Etiket: Belediyelere

  • Bakan Ağbal, belediyelere kayyum atanmasını değerlendirdi

    Kurban Bayramını memleketi Bayburt’ta geçiren Maliye Bakanı Naci Ağbal, Şeyh Hayran Mahalle Odası’nda düzenlenen bayramlaşma törenine katıldı. Ağbal, belediyele kayyum atanmasıyla ilgili “Eşkıya belediyenin içerisine girmiş” dedi.

    Bakan Ağbal, burada kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri ile siyasi partilerin temsilcileri ve halka bayramlaştı. Burada bir konuşma yapan Ağbal, belediyelere kayyum atanmasını değerlendirdi. Kayyum atanan belediyelerin terör faaliyetleri yürütmesini sert bir dille eleştiren Bakan Ağbal, “Eşkıya belediyenin içerisine girmiş. Eşkıya belediyeyi yönetiyor. Ne yapacak devlet buna selam mı duracak. Kimse kusura bakmasın Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir, Türkiye Cumhuriyeti’nin kaynaklarını, milletin kaynaklarını teröristlere aktaranlara ve belediyeleri bizatihi terör yuvası haline getirenlere asla meydan bırakmayacağız” diye konuştu.

    Bakan Ağbal şunları kaydetti:

    “Terör örgütü veya terör çok boyutlu. Çok farklı görünümlerde terör faaliyeti gösteriyor. Bir gurup elinde silahla açıkça meydan okuyor. Bir grup terör mensupları da yasal görünüm altında bu terör örgütlerine açık destek veriyor. Bu terör örgütlerinin sivil uzantıları var. Yerine göre dernek, vakıf var. Açıkça terör örgütünü finanse ediyor. Yine bu terör örgütlerinin kamuda da uzantıları var. Dün 28 belediyeye hükümetimiz tarafından KHK’ya dayalı olarak kayyumlar atandı. Özellikle şunu açıkça ifade etmek gerekiyor ki, HDPli belediyeler açık bir şekilde terörizmin finansmanı işini yapıyorlar. Bu milletin kaynakları her belediyede olduğu gibi onlara da aktarılıyor. Ama bu belediyeler bu yöneticiler kendilerine aktarılan bu kaynakları doğrudan doğruya, dolaylı olarak bir takım hilelerle terör örgütüne, terör örgütünün yandaşlarına aktarıyorlar. Terör örgütünün finansmanını bunlar sağlıyor. Uzun süredir ilgili kamu kuruluşlarımız bu konuda çalışmalar yürütüyor. Bu belediyelerdeki yöneticilerin belediyelerdeki kaynakları nasıl terör örgütüne veya terör örgütünün mensuplarına aktardıklarına ilişkin kapsamlı çalışmalar ve değerlendirmeler yapılıyor. Ve şu ortaya çıkıyor ki bunlar göstere göstere bu milletin kaynaklarını bu terör örgütüne aktarıyorlar. Normalde bir belediyenin ne yapması lazım? Beldesindeki halka hizmet götürmesi lazım. Ama bunlar ne yapıyor? Gelen parayı hiçbir şekilde halka hizmet olarak aktarmadan bir şekilde dolambaçlı yollar bularak hileye başvurarak bunlara aktarıyorlar. Adeta belediyenin kendisi bizatihi bir terör yuvası haline gelmiş. Düşünebiliyor musunuz bir belediyedeki belediye başkanı o belediyede çalışan işçiye hesap veriyor. Niye çünkü o belediye içerisinde o işçi terör örgütünün üst yöneticisi. Devletin böyle bir yuvalanmaya, böyle bir yapılanmaya müsaade etmesi mümkün mü? Yani eşkıya belediyenin içerisine girmiş. Eşkıya belediyeyi yönetiyor. Ne yapacak devlet buna selam mı duracak. Kimse kusura bakmasın Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir, Türkiye Cumhuriyeti’nin kaynaklarını, milletin kaynaklarını teröristlere aktaranlara ve belediyeleri bizatihi terör yuvası haline getirenlere asla meydan bırakmayacağız. 28 tane belediyeye el konuldu buralara ilgili yöneticiler atandı. İnşallah yakın zamanda aslında bu belediyelerin götürmediği hizmetler götürülecek. Yani bizatihi bu belediyelere oy veren vatandaşlar mağdur durumda. hizmet alamıyorlar, iş yapamıyorlar, su tedarik edilmiyor, yollar kötü vaziyette. Dolayısıyla şimdi bazıları demokrasi hukuk devleti bunlardan bahsedecek. Esas şunlardan bahsetmek lazım; nasıl oluyor da vatandaşın oylarıyla seçilen bir belediyenin kaynaklarını teröristlere aktarıyor. İnşallah bunlar hukuk önünde mahkemeler önünde de hesaplarını ayrıca verecekler. Ama hükümet olarak bu terör yapılanmasının belediyelerde barınmasına asla müsaade etmeyiz. Ve hükümetimiz tarafından da gereği yapıldı“.

