Etiket: Bilim

  • Erzurumlu bilim insanı İsmail Saib Sencer’in ismi kütüphaneye verildi

    Erzurumlu bilim insanı İsmail Saib Sencer’in ismi kütüphaneye verildi

    Erzurum’da yeni yapılan ve Kültür ve Turizm Bakanlığına ait en büyük İl Halk Kütüphanesi özelliğine sahip kütüphaneye, İsmail Saib Sencer ismi verildi. Kütüphane 9750m2 alanı, konferans ve sinema salonları her yaşa uygun okuma salonları, sesli çalışma salonları, Atölyeleri, Spor etkinlik bölümleriyle tam bir yaşam alanı olarak tasarlanmış, Ocak ayı itibariyle okuyucu kabul etmeye başlamıştı.

    Konu ile ilgili görüşlerini paylaşan Kültür ve Turizm Müdürü Cemal Almaz, “Kütüphanemiz adeta Türkiye’de bir inci hüviyetinde oldu. Günlük yaklaşık 600 öğrencimize hizmet veriyoruz. Bu kütüphane Erzurum’a çok yakıştı. Şimdi konusunda da , uzun süredir düşündüğümüz Erzurum’lu bilim insanı İsmail Saib Sencer karar kılındı. İsmail Saib Sencer hocaya, kütüphaneciliğin kurucusu, modern dizgi mimarı, kitapların hafızı, ayaklı kütüphane gibi sıfatlar yakıştırılmaktadır.6 dil bilen ve 1940’da ölümünde 4 devlet başkanı tarafından taziye yayımlanan İsmail Saib Sencer sayın Cumhurbaşkanımız tarafından da sık sık örnek gösterilmekte ve gençlere hatırlatılmaktadır. 28 Kasım’da sayın Cumhurbaşkanımız’ın kütüphanemizi açacak olması da çok manidar olacaktır” dedi.

  • Bilim Kurulu Üyesi Ünal: “Kimin önde gittiğinin hiçbir önemi yok, önemli olan Türkiye’nin kendi aşısını üretebilmesi”

    Bilim Kurulu Üyesi Ünal: “Kimin önde gittiğinin hiçbir önemi yok, önemli olan Türkiye’nin kendi aşısını üretebilmesi”

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Akova, Türkiye’de çalışmaları devam eden Covid-19 aşı adaylarının Faz-3 çalışmaları hakkında basın toplantısı düzenledi.

    Basın toplantısı Hacettepe Üniversitesi Toplantı Salonu’nda gerçekleşti. Dün gündeme düşen Çin’in geliştirdiği Covid-19 aşısının Faz-3 çalışmalarına gönüllü olarak katılan bir kişinin ölümü ile ilgili haberler hakkında konuşan Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal, “Dün ajanslara daha önce başka 2 aşıda olduğu gibi bir yan etki nedeniyle Brezilya’da çalışmanın durdurulduğu haberi geldi. Bu tabii beklenen bir şey, Faz-3 çalışmalarında yan etki olabilir. Daha önce de söylediğimiz gibi esas aradığımız, emniyetine bakıyoruz aşının. Önce zarar vermeyeceğiz, sonra etkinliğini değerlendireceğiz. Türkiye de bu olayı duyar duymaz önemli merkezlerden biri olarak ve biz araştırmacılar olarak önce kendi içimizde o çalışmayı, aşı yapmayı durdurduk. Dün için söylüyorum bunu. Bizim zaten bağımsız bir güvenlik komitemiz var. Yani 23 merkezin çalışmacıları var. Bunların dışında konu ile çalışan güvenlik komitesi var bizde yapılan çalışmanın da güvenliğini takip eden. Onlara haber verdik. Lokal etik komiteye ve Sağlık Bakanlığına bağlı etik komiteye haber verdik ve durumu takip etmeye başladık. Bu yan etkinin aşı ile ilgili olup olmamasının araştırılması meselesi var ve çok kısa sürede ortaya çıktı ki bu kişi 32 yaşında bir erkek hasta, ikinci doz yapıldıktan 24 gün sonra aşırı dozda ilaç kullanmak suretiyle intihar vakası. Yani aşı ile uzaktan yakından alakası olmayan bir şey” ifadelerini kullandı.

