Etiket: birinci

  • Konya’da “Birinci Uluslararası Tıbbi Ve Aromatik Bitkiler Kongresi”

    Konya’da Birinci Uluslararası Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Kongresi, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun katılımıyla gerçekleşti.

    Kongrede bir konuşma yapan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Türkiye’deki biyolojik çeşitlilik bakımından yaklaşık 3 bin 700 tür endemik tür olduğunu dile getirerek, “Sadece Türkiye’de olup başka yerde olmayan 3 bin 700 adet bitki türü var ki Avrupa kıtasından daha zengin bir faunaya sahibiz. Bunlar içerisinde şuan da bilinen 350 den fazla tıbbi bitki mevcut. Bunlardan yeteri kadar istirham edilemiyor. Dolayısıyla bundan hareketle dedik ki, madem biz ilim adamıyız tıbbi mevzuda Bitki Aromatik Merkezi kuralım. Sayın Cumhurbaşkanımızın takdiriyle Afyonkarahisar’da kurduk. Bu merkez gerçekten çok örnek bir tesis oldu. Katılımcıların mutlaka tesise giderek görmeleri çok önemli. Tabi bu konu da bütün üniversitelerimizle bilhassa Afyonkarahisar’da Kocatepe Üniversitesi ile işbirliği yaparak tıbbi bitkiler üretilmeye başlandı” diye konuştu.

    “Sağlık sisteminin gereksiz yere kullanmamayı öğrenebiliriz”

    Sağlık Bakanı Recep Akdağ da, hükümetlerin aşağı yukarı 15 yıldır taşıdığı sağlıkta dönüşüm programının 2017 yılıyla birlikte başlatılan ikinci döneminin en önemli konu başlığı olduğunu ifade ederek, “Çünkü insanları hastalandıktan sonra tedavi etmek bir gerekliliktir ama bizim açımızdan daha önemli olan insanların sağlıklı yaşamasına katkı vermektir. Bunu şöyle değerlendiriyoruz ki, bu sağlıkta dönüşüm projesinin ikinci döneminde de çalışmalarımızı bu alana yoğunlaştırıyoruz. Uzun zamandır politika laboratuvarlarında paidaşlarımızla çalışıyoruz. Birincisi bizim fert olarak ülkede yaşayan bir fert olarak bizzat kendimizin sağlık okuryazarlığının artmasıdır. Her çeşitten her eğitim seviyesinden insan için her yaştan insan için sağlık okuryazarlığının artması son derece önemlidir. Böylece sağlığımızı nasıl koruyacağımızı biliriz. Böylece bize takdim edilebilir, teşhis usulü için ya da tedavi usulü için doğru yolu bulabiliriz. Böylece sağlıklı yaşamanın yolları kolay ararız. Sağlık sistemini gereksiz yere kullanmamayı öğrenebiliriz. Onun için okul öncesi dönemden başlayarak sağlık okuryazarlığının artırılması konusunda büyük gayret göstereceğiz. Bunu bir insan hayatı açısından düşünseniz ikinci adımı sağlıklı yaşamak için nasıl davranacağımızı bilmemizdir. Burada da sağlıklı hayat biçimine sahip olmak diyoruz. Nedir bunun belli başlı unsurları? Bize zarar verebilecek bir takım maddelerden sigara, tütün, alkol gibi maddelerden kaçınmak bize zarar verebilecek yaşantı biçimlerinden uzaklaşmak hareketsiz kalmamak, şişmanlamamak, şişmanlamışsan kilo vermek ve böylece sağlıklı bir hayata devam etmek. Böylece hem birincil koruma hem ikincil koruma açısından kendimizi ve dolayısıyla toplumu da korumuş oluyoruz” diye konuştu.