    Bakan Ağbal, sabah saatlerinde Van’da Valilik binası ve AK Parti İl Başkanlığı önündeki polis kontrol noktasına yakın bölgede bölücü terör örgütü mensuplarınca bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıya ilişkin olarak da şunları kaydetti: “Van’da bu alçak terör örgütü hain bir saldırı gerçekleştirmiş. Valilik binası yakınında bombalı bir saldırı meydana getirmişler. Öncelikle buradaki yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Bu terör örgütleri sanıyorlar ki bu saldırılarla Türkiye’yi yıldıracaklar. Asla yılmayacağız. Asla pes etmeyeceğiz. Bunlar bir yapıyorsa biz 10 yapacağız. Üzerlerine gideceğiz. İnlerinde bunları inşallah kahrı perişan edeceğiz. Yeter ki biz millet olarak bir olalım kardeş olalım birliğimizi ve beraberliğimizi pekiştirelim”.

  • Bakan Özhaseki, belediyelere kayyım atanmasını değerlendirdi

    Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Güneydoğu’daki bazı belediyelere kayyım atanması ile ilgili olarak, “Hiç kimse o belediyelere çukur kazın diye, terör örgütüne destek verin diye oy vermedi” dedi.

    Bazı ziyaretlerde bulunmak üzere memleketi Kayseri’ye gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, il ve ilçe belediye başkanları ile istişare toplantısına katıldı. Toplantıdan önce AK Parti il Binası önünde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Özhaseki, Güneydoğu’daki bazı belediyelere kayyım atanmasına dair şu değerlendirmelerde bulundu:

    “Genellikle HDP’li belediyelerde oluyor. Onun dışında olabilir mi? Evet, başka belediyelerde de olabilir. Zaten bir kısmı çukur kazanlara yardım ettikleri için, iş makinelerini verdikleri için, bomba yüklü araçlarla teröristlere yardım ettikleri için görevden alındı. Ancak bazıları hala yardım etmeye devam ediyor. Bir kısmı da bütçelerinin büyük bir kısmını Kandil’e göndermeyi marifet zannediyor. Tabi vatandaş, ‘Kandil’e nasıl para gönderiyorlar, madem öyle niye el koymuyorsunuz?’ diye soracak bu durumda. Kanunun boşluklarından, demokrasinin güzelliklerinden istifade ediyorlar. Böylece bir takım olayları oldu bittiye getiriyorlar”.

    Teröre destek verenlerin cezalarını çekeceğini vurgulayan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki sözlerini şöyle tamamladı:

    “Bir taraftan FETÖ’ye mani olup darbe yapısını önleyip temizlik hareketine girilirken 40 yıldır bu milletle uğraşan, binlerce evladımızı şehit eden, bu ülkenin kaynaklarını Güneydoğu’da çarçur eden bu yapıyı da herhalde seyredemeyiz. Ara ara o yapının siyasi uzantılarının ‘milli iradeye mani oluyorsunuz’ diye laflarını duyuyoruz. Bunu söyleyenler herhalde bizim aklımızla alay ediyorlar. milletin seçtiklerine saygı duyarız yalnız herkesin iş yaparken sınırsız bir özgürlüğü yok. 21 yıldır belediye başkanlığı yaptım; Anayasa’ya ve insanların vicdanına da bağlıydım. Onların belediye başkanları dönüp desinler ki, ‘Anayasa’ya, kanunlara, belediye mevzuatlarına uygun hareket ettim.’ Milletin çöpünü temizleyin, yollarını yapın, suyunu açın. Hiç kimse o belediyelere çukur kazın diye, terör örgütüne destek verin diye oy vermedi. Hepsi demek doğru olmaz ama kim bunu yapıyorsa, teröre destek veriyorsa cezasını çekecek. Bunun adı kayyım olur başka bir şey olur.”

