Etiket: “Birileri

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: “İstanbul’un fethi bizim için ne kadar iftiharsa birileri için de o derece büyük felaket günüdür”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İstanbul’un fethi bizim için ne kadar sevindirici ne kadar iftihar bir hadiseyse birileri için de o derece büyük felaket günüdür. Biz bu şehrin sokaklarına zulüm 1453 başladı diye yazanları unutmadık. Bizans askerlerinin kostümleriyle polisimizin, askerimizin karşısına dikilenleri unutmadık. 15 Temmuz günü tankları alkışlayanları kontrollü darbe diyerek zafere gölge düşürmeye çalışanları unutmadık” dedi.

    Fatih Sultan Mehmet Han’ın İstanbul’u fethinin 565’inci yılı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Haliç Kongre Merkezi Sahilinde düzenlenen görkemli törenle kutlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, programa katılanlara iftar yaparak, yapılan kutlama gösterilerini izledi. Gösterilerin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara hitap etti.

    “Türk milletinin çıkarlarına göre değil, Bizans’ın günümüzdeki temsilcileri olan güçlerin taleplerine göre sıralayan partilerle yarışıyoruz”

    Fetih şöleninde dua ederek konuşmaya başlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İstanbul’un fethi bizim için ne kadar sevindirici ne kadar iftihar bir hadiseyse birileri içinde o derece biri büyük felaket günüdür. Biz bu şehrin sokaklarına zulüm 1453 başladı diye yazanları unutmadık. Bizans askerlerinin kostümleriyle polisimizin, askerimizin karşısına dikilenleri unutmadık. 15 Temmuz günü tankları alkışlayanları kontrollü darbe diyerek zafere gölge düşürmeye çalışanları unutmadık. Bayrağı görmeye dayanamayanları, ezandan rahatsız olanları unutmadık. Uzağa gitmeye gerek yok 24 Haziran seçimleri sürecinden yaşadıklarımız bile tek başına bu gerçekleri göstermeye yeter. Bu seçimlerde dış politika vaatlerini Türkiye’nin Türk Milletinin çıkarlarına göre değil Bizans’ın günümüzdeki temsilcileri olarak gördüğü güçlerin taleplerine göre sıralayan partilerle yarıştığımızı biliyoruz. Türkiye’ye terörle mücadelen ekonomik şantaja saldırılarak daha her konuda saldırılanların ağzıyla dış politika perspektifini kuranlar İstanbul’un fethini hala hazmedemeyenlerdir” dedi.

    “Atatürk’ün mirasına ihanet ediyorlar”

    CHP’nin seçim beyannamesine değinen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tüm dünyanın Batı ülkelerinde yükselen İslam düşmanlığından endişe ettiği dönemde, seçim beyannamesinde İslam ifadesini sadece İslami Radikalimiz kavramıyla geçinen bir parti elbette Fatih’in mirasına sahip çıkmayacaktır. Cumhuriyeti kuran parti olduğu halde, milletimizi bölmek, devleti yıkmak için çalışan bölücülerin gelenler Atatürk mirasına ihanet ediyorlar. Darbelerin, cuntaların, vesayetin ülkemize yaşattığı acıya rağmen hala 27 Mayıs darbesini savunanlar bu ülkenin geçmişini mahvettikleri yetmiyor gibi geleceğine de göz dikmişler gibidir. Biz 16 yıldır bunlarla mücadele ederek ülkemizi geliştirdik ileriye taşıdık, bugünde hala aynı zihniyetle mücadele ediyoruz. Fatih’in İstanbul’u fethederken inanç ve kararlılık vizyon neyse bizim Türkiye’yi 2023, 2053, 2071 hedeflerine taşıma konusundaki duruşumuz aynıdır. İşte bunun için, erdem irade ve cesaretle Türkiye’yi şahlandıracağız diyoruz. İşte bunun için vakit Türkiye vaktidir” diye konuştu.

