ErzurumFlaş

Etiket: çağrı

  • Taraftar Derneğinden, Taraftara Çağrı

    Şanlı Gençlik Taraftarlar Derneği Başkanı Kerim Aktosun, taraftarlara çağrıda bulunarak, hafta sonu oynanacak Şanlıurfaspor-Yeni Malatyaspor maçında stattaki yerlerini almasını istedi.

    PTT 1. Lig ekiplerinden Şanlıurfaspor ligin 11. haftasında Yeni Malatyaspor’la yapacağı karşılaşma öncesi taraftarları stattaki yerlerini almaları için çağrıda bulundu. Şanlı Gençlik Taraftarlar Derneği Başkanı Kerim Aktosun, “Bu hafta GAP Arena stadında, Cumartesi günü saat 18.30’da oynayacağımız Yeni Malatyaspor karşılaşmasında taraftarlarımız sarı yeşilli takımı yalnız bırakmasınlar. Tüm Şanlıurfalıları takımlarını desteklemeye davet ediyorum. Geçtiğimiz hafta deplasmanda oynadığı Gaziantep Büyükşehir Belediyespor maçında 2 puan bırakan Şanlıurfaspor, Yeni Malatyaspor maçına 3 puan parolasıyla çıkacak. Galip geldiği takdirde takip ettiği rakiplerinin de puan kaybetmesi dahilinde üst sıralara yükselecek olan sarı-yeşillilerin en büyük sıkıntısı taraftarların maçlara ilgi göstermemesidir” şeklinde konuştu.

    PTT 1. ligdeki maçlarda taraftar desteğinin büyük önem taşıdığını ve şart olduğunu vurgulayan Şanlı Gençlik Taraftarlar Derneği Başkanı Kerim Aktosun, büyük takımların paso ligleri yerine Şanlıurfaspor takımının passoligi alınmasını istedi. Aktosun, alınan her passoligin o takıma katkı olarak geri döndüğünü belirtti.

  • MHP’li Adaydan Seçmenlerine Çağrı

    MHP Diyarbakır milletvekili adayı Teyyar Karakoç, seçmenlerinden sandığa hile karışmaması için oylarının takipçisi olmalarını istedi.

    MHP Diyarbakır milletvekili adayı Teyyar Karakoç, İHA Diyarbakır Bölge Müdürlüğü’nü ziyaret etti. Burada açıklamalarda bulunan Karakoç, seçmenlerine uyarıda bulundu. Seçimlerin ülkeye ve millete hayırlı olması temennisinde bulunan Karakoç, “5 ay içerisinde ülkemiz 2 defa seçime gidiyor. Diyarbakır’da ve bölgemizde bizlerde sahada köylerde ve ilçelerde seçim sürecini halkımızla beraber içlerinde geçirdik. Vatandaşların çoğu tehdit altında. Böyle bir süreçte 2 gün sonra vatandaşlar sandığa gidip, oylarını kullanacaklar. Vatandaşlarımızın iradesiyle ülkemizin yeniden iktidarı şekillendirilecek. Ülkemize ve milletimize hayırlı uğurlu olsun. Oy kullanan vatandaşlardan daha sonra hile olmaması için oylarının takipçisi olmalarını tavsiye ediyorum. Ben oyumu kullandığım sandıkta oyumun takipçisi olacağım” dedi.

  • Yüksekdağ’dan Muhtarlara Çağrı

    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Van’da görev yapan muhtarlarla bir araya gelerek, “Sarayın değil, halkın muhtarı olun” dedi.

    HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, merkez ilçelerin muhtarlarıyla Van TSO’da bir araya geldi. Burada konuşan Yüksekdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın düzenlediği muhtarlar toplantısına göndermede bulunarak, “HDP’nin muhtarları ağırlayacak bir sarayı yok. Halkla iç içe ve halkın içinde muhtarları ağırlamaktan şeref duyuyoruz. Sizin devlet tarafından sürekli tehdit altında tutulduğunuzu biliyoruz. Ama şunu bilin ki tehdit edenlerin hiçbir zaman halkta karşılığı olmadı, olmayacak. Bizimle yürüyen ve bizi destekleyen hiç kimseyi yarı yolda bırakmadık. Sarayın muhtarı olmayın halkın muhtarı olun” diye konuştu.

    Yüksekdağ, Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına da dikkat çekerek şunları söyledi: “Türkiye’de iki gündür Cumhuriyet bayramı kutlanıyor. Ancak ben ortada kendi iradesi ile seçilebilen, kendi kendini yöneten bir irade ve siyasi yönetim görmüyorum.Tekçilik üzerine kurulmuş tek saray, tek kişi cumhuriyetinin dışında bir irade yönetimi yok. 12 Eylül 1980 darbesinden bu yana halkın iradesine böyle bir darbe vurulduğu görülmemiştir. 1 Kasım seçimlerinde bu tekçiliğe, bu baskıya karşı muhtarlarımızla, sivil toplum kuruluşlarımız ve halkımızla birlikte bu gidişata son noktayı koyacağız.”

