Etiket: birinci

  • 125 Proje için 5 milyon 814 bin TL ödenek alarak Türkiye’de açık ara birinci oldular

    125 Proje için 5 milyon 814 bin TL ödenek alarak Türkiye’de açık ara birinci oldular

    Erzurum İşkur Kendi İşini Kurma Projelerinde 125 Proje için 5 milyon 814 bin TL ödenek alarak Türkiye’de açık ara birinci oldu.

    İşkur İl Müdürlüğü, engelli ve eski hükümlü çalıştırmayan işverenlerden tahsil edilen idari para cezalarını kullanmaya yetkili komisyon tarafından verilecek 2021 yılı 1. dönem proje destekleri için başvuruların 18 Aralık 2020’ye kadar yapılabileceğini duyurdu.

    Engelli ve eski hükümlülerin kendi işlerini kurmasına, engellilerin mesleki eğitim ve rehabilitasyonları, işe ve işyerine uyum projeleri, destek teknolojileri ve korumalı işyerleri ile diğer projeler aracılığı ile istihdamlarına yardımcı olma amacıyla açıklanan proje desteğine başvurular; 18 Aralık 2020 mesai saati sona erene kadar Erzurum Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğüne bir asıl ve bir 1 kopya olarak elden verilebilecek veya posta ile gönderilebilecek.

    Erzurum Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Abdulkadir Mutlu, “Engelli vatandaşlarımız için komisyon değerlendirmesinden geçecek başvurular, başvuru sahibinin talebine göre kuruluş işlemleri, işletme gideri ve kuruluş maliyetleri başlıklarında karşılanabilecek, eski hükümlüler için desteğe uygun görülen projelere kuruluş desteği verilebilecek.” dedi.

    Mutlu, projeye başvuracak vatandaşlarda aranacak şartlar ve proje başvuru rehberine ilişkin ayrıntılı bilgiye www.iskur.gov.tr adreslerinden ulaşılabileceğini kaydetti.

    Erzurum Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü olarak 2020 yılı 2. döneminde Engelli hibe başvurusunda 90 proje, Eski Hükümlü Hibe başvurusunda ise 35 proje toplamda 125 proje kabul edilerek 5 milyon 814 bin TL ödenek tahsis edildiğini dile getiren bunun aynı zamanda 90 engelli 35 Eski Hükümlü iş arayanın iş sahibi yapıldığı yani istihdama dahil edildiği anlamına geldiğini beyan eden Mutlu bu yılda geçen yıl olduğu gibi uygun görülen proje sayısı bakımından Türkiye’de iller arası sıralamada açık ara birinci olduklarını söyledi.

    Hem engelli hem de eski hükümlülerin başvuru şartlarında 18 yaşını tamamlamış ve İŞKUR’a kayıtlı olmak, işyerinin kurulacağı il sınırları içerisinde ikamet ediyor olmak, KOSGEB onaylı Girişimcilik eğitim programı sertifikasına sahip olmak, hangi sebeple olursa olsun emekli olmamak, kendi üzerine kayıtlı işyeri/işletme olmamak (Proje başvuru rehberi yayım tarihi itibari ile proje konusu meslekte son bir yıl içerisinde terk mükellefi olmamak), herhangi bir icra dosyası bulunmamak, kendisine vasi tayini yapılmamış olmak, kurulacak iş ile ilgili başka mevzuatlarda aranılan diploma, sertifika, izin vb. belgelere sahip olmak ve aranılan diğer şartlara haiz olmak bulunuyor.

    Erzurum İşkur İl Müdürü Abdulkadir Mutlu ; yeni dönem başvuruları için aranan ortak şartlar arasında diğer başvurulardan farklı olarak Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvancılık projelerinde “Sürü Yönetim Elemanı/Hayvan Yetiştiriciliği” belgesine, Arıcılık projelerinde ise “Arıcılık” belgesine (sertifikasına) son başvuru tarihi itibariyle sahip olma şartının eklendiğini vurguladı.

    Engelliler için işgücünün en az %40’ından yoksun olduğunu belirten Mutlu, ‘‘Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları’’ ile belgelendirmesi gerektiğini Eski hükümlülere yönelik hibe desteğinde eski hükümlünün projesini Adalet Bakanlığının ilgili birimleri (denetimli serbestlik müdürlükleri, koruma kurulları gibi) aracılığı ile “Proje Başvuru Rehberi”nde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde hazırlamaları ve yine ilgili birimler aracılığı ile İl Müdürlüğüne ileteceğini Eski hükümlünün doğrudan kendisinin yapacağı başvuruların geçersiz olacağını ve iade edileceği konusuna dikkat çekti.