    “Geçtiğimiz yıllarda binlerce yıllık tıp geleneğimizle barışma yoluna gittik”

    Türkiye’de son derece zengin bir endemik bitki örtüsünün olduğuna dikkat çeken Bakan Akdağ, “Bunlardan bitkisel ilaç geliştirilmesi mümkün. Bitkisel ilaçların hem Türkiye’de tedavi açısından kullanılması hem de yurtdışında kullanılması mümkün. Biz ne yaptık Sağlık Bakanlığı olarak. Geçtiğimiz yıllarda binlerce yıllık kültürümüzle geleneğimizde özellikle tıp geleneğimizde barışma yoluna gittik. Bu kelimeyi bilerek kullanıyorum. Çünkü yıllarca bu mesele ihmal edilmiş bir mesele olarak kalmıştır. Bunun için önce geleneksel bitkisel tıbbi ürünler yönetmeliğini yaptık 2010 yılında. Buna paralel olarak ilgili daire bakanlığımızın kurduğu geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları ile ilgili daire başkanlığı kurduk ve çalışmalarımıza başladık. Şimdi Türkiye’de bilim dünyasının ve endüstrinin bitkisel ilaç üretmesi, bu bitkisel ilaçları, satması ve bu bitkisel ilaçları pazarlaması bunlarla tedavi yapılması hukuken mümkün ve bununla ilgili mevzuat tamamlanmış durumdadır” dedi.

    “Kaynaklarımızı etkin bir şekilde kullanmalıyız”

    Çok önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptıklarını söyleyen Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek de, “Bu toplantının şehrimiz ve ülkemiz adına hakikaten yeni projelere güzel yatırımlara ve hizmetlere vesile olacağına inanıyorum. Biz de dikkatle takip edeceğiz” şeklinde konuştu

    Konya Valisi Yakup Canbolat ise, kongrenin Konya açısından önemli olduğunu söyleyerek kongrenin hayırlı olmasını diledi.

    AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Babaoğlu, “Türkiye de geniş alanlarda tıbbi bitki üretimini planlı programlı olarak geliştirmemiz, Afyonkarahisar ve civarında önemli bir bilgi birikimi oluşturarak bölgedeki fabrikayı da düşünerek o çevrede tüm orta Anadolu’da tıbbi bitkilerin geniş alanda üretimi ve onlardan katma değerli yeni ürünler üretme konusunu acilen Türkiye de planlamamız gerekiyor” diye konuştu.

    Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Danış ise, “Tarımsal değerlerimize sahip çıkarak kaynaklarımızı etkin bir şekilde kullanmalıyız. Ancak bu talebi bugüne kadar yapıldığı gibi doğadan toplayarak karşılamamız ve pazarda kalıcı bir yer edinmemiz mümkün değildir. Tüketici ve sanayici taleplerini karşılamak kaliteli ve standart ürünü elde etmek için iyi tarım uygulamaları veya organik tarım yöntemleriyle yetiştiricilik yapılması hasat sonrası işleme teknolojisinin geliştirilmesi gerekmektedir” dedi.

    Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker yaptı. Rektör Şeker, kongreye 2 bin 604 araştırmacıdan, 382 adet ziraat, 321 adet gıda, 311 adet orman, 270 adet mühendislik, 255 adet sağlık, 161 adet eczacılık, 37 adet diş hekimliği, 491 adet kozmetik, peyzaj, sosyal kültürel, tarih alanlarında başvuruların gerçekleştiğini ifade etti.

    Bir otelin konferans salonunda gerçekleşen kongreye, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Babaoğlu, Hüsnüye Erdoğan, Konya Valisi Yakup Canbolat, Orman ve Su İşleri Bakan Yardımcısı Harun Tüfekci, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, kamu kurumu yöneticileri ile akademisyenler katıldı.

  • (Özel Haber) Ağaç parçalarından yaptığı süslerle yarışmada birinci oldu

    Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde mobilya iç mekan tasarımı öğretmeni Hamit Oktay Fennibay, atıl durumda olan ağaç parçalarını işleyerek süs eşyası haline getiriyor. Avrupa’da girdiği bir yarışmada eserleriyle birinci olan Fennibay, yaptığı birbirinden ilginç tasarımları Cehennemağzı mağaraları önünde sergiliyor.

