Etiket: Bitlisin

  • Bitlis’in ilk istiridye mantarhanesi açıldı

    Bitlis’in Ahlat ilçesinde bölgenin ilk istiridye mantarhanesi açıldı.

    Bitlis bölgesinde ilk defa kurulan istiridye mantarhanesinde üretilen mantarlar, paketlenerek piyasaya sunuluyor. İlçeye yerleşen Ahıska Türklerinden Halise Kehvan, açmış olduğu istiridye mantarhanesiyle bölge pazarına açılmayı hedefliyor. İlçenin Selçuklu Sanayi sitesinde 200 metrekarelik bir alanda kurulan mantarhanede, her hasat döneminde yaklaşık üç buçuk ton ürün bekleniyor. İlçe ve ülke ekonomisine katkı sağlayacak olan mantarhanenin açılış için programı düzenlendi. Programa Ahlat İlçe Kaymakamı Mustafa Akgül, Belediye Başkanı A.Mümtaz Çoban, Ak Parti İlçe Başkanı Oğuz Atılgan, Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Nihat Keskin ile bazı kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı. Açılışın ardından mantarhaneyi gezen Kaymakam Akgül ve beraberindekiler, işletme sahibi Halise Kehvan’dan bilgi alarak, hayırlı ve bol kazançlar temennisinde bulundular. Konuyla ilgili gazetecilere açıklama yapan Ahlat Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Nihat Keskin, Bitlis bölgesinde ilk defa istiridye mantarhanesi açıldığını belirterek, “Ukrayna’dan gelerek ilçemize yerleştirilen Ahıskalı vatandaşlarımızdan Halise Kehvan ve Hamza Kehvan’ın kurmuş oldukları istiridye mantarhanesinin bugün açılışını gerçekleştirdik. İstiridye mantarhanesinin kurulumunda yaklaşık 1 yıl içerisinde yapılan gerekli inceleme ve araştırmaları yaptıktan sonra çadırda üretimine karar verdik. Bu aşamada birlikte hareket ederek, nasıl daha iyi üretim yapılabilir, kendi tohumumuzu ve miselimizi işleyerek nasıl mantar üretiriz bunların üzerinde uzun süre araştırma yaptık. Daha sonra 112 metrekarelik çadırımızda, 200 metrekarelik bir alana tekabül eden yüzey alanında poşetler içerisinde tohum ve karışımımızı hazırlayarak mantar üretimine başladık. Bu 112 metrekarelik çadır içerisinde 12 tonluk bir karışımın ardından 45 gün sonra bir aylık sarım dönemi ve çıkışlarından sonra ilk hasadımızı da bugün gerçekleştirdik. Kurmuş olduğumuz çadırda her hasat döneminde 3,5 ton ürün elde etmeyi bekliyoruz. Tabi ilçemizde ki esnaflara, marketlere, manavlara bunun pazarlamasını yapacağız. İlçemize hayırlı, uğurlu olsun. Yaklaşık 80 bin TL’ye mal olan işletmenin 7-8 bin TL’lik kısmı vakıf katkısıyla karşılanmıştır. Bu işletmemizde ürünler hasat edildikten sonra paketleme ve muhafaza bölümüne alınır. Burada paketlemeyi yaptıktan sonra pazara en kısa sürede sevk etmeye çalışacağız. Ürünümüzün raf ömrü 1 hafta ile 10 gün arasındandır. Bu süre içerisinde tüketilmesi gerekir. İstiridye mantarı bölgemizde daha doğrusu ilimizde ilk defa bu şekilde üretilmeye başlandı ve pazarlaması yapıldı. İstiridye mantarının kültür mantarına göre bir takım özellikleri ve avantajları var. Folik asit açısından zengin olması, daha kıymetli olması bu mantarı daha ön plana çıkarmaktadır” dedi.

    İşletme sahiplerinden Halise Kehvan, Ukrayna’dan gelerek ilçeye yerleştikten sonra Ahlat bölgesinde istiridye mantar üretimine karar verdiklerini ifade ederek, işletmeyi açtıkları içinde mutlu olduğunu söyledi.