    Mutlu, “Kurumda profil nitelikli danışmanlık sistemine geçildiğini hizmet konusunda engelli iş arayanlar için Engelli Danışmanlık Sistemini oluşturulduğunu kuruma gelen engellilerin sıra numarası almadan kendileri için ayrılan özel odada özel eğitimli engelli danışmanlarımızdan hizmet alabiliyorlar. Bu pandemi döneminde bile engelli iş arayanların işe yerleştirilmesi için özel çalışma “Destekli İstihdam Modeli” uygulanarak firmalar ile irtibata geçilerek engelli iş arayanların görüşme yaptırılması sağlanmıştır” dedi.

    Yılın başından bu yana 236 engellinin özel sektörde işe yerleştirildiğini belirten Mutlu; 43 engellinin ise İş başı eğitim Programlarından yaralandığını hedeflerinin yıl sonuna kadar 300 engellinin işe yerleştirilmesi olduğunu beyan etti.

    Projeye başvurmak isteyen kişilerin; başvuru için istenen belgeler, başvuruya dair tüm şartlar ve ayrıntılı bilgi için www.iskur.gov.tr’ nin duyurular bölümünden, 444 75 87 ve Alo 170 numaralarından bilgi alabilecekleri belirtildi.

  • Bartın Üniversitesi öğrencileri “Üniversitelerarası Lojistik Vaka Yarışması”nda birinci oldu

    Bartın Üniversitesi öğrencileri “Üniversitelerarası Lojistik Vaka Yarışması”nda birinci oldu

    Bartın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölümü öğrencileri katıldıkları 17. Üniversitelerarası Lojistik Vaka Yarışması’nda 67 takım arasından birinci oldu.

    Mars Logistics ve Lojistik Derneği (LODER) iş birliğiyle gerçekleştirilen ve bu yıl 17’ncisi düzenlenen Üniversitelerarası Lojistik Vaka Yarışması’nın sonuçları açıklandı. Lojistik zeka, ekip çalışması, proje yönetimi gibi pek çok donanıma hâkim olmayı gerektiren, sektörü yakından tanıma ve analiz etme imkanı sunan 17. Üniversitelerarası Lojistik Vaka Yarışması’nda Bartın Üniversitesi öğrencileri büyük bir başarı elde etti. Bartın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölümü öğrencileri Melek Efe, Eray Kirenci ve Gizem Sefa Kireççi’den oluşan ekip yarışmaya katılan 67 takım arasından birinci olmayı başardı. Tüm aşamaları başarıyla tamamlayan Bartın Üniversitesi öğrencileri 4 bin 500 liralık ödülün yanı sıra Mars Lojistikte yaz döneminde staj yapma hakkı kazandı.

    “Bölgemizin ve ülkemizin kalkınmasında öğrencilerimiz önemli bir rol oynayacak”

    Aldıkları başarılardan dolayı öğrencileri tebrik eden Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, “Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından ‘Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Projesi’ kapsamında ‘Akıllı Lojistik ve Bütünleşik Bölge Uygulamaları’ alanında ihtisaslaşmaya hak kazanan Üniversitemiz, bölgemizin ve ülkemizin kalkınmasına destek olacak nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesi doğrultusundaki hedeflerine kararlılıkla yürüyor. ‘Filyos Limanı Projesi’ne odaklanarak bölgemizin ekonomik aktörleri arasındaki hareketliliği destekleyecek çalışmalar yapmaya devam ediyoruz. Aynı zamanda bölgesel gereksinimleri karşılayan eğitim programlarını geliştirerek, bulunduğu bölgeyi daha iyi bilen öğrenciler ve mezunların istihdamıyla bölge temelli öğrenme süreçlerini hayata geçirdik ve bu yönde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu çalışmalarımızın bir neticesi olarak 2 yıl önce açılan Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölümü öğrencilerimizin aldıkları başarıyı önemsiyoruz. Geleceğimizi inşa edecek öğrencilerimiz aldıkları kalite eğitimle bölgemizin ve ülkemizin kalkınmasında önemli bir rol oynayacaklardır. Bu düşüncelerle öğrencilerimiz Melek Efe, Eray Kirenci ve Gizem Sefa Kireççi’yi tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum. Öğrencilerimizi geleceğe hazırlayan akademik ve idari insan kaynağımıza da teşekkür ediyorum. Ayrıca Yeni YÖK vizyonuyla tüm yükseköğretim kurumlarımızda olduğu gibi bizleri de kalite eksenli yolculuğumuzda daima destekleyen YÖK Başkanımız Sayın M. A. Yekta Saraç’a ve YÖK Yürütme Kurulu üyelerimize de şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.