    Kdz. Ereğli Teknik ve endüstri Meslek Lisesi’nin Ağaç İşleri Bölümü’nde öğretmenlik yapan Hamit Oktay Fennibay kurumuş ve hurdaya çıkmış odun parçalarına çeşitli şekiller vererek mumluk, saksı, vazo, heykel, çerçeve gibi birbirinden ilginç süs eşyaları ortaya çıkartıyor. Ağaçlarla eğleşerek çok güzel zaman geçirdiğini ve ortaya çıkan eserlerin de kendisini mutlu ettiğini anlatan Fennibay amacının bu işi daha fazla kişiye öğreterek yaymak olduğunu söyledi.

    Avrupa’da daha önce katıldığı bir yarışmada Türkiye adına birincilik kazandığını dile getiren Fennibay şunları söyledi: “Mobilya iç mekân tasarımı öğretmeniyim, 1993’ten beri Ereğli’deyim. Dersimin dışında, boş vakitlerimde burada kurumuş, ömrünü tamamlamış ağaçları işleyerek, çalışmalarda bulunuyorum. Çok zevkli bir çalışma. Bu iş benim ata mesleğim, farklı çalışmaları görünce ‘Ben de acaba bunları yapabilir miyim?’ diye düşündüm. Benim amacım sadece bunları yapmak değil bu işi Türkiye’ye yaymak. Ereğli bu işte bir merkez olsun istiyorum. Öğrenmek isteyenler için ileride bir organizasyon yaparak, herkese bu işi öğretmek isterim. Bu konuda becerisi olan herkese bu işi öğretmek yine amaçlarım arasında. Ben ağaçlarla eğleşerek, vaktin nasıl geçtiğini bile anlamadan ürünlerimi tasarlıyorum. Değişik parçalar var, bu parçaların hemen hemen yüzde yüze yakınını ömrünü tamamlamış ağaçlardan yapıyoruz. Bir parktaki kuruyan ağaç, dal ya da ormanda kuruyan bir ağaç olabilir, arkadaşlarım bana getiriyor bu ağaçları. Bende parçalarımı değişik değişik üretiyorum. Parçalar tasarım yaparken şekilleniyor ve hemen olmuyor. Bir sene de iki senede biten parçalar olduğu gibi bir ay ya da bir günde biten parçalar da var. Malzemeye göre ya da parçaya göre süresi değişiyor. Ben bu konuda yurtdışına da gittim, orada da gördüm ve takip ediyorum. Kanada’da Amerika’da İngiltere’de. Özellikle İngilizler merkez konumunda, herkes garajlarında yapıyor, çoluğu, çocuğu, kızı, kadını, yaşlısı herkes bunlarla uğraşıyor. Onlara bizlerde gıptayla bakarak, acaba biz de ülkemizde bunları yapabilir miyiz diye düşünüyoruz” dedi.

    Avrupa’da arkadaşları ile birlikte hazırladığı meyvelik projesinin birincilik kazandığını anlatan Fennibay, isteyen herkese bu sanatı öğretebileceğini ifade etti.

  • F1 Bahreyn Grand Prix 2017’de birinci Sebastian Vettel

    Formula 1 Bahreyn Grand Prix 2017’de birinci Ferrari takımından Sebastian Vettel oldu.

    2017 Formula 1 sezonun üçüncü yarışın F1 Bahreyn Grand Prix 2017’de Sebastian Vettel 1. oldu. Mücadeleye ikinci cepten başlayan Lewis Hamilton, yarışı ikinci sırada noktalarken, kariyerinin ilk pole pozisyonunu elde eden Valterri Bottas ise üçüncü sırayı aldı.

    Yarışın başında ikinci sırayı kaybeden Hamilton, pit stop tercihleri sonrasında yerini geri adlı. Güvenlik aracının piste girmesinden iyi yararlanan Ferrari pilotu Sebastian Vettel ilk sırayı Bottas’tan aldı. Bu sıralama yarış sonuna kadar devam etti.

