı. Camiyi açmasını istedik, fakat böyle bir şey yaparsa görevinden olabileceğini söyledi. Bende ona, eğer halk buna tepki vermezse, halkı uyarmazsak görevinin dahi olamayacağını söyleyerek onu ikna ettim. Hemen gidip camiyi açtık, fakat kendisinin bir şey yapamayacağını söyleyince, Ufuk hoca ile beraber orada telefonuma bir metin hazırladık ve orada okuduk. Halkın sokaklara çıkması lazımdı, çünkü sonradan Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi halkın üzerinde bir güç olmayacağını biliyordum. Bu toplum bir olursa her şeyi başaracak güçtedir. O camide kaza namazımızı kılıp, oradan Sultanbeyli kent meydanına gittik ve giderken birbirimizin yüzüne bakıp güç alıyorduk” şeklinde konuştu.

    “Vatan, bayrak, devlet aşkını her şeyden önde tutan bir kesim vardı”

    Dumlu, halkın o gece çok büyük bir direniş sergilediğini ifade ederek, “Kent Meydanına gittiğimizde toplam 15 kişi falan vardı. Herkes telefonlarından süreci takip ediyor ve oradaki milletin tek derdi Cumhurbaşkanından bir haber duymaktı. İlerleyen saatlerde Turgay Güler’in programda Diyanet İşlerini göreve çağırarak camilerde selalar okunmalı ve halkı sokağa davet edilmeli açıklaması sonrası camilerde selalar okunmaya başladı. MHP genel başkanı Devlet Bahçeli’nin de seçilmiş hükümeti destekler nitelikte açıklaması da vatandaşları mutlu etmişti. Kalabalık artıyordu ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklaması bizleri hem mutlu etti hem de güç verdi. Çünkü o konuşmada, TSK içerisindeki bir azınlığın böyle bir kalkışmaya girdiğini söylüyordu. İlk başta da söylediğim gibi yıllardır başta güvenlik güçlerinin içi olmak üzere devlet kurum ve kuruluşlara sızan milli ve yerli olmayan yapıların yaptıkları kalkışmalarından bu milletin korkusu yoktu. Çünkü gerek devlet kurumlarında gerekse güvenlik teşkilatlarımızın içindeki vatan, bayrak, devlet aşkını her şeyden önde tutan bir kesim vardı. Halk onlardan, onlar halktan destek aldı o gece. Halk o gece hiç ölümü düşünmüyordu ve ortamda farklı bir hava vardı. Herkes bir birinden destek alıyordu” dedi.

  • Cami avlusunda bıçaklı saldırı: 1 yaralı

    Cami avlusunda bıçaklı saldırı: 1 yaralı

    Samsun’un Terme ilçesinde bir caminin avlusunda yaşanan tartışma sonucunda bir kişi bıçaklandı.

    Olay, Terme Yeni Mahalle’de saat 22.00 sıralarında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, Yeni Cami avlusunda iki grup genç arasında yaşanan tartışma büyüyerek kavgaya dönüştü. Kavga esnasında M.K. cebindeki bıçağı çıkartarak, Ö.A.’yı bacağından yaraladı. Kavga seslerini duyan camideki cemaat avluya çıkarken, saldırgan M.K. olay yerinden kaçtı. Olay yerine sevk edilen 112 Acil Servis ekiplerince yaralı A.Ö., Terme Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

    Polis, olay yerinden kaçan saldırgan M.K.’yi yakalayarak gözaltına aldı.