Etiket: Bilinçli

  • Siyah Çay Bilinçli Tüketildiğinde Şifa Kaynağıdır

    Son dönemlerde zararlarından sıkça söz edilen siyah çay, bilinçli tüketildiğinde bir şifa kaynağı haline gelebiliyor. Siyah çay hakkında doğru bilinen yanlışlara değinen Yrd. Doç. Dr. Gülcan Arusoğlu, siyah çayın, zihinsel performansı artırmasının yanı sıra, kalp damar hastalıklarına engel olduğunu ve hatta antikanserojen madde içerdiğini belirtti.

    Yeterli ve sağlıklı beslenildiğinde siyah çay tüketiminin bilinenin aksine faydalı olduğunu belirten İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Gülcan Arusoğlu, “Antioksidan ögeleri açısından baktığımızda gerek yeşil çay gerek siyah çay gerekse beyaz çay arasında fark yok” dedi.

    “ÇAY ZİHİNSEL PERFORMANSI ARTIRIYOR”

    “Siyah çayın içerisinde bulunan eltianil adı verilen maddenin bir miktar kafeinle birlikte tüketildiğinde zihinsel performansı arttırıcı yönde etki gösterdiğini dile getiren Yrd. Doç. Dr. Gülcan Arusoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti:

    “Günde 3-4 bardak içilen çay zihinsel performansı artırıyor. Yani zinde olma, odaklanma, algıda seçicilik, canlılık gibi etkiler söz konusu. Çay bilinçsiz tüketildiğinde ise sayılan bu faydalar elde edilemiyor. Kalp damar hastalıklarında ve bir takım felçlerde günde 2-3 bardak çay içmenin bu riskleri azalttığı ile ilgili birçok çalışma var.”

    “SUYA ALTERNATİF OLARAK ÇAY”

    Siyah çayın doğru tüketimi konusunda uyarılarda bulunan Yrd. Doç. Dr. Arusoğlu, “Çay mümkün olduğu kadar yemeklerden sonra tüketilmelidir. Yemekle birlikte tüketilmesini ise tavsiye etmiyoruz. Günlük beslenmemiz sağlıklı ve dengeliyse çay; sudan sonra, su ihtiyacımızın tamamlanmasında iyi bir alternatif olabilir. Bilinçsiz içildiğinde ise kansızlık ve gerginlik gibi istenmeyen sebeplere maruz bırakabilir. Aslında çay günlük toplam sıvı alımı için ilave olarak son derece önemli bir katkıdır. Mümkünse çayın öğünler arasında tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Yemek yerken tüketilmemelidir. Özellikle gebe ve emziren kadınların çok sık çay içmemesi gerekir. Hatta günlük 200 mg’dan daha fazla kafein oranı aşılmamalıdır. Hassas olan kişilere ise çayı mümkün olduğu kadar açık ve limonlu olarak tüketmelerini öneriyoruz. Kahvaltı edilirken önerilen içim yöntemi yine çayın açık ve limonlu olmasıdır. Çocuklarda ise çay tüketimini önermiyoruz” açıklamalarında bulundu.

  • Davutoğlu: “Rejim Yanlısı Olmayan Bütün Suriyelilerin Suriye’den Çıkarılması İçin Bilinçli Bir Etnik Temizlik Yürümektedir”

    Başbakan Ahmet Davutoğlu, Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile birlikte düzenlediği ortak basın toplantısında, “Rejim yanlısı olmayan bütün Suriyelilerin Suriye’den çıkarılması için çok bilinçli bir etnik temizlik yürümektedir” dedi.

    Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile görüşmesinden sonra düzenlenen basın toplantısına katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, soruları yanıtladı. Türkiye-Suriye sınırının hiçbir zaman kapanmadığını ifade eden Davutoğlu, şöyle konuştu: “Son dört yıl içinde dünyada hiçbir ülkenin modern dönemde, geleneksel dönemde de yapmadığı bir fedakarlığı yaparak Türkiye, bütün ağır yüklerine rağmen Suriye sınırını açık tutmuş ve şu ana kadar gelen 2 milyon 600 bini aşkın kardeşimize ev sahipliği yapmıştır. Her zaman söyledim, tekrar söylüyorum Türkiye-Suriye sınırı ve yüreğimiz, aşımız, evimiz Suriyelilere açıktır. Ama şunu ifade edeyim. Suriye’deki krizin çözümü için kılını dahi kıpırdatmayan bazı çevrelerin, buna maalesef bazen BM Güvenlik Konseyi de dahildir, Suriye’de bu mülteci akınına yol açan, Rus bombardımanına ‘Dur’ diyemeyen bazı çevrelerin, Rusya’ya dönüp ‘Yeter artık’ diyemeyen bazı çevrelerin dönüp Türkiye’ye ‘Sınırlarını aç’ diye bir tavsiyede bulunmasını ikiyüzlülük olarak görüyorum.”