  • (Özel haber) Bitlis’in ilk hindi çiftliği kuruldu

    Bitlis’in Güroymak ilçesine bağlı Budaklı köyünde ikamet eden Maşallah Erbay, ‘Genç Çiftçi’ projesi kapsamında kentin ilk hindi çiftliğini kurdu.

    Güroymak Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğüne sunmuş olduğu projenin kabul edilmesinin ardından köyünde çiftlik kuran Erbay, hayvancılık anlamında daha da büyük çiftlikler kurmak istiyor. 40 taneye yakın mandasının olduğunu belirten çiftçi Erbay, ahır projesinin onaylanmasının ardından hayvan sayılarını arttıracağını ifade etti. Maşallah Erbay, devletin vermiş olduğu hibeler sayesinde Bitlis’in ilk hindi çiftliğini kurduğunu belirterek, “Bizim genç çiftçilikle ilgili bir projemiz olmuştu. Kanatlı hayvan olarak projemiz onaylandı. Biz zaten genel anlamda da hayvancılıkla uğraşıyoruz. Şu anda kurmuş olduğumuz hindi çiftliğimizi çok güzel bir şekilde ilerletiyoruz. Benim 35-40 tane mandam var, bundan sonraki projem de bunların üzerine olacak. Bu işimi büyütmek amacıyla ahır projesinin onaylanmasını bekleyeceğim” diye konuştu.

    Hindilerin periyodik bakımlarının aylık olarak hem kendilerinin hem de Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü tarafından görevlendirilen veterinere hekimler tarafından yapıldığını sözlerine ekleyen Erbay, “Aylık olarak iğneleri ve ilaçları var bunları belli aralıklarla veriyoruz. Bazen çok nadirde olsa hasta oldukları zaman hemen müdahalede bulunuyoruz ki diğer hindilere bulaşmasın. İlk etapta biz hibe olarak 450 tane hindi aldık. Yılbaşı nedeniyle yaklaşık 300 tane sattık, şu anda elimizde 150 tane hindi kaldı. Yaz aylarında bu sayıyı daha da fazlalaştıracağız. Satışlarımız ise kilosu ve boyuna göre 80 ile 120 TL arasında oluyor. Hindi sayısını en az bine çıkartarak sadece Bitlis değil, bölge illerine de hitap etmeyi düşünüyorum” dedi.

  • Bitlis’in tanıtım atağına Tatvan’dan start verildi

    Bitlis ve ilçelerindeki tarihi mekan ve doğal güzelliklerin tanıtımının yapılarak turizme kazandırılması amacıyla imzalanan protokol kapsamında ilk tanıtım çekimlerine Bitlis’in Tatvan ilçesinden başlandı.

    Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı (BETAV) ile Turizm Tanıtma Platformu (TUTAP) Başkanlığı arasında imzalanarak hayata geçirilen tanıtım projesi kapsamında ilçeye gelen ekip çekimlere başladı. Tatvan Ticaret ve Sanayi Odasının (TATSO) ev sahipliğinde projenin çekim startını Tatvan ilçesinden veren tanıtım ekibi, bu kapsamda ilçedeki Nemrut Dağı ve Krater Gölü ile Van Gölü başta olmak üzere tarihi ve turistik mekanların çekimini gerçekleştirdi. Tatvan’da yaklaşık iki gün devam edecek olan çekimlerin tamamlanmasının ardından ise Bitlis merkez ve diğer ilçelerde çalışmalara devam edilecek.

    Protokol kapsamında çekimlere ilk olarak Tatvan ilçesinde bulunan Nemrut Krater Gölü ve diğer tarihi ve turistik mekanlardan başladıklarını belirten Turizm Tanıtma Platformu (TUTAP) Başkanı Fikret Yıldız, milli seferberlik kapsamında kendilerinin de tanıtma seferberliği başlattıklarını söyledi. Çekimlerin Bitlis merkez ve ilçelerinde yapılacağını, ancak tanıtımın Bitlis ile sınırlı kalmayacağını ve Doğu ile Güneydoğu’da bulunan farklı illerde de aynı tanıtım projesinin hayata geçirileceğini kaydeden Yıldız, kentte elde ettikleri materyal ve bilgileri, ulusal ve uluslararası alanda gerçekleştirecekleri tanıtım çalışmalarında kullanacaklarını ifade etti.

