Etiket: böbrek

  • ADÜ’de ’Dünya Böbrek Günü Çocuk Festivali’ Düzenlendi

    Adnan Menderes Üniversitesi’nde Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı tarafından düzenlenen “ Dünya Böbrek Günü Çocuk Festivali” etkinliği gerçekleştirildi.

    ADÜ Rektörü Prof. Dr. Cavit Bircan’ın da katılım gösterdiği etkinliğe, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recai Tunca, Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Prof.Dr. Ferah Sönmez’in yanı sıra akademik personel ve çocuk nefroloji hastaları katıldı.

    Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ferah Sönmez Dünya Böbrek Günü etkinliklerinin tüm dünyadaki böbrek hastalıklarına dikkat çekerek farkındalık yaratmak için düzenlendiğini belirterek, “özellikle çocukların böbrek hastalıklarından korunması gerektiğini belirtti. Sönmez, ’Böbrekler Ne İşe Yarar’, ’Böbrek Hastalıkları Belirtileri’, ’Ülkemizde Çocuklarda Kronik Böbrek Hastalığı’, ’İdrar Yolu Enfeksiyonu ve Enfeksiyondan Korunma Yöntemleri’, ’Akut Böbrek Yetmezliğinden Korunma’, ’Kronik Böbrek Hastalığı’, ’Koruyucu Önlemler’ gibi konular hakkında bilgi verdi.

    Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Dilek Yılmaz, Böbrek Yerine Koyma Tedavileri olarak Periton Diyaliz, Hemodiyaliz, Böbrek Nakli yöntemlerini anlatırken hastalıkların erken tanısı, doğru yere başvurma ve var olan hastalığın saptanmasının önemine vurgu yaptı.

    Uzm. Psikolog Özge Çelik ise yaşam kalitesinde kişisel bakış açısı ve olumlu düşünmenin önemine değinirken kişide beden sağlığı kadar ruh sağlığının da tedavide büyük rolü olduğunun altını çizdi. Çelik, kronik hastalıklarda yaşam kalitesinin yükseltilmesinin ve motivasyonun hastanın üzerinde olumlu sonuçlar doğuracağını belirtti.

    Ardından gerçekleştirilen özel bir kolejin öğrencileri tarafından hazırlanmış “Böbreklerimizden Mesaj Var” adlı drama gösterisi büyük beğeni topladı. ADÜ Türk Tıp Öğrencileri Birliğinden Tıp Fakültemiz 3. sınıf öğrencisi Sefer Güvenç başkanlığında kronik böbrek hastalığı ile izlenen çocuklar için kitap okuma, resim yaptırma, yüz boyama, müzik dinletisi etkinlikleri düzenlendi. Çocuk hastaların poliklinik kontrolleri sırasında yaptıkları resimlerin sergilendiği ‘Doktora Gitmekten Korkmuyorum’ adlı resim sergisi büyük ilgi gördü. Böbrek hastası çocukların eğlenceli vakit geçirdiği Dünya Böbrek Günü Çocuk Festivalinde, katılımcılar çocuklarda böbrek hastalıklarının erken tanısı, böbreklerin korunması ve çocuklarda diyaliz yöntemleri hakkında bilgilendirildi.

  • Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu: “Her 7 Kişiden Biri Kronik Böbrek Hastası”

    Bezmialem Vakıf Üniversitesi’nde ‘Dünya Böbrek Günü Sempozyumu’ düzenlendi. Bezmialem Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu, her 7 kişiden birinin kronik böbrek hastası olduğunu ve dünyada her 57 ölümden birinin böbrek hastalıklarına bağlı olarak gerçekleştiğini söyledi.