    “İstanbul Türkiye’nin kalbidir”

    İstanbul’u kalbe benzeterek hediye olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul bize ecdadın en kıymetli hediyesidir. Kalp dursa diğer organlarda görevlerini yerine getiremez. İstanbul Türkiye’nin kalbidir. Bunun için İstanbul’un üzerine adeta titremeliyiz. Sadece hizmetlerle değil, aynı zamanda İstanbullunun gönlünü de kazanmak bu şehre sahip çıkabiliriz. Buradan Haliç’i de tertemiz hale getirdik. Burayı da benden sonraki arkadaşlarım en son Kadir beyin döneminde bitti. Haliç Kongre Merkezine böylece ulaştık. Burada törenleri yapıyoruz. 1994 yılında Büyükşehir Belediye başkanlığını aldığım da İstanbul’la bugünkü İstanbul arasında dağlar kadar fark var. Bu bir aşk, biz İstanbul sevdalısıyız derken bunu kastettik. Laf ile aşk olmaz. Aşk ile koşan da yorulmaz. Sokaklar çöp dağlarıydı, hava kirliliği almış başını gidiyordu. Musluklardan su akmıyordu. O gün bugün su sıkıntısı yok. Bu iş aşk işi, birilerinin dediği gibi şuna karşıyım, buna karşıyım değil, başındaki zat ana muhalefetin başında Sabiha Gökçen’e karşıydı, buraya uçak iniyor mu diyordu. Bizden önce yapıldı. İktidara geldiğimizde uçak falan inmiyordu. 750 milyon dolara falan mal oldu orası uçak inmeyen buraya biz geldikten sonra uçak inmeye başladığı gibi yetmez hale geldi. Yeni terminali ve pistler yapmaya başladık. Ey Kılıçdaroğlu bu işler durup dururken olmuyor. Sabiha Gökçen’de yetmedi, Atatürk Havalimanı da yetmedi, dünyanın ilk 3 içerisindeki havalimanını yapıyoruz. 29 Ekim‘de ilk etabını açacağız. İlk etapta 90 milyon yolcu kapasitesi var. 2023’te 150 milyon yolcu kapasitesine ulaşacak. Atatürk Havalimanını olduğu gibi Osmanlı’da olduğu gibi millet bahçesi haline getiriyoruz. O dev araziyi Amerika’da Central Parkın 3 katıdır. Öyle bir millet bahçesine inşallah İstanbullumuz sahip olacak” dedi.

    “Kamu özel ortaklığıyla ilgili sana 24 Haziran sonrası ücretsiz olarak ders verebiliriz”

    “Seçim sonrasında ücretsiz ders verebiliriz” diyerek konuşmasını sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diyor ki ben dokundurtmam. Buna sorarsa aynı şekilde 3’üncü havalimanını yaptırmazdı. Para yok neyle yapacaksın diyor. Kaynak çoğaltmak, çeşitlendirmek nedir. Anlamazsın ki. Bunlar kamu özel ortaklığından anlamaz. Bizim yaptığımız dev yatırımların çoğu böyle. Ben buradan bir tavsiye de bulunayım öğrenmek isteyebilirsin. Sana seçimden sonra bunun ücretsiz bunun dersini verebiliriz. Fırsatımız olacak ondan sonra, ama 24 Haziran’ı aşalım işimiz çok. Yalova’ya giderken Osmangazi köprüsünü kullanıyorsun. Oradan buradan gelirken rahat yolculuk edin diye. Biz bunları bizim paramızla yapılmadı. Ortaklaşa burayı yaptılar. Belli bir süre sonra bize bırakacaklar. Marmaray, Avrasya Tüneli böyle yapıldı. Bunlar anlamaz. Bizim icraatımızın ulaştığı yere bunların hayalleri ulaşamaz” şeklinde konuştu.

    “Atatürk Havalimanı sahasının yanında 4 farklı yere daha millet bahçesi oluşturuyoruz”

    Millet bahçelerinin yapılacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Atatürk Havalimanı sahası yanında, Başakşehir, Maslak, Pendik, Bakırköy’de 4 tane millet bahçesi kuruyoruz. Şehrin çeşitli yerlerinde 30 yeşil alan oluşturuyoruz. Başakşehir ve ikitelli de 2 ayrı şehir hastanesi yapıyoruz. Taksimdeki Atatürk kültür merkezini yıktır. Şimdi projeyi hayata geçireceğiz. Türkiye’nin en büyük opera binasını oraya kuruyoruz. Artık iş başladı. İstanbul’un şanına yakışır bir eser” dedi.