    Amaçlarının Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin tanıtımını yapmak ve turizm potansiyelini en üst seviyeye çıkarmak olduğuna dikkat çeken Yıldız, ayrıca Bitlis’in UNESCO unsuru olan Ahlat’taki Selçuklu Mezarlığı’nın da ana listeye girmesi için seferberlik kapsamında ciddi bir çalışma yürüteceklerini sözlerine ekledi.

    Tatvan Ticaret ve Sanayi Odası (TATSO) Meclis Başkanı İhsan Bakırhan ile birlikte tanıtım ekibinin Tatvan’daki çekimlerine eşlik eden TATSO Başkan Yardımcısı Cengiz Şahin ise, yapılacak tanıtımın bölgeye büyük katkı sunacağını belirtti. TATSO olarak kendilerinin de projeye tam destek verdiklerine vurgu yapan Şahin, “Memleketimizin her bir köşesi ayrı bir tarih ve doğal güzelliğe sahip. Maalesef yıllarca gerek yaşanan olumsuz olaylar ve gerekse tanıtım eksikliğinden kaynaklanan sebeplerden ötürü bir türlü hak ettiği konuma gelemedi. Ancak bu kez bu proje sayesinde ümit ediyoruz ki ilimiz, ilçeleriyle birlikte bu kez gerçek anlamda hem tanınacak hem de tanıtılmış olacaktır. Çünkü genele baktığımızda bir turist belli tarihi ve turistik güzellikleri görebilmek için birkaç şehir dolaşması gerekirken, Bitlis’te ise tüm bunlar tek şehirde mevcut. Bizim tek eksikliğimiz ise şimdiye kadar bizde mevcut olan ancak birçok şehirde olmayan bu tarihi ve turistik güzellikleri dışa gerçek anlamda aktaramamış olmamızdı. İnşallah bu projenin hayata geçirilmesi ile birlikte artık bu eksiklik giderilmiş olacak ve başlı başına adeta bir açık hava müzesi konumunda olan Bitlis’imiz ilçeleriyle birlikte her gün binlerce turistin ziyaret edeceği bir tarihi ve turistik şehir haline gelecektir. Bu anlamda TATSO olarak bizlerde şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonrada üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazır olduğumuzu bir kez daha belirtmek istiyorum. Bu vesile ile bu projenin hayata geçmesinde büyük emekleri bulunan başta Eren Holding ile BETAV Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Eren ağabeyimize, Turizm Tanıtma Platformu yetkililerine ve diğer katkı sunan herkese canı gönülden teşekkür ediyorum” diye konuştu.

  • Bitlis’in Asırlık “Düğün Yemeği” Geleneği Değişiyor

    Bitlis ve ilçelerinde düğünlerin vazgeçilmez bir geleneği olan, ancak günümüzde amacının dışına çıkarak hem israfa neden olan hem de evlilik yapan gençleri ve ailelerini maddi anlamda sıkıntıya sokan düğün yemekleriyle ilgili girişim başlatıldı.

    Tatvan Esnaf ve Sanatkarlar Odası (ESO) öncülüğünde başlatılan girişim kapsamında Bitlis Valisi Ahmet Çınar, Tatvan Kaymakamı Murat Erkan ve Tatvan Belediye Başkanı Fettah Aksoy’un katılımıyla STK temsilcileri, kanaat önderleri ve kentin ileri gelenleri ile konu üzerine istişare toplantısı düzenlendi.

    Tatvan’daki bir otelin toplantı salonunda gerçekleşen toplantıda düğünlerdeki yemek ikramlarının sünnet anlamındaki asıl önemine vurgu yapılarak günümüzde bu geleneğin amacın dışına çıktığı ve bu yüzden maliyeti 15 ila 25 bin lira arasında değişen bu yemek geleneğinin evlilik yapan gençleri ve aileleri maddi sıkıntıya soktuğu gibi ciddi anlamda israfa da neden olduğuna dikkat çekildi.

