Etiket: Başlangıç

  • “Print In Istanbul, Londra Kitap Fuarı’nda Güçlü Bir Başlangıç Yaptı”

    İstanbul Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçılar Birliği’nin UR-GE kapsamında düzenlediği ‘Print İn İstanbul’ projesinde yer alan 14 firma, Londra’da gerçekleştirilen Londra Kitap Fuarı’na katıldı.

    Orman Ürünleri İhracatçılar Birliği’nin UR-GE kapsamında düzenlediği ‘Print İn İstanbul’ projesinde yer alan 14 firmanın, Londra’da gerçekleştirilen Londra Kitap Fuarı’na katıldığı belirtildi. Fuarda Türkiye Cumhuriyeti Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç, Londra Ticaret Müşaviri S. Aytuğ Göksü ve İstanbul Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Levent Çolakoğlu firma stantlarını ziyaret ederek katılımcı firmalara sertifika verdiler. Büyükelçi Bilgiç, ’Print In İstanbul’un başarılı katılımdan memnuniyet duyduğunu belirtti.

    İstanbul Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Levent Çolakoğlu, fuar hakkında yaptığı açıklamada “Print In Istanbul, Londra Kitap Fuarı’nda güçlü bir başlangıç yaptığını söyledi. Çolakoğlu, Paris Fuarı öncesi ve sonrasında vurguladığı gibi yapılan çalışmaların tüm sektör adına yapıldığını söyledi: “Gerek sektörümüzü, gerekse Türkiye imajını en mükemmel şekli ile temsil edecek çok özel stantlar hazırlandı. Amacımız varlığımızı hissettirmekle birlikte tüm katılımcı ve ziyaretçilere ‘Turkey Discover The Potential’ sloganının gücünü hissettirebilmektir. Londra Kitap Fuarı bu anlamda, Türkiye’yi uluslararası arenada en az 4-5 adım yukarı çıkaran etkin bir fuar organizasyonu olması adına yaptığımız bu faaliyetten onur ve gurur duymaktayız” dedi.

    2023 ihracat hedeflerinin 500 milyar dolar olduğunu dile getiren Çolakoğlu, “Bu doğrultuda TIM olarak tüm birliklerde çok değerli faaliyetler gerçekleştiriliyor. Dünyanın dört bir tarafında Discover The Potential sloganı ile her sektör kendi hikayesini anlatıyor. İstanbul Mobilya Kağıt Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği olarak iştigal alanımızda olan sektörlere ilişkin, Milli katılım fuarları, Turquality faaliyetleri ve 3’ü mobilya sektörü, 1’i karton ambalaj sektörü ve 1 ticari Matbaacılık ve yayıncılık sektörü olmak üzere 5 URGE projesi ile bizler de yoğun çaba gösteriyoruz. Şahsım liderliğinde yürütülen Print In İstanbul Projesi kapsamında bir araya gelen 14 firma sektörün kazanımlarını kendi kazanımlarının önünde tutarak, sektörümüzün dünya pazarındaki pasta payını büyütmek için var gücü ile mücadele ediyor. Bir kez daha tüm üye firmalarımıza ve değerli temsilcilerine teşekkür ediyorum. Ekonomi Bakanlığı’mızın URGE projesi kapsamında sunduğu destekler ve genel sekreterliğimizin verdiği sekreterya hizmetleri sayesinde düşünce ve fikirlerin uygulanması, Ortak hareket etme kültürü ile tüm şartlar kendiliğinden oluşuyor. Bilindiği gibi bir fuara bir kez katılmakla hemen sonuç almak çoğunlukla mümkün olmuyor. Bizler fuar katılımlarını uzun vadeli yatırımlar olarak görüyoruz. Bir fuara en az 3 kez katıldığınız takdirde sonuç alabilirsiniz. Küme olarak değil, firma olarak bir fuara katıldığınız da gerek bütçe gerek organizasyon zorlukları nedeni ile fuar kapsamında yapabilecekleriniz sınırlı olabiliyor. Bu da yaptığınız yatırımın daha uzun sürelerde geri dönüşler sağlamasına neden oluyor. Ancak ortaklaşa hareket ettiğinizde bu süre daha kısalıyor ve sesinizi bir defa da bile herkese duyurabiliyorsunuz. İnanıyorum ki, Paris’ten sonra Londra Kitap Fuarı kapsamındaki güçlü katılımımızdan sonra uluslararası sektördeki herkes bu birlikteliği fark etti. İstanbul’da, Türkiye’de bu sektörde önemli bir potansiyel olduğundan haberdar oldu. Bize düşen bu çıkışı devam ettirmek ve kalan 2 yıl içerisinde benzer hatta daha kaliteli çalışmalar yapmak. Bu durumun bilinci ile çalışmalarımız devam ediyor, önümüzdeki ay 11 – 13 Mayıs 2016 tarihlerinde ABD’de gerçekleşecek olan Bookexpo Amerika Fuarı’nda aynı konseptle yolumuza devam ediyor olacağız” şeklinde konuştu.

