Etiket: Belözoğlu

  • Emre Belözoğlu: “Hakkımızı yedirmeyiz”

    Emre Belözoğlu: “Hakkımızı yedirmeyiz”

    Fenerbahçe Sportif Direktörü Emre Belözoğlu, kendilerine yapılan hatalarla ilgili, “Gözümüze parmağı atmasınlar artık, biz görebiliyoruz bazı şeyleri ve hakkımızı da yedirmeyiz” dedi.

    Fenerbahçe Sportif Direktörü Emre Belözoğlu, sarı-lacivertlilerin Göztepe maçı hazırlıklarını sürdürdüğü antrenmanda basın mensuplarıyla bir araya geldi. Kazanılan her maça rağmen hala hakemin konuşulmasının bir strateji olduğunu vurgulayan Belözoğlu, “Ben bunu doğru bulmuyorum. Tabii ki canın yandığında, yanlış kararlarda bunu dile getirmek gerekiyor. Sonuçta herkesin ortaya bir mücadele koyduğu, maddi manevi emekler verdiği bir sistemde, her takımın amacı, beklentisi düzgün işleyen bir sistemde yarışmaktır. Adalet dediğin şey de o. Adalet dediğin şey tek taraflı işliyorsa o zaten sistemi direkt güvenilmez kılıyor. Kazansan da kaybetsen de hakem odaklı konuşmak belli ki bir strateji, ancak bu samimi değil. Ben sezon başında da dile getirdiğim noktadayım; ’hata ile kasıt arasındaki farkı görebiliyoruz.’ Şu an kasıtlı olarak yapılan şeyleri net bir şekilde görebiliyoruz artık. Bu işin kolay bir iş olmadığını, bu mesleğin ve sorumluluğun kolay olmadığını düşünüyorum. Milyonları ilgilendiren hakem atamaları konusunda çok daha üzerine düşünülmüş adımlar atılması gerektiğini düşünüyorum. Hüseyin Göçek eğer bizim maçımıza geliyorsa; ki ben onun 4. hakemliğinden memnun değildim derbide. Çünkü saha kenarında çizginin tam üzerinde maç boyunca ortaya konan tavır ve hareketlere karşı hiçbir şey yapmadı. Saha kenarında hakemlere baskı kurmaya çalışan beş kişiyi bir kere bile oturtamadı, herkes maçı ayakta izledi ve hakem bunu tamamen görmezden geldi. Ancak buna rağmen şunu da söylemeyi istemiyorum; neden maçımıza Hüseyin Göçek atandı? Çünkü, ben Hüseyin Göçek’e güvenmek istiyorum. Hüseyin Göçek dahil bütün hakemlere güvenmek istiyorum. Kim geliyorsa futbola, futbolun değerlerine hizmet edecek; işini sahanın içinde yapsın, biz bundan yanayız. Hüseyin Göçek özelinde aklıma en yakın bu geldiği için bunu söyledim. Zaten hakemlere dair camiamız her şeyi adeta kayıt tutuyor gibi; isim isim, maç maç, şu hakemle şu kadar maçı kaybetmişiz, bunu böyle yapmışız diye bizim önümüze getiriyor zaten bütün doneler. Ayrıca biz kulüp olarak da hangi hakem ne yapmıştı, sadece bizim maçlarımızda genel anlamda neler yapmışlardı, bunu tek tek tutuyoruz, her şeyi biliyoruz. Ama ben bunu kullanma derdinde değilim. Bizim en büyük talebimiz ve isteğimiz sisteme güvenmek, adaletli olduğuna inanmak ve Hüseyin Göçek dahil bütün hakemlere güvenmek. Neden, çünkü zorlu süreçler başlıyor herkes için. Sporcular için teknik adamlar için yöneticiler için ve tabii ki hakemler için.

