Etiket: birinci

  • Brüksel saldırılarının birinci yıl dönümünde Londra sarsıldı

    Belçika’nın başkenti Brüksel’de havalimanı ve metro istasyonunda gerçekleştirilen saldırının birinci yıl dönümünde Londra saldırı ile sarsıldı.

    İngiltere’nin başkenti Londra’daki parlamento binası dışında önce silah sesleri duyuldu, ardından bir saldırganın aracıyla yayaları ezdiği iddia edildi. Saldırının, parlamentodaki oturum sırasında gerçekleştiği ve İngiltere Başbakanı Theresa May ve diğer parlamenterlerin güvende olduğu kaydedildi. İddiaya göre saldırgan polis tarafından vurularak etkisiz hale getirildi. İngiltere’de korkuya neden olan saldırının 22 Mart 2016’da Brüksel’de havalimanında ve metroda gerçekleştirilen saldırının ilk yıl dönümünde gerçekleşmesi dikkat çekti. Öte yandan Brexit ile gündemde olan İngiltere dün akşam saatlerinde de İstanbul’un da aralarında bulunduğu bazı ülkelerden direkt uçuşlarda elektronik cihazların kabine alınmasını yasakladığını duyurmuştu. Bir süredir İngiltere’de terör saldırısı olabileceği de ifade ediliyordu.

    Brüksel’de 22 Mart 2016’da gerçekleştirilen saldırıda 33 kişi hayatını kaybetmiş, en az 250 kişi de yaralanmıştı.

  • Türkiye mobil ödemelerde 19 Avrupa ülkesi arasında birinci

    Dijital ödemeler 2016 yılı araştırmasında Türkiye, mobil ödemelerde 19 Avrupa ülkesi arasında ilk sırada yer aldı.

    Finans hizmetleri şirketlerinden Visa Eylül ayında 19 Avrupa ülkesinde 36 binden fazla tüketici ile çevrimiçi olarak 2016 yılı dijital ödemeler araştırması yaptı. Sonuçlarına göre, Türkiye mobil ödemelerde 19 Avrupa ülkesi arasında ilk sırada yer aldı. Araştırma sonuçlarına göre, Avrupa’da ödemelerini düzenli olarak mobil cihazlarla yapan tüketicilerin sayısı son bir yıl içinde 3 kat artarak yüzde 18’den yüzde 54’e çıktı. Mobil cihaz üzerinden hiç ödeme yapmadığını belirten kişilerin oranı ise son bir yılda yüzde 38’den yüzde 12’ye indi. Türkiye’den araştırmaya katılanların yüzde 91’i parasını yönetmek ve ödeme yapmak için bir mobil cihaz kullandığını belirtirken Türkiye’yi yüzde 89 ile Danimarka, yüzde 87 ile de Norveç izledi. Türklerin yüzde 74’ü ise ödemelerini düzenli bir şekilde mobil cihazlar üzerinden yaptığını ifade etti. Türkiye, bu oranla yüzde 54 olan Avrupa ortalamasının oldukça üzerinde yer aldı.

    Mobil en çok fatura ödeme ve yemek siparişi için kullanılıyor

    Türkiye’de araştırmaya katılanların yüzde 79’u elektrik, su ve doğalgaz gibi fatura ödemeleri, yüzde 68’i seyahat, mobilya gibi yüksek tutarlı harcamaları; yüzde 71’i yemek siparişi, yüzde 47’si de film, müzik veya televizyon programı satın almak için mobil ödemeleri tercih ederken, mobil ödeme kullanıcılarının yüzde 77’sinin ise arkadaşlarına veya ailelerine mobil cihazlar üzerinden para gönderdiğini bildirdi.