  • Vali Yazıcı: “Eğitim birinci önceliğimiz”

    Vali Yazıcı: “Eğitim birinci önceliğimiz”

    Antalya Valisi Ersin Yazıcı, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne atanan Hüseyin Er’i makamında ziyaret ederek, “Eğitim birinci önceliğimiz. Bu konuda her türlü desteğe varız.” dedi.

    Vali Ersin Yazıcı, Alanya İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden, Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne atanan Hüseyin Er’i ziyaret ederek “Hayırlı olsun” dileklerini iletti. Ziyarette Vali Yazıcı, İl Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Er’den, eğitim faaliyetleri, projeler ve pandemi sürecinde okullarda alınan önlemler ile ilgili bilgi aldı.

    İl Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Er’e yeni görevinde başarılar dileyen Vali Yazıcı, “Meslek hayatım boyunca eğitim konusu ajandamda hep birinci sırada yer aldı. Ülkemiz için geleceğimiz için eğitimin her zaman önceliğimiz olması gerektiğini düşünüyorum. Günümüz gençlerini okuyan araştıran soran sorgulayan üreten ve farklı bakış açıları ile ülkeyi aydınlık yarınlara taşıyacak kişiler olarak yetiştirmeliyiz. Görev yaptığım her yerde başta kitap okuma alışkanlığı olmak üzere, eğitime önemli katkılar sunmaya çalıştım. İlkokuldan üniversiteye eğitim çağındaki tüm çocuklarımızla ilgilenmeye gayret ediyorum. Geleceğimizin teminatı çocuklarımızı ve gençlerimizi yarınlara daha güçlü bir şekilde hazırlayabilmek adına Antalya’da da eğitim gündemimde ilk sırada olacak.” dedi.

    İl Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Er, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek Vali Ersin Yazıcı’ya teşekkür etti.

  • Ortaokullar arasında düzenlenen kompozisyon yarışmasında birinci oldu

    Ortaokullar arasında düzenlenen kompozisyon yarışmasında birinci oldu

    Çanakkale Savaşları’nın 105. yıldönümü anma törenleri kapsamında düzenlenen yarışmada, Tekirdağ’ın Muratlı ilçesinden Mithatpaşa Ortaokulu öğrencisi Büşra Karaoğlan birinci oldu.

    Çanakkale Savaşları’nın 105. yıldönümü anma törenleri çerçevesinde Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürlüğüne bağlı ortaokullar arasında düzenlenen kompozisyon yarışmasında kompozisyon dalında birinci olan Muratlı Mithatpaşa Ortaokulu öğrencisi Büşra Karaoğlan, 3 bin 500 TL para ödülü almaya hak kazandı.

    Çanakkale Savaşları’nın 105. yıldönümü anma törenleri ana başlığından hareketle öğrencilerin, Çanakkale Savaşı’nın dünü, bugünü ve yarınına ilişkin duygu ve düşüncelerini sosyal, kültürel ve tarihi önemini, ulusal ve uluslararası barış, dostluk, kardeşlik duygu ve düşünceleri ile geçmiş kültürel değerlerle yeni kültürel değerler arasında kurduğu bağı, gözlemlerini vb. yansıtan resim, şiir ve kompozisyon yazma yarışmasında dereceye giren Büşra Karaoğlan’ın ‘Çanakkale’yim ben’ adlı kompozisyonu oldu.

  • Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın: “Önümüzdeki süreçte eğitim birinci önceliğimiz”

    Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın: “Önümüzdeki süreçte eğitim birinci önceliğimiz”

    Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Odaklanmamız gereken tek nokta çocukların alması gereken eğitimi vermemizdir. Çocukların nitelikli eğitim alma konusunda hepimiz üstümüze düşen görevi yerine getirmeliyiz” dedi.

    Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Covid-19 salgınının eğitim üzerinde oluşturduğu tahribatı en aza indirmek için gerçekleştirilen saha çalışması sonucunda hazırlanan “Pandemi Sürecinde Okulları Güvenle Açmak: Öğretmen ve Veli Araştırması” raporunu Eğitim-Bir-Sen Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısıyla açıkladı. Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıktığı tarihten bu yana virüsün hala etkisini sürdürdüğünü belirten Yalçın, Milli Eğitim Bakanlığının yaptığı açıklama doğrultusunda 21 Eylül tarihinde aşamalı ve seyreltilmiş olarak okulların açılacağını hatırlattı. Yalçın, “Geride bıraktığımız dönemde uzaktan eğitim sürecini test ettik. Uzaktan eğitim sürecini analiz etme konusunda yeterli çalışma yapılmamıştı. Türkiye’de örgütlü en büyük eğitim sendikası olarak bu konuya ilişkin bir çalışma yapmak, veriler, analizler ışığında yeni dönem politikalarına katkı sunma amacıyla bir gayretimiz oldu” diye konuştu.

    Yalçın, söz konusu raporda yer alan sayısal verileri de aktararak, çeşitli önerilerde bulundu. Türkiye’nin ileriki dönemde en önemli iki konusunun sağlık ve eğitim olduğunu söyleyen Yalçın, Türkiye genelinde toplam 9 bin 64 öğretmen ve 20 bin 52 velinin katıldığı istatiksel verileri şöyle açıkladı:

    “Araştırmada uzaktan eğitim sürecinde öğretmenlerin yüzde 75,7’si, öğrencileriyle belirli aralıklarla canlı ders yaptığını görüyoruz. Bu bağlamda öğretmenlerin öğrencileriyle canlı ders yapma oranlarının artması, öğrencilerin okula ilişkin aidiyetlerinin güçlenmesi açısından son derece önemli. Çocuğu ortaokulda olan veliler yüzde 77,8 ile, ortaöğretimde olan veliler yüzde 73,5, çocuğu ilkokulda olan veliler yüzde 63,3 ile bu anlamda sürece ilişkin değerlendirmelerini ortaya koyarken, çocuğuyla öğretmenlerinin belirli aralıklarla canlı ders yaptığını kayıt düşmüşlerdir. Bölgelere göre bakıldığında Batı Marmara’daki velilerin yüzde 81’i, Doğu Karadeniz’deki velilerin yüzde 78,3’ü, Batı Karadeniz’deki velilerin yüzde 74,3’ü ve Ege’deki velilerin yüzde 73,3’ü çocuğuyla öğretmenlerinin belirli aralıklarla canlı ders yaptığını ifade ederken, Orta Anadolu’daki velilerin yüzde 62,3’ü, Akdeniz’deki velilerin yüzde 65,3’ü ve İstanbul’daki velilerin yüzde 67,1’i çocuğuyla öğretmenlerinin belirli aralıklarla canlı ders yaptığını ifade etmişlerdir.”

    Öğretmenler ve velilerden alınan yanıtlar ışığında yüz yüze eğitim hakkında verileri açıklayan Yalçın, “Yüz yüze dersler konusu güvenli mi, kaygı var mı konusunu araştırdık ve araştırmaya katılan velilerin yüzde 14,5’i, öğretmenlerin yüzde 14,8’i bu sonbahar döneminde yüz yüze dersler için öğrencileri okula göndermeyi güvenli bulurken, velilerin yüzde 70,9’u ve öğretmenlerin yüzde 78,8’i okulların açılması konusunda kaygılarını ifade etmiştir. Fakat aynı araştırma bu süreçte velilerin yüzde 70,6’sı okullar açılmadığında ve uzaktan eğitim yapıldığında öğrencilerin eğitimlerinden geri kalacağını ifade etmiştir. Yüzde 13,8’i ise öğrencilerin eğitimlerinden geri kalacakları ifadesine katılmadıklarını belirtmiştir. Öğretmenlerin yüzde 63,8’i okullar açılmadığında ve uzaktan eğitim yapıldığında öğrencilerin eğitimlerinden geri kalacağını belirtirken, yüzde 18,9’u ise bu düşünceye katılmamıştır. Burada görünen bir gerçek var, okulların açılması konusu son derece önemli. Velilerde, öğretmenlerde okulların açılması konusunda bir beklenti söz konusu. Kaygılar boyutuyla da kaygılarının ortadan kaldırılması konusunda yetkililere sorumluluk yüklüyorlar” şeklinde konuştu.