    Londra Kitap Fuarı’na tüm dünyadan yayıncıların, ajansların ve çözüm ortaklarının ilgi gösterdiği belirtildi. Fuarın doğrudan profesyönellere yönelik olması nedeni ile tüm katılımcıların iş görüşmeleri gerçekleştirdiği İngiltere başta olmak üzere Amerika ve diğer ülkelerin sektöründeki yayıncılarının katılımı, ticari matbaacılık ve yayın sektöründe faaliyet gösteren firmalara fırsatlar oluşturduğu bildirildi.

  • Zirve Üniversitesi’nden Play-off’lara Güzel Başlangıç

    Türkiye Basketbol 2. Ligi’nde (TB2L) play-off heyecanı başladı. Zirve Üniversitesi Basketbol Takımı, play-off ilk maçında kendi evinde Tofaş Gelişim’i ağırladı. Oldukça zevkli geçen maçta gülen taraf 85-49’la ev sahibi ekip Zirve Üniversitesi oldu.

    Maça iki takım oyuncuları da kontrollü başladı ve ilk periyot 22-17 ev sahibi üstünlüğüyle geçildi. İkinci periyotta oyuna etkinliğini koyan Zirve Üniversitesi, devreyi 38-25 önde kapadı. Devrenin ardından hız kesmeyen yeşil-beyazlılar durumu 59-36 yaptı. Son periyotta da farkı açan Zirve Üniversitesi karşılaşmayı 85-49 yaparak seride 1-0 öne geçti ve play-off’lara güzel bir başlangıç yaptı.

    Maçın ardından açıklamalarda bulunan Zirve Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Kısa, “Zirve Üniversitesi Basketbol Takımını ve teknik ekibi almış oldukları galibiyetten ötürü kutluyorum. Takımımıza destek olmak için gelen seyircilerimize de teşekkür ediyorum. Gruplardan sonra play-off’lara güzel bir başlangıç yaptık. Umarım hedeflerimize ulaşırız” dedi.

    Zirve Üniversitesi Gençlik ve Spor Kulübü Başkanı Emre Nakıboğlu ise, “Oyuncularımızı ve teknik ekibimizi almış oldukları galibiyetten ötürü kutluyorum. İyi ve etkili bir oyun ortaya koyduk ve bunun sonucunda farklı bir şekilde galip geldik. İstikrarlı oyunumuzu da play-off’larda sergileyip hedefimize ulaşmak istiyoruz” diye konuştu.

  • Riekerink: “Kötü Bir Başlangıç Yaptık”

    Spor Toto Süper Lig’in 27. haftasında Eskişehirspor, evinde Galatasaray’ı 4-3 mağlup etti. Galatasaray’ın başında ilk maçına çıkan Riekerink, “Bu maçı alıp hedefimize adım adım ilerleyecektik ama ne yazık ki kötü bir başlangıç yaptık” dedi.

    Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan ve Galatasaray’ın başında ilk maçına çıkan Riekerink, skorun kendi açılarından üzücü olduğunu dile getirdi. Riekerink, “Biliyorsunuz bir hedefimiz var. Herkes için açık bir hedef. Normalde bizim kafamızda bu hedefimize gitmek için ilk gündü. Bu maçı alıp hedefimize adım adım ilerleyecektik ama ne yazık ki kötü bir başlangıç yaptık. Eğer maça bakarsanız ilk 20 dakika iyi oynayan bir Galatasaray vardı. Golü attıktan sonra biraz pozisyonlarımızın dışına çıkmaya başladık. Eskişehir bu geçişleri iyi kullandı. Yani bizim ofanstan defansa geçişlerimizi kendi avantajlarına çevirdiler” dedi.

    “İLK 4’E GİRECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUM”

    Galatasaray’ın son dönemde çok fazla hoca değişikliği yaptığı sorusuna, “Şimdi geçmişe gidersek, bu konulara girersek geçmişle alakalı yorumlar yapmam lazım. Ben de burada değildim o zaman. O anları yaşamadım. O dönemle ilgili yorum yapmam doğru olmaz” yanıtını veren Riekerink, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Ben şu anki takımla ilgili yorum yapayım. Ben kesinlikle takımımdaki oyuncularıma ve kalitelerine güveniyorum. İyi işler yapacağımızı, iyi ilerleyeceğimizi ve hedefimize ulaşacağımızı düşünüyorum. Az önce söyledim. Takımın içinde gayet kaliteli futbolcular var. Geneline bakınca kaliteli bir takımımız var. Ama futbolun bazı kuralları vardır. Onlar üzerine gitmemiz ve onları iyi hale getirmemiz lazım. Bunlardan bir tanesi takımın boyu. Takımın boyunu kısıp daha kontakt oynamamız lazım.Yani ofans hattımızla defans hattımız arasında çok boşluk olmaması gerekiyor. Kişileri suçlamak yerine takım olarak bu tip konularda daha ilerlememiz lazım. Orta sahada denge anlamında, ofans anlamında. Şuna emin olabilirsiniz ki ilk 4’e gireceğimizi düşünüyorum. Bu kalitenin bizde olduğunu düşünüyorum. Takım ya da oyuncularla ilgili kötü bir imaj görmüyorum. Pozitifim ve bu kalitenin bizde olduğunu görüyorum. Tabii ki çok üzücü bir durum olduğunda hemfikirim. Diğer taraftan olumsuz tarafları da görüyorum. Maç için değerlendirirsek ofanstan defansa yaptığımız geçişler, top kayıpları ve yediğimiz kolay goller. Büyük puzzle olarak bu kaliteli oyuncuları en iyi şekilde nerede ne şekilde kullanacağız buna odaklanmamız gerekiyor.”

  • Sultanlar’dan Play-off’a Tatsız Başlangıç

    Türkiye Voleybol Bayanlar 2. Ligi A Grubu’nda sezonu 52 puanla 4. sırada tamamlayan Manisa Büyükşehir Belediyespor Bayan Voleybol Takımı, play-off gurubunun ilk maçında bir başka Manisa temsilcisi Seramiksan ile karşılaştı. Yeşil-beyazlılar serinin ilk maçında rakibinden tek set kopararak 3-1 mağlup oldu.

    Sezon başında şans verilmemesine rağmen mütevazı kadrosuyla mücadele ettiği 2. Lig’de play-off grubuna kalmayı başaran Manisa Büyükşehir Belediyespor Bayan Voleybol Takımı, 1. Lige yükselme mücadelesinde, serinin ilk maçında Bursa’da Seramiksan ile karşılaştı. Cengiz Göllü Voleybol Salonu’nda oynanan karşılaşmayı Gençlik ve Spor Şube Müdürü Orhan Haşim Elmalı, Büyükşehir Belediyespor Genel Koordinatörü Alparslan Ustamehmetoğlu, Voleybol Şube Sorumlusu Tolga Tunç Çalışkan ve çok sayıda sporsever takip etti.