    Yüksekdağ’ın konuşmasının ardından toplantı muhtarların söz aldığı soru-cevap bölümüyle sona erdi.

  • Dicle EDAŞ’tan Dünya Tasarruf Günü’nde Anlamlı Çağrı

    Özelleşme ile birlikte yaklaşık 2,5 yıldan bu yana Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak illerinin elektrik dağıtım şirketi olan Dicle Elektrik, 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü nedeniyle, elektrik enerjisini daha verimli kullanma çağrısı yaptı. Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) tarafından yapılan çağrıda, elektriğin tasarruflu kullanılması istenirken, “Geleceğimizi israf etmeyelim” denildi.

    Dicle Elektrik sözcüsü M. Gökay Üstün, 1924 yılından bu yana tüm dünyada 31 Ekim’in Dünya Tasarruf Günü olarak kutlandığını hatırlatarak, birçok alanda olduğu gibi Türkiye’nin enerjide de dışa bağımlı olduğuna dikkat çekti. Bu nedenle ülke insanı için enerjinin verimli kullanılmasının son derece önemli olduğunu kaydeden Üstün, Türkiye’de elektrik üretiminin yarısından fazlasının ithal kaynaklarla yapıldığını söyledi. İthal kaynağa dayalı elektrik üretim payının yüzde 55 dolayında olduğunu ifade eden Üstün, “Neredeyse ithal bağımlısı olduğumuz bir kaynak, israf edilerek tüketiliyor. İsrafın ve kaçak elektriğin, Türkiye’nin cari açığına etkisi yaklaşık 701 milyon dolardır”’ dedi.

    “TÜKETİM 2,2 KAT DAHA FAZLA”

    Elektrik dağıtım hizmeti verdikleri 6 ildeki kayıt dışı kullanıma da dikkat çeken Üstün, sadece bu illerdeki elektrik israfının yılda 8 milyar kWh, bunun da parasal değerinin ise 2.7 milyar lira olduğunu açıkladı.

    Söz konusu illerdeki elektrik tüketiminin, Türkiye ortalamasının 2.2 katı olduğuna da dikkat çeken Üstün, “Türkiye geneli abone başı aylık ortalama tüketim 556 kWh iken, söz konusu 6 ildeki tüketim miktarı ortalaması 1.234 kWh’ye çıkmaktadır. Bu oran yazın tarımsal sulama, kışın da elektrikle ısınma nedeniyle en üst düzeylere ulaşmaktadır. Öyle ki sadece 6 ilde israf edilen elektrik enerjisinin miktarı, Karakaya ve Keban barajlarının bir yıllık üretiminden dahi fazladır” diye konuştu.

    “GELECEĞİMİZİ İSRAF ETMEYELİM”

    Üstün, 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü nedeniyle Dicle Elektrik adına elektrik müşterileri başta olmak üzere halka yaptığı çağrıda ise, şunları kaydetti:

    “Bölgenin enerji şirketi olarak, müşterilerimize kaliteli ve kesintisiz elektrik enerjisi vermek için çabalıyoruz. Bütün müşterilerimizden de kendilerini, çocuklarını, komşularını ve elektriğe bağımlı olarak yaşayan hastaları düşünerek, ortak kullanım ürünü olan elektriği verimli kullanmalarını istiyoruz. Bu yönde gösterdiğimiz çabalara, tüm müşterilerimizin de bu şekilde katkı sunmalarını bekliyoruz. Dicle Elektrik olarak; ‘Bütün değerlerimiz ve zenginliklerimiz gibi enerjimizi de tasarruflu ve verimli kullanalım. Geleceğimi israf etmeyelim’ diyoruz. Unutmayalım ki elektrik enerjisinde dışa bağımlıyız.”

  • CHP Lideri Kılıçdaroğlu’ndan Siyasetçilere Çağrı

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Bir politikacının alkıştan çok eleştiriye ihtiyacı vardır. Ders almaya ihtiyacı vardır. Vatandaş derdini anlatacak, biz de dinleyeceğiz. Yapmıyorsan siyasetten ayrılacaksın” dedi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Kasım 2015 tarihindeki genel seçim öncesinde Karabük’ün Yenice ilçesinde halka hitap etti. 7 Haziran sonrası yeniden seçim yapıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “7 Haziran’da seçim yaptık, bir daha sandığa gidiyoruz. Oysa normalde seçimi yapmıştık. Koalisyon olması lazımdı. Bir hükumet olması lazımdı. Ama bunu yapmadılar. Çünkü görev verilen kişi, iradesini başka bir yere ipotek etmiş durumdadır. Sizden isteğim bizim elimizi güçlü kılın. Türkiye, cumhuriyet tarihinin en büyük krizlerinden birini yaşıyor. İşsizlik var, fakirlik var. Ben 7 Haziran öncesinde Türkiye’de 17 milyon fakir var demiştim. Yeni rakamlar çıktı. 22 milyon fakir var. 7 milyon hanede yaşıyorlar. 300 liranın altında geçiniyorlar. Bu durumda barışı, huzuru sağlamak mümkün değildir” diye konuştu.