    Günümüzde normal bir düğün maliyetinin bile en az 100 bin liraya tekabül edildiğinin ifade edildiği toplantıda, düğünlerde yemek ikramında bulunulmasının farz değil sünnet olduğu, bu anlamda da israfa yol açacak yada gösterişe neden olacak olan düğün yemeklerinden kaçınılması gerektiğine vurgu yapıldı. Ayrıca, yapılan toplantı sonucunda konuya duyarlılık oluşturulması amacıyla konunun camilerde halka anlatılması, kanaat önderleri ve kentin ileri gelenlerinin de konuyla ilgili halkı bilgilendirmeleri yönünde görüş birliğine varıldı.

    “EZİYET ETMEK SÜNNET DEĞİLDİR”

    Düzenlenen istişare toplantısında konuşan Bitlis Valisi Ahmet Çınar, eziyet etmenin bir sünnet olmadığına dikkat çekerek, “Düğün yaparken işin eziyete döndüğü görülüyor. Borçlanmak, sıkıntıya girmek, çarşı pazarda dolaşırken alacaklardan gözünü kaçırmak, evde huzursuzluk bunlar maddi olarak bizim aile hayatımıza yansıyan olumsuzluk ve sıkıntılardır. Bunun birde manevi tarafları var. Şimdi bizim bazı arkadaşlarımız, din adamlarımız meselenin sünnet olduğunu söylüyorlar doğrudur tabiî ki. Ama sünnet var birde uygulama biçimi var. Eziyet etmek sünnet değildir. Örneğin bir iş 500 liraya yapılabiliyorsa bu sünnettir ama aynı iş için 30 bin lira harcanıp, borçlanıp, eziyet ediliyorsa bu sünnet değildir. Yani dolayısıyla eziyet etmek sünnet değildir. Hani şaka gibi söylüyorum ama, şaşalı yemek veren düğünlere gitmeyebiliriz mesela. Eğer bizim burada konuştuğumuz, sünnete uygun düğün yaparsanız düğününüze geliriz diyebiliriz, buda bir yöntemdir. Tabi burada insanları zorlayamazsınız. Sen buna niye böyle yemek veriyorsunuz diyemeyiz ama buradaki maksat şu aşırılıkların ve gelenekselleşmiş yanlışlıkların önüne geçmektir. Doğru olanda budur, doğru olanı yapmak lazım. Burada toplumun ileri gelenleri olarak, bu meselenin yanlış olduğunu kabul ediyor ve buna inanıyorsak öncüde olmamız gerekiyor. Bence bu meselenin çığı burada açılsın. Biri yine ben bildiğimi yaparım derse bu onların bileceği bir iştir ama çoğunluk bunu yapmamaya başlarsa iş zamanla yoluna girer, rayına oturur. Biz illa bir sünnet, hayır işleyeceksek bir dershane, bir Kur’an kursu, bir yetimhanedeki çocuklara yemek verebilir ve sünneti bu şekilde yerine getirebiliriz” diye konuştu.

    “KAYMAKAM ERKAN: KONUNUN MAĞDURLARINDAN BİRİDE BENİM”