    Akıllı telefon ve tabletlerin ödemelerde tercih edilmesinde de Türkiye öne çıktığı kaydedilirken, Türkiye’de akıllı telefonu olan mobil ödeme kullanıcılarının yüzde 51’i, akıllı telefonunu haftada birden fazla kez mobil ödemelerde kullandığını belirtti. Bu oran Hollanda’da yüzde 45 iken Slovenya’da yüzde 19. Türkiye’de mobil ödemelerin yüzde 43’ü tablet üzerinden gerçekleşirken, Hollanda yüzde 35, Avusturya yüzde 22 ve Slovenya ise yüzde 18 ile Türkiye’yi takip etti.

    Mobil cüzdanlar kolay ödeme için kullanılıyor

    Araştırmaya Türkiye’den katılan kullanıcıların yüzde 60’ı, mobil cüzdanlarına en az bir kart kaydettiklerini bildirdi. Gençler kredi kartının yanı sıra banka kartını da tercih ettiği açıklandı. 18-24 yaş aralığının yüzde 33’ü sadece banka kartını cüzdanına kaydederken, bu oran 45-64 yaş aralığında yüzde 14’e düştü.

    Geçtiğimiz yıl günlük ödemelerini temassız kartla yaptığını söyleyenlerin oranı yüzde 36 iken, bu yıl bu oran yüzde 52’ye yükseldi. Temassız kart kullanıcılarının yüzde 52’si bir mağazada ödeme yöntemi olarak mobil cihaz kullanmayı düşünürken, temassız kart kullanıcısı olmayanların sadece yüzde 32’si bu konuda istekli davrandı. Y kuşağındaki (18-34 yaş) artış yüzde 24 iken, en büyük artış yüzde 33’lük oran ile 55-64 yaş aralığında gerçekleşti.

    “Mobil ödemelerdeki ivme daha da hızlanacak”

    Araştırma sonuçlarını değerlendiren Visa Europe Türkiye Genel Müdürü Merve Tezel, sonuçların tüketicilerin Avrupa’da ve Türkiye’de yeni ödeme yöntemlerini benimsediğini, mobil ödemeleri günlük hayatlarına entegre ettiğini gösterdiğini söyledi. Mobil ödemelerin Avrupa genelinde yaygınlaşması ve kullananların sayısının bir yılda 3 kat artmasının bu alanda yapılan çalışmaların ve yatırımların bir sonucu olduğunu vurgulayan Tezel, “Dünyanın önde gelen dev markalarıyla küresel anlamda gerçekleştirilen işbirlikleri Avrupa’da ve tüm dünyada mobil ödemelerdeki ivmeyi artırıyor ve yaygınlaşmasını sağlıyor. Türkiye’nin 19 Avrupa ülkesi arasında birinci sırada yer almasında ise, teknoloji kullanmayı seven genç nüfusumuz ve ödemelerde inovasyonu ülkemize getirmek amacıyla yatırım yapan bankalarımızın rolü çok büyük. Geçtiğimiz yıl mobil ödemeler alanında bankalarımız ile birlikte pek çok projeyi hayata geçirdik. Artık Visa kart sahipleri cüzdanlarını çıkarmadan cep telefonlarıyla dünyada olduğu gibi Türkiye’de de temassız Visa kabulünün olduğu tüm iş yerlerinde ödeme yapabiliyorlar. Mobil ödemeler için gerek altyapı ve teknoloji, gerekse terminal yatırımları ile güçlü bir temel oluşmuş durumda. Bundan sonra bu ivme daha da hızlanacak” dedi.

    Mobil ödemelerin finansal erişime katkı boyutunu da değerlendiren Tezel, “Dijital ödemeler aynı zamanda bankacılık sistemi dışındaki kesimin de finansal hizmetlerden faydalanmasını mümkün kılıyor. Araştırmaya katılan Türklerin yüzde 82’si, dijital ödemelerin finansal erişimi artıracağına inanıyor” diye konuştu.