    Bezmialem Vakıf Üniversitesi’nde böbrek hastalıklarıyla ilgili farkındalığın artırılması için Dünya Böbrek Günü Sempozyumu düzenlendi. Her yıl Mart ayının ikinci Perşembe günü düzenlenen sempozyumda bu sene üzerinde durulan konu; ‘Çocuklarda böbrek sağlığı’ oldu. Sempozyumda konuşan Bezmialem Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu, “Amacımız böbrek hastalıklarıyla ilgili farkındalığın artırılması. Böbrek hastalıklarına kronik denmesinin sebebi hastalığın düşünülenden daha yaygın olması. Türk Nefroloji Derneğinin birkaç sene önce tamamladığı epidemiyolojik saha çalışmasında 7 kişiden birinin aslında böbrek hastası olduğunu öğrendik. 10 yıldır yaşlılık, böbrek, transplantasyon, böbreklerimizi korumak, kronik böbrek hastalıkları gibi değişik temalardan bahsediyoruz. Bu sene de konumuz ‘çocuklar’ oldu. Tüm dünyada bugün çocukların böbrek sağlını koruma ve onları böbrekleri sağlıklı erişkin bireyler haline getirme konularıyla ilgili aktiviteler yapılıyor. Biz de Bezmialem Vakıf Üniversitesi olarak böyle bir organizasyona ev sahipliği yaptığımız için çok mutluyuz” açıklamalarında bulundu.

    “7 KİŞİDEN BİRİ ASLINDA KRONİK BÖBREK HASTASI”

    Böbrek hastalığına ilişkin rakamların yüksek olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu, “Böbrek hastalıklarına kronik denmesinin sebebi hastalığın düşünülenden daha yaygın olması. Türk Nefroloji Derneği’nin birkaç sene önce tamamladığı epidemiyolojik saha çalışmasında karşımıza çarpıcı veriler çıkmıştı. Bu çalışma sonucunda sağlıklı olduğunu düşünen 7 kişiden birinin aslında böbrek hastası olduğunu öğrendik” dedi.

    “HER 57 ÖLÜMDEN BİRİ KRONİK BÖBREK HASTALIKLARINA BAĞLI OLARAK GERÇEKLEŞİYOR”

    2013’te yayınlanan dünya verisinde 57 ölümden birinin kronik böbrek hastalığına bağlı olarak gerçekleştiğini vurgulayan Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu, erken tanının önemini şu sözlerle vurguladı: “Erken tanırsak engelleyebiliyoruz, yavaşlatabiliyoruz ve hastalarımız son dönem böbrek hastası olmadan kontrol altına alabilmemiz mümkün oluyor. Bunların yanında tamamen korunmak da mümkün. Özellikle yüksek tansiyon, diyabet, obezitenin gelişimine engel olarak bu hastalığı kontrol etme imkânı var.”

    “TUZ, BÖBREK HASTALIKLARININ DA DÜŞMANI”

    Üzerinde durulan bir diğer önemli noktanın tuz tüketimi olduğunu belirten Kazancıoğlu, “Tuz tüketimiyle ilgili Türkiye’de yapılan çalışmalar toplum olarak çok tuz tükettiğimizi ortaya koyuyor. Hem vakıfların hem dernekteki arkadaşların hem de akademisyenlerin “Gönüllü” çalışmalarıyla tuz tüketimi konusunda ivme kazandık. Sağlık Bakanlığı’nın da konuyla ilgili çalışmaları var. Tuz kan basıncının yükselmesine yani yüksek tansiyona yol açıyor, kronik böbrek hastalığının en önemli nedenlerinden bir tanesi de bu. Dolayısıyla bu mesajları sadece hastalarımıza değil toplumdaki her bireye iletmeye çalışıyoruz. Herkese ‘Dünya Böbrek Gününüz kutlu olsun, böbreklerinizin kıymetini bilin’ diyoruz” açıklamalarında bulundu.