    Formula 1’de 2017 sezonunun dördüncü yarışı 30 Nisan 2017’de Rusya’da gerçekleştirilecek.

  • Kırk: “Sağlık turizminde dünyada birinci sıradayız”

    Ortadoğu Turizm ve Seyahat Acenteleri Derneği (OTSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kırk, Karadeniz’in Arap turistlerin son yıllarda gözde destinasyonları arasında birinci sırada yer aldığını belirterek dünyada da Arap turistlerin ziyaret ettiği birinci sıradaki ülkenin Türkiye, ikincisi sırada ise Amerika Birleşik Devletleri’nin olduğunu söyledi.

    “Fuarlara en fazla Trabzon katılıyor”

    Giresun Turizm Altyapı Hizmet Birliği (GİRTAB) tarafından düzenlenen toplantıya katılan Kırk, geçen yıl Doğu Karadeniz bölgesinde 410 bin gibi rekor seviyede Arap turist geldiğini belirtti. Kırk, “Ortadoğu turizmi deyince Karadeniz ciddi anlamda yol aldı. Yol almasının nedenlerinden bir tanesi de Trabzon‘a ve özellikle Uzungöl’e fırsat verildi. Bunu çok iyi değerlendirdiler. Ortadoğu’da yapılan fuarlara Karadeniz’den en çok gelen şehir Trabzon oldu. Samsun’da artık buna dahil oldu ama bunu artık Ordu ve Giresun’da yapmayı planlıyoruz. Çünkü son 10 yılda Karadeniz turizminde Uzungöl ile Trabzon payını aldı ve 410 bin ile geçen yıl rekor bir seviyeye geldi bu sene yaklaşık 600 bin beklenmektedir. Fakat gelen Arap turistlerin farklı destinasyonları aradıklarını biliyoruz ve biz bu destinasyonun Karadeniz’den kaybolmasını istemiyoruz onun için buraya hem Giresun’u hem Ordu’yu bir de Orta Karadeniz’in en önemli ili olan Samsun’u entegre etmeye çalışıyoruz” dedi.

    “25 Milyon Arap turistten 3,5 milyonunu alabiliyoruz”

    Arapların gayrimenkul ve yatırım konusunda Karadeniz’i önemsediklerini ifade eden Kırk, “ Biz bir araştırma yaptığımız vakit Ortadoğu’daki ülkeleri dolaştığımız zaman Araplar yıllık 25 milyonun üzerinde kendi ülkelerinden çıkıp farklı ülkelerde turist olarak tatillerini geçirmekteler. Fakat bunun sadece 3.5 milyonu ülkemizde gelmektedir. Nitelikli Arapları biz sadece 800 bin ile 1, 5 milyon arasında çekebiliyoruz. Bu güne kadar bu 1,5 milyon Arap yatırımcının ülkemize yatırım yaptığı mebla 25 milyar dolar civarında. Bu yatırımları genellikle İstanbul ve Karadeniz’de görebiliriz. Karadeniz’in her bölgesinde bir Arap yatırımcının mekanı, oteli ve bir AVM’sini görme imkanımız var” şeklinde konuştu.

    “Araplar en çok saç ve bıyık ekimi için Türkiye’ye geliyor”

    “Sağlık turizmi olarak hâlihazırda 3-4 milyar dolar civarında bir pay almış durumdayız” diyen Kırk sözlerine şöyle devam etti:

    “ Dünyadaki sağlık pastasında burada OTSAD’ın üyeleri olarak günlük, haftalık 150 ve 500 saç ekimi yapılıyor. Ciddi anlamda Araplar sadece saç ekiminde değil, bıyık, kaş ekimi, estetik gibi sağlık hizmetlerinde de faydalanmaktadırlar. Arapların dünyada ülkemizi tercih etmesi birinci sırada, ikinci sırada ise Amerika var. Biz Amerika’yı sağlık turizmi anlamında geçmiş durumundayız, hem fiyat olarak hem kalite olarak.”