  • Belediyelere 144 ay taksit imkanı

    ’Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 6736 Sayılı Kanun’ hakkında açıklama yapan Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) İhtilaflı Primler Daire Başkanı Mürsel Baki, belediyelere alt banttan başlayarak 144 ay taksit imkanı sağladıklarını söyledi.

    SGK Samsun İl Müdürlüğü ’Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 6736 Sayılı Kanun’ hakkında bilgilendirme toplantısı düzenledi. Büyükşehir Belediyesi Sanat Merkezi’nde düzenlenen toplantıya; SGK İhtilaflı Primler Daire Başkanı Mürsel Baki, SGK Samsun İl Müdürü Ünal Kaya, şube müdürleri ve kurum yetkilileri katıldı. Toplantıda; SSK işveren, işsizlik sigortası primi, damga vergisi, ÖTV, Bağ-Kur primleri, emekli kesenekleri, sosyal güvenlik destek primi, isteğe bağlı sigorta primleri, topluluk sigortası primleri, GSS primleri, İdari Para Cezaları (İPC), Ek-5, Ek-6 ve 2925 primleri vb. kurum alacaklarının yapılandırılmasına ilişkin 6736 sayılı Kanun konuları katılımcılara sunumlarla anlatıldı.

    “Darbe ve terör olaylarının, onarılması gereken hasarlar bıraktığı bir gerçektir”

    Türkiye’nin ekonomik anlamda büyüdüğü, yerel ve küresel çapta kendinden söz ettiren bir ülke olduğunu söyleyen Daire Başkanı Mürsel Baki, “Ülkemizin son dönemde yaşadığı darbe ve terör olayları ekonomik aktörler üzerinde derin olmayan ancak onarılması gereken hasarlar bıraktığı bir gerçektir. Ekonomik istikrarı tekrar tesis etmek, iş dünyasındaki güven ortamını sağlamak en önemli gündem maddesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Yaşanan olağanüstü durumlar nedeniyle ekonomi içerisinde yer alan aktörlerin borçlarını yapılandırarak ekonomideki istikrarın kaldığı yerden devam etmesi hükümetimizin en önemli önceliklerinden birisidir. Bu noktada hem işverenlerimize hem de vatandaşlarımıza ödeme kolaylığı sağlaması bakımından 19 Ağustos 2016 tarihinde bazı alacakların yeniden yapılandırmasına ilişkin 6736 sayılı Kanun yürürlüğe konulmuştur” dedi.

    “Bozma koşulu söz konusu olmayacaktır”

    Kanundaki bazı başlıkları paylaşan Mürsel Baki, “Belediyelerimize, alt banttan başlayarak 144 ay taksit süresi imkanı sağladık. Ancak belediyelerimizin genel bütçe paylarından kesilmek suretiyle bu yapılandırmaya müracaatlarını resen alacağız. Genel bütçe paylarının kesilmesi daha önce yüzde 40 iken bu oran 2016’da bu aran yüzde 0 olarak uygulandı. Ama her anlamda yüzde 50’yi hiçbir şekilde aşamayacak. Eğer belediyenin borcu kalan gelen paylarla karşılanamıyorsa kalan bakiyeyi takip eden ayın sonuna kadar ödeyebilir ve bir bozma koşulu söz konusu olmayacaktır” diye konuştu.