    “Fenerbahçe’nin hakkını korumak bizim en büyük görevimiz”

    Artık ligin sonuna doğru gelindiğini ve artık kimsenin hakkının yenmemesi gerektiğini vurgulayan Belözoğlu, “Emek dışında sonuca hiçbir şey etki etmesin. Burada Fenerbahçe’nin hakkını korumak bizim en büyük görevimiz ve bunun için en büyük mücadeleyi vereceğiz. Ama hakemlerin Beşiktaş derbisi öncesinde olduğu gibi gerçek olmayan iddialarla gündeme getirilmesi, Galatasaray maçı öncesinde gündeme getirilmesi, baskı altına alınmaya çalışılması, yanlı yönetime mecbur kılınması doğru değil diyorum. O zaman da aynı şeyi savunuyordum şu anda da aynı şeyi savunuyorum. Doğru olmayan bu hamlelerin karşılığı alındı mı? Derseniz; evet, onlar tarafından alındı. Ancak önemli olan şu, biz bunu yapmayan bir camia olarak bizim de bunu yapmamız mı isteniyor? Biz de bu yolu mu izleyelim isteniyor? Hakemi etki altına al, kazansan da konuş kaybetsen de konuş, maçtan önce konuş, baskı kur, durumuna prim veriliyorsa, bu sistem çalışıyor ve bunu yapanlar sonuç alıyorsa ki, aldıklarını gördük ve buna bir önlem alınmadığını da gördük, o zaman demek ki herkes bunu yapabilir. Bu doğru değil. Spor yöneticiliği bence fotoğrafa daha büyük bakmaktır. Kulübünün, takımının çıkarlarını gözetmektir, kulübümüzün menfaatlerini gözetmektir ama bu noktada haksızca hamleler yapılmasına, gözümüze de parmağın sokulmasına da müsaade etmeyiz. Bunu yaparlarsa biz de kendimizce her takımın yaptığı gibi stratejik davranmak zorunda kalacağız. Ortam gerilecek. Kim beslenecek bundan? Biz gerilim üretmek, manipülatif ortamdan beslenmek isteyen taraf değiliz. Hüseyin Göçek’in maça gelip hakkaniyetli yöneteceğine inanıyorum. Zorbay Küçük adlı hakem, Trabzon’da kırmızı kartı vermedi, tüm futbol gündeminin konusu oldu. Buna karşılık bir hafta sonra çok önemli bir maça atanıyor. Bunları sorgulamak, takip etmek, konuşmak bizim görevimiz mi olmalı, bizim görevimiz olmamalı mı? Ligin en kritik haftalarında atamalar yapılırken daha farklı parametreleri, kuralları ve değerleri olmalı MHK’nın veya görevli kişilerin. Bu çok ciddi bir sorumluluktur. Soru işareti ile başladığın zaman bu işe o zaman arkasını doldurabilecek her şeyi hazırlıyorsun zaten potansiyel olarak. Hata da yapsa, doğru da yönetmeye çalışsa, her ne olursa olsun biraz daha kendi hakemlerini koruyacak adımlar atılmalı MHK tarafından. Sonuçta Türk futbol ailesi olarak, hakemler de bizim hakemlerimiz sonuçta, biz böyle hakemleri dışlayacak politika izlemeyiz, öyle bir derdimiz de yok. Ama kendi hakemlerini koruyacak sistemin çok daha detaycı, çok daha fazla ince eleyip sık dokuyarak bu atamaları yapmak lazım. Yabancı hakem konusu gündemde örneğin; istemiyoruz biz yabancı hakem falan. Sen hakemlerle birlikte tüm sistemi düzgün bir seviyeye çekmek adına gerekenleri yaparsan, adaleti sağlarsan elbirliği ile gereken seviyeye gelirsin. Ancak sen gereken adımları atmazsan zaten problemli olan sistemi daha da soru işaretleriyle dolu sorgulanır hale getirirsen, yaptığın hatalar sürekli hale gelirse ya da örnek vereyim; Fenerbahçe gol atıyor o kural bir hafta sonra başka şekilde uygulanıyorsa, Fenerbahçe penaltıdan gol kaçırıyor bir hafta sonra başka kurallar uygulanmaya başlıyorsa işte bu sorgulanır. Sen bir doğruya inanır, etik ve adil olur, güncellenen ve uygulanan kuralları da bu doğrultuda yaparsan ve duruşunla, yaptıklarınla toplumu inandırırsan başarılı olursun. Herkes de sahip çıkar. Yöneticiler de kazandığı maçtan sonra dile getirirlerse ’Kazandık ama bu aslında bizim hakkımız olmayan bir goldü’ diyebilecek cesareti gösterirse, özetle herkes bir adım atarsa bu sistemi düzeltiriz, sorunlar çözülür. Ama burada bakıyorsun adam haksız, ona rağmen bastırıyor. Herkes mağdur, haklı olan da mağdur haksız olan da. Başarıya giden her yolu kendimize mubah göreceksek o zaman bu yola çıkmamak lazım. Hakemler üzerinden algıyı bırakacak herkes. Camiadan sürekli tepkiler de alıyoruz ama biz bunu göğsümüzde yumuşatacağız. Fenerbahçe taraftarı bizim niyetimizi biliyor, Fenerbahçe’nin hakkını yedirmeyiz. O yüzden diyorum hata ve kasıt arasındaki farkları görüyoruz. Gözümüze parmağı atmasınlar artık biz görebiliyoruz bazı şeyleri ve hakkımızı da yedirmeyiz. Hakkaniyetli gidecek, hak eden kazanacak. Son düzlüğe gelindi mi ona öyle buna böyle, bunun lobisi bunun kulisine göre değil, herkes hak ettiğini yaşayacak. Bu kadar teknoloji gelişti, bu ülkede futbola bu kadar ilgi var ve destek varsa her şey daha doğru yapılabilir. Hakemler daha doğru, düzgün ve soru işareti olmadan atanabilir, bu tip kritik adımlar daha ince eleyip sık dokunarak yapılabilir” dedi.