    Karşılaşmanın ilk setine etkili başlayan Seramiksan, birinci seti 25-17 önde tamamladı: 1-0.

    Mücadelenin ikinci setinde ise Manisa Büyükşehir Belediyespor iyi bir başlangıç yaptı. İkinci sette Manisa Büyükşehir Belediyespor, sayı üretkenliğine iyi savunmayı da ekleyince seti 24-26 önde tamamlayarak karşılaşmada eşitliği sağladı: 1-1.

    Seramiksan mücadelenin diğer setlerini de 25-8 ve 25-12 ile geçerek karşılaşmayı 3-1 kazandı. Manisa Büyükşehir Belediyespor play-off gurubunun ikinci maçında Ordu Telekom ile karşılaşacak.

  • Bitiş Değil Başlangıç Noktası

    ‘Nokta’ öyküsünden yola çıkılarak bu yıl ikincisi düzenlenen “Nokta Şenliği” etkinliği ile minik öğrencilere üretici düşünmenin kapıları aralandı.

    Altın Kitaplar ve Tırtıl Kids tarafından düzenlenen Nokta Şenliğietkinliği ile Bahçeşehir Okulları öğrencileri 4 gün boyunca üretici düşünme tekniklerini öğrenirken, yapılan etkinliklerle de eğlenceli zamanlar geçirdi.

    UNIQ İstanbul’da 29 Şubat-4 Mart tarihleri arasında düzenlenen etkinliğe Bahçeşehir Okulları’ndan 800’e yakın ikinci öğrencileri katıldı. Hocalar eşliğinde yapılan etkinliklerle eğlenceli saatler geçiren minikler üretici düşünme yollarının da kapılarını araladı.

    Düzenlenen etkinliğin çocuklarda bilinç geliştirme açısından ne kadar önemli olduğuna dikkat çeken Bahçeşehir Okulları İlkokul Eğitim Koordinatörü Gülistan Ekiner, “Buradaki öğrencilerimiz etkinliklerinin sonuna bir nokta koyuyorlar ancak bu onlar için bir bitiş noktası değil yaşamları için bir başlangıç noktası oluyor” ifadelerini kullandı.

    “ÇOCUKLAR KÜÇÜK YAŞTA KİTAP OKUMA BİLİNCİNE KAVUŞMALI”

    Kitap okumanın çocuklar açısından önemine değinen Gülistan Ekiner, “Kitap okumanın ne kadar önemli olduğunu bildiğimiz için öğrencilerimizi kitabın içine dahil etmek, onları kitabın etkinlikleri ile buluşturmak, kendilerini ifade etme fırsatı vermek adına güzel dönüşler aldığımız bu etkinliğin ikincisini düzenledik. Öğrencilerimiz keyifle katılıyorlar. Okullarda da hem öğrencilerden hem de öğretmenlerden güzel dönüşler alıyoruz. Çocuklarımız burada dram atölyesinde bulunuyor, yoga yapıyor ve kendilerini ifade ediyorlar. Bunun yanı sıra boyalarla bir araya gelip kendilerini renklerle ifade edebiliyorlar.Çocuklara kitap okuma alışkanlığını küçük yaşlarda aşılamanın neden önemli olduğunu açıklayan Ekiner, “Kitap okumak tüm toplumlarda çok önemli. Ancak bu bilinci çocuklarımıza küçük yaşta aşılamak onların kitaplarda kendilerini bulmaları açısından daha önemli. Bu anlamda yıl boyunca çok sayıda kitap okutuyoruz ve neredeyse tamamına etkinlik uygulatıyoruz. İçerisinden kazanımlarıyla ilişkili mutlaka bir sonuca vardırıyoruz. Sonuç olarak kitap okuyup onun içerisine girmek çok önemli. Oradaki mesajı alıp bunu ifade edebilmek çok önemli” dedi.

    “PEDAGOJİK OLARAK ÖNEMