Etiket: Burdur’da

  • Burdur’da Karda Mahsur Kalan Çobanlara Yardım

    Burdur’un Gölhisar ilçesi Böğrüdelik yaylasında yoğun kar nedeniyle mahsur kalan çobanlara, belediye ekipleri tarafından yardım edildi.

    Gölhisar’ın Böğrüdelik yaylasında küçükbaş hayvanları ile mahsur kalan çobanlar, etkili kar yağışı nedeniyle Gölhisar Belediyesi’nden yardım istediler. Bunun üzerine Gölhisar Belediyesi arama kurtarma aracı ve greyder yolu açarken, çobanlara da gıda yardımında bulunuldu. Gölhisar Belediye Başkanı Ramazan Canural, “Ağır kış şartlarının olduğu şu günlerde bu tür afet durumlarında vatandaşlarımıza en kısa sürede yardımda bulunabilmek için belediyemiz itfaiye ekipleri 24 saat boyunca hazır halde bekliyorlar. Burdur AFAD Müdürlüğü’nden hibe olarak alınan arama kurtarma aracı ile mahsur kalan çobanlarımıza kısa sürede ulaşarak gıda yardımında bulunduk” dedi.

  • Burdur’da Gıda Denetimleri

    Burdur Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Fırat Erkal, 2015 yılında 2 bin 920 işletmede yapılan 4 bin 40 denetimde 180 bin TL’yi bulan idari para cezası uygulandığını söyledi.

    Burdur Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Fırat Erkal, Burdur ve ilçelerindeki gıda işletmelerine yönelik denetimlere devam ettiklerini söyledi. 2015 yılında 2 bin 920 işletmede denetim yaptıklarını belirten Erkal, “2 bin 920 adet gıda işletmesinde yapılan 4 bin 40 adet denetim ile geçen yıla göre yüzde 50 daha fazla denetim gerçekleştirildi. Bu denetimler sırasında alınan 270 adet numuneden 10 adedinde olumsuzluk tespit edildi. Bu tespitlerle birlikte denetim sırasındaki mevzuata aykırı durumlar için toplamda 37 adet idari para cezası uygulanmış olup bu cezaların toplamı 180 bin TL’yi buldu” dedi.

    2015 yılında ‘Alo Gıda 174’ ihbar hattına 105 adet şikayette bulunulduğunu açıklayan Müdür Erkal, “Kamu görevlisi personelimizce halkın sağlığı ve gerektiği şekilde beslenmelerinin temini açısından çok önemli bir görev yürütülmektedir. Bu kapsamda ‘Alo Gıda 174’ hattına 2015 yılı içinde gelen 105 adet şikâyete anında müdahale edilerek cevap verilmiştir. Burada en çok şikayeti hazır yemek üreten firmalardan aldık” diye konuştu.

    Denetimlerde ayrıca, 15 süt işletmesinin de incelendiğini aktaran Erkal, “Ayrıca, süt üretiminde 10. sırada olan ilimiz, izinli ve onaylı süt toplama merkezi sayısı bakımından Türkiye’de 2. sırada bulunmaktadır. Bu noktalarda yaptığımız denetim faaliyetleri de ilimizde üretilen süte diğer illerden gelen talebin arttırılmasında önemli bir yer tutmaktadır. İlimizde bulunan 16 süt işletmesinin de denetimine ağırlık verilmiş ve kontrolleri sıklaştırılmıştır. Bu denetimlerde işletmecilerin üreticiler ile yaptığı sözleşmelerin istenmeye başlaması ile üretici ve sanayicinin piyasada daha stabil bir durumda kalması hedeflenmektedir. 2016 yılı içindeki süt desteklemelerinin de sözleşmeli satışlar üzerinden yapılması beklenmektedir” şeklinde konuştu.

  • Burdur’da Terör Operasyonu: 27 Gözaltı

    BURDUR(İHA) – Burdur’da polisin şafak vakti düzenlediği terör operasyonunda 27 kişi gözaltına alındı.