    Uluslararası toplumun acziyetinin sorumluluğunu Türkiye’nin üstüne yıkmaması gerektiğini anlatan Davutoğlu, şunları söyledi:

    “Bu konuda bizim kimse tarafından ders ve nasihat almaya ihtiyacımız yok. Ders ve nasihat alacağımız yegane yer vicdanımızdır, tarihimiz, kültürümüzdür. 2 milyon 600 bin Suriyeliyi ağırlarken kimseye sormadık, şu an kapımızda olan 60 bin Suriyeliye de her türlü imkanı sınır ötesinde verirken, bütün aşını, korunma ve barınma imkanlarını da sağlarken de kimseye sormuyoruz. Yaptığımız şey şudur. Dünyanın da bunu fark etmesi açısından, gelmek isteyen Suriyelileri alırız ama birinci önceliğimiz Suriyelilerin, Suriye içindeki kamplarda barınmasını teminen yeni kamp kuruyoruz. Şu an 9 kampımız vardı ve bu kamp Rus uçakları tarafından bombalanmıştır. Sivil kamplardır. Rus bombardımanı altında bu insanlar yerlerini terk etmek zorunda kaldı. Yeni bir kamp kuruyoruz, Türkiye sınırına yakın bir yerde Suriye içinde. En önemlisi de Türkiye-Halep arasındaki insani lojistik koridor maalesef bu barbar güçler tarafından kapatılmıştır. Bu lojistik koridorun açılmaması halinde Halep’in içinde de Türkiye’ye gelme imkanı bulamayan binlerce Suriyelinin açlıkla karşı karşıya kalacağını da ifade etmek isterim. Biz her türlü imkanımızla Suriyeli kardeşlerimize yardım edeceğiz, ihtiyacı olanları alacağız ama nihai kertede bilinsin ki Türkiye sorumluluğun gereğini yapmaktadır. Sorumluluğunun gereğini yapmayanların da Türkiye’ye verebileceği hiçbir nasihat, söz yoktur. Bunun uluslararası toplum tarafından da artık görülmesini beklemek bizim hakkımızdır.”

    SURİYE’DE BİLİNÇLİ ETNİK TEMİZLİK YÜRÜTÜLÜYOR

    Son saldırı nedeniyle bir noktayı daha vurgulamak istediğini belirten Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tabi sığınmacıları hepimiz kabul edeceğiz. Ama bu saldırıların bir amacı Suriye’de etnik bir temizlik yürütülmesidir. Rejim yanlısı olmayan bütün Suriyelilerin Suriye’den çıkarılması için çok bilinçli bir etnik temizlik yürümektedir. Orada olanlar hava bombardımanıyla öldürülüyor, kaçanlar Suriye dışına çıkarılıyor.

    Dolayısıyla biz her kabul ettiğimiz mülteciyle aslında bir anlamda onların bu etnik temizlik hedefine de yardım etmiş gibi oluyoruz. Kabul edeceğiz mültecileri ama herkesin de bilmesi lazım ki bu Suriye’nin demografik yapısını, hele hele Türkiye sınır boylarında demografik dengenin değişmesini engellemeye dönük bir stratejiye hepimizin aynı ölçüde dikkatli davranması gerekir.”

    TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİ

    2002 yılından bu yana Türkiye-AB ilişkilerinde en ciddi mesafelerden birinin alındığı zirvelerden birinin olduğunu ifade eden Başbakan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

    “Herşeyden önce bu zirvenin yapılmış olması bile bizatihi büyük bir ümit oluşturdu ve yeni bir mekanizmayı ortaya çıkardı. Nitekim o günden bu yana daha sık bir araya geliyoruz. İnşallah Mayıs ayında da tekrar bir Türkiye-AB Zirvesinde bir arada olacağız. Bu zirve sadece mülteciler konusuyla ilgili değildir. Türkiye-AB ilişkilerini yeniden aktive etme ve yeniden hareketlendirme kavramlarıyla izah edilen tekrar canlandırmak fikrini taşıyordu. Bu canlandırmanın birkaç ayağı var. Türkiye-AB zirvelerinin düzenli yapılması, bu yapılıyor. İkinci önemli ayağı, Türkiye-AB arasındaki Şengen uygulamasıyla vize muafiyeti ve Geri Kabul Anlaşması’nın yapılmasıydı. Bu süreç de gayet sağlıklı bir şekilde ilerliyor. Üçüncüsü Gümrük Birliğinin daha kapsamlı şekilde ele alınması, özellikle TTIP’le ilgili gelişmeler sonrasında. Bu da son derece iyi seyrediyor.”

    Burada kritik ve daha görünür olan konunun yeni fasılların açılması konusu olduğunu ifade eden Başbakan Davutoğlu, “Yeni fasılların açılmasının önünde engel teşkil eden blokajların kalkması için de birlikte çaba sarf ediyoruz. 17. fasıl açıldı. Şimdi bugün ele aldığımız şekliyle 23 ve 24. fasılların yasa dışı göçü içeren unsurları da içeriyor 24. fasıl, açılması için Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin yaptığı blokajların kaldırılması önem taşıyor” dedi.

    2004 yılında müzakerelere başlama kararının Hollanda dönem başkanlığında alındığını Hollandalı mevkidaşı Mark Rutte’ye de ifade ettiğini söyleyen Davutoğlu, “Şimdi ümit ederiz ki Hollanda dönem başkanlığında birkaç faslı birden açarak ki açılabilecek fasıl var, Hollanda dönem başkanlığı yine tarihi bir dönüm noktası olur” dedi.

  • Kadınlara Bilinçli Tüketici Olmanın Yolları Anlatıldı

    Bursa Kent Konseyi Kadın Meclisi tarafından düzenlenen toplantıda konuşan Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Sıtkı Yılmaz, bilinçli tüketici olmanın püf noktalarını anlattı.

    İnternet üzerinden yapılan alışverişlerde vatandaşların dikkatli olması gerektiğini söyleyen Yılmaz, internetin ışıklı dünyasına kapılarak alınan ürünlerde bazen hüsran yaşandığını ifade etti. Tüketicilere, satın alacakları mal ve hizmetle ilgili bilgileri içeren yazılı onayı almadan sözleşme imzalamamalarını tavsiye eden Yılmaz, “Kredi kartı bilgilerinizi kimseyle paylaşmayın. Kredi kartınızı mail order işlemine kapatın. Bilgileriniz 3. şahısların eline geçerse istemediğiniz sonuçlar karşınıza çıkabilir. Tüketici ilk önce kartı aldığı bankaya itirazını yapar. Kart sahibi banka bu itirazı alışverişin yapıldığı işyeri bankasına bildirir. İşyeri bankası ilgili itirazı işyerine bildirir ve işlemle ilgili bilgiler ister. İşyeri bilgili belgeleri 10 gün içinde bankaya bildirmek durumundadır. Bu süre içinde belgeler bankaya iletilmediyse ve eksik bir şekilde iletildi ise ülkedeki banka tüketicinin parasını iade eder. Henüz para alınmamışsa alışverişi iptal eder” dedi.

    Taksitli alışverişlerde tüketicilerin bir hafta içerisinde cayma hakkı olduğunu hatırlatan Yılmaz, “Ancak, mağazalardan alışveriş yapan tüketicilerimizle taksitli alışveriş sözleşmesi yapılmasına rağmen, firmalar sözleşmenin bir nüshasını vermeyerek halkı mağdur ediyor. Bir haftalık süre içerisinde tüketici hiçbir şart öne sürmeksizin ve cezai şart taşımaksızın aldığı maldan cayma hakkına sahiptir” şeklinde konuştu.

  • Büyükşehir’den Bilinçli Tüketim Alışkanlığı Eğitimi

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bilinçli tüketim alışkanlığını küçük yaşlarda topluma kazandırmak için okullarda eğitim seminerleri veriyor.

