Etiket: Bulunacağız”

  • Bozkurt “Ereğli-Devrek yolu için girişimde bulunacağız”

    Bozkurt “Ereğli-Devrek yolu için girişimde bulunacağız”

    AK Parti Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Av.Saffet Bozkurt, Armutlucuma Bölgesindeki vatandaşların ve esnafın sorunlarını dinledi; istişarelerde bulundu.

    AK Parti Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Saffet Bozkurt, çok sayıda yönetim kurulu üyesi ve il genel meclisi üyeleri ile birlikte Armutlucuma bölgesinde vatandaşlarla sohbet etti, kendisine iletilen sorunlarla ilgili olarak incelemelerde bulundu. İlk olarak bir kıraathanede vatandaşlarla çay sohbeti yapan Bozkurt ve ekibi, ardından bölgede kurulan pazaryerini gezdi. Pazarcı esnafıyla ve alışverişe gelen vatandaşlarla tek tek selamlaşan Bozkurt, kendilerinden bir talepleri olup olmadığını sordu. Bozkurt ve ekibine, ilk olarak Ereğli-Devrek yolunun bir an önce tamamlanması talebi iletilirken; bölgede atıl vaziyette olan sağlık ocağının hizmete açılması yönünde de girişimde bulunulması istendi.

    Armutlucuma Bölgesi için önceliklerinin Ereğli-Devrek yolunun tamamlanması olduğunu ifade eden Bozkurt; “Bizim rantla falan işimiz olmaz. İnsanın olduğu yerde sorun bitmez. Bizim amacımız, halkımızın dualarıyla ve destekleriyle ilçemizin, beldelerimizin ve köylerimizin sorunlarını asgari seviyeye indirmek. Yakın bir zamanda Ankara programı yaparak, Ereğli-Devrek yolunun tamamlanması için girişimlerimizi başlatacağız. Bunun yanında burada atıl durumdaki Sağlık Ocağımızın yeniden bölge halkımıza hizmet vermesi için İl Sağlık Müdürlüğü ile görüşmelere başlayacağız” dedi.

    Bozkurt ve yönetimi, daha sonra Sağlık Ocağı’nda incelemede bulunarak çevre köy muhtarlarından bilgi aldı.

  • CHP’li Muharrem Erkek: “Basının anayasada 4’üncü bir güç olarak yer alması için teklifte bulunacağız”

    CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, “Meclise önümüzdeki süreçte yaşanacak bir anayasa değişikliğinde basının anayasada 4’üncü bir güç olarak yer alması için teklifte bulunacağız. Yasama, Yürütme, Yargı ve Basın” dedi.

    CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, basın mensuplarıyla bir araya gelerek, 15 Temmuz gecesi gerçekleştirilmek istenen darbe girişiminin ardından ülke gündemini değerlendirdi. 15 Temmuz gecesi medyanın yazılı ve görsel basının ne kadar önemli bir güç olduğunu Türkiye ve dünyanın bir kez daha gördüğünü ve yaşadığını ifade eden Erkek,“Medya 15 Temmuz gecesi gazetecilik ilkelerine gereğini yapmasaydı, şuanda Türkiye’de çok farklı bir tabloyla karşı karşıya kalacaktı. CHP olarak hep söylüyoruz; basın özgürlüğü gazeteciler için değil, halk içindir. Halkın haber alma özgürlüğüdür. Onun için son derece önemlidir. Meclise önümüzdeki süreçte yaşanacak bir anayasa değişikliğinde basının anayasa da 4’üncü bir güç olarak yer alması için teklifte bulunacağız. Yasama, Yürütme, Yargı ve Basın. Bu konuda çalışmalarımızı da yaptık. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’da her fırsatta olduğu gibi bunu Taksim mitinginde dile getirdi. Yasama, Yürütme ve Yargı demokrasinin üçlü bir saç ayağıdır. Buna basınımızı, medyamızı 4’üncü güç olarak eklememiz gerekiyor” dedi.

    Türkiye’de idamın tartışılmasının son derece yanlış olduğunu savunan Erkek, “Çünkü biz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) sözleşmesini imzalamış bir ülkeyiz. Anayasamızda ölüm cezası getirilemez hükmü var. Yani sizin ceza kanununu değiştirmeniz bile yetmez. İdam cezasını getirmek için Avrupa Birliği defterini kapatmak zorundasınız. Bu doğru bir şey değil. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi sözleşmelerini imzalamış ve Avrupa Birliği üyesi bir ülke olarak tartışamayız. Bunu bahane edip Avrupa’dan kopmak isteyenler varsa biz buna kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Birde ceza hukukunun evrensel bir temel ilkesi vardır. Buna hukukta suç ve ceza da kanunilik ilkesi denir. Yani ceza hukukunda daha ağır aleyhe sonradan hükümler geriye yürüyemez. Bu temel bir ilkedir. Bunu OHAL, sıkıyönetim hallerinde bile değiştiremezsiniz. Mesela Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi sözleşmesini askıya aldık. Ama belli başlı maddeleri dışında. 4 madde dışında. Yani bugün idam cezası getirseniz bile darbe teşebbüsü yapanlara uygulayamazsınız. Bunu niye tartışıyorsunuz. Bunu uygulama şansınız yok. Hukuken böyle bir imkan yok. Ancak ondan sonra işlenen suçlarda uygulayabilirsiniz. Bu temel bir ilkedir” şeklinde konuştu.