    “Rami Kışlasını ülkenin en büyük kütüphanesine dönüştürüyoruz”

    Ramiz Kışlasının olduğu yeri kütüphane yapacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rami kışlasını ülkenin en büyük kütüphanesine dönüştürüyoruz. Cumhurbaşkanlığı’nda 5 milyon, Rami Kışlasındaki kütüphanenin 7 milyon olacak. Buralar 24 saat sürekli açık olacak. Kuleli askeri lisesini de müze olarak şehrimize kazandırıyoruz. Haliç tersanesiniz bilim ve teknoloji haline getiriyoruz. Marmara’yı otoyolla kuşatıyoruz. Hangi istikamete giderseniz gidin hızlı bir şekilde gideceksiniz. 3 katlı tünel de bizim yeni dönem projemizde yer alıyor. Bunun yanında önümüzdeki dönemde pek çok yatırımla hizmet edeceğiz. İstanbul’a ne yapsan az. Burası muhteşem mübarek bir şehir. Buraya hizmet yakışır. İstanbul’a kazandırdığımı manevi zırh olarak gördüğümüz Çamlıca Camini 10 Haziranda ibadete yetiştirmek istiyoruz. Yetiştiremeyeceksiniz, yetişeceği zaman yapalım. İlla seçim falan diye böyle bir şeye girmeye gerek yok. Muhteşem bir eser” ifadelerini kullandı.

  • Bakan Albayrak: “Birileri Selahattin Eyyubi’nin, Kudüs’ün intikamını almak için mi bu coğrafyaya operasyon çekiyor”

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, “Birileri acaba Selahattin Eyyubi’nin, Kudüs’ün intikamını almak için mi bu coğrafyaya operasyon çekiyor” dedi.

    Hakkari ziyaretinin ardından Van’a gelen Bakan Berat Albayrak, Van Valiliği ve AK Parti Van İl Başkanlığı ziyaretinin ardından DoubleTree by Hilton Hotel Van’da Van Valiliği tarafından verilen iftar yemeğine katıldı. Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Murat Zorluoğlu’nun ardından kürsüye çıkan Bakan Albayrak, Hakkari’nin Çukurca ilçesinde çok önemli bir petrol sondaj sürecini başlattıklarını belirtti. Albayrak, “Hakkari’de önemli temaslarda bulunduktan sonra Van’a uğramadan Ankara’ya geçmek olmazdı. Bölge ve ülkemiz için güzel bir başlangıcı hep birlikte başlattık. Bölge ve ülkemizi daha da ihya edecek çok önemli ve hayırlı çalışmaların adımını her geçen gün, özellikle bölge coğrafyası için hayırlı niyetlerle hayırlı akıbetleri doğuracak bir süreci inşallah hep birlikte yaşayacağız” dedi.

    “Bölgemiz artık kan ve gözyaşıyla anılmayacak”

    Uzun zamandır Van’a gelmeyi düşündüğünü, ancak bugüne nasip olduğunu ifade eden Albayrak, “Seyyid Fehim Arvasi’nin, Mir Fehim Hasan Veli’nin şehrine gelerek, Ramazan ayında bu manevi havayı hep birlikte teneffüs etmek bizim için ayrı bir muhabbet ve güzellik vesilesidir. Van, son dönemde değişen çehresiyle ayrı bir memnuniyet duydum. Bölgeyi ve coğrafyayı istikrarsızlığa sürükleyen terör belasının kökünü bu topraklardan kazıdıkça, inşallah her şey daha güzel güçlü istikrarlı ve mutlu ve umutlu olacak. Bölge halkının gündeminden bu resmi tasfiye edeceğiz. Son iki yıldır çok güçlü ve kararlı bir süreç emin adımlarla ilerliyor. Bölgemiz artık kan ve gözyaşıyla anılmayacak. Dünya güzeli bir Van. Sabah Hakkari’deydik. İsviçre’de böyle dağlar yok” ifadelerini kullandı.

    “Allah’ın izniyle Türkiye olarak biz köprüyü geçtik”

    Çukur siyasetine tepki gösteren Albayrak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Çukur siyasetine bel bağlayanların, bölgeyi nasıl ateşe verdiğine hepimiz şahit olduk. Polisimize askerimize sivil komşumuza, insanımıza esnafımıza taş atan kurşun sıkan, kamu malını yağmalayanlara, Yasin Börü’leri vahşice şehit edenlerin hepimiz çok yakından şahidiyiz. Bugün hem Türkiye’de hem de Suriye’de ve Irak’ta yaptığımız operasyonlarda hep şunu gördük. Bugün bölgeyi istikrarsızlığa sürüklemeye çalışıp, kan ve gözyaşını büyütmeye çalışanların hepsinin ipine bir bakıyorsunuz çok uzaklara dayanıyor. Bu coğrafyadan değil, dışarıdan geliyor. Bu silahlar; ülkeyi, bölgeyi, coğrafyayı istikrarsızlığa sürüklemeye çalışanların ipi hep dışarıdadır. Bölge insanımızın, bu bölge siyasetinde yaşanılanlara bu kırılmaya çok daha net bir şekilde şahit olduğu ve görmesi gerektiği bir dönemden geçiyoruz. Olay Türkiye’nin ötesindeki bir süreçtir. Allah’ın izniyle Türkiye olarak biz köprüyü geçtik. Ama bölge üzerinde baktığımızda, yüklendiğimiz sorumluluk, bütün bu coğrafyanın tamamında 15 yıldır bilinçli bir şekilde operasyon olduğunu görüyoruz.”