    “BÖBREK HASTALIKLARINDAN KORUNMAK İÇİN SAĞLIKLI BESLENMEK, AKTİVİTE YAPMAK, OBEZİTEDEN UZAK DURMAK ŞART”

    Kronik böbrek rahatsızlıklarından korunmak için neler yapılması gerektiğine değinen Prof. Dr. Kazancıoğlu, “Özellikle sağlıklı beslenmek, aktivite yapmak, obeziteden uzak durmak gibi önemli birkaç nokta var. Erişkin yaşın problemleri olan bir takım sorunlar çocukluk yaşında başlayabiliyor. Sevgili meslektaşlarım özellikle kilo alımı ve hareketsizlik konuları üzerinde de duracaklar. Ayrıca bugünün gerçekleşmesinde katkıları olan Türk Nefroloji Diyaliz ve Transplantasyon Hemşireliği Derneği’nin üyelerine de teşekkür ediyorum. Onların da sunumları olacak. Çünkü sadece biz akademisyenlerin ve hekimlerin gözü değil aynı zamanda bu işte bizimle yol yürüyen hemşirelerimizin, hastalarımızın, çocuklarımızın görüşleri de çok önemli. Bir de üzerinde durulması gereken su içimi konusu var. Tuvalet eğitimi konusunda da aileleri uyaracağız. Pek çok mesaj bugün onlara iletilmeye çalışılacak” açıklamalarında bulundu.

    Böbrek sağlığını korumak amacıyla yapılan bilinçlendirme çalışmalarına değinen Prof. Dr. Kazancıoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti: “Geçen sene başlattığımız aktivitelerden bir tanesi su poşetlerinin üzerine sağlıklı su tüketimiyle ilgili etiketler yapıştırmak oldu. Küçük buzdolabı yapışkanlarını hastalarımıza ilettik. Hemşirelik bölümü öğrencilerimiz hem hastalarımıza hem de onların sağlıklı refakatçilerine anket çalışması yaptılar. Böbrekleriyle ilgili neler bildiklerini, ne hurafelere inandıklarını ve bunların gerçeklerinin neler olduğunu öğrendik ve öğretmeye çalıştık. Konuyla ilgili broşürlerimizle de bizi ziyaret edenleri bilgilendirmeye gayret ediyoruz.”

  • Doç. Dr. Yakupoğlu: “Dünyada Her On Kişiden Biri Böbrek Hastası”

    “Dünya Böbrek Günü” dolayısıyla açılan organ bağışı satandında konuşan Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Y. Kamil Yakupoğlu, dünyada her on kişiden birinin böbrek hastası olduğunu söyledi.

    “Dünya Böbrek Günü” dolayısıyla OMÜ Tıp Fakültesi’nde, Tıp Fakültesi Hastanesi Organ ve Doku Nakli Koordinatörlüğü tarafından organ bağışı standı açıldı. “Dünya Böbrek Günü” ve organ bağışı konusunda açıklama yapan OMÜ Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Y. Kamil Yakupoğlu, “Her yıl Mart ayının ikinci perşembe günü ’Dünya Böbrek Günü’ olarak kutlanıyor. Böbrek hastalıkları ülkemizde önemli bir yer utuyor. Dünyada her on kişiden birinin böbrek hastası olduğu biliniyor. Türk Nefroloji Derneği’nin bir araştırmasına göre ise Türkiye’de her altı kişiden birinde böbrek yetmezliği olduğu biliniyor. Günümüzde böbrek sağlığını korumak için özellikle diyabet ve hipertansiyon gibi hastalıkların tedavisini yapmak gerekiyor. Aşırı kilo, tuzlu ve yağlı beslenmeden kaçınmak gerekiyor. Bol su tüketmek gerekiyor. Yılda bir defa yapılacak kan ve idrar tahlilleriyle böbrek sağlığını takip etmekte fayda var” dedi.