  • Mimarlar Odasından Belediyelere Sahil Projesi Önerisi

    Mimarlar Odası Kuşadası Temsilciliği, toprak saha ve tariş alanı ile birlikte ele alınması gerektiğini belirterek, hem Aydın Büyükşehir, hem de Kuşadası Belediyeleri’ne önerileri rapor ve proje olarak sundu. Mimarlar Odası Kuşadası Temsilcisi Ümit Acar, Kuşadası sahilinin bir bütün olarak ele alınması gerektiğini belirterek, “ Belediye başkanlarımıza, Bu güne kadar Kentimizde yapılan en önemli hatalardan birinin, lokal olarak yapılan planlamalar olduğunu, Kentsel planlamalar kent geneli göz önüne alınarak ve birbirine bağlantılı olarak yapılması gerektiğini, bu nedenle; tariş ve eski futbol sahası arazisinin ayrı ayrı projelendirilmemesini, iki arazinin, limanın çevresinin, liman ile marina arası sahil bölgesinin ve Kasım Yaman parkının bir bütün olarak düşünülerek projelendirilmesi gerektiğini; Kuşadası nın vitrini olacak bu bölgenin uzman büro ve ekipler eşliğinde ilgili kurum ve kuruluşların önerileri ışığında, örnek bir planlamanın yapılması gerektiğini söyledik “ dedi.

    Tariş, Eski futbol sahası, sahil ve Kuşadası’nın ana sorunlarına yönelik proje ve uygulamaların Büyükşehir ve Kuşadası belediyesi birlikteliğinde diyalog içinde yapılmasından yana olduklarını kaydeden Mimarlar Odası Kuşadası Temsilcisi Ümit Acar, “ Kurumlar arası diyalog sorunları, Kişilere, Kurumlara ve en önemlisi de Kuşadası’na zarar vermektedir. Umarız önümüzdeki günlerde bu sorun aşılır. Sürdürülebilir turizm için, sağlıklı, yaşanılabilir, kaliteli ve insan odaklı bir kentleşmenin oluşturulması gerekir. Bunu sağlanması için; Kuşadası’nda aktif ve konunun paydaşı olabilecek, sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, Üniversite vb kurum ve kuruluşların katılımı ile, yarışma veya uzman bürolar eşliğinde, Kentin sorunlarından biri olan sahilin bütününün, kentin vitrini olacak örnek bir planlanma ve proje ile yapılması gerekir “ diye konuştu.

    Mimarlar Odası Kuşadası Temsilciliği tarafından Sahil, Atatürk Bulvarı, Tariş arazisi ve toprak saha ile ilgili olarak belediyelere verilen rapor şöyle: “ İlçemiz yıllarca plansız kentleşmiştir, haksız rant baskısı karşısında yapılan uygulamalar sonucu kentin sosyal donatı alanlarına yeterince önem verilmemiştir. Aşırı betonlaşmış kentimiz için Tariş arazisinin de bulunduğu Atatürk Bulvarı sahil bandı en önemli değerlerimizden biridir. Kentimizde trafik tıkanıklığı ve otopark sorunu olan bulvardan biride Atatürk bulvarıdır. Bulvarda iki şeridin biri araç parkı olarak kullanıldığından, kalan tek şerit, tur otobüsleri, toplu taşım ve özel araç trafiğini kaldıramaz durumdadır, ve bu durum yayaların rahat dolaşımını engellenmektedir. Bu nedenle öncelikle otopark sorununu çözmek gerekmektedir. Bu sorunu çözmek için en iyi alternatif, Atatürk bulvarında tüm otoparkların kaldırılması şartı ile Tariş ve eski Futbol arazisinde yeraltına iki katlı otopark yapılabilir. Dolayısı ile sahil bandının, Atatürk bulvarının iki şeridinin otopark olarak kullanılmasına gerek kalmayacaktır. Atatürk caddesini otoparktan ve ağır taşıt trafiğinden arındırmak, yayaların rahat ve huzurlu ortamda sahil bandını kullanmaları için gerekmektedir. Bunun için Atatürk bulvarındaki trafik yoğunluğunu bu bulvara paralel bir üst ana bulvar olan Candan Tarhan bulvarına kaydırmak gerekir. Devlet hastanesi kavşağından boyalık kavşağına kadar akan trafiğe sahip bir ana bulvar oluşturulabilir. Atatürk bulvarının bir bölümünü (avcılar kulübü ile yat limanı arası) yavaşlatılmış tek yön yola, hatta yaz aylarında, taşıt trafiğine saatli kapalı kontrollü yaya yolu şekline dönüştürülebilir. (kent ulaşım master planlarının güncellenmesi devamında) Bunun devamında liman çevresinden yat limanına kadar ( Tariş ve eski futbol sahasını da kapsayacak) yeni bir düzenleme, proje yapılmalıdır. Öncelikle liman çevresindeki görsel çirkinlik arz eden eski belediye yapılarının yıkılarak, yeşil alan ve meydan olarak düzenlenebilir. Gemilerin limana yaklaşımında yolcuların kentin önemli değerlerinden biri olan kervansaray ve Barbaros caddesini algılamaları sağlamalıdır. Turistlerin gemiden inip kente taşıt yolundan yürüyerek ulaşımı yerine, terminal binasından çıkıp direk barboros caddesine geçişlerinin sağlaması gerekir. Bunun için balıkçı barınağının bir bölümüne dolgu veya balıkçı barınağında kentin simgelerinden biri haline gelecek bir köprü yapılabilir. Balıkçı hali ve balıkçı kahvesi bu alanın uygun bir köşesinde tek katlı olarak oluşturulabilir. Kalan alan (Kutes e kadar) kent meydanı olarak kullanılabilir. Kutes ten yat limanına kadar olan sahili, Kasım Yaman parkını, Tariş ve eski futbol sahasını kapsayacak bir alanda, kentin ihtiyacı olan yeşil alan, yürüyüş yolu, bisiklet yolu, çocuk oyun alanları, eğlence, sportif, ve kültürel alan vb. gibi sosyal donatı alanları oluşturulabilir.