    Selahattin Eyyubi vurgusu

    Konuşmasında Selahattin Eyyubi’nin önemine vurgu yapan Bakan Berat Albayrak, “Bu coğrafyadaki tüm kardeşlerime hep şunu söylüyorum. Sabah Hakkari’de de söyledim. Birileri acaba Selahattin Eyyubi’nin Kudüs’ün intikamını almak için mi bu coğrafyaya operasyon çekiyor. Bu cümle çok önemli. Bu cümleyi çok yakın bir Kürt kardeşim söyledi. Birileri bin yıllık intikam operasyonu için mi, Selahattin Eyyubi’nin intikamını almak için mi bu coğrafyada bu yaşanılanlara şahit oluyoruz. Eğer böyle bir resim varsa, bu yaşanan süreci görmek, sadece görmek de yeterli değil. Bu hakikati etrafımıza anlatmak, tüm bölge coğrafyasının geleceği için farz-ı kifayedir. Özellikle vatandaşlarımız üzerinde bazılarının nasıl kirli hesaplar peşinde koştuklarına siz şahitsiniz. Bölge üzerinde birileri bu bin yıllık intikamı almak için çalışırken, bu soruları soruyor muyuz. Esas önemli olan bu. Acaba bin yıl önce bu milletin ve ümmetin kaderini değiştiren Selahattin Eyyubi’nin intikamını birileri torunlarına mı almak istiyor? Bunu görmemiz lazım. Hepsi hikaye. Bölge bir rol model arıyorsa, bu coğrafyanın dışında, başka taraflardan, ateist, dinsiz bir kültürden mi bunu devşirmeli, yoksa bin yıllık bu coğrafyanın membamında içmiş, rol modelle, kahramanlıkla, dünya tarihine geçmiş zaferleriyle bu isimleri örnek almak durumunda. Birileri bu isimleri bizlere unutturmaya çalışırken, neyi yutturmaya çalışıyor, bunun farkında mıyız acaba? Biz bu coğrafyanın kaderini bin yıldır birlikte yazıyorsak, bu coğrafyanın dışından gelip 100 yıldır buraya operasyon çekmeye çalışanları da görmek zorundayız” diye konuştu.

    “Cesur bir dik duruş sergileyen tek lider, Cumhurbaşkanımızdır”

    “Bu topraklarda operasyon yapmak isteyenler, öncelikle bu kardeşliği hedef alıyorlar” diyen Albayrak, şöyle devam etti:

    “Bölgenin sorunlarını, 15 yıllık süreçte çözebilecek tek ülke, tek lider, kim acaba? Bölge insanının can güvenliğinin, huzur ve istikrarının teminatı 15 yıldır dik duruşuyla, 15 Temmuz darbe girişimi başta olmak üzere yaşanan bütün bu krizlere rağmen dik duruşuyla Recep Tayyip Erdoğan’dan başkası olduğunu kim söyleyebilir. Elimizi vicdanımıza koyacağız. Söylemiyle eylemi arasında bu kadar uyum olan Türk siyasetinde başka bir insan geldi mi? Ne diyorsa o. Birileri gibi seçim meydanında sallayıp sonra koltuğa gelince başka bir operasyon içerisine giren, ipi dışarıda olup farklı bir travmatik döneme yelken açan birileri gibi oldu mu acaba? Bugüne kadar resmi söylemin dışına çıkabilen, ezberleri bozan, ortaya farlı bir siyaset anlayışı koyup bütün bu krizlerde cesur bir dik duruş sergileyen tek lider, Cumhurbaşkanımızdır.”