    “VATANDAŞLARIMIZI ORGAN BAĞIŞI NOKTASINDA DUYARLI OLMAYA DAVET EDİYORUZ”

    OMÜ Tıp Fakültesi olarak organ bağışı standı açtıklarını söyleyen Doç. Dr. Y. Kamil Yakupoğlu, “Burada organ bağışı konusunda merak edenlere bilgiler veriyoruz. Bu bilgilendirmeler sonucunda eğer kişiler isterlerse organlarını bağışlayabiliyorlar. Tabi bu organ bağışı vasiyet gibi oluyor. Organ bağışı olacağı zaman kişinin ailesinin onayının alınması gerekiyor. Bu noktada organ bağışı noktasında tüm vatandaşlarımızı daha duyarlı olmaya davet ediyoruz” diye konuştu.

  • Dünya Böbrek Gününde Organ Bağışı Çağrısı

    İzmir Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Birimi Sorumlu Hekimi Prof. Dr. Murat Sözbilen, her yıl böbrek hastası sayısının arttığını belirterek organ bağışı çağrısı yaptı.

    Mart ayının ikinci perşembe gününün her yıl Dünya Böbrek Günü olarak kutlandığını belirten Prof.Dr. Murat Sözbilen, böbrek sağlığına önem verilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’de 65 bin böbrek nakil hastası olduğunu ifade eden Sözbilen, “Türkiye’de ve dünyada böbrek yetmezliğine bağlı diyalize giren hasta sayısı çok fazla. Hastaların tek şansı organ nakli. Diyaliz hayatın devamlılığını sağlasa da, yaşam kalitesini düşürüyor. Kişiler sosyal hayattan uzaklaşıyor” dedi.

    “ORGAN BAĞIŞI ARTMALI”

    Prof. Dr. Murat Sözbilen, böbrek nakli için en önemli konunun organ bağışı olduğunu belirterek şöyle konuştu:

    “Böbrek, hastalara ya ailesinden canlı verici olarak ya da beyin ölümü gerçekleşen kadavralardan alınabiliyor. Ancak kadavradan organ bulma sayısı çok düşük seviyelerde. Türkiye’de kayıtlı 65 bin böbrek nakli hastası var. Geçen yıl 700 kadavra bağışı yapıldı. Bu organların hepsini kullanamıyorsunuz. Ayrıca hasta sayısı gittikçe artıyor. Organ bağışı ile böbrek hastalarının yaşam kalitesini arttırabiliriz. Toplumumuzu bilinçlendirerek organ bağışının artmasını sağlamalıyız. Halkımızı bu konuda duyarlı olmaya davet ediyorum.”

    “BÖBREKLERİMİZİ KORUYALIM”

    İzmir Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Birimi Sorumlu Hekimi Prof. Dr. Murat Sözbilen, sözlerini şöyle tamamladı:

    “Böbreklerimizin sağlığı için çok dikkatli olmalı ve özellikle tuzlu gıdalardan uzak durmalıyız. Yeterli miktarda sıvı almalı, hijyen şartlarına titizlikle uymalı ve idrar yolu enfeksiyonlarından korunmalıyız. En küçük bir idrar yolu enfeksiyonu, tedavi edilmediği takdirde böbrek yetmezliğine yol açabilir. Problem yaşadığımız takdirde hemen sağlık kuruluşuna başvurun.”

  • Dr. Kemik: “Çocuklarda Böbrek Hastalığı Önlenebilir”

    Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, şikayetler erken dönemde ciddiye alınır, böbrek hasarını önlemek ya da azaltmak için erken dönemde tedaviye başlanırsa, çocuklarda böbrek hastalığının önlenebileceğini belirterek, anne-babaları erken davranmaları konusunda uyardı.

    Dr. Kemik, 10 Mart Dünya Böbrek Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Her yıl Mart ayının ikinci Perşembe günü Dünya Böbrek Günü olarak etkinlikler düzenlendiğini ifade eden Dr. Kemik, Sağlık Bakanlığı, Türk Nefroloji Derneği, Çocuk Nefroloji Derneği ve Anadolu Böbrek Vakfı işbirliğinde bu yıl çocuklarda böbrek hastalıklarının önlenmesi, toplumsal bilinci artırmak ve erken tanının önemini vurgulamak amacıyla ülke genelinde etkinlikler düzenleneceğini kaydetti.