  • Babuşcu: “1 Kasım’da Millet, Vatan Ve Gelecek Adına Bir Tercihte Bulunacağız”

    AK Parti Milletvekili Aziz Babuşcu, Türkiye’nin küresel bir kuşatma altında olduğunu belirterek, “Burada siyasi fikrin ve siyasi tercihin hiçbir önemi yok. Biz, 1 Kasım’da gerçekten millet, vatan ve gelecek adına bir tercihte bulunacağız. Bu bu kadar nettir” dedi.

    AK Parti Milletvekili ve İstanbul 2’nci Bölge Milletvekili Adayı Aziz Babuşcu, Ataşehir’de Mali Müşavirler ile bir araya geldi. Burada kürsüye gelerek bir konuşma yapan Babuşcu, “Şimdi biz tam bir küresel kuşatma ile karşı karşıyayız. Bu kuşatmayı yarmak, bunun için diyorum bir vatan meselesidir, bir millet meselesidir, bir gelecek meselesidir. Bunu yararsak, yolumuza devam edeceğiz. Yaramazsak, bu ülkeye diz çöktürecekler. Burada siyasi fikrin ve siyasi tercihin hiçbir önemi yok. Biz 1 Kasım’da siyasi bir tercihte bulunmayacağız. Biz, 1 Kasım’da gerçekten millet, vatan ve gelecek adına bir tercihte bulunacağız. Bu kadar nettir” diye konuştu.

    “1 KASIM BAŞARIYLA AŞILIRSA ÜLKENİN ÖNÜ AÇILIR”

    Türkiye’nin büyük ülke olma hayaline çok yaklaştığını dile getiren Babuşcu, şunları söyledi: “Tarihin belli kırılma anları vardır. Türkiye bu kırılma ve yeniden büyük Türkiye olma hayalini yakalamaya hiç bu kadar yakın olmamıştı. Bunu hayata geçirebilmek, öncelikli olarak 1 Kasım’ı başarılı bir şekilde geçirmekle mümkün. 1 Kasım’ı başarılı bir şekilde aşabilirse bu ülke, evet bu ülkenin önü açılır.”

    Babuşcu, tek parti, güçlü bir siyasi istikrar zemininde bu ülkenin büyümeye devam edeceğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ülke o seksen- yirmi denklemini, toplumun alt grupları lehine bozacak. Önümüzdeki süreçte AK Parti’nin bana göre önceliği bu dağılımı dengeleyecek, sosyal yönü ağır basan ekonomi politikaları olmalıdır. Seçim beyannamemizde kısmen bunun işaretleri var. Önümüzdeki dönem, Türkiye’nin bu dediğim paylaşım dengesini oturtmak ve Türkiye’yi yeniden istikrarsızlaşan belirsizlik ortamından, küçük, orta ölçekli işletmelerimizin, sanayicilerimizin kaygı içerisinde olduğu bu süreçten çıkarıp, yeniden büyüme istikametinde koşacak bir zemine oturtmak, ancak AK Parti iktidarının tek başına güçlü iktidarı ile yapabileceği bir şeydir. Zaten diğerlerinin tek başına iktidar olma talebi yok ki. Kim yapacak bunu? Cumhuriyet Halk Partisi yüzde 30’u kendisi için başarı çıtası koymuş. Neyi yapacak yani?”

    “TABLO AYNI OLURSA TÜRKİYE’NİN TEKRAR BİR SEÇİME TAHAMMÜLÜ OLMAZ”

    Babuşcu, ‘1 Kasım seçimlerinde aynı tablo çıkarsa ne yapacaksınız’ şeklinde bir soruya şöyle yanıt verdi: “Şimdi eğer seçmen 1 Kasım’da 7 Haziran benzeri bir tabloyu önümüze koyar ise, elbette o zaman 7 Haziran’da yaptığımızı yapacağız. Yani parti menfaati değil ülke menfaati önceliği esasında yine, siyasi partilerle en doğru seçeneği ortaya çıkaracak, azami müştereklerde bir araya gelerek bir iktidar seçeneği ortaya çıkarmaya çalışacağız. Yani biz bunu 7 Haziran sonrasında da yaptık. Samimiyetle yaptık hem de. Şimdi 7 Haziran sonrası tablonun benzeri 1 Kasım’da ortaya çıkar ise, elbette bizim önceliğimiz, milletin meseleleri bağlamında azami müştereklerle bir hükümet seçeneği ortaya çıkması olacaktır. Türkiye’nin tekrar bir seçime tahammülü olmaz. Yeni bir seçim, kimsenin kabul edeceği bir seçenek değildir.”