Etiket: Bunları

  • MHP Genel Başkan Yardımcısı Aydın: “Ülkemiz üzerine oynanan oyunlar var, bunları hepimiz biliyoruz”

    MHP Genel Başkan Yardımcısı Aydın: “Ülkemiz üzerine oynanan oyunlar var, bunları hepimiz biliyoruz”

    MHP Genel Başkan Yardımcısı Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Kamil Aydın, İspir’de düzenlenen bayramlaşma programına katıldı.

    Törende partililere hitaben konuşan MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Aydın, ülkenin zor sıkıntılı bir süreç yaşadığına dikkat çekerek, “Ülkemiz üzerine oynanan oyunlar var, bunları hepimiz biliyoruz. 23 Haziran’da İstanbul’da yapılacak olan seçimler bu anlamda büyük önem taşıyor. Biz cumhur ittifakıyla yola çıktık. İçerde ve dışarda oynan oyunlara engel olmak için bu ittifaka evet dedik. Sizler bu ittifakı sokakta kurduğunuz için bu ittifaka evet dedik. Aynı aile içerisinde iki kardeş iki partiye mahsup ama ikisinin de ortak sevdası bu vatanın bu milletin birlik ve beraberliği olduğu için siz bu ittifaka ön ayak oldunuz, bizlerde sizlerin temsilcisi olarak asıl sizsiniz bizler vekaleti elimizde bulunduruyoruz. O vekalete halel getirmeden kabul ettik ve yola çıktık” diye konuştu.

  • İnternette en çok bunları arattık

    Turkcell’in yerli kaynaklar ile geliştirdiği arama motoru Yaani’de son dönemde kullanıcıların en fazla arattığı anahtar kelimelerden biri ’Bedelli Askerlik başvuru kılavuzu’ oldu.

    Müşterilerin ihtiyaçlarına göre tasarlanan ve kullanıcıların internetteki bütün bilgilere erişmesini sağlayan yerli arama motoru Yaani, son dönemde kullanıcıların en fazla arama yaptığı anahtar kelimelerden örnekler paylaştı. Buna göre arama motorunda en fazla aratılan kelimeler; bedelli askerlik başvuru kılavuzu, sağlıklı ara öğün, ÖSYM tercih kılavuzu 2018, havadurumu, restoranlar, e-okul, lig ne zaman başlıyor, nöbetçi eczane, kanlı ay tutulması oldu.

    Kullanıcısını tanıyan arama motoru

    Turkcell’den yapılan açıklamaya göre geçen yıl Ekim ayında kullanıma sunulan ve kullanıcıların yoğun ilgisini gören arama motoru, 5 milyon indirilme rakamına ulaştı. Söz konusu arama motoru, aynı zamanda Türk halkını tanıyor, dilinden anlıyor. Yapay zeka teknolojisi sayesinde kullanıcıların aramalarına göre kullanım alışkanlıklarını ve gerçekten ne aramak istediklerini öğrenen arama motoru, ana dili Türkçe olduğundan kullanıcılara daha iyi bir deneyim yaşatıyor.

    Konuma en yakın arama

    Bahsi geçen arama motoru, vizyondaki filmleri aratan kullanıcılara, izlemek istedikleri filmlerin kendilerine en yakın hangi sinema salonunda oynadığını ve seans bilgilerini doğrudan gösteriyor. Konum tabanlı arama yapabilme yeteneğine sahip olan arama motoru, kullanıcıya, kendi bulunduğu yere en yakın arama sonuçlarını gösterebiliyor.

    Turkcell kullanıcılarının kotasını da koruyor. Turkcell müşterilerine özel olarak tasarlanan ‘İnternetinden harcamayan’ kurgusuyla Yaani’yi kullanan Turkcell’liler her ay uygulama içerisinde geçerli 1 GB internet kazanıyor. Böylece kullanıcıların, arama motorundaki tüm kullanımları kotalarından düşmüyor.

  • Evinde fuhuş yapılan şahıs: “Ben bunları tanımıyorum, ne zaman gelmişler evime”

    Adana’da polisin yaptığı fuhuş operasyonunda gözaltına alınan 2 kişiden biri tutuklandı. Adli kontrol şartıyla serbest kalan ev sahibinin ifadesinde, “Ben bunları tanımıyorum. Dama çıktım evime girmişler, ne zaman gelmişler evime” dediği öğrenildi.

    Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Ahlak Büro Amirliği ekipleri, Yıldız A. (36) isimli kadına Mehmet Şirin K. adlı kişinin (38), Ali G.’nin (47) Sarıçam ilçesindeki evinde fuhuş yaptırdığı ihbarını aldı. Polis müşteri gibi davranarak Mehmet Şirin K. ile irtibata geçti. Polis, Mehmet Şirin K. ile 120 lira karşılığında anlaşıp belirtilen adrese gitti. Polis gelmeden önce ev sahibi dama çıktı. Polis Mehmet Şirin K.’ye parayı verdikten sonra kimliğini gösterip kadını ve şahsı gözaltına aldı. Polis, sesler üzerine damdan inen ev sahibini de gözaltına aldı.

    “Dama çıktım geldim evde bunlar var”

    Zanlılar emniyete götürülerek sorguya alındı. Yıldız A. ifadesi alındıktan sonra mağdur olduğu için serbest bırakıldı. Ev sahibi Ali G.’nin evinde fuhuş yapıldığından haberi olmadığını söyleyerek, “Ben evin damına çıktım sonra sesler geldi aşağı indim bir baktım bunlar evimde ve polisler gelmiş. Ben evimde fuhuş yapıldığını bilmiyorum, bunları da tanıyorum” dediği öğrenildi.

    Zanlı Mehmet Şirin K.’nin ise kadına fuhuş yaptırdığını, Ali G.’ye de evini kullandırdığı için 20 lira verdiğini söylediği belirtildi.

    Zanlılar ifadelerinin alınmasının ardından adliyeye sevk edildi. Mehmet Şirin K. tutuklanırken, ev sahibi adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

  • 112 Acil Çağrı Merkezini arayıp bunları söylüyorlar

    Adıyaman 112 Komuta Kontrol Merkezine gelen birbirinden ilginç çağrılar merkezin meşgul olmasına neden oluyor.

    2016 yılında 112 çağrı merkezine gelen 750 bin çağrının yüzde 95’ini asılsız çağrılar oluşturuyor. Sağlık ekiplerinin günde 3 bin çağrıya cevap verdiği 112 çağrı merkezinde sadece 100 ile 150 çağrı gerçek çıkıyor.

    112 Acil Çağrı Komuta Kontrol Merkezine birbirinden ilginç çarılar geliyor. İneğin karnında olduğunu söyleyen kişiden, lahmacun siparişi veren kişiye, sapıklık yapandan şarkı söyleyen bir çok ilginç arama geliyor.

    “Burası karanlık bir yer ellerim ayaklarım bağlı, bence ben ineğin karnındayım”, “Lorke lorke hanımey lorke”, “Lahmacun var mı?”, “112’mi? O zaman Allah hepinizin bin türlü belasını versin”, “Babam sabahtan beri telefonu açmıyor, orada mı?” diyenlerin yanı sıra sık sık arayan çocuklara 112 görevlisi, “Senin dersin yok mu, test çöz” diye nasihatte bulunuyor.

    İl Ambulans Servisi Başhekimi Dr. Osman Küçükkelepçe, asılsız ihbarların çok fazla olduğunu dile getirerek, “2016 yılı içerisinde 112 merkezine gelen yaklaşık 750 bin çağrının yüzde 95’i asılsız çıktı. Halkımızı bilinçlendirmeye çalışıyoruz ama asılsız çağrılar bizi çok yoruyor. Çocuklar arıyor, telefoncular telefonlarını denemek için arıyor. Canı sıkılan arıyor, sapıklar arıyor. Amaç dışı kullanımı bizi çok yoğun şekilde etkiliyor. Günlük 2 bin 500 ile 3 bin arasında gelen çağrının 100 ile 150 tanesi gerçek vakalardır, diğerleri ise asılsız çağrılardır” dedi.

  • Prof. Dr. Özgür Öner uyardı: “Çocuklara sinirlenip bunları yapmayın”

    Çocuk ve Ergen Psikiyatristi-Psikoterapist Prof. Dr. Özgür Öner anne ve babalara, çocuklarına sinirlendiklerinde yapmaları gerekenler hakkında önerilerde bulundu. Anne ve babalardan sakin kalmaya çalışmalarını isteyen Öner, “Olayları genelleştirmeyin, sadece negatiflere odaklanmayın, yorum yapmadan önce soru sorun, duyguları asla değersizleştirmeyin ve aşağılamayın” dedi.

    “Nasıl sakin kalırız?” sorusunu yanıtlayan Çocuk ve Ergen Psikiyatristi – Psikoterapist Prof. Dr. Özgür Öner, anne babaların çocuk yetiştirirken en çok zorlandıkları şeyin sakin kalabilmek olduğunu söyledi. Prof. Dr. Özgür Öner “Sakin” anne babaların çocuklarına daha kolay söz dinletebildiğinin altını çizdi.

    Çocukların yaptıkları karşısında sakinliğini koruyan anne babaların iletişim becerilerinin yüksek olduğunu söyleyen Prof. Dr. Öner, sakin insanların özelliklerini de sıraladı.

    Öner, sakin insanların kendini tanıdığını söyleyerek, “Sakin insanlar kendi duygularını tanımlayabilirler. Ancak, bunu devamlı ve aktif olarak yapmazlar; yani devamlı kendilerini mercek altında tutmazlar. Kaygıyı kontrol edebilirler. Sadece kendi duygularını değil, diğer insanların duygularını da tanıyabildikleri için, yakın ilişkileri sürdürebilmek için şart olan ’pazarlık’ becerileri vardır. İyi sosyal ilişkiler kurmaları, ortamlarını zenginleştirir ve gerek duydukları zamanda yardım almalarını sağlar. Amaca odaklanabilirler ve bunun için kısa süreli hazlardan vazgeçebilirler. Bu özellik hedeflerine ulaşmalarını kolaylaştırır” diye konuştu.

    “Sinirlenmeden çocuk yetiştirmek, onların yaptıkları karşısında sakin kalabilmek mümkün mü” sorusunu cevaplayan Prof. Dr. Özgür Öner, günümüz şartlarında bunun için ayrıca çaba harcamak ve öfkelendiğiniz anı fark ederek öfkeyi akıllıca yönetmeniz gerektiğini de söyledi.

    Prof. Dr. Özgür Öner, anne babaların çocuklara sinirlendiğinde yapması gerekenleri ise şöyle sıraladı:

    “Olayları genelleştirmeyin (bu çocuk devamlı yaramazlık yapıyor), felaketleştirmeyin (bu seneki notlara bakılırsa bizim oğlan kesin okuyamaz, serseri olur), sadece negatiflere odaklanmayın, yorum yapmadan önce soru sorun (ne oldu, ne hissettin, arkadaşın ne yaptı, kimseyle konuştun mu, daha önceden böyle bir şey olmuş muydu vs), duyguları asla değersizleştirmeyin (ne var bunda korkacak) ve aşağılamayın (erkekler böyle şeylere üzülmez), çocuğunuzun duygusunu fark edin (korkmuş görünüyorsun), kabul edin (hepimiz bazen korkarız), duyguları kabul etmek, sonrasındaki davranışları kabul etmek anlamına gelmez (kardeşine kızdığını anlıyorum, ama ona vurman doğru değil), mükemmel olmak ve devamlı süper hissetmek zorunda değilsiniz. İşte kötü bir gün geçirmiş iseniz, bununla ilgili duygularınızı ifade etmek, ilişkisiz ufak bir olaydan dolayı çocuğunuza bağırıp çağırmaktan çok daha olumlu bir davranıştır.”

    Anne ve babaların değerler üzerinden kural koyması ve uygulaması gerektiğini vurgulayan Öner, “Değerler üzerinden kural koyun ve uygulayın. Örneğin çocuğunuz bir arkadaşına vurduğu zaman harçlığından keserseniz, bu belli bir para karşılığında insanlara vurulabileceği anlamına gelir. Uygun yaptırım, özür dileme ve arkadaşına yardımcı olmaktır. Çözüme odaklanın. Çözüm bulabilmek için, öncelikle sorunu analiz etmek gerekir. Bunun için yorum yapmadan önce soru sormalısınız. Herhangi bir sorunda, çocuğunuza hazır reçeteler sunmayın. Onun da çözüm önerileri getirmesini isteyin. Olası çözüm yöntemi üzerinde fikir birliğine vardıktan sonra, bunu uygulayın ve değerlendirin. Eğer istediğiniz sonucu alamazsanız, bu durumda ümitsizliğe düşmeyin, suçlamayın, nerelerde sorun olduğunu değerlendirin ve tekrar harekete geçin, ikinci bir şans tanıyın. İkinci şans tanımak, görmezden gelmek veya kurallara uymamak anlamına gelmez. Eğer çocuğunuz bir kuralı çiğnediyse, bu durumda önceden belirlediğiniz davranış neyse bunu uygulayın. Görmezden gelmek (kardeşine vurdun, bu sefer bir şey demiyorum, ama bir daha ki sefere ceza alırsın) kuralı anlamsızlaştırır. Bunun yerine yapılması gereken kuralı uygulamak (arkadaşının eşyasını kırdığın için önce ona harçlığından yenisini almalısın) sonra bir fırsat daha vermek gerekir (ama bunu yaptıktan sonra yine arkadaşının evine gidebilirsin)” dedi.