    Tariş Arazi;

    Yeraltında yapılacak iki katlı otopark sahildeki park sorununu çözecektir. Üzerinde her ne kadar birkaç tarihi bina tescilli olsa da bir tanesi (en önde güney köşede bulunan bina) tarihi yapı niteliğindedir. Bu binanın restore edilerek, küçük bir müze veya sergi amaçlı kullanılabilinir. Bir odası yaz aylarında bahçesinde çay kahve ihtiyacına cevap verecek çay ocağı amaçlı kullanılabilir. Diğer depo görüntüsünde olan yapıların tarihsel değeri olduğunu düşünmemekteyiz. Bunlar yıkılabilir yerini yeşil alana bırakabilir. Arazinin tümü ağaçlandırılarak, yürüyüş yolu, çocuk oyun, gençlik eğlence alanları, açık sergi alanları, en dipte anfi tiyatro vb. aktivitelerin yapılacağı sosyal donatı alanları oluşturulabilir.

    Eski futbol sahası;

    Kuşadası belediyesinin yaptırdığı projeyi incelediğimizde; yeraltında yapılacak iki katlı otopark sahildeki park sorununu çözeceği için olumlu bir düşünce. Fakat eski futbol sahası olan arazinin üzerinde yapılan restoranlar, kafeler, hamam, sauna, fitness vb mekanlar ile yaklaşık 2500 m2 taban alanlı yaklaşık 4500 m2 ye yakın yapılar amacını aşmıştır. Kamu alanına cafeler, restorantlar, dükkanlar, apartlar, fitness hamam sauna vs gibi mekanlar kira veya gelir getirmesi amacı yapılması yanlıştır. Yönetimler geçicidir. Bu güne kadar ki yönetimler bu tür belediye mülklerini yandaşlarına peşkeş çekmişlerdir. Projenin bu kısmına karşıyız. Kamuya ait spor tesisi olarak planlanmış parsele bu yoğunlukta yapı yapma tasarrufu yanlıştır. Zaten yoğun yapılaşmış olan bölgede yeşil alana ihtiyaç vardır. Yapılacak kapalı mekanların gömülü olarak yapılması, Üstünün ağaçlandırılıp çocuk ve gençlere yönelik spor, eğlence, sosyal ve kültürel açık alanların yapılması gerekir. Ayrıca kamuya ait bu tür planlamalarda meslek odalarının S.T.K ların ve halkın görüşü alınarak uzman bürolar eşliğinde projelendirilmesi gerekirdi “

  • Didim AK Parti CHP’li Belediyelere Yüklendi

    AK Parti’li Didim Belediye Meclis Üyesi Cemal Engil, Didim Belediyesi’nin çalışmalarını eleştirerek, Didim halkı beklediği hizmeti ne Didim belediyesinden ne de büyükşehir belediyesinden almış değildir” dedi.