    Çocuklarda böbrek hastalığının önlenebileceğini, bunun için erken davranmak gerektiğini vurgulayan Kemik, “Çocukluk çağında şiddetli ve uzun süren, iyi tedavi edilmeyen ya da tekrarlayan doğumsal veya kazanılmış böbrek ve idrar yolu hastalıklarına bağlı olarak, böbrekte meydana gelen hasar sonucu böbreğin görevlerini yeterince yapamaması kronik böbrek hastalığıdır. Doğuştan olan hastalıklar, idrarın idrar kesesinden böbreğe kaçışı, çocukluk çağı mikrobik olmayan iltihabi böbrek hastalıkları ‘nefrit’ler, tekrarlayan ateşli idrar yolu enfeksiyonları (böbrek enfeksiyonları), böbrek ve idrar yolu taşları, idrar kesesinin dolmasını ve boşalmasını bozan hastalıklar, çocuklarda kronik böbrek hastalığına yol açabilir” dedi.

    “ŞİKAYETLERİ ERKEN DÖNEMDE CİDDİYE ALIN”

    Çocuklarda böbrek hastalıklarının belirtileri hakkında da bilgi veren Kemik, bu belirtileri şöyle sıraladı: “Böğür ağrısı (yan ağrısı), bulantı, kusma, halsizlik, iştahsızlık, karın ağrısı, idrar yaparken yanma, sık ateşlenme, sık sık veya çok uzun aralarla idrara çıkma, kanama nedeniyle idrarın kırmızı-kahverengi olması, göz kapaklarında, yüzde ve bacaklarda şişlik, yüksek tansiyona bağlı baş ağrısı, idrar kaçırma, tuvalete yetişememe, idrar tutmak için bacaklarını sıkıştırma. Uzun süreli ve sinsi ilerleyen böbrek yetersizliklerinde ise ilk yıllarda idrar miktarı boldur, ilerleyen dönemde ise idrar miktarı azdır.”

    Anne-babaları, bu belirtiler ve çocukların şikayetlerine karşı uyaran Dr. Kemik, “Şikayetler erken dönemde ciddiye alınmalı ve böbrek hasarını önlemek, en azından azaltmak için erken dönemde tedaviye başlanmalıdır. Yeterli ve dengeli beslenme, büyüme ve gelişmenin sürdürülmesine yönelik tedaviler, ilaçlarla destek tedavileri, diyaliz, böbrek nakli yapılmaktadır. Çocuklarda kronik böbrek hastalığından korunmak için sık idrar yolu enfeksiyonu geçiren çocuklarda hijyen kurallarına dikkat etmek, sağlıklı beslenme ve yeterli miktarda su tüketmek, altta yatan hastalıklarla ilgili tedavi önerilerini dikkatle uygulamak, gereksiz ilaç kullanımından (ağrı kesiciler, görüntüleme yöntemleri için kullanılan maddeler vb.) sakınmak gerekir” ifadelerini kullandı.

    Kronik böbrek hastalığının önlenmesinde toplumun tüm katmanlarına sorumluluk düştüğünü de dile getiren Dr. Kemik, şunları kaydetti: “Özellikle çocukluk ve gençlik dönemindeki bireylerde hipertansiyon, şişmanlık ve diyabet hastalığının önlenmesi son derece önemlidir. Aşırı tuzlu ve yüksek kalorili beslenme şeklinin terk edilmesi, kilo kontrolünün sağlanması, daha sağlıklı beslenme yöntemlerinin ve düzenli egzersizin bir yaşam biçimi olarak benimsenmesi, düzenli sağlık kontrollerinin yaptırılması gelecek nesilleri kronik böbrek hastalığından korumak açısından önemlidir. Böbrek hastalıkları konusunda toplum olarak farkındalığımızın arttırılması, kronik böbrek yetmezliğinin önlenmesi konusunda atılacak en önemli adımdır.”