    Burdur İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından sabah erken saatlerde 9 ayrı eve eş zamanlı terör operasyonu düzenlendi. Düzenlenen operasyonda terör örgütünün gençlik yapılanması YDG-H üyesi oldukları ve terör örgütü propagandası yaptıkları iddiasıyla toplam 27 üniversite öğrencisi gözaltına alındı. Operasyonda çeşitli dokümanlar da ele geçirildi. Burdur Devlet Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirilen 27 zanlı, ifadeleri alınmak üzere Burdur Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürüldü.

  • Burdur’da Film Gibi Hırsız Operasyonu

    Burdur’a bir eve giren hırsız, yaklaşık 4 saat süren kovalamanın ardından bir inşaatın merdiven altında polis tarafından yakalandı.

    Edinilen bilgiye göre, Emek Mahallesi Farabi Sokak 34 Nolu evde, hırsız olduğundan şüphelenen komşular 155 Polis İmdat Hattı’na ihbarda bulundu. Olay yerine gelen asayiş ekipleri, evde hırsız olduğunu tespit etti. Polisleri fark eden hırsız, evden çıkarak mahallede kaçmaya başladı.

    Emek Mahallesi’nde süren kovalama, Burdur merkez Borsa Ortaokulu’na kadar sürdü. Verilen emirle tüm asayiş ekipleri mahallenin tüm sokaklarında görevlendirilerek, hırsız aramaya başladı. Kovalama sonucu hırsızın daha öncede hırsızlık olaylarına karışan 19 yaşındaki Ö.Ö olduğu tespit edildi. Sokak sokak gezen Burdur polisi, Borsa Ortaokulu üzerinde yapımı devam eden inşaatı incelerken, hırsızın içeride olduğunu tespit etti. İki apartman halindeki site inşaatını gezen polis ekipleri, Ö.Ö’yü sitenin balkonunda saklandığını tespit etti. Polis ekipleri, Hırsız Ö.Ö’ye seslenerek, ikna etmeye çalıştı fakat hırsız yer değiştirerek, bu kez de merdiven altına saklandı. Olay yerinde ayrıca, hırsızın intihara teşebbüs ihtimali üzerine itfaiye ve sağlık ekipleri de hazır bulundu. Hem polisi yoran, hem de kendi yorulan 19 yaşındaki hırsız Ö.Ö, 4 saat süren kovalamanın ardından en sonunda polise teslim oldu.

    KAÇARKEN AĞACA ÇARPMIŞ

    Polis ekiplerinin iknası sonrası teslim olan Ö.Ö’nün yüzü, polis ekiplerini şaşırttı. Ağzı burnu kan içinde olan Hırsız Ö.Ö, kaçarken ağaca çarptığını söyledi. Yaralı hırsız Ö.Ö’ye 112 ekipleri pansuman yaptı. Hastanede sağlık kontrolünden geçen Ö.Ö, ifadesi alınmak üzere Burdur Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne götürüldü.

    MOTOSİKLETİ, KİMLİĞİNİ ELE VERDİ

    Öte yandan, 19 yaşındaki hırsızı motosikleti ele verdi. Daha önceki hırsızlık olaylarından bilinen beyaz motosikletinin, hırsızlık amaçlı girdiği sokakta terk edilmiş halde bulunması, polisin kimlik tespiti yapmasını sağladı. Hırsızın saklandığı merdiven altında yapılan incelemede ise sadece hırsız Ö.Ö’ye ait eşofman üstü bulundu. Olayla ilgili inceleme devam ediyor.

  • AK Parti’li Özdağ, Burdur’da Partililerle Buluştu

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, AK Parti Burdur İl Başkanlığı’nı ziyaret ederek, partililerle buluştu.

    Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi tarafından 12 Eylül olaylarının anlatıldığı Kafes Filmi’nin söyleşisine katılmak üzere Burdur’a gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, AK Parti Burdur İl Başkanlığı’nı ziyaret ederek, partililerle buluştu. Burada bir konuşma yapan Özdağ, “Türkiye 12 Eylül öncesi bir cinnet müstatilini yaşadı, sağ sol kavgasını yaşadı vesayetçiler Türkiye’de 92 yıllık Cumhuriyetin gelişmesini ve kalkınmasını istemediler. Demokrasiyi içselleştirmemizi istemediler” dedi.