    “Kudüs’te sırf inancı noktasında Arap kardeşlerimiz boğazlanıyor”

    Kudüs’te yaşanılanlara da değinen Albayrak, “Bugün etrafımızda olup bitenlere bakalım. Kudüs’te yaşanılanları görüyorsunuz. Kudüs’te sırf inancı noktasında Arap kardeşlerimiz boğazlanıyor. Türkiye’den başka bir Allah’ın kulunun sesi çıkmıyor. Mazlumun karşısında zalime karşı dik duruş sergileyen bir Arap devleti dahi var mı? Eğer hak, adalet noktasında bir duruşsa eğer süreç, bu duruşu 15 senedir dünyaya gösteren bir lider var bu ülkenin başında. Eski Türkiye olmayacak artık. Hele ki 24 Haziran’dan sonra. Milletimiz Cumhurbaşkanımızın etrafında kilitlendiğinde elleriyle demir tankları durdurdu. Cumhurbaşkanımızın bir çağrısıyla milyonların gözünü kırmadan mücadele vereceğini bu dünya gördü. Bölgenin geleceğine vurulmak istenen bu neşteri görmek zorundayız. Cumhurbaşkanlığımızın sahsına yönelik saldırıların tüm toplum olarak artık farkındayız. İçeriden ve dışarıdan bizi durdurmak için birçok şey yaptılar, yapıyorlar, yapacaklar. Bu saatten sonra artık vız gelir tırıs gider” ifadelerini kullandı.

    Ekonomide yaşananlar

    Ekonomi üzerinde oynanan oyunları da hatırlatan Albayrak, “Ekonomi üzerinde oynanan oyunları, yapılan siyasi mühendislikleri, dış politikada Türkiye’yi zora sokma gayretleriyle ilgili yapılan operasyonları tek tek görüyorsunuz. Bölgedeki her türlü tehdide ve istikrarsızlığa rağmen Türkiye 2017’de büyüme rekoru kırdı. 2018’de de yine muhtemelen büyük bir rekor kıracak. Sanayi üretiminde, ihracatta, turizmde, birçok alanda Türkiye çok ciddi bir büyüme trendiyle karşı karşıyadır. Çok açık ve net bir operasyon var. Ancak, Türkiye ekonomisi ve Türkiye Devleti güçlü temeller üzerinde oturduğu için bütün bunlar geçip gidecek. 24 Haziran, Türkiye’nin sıçrama tarihi olacak. 2023, 2053 ve 2071’i planlayan Türkiye, yeni bir dönemin arefesine girecek. El ele, omuz omuza, inşallah hep birlikte Türkiye’yi arzuladığımız hedeflere birlikte taşıyacağız” şeklinde konuştu.

    Yapılan konuşmadan sonra basına kapalı olarak devam eden toplantının ardından Bakan Albayrak Van’dan ayrıldı.

  • Ceylanpınar Belediyesi yapıyor birileri tahrip ediyor

    Ceylanpınar Belediyesi’nin vatandaşların ve çocukların dinlenebilmesi için yaptığı bir park içerisinde bulunan malzemeler kimliği belirsiz kişi ve kişilerce tahrip edildi.

    Geçtiğimiz gün Adnan Menderes Parkı içerisinde bulunan oyun parkı tahrip edildi. Oyun parkı içinde bulunan kamelyalı oturma grupları, çocuk oyun malzemeleri tamamen yerlerinden sökülürken, bir kısmı da yakıldı. Gece bilinmeyen bir saatte parka gelen kişi yada kişiler parkta bulunan kamelyalar, oyun grupları ve betondan yapılan yürüyüş yollarına zarar verdiler. Mart seçimlerinden bu yana Ceylanpınar Belediyesi’nin yaptığı birçok park tahrip edilmişti.

    Ceylanpınar Belediye Başkanı Menderes Atilla, tahrip edilen Adnan Menderes Parkı’na giderek incelemelerde bulundu.

    “HALKA HİZMET ETMEKTEN GERİ DURMAYACAĞIZ”

    Ceylanpınar Belediye Başkanı Menderes Atilla, parkları tahrip eden kişilerin tüm yaptıklarına rağmen asla hizmet etmekten geri durmayacaklarını ifade etti. Atilla, “Adnan Menderes Parkı içerisindeyiz. Parkın içerisinde bulunan parkımızda kamelyalarımız tahrip edilmiş ve kırılmış. Bu kamelyaları kırana insan diyebilir misiniz? Bunu yapmalarındaki amaç, parkı tahrip ettikten sonra halka; parklar bakımsız, her taraf kırık ve dökük, belediye görevini yapmıyor imajı yaratmaktır. Kendini bilmez kişiler tarafından bunlar yapılıyor. Bu parkların tahrip edilmesi çocukların işi değil, yetişkinlerin işidir. İşte o yetişkinler tarafından bu parklar tahrip ediliyor. Bunlara da mahalledekilerin bir kısmı göz yumuyor, ona da üzülüyorum. Bu parklarda ne ben ne de ailem gelip oturuyor. Mahalle sakinleri oturuyor. Mahalle sakinlerinin de buna önlem almaları gerekiyor. Mahallelinin parkının tahrip edilmesine müsaade etmemesi gerekir. Bunları yapmalarında ki asıl amaç benim adıma leke getirmek. Ama ne yaparlarsa yapsınlar halka hizmet etmekten geri durmayacağız” diye konuştu.

