Etiket: Bastı

  • Bakan Elvan, adının verildiği barajın su tutması için butona bastı

    Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Mersin’in Erdemli ilçesinde çiftçiler tarafından kendi isminin verildiği ’Lütfi Elvan Barajı’nın su tutmaya başlaması dolayısıyla gerçekleştirilen törene katıldı. 9 milyon liraya mal olan barajın, yöre çiftçisine yılda 5 milyon 371 bin TL gelir artışı sağlaması hedefleniyor.

    İlçeye bağlı Ayaş Mahallesi’ndeki barajın su tutmaya başlatılması dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Kalkınma Bakanı Elvan, Mersinli çiftçilere müjde vererek, “Mersin’de yatırım programına aldığımız gölet sayısı bu yıl 27. Sadece bir yılda 27 göleti yatırım programına aldık. Şu anda 12 gölette yapım çalışması devam ediyor. Etti mi 39. Toplamda şuan Devlet Su İşlerimizin projesi üzerinde çalıştığı inşaatı devam edenler, planlama yapılan gölet sayısı kaç biliyor musunuz, 97. Şuanda 97 gölet üzerinde Devlet Su İşlerimiz çalışma yapıyor. Mersinimize ne 23, ne 33, tam 97 tane gölet kazandıracağız” dedi.

    16 Nisan’daki referanduma da değinen Elvan neden ’evet’ denilmesi gerektiği konusunda da açıklamalarda bulunarak, “Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa

    Kemal Atatürk’ün bir ifadesini söylemiştim. Ne demişti, Cumhuriyetimizin kurucusu, ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ demişti. Şöyle çok partili döneme bir bakalım. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin oldu mu bu süreçte. Çok partili döneme baktığımızda, 1960’ta darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık mı, milletin egemenlik hakkı elinden alındı mı, alındı. 1971’de bir muhtıra ile karşı karşıya kaldık mı, kaldık. 1980’de bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık mı, kaldık. Milletin iradesi elinden alındı mı, alındı. Ve en son yaşadığımız 15 Temmuz darbe girişimi. Yine bir darbe girişimiyle milletin egemenlik hakkı elinden alınmak istendi. Kör topal yürüyen bir parlamenter sistem var” diye konuştu.

    Ülkenin bir an önce önünün açılması gerektiğini ifade eden Elvan, “Bizde diyoruz ki, bakınız darbelerle dolu, vesayetçilerle dolu, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir denmesine, dememize rağmen, egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olmadığı durumlarla karşı karşıya kaldık. Bunun için diyoruz ki gelin yeni bir hükümet sistemi oluşturalım. Bu öyle bir hükümet sistemi ki, tıkır tıkır işleyecek. Sorunlarınızın anında çözüleceği ve güçlü bir hükümetin yanında güçlü bir meclis, bağımsız ve tarafsız bir yargı. Gelin bunu oluşturalım diyoruz. Ülkemizin önünü açalım diyoruz” şeklinde konuştu.

    Yapılan duanın ardından Bakan Elvan, beraberinde Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Erdemli Kaymakamı Muhittin Pamuk, Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu ve diğer protokol üyeleriyle birlikte barajın su tutması için platform üzerindeki butona bastı.

    Bakan Elvan, Erdemli ziyareti kapsamında Erdemli Halk Eğitim Merkezince açılan el sanatları kursunun sergi açılışını da gerçekleştirdi.

  • Gencinden yaşlısına kadar herkes fidan için pedala bastı

    Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinde belediye tarafından “Orman Haftası” kapsamında “100 Bisiklet 100 Fidan” etkinliği yoğun bir katılımla düzenlendi.

    Gerçekleşen etkinliğe Lüleburgaz Belediye Başkan Yardımcısı Necmi İnci, Lüleburgaz Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdürü Cihan Erdem Lüleburgaz Bisiklet Motosiklet Gençlik Spor Kulübü Derneği üyeleri, Hedef Doğa Sporları üyeleri, çok sayıda öğrenci ve belediye personeli katıldı.

    Yaklaşık 250 bisikletli ilk olarak Kongre Meydan’ında toplandı.Güzel havanın tadını çıkaran bisikletliler doyasıya pedala bastı.

    Etkinliğin açılış konuşmasını Lüleburgaz Belediye Başkanı Emin Halebak gerçekleştirdi.Bisiklet Yılı hakkında konuşan Başkan Halebak, “Bin tane bisiklet siparişi vermiştim. Alırız, hediye ederiz, gezeriz diye de o sayıyı artırmamız gerekiyor gibi geliyor bana. Bu yıl ve bundan sonraki yıllarda, çevreye karşı duyarlı olmak, hem birbirimizi ilişkilerimizi sağlamak gerekiyor, arabada giderken bunu yapamıyoruz. Bütün hepsini sağlayacağımız sağlıklı bir nesil oluşturacağız bisiklet yılı başlattık ve yürüyeceğiz.