    “VAR’ın işleyişi benim gözümde yeterli değil”

    Nihat Özdemir’in en iyi VAR sistemi bizde açıklamasına ilişkin Belözoğlu, “Türkiye Futbol Federasyonu’nun başındaki kişi Nihat Başkan, beni de yöneticiliğimi yaptı. Geçen sene A Milli Takım Kaptanı’ydım, çok güzel günlerimiz geçti beraber. O görevin başında olduğu için tabi ki korumak adına, değerli göstermek adına açıklamalar yapacaklardır. Olması da gerekir kurumunu korumak adına. Ama Var’ın işleyişi benim gözümde yeterli değil. Çizgi sistemi Türkiye’de düğer büyük liglere göre çok geride, gerçekçi olmamız lazım. Gol, taç, ofsayt çizgisi sistemimiz ne yazık ki çok geride. Bunu görüp, farkında olup gereken adımları atarsak işte sistemi o zaman daha doğru korumuş oluruz. Şu an ligimizde üç takım puansal anlamda birbiriyle aynı noktada. Sanıyorum en son 28 yıl önce böyle bir durum olmuş. Biz Fenerbahçe olarak puan tablosu anlamında herkes kadar şanslıyız. Diğer takımlara göre daha iyi, derinliği olan bir kadromuz var bence. Ancak daha sezon başlamadan Fenerbahçe odaklı algılar devreye sokuldu. Önce Fenerbahçe kesin şampiyon dendi, daha lig başlamadan şampiyon ilan edildi takımımız. Biz buna dair gerçekleri vurgulayıp bu algıyı bertaraf ettikten sonra bu kez bir diğer algıyı devreye soktular; hakemler Fenerbahçe merkezli dizayn edilecek algısı yaptılar. Bugün geldiğimiz noktada görüyoruz ki; bunların tümü birer tuzak ve bu algılara rağmen hakemlerden, kararlardan, ofsayt çizgilerinden, VAR adımlarından en fazla mağdur olan takım Fenerbahçe. Biz her şeye rağmen takımımıza inanıyor ve güveniyoruz; ilk gün ne söylüyorsak onu söylüyoruz. İlk açıklamalarımdan bu zamana kadar baktığınıza çok farklı bir şey görmüyorsunuz, inandıklarımı söylüyorum. Ben herkesin eşit şansı olduğunu düşünüyorum, Fenerbahçe’nin mevcut kadrosu ile şampiyonluğu sonuna kadar kovalayacağını ve sonunda Allah’ın izni ile kupayı kaldırabilecek takım olduğunu düşünüyorum. Bunu için de mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    “Önceliğimiz Fenerbahçe’nin başarısına hizmet edecek oyuncuları kulübe kazandırmak”