  • Glokom, körlük nedenleri arasında birinci

    Edirne Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Emre Sübay, glokom hastalığının her 40 kişiden 1 kişide görüldüğünü ve zamanında önlem alınmazsa kalıcı körlük ile sonuçlanabileceğini belirtti.

    Halk arasında göz tansiyonu olarak bilinen glokom hastalığı her 40 kişiden 1 kişide görülüyor. Zamanında önlem alınmadığında kalıcı körlükle sonuçlanabiliyor. Glokom hastalığının erken tanısı ve tedavisinin önemine dikkat çeken Edirne Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Emre Sübay, 40 yaş üstü insanlarda ve ailesinde glokom hastaları olan insanların yıllık muayenelere gelmesinin önemli olduğunu söyledi.

    “Körlük nedenleri arasında birinci”

    Körlük nedenleri arasında ilk sıralarda yer aldığını belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Emre Sübay, “Glokom, halk arasında göz tansiyonu olarak da bilinir. İlerleyici, sinsi ve kronik bir hastalıktır. Dünyada körlük nedenleri arasında en önemli hastalıklardan biridir. Her kırk insandan birinde görülmektedir” dedi.

    “Herhangi bir bulgu göstermez”

    Opr. Dr. Emre Sübay, “Göz içi basıncının belirli bir seviyeyi aşmasıyla birlikte göz sinirine basınç yapmasıyla görme sinirinde bir hasar oluşur. Ve bu hasarda görüş alanımızda hasarlanmaya ve görüş alanımızı daraltmaya başlar. Bu hastalığın mekanizması da bu şekildedir. Herhangi bir bulgu vermez, o yüzden periyodik muayeneler de tanısı konur. Ailesel geçiş, aile öyküsü mevcuttur. 40 yaşından sonrada herkesin yıllık periyodik muayenelere gelmeleri gerekir” ifadelerini kullandı.

    “Erken tanısı ve tedavisi önemli”

    Glokom tedavisinin ilaçlarla mümkün olduğunu belirten Opr. Dr. Emre Sübay, “Tedavi damla olarak yapılabilir. Göz içi basıncını kontrol edemediğimiz zamanlarda cerrahiye başvururuz. Göze glokomun verdiği hasar, geri dönüşsüzdür. Bu yüzden hastaların erken tanısı ve tedavisi önemlidir. 40 yaş üstü insanlarda ve ailesinde glokom hastaları olan insanların yıllık muayenelere gelmesi önerilmektedir” diye konuştu.

    “Çok sinsi bir hastalık”

    Opr. Dr. Emre Sübay, glokom hastalığının dikkatli bir göz muayenesi ile teşhis edilebileceğini belirterek, “Göz tansiyonu yani glokom hastalığı çok sinsi bir hastalıktır, çok fazla belirti vermez. İnsanın baktığı yerde değil, etraf tarafta daralma yaptığı için çok fazla insan bunu hissedemez. O yüzden kızarıklık, yanma, batma gibi bir şikayette pek oluşmaz. Çok nadiren glokom kriz denilen özel bir glokom tipinde yüksek seviyede ağrı oluşur. Fakat bu daha az görünen bir tiptir. Rutin muayenede ölçtüğümüz kornea kalınlığı, göz içi basıncı, görme sinir analizi, görme alanı testleriyle biz glokom olup olmadığını tespit edip, buna göre tedaviye başlıyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Gençler satranç müsabakalarında Fen Lisesi birinci oldu

    Okullar arası düzenlenen müsabakalarda gençler arası oynanan satranç müsabakalarında Fen Lisesi birinci oldu.

    Okul Sporları faaliyet programında yer alan okullar arası genç kızlar ve genç erkekler satranç il birinciliği müsabakası satranç salonunda oynanan karşılaşmaların sonunda tamamlandı.

    Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü çok amaçlı toplantı ve konferans salonunda (Satranç Salonu) yapılan müsabakalar okullar arasında çekişmeye neden oldu.