  • Bakan Berat Albayrak: “15 Temmuz’a birileri kontrollü darbe diyorsa, ya bu darbenin içindedir, ya da destekçisidir”

    Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinde bulunan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nda iftar yemeğine katılan Bakan Berat Albayrak, “15 Temmuz’a birileri kontrollü darbe diyorsa, çok net söylüyorum, ya bu darbenin içindedir, yada destekçisidir. Kimse kimseyi kandırmasın” dedi.

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca Lüleburgaz ilçesindeki Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nda bulunan bir restoranda düzenlenen iftar yemeğine katıldı. İftar yemeğinden sonra Bakan Berat Albayrak gündeme dair bir konuşma gerçekleştirdi.

    “Kimse kimseyi kandırmasın”

    Bakan Albayrak, “Görüyorsunuz konuşuyor herkes, şimdi her konuşana laf yetiştirsek yandık. Biri yürüyor, biri şöyle diyor, biri böyle diyor. İnsan Allah’tan korkar. Neymiş kontrollü darbeymiş, Bugün 15 Temmuz’u, 80 milyon olarak yaşadığımız böyle bir ülkede 15 Temmuz’a birileri kontrollü darbe diyorsa, çok net söylüyorum, ya bu darbenin içindedir, ya da destekçisidir. Kimse kimseyi kandırmasın. Senin özel kalemin ByLock’çu çıkacak, talimatları alacak, MİT tırları ülkeye ihanet içerisinde paralel terör örgütü, Fethullahçı terör örgütü, ülkeye ihanet edecek ve bunları açık ifşa edip Türkiye’ye ihanet içerisinde olacak sen bunu savunacak, pankart dolaştıracaksın. Kimse kimseyi kandırmasın. Bu ihanet içerisinde olanları görmemiz lazım. Amaç Türkiye’yi bir yere taşımak değil, ‘Zaten rezil rüsvah olmuşum dünyaya, aleme, siyasete, partiye, koltuğumu kaybetmeyim, nasıl bir atraksiyon yaparım da, partide geleceğimi sağlama alırım, Allah selamet versin, onu onlar düşünsün. Mağlubiyete devam son sürat. Az olsun benim olsun batayım’ Allah selamet versin yolunuz açık olsun. Ama terör örgütleri ile ihanet şebekeleri ile kucak kucağa olup, gezide birlikte yürüyeceksin, 17-25’in arkasında olacaksın, 15 Temmuz’un içinde olacaksın, ondan sonra Türkiye’de adalet diyeceksin, önce bir temizlik yapsın birileri. Biz bu resmi gördükten sonra daha da çok çalışmamız lazım. Herkes laf ediyor, herkesin dediğine bakarsak yandık, hiçbir iş yapamayız. Türkiye sıçramaya niyetleniyor, büyük Türkiye idealinde bir adım atıyor, ses bir yerlerden uzaklardan geliyor. Arkadaş biz sizi yüzyıllardır tanırız. Siz bu ülkenin zerre halini düşünmezsin, zerre hayrınızı görmedik, hayırdır diyesi geliyor insanın. İşte artık bu noktada daha çok üretip Türkiye’yi bir noktaya taşımamız lazım. Onun için boş laflara, sadece ve sadece yıkmak üzerine geliştirilen söylemleri, bir kenara bırakacağız. Onlara zamanımız yok Her şeye karşı gelenlerin bir çözümü yok. Varsa bir eleştirin samimice oturalım konuşalım, çözüm bulalım. Ama her şeye karşıysan ben yokum, ben hizmet edeceğim” dedi.