    Gelecek sezonun transferleri hakkında sorulan soruya cevap veren Emre Belözoğlu, “Bütçesel anlamda her sene biraz daha daralıp, genç ve potansiyeli olan oyuncuları takıma kazandırıp, yarın bir gün Avrupa’ya satabileceğimiz şekilde onların gelişimlerini sağlayıp bu şekilde bir sistem kurma odağındayız. Hem Türkiye’de hem de UEFA’da finansal anlamda kulüplerin sorumlulukları var. İnşallah bu sene Şampiyonlar Ligi’ne katılma sürecinde bu sefer UEFA’nın da kendi içinde bir sorgulaması olacak. Ne kadar oyuncu sattın, hangi oyuncuları aldın, bu oyuncuları alırken hangilerini gönderdin gibi sorgulara da muhatap olunacağı için Fenerbahçe’nin kendi içindeki genç oyuncuları değerlendirecek projelerle stratejik davranması gerekiyor.

    Tabii ki bizim önceliğimiz Fenerbahçe’nin başarısına hizmet edecek oyuncuları kulübe kazandırmak. Fenerbahçe’de başarılı olamayıp kendisini ispatlayamayan oyuncuyu bu pazara sunamazsın gerçekçi olmak lazım. Bizim amacımız önce Fenerbahçe’de başarılı olması, Fenerbahçe’nin başarısında katkısı olması, şampiyonluklarda katkısının olması daha sonra da yapabiliyorsak Avrupa’ya satmak Vedat Muriqi gibi Jailson’da olduğu gibi Eljif’de olduğu gibi. Türk kulüpleri olarak bunu yapmak zorundayız. Çünkü futbol ekonomimiz doğrultusunda ülkemizde şu anda geçmişe kıyasla büyük takımların bütçeleri çok geride ve daha da geride olması gerekiyor. Her takım artık daha kısıtlamaya girmek zorunda” şeklinde konuştu.

  • Emre Belözoğlu: “Başka takımların oyuncularının isimlerini bu şekilde telaffuz edemezsiniz”

    Emre Belözoğlu: “Başka takımların oyuncularının isimlerini bu şekilde telaffuz edemezsiniz”

    Fenerbahçe Sportif Direktörü Emre Belözoğlu, Galatasaray 2. Başkanı Abdurrahim Albayrak’ın açıklamalarıyla ilgili, “Başka takımların oyuncularının isimlerini bu şekilde telaffuz edemezsiniz” ifadelerini kullanırken, oyuncularını değersizleştirmek için çaba gösterenlere müsaade etmeyeceklerini belirtti.

    Fenerbahçe Sportif Direktörü Emre Belözoğlu basın mensupları ile bir araya gelerek, sohbet toplantısında açıklamalarda bulundu. Belözoğlu, çok iyi bir kadroya sahip olduklarını ve tüm oyuncuların hazır hale gelmesiyle daha iyi olacaklarını ifade ederek, “Oyundan bağımsız Fenerbahçe bugün puansal olarak ligin tepesinde, zirveyi paylaşıyor. En çok konuşulan en çok eleştirilen ise Fenerbahçe. Başta hocamız, bizler, yöneticilerimiz, başkanımız ve camiamızın da oyundan şu anda çok memnun olmadığını biliyoruz. Hocamız da oynanan doğru oyunlardan, beklentilerden ve hedeflerimizden dem vurarak devamlı oyuncuları motive etmeye çalışıyor. Çok iyi bir kadromuz var. Herkesin hazır olmasıyla beraber daha iyi olacağız. Fenerbahçe daha çok topa hükmeden, oyunu daha önde oynamaya çalışan bir takım olma hedefindedir, biz her zaman böyle bir takım olmalıyız. Hocamız da oyundan rahatsız. Ama Fenerbahçe taraftarı şunu bilsin, bizim her şeyin yolunda gitmesi için ciddi bir mücadele veriyoruz. Biz gerektiğinde kendi içimizde gereken değerlendirmeleri yapıyoruz, ancak kritik süreçlerde hakkaniyetli bir şekilde sabırlıca hareket etmeliyiz. Fenerbahçe önde oynar önde basar, mevcut oyundan en başta hocamız rahatsız ve tamamen bu yönde bir sistem için çalışıyor. Hocamız bunun çaresini biliyor. Biz de hocamıza inanıyor ve güveniyoruz. Bu haftadan itibaren oyunsal anlamda camianın beklentisini karşılayacak şekilde ilerleyeceğine inanıyor ve takımımıza güveniyoruz. Biz Fenerbahçe’nin hedefleri için çıktığımız bu yolda kimseyi yarı yolda bırakmayacağız, kimseyi korumasız yalnız bırakmayacağız. Oyuncularımızın ve hocamızın arkasında duracağız. Biz takımımızı korumak adına kulübümüz adına dışarıda zaten mücadelemizi veriyoruz. Hocamıza ağır eleştiriler yapılıyor ama bizi en çok üzen Fenerbahçelilerin yaptığı eleştiriler olur, bizi onlar kırar. Bunun dışında gelen eleştiriler bizi bozmaz ama taraftarımız yanımızda olmazsa bu takımı bu ekibi koruyup sahiplenmezse, onlar bize destek olmazsa bu bizi çok üzer ve yıpratır. Biz hocamızın ve oyuncularımızın değersizleştirilmesine müsaade etmeyeceğiz. Başta başkanımız olmak üzere camia olarak hiçbirimiz buna müsaade etmeyeceğiz” şeklinde konuştu.