    “Kimin önde gittiğinin hiçbir önemi yok, önemli olan Türkiye’nin kendi aşısını üretebilmesi”

    Covid-19’a karşı geliştirilen aşılarda önemli bir noktaya gelindiğini ama asıl önemli konunun yerli aşı olduğunu vurgulayan Bilim Kurulu Üyesi Ünal, “Hepimizin esas beklentisi, yurdumuzda, kendi topraklarımızda üretilmiş bir aşıya ulaşmak. Bunda da biliyorsunuz Sayın Bakan açıkladı, Faz-1 geçen hafta başladı. O aşı Sinovac aşısı ile aynı teknolojidir ve inaktive bir virüs aşısıdır. Uygun uygulamalara göre çalışmalarda kullanılacak miktarda aşı üretilmiştir. Şimdilik 2 gönüllü artacak sayılar ile de Faz-1 çalışmaları başladı. Onun hemen peşinden Faz-1’e yakın 2 aşı adayımız daha var. Onun peşinden de en az 10-11 aşı adayı var ki; onun bir tanesi Hacettepe Üniversitesi’nde gerçekleştiriliyor. Dün itibarıyla biz de fareleri aşıladık bakalım, sonuçlarını göreceğiz. Biraz arkadan geliyoruz ama önemli olan kurallara uymak. Kimin önde gittiğinin hiçbir önemi yok, önemli olan Türkiye’nin kendi aşısını üretebilmesi. Bu erken geliştirilen aşılar ile başlayan program. İnşallah başarılı olacağından eminim. Yer aşılarımızla aşılanmaya devam edecek ve ülkemizi inşallah hep birlikte bu beladan kurtaracağız” diye konuştu.

    “Faz-3 çalışmaları devam ediyor”

    Türkiye’de devam eden ve Hacettepe Üniversitesi’nde de uygulanan Pfizer ve Sinovac aşılarının Faz-3 çalışmalarında şu ana kadar ciddi bir yan etki oluşmadığını vurgulayan Prof. Dr. Murat Akova, Sinovac aşısı için sağlık çalışanları alımının sonrasında gerçekleşecek olan normal gönüllü alımına da yakın zamanda başlandığını söyledi. Daha önce bin 200 sağlık çalışanının alınmasını hedeflediklerini söyleyen Akova, 600 sayısına ulaştıktan sonra etik genel kurulda yeniden değerlendirerek, normal gönüllü alınmasına da karar verdiklerini açıkladı. Ayrıca sağlık çalışanlarına bir normal bir boş aşı uyguladıklarını hatırlatan Akova, artık çalışma daha genişlediği için iki boş bir dolu aşı uygulayacaklarını belirtti.

  • FÜ’de en etkili bilim insanlarına plaket verildi

    FÜ’de en etkili bilim insanlarına plaket verildi

    Fırat Üniversitesi’nden akademik alanda ‘Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları Listesi’ne giren öğretim üyelerine plaket verildi.

    ‘Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları Listesi’ne FÜ’den Prof. Dr. Fahrettin Yakuphanoğlu, Prof. Dr. Ebru Kavak Akpınar, Prof. Dr. Hakan F. Öztop, Prof. Dr. Süleyman Aydın, Prof. Dr. Murad Atmaca, Prof. Dr. Mehmet Esen, Prof. Mustafa Inc ve Prof. Mehmet Yaman girdi. Başarılı bilim insanları için rektörlük makamında plaket töreni yapıldı.Rektör Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Yılmaz ile Basın ve Halkla İlişkilerden Sorumlu Rektör Danışmanı Doç. Dr. Veysel Şahin’inde katılımıyla bilim insanlarına plaket verildi.