    Üstelik son derece adil, herkes için uygun, eşitlikçi. Bundan sonraki yıllarda Lüleburgaz’da herkesin bisikletle işine, çarşıya gelip gitmesini arzu ediyoruz. Bu yılı başlattık. Sizler bu işe bu kadar gönüllü iseniz bu iş olacak demektir” ifadelerini kullandı.

    Başkan Halebak’ın konuşmasının ardından bisiklet gurubu İstanbul Caddesi, Yaman Otel, E-5 Karayolu, Yeni Sanayi 6.Sokak güzergahında ilerleyerek fide ekilecek alana geldi.

    Fide dikelecek alana gelen bisikletlilere kek ve su ikramı gerçekleşti.

    Bisikletliler fidanlıkta hazırlanmış çukurların yanında bulunan çam ağaçlarını toprakla buluşturdu.

    Etkinliğin ardından öğrenciler fidanlıktan ayrıldı.

  • Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı İnanç: “Avrupa, Türkiye’den kaçan ve yargı tarafından suçlu ilan edilen herkesi bağrına bastı”

    Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Murat İnanç, Hollanda’nın yaptığının demokrasiye aykırı olduğunu ve geçmişinde sömürgecilik olan ülkelerin Türkiye’ye demokrasi dersi verme hakkı olmadığını vurgulayarak, “Kendilerine sığınan mülteciler için duvarlar inşa eden Avrupa, Türkiye’den kaçan ve yargı tarafından suçlu ilan edilen herkesi bağrına bastı” dedi.

    Öz İplik-İş Sendikasının Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısı Ankara Grand Otel’de gerçekleştirildi. Kahvaltı buluşmasında sendika üyeleri ve basın mensuplarıyla bir araya gelen Sendika Genel Başkanı Murat İnanç, konuşmasının başında Hollanda ile yaşananları değerlendirdi. Avrupa’da bazı ülkelerin Türkiye’nin 16 Nisan süreciyle ilgili topa girmeye başladıklarını dile getiren İnanç, ülkelerin gazetelerinde ve televizyon kanallarında 5 maddede ‘hayır’ı anlattıklarını, dolayısıyla Türkiye’ye olan bu ilgi durumundan sendika olarak aslında hoşnut olduklarını dile getirdi. İnanç, Hollanda ile yaşananlara “futbolda fair play kurallarının hiçe sayılması” benzetmesinde bulunarak, “Hollanda topa çok sert bir şekilde girdi. Türkiye’nin Dışişleri Bakanının iniş iznini kaldırdı, olağanüstü hal ilan edip kadın bakanı ülkeye sokmamak için yapılanlar gerçekten ülke olarak ve sendika olarak zorumuza gitti. Fatma Betül Sayan Kaya Hanımefendi elçiliğe gitmiş olsaydı ne yapabilirdi ki, oradaki Türklerle oturup sohbet edecekti. Bunu ülke olarak kabul etmeyebilirsiniz ama o davranışlar ve daha ileriye gidip vur emri vermek hakikatten bizi derinden yaraladı. Türkiye’deki seçimlerin kimseyi ilgilendirmemesi lazımdı. AB’ye girmek istiyoruz, AB ülkeleri bu seçimle ilgili görüşlerini yayınlayabilir. İsviçre’deki gazeteler Türkçe başlık atabilir, yürüyüşler yapabilir. Bunlara Türkiye ve seçmenler hoşgörülü olabilirdi ama Hollanda’nın yaptığı yanlıştı. Geçmişinde sömürgecilik olan bir ülkenin bize demokrasi dersi verme hakkı yok. 15 Temmuz’dan sonra 250 insanın ölmesi, 2 bin 400 insanın yaralanması sebebiyle OHAL ilan edildiğinde bu ülkeler sürekli Türkiye’de ilan edilen OHAL’i tartışırken Hollanda kadın bir bakan için OHAL ilan etti. Bunu anlamakta zorluk çekiyoruz, demokrasi bu değil. Kendilerine sığınan mülteciler için duvarlar inşa eden Avrupa, Türkiye’den kaçan ve yargı tarafından suçlu ilan edilen herkesi bağrına bastı. Belçika DHKP-C’li Fehriye Erdal’ı bağrında sakladı. Abdullah Öcalan denilen terörist başına Avrupa ülkeleri hala özgürlük savaşçısı diyor. Avrupa seçilmiş bir cumhurbaşkanına diktatör diyemez, demokrasi anlayışında bir sakatlık var. Türkiye’deki göstericilere polisin müdahalesine orantısız güç diye tepki gösteren Avrupalıları yerdeki insanı köpeğin ısırmasına müdahale bile etmediler. Basın emekçilerinin yere yatırılmasını Avrupa’daki basın gündeme bile almadı. Biz referandum sürecinde birbirimizi eleştiririz ama 17 Nisan’da her şey bitmiş olacak. Avrupalıların burada bize akıl verme gibi bir haklarının olmadığına inanıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Üyelerimizi BES’e katılımdan geri çektik”