    “Hocamızın istekleri doğrultusunda hareket ediyoruz”

    Emre Belözoğlu, teknik direktör Erol Bulut’un kararları ile hareket ettiklerinin altını çizerek, “Hocamızın kararları doğrultusunda biz çok iyi bir takım kurduğumuzu biliyoruz. Hocamızla sürekli istişare halindeyiz, sürekli konuşuyoruz, fikir alışverişi yapıyoruz. Biz bu yola sen, ben değil biz olacağız diyerek çıktık ve bundan hiç sapmadık. Bu ekip ruhu takımımıza performans ve oyun anlamında da olumlu etki yapacak” ifadelerini kullandı.

    “Fenerbahçe’ye hizmet etme arzumuz var”

    Sarı-lacivertli kulübün sportif direktörü, Fenerbahçe’nin limitleri aşmadan nasıl transfer yaptığını sorgulanması ile ilgili olarak ise, “Ekip olarak Fenerbahçe’ye hizmet etme arzu ve istediği ile çalışıyoruz, biz işimize konsantreyiz. Ancak bizi bu noktadan saptırmaya, tahrik etmeye çalışıyorlar. Galatasaray ve Beşiktaş birbirine rakip mi değil mi ben anlamadım. Devamlı limitten bahsediyorlar. Sezon başında biz limitle ilgili konuştuğumuzda ‘Federasyona güvenmiyor musunuz’ diyenler şimdi Fenerbahçe nasıl transfer yaptı diyorlar. Herkes kendi işine baksın, federasyon kendi işine bakıyor. Limitlere aykırı bir şey yapıyorsan zaten federasyon var, kurulmuş kurul var” açıklamasını yaptı.

    “Tek odak Fenerbahçe”

    Ligde puan sıralamalarında tek odağın Fenerbahçe olduğunu belirten Belözoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Şu an ligde üç takım aynı puanda. Ancak Galatasaray ve Beşiktaş birbirine rakip değiller, herhalde birbirlerini rakip görmüyorlar ki odaklarında sadece Fenerbahçe var gibi görünüyor. Bunlar hiç doğru yaklaşımlar değil.”

    “Bize verilen limitler doğrultusunda hareket ettik”

    Transfer limiti konusunda ceza alma risklerinin olmadığını aktaran Belözoğlu, şu ifadelere yer verdi:

    “Fenerbahçe’nin böyle bir riski yok. Kimsenin bilgisi yok ama herkesin fikri var. Her kulübün belli bir limiti var ve bunlar da resmen açıklanıyor. Biz kendimize göre bize verilen limitleri en doğru şekilde kullandık. Limitleri Fenerbahçe üzerinden bu kadar gündeme getirme çabası farklı niyet taşıyor. Bizim mevcut oyuncu kadromuz, yeni kadro kurduk, 18 oyuncu geldiğinde 18 milyon Euro harcadık. Bizim TL olarak kadromuzun maliyetini federasyon sitesinde görebilirsiniz. Transferlerimizi limitin dışında yapıyor algısını oluşturmak isteyenlerin tek bir amacı var, gereksiz gündem oluşturmak, Fenerbahçe’yi de bunun bir parçası yapmak. Biz sezon başında limitlerle ilgili açıklama yaparken, durumu anlatırken, kritik dönemden geçerken herkes memnundu, ‘federasyona güveniyoruz’ deniyordu. Kulübümüz mali yapılanmasını kendi şartları çerçevesinde gerçekleştirdi. Limitimiz belli bir seviyeye geldi. Ondan sonra da transferlerimizi yaptık. Fenerbahçe olunca tutum değişiyor. Bu durum rahatsızlık verici. Federasyonun oluşturduğu bir kurul var, ona göre hareket etmek zorundayız, onun dışına zaten çıkamayız. Bunun sorgulanıyor olması zaten garip.”