    Fırat Üniversitesi’nin ismini yaptığı başarılı çalışmalarla uluslararası arenada duyuran öğretim üyelerini kutlayan Rektör Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, “Yaptığınız başarılı çalışmalarla üniversitemizin gurur kaynağısınız. Üniversitemizin çıtasını her alanda yükseltiyorsunuz. Üniversitemizin çıtasını ulusal ve uluslararası alanda yükselten öğretim üyelerimiz için üniversitemizdeki FÜBAP kaynaklarını sonuna kadar açacağız. Bu bağlamda Üniversitemiz için her türlü çalışma yapan ve özel hayatından feragat eden öğretim üyeleri arasında fark olmalı diye düşünüyorum. Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları Listesi’ne girerek Fırat Üniversitesi’nin adını uluslararası platformda gururla duyuran üniversitemiz öğretim üyelerini tekrar kutluyor, başarılar diliyorum” dedi.

  • Şırnak’ta Bilim Merkezi kuruldu

    Şırnak’ta Bilim Merkezi kuruldu

    Şırnak Üniversitesinin Şırnak Turizm Simülasyonu ve Bilim Merkezi Projesi Dicle Kalkınma Ajansının desteğiyle hayata geçirildi.

    Şırnak Üniversitesi kampüs yerleşkesinde kurulan Şırnak Turizm Simülasyonu ve Bilim Merkezi gerek tanıtım figürleriyle maketleri ve gerekse 3D modelleriyle gösterim sağlayacak. Merkezde ziyaretçilere görsel ve işitsel cihazlarla uygulamalı eğitim sunumları yapılarak bilgi en iyi şekilde aktarılacak, böylece bölgenin hem turistik hem de ticari alanda kalkınmasına ve rekabet gücünün artırılmasına katkı sağlayacağı kaydedildi. Projenin amacının sessiz ve ruhsuz ortamlarda, cam vitrinlerin ardında sergilenen, dokunulması istenmeyen ve yasak olan objelerden oluşan klasik müze kavramının aksine ziyaretçilere aktif şekilde gezebilecekleri, dokunabilecekleri, deneyebilecekleri sergiler ve dinamik ortamlar oluşturmak olduğu belirtildi.

    Merkezde Şırnak Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Yüksekokulu öğretim üyeleri tarafından bilgilendirme sunumları, broşür, el ilanı, seminer gibi etkinlikler gerçekleştirileceği, merkezin ziyaretçilerinin öncelikle ilkokuldan üniversiteye kadar tüm kademelerde öğrenim gören öğrenciler oluşturacağı vurgulandı.

  • Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Metintaş’tan önemli uyarılar

    Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Metintaş’tan önemli uyarılar

    Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Selma Metintaş, yaklaşan kış mevsimi ve soğuyan havalarla birlikte kış infeksiyonlarına dikkat edilmesi uyarısında bulundu.

    ESOGÜ Haber’e açıklamada bulunan Prof. Dr. Metintaş, Covid-19’da ve grip infeksiyonunda ana bulaşma yolunun virüsü taşıyan kişilerin konuşma, öksürme ve hapşırması sırasında ortaya çıkan damlacıklar olduğunu belirterek, “Dünya olağanüstü günlerden geçiyor. Son yüzyılın ikinci büyük pandemisinin sürdüğü bu günlerde her yaş grubundan insan pandeminin neden olduğu sorunlarla yaşamını devam ettirmeye çalışıyor. Her yıl sonbahar ve kış aylarında solunum yoluyla bulaşan hastalıklar yaygınlaşır. Bu durum, Covid-19’la birlikte diğer hava yoluyla bulaşan hastalıkların birlikteliğine neden olacaktır. Önümüzdeki günlerde bu sorunu artan oranda yaşayacağız. Yani toplum içinde Sars-CoV-2 virüsü pandemisi devam ederken, aynı zamanda toplumda grip ve diğer solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan virüslerle de infekte olmuş bireyler toplumda artan oranda karşımıza çıkacaktır. Bu tür durumlarda hangi virüs ya da bakterinin infeksiyonlarda etken olduğunu kesin bilmek için uygun laboratuvar testlerinin yapılması gerekir. Bu etkenlerin çoğu burun ve boğazın arkasında büyük miktarlarda bulunduğundan test numuneleri, burun veya boğaz sürüntü örnekleri alınarak yapılabilir. Kişilerin konuşma, öksürme ve hapşırması sırasında ortaya çıkan damlacıklarla kirlenen yüzeylerle temas eden ellerin ağız, burun ya da gözlere dokunulması ile de hastalık bulaşabilir” dedi.