    Türkiye’nin geçmişten günümüze farklı isimlerle darbe girişimleri yaşadığını anlatan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, “Bizim bu topraklarda yaşamamız için üç şeye ihtiyacımız vardı. Büyük ekonomiye, büyük orduya, ama demokrasiye ram olmuş orduya, demokrasiyi içselleştirmiş orduya, bir sare hastalık gibi darbe hastalığına musallat olmuş ordulara değil, büyük demokrasiye ihtiyacımız vardı. Bunları gerçekleştirmek için Gazi Mustafa Kemal’le beraber bütün siyasi partiler çalıştılar. Özellikle çok partili hayata geçtikten sonra Menderes döneminde kalkınma ve demokrasi hamleleri oldu. Vesayetçiler hemen devreye girdiler. Egemen güçler daima taşeron kullanırlar. O zaman da bizim ordumuz içerisindeki maalesef cuntacılar devreye girdi ve Menderes’i bir gece yarısı darağaçlarında tarttılar, kör kuyulara attılar ve bizim kalkınma hamlemizi akamete uğrattılar. Bu darbeler, 1971, 1980 ve 28 Şubat Postmodern darbe şeklinde devam etti. Bizim iktidarımız döneminde de Sarıkız, Ayışığı, Balyoz, Ergenekon gibi darbe girişimleri ile devam etti. Bu darbeler bizim ekonomimize, demokrasimize bizim kültürel hayatımıza zarar verdi. Bir millet kültürüyle ayakta kalır. Kültürümüz varsa orada demokrasiniz ve ekonominiz olur. Türkiye’de sadece Ordu mensupları darbe yapmadılar. Zaman zaman kirli medya patronları ve onların şantajcı uzantıları, zaman zaman da kirli ve şantajcı sermayedarlar ve onların uzantıları iktidarları daima terbiye etmek istediler. Sandıkla gelenler Sandıkla giderler demediler. Meclise gelenler, mecliste hükümet olanlar, milletle iktidarlarını paylaşmaları gerekirken maalesef ‘bunlar’ iktidarları paylaştılar. Millete tavşanın suyunun suyunun suyu kaldı. Ama ne zaman ki Menderes direndi, asıldı, Ne zaman ki Özal direndi ömrü vefa etmedi, Ne zaman ki Erbakan ve Muhsin Yazıcıoğlu direndiler onlar da on bir ay iktidarda kalabildiler, ardından da Recep Tayyip Erdoğan geldi, direndi 14 senede 11 seçim kazandı. Böylece 11 seçim kazanan bir parti direndi. Demokrasinin ve İnsan Hak ve Özgürlüklerinin alanını genişletmek, siyasetin seviyesini yükseltmek, siyaseti aynı zamanda kaliteli hale getirmek için çaba sarf etti. Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları bir yandan ibadet ettiler, bir yandan hizmet ettiler, bir diğer yandan da şeytan taşladılar. Vesayetçilerle uğraştılar” diye konuştu.

    “DARBE GİRİŞİMLERİ OLMASAYDI, BÜYÜK ÖLÇEKLİ DEVLET OLURDUK”

    Türkiye’nin darbe girişimleri sonucu büyük zarar gördüğünü anlatan Özdağ, “Parlamentoda iç tüzüğün tüm azizliğine rağmen 14 senede bin 500’e yakın kanun çıkarttık. Sabahalar kadar çalışarak. İnşallah orta ölçekli olan Türkiye’yi büyük ölçekli yapabilmek için mesafe kat edeceğiz, birlikte koşacağız. Türkiye’yi Menderes, Özal, Erbakan, Çiller, Muhsin Yazıcıoğlu dönemi ve özellikle Sayın Recep Tayyip Erdoğan döneminde paramızı ve pasaportumuzu kıymetli hale getirerek biz Türkiye’yi orta ölçekli devlet yapabildik. Eğer vesayetçiler olmasaydı çoktan Büyük Ölçekli Devlet olurduk. Önümüze çıkıp darbe girişimlerinde bulunmasaydılar, 17-25 Aralık, Kobani, Gezi olayları dahil biz çoktan 20-25 bin dolar kişi başı milli gelire kavuşabilirdik. Şimdi önümüzde 4 yıllık bir dönem var. AK Parti yüzde 49,5’la 317 milletvekili ile iktidar oldu. Muktedir olacağız kardeşlerim. İktidar olmak önemlidir ama muktedir olabilmek daha önemlidir. TBMM’nin üzerinde irade yoktur diyebilmektir. O’nun üzerinde başka bir güç yoktur. Demokrasilerde bütün senaryoyu halk yazar, bütün rolleri halk dağıtır. Kimin iktidar, kimin muhalefet olacağına, kimin ana muhalefet olacağına 1 Kasım’da olduğu gibi halk karar vermiştir” dedi.