    “Sağlık ekibimiz en iyisini yapmaya çalışıyor”

    Sakat futbolcular ile ilgili bilgi veren Emre Belözoğlu, “Sağlık ekibiyle ilgili yapılan eleştiriler hakkında rahatsızlıklarım var. Buradaki ekip yıllardır bu kulübün içinde olan, görevini en iyi şekilde yapmaya çalışan bir ekip. Pelkas ve Tisserand döndü, Luiz Gustavo 2 hafta daha sürecek gibi görünüyor. Sağlık ekibi en iyisini yapmaya çalışıyor. Oyuncular da tesislere gelerek tedavi oluyorlar, ekstra çalışmalar yapıyorlar. Herkes en maksimum performans ve aidiyetle çalışıyor” değerlendirmesini yaptı.

    “Mesut Özil mütevazi ve takıma çabuk adapte oldu”

    Arsenal’den kadrolarına kattıkları Mesut Özil’in hazır hale geldiğinde birçok şeyi değiştirebileceğini gösterdiğini vurgulayarak, “Mesut Özil’in oynayıp oynamayacağına hocamız karar verecek. Mesut Özil oyuna girdiğinde duyduğu heyecanı, futbola olan özlemini tüm taraftarımıza gösterdi. Top ayağına geldiğinde bazı şeyleri değiştirebileceğini gösterdi, takıma hızlıca adapte olabileceğini gösterdi. Mütevazı ve takımda toparlayıcı bir kimliği var. Mesut Özil’in tecrübelerini tüm takımla paylaşması, herkese yakın ilgi göstermesi hepimizi mutlu ediyor. Neler yapabileceğini tam fit hale geldiğinde herkese gösterecek. Umuyoruz çok başarılı olacak” dedi.

    “Fenerbahçe hiçbir değerinin değersizleştirilmesine izin vermez”

    Fenerbahçeli futbolcuların değersizleştirilmesine taraftarların da karşı çıkması gerektiğine değinen Emre Belözoğlu, “Oyuncularımızı değersizleştirmek için çaba gösterenlere müsaade etmeyeceğiz. Oyuncularımızın hepsi bizim için değerli ve önemli. Bu formayı giyen her isim kıymetli. Mert Hakan Yandaş özelinde; oyuncumuzun Fenerbahçe’yi tercih ettiği için nelerin yapıldığını görüyoruz. Sadece Mert Hakan değil tüm oyuncularımız için aynı şey geçerli. Hepsi bu forma için mücadele ediyor ve onları değersizleştirmek isteyenlerin karşısına taraftarımızın çıkması gerekiyor. Fenerbahçe kültürüne aykırı davranmadığı sürece biz her oyuncumuza sahip çıkacağız” şeklinde konuştu.

    “Diego Perotti’nin menajeriyle görüşüyoruz”

    Emre Belözoğlu, sakatlığı bulunan ve tedavi süreci Arjantin’de devam eden Arjantinli futbolcu Perotti ile ilgili de konuşarak, “Diego Perotti ameliyat oldu. Biz oyuncu ile kulübümüz koruyacak şekilde bir sözleşme imzalamıştık. Menajerleriyle görüşüyoruz, bir protokol yapmayı düşünüyoruz. Kafamızda bazı şeyler var. Elimizden geldiği kadar Perotti’ye destek olduğumuzu düşünüyorum. Sezon sonunda ne olacağına birlikte karar vereceğiz. Zor bir ameliyat oldu. Oynamadığı için üzülen, karakterli bir oyuncu. Ben de bilirim o psikolojiyi, bir futbolcu için zor bir süreç. Sezon sonunda Diego Perotti konusunda süreç netleşir” ifadelerini kullandı.