    Genç kızlar ve genç erkekler satranç İl birinciliği müsabakasında, genç kızlarda mücadele eden Fen Lisesi birinci, Ahi Evran Anadolu Lisesi ikinci ve Sıddık Demir Anadolu Lisesi üçüncü olurken Genç Erkeklerde Fen Lisesi birinci, Sıddık Demir Anadolu Lisesi ikinci, Ahi Evran Anadolu Lisesi üçüncü ve Mucur Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi dördüncü oldu.

    Müsabakalar sonunda dereceye giren okullara madalya, kupa ve başarı belgelerini verildi.

  • Yargıtay Birinci Başkanı Cirit Beyşehir’de

    Yargıtay Birinci Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Konya’nın Beyşehir ilçesinde ziyaretlerde bulundu.

    Başkan İsmail Rüştü Cirit ve beraberindeki Adalet Bakan Yardımcısı Bilal Uçar, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek, Müsteşar Yardımcısı Basri Bağcı, Yargıtay Genel Sekreteri Yaşar Şimşek, Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Acarlı ile bazı bakanlık yetkilileri Beyşehir ilçesini ziyaret etti. Heyet, İlçe Kaymakamı Muzaffer Şahiner, Beyşehir Belediye Başkanı Murat Özaltun, Konya Cumhuriyet Başsavcısı Bestami Tezcan, Beyşehir Cumhuriyet Başsavcısı Buğra Türker ve yargı mensupları tarafından karşılandı. Ziyarete Seydişehir Kaymakamı Aydın Erdoğan, Seydişehir Cumhuriyet Başsavcısı Bünyamin Korkmaz da eşlik etti.

    Cirit ve beraberindeki heyetin ilk ziyaret durağı ilçenin av tüfeği üretim merkezi olan yerleşim birimlerinden Huğlu Mahallesi oldu. Burada Huğlu Av Tüfekleri Kooperatifini ziyaret eden heyet, bir kahvehanede mahalle sakinleriyle bir araya gelerek sohbet etti.

    Burada konuşan Yargıtay Başkanı Cirit, Huğlu’nun av tüfeği üretiminde geldiği noktaya dikkat çekti. Türkiye’nin bir markası olan Huğlu’nun aynı zamanda bir dünya markası haline geldiğine vurgu yapan Cirit, bunun daha da gelişerek daha da ileriye doğru gideceğine ve bu bölgenin ülke sanayisine daha fazla katkıda bulunacağına, katma değer meydana getireceğine inandığını söyleyerek, “Ülkemize döviz kazandırma noktasında, milli sanayimize ve milli ekonomimize katkıda bulunacağına inanıyorum” dedi.

    “Huğlu’nun milli savunma sanayimize daha fazla katkı sunacağına inanıyorum”

    Türkiye’nin milli savunma sanayisindeki gelişmesine de değinen Cirit, günümüzde savunma sanayisi sağlam ve güçlü olan ülkelerin bağımsız olabileceğine vurgu yaparak, “Bunu yapabilmesi için de tabii ki milli silahını üretmesi gerekiyor. Gerçekten son zamanlarda gerek Aselsan gerekse Havelsan da çok büyük atılımlar yaptı. Kendi tankımızı, kendi gemimizi ve kendi yazılımlarımızı yapıyoruz, bizim yazılımlarımız eskiden yabancı, İsrail yapımı yazılımlardı. Uçaklarımızın ki de öyleydi; ama şu anda biz kendi milli yazılımımızı, kendi milli mühimmatımızı gerçekleştirdik. Gerçekten son zamanlarda göz kamaştırıcı bir şekilde milli savunma sanayisinin gelişmesine tanık olduk. Bunun da gelişeceğine inanıyorum, burası da bu işin bir nüvesi, bir çekirdeği Huğlu ve bu Huğlu’nun milli savunma sanayi konusunda da burada bir önderlik yapacağına ve bu konuda buranın da milli savunma sanayine daha fazla katkıda bulunacağına inanıyorum. Burası örnek bir yer olması gerekiyor ve gerçekten burası bu işi başaracak güçte. İnşallah sayın başkanımızın ifade ettiği gibi, burada kendi milli piyade tüfeğimizin bir kısmı burada üretiliyor. İnşallah gelecekte tamamı burada üretilir hale gelecek. Güçlü bir savunma sanayimiz olursa, güçlü bir savunmamız olursa o takdirde ülkemiz daha bağımsız ve bölgesinde gücünü hissettirir bir ülke haline gelecek ve insanlarımız da bununla birlikte daha ferah, daha refah içerisinde bulunacak. Ben burada olmaktan büyük memnuniyet ve gurur duyuyorum ve Huğlu’nun göz kamaştırıcı bir şekilde ortaklarının sayısı itibariye bir arada bu işi becerebilmenin, başarabilmenin ve iyi ürünler elde edebilmenin gururunu sizlerle birlikte bizler de yaşıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Huğlu’nun yıldızı daha da parlayacak”