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tüketimde bilinçli bir toplum oluşturmak için ortaokullarda eğitim seminerleri vermeye devam ediyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi toplumun tüketim esnasında dikkat etmesi gereken hususları küçük yaşlarda bireylere kazandırmak için ortaokullarda Bilinçli Tüketici konulu eğitim seminerleri veriyor.

    BROŞÜRLER DAĞITILDI

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı İhtisas Zabıta Şube Müdürlüğü Tüketici Hakları Zabıta Amirliği ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleriyle koordineli olarak verilen seminerlere Kandıra ilçesinde bulunan ortaokullarda devam edildi. Seminerde ortaokuldaki 5. ve 6. Sınıf öğrencilerine satın aldıkları gıda maddelerinde dikkat etmeleri gereken hususlar hakkında bilgi verildi.

    Seminerde ürünlerin son kullanma tarihleri, etiket fiyat tarifesi gibi konular ele alındı. Konuyla ilgili öğrencilere broşürler dağıtıldı, görsel videolar izlettirilerek konuların pekişmesi sağlandı. Seminerlerde bugüne kadar 725 öğrenciye eğitim verildi. Tüketici Hakları Zabıta Amirliği, Kocaeli genelindeki İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri ile birlikte diğer İlçelerde de seminerlere devam ediyor.

  • Kepez’in Çocukları Bilinçli Yetişiyor

    Kepez ilçesinde üç yıl önce hizmete açılan Kepez Çocuk Trafik Eğitim Parkı’nda Kepezli öğrenciler, trafik bilinciyle büyümeye devam ediyor.

    Kepez Kaymakamlığı, Kepez Belediyesi, Kepez İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Türkiye Trafik Kazalarını Önleme Derneği Antalya Şubesi ve İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü işbirliği ile Yeşiltepe Mahallesi’nde bulunan Kepez Çocuk Trafik Eğitim Parkı’nda ilçede bulunan okulların 2. ve 3. sınıf öğrencilerine trafik eğitimi veriliyor.

    Trafik kuralları konusunda çocukları bilinçlendirmek amacıyla başlatılan eğitim projesinin 2015-2016 eğitim dönemi Kasım ayında başladı. Trafik parkında, yılda 6 ay devam eden eğitim programı her yıl ilçedeki tüm ilkokulların 2. ve 3. sınıflarında eğitim gören yaklaşık 25 bin öğrenciye ulaşıyor. İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’ne bağlı iki polis memuru, çocuklarla tek tek ilgilenerek trafik kurallarıyla ilgili olarak miniklere teorik ve pratik eğitimler veriyor. Trafik Eğitim Parkı’na, Kepez Belediyesi’nin otobüsleriyle gelen öğrencilere, ilk olarak parkta bulunan tesiste trafik kurallarının anlatıldığı bir çizgi film izlettiriliyor. Teorik eğitimi alan çocuklar daha sonra ise trafik polisi kontrolünde, trafik lambaları, trafik işaret ve işaretçileri, yaya geçidi, üst geçit gibi trafik kurallarını uygulamalı olarak yerinde öğreniyor. Hafta içi her gün eğitim veren Kepez Çocuk Trafik Eğitim Parkı, 09.00-12.00 saatleri arası 120, 13.00-15.00 saatleri arası 120 olmak üzere ilçede bulunan okullardan günde 240 öğrenciyi ağırlayarak, trafik bilinci aşılıyor. Kepezli minikler polis memurları eşliğinde trafikte yaya ve sürücü olarak üstlendikleri sorumluluğun bilincine varıyor.

    Her yıl binlerce insanın trafikte hayatını kaybettiğini ve kazaların eğitimle çözüleceği gerçeğinden yola çıktıklarını belirten Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, “Kepez’de faaliyete geçirdiğimiz örnek projelerinden biri olan Trafik Eğitim Parkı’nda yarının büyüklerine, trafik bilincini aşılıyoruz. Küçük yaşta kuralları ve yapılması gerekenleri öğrenen Kepezli öğrencilerimiz, parktaki eğitimler doğrultusunda doğruyu yanlışı ayırt ederek trafik bilinciyle büyüyor.” dedi.

    Eğitim parkında trafik kurallarının bir oyun halinde anlatıldığına değinen Başkan Tütüncü, bilinçlenen öğrencilerin hem gelecekte daha dikkatli olacağını hem de bilinçlenerek ailelerini de bilinçlendirdiğinin altını çizerek trafik bilincine dikkat çekti.