    “Türkiye’nin sokağa atacak parası yok”

    Türkiye’nin son 15 senede çok önemli adımlar ortaya koyduğunu da anlatan Bakan Albayrak, “Milli ve yerli kaynaklar üzerinde milli enerji kaynaklar politikası açıklayarak bütün dünyaya duyurduk ve dedik ki biz Türkiye olarak özellikle yılda son 10 yıl ortama 44 milyar dolar enerjiye ithalat noktasında para vermiş, harcamış bir ülke olarak madenleri de eklediğinizde buna 55 milyar dolar enerjiye ve madene para vermiş bir ülke olarak milli ve yerli imkanlarımızı daha fazla kullanmak noktasında daha çok çalışacağız. Bütün kaynaklar bizim önceliğimiz olacak. Kaynakları dikkatli değerlendirerek, israf etmemek gerekir. Türkiye’nin sokağa atacak parası yok. Dünyanın en büyük güneş tarlasının ihalesini gerçekleştirdik. Geçtiğimiz mart ayında güneş enerjisiyle dünyanın en büyük güneş tarlasının ihalesini, rekor düzeyde uygun bir fiyatta bugün itibariyle artık 19,5 sente kilovat saati mal olan güneş enerjisini 6,99 sente de düşürerek ve bu kendi kaynağımız kendi üretimimiz. Aynı zamanda kendi panellerimiz, kendi fabrikalarımızda üretilecek bir şekilde asgari yüzde 60-70 yerli üretimle birlikte ve bu panelleri üretecek araştırma geliştirme AR-GE altyapısının da asgari yüzde 80 yerli ve milli mühendislerimizle oluşacak şekilde bir sürece başladık’’ ifadelerini kullandı.

    “Türkiye’de 15 milyar ton kömür var”

    Türkiye’de 15 milyar ton kömür kaynakları bulunduğunu ifade eden Bakan Albayrak, ’’Türkiye’de 15 milyar ton kömür var. Bu kömürden bu kömür kaynaklarından yerli kaynaklardan kömür üretimiyle Avrupa’nın ve dünyanın yüzde 40, yüzde 50’lerde ürettiği oranın şu anda Türkiye’de biz geçtiğimiz yıllarda yüzde 12-13’lerden yüzde 17-18’lere taşımaya çalışıyoruz ama yine Avrupa ve dünyanın çok çok altında bu oranları yerli kaynaklarımız enerji de dışarıya bağlı olduğumuz için yukarıya taşımak açısından daha verimli kullanma noktasında adımlar atmalıyız. Hava kirliliği ve çevrecilik noktasında AB’nin çok ötesindeyiz. Geçtik gidiyoruz artık, rakip değil. Yüzde 1, büyüyorlar 5 büyüyoruz, yüzde 2 büyüyorlar 7 büyüyoruz. Rakip olarak görmeyeceğiz. Daha ötesini düşünüyorsak eğer her alanda yerli kaynaklar yenilenebilir kaynaklar, dünyanın en büyük güneş tarlasını yapıyoruz. Rüzgar tarlasını yapacağız. En uzun en büyük köprüsünü yapacağız. Çanakkale’yi tamamladığımızda Trakya artık başka bir Trakya olacak. Dolayısıyla çıta çok daha yukarıda. Dönüyoruz, dolaşıyoruz Trakya’ya geliyoruz. Trakya çok önemli bizim için. Trakya nüfusu itibariyle, enerji tüketimi itibariyle, altyapısı itibariyle çok önemli bir coğrafya. Marmara bölgesi üzerinde baktığımızda Trakya Türkiye’nin elektriğinin neredeyse 5’ye birini tüketiyor. Ama bir de bakıyorsunuz arz talep noktasında bakıldığında yerli kaynak noktasında bakıldığında maalesef enerjisinin çocuğunu nereden getiriyor biliyor musunuz? Türkiye’nin öbür ucundan getiriyoruz. Artvin’den Keban’dan Doğu Anadolu’dan Karadeniz’den bin bin 500 kilometre üretim hattı döşüyoruz. Türkiye’nin öbür ucundan bu yana fabrikaya, sanayiye, eve enerji taşıyor” şeklinde konuştu.

    “Trakya’mızda 2 milyon ton yakın kömür rezervimiz var”