    AK Parti Didim İlçe Teşkilatı düzenlediği basın toplantısıyla CHP’li Aydın Büyükşehir Belediyesi ile Didim Belediyesini eleştirdi. Basın toplantısına AK Parti Didim İlçe Başkanı Cenk Ünlü, AK Partili Belediye Meclis üyeleri, ilçe yöneticileri ile partililer katıldı.

    Basın toplantısı öncesinde konuşan AK Parti Didim İlçe Başkanı Cenk Ünlü yerel gündemle ilgili olarak bu aydan itibaren rutin olarak basın toplantıları düzenleneceğini ve açıklamalarında meclis üyelerince yapılacağını belirtti.

    “MAHALLELERDE KAYDA DEĞER ÇALIŞMA YOK”

    Didim Belediyesinin içinde bulunduğu sıkıntıları dile getirmek için toplandıklarını belirten Engil “Hep birlikte içinde yaşadığımız Didim ilçemizin ne kadar kötü bir belediyecilik anlayışı ile yönetildiği hepimizin ortak düşüncesidir. Altınkum gibi bir dünya markasının yaz sezonu açıldığı ve yavaş yavaş kalabalıklaştığı bir dönemde hala yolların ve çevre düzenlemesinin yapılmadığı hepimizin malumudur. Altınkum esnafımıza bu denli sıkıntı içinde ve çile çektirerek bu kadar eziyeti yapsa yapsa chp belediyecilik zihniyeti yapar. Zaten yaz sezonu kısa sürdüğü ilçemizde Altınkum mahallesi başta olmak üzere hiçbir mahallemizde kayda değer bir çalışma görülmemektedir. Keza Akbük mahallemiz bir başka çile ne alt yapı nede cadde ve sokaklarda bir çalışma görülmemektedir. Yani Didim’e turist getirmek için hiçbir sebep yoktur. Kıyı kesimlerimiz berbat bir durumda, Konya kültür sitesi, Zonguldaklılar sitesi, Denizköy mahallemiz ve çevresinde gelişi güzel moloz dökülerek çok kötü bir görüntü oluşmuştur. Bu konuda belediye yönetiminin hiçbir çalışmasını görmemekteyiz. Öte yandan Yalıköy mahallemizin sıkıntılarını daha önce ilçe başkanımız defalarca basın açıklamalarında dile getirdiği eksiklikler hala devam etmektedir. Yaşadığımız bu çağda vatandaşımız hala kuyu suyu kullanmakta, belediyenin su şebekesi köyün yarısında bulunmasına rağmen köylü vatandaşlarımıza eziyet edip şebeke suyu kullandırılmamaktadır. Köyün üst kısmında sonradan yapılmış binalara ne elektrik verilmekte nede belediye tarafından her hangi bir çalışma yapılmaktadır.

    “3 BİN NÜFUSLU YALIKÖY’DE PARK YOK”

    İlçemize bağlı büyükşehir yasası ile mahalle olan 6 adet köyümüz bulunmakta ve bu 6 köy arasında en az hizmeti Yalıköy ve Denizköy mahallelerimiz almaktadır. Bunun sebebini de siz kamuoyunun vicdanına bırakıyorum. İşte CHP’nin belediyecilik ve çevrecilik anlayışı bu kadar… Yaklaşık 3 bin nüfusa sahip Yalıköy mahallesinde çocuklar için bir park bile yokken biz yatırım yapıyoruz diye insanları kandıramazsınız. İlçemizin çoğu mahallerinde yol ve kaldırım yokken ve bu konuda iki yıl içinde sadece avcılar çukurunda 3-5 sokakta parke taşı döşemekten başka bir iş yapmayan belediye yönetiminin çiçek serasını işletip aylık ortalaması 15-20 bin tl masrafı olan bu işletmenin kara geçip Didim halkına hizmet olarak döneceğini yine kamuoyunun vicdanına bırakıyorum.