    Canlı derslere katılmayan öğrencilere ek canlı ders konusunda da yapılan çalışmanın öneminden bahseden Yalçın, konunun cinsiyet, yaş, mesleki deneyim yönlerinden ele alındığını aktardı. Yalçın, “Canlı ders yapan erkek öğretmen oranı yüzde 78,2 olarak gözüküyor, kadın öğretmen oranının da yüzde 73,2 olduğunu görüyoruz. Belirli aralıklarla canlı ders yapma oranı 21 yıl ve üzeri deneyime sahip öğretmenlerde yüzde 73 iken, 16-21 yıl mesleki deneyime sahip olan öğretmenlerde yüzde 78,5’tir. İlkokullarda öğretmenlerin yüzde 65,9’u belirli aralıklarla canlı ders yaptığını ifade ederken, ortaokul öğretmenlerinde bu oran yüzde 82,3, ortaöğretim öğretmenlerinde ise yüzde 81,6’dır. Derse katılmayana ek canlı ders oranını ölçtüğümüzde 6-10 yıl arası mesleki deneyime sahip öğretmenlerin yüzde 92,3’ü canlı derslerine katılmayan öğrencilere yönelik olarak ek canlı ders yaptığını, ödev verdiğini, ders ile ilgili doküman gönderdiğini veya diğer yöntemleri kullandığını belirtmiştir. Kademelere göre bakıldığında ilkokul öğretmenlerinin yüzde 95,7’si, ortaokul öğretmenlerinin yüzde 90,4’ü ve ortaöğretim öğretmenlerinin yüzde 88,3’ü canlı derslerine katılmayan öğrencilere yönelik olarak ek canlı ders yaptığını, ödev verdiğini, ders ile ilgili doküman gönderdiğini veya diğer yöntemleri kullandığını ifade ediliyor” diye konuştu.

    Öğretmenler ve veliler konusunda etkin bir bağ kurulması gerektiğine inandığını belirten Yalçın, tarafların virüsün bulaşma konusunda kaygıları olduğunu vurguladı. Yalçın, “Burada yapılması gereken kaygı nedeniyle okulları kapalı tutmak değil, virüsün yayılımını engelleyici önlemleri katı bir şekilde almak ve okulları güçlü kılmak. Bunun için öncelikli olarak okulların ihtiyaç duyduğu hijyen malzemeleri ve ek temizlik personeli hiç geciktirilmeden sağlanmalıdır. Alınan tüm önlemler konusunda veliler ve öğretmenler ayrıntılı olarak bilgilendirilmeli, velilerin ve öğretmenlerin kaygıları giderilmelidir” diye konuştu.

    Yüz yüze eğitimin mutlaka yapılması gerektiğine dikkat çeken Yalçın, dünyada da yüz yüze eğitimin birinci öncelik olduğunu belirtti. Yalçın, “Artık bu konu halk sağlığı konusudur. Hiçbir bahane ve hiçbir gerekçe yüz yüze eğitimi engellememeli. Devlet üstüne düşeni bütün yükümlülüğüyle yerine getirmeli. Dün Milli Eğitim Bakanı önümüzdeki haftaya ve gelecekteki süreçle ilgili yayınlarla bazı önemli hususları paylaştı. Sınavların mutlaka ölçme ve değerlendirmenin sağlanacağı ortamlarda yüz yüze yapılacağını ifade etti. Bunu son derece önemli buluyoruz. Çünkü çocuklar, dersi takip etme noktasında o derse ilişkin ölçme yapılmayacaksa o dersi önemsiz görmektedir. Derslerin tüm müfredatın uygulanacağı şekilde yüz yüze eğitimse yüz yüze, pandeminin arttığı bölgelerde uzaktan eğitim, televizyondan canlı yayın şeklinde yapılmasını istiyoruz. Odaklanmamız gereken tek nokta çocukların alması gereken eğitimi vermemizdir. Çocukların nitelikli eğitim alma konusunda hepimiz üstümüze düşen görevi yerine getirmeliyiz. Önümüzdeki süreçte eğitim birinci önceliğimiz” dedi.