    “Covid-19 daha fazla bulaşkan olup, bulaşkanlık 10 gün ve hatta daha uzun sürer”

    Hastalık belirti ve bulguları açısından Covid-19, grip ve diğer solunum yolu hastalıklarının birbirinden ayrılabileceğini belirten Prof. Dr. Metintaş, “Covid-19’da bulunabilen ateş, terleme, öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, yorgunluk, kas/vücut ağrısı gripte de bulunur. Buna karşılık, Covid-19’da öksürük kuru öksürük şeklindedir. Covid-19’da görülen koku ve tat duyusu kaybına diğer solunum yolu enfeksiyonlarında rastlanmaz. Çocuklar dışında ishal, bulantı ve kusma gibi gastrointestinal semptomlara gripte rastlanmaz. Solunum sıkıntısı, göğüs ağrısı, semptomlu veya semptomsuz oksijen satürasyon düşüklüğü Covid-19’da daha fazladır. Grip çocuklarda, Covid-19 yaşlılarda daha ağır seyreder. Covid-19’da hastalık temastan 2-14 gün sonra, gripte ise hastalık temastan 1-4 gün sonra açığa çıkar. Covid-19 daha fazla bulaşkan olup, bulaşkanlık 10 gün ve hatta daha uzun sürer. Belirti göstermeyip, virüsü taşıyan bulaştırıcılar da bulunmaktadır. Gripte bulaşkanlık genellikle 5-7 gündür. Semptomsuz bulaşkanlık olmaz. Covid-19’da yaşlı bireyler, kalp, akciğer hastalığı bulunanlar, diyabet ve obezitesi olanlar daha risklidir. Gripte ise en riskli grup küçük çocuklar ve kronik hastalığı olanlardır. İyileşme hastalarda birkaç günden haftalara veya aylara kadar uzar. Gripte ise iyileşme süresi daha kısa olup, birkaç gün ile 2 hafta arasında değişir. Covid-19 için kesinleşmiş bir tedavi bulunmamaktadır. Grip için bazı etkenlerde etkili olabilecek anti-viral ilaçlar vardır. Korunma için henüz geliştirilmiş bir aşı bulunmamaktadır. İnfluenza için her yıl yapılan, ölüm riskini azaltan bir influenza aşısı bulunmaktadır” dedi.

    “Ateş olması veya durumun kötüleşmesi halinde sağlık personeline haber verilmelidir”

    Prof. Dr. Metintaş, solunum yolu hastalıklarından korunmak için yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı:

    “En önemli korunma yolu solunum yolu enfeksiyonlarına maruz kalmaktan kaçınmaktır. Ev dışı her ortamda bireyler arasında 1,5 metre sosyal mesafe kuralı, maske ve iyi el yıkama en önemli korunma yoludur. Bireyler her gün sağlıklarını izlemeli, hastalık belirtilerinin varlığını takip edip, belirti varsa ateşlerini ölçmelidir. İyi vatandaşlık gereği hastalık bulgusu olanların durumunu aile ve iş yerlerine bildirip, onları korumaya almaları gerekir. Hasta olan kişiler, bol sıvı almalı, iyi beslenmeli ve kendisine iyi bakmalıdır. Ateş olması veya durumun kötüleşmesi halinde sağlık personeline haber verilmelidir. Solunum yolu hastalıklarına yatkınlığı artıracağından sigara veya nargile içme bırakılmalıdır.”