    “Ben kendimi buraya adadım”

    Transfer konusunda kimseyle yarış halinde olmadıklarını söyleyen Emre Belözoğlu, “Biz Fenerbahçe’de görev yapmanın sorumluluğuyla doğru bildiğimiz ne varsa yapmaya çalışacağız. Fenerbahçe’ye hizmet ediyoruz, belli bir kariyerim, futbol bilgim var. İlişkilerimiz, dostluklarımız, arkadaşlıklarımız var. Biz kimseyle yarış halinde değiliz. İhtiyacımız olan bir oyuncuyu almak için sonuna kadar zorlarız alamazsak da o saatten sonra oyuncuyu değersizleştirmek için bir şey yapmayız. Bu bize yakışmaz. Ben işimi yapmaktan yanayım elimden geldiğince en iyisi için çalışacağım. Benim için başka kimsenin ne dediği önemli değil; Fenerbahçe camiasının ne dediği önemli. Ben kendimi buraya adadım” diye konuştu.

    Arda Turan’ın derbi sonrası ettiği küfür dolayısıyla ceza almasıyla ilgili konuşan Belözoğlu, “Arda’nın şu an camiasıyla, hocasıyla arası iyi, ben bir şey konuşmak istemiyorum” cevabını verdi.

    “VAR konusunda yeterli ekipman ve ehil insana ihtiyacımız var”

    Emre Belözoğlu, VAR sisteminin Avrupa’daki gibi uygulanması gerektiğini dile getirerek şu ifadelere yer verdi:

    “VAR konusunda görüşlerimizi yaptığımız açıklama ile anlattık. Benim onun dışında söylemek istediğim ve sorguladığım şey şu; iki yıldır hiç üst üste gelmedi mi bu çizgi. Bu sistemin güvenli ve düzgün yürümesi adına gerekenlerin bir an önce yapılması şart. Bir televizyon kanalında, VTR’cinin gönderdiği görüntüyle bu kararın verilmemesi gerekiyor. Bir fotoğrafta bir saniye içinde 24 tane kare var, bu karelerin sadece saniyeler içinde nasıl farklı hale geleceğini hepimiz biliyoruz. Bunun için daha ciddi bir altyapıya daha ehli kişilere ihtiyacımız var. Bu çizgi sisteminin 2 yılda üst üste gelmemesi çok ilginç, hiç denk gelmiyor. Bence yeterli ekipman yeterli insan anlamında orada yeterli olacak sistemin gerektirdiği şeyler yok. Bu sistemin Avrupa’daki gibi kurulması ve yürütülmesi gerekiyor. Bu iş hakkaniyetle ve güven ortamında yapılmalı, tartışmaya ve soru işaretlerine açık olmamalı. Biz onca emek, maddi manevi yatırım yapıyorsak Fenerbahçe haklarını da koruyacağız! Hakkımız olmayan bir şeyi tabi ki istemiyoruz.”

    “Biz oyuncularımıza güveniyor ve inanıyoruz”

    Sezon sonunda şampiyon olmak için mücadele edeceklerini belirten Belözoğlu, “Biz kendi camiamızla birlikte takımımızı, kulübümüzü korumak için her şeyi yapmaya hazırız. Biz oyuncularımıza güveniyor ve inanıyoruz. Taraftarımız da inanıyor ve güveniyor. Sonuna kadar mücadelemize devam edeceğiz. Sezon sonunda şampiyon olacağımıza inanıyoruz. Tüm mücadelemiz bunun için ve bir an olsun bundan vazgeçmemiz, geri durmamız mümkün değil” şeklinde konuştu.