    Türkiye’de tekstil sektöründe çalışan işçilerin sorunlarını dile getirerek Mecliste hiçbir partinin bu konuları masaya yatırıp tartışmadığını dile getiren İnanç, “BES denilen sisteme bizi dahil ettiler ancak bu sistemde tasarruf edebilmek için aldığın ücretle geçimini sağlamış olman lazım. Biz sendika olarak bin kişiden fazla çalışanın olduğu işletmelerde bütün üyelerimizi sistemden geri çektik. Vergi konusunda da hala aynı sıkıntıyı yaşıyoruz. Geçen yıl 12 bin 600 TL olan ilk vergi dilimini 13 bin TL’ye çektiniz, değişen bir şey olmadı. Sendika olarak bizim de gider gösterme hakkımız olsun, eğitim, kira ve yakıt gibi giderleri vergiden düşelim dedik. Kıdem tazminatı konusunda ise yeni yasa getirildi ama kıdem tazminatı maddesi yok, çalışanların durumu ne olacak? Tekstil sektöründe kayıtlı sigortalı işçi sayısı 985 bin, sendikalı işçi sayısı 90 bin. Toplu sözleşmeden faydalanan işçi sayısı ise 40 bin değil. Varın düşünün çalışma sistemlerini. Kayıt dışı var, kaçak işçilik var, yevmiyeli işçilik var. Bunlar çalışma hayatının birer sorunu, bu sorunların çözülmesi lazım. Biz işçi sendikası olarak Mecliste bir gün bile asgari ücretle ilgili siyasi partiler bir araya gelip bu konuyu gündeme getirdiklerini veya bunun için kavga ettiklerini görmedik” ifadelerini kullandı.

    Toplantı daha sonra basına kapalı olarak devam etti.

  • Danimarka’da bir ada kendi parasını bastı

    Danimarka’ya bağlı Djursland adasında bulunan bir dernek, ekonomide yaşanan tıkanıklığı gidermek için sadece adada kullanılacak Djur adı verilen yeni para birimi için çalışmalara başladı.

    Danimarka’nın ikinci büyük kenti Aarhus açıklarındaki Djursland adası yerel ekonomide yaşanan tıkanıklığı gidermek için ilginç bir çözüm buldu. Adada faaliyet gösteren bir dernek, yeni bir para birimini kullanıma sokmak için çalışmalara başladı. Djur adı verilen para biriminin sadece adada kullanılacağı belirtiliyor ve yerel ekonomiyi kalkındıracağı öngörülüyor. Djur hazırlıklarında son aşamaya gelinirken, Djurs banknotlarının basımı tamamlandı.

    Yeni para biriminin ada halkı arasında birlik, beraberlik ve dayanışma duygusunu güçlendireceği belirtilirken, adada bulunan iki belediyenin başkanları ise projeyi fazla umut verici görmediklerini açıkladılar. Dernek yöneticileri ise benzer bir uygulamanın Almanya – Avusturya sınırında ekonomisi çökmek noktasına gelen bir köyde de yapıldığı ve başarılı sonuçlar verdiğini bildirdi. Derneğin yeni para birimini resmi olarak tedavüle sokması zor görünüyor, zira Danimarka’da para basma yetkisi sadece Danimarka Merkez Bankasında bulunuyor. Bin 419 kilometrekarelik bir alana yayılan Djursland adasında 80 bin kişi yaşıyor.

  • Şanlıurfa’da yağmur sonrası ev ve iş yerlerini su bastı

    Şanlıurfa’da yaklaşık 2 saat etkili olan yağmur sonrası bazı ev ve iş yerini su bastı, yollar göle dördü.

    Şanlıurfa’da aniden bastıran ve yaklaşık 2 saat süren yağmur yaşamı olumsuz etkiledi. Aniden bastıran yağmur, kent merkezinde vatandaşlar ile sürücüler zor anlar yaşadı. İpekyolu’nda aşırı yağmur sonrası açılan rögar kapakları sürücülere zor anlar yaşattı. Bazı ev ve iş yerini de su bastı. Su altında kalan ev ve iş yerlerinde vatandaşlar kendi imkanlarıyla suyu dışarı kovalarla taşıdı.

    Yağış nedeniyle özellikle kırsal mahallelerde bulunan arazilerdeki ekinlerin de zarar gördüğü bildirildi.