    TERÖRLE MÜCADELE

    Türkiye’nin terörle mücadele konusunda kararlı olduğunu yineleyen Selçuk Özdağ, “Bireysel özgürlüklere ’evet’, ama kollektif özgürlüğe ’hayır’. Kürtçe mi konuşacaksın konuş kardeşim, yazacak mısın yaz kardeşim, propaganda mı yapacaksın, Zazaca, Soranice, Goranice söyle yap kardeşim, okul mu açacaksın aç kardeşim, buyur her türlü bireysel özgürlüğü sağlıyoruz. Meclis bunun için var. Ama ‘ben özerklik ilan ederim’, ‘öz yönetim ilan ederim’, ‘Fıratın öbür tarafında Kürdistan ilan ederim, bu tarafta beraber yaşayalım’ gibi teranelere zırvalara ve hezeyanlara karnımız tok. Bu topraklar bir bütündür. Bütün partiler milli bütünlük içinde siyaset yapacaklar. Tek vatan Tek Devlet, Tek Bayrak ve tek milletle siyaset yapacaklar. tek millet, farklı etnik yapılardan geliriz ama tek millet oluruz. Milletle, etnisite ayrı şeylerdir. Onun için güneydoğu Anadolu’da vatandaşımıza zarar vermemek uğruna biz birazcık zayiat vererek yürüyoruz ve o orada teröristleri o bölgeden temizleyeceğiz inşallah. Kesinlikle temizleyeceğiz bundan emin olun. Türkiye büyük devlettir. Kendi silahını yapan, kendi uçağını yapmak için yola çıkan, tankını yapan, arabasını yapmak için yola çıkan, cep telefonu yapan, daha güzelini yapmak için yeniden yola çıkan, bütün silahlarını yapabilen, uydusunu yapabilen, insansız hava uçağını yapabilen Altay Tankı’nı yapabilen ve aynı zamanda atak helikopterini ve motorunu yapmak için yola çıkan bir Türkiye…” dedi.

    TÜRKİYE-RUSYA İLİŞKİLERİ

    Türkiye ve Rusya ilişkileri hakkında da konuşan Özdağ, Rusya’yı aklı selimliğe davet etti. Rusya ile ilişkileri sakin bir şekilde konuşarak halledilmesi gerektiğini dile getiren Selçuk Özdağ, “İnşallah Rusya ile olan problemleri biz uhulet ve suhuletle konuşarak halletmek istiyoruz. Rusya, Orta Asya’dan itibaren bizim komşumuz. Tarih sahnesine çıktığımızdan beri komşumuz. Maveraünnehir de, Azerbaycan da komşumuz, şimdi Anadolu da komşumuz, biz burada bunları konuşarak diplomasi dili içerisinde halletmek istiyoruz. Her iki ülkenin de zararları olur maddi olarak manevi olarak, olmasın istiyoruz. Bu noktada aynı Suriye’nin yöneticileri nasıl ki orada kalmamaları gerekir diyorsak, Rusya’nın yöneticilerini de aklıselime davet ediyoruz. Daha sağlıklı siyaset yapmaya, daha sağduyulu siyaset yapmaya, dünya gerçeklerini doğru okumaya davet ediyoruz. Biz bunu yapıyoruz Türkiye olarak çünkü büyüyen ve gelişen bir Türkiye’yiz, biz Türk dünyasının da, Arapların da, Müslüman kürtlerin de, Balkanların da ümidiyiz. Afrika’daki mazlumların ve masumların da ümidiyiz çünkü biz büyürsek onlar da büyüyecekler, biz küçülürsek onlar da küçülecekler ” dedi.