    “Başka takımların oyuncularının isimlerini bu şekilde telaffuz edemezsiniz”

    Galatasaray İkinci Başkanı Abdurrahim Albayrak’ın Vedat Muriqi ve İrfan Can Kahveci ile ilgili yaptığı açıklamalarla ilgili de Emre Belözoğlu şu yanıtı verdi:

    “Sana ne benim futbolcumdan. Başkasıyla sözleşmesi olan oyuncuyla ilgili konuşmak yöneticilik değil. Bu sadece bizim rahatsızlığımız değil genel anlamda Türkiye’deki diğer bütün takımların da rahatsızlığı. Başka bir takımın oyuncusunun ismini bu kadar rahat şekilde telaffuz edemezsiniz. Fenerbahçeli futbolcunun ismini hiç edemezsiniz bu çok net. Rakip takımın bir oyuncusunu etik kurallar çerçevesinde beğendiğine dair bir açıklama yapmakta sakınca yok ama sen alamadığın futbolcuyu konuşmayacaksın. Ben senin futbolcunla ilgili konuşmuyorum. Biz susuyoruz konuşmuyoruz ortam gerilmesin istiyoruz ama benim sözleşmeli oyuncum hakkında hiç kimse böyle konuşamaz. Böyle futbol yöneticiliği olmaz. Biz hiç kimseyle de yarışmıyoruz transferde, biz Fenerbahçe olarak ihtiyacımız olduğumuz oyuncuyu alıyoruz. Başkanımızın büyük özverisi sayesinde bunu yapıyoruz. Bizim için önemli olan, değerli olan bu takımın sezon sonunda şampiyon olmasıdır; camiamızın da özlemi arzusu budur. Biz bu hedefler doğrultusunda çalışıyoruz. Fenerbahçe’nin vizyonu doğrultusunda orta uzun vadeli planlarla hedeflerimizi gerçekleştirmek için geldik. Sözleşmeli oyuncu hakkında konuşmak doğru ve etik değil. Biz imza atmışız, bizi istiyor diye açıklama yapıyorsun. Buradan görüyoruz ki hala kabul edememişler bazı şeyleri. Nereden biliyorsun oyuncunun seni istediğini Başakşehir’e İrfan Can Kahveci’nin gelmesi sürecinde de biz vardık. Başkanımız Ali Koç bu gibi süreçlerde her zaman üslubumuzu korumamızı istiyor. Ancak hiç kimse başka bir takımın oyuncusu hakkında bu kadar rahat konuşamaz.”

  • Koç ve Belözoğlu son dakikayı ayakta izledi

    Koç ve Belözoğlu son dakikayı ayakta izledi

    Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve Emre Belözoğlu, A.Hatayspor mücadelesinin son dakikalarını ayakta takip etti.

    Süper Lig’in 2. haftasında Fenerbahçe evinde A.Hatayspor ile golsüz berabere kaldı. Müsabakanın son dakikalarında Başkan Ali Koç ve Emre Belözoğlu ayakta heyecanla takip etti. Son anlarda oluşan atakları izleyen ikili, tehlikeli pozisyonlarda heyecanlı anlar yaşadı.

  • Emre Belözoğlu duygu dolu anlar yaşadı

    Emre Belözoğlu duygu dolu anlar yaşadı

    Yeni Malatyaspor’u 3-2 mağlup eden Fenerbahçe’de kaptan Emre Belözoğlu, galibiyeti getiren golün ardından göz yaşlarına hakim olamadı.

    Süper Lig’in 29. haftasında Fenerbahçe, sahasında karşılaştığı Yeni Malatyaspor’u 3-2’lik skorla mağlup etti. Müsabakada kaptan Emre Belözoğlu da duygu dolu anlar yaşadı. 39 yaşındaki futbolcu, maçın 90+5. dakikasında Ozan Tufan’ın kaydettiği golün ardından göz yaşlarını tutamadı.

  • Ünlü futbolcu Emre Belözoğlu oyunu kullandı

    Referandum kapsamında oyunu kullanan Medipol Başakşehir oyuncusu Emre Belezoğlu Beykoz’da bulunan Sedat Simavi İlkokulu’nda oyunu kullandı.

    Sabah saat 10:05’de eşi Tuğba Belezoğlu ile birlikte okula gelen ünlü futbolcu, 1248 numaralı sandıkta vatandaşlık görevini yerine getirdi. Oy kullandıktan sonra okulun bahçesinde vatandaşlarla hatıra fotoğraf çektiren Belezoğlu, “Vatandaşlık görevimizi yerine getirdik. Hayırlı olsun” dedi. Gazetecilerin oran konusunda bir tahmini olup olmadığını sorması üzerine ünlü futbolcu, “Kafamda herhangi bir şey yok” diye yanıt verdi.