    “ÇİÇEK EKMEKLE BELEDİYECİLİK OLMAZ”

    Kıyı kesiminin en çok göç alan ilçesi olmasından ve bu göç ile birlikte son 10 yılı aşkın Didim belediyesinin kasasına giren haddi hesabı olmayan paranın yanında Türkiye’nin en borçlu il belediyeleri dahil ilk 15 arasına giren Didim belediyesinin Maliyeye ve SGK’ya olan borçlarından dolayı hiçbir yatırım yapılmadığı ve yapılan tek işin onca sıkıntı varken kültür merkezini bile tamamlayamaması belediyenin borç batağının bir göstergesidir. Didim’in bir iki yerine çiçek ekip vatandaşa sebze ve meyve fidesi dağıtarak vatandaşın gözüne çalışıyor görüntüsü vermekle belediyecilik yapılmaz.” ifadelerini yer verdi.

    Engil açıklamasında Aydın Büyükşehir Belediyesini eleştirerek son günlerde ortaya atılan yolsuzluk iddiaları üzerinden Büyükşehir Belediyesine yüklendi. Engil sözlerini şöyle sürdürdü; “Son günlerde büyükşehir belediyesinin otopark ile ilgili yolsuzlukları hepimizin malumu 14 yılı aşkın bir süredir iktidar partisi olan ak partiye çirkin ithamlarda bulunan bir zihniyet bu süre içinde ülkeye yapmış olduğu yatırım ve hizmetler ortada iken 2 sene olmadan vatandaşın cebinden otopark adı altında topladığı paraları nasıl çaldıklarını ve hırsızın kim olduğunu aydın halkına kendileri daha iyi göstermiş oldu.

    “DİDİM ÜVEY EVLAT”

    Büyükşehir belediyesinin Didim belediyesine üvey evlat gözüyle bakması 17 ilçe içinde en az yatırımı Didim’e yapması burada yaşayan vatandaşımıza reva mıdır? Zaten yolsuzluklarla ülke gündemine düşen büyükşehir belediyesinden halka hizmet beklemek göle maya çalmak gibi bir şeydir.

    İlçemizin çoğu mahallesinde altyapı olmamasına rağmen vatandaştan hem atıksu hem de katıksu bedeli adı altında ücret yansıtılıp diğer taraftan bu mahallelerimizden vidanjör ücreti alarak vatandaşını sömürmektedir. Ayrıca Türkiye’nin en pahalı suyunu vatandaşına reva gören büyükşehir belediyesi 17 ilçenin içinde de en pahalı suyu Didim halkına satmaktadır. Bunun yanında Didim halkı beklediği hizmeti ne Didim belediyesinden ne de büyükşehir belediyesinden almış değildir.” diye konuştu.

    “BÜYÜKŞEHRİN DİDİM PROJELERİ NEREDE?

    AK Parti İlçe Başkanı Cenk Ünlü de Aydın Büyükşehir Belediyesiyle ilgili de eleştirilerde bulunarak “Büyükşehrin 700 Milyon TL bütçesi var; gerçekleşme oranı % 40 fakat proje biriminin de harcanana ödenek ise 30 bin TL.. Bütçede en fazla gerçekleşme oranı olan yer Basın Dairesi başkanlığı. Özlem hanım kendi reklamını yapıyor.” dedi.

    Aydın Büyükşehir Belediyesinin Didim’le ilgili vaatlerinin de yerine getirilmediğini kaydeden Ünlü “Didim’in bekledikleri var. Otogar, İçme suyu altyapı.. 700 milyon TL kaynağın var neden yapmıyorsun? Beşparmak dağına baraj yapacaktı; bunu AK Parti yapamaz dedi. Bununla ilgili projen var mı bence yok.” Sözleriyle eleştirdi.