    Konunun mağdurlarından birinin de kendisi olduğunu belirten Tatvan Kaymakamı Murat Erkan ise, “Bu gün burada düğün yemeklerindeki aşırı masrafı değerlendirmek için bir araya geldik. Konunun mağdurlarından birisi de benim. Bunun yanlış olduğunu herkes kabul ediyor ve aynı yanlışı maalesef herkes yapıyor. Yalnız bu bir sonuç olarak ortaya çıkıyor. Bu sonucun ortaya çıkmasına neden olan sonuçlar nedir temel sebepleri burada değerlendirmemiz ve tartışmamız gerektiğini düşünüyorum. Düğünler haliyle masraf istiyor. Bu sadece düğün yemeğiyle de sınırlı olan bir şey değil, bunun yanında bir sürü harcama kalemleri var. Biz ailenin kutsal olduğunu, toplumun yapı taşı ve molekülü olduğunu söylüyoruz. Dinimizde aileyi, evliliği teşvik ediyor ama ile daha kurulmadan biz adeta temelde bazı yanlışlar yapıyoruz. Belki çiftlerin ve ailelerin en huzurlu olması gereken ilk yıllarında maalesef bizim yaptığımız yanlışlarla çiftlerin ve ailelerin ilk 5-10 yılını ipotek altına alıyoruz. Bu anlamda boşanma sebeplerini de araştırdığımız zaman, ki bu konuda yapılan bilimsel araştırmalarda var, boşanmalar evliliklerin genellikle ilk 3 yılında oluyor. Çok büyük bir oranında da ekonomik sıkıntılar var. Yani biz henüz aileyi kurarken bazı şeylerin pimini çekip temele yerleştiriyoruz. Bizim burada temel sorunlara ve temel sebeplere inip sonuçlarını ortadan kaldırmamız gerekiyor. Bu anlamda bu konunun gündeme getirilmesi çok çok önemli. İnşallah buradan güzel sonuçlar çıkar ve hayırlara vesile olur. Bu vesile ile emeği geçenlere teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

    Evliliğin ve aile kurmanın önemine vurgu yapan Tatvan Belediye Başkanı Fettah Aksoy da, “Belediyecilik doğumdan başlayıp, evliliğe oradan da ölüme kadar giden dönemi kapsamaktadır. Burada dile getirdiğimiz, nikahlarını kıydığımız, mürüvvetlerini gördüğümüz mutluluklarına ortak olduğumuz, çocuklarımızın düğünlerinde karşılaştığımız düğün masrafları ve bunun evlilikten sonra ödenmesi hususunu görüşmek, düğün yemeklerine nasıl bir standart getirebiliriz ve bu konuda neler yapabiliriz gibi konularda fikir birliğine varmak üzere bir araya gelmiş bulunmaktayız. Düğünlerde misafirlere ikramda bulunmanın sünnet olduğunun bilincindeyiz. Peygamber efendimizin (s.a.v.) sünnetlerinden biri olan, düğünlerde verilen ziyafetlere velime diyoruz. Bu sünnetin yani velime dediğimiz yemeğin illaki pahalı ikramlardan ibaret olması gerekmez. Çünkü genç çiftler yuva kuralım derken borcun altına girmekte ve düğün masrafları, başlık parası, ev tutma ve döşeme gibi bin türlü derde girmekte ve yıllarca borç yükü altında kalarak inim inim inlemektedirler. Bizler gençlerimizin, çocuklarımızın bu mutluluklarına samimi bir şekilde ortak olmak istiyorsak bu gibi kıstaslara, konulara standart getirmek mecburiyetindeyiz” dedi.

    Günümüzdeki düğün ve düğünlerde verilen yemeklerin maliyetine dikkat çeken Tatvan Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Emrullah Tekin, günümüzde verilen düğün yemeklerinin maliyetinin 15 ila 25 bin arasında bir maliyete tekabül ettiğini ifade etti.

    Düğün yemeklerinin günümüzde altından kalkılamaz büyük bir yük haline geldiğine dikkat çeken ESO Başkanı Tekin ise, “Bu nedenle iki kişinin hayatlarını birleştirme yönündeki bu girişimleri, mutluluk vermekten çok, düğün sonrasında huzursuzluk vermektedir. Örneğin; sırf düğün yemeği geleneğini yerine getirmek için genç çiftlerimiz faizli krediler çekmekte, satın aldığı yemekle ilgili malzemeleri veresiye alarak esnafı mağdur etmekte veya eşten dosttan borç ederek evlilik sonrası kendisinin ve başkasının huzurunu kaçırmaktadır. Vatandaşımızın bu durumu da bizi ciddi şekilde rahatsız etmektedir. Bu nedenle güzel bir gelenek olmaktan çok sosyolojik bir travmaya yol açan bu soruna bir an önce bir çözüm bulma zarureti oluşmuştur. Allahın izniyle siz kıymetli konuklarımızın destekleriyle de bu problemimiz çözülecektir. Dinimize göre, düğün yapmak ve bu düğünde ikramda bulunmak peygamber efendimizin sünnetidir. Ancak sünnettin anlamını ve amacını çok iyi idrak etmemiz gerekmektedir. Düğün yapmanın en temel amacı, iki kişinin hayatlarını birleştirmelerinin ilan edilmesidir. Bu ilan sırasında da düğün sahibi tarafından belli ikramların sunulması sünnet olarak yer almaktadır. Ama ne yazık ki düğün yaparken meydana gelen usuller düğünleri, sünnet olmaktan çıkarıp, bir şova ve gövde gösterisi yapma davranışına çevirmektedir. Bu şekildeki davranışlar, düğünü hayırlı olmaktan çıkarıp, düğünü maddi ve manevi açıdan bir hezimete dönüştürmektedir” diye konuştu.