  • Turkcell: “4.5G’nin birinci yılında dünyanın en hızlı interneti Türkiye’de”

    Türkiye’de 4.5G’de birinci yıla girilirken Turkcell’den yapılan açıklamada kullanıcılarına dünyanın en hızlı internetinin sunulduğu belirtildi.

    Turkcell’den Türkiye’de 1 Nisan 2016 yılında kullanıma geçilen 4.5G’nin ilk yılını doldurmasına sayılı günler kala açıklama yapıldı. Açıklamada, yapılan yatırımlarla en hızlı mobil internetin en uygun fiyatlarla müşterilerle buluşturulduğu belirtildi. Açıklamada Turkcell’in, bu alanda dünyanın lider operatörlerini geride bırakarak Türkiye’yi en hızlı 4.5G ile buluşturduğu bildirildi. Açıklamaya göre 4.5G’nin birinci yılına sayılı günler kala Speedtest’in geliştiricisi Ookla tarafından yayınlanan raporda Turkcell; Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya’nın lider mobil operatörlerini1geride bırakarak müşterilerine en hızlı interneti sunmayı başardı. Turkcell müşterilerinin ortalama indirme hızı 53.4 Mbps olurken, yükleme hızları ise 18.6 Mbps’ye ulaştı.

    4.5G ile geçen bir yılda data kullanımı yüzde 92 artarak 602 milyon GB’ye ulaştı

    Kısa zamanda sadece illerde değil tüm ilçelerde de 4.5G kapsamasını başarıyla tamamlayarak, 4.5G kapsamasını yüzde 82,5’e çıkaran Turkcell’in 4.5G müşteri sayısı ise 26 milyona dayandı. Turkcell müşterileri 4.5G ile birlikte data kullanımlarında da rekora imza attı. Müşteriler, 4.5G’li yaklaşık bir yıl boyunca toplamda 602 milyon GB’ye yakın data kullanarak bir önceki yıla göre kullanımlarını yüzde 92 oranında arttırdı. Turkcell müşterilerinin ortalama aylık data tüketimleri ise 5GB oldu.

    “Işık hızında mobil interneti köylere de götüreceğiz”

    Açıklamada Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu’nun görüşlerine yer verildi. 4.5G ile geçen yaklaşık bir yılı değerlendiren Terzioğlu, “4.5G ihalesinde yaptığımız yatırımla Türkiye’de 4.5G’de liderliğimizi ilan etmiştik. Ancak bunun bizim için yeterli olmadığını biliyorduk. Amacımız ülkemiz insanına dünyanın en yüksek mobil internet hızını gerçek 4.5G deneyimiyle sunmaktı. Bunun için yatırımlarımızı ara vermeden sürdürdük ve sadece Türkiye’nin değil dünyanın en iyi altyapılarından birini kurarak 2020’lerin teknolojileriyle hizmet vermeye başladık. Aradan geçen yaklaşık bir yıllık zamanda sadece illerimizi değil tüm ilçelerimizi de 4.5G ile donattık. Yakın zamanda köylerimizi de 4.5G ile buluşturacağız. Ülkemizi doğusundan batısına kuzeyinden güneyine 4.5G ağıyla örerek bilgiye herkesin istediği yerden istediği zaman ulaşmasını hedefledik. Bunu sağlamak için insanlarımıza bırakın Türkiye’yi, Avrupa ve Amerika’daki insanlardan daha hızlı mobil internet erişimi imkanı sunuyoruz. Hatta bu hıza onlardan daha uygun fiyatlarla ulaşmalarını sağlıyoruz. Bu da bizi fiyat ve performansta dünya liderliğine taşıyor” dedi.