    “HER GELEN KANDIRACAKSA BU ÜLKEYİ NASIL YÖNETECEKSİN”

    Emekliye, taşerona ve orman köylülerine destek vereceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, AK Parti hükumetini eleştirdi. Kılıçdaroğlu, “Burada aynı zamanda orman köylülerinin de olduğunu biliyorum. O kardeşlerim de dinlesinler. Vaidi fiyat uygulamasını kaldıracağız. Ormanda çalışan kim varsa sigortalı olarak çalışacaklar. İnsanca, hakça bir düzeni sağlamak zorundayız. Emekliye iki maaş ikramiyeyi niye veriyoruz? Huzur için. İnsanca bir düzen için. Taşeron niye kadrolu olsun? İnsanca, hakça bir düzeni sağlamak için. Eğer biz bunları yapmazsak bu memleketin hali ne olacak. Terör ne oldu da bu noktalara geldi. Düne kadar terör yoktu. Şimdi almış başını gidiyor. Bize ‘PKK bizi kandırdı?’ diyorlar. Siz çocuk musunuz? Allah aşkına PKK sizi kandırıyor. Siz ülkeyi, devleti yönetiyorsunuz. Bilmiyor muydunuz? Oturuyorsun masaya, sonra da ‘Bizi kandırdılar’ diyorsun. Sen o zaman bu ülkeyi nasıl yönetiyorsun? Her gelen seni kandıracaksa sen bu ülkeyi mi yöneteceksin?” şeklinde konuştu.

    “DEVLET AKILLA YÖNETİLİR”

    Türkiye’de yönetim boşluğu olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Devlet akılla yönetilir. Devlet mantıkla, bilgiyle yönetilir. Devlet kinle yönetilmez. Önyargıyla, kavgayla yönetilmez. Devlette bir boşluk var. Yönetimde bir boşluk var. Devleti kim yönetiyor? Bir tarafta Başbakan var, öbür tarafta Cumhurbaşkanı var. Devleti kim yönetiyor? Böyle bir yönetim boşluğu olmaz. Bu nedenle 1 Kasım’da sandığa giderken iyi düşünülmesi lazım gelir. Hepimizin elimizi vicdanımıza koymamız lazım gelir. Bu memleket bunu hak etmiyor” dedi.

    “SİYASET KÖŞEYİ DÖNMEK DEĞİLDİR”

    Türkiye’de milyonlarca kişinin işsiz olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, siyasetin zengin olmak amacıyla yapılmadığını söyleyerek şöyle devam etti:

    “Milyonlarca çocuğumuz işsiz. 2 milyon 250 bin Suriyeli geldi. Şimdi onlara da iş bulacaklarını söylüyorlar. Yahu senin çocuğun işsiz. Hani var ya meşhur bir laf, ‘Ayranın yok içmeye’ diye. Siz hiç şu lafı duydunuz mu? ‘İşsizliği şöyle çözeceğiz’ diye bir laf duydunuz mu? 13 yıldır ülkeyi yönetiyorlar. Siyasete girdiğim gün bütün mal varlığımı kamuoyuna açıkladım. Herkesin evinde akşam tencere kaynasın. Onurlu bir dış politika güdeceksin. Türkiye’yi başkalarının oyuncağı haline getireceksin. Siyaset budur. Siyaset, halka hizmet etmek demektir. Siyaset köşeyi dönmek demek değil ki. Siyaset vatandaşı soymak değil ki. Siyaseti de değiştirdiniz. Sizden isteğim, istirham ediyorum. Çok şükür aldığım maaşla geçiniyorum, benim saray merakım da yok.”

    “SİYASETÇİNİN DERS ALMAYA İHTİYACI VAR”

    Siyasetçinin alkıştan çok eleştiriye ihtiyacı olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:

    “Bana her türlü eleştiriyi getirebilirsiniz. Başımın üstünde yeri var. Ama hiç kimse bana sen kul hakkı yiyorsun diyemez. Alın teri ve namusuyla çalışan herkes benim başımın üstündedir. Oy versin vermesin hiçbir vatandaşımızı ötekileştirmedim. Bu ülkede huzur içinde yaşamak istiyoruz. Kavgayla değil, bu memleketi nereye getirdiler. Bir politikacının alkıştan çok eleştiriye ihtiyacı vardır. Ders almaya ihtiyacı vardır. Vatandaş derdini anlatacak, biz de dinleyeceğiz. Yapmıyorsan siyasetten ayrılacaksın.”

    Kılıçdaroğlu, mitingin ardından Düzce’ye hareket etti.