    Düzenlenen toplantı, yapılan konuşmaların ardından toplantıya katılan kanaat önderleri, STK temsilcileri ve diğer katılımcılar konuyla ilgili görüşlerini dile getirmesiyle sona erdi.

  • Bitlis’in En Köklü Takımı Destek Bekliyor

    Bitlis’te 1926 yılında kurulan ve amatör kümede mücadele veren Özgüzeldere Spor Kulübü, maddi imkansızlıklar yüzünden final maçına çıkamayabilir.

    Kulüp Başkanı Cevdet Tuncel, “Bitlis’in en köklü kulüplerinden olan Özgüzeldere Spor, Tatvan Gençlerbirliği ile yapılacak olan BAL’a çıkmak mücadelesine maddi imkansızlıklardan dolayı çıkmama kararı alabiliriz” dedi.

    Tuncel, 5 yıldır kendi imkanlarıyla kulübü ayakta tutmaya çalıştığını belirterek, 90 yıllık kulübün halinin hiçte iç açıcı olmadığını ifade etti. Son birkaç yıldır üst üste şampiyon ve Bitlis merkezde tek amatör takım olduklarını ifade eden Tuncel, özellikle maddi yetersizlikten dolayı bir türlü Bölgesel Amatör Lige (BAL) çıkamadıklarını söyledi. Tuncel, “Bitlis’in en köklü kulüplerinde olan Özgüzeldere Spor’da başkanlık yapıyorum. Ancak ben bugün başkanlığı bıraksam gelip kulübe başkan olacak kimse yok. Kulübümüze gönül borcumuzu ayakta tutarak ödemek istiyoruz. Ama ne tesisimiz var ne de paramız. Ben kendi işimden kazandığım parayla giderleri karşılamaya çalışıyorum, ama yetmiyor” diye konuştu.

    Bitlis Belediyesi’nin kaynak bularak 50 bin ve valiliğin 10 bin TL’den başka hiçbir yerden tek kuruş yardım görmediklerini ifade eden Tuncel, “Ne Bitlisli iş adamlarımızdan, ne esnafımızdan ne de diğer kurum ve kuruluşlardan yardım alamıyoruz. Bu yıl transferlerimize toplamda 143 bin TL para harcadık, ancak geri kalan meblağı ödeyemediğimiz için futbolcularımızın final maçına gelmeme gibi durumları olabilir. Bu da bizim final maçına çıkamayacağımızın göstergesi olur. Sosyal aktivitenin pekte olmadığı ilimizde BAL’a çıkarsak eğer, bu kahvedeki ve kötü alışkanlıkları olan gençlerimize çok iyi bir fırsat olacaktır. Bizler Özgüzeldere Spor Kulübü olarak Bitlis Valimiz Ahmet Çınar’dan bu işe çok acil bir şekilde çözüm bulmasını talep ediyoruz. Aksi takdirde Bitlis’in ve Türkiye’nin en köklü kulüplerinden biri olan Özgüzeldere Spor Kulübü çokta fazla olmayan bir meblağ yüzünden hem final maçına çıkamayacak hem de ne yazık ki yok olup gidecek” diye konuştu.