    Trakya’da 2 milyon tona yakın kömür rezervi olduğunu da dile getiren Bakan Albayrak, “Bugün itibariyle son keşiflerden sonra Trakya’mızda 2 milyon ton yakın kömür rezervimiz var. Türkiye’de Trakya bölgesinde 2 milyar 4 bin 600 kalori arasında değişen değerlerde 2 milyar ton kömür var. İnşallah bunu sondajlarla daha da arttıracağız. Bu kömür rezervlerinin ekonomik değeri ise 50 ila 70 milyar dolarlık ekonomik değeri var. Tüm bu noktada gerek istihdam, gerek kaynaklarımızla ihracat, gerek çevresel faktörler noktasında en iyi çözümle Trakya’nın kaderindeki enerji sorununa da çok önemli çözümler üretmek zorundayız. İnşallah bu yeni dönemde, yeni keşiflerle, yeni rezervlerle çok önemli yatırımları, Trakya’nın ekonomik dönüşümlere imza atacağız. Bugün Türkiye’nin 78 iline doğalgaz getirdik. 3 ilimiz kaldı, bir kısmı bu yıl, diğerleri 2018 de tamamına doğalgaz gelecek. İlçelerimize de doğalgaz getirdik. Bu yıl ilçelere doğalgaz götürme noktasında da baya adım attık. Bir tane Türkiye’miz var. Herkes bir şey söylüyor, onu bunu diyor, şöyle diyor, böyle diyor. Kim ne derse desin. Biz laf üreten değil, icraat üreten bir siyaset hareketiyiz. 15 yılda Türkiye’nin nereden nereye geldiğini görüyorsak, eğer, kalbinde vicdanı olan herkes, Allah’tan korkan herkes, elini yüreğine götürüp düşündüğünde kıyaslama yaptığında Türkiye’nin nereden nereye geldiği görür. Bu yeterli bir düzeyde mi değil. Yüzde 5 büyüdük ama yetmez. Daha yeni başladık. Türkiye 20 bin, 30 bin, 40 bin dolarlara çıkacak. Bu hükümet bu kadrolar bunu başaracak. Bakmayın siz konuşanlara” diyerek konuşmalarını noktaladı.

    Konuşmaların ardından Bakan Albayrak, kentten ayrıldı.

  • Ziya Doğan: “Birileri bizi aşağı çekmeye çalışıyor”

    Kastamonuspor 1966 Teknik Direktörü Ziya Doğan, Hatayspor Genel Koordinatörü Gökhan Zan’a tepki göstererek, emeklerinin algı haberleri ile hiçe sayıldığını söyledi.

    Spor Toto 2. Lig Kırmızı Grup Play-Off Çeyrek Final karşılaşmasında Hatayspor’u eleyen Kastamonuspor 1966 Teknik Direktörü Ziya Doğan, karşılaşma sonrası Hatayspor Genel Koordinatörü Gökhan Zan’ın bazı yayın organlarında yer alan açıklamalarına tepki gösterdi.

    Doğan, “Sahada Gökhan Zan’la konuştum. ’Ben camiayla ilgili değil Türk futboluyla ilgili konuşuyorum’ dedi. Biz Hatay’da çok iyi karşılandık. Aynı şekilde biz de burada çok iyi karşıladık. 2 maçtan sonrada sarmaş dolaştık. Birbirlerimizi tebrik ettik. Benim yardımcı hocam maçtan sonra Hataysporlu futbolcuyu seyircinin içerisinden çekip soyunma odasına götürüyor. Maçtan sonra futbolcumun sevincine katılmadım. Hataysporluları teselli ettim. Bu mantığı tüm Türkiye’ye yaymak lazım. Benim camiam suçsuz demiyorum. Türkiye’de her yerde böyle olaylar var. Burada en suçsuz insanlar benim futbolcularım” dedi.

    “Birileri bizi aşağı çekmeye çalışıyor”

    “Başkalarının yaptığı hatalarla kulübün geleceğini karartamayız” diyen Doğan, Gökhan Zan’ın açıklamalarına karşılık vererek şunları kaydetti:

    “Birileri açıklama yapıyor Kastamonu hazır değil diye. Kastamonu herkes kadar hazır ve herkes kadar 1. Lig’i hak ediyor. Oynadığımız futbolla düşme potasından gelerek son 4 takım arasına kaldık. Birileri bizi aşağı çekmeye çalışıyor ama bunu yemezler. Tekrar diyorum kendi taraftarımızın hatasını da kınıyorum. Bu kulüplerin değil Türkiye’nin sorunu. Ama bir algı yaratmasınlar. Kastamonu şampiyonluğa yakışmıyor demesinler. Çok modern şehre gittik ama utanıyorum yaşadıklarımızı anlatmaya” diye konuştu.

    “Olayların tek sorumlusu algı oluşturanlardır”

    Karakter olarak yıllardır çizgisinden hiç kopmadığını belirten Ziya Doğan, “Futbola yanlış yapan babam olsun karşısına dikilirim. Biz yanlış yapma lüksüne sahip değiliz ama kimsede değil. Bize sahada yapılan bir çirkinlik göstersinler. Ben futbolcuma her zaman rakibi tahrik etmemelerini söylüyorum. Biz profesyoneliz. Kimse masum değil. Bu olayların tek sorumlusu ondan bundan duyduğuyla Kastamonuspor hakkında algı yaratanlardır” şeklinde konuştu.