    Beyşehir Belediye Başkanı Murat Özaltun da konuşmasında, Beyşehir’de her zaman gurur duydukları sanayicilerin olduğunu dile getirerek, Huğlu Av Tüfekleri Kooperatifi’nin de ilçe için gurur ve mutluluk kaynağı olduğunu söyledi. Ülke olarak üreten fabrikalara, tesislere ihtiyaç olduğunu belirten Özaltun, günümüzün en büyük problemi olan işsizliğin de birlik ve beraberlik içerisinde bu tür fabrika ve tesislerin sayısının artırılmasıyla zaman içerisinde çözüleceğine inandığını kaydetti. Burada yaşayan sanayicilerden hep üretmesini istediklerini, ardından gerisinin geleceğini sürekli ifade ettiklerini anlatan Özaltun, bölgenin son zamanda önemli ziyaretçileri misafir etmeye başladığını söyledi. Bu ziyaretçi sayısının daha da artacağını vurgulayan Özaltun, “Hep söylüyoruz ya, ‘üretim, üretim’ diye. Askeri silah noktasında da üretimimiz başlayacak, inşallah önce yivli silah, arkasından tabanca, arkasından da askeri silah derken bu bölge bir sanayi bölgesi haline gelecek. Zaten, parlayan bir Huğlu vardı, bundan sonra daha da güçlü parlayan bir yıldız olacak Huğlu ve bununla birlikte parlayan bir Beyşehir” diye konuştu.

    Yargıtay Başkanı Cirit ve beraberindekiler daha sonra Beyşehir’de tarihi Eşrefoğlu Camisini ve eski Türk ürünlerinin sergilendiği hurda eşya deposunu ziyaret etti.

    Ziyaretinin sonrasında Yaka Manastır Tabiat Parkı’nda gazetecilere açıklamada bulunan Cirit, geldikleri Beyşehir’de çok güzel karşılandıklarını dile getirerek, “Güzel insanlarının olduğu, güzel doğasının olduğu bir yöreye geldik. Bu yöre, tarih öncesi, geçmiş tarihlerden beri çok önemli bir yöre olmuştur. Gerek doğası gerek havası ve suyu ve güzel insanlarıyla birlikte ülkemizin önemli yerlerinden birisidir. Burada olmaktan da çok büyük mutluluk duyduk. Belediye başkanımız, eski dostumuz, eski tanıdığımız bir arkadaşımız. Onun misafiri olduk ve birlikte sohbet etme imkanı, Beyşehir’in meselelerini birlikte görüşme imkanı da oldu. Birlikte değerlendirmeler yaptık. Hoş karşılandık. Ben belediye başkanımız şahsında tüm Beyşehirlilere de saygılar sunuyorum. Tarihi yerleri ziyaret ettik” ifadelerini kullandı.