    Bilgiye erişimi sadece data hizmetiyle sınırlı tutmadıklarının altını çizenTerzioğlu, “Sunduğumuz dijital servislerle de müşterilerimizin aldıkları bilgilerle hayatlarını zenginleştirip kolaylaştırmalarına yardımcı oluyoruz. BiP, Turkcell TV+, lifebox, Goller Cepte, fizy, Hesabım, Dergilik ve Turkcell Akademi uygulamalarını indiren müşteri sayımız, 4.5G’nin etkisiyle son bir yılda iki kattan fazla artarak 44,2 milyona yükseldi. Tabii ki bugün geldiğimiz noktayı da yeterli bulmuyoruz. Türkiye’nin Turkcell’i olarak üzerimizdeki sorumluluğun farkındayız. Bunun için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Bir yandan 4.5G’de yeni terminallerin gelmesiyle birlikte insanlarımızı 800 Mbps, 1 Gbps hızlarla buluşturmayı planlarken bir yandan da geleceğin teknolojilerinde ülkemizin de söz sahibi olması için çalışıyoruz. 4.5G teknoloji liderliğimizi 5G’de de sürdürmek ve öncü rolümüzü sürdürmek amacıyla 5G teknolojilerinin geliştirilme sürecinde aktif rol alıyoruz. Bu amaçla özellikle son 1 yıldır hem ulusal hem de global ölçekte çok önemli işbirlikleri yapıyoruz” diye konuştu.

    Kaan Terzioğlukonuşmasına şöyle devam etti: “Turkcell operatörler arasında, 2 GB’lik internet paketlerinin maliyetleri dikkate alınarak yapılan hesaplamada en uygun fiyatla mobil data sunan şirket oldu. Turkcell’in Türkiye’de 39 TL’den sunduğu paketlere, Fransa’daki kullanıcılar 77 TL, İngiltere’dekiler 89 TL, Amerika’dakiler ise 126 TL’den sahip olabildi. Bu sayede Turkcell müşterileri dünya çapındaki internet hızlarına en avantajlı fiyatlarla kavuşma şansını elde ettik. Ülkemiz için son derece kritik olan yerli teknolojilerin kullanımı konusunda da üzerimize düşeni fazlasıyla yapıyoruz. Türkiye’nin teknolojide tüketen değil üreten ülke olabilmesi yolunda katkı sağlamak için gece gündüz çalışarak yerli üretimi destekliyoruz. Gerek teknolojik altyapıda, gerekse bu altyapı üzerinden taşınacak data konusunda yerli kaynaklarla çalışıp üretme noktasında büyük bir hassasiyet taşıyoruz. Bu noktada birçok değerli kurumumuzla işbirliğinde içinde çalışıyoruz. İlk geliştirme aşamalarından bu yana güçlü bir destek sunduğumuz yerli baz istasyonu için 250 adet sipariş verdik. Yerli baz istasyonun yanı sıra ilk olarakTurkcell’ingirişimleri ile gündeme gelen ve yakında zamanda imzaladığımız Türkiye’nin ilk yerli 4.5Gbazistasyonu anteninin geliştirilmesine yönelik işbirliği anlaşmasının da yerli teknolojilerin gelişimine büyük katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Sadece 4.5G’de değil 5G’de de Ar-Ge çalışmaları ve yerli teknolojileri hayata geçirmek için ortak projelerde çalışıyoruz.

    4.5G’de birinci yıla girerken Türkiye’de 4.5G’yi sunmamız için bize bu ortamı yaratan başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Başbakanımız, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız ve BTK’ya teşekkürlerimizi sunarken, 4.5G’de liderlerimizi pekiştirerek dünya çapında hizmet sunmak için bizi cesaretlendiren tüm müşterilerimize şirketim adına sonsuz şükranlarımı sunarım”.

    4.5G’de birinci İstanbul

    4.5G’nin birinci yılına doğru giderken en çok mobil internet kullanan il 56 milyon GB ile İstanbul oldu. İstanbul’un dışında mobil internet kullanımının en yoğun olduğu iller ise sırasıyla Ankara,İzmir, Bursa,Antalya, Kocaeli,Muğla, Mersin,Konyave Gaziantep olarak yer aldı. Türkiye’deki en çok data tüketimi ise yaklaşık 2,5 milyon GB ile 18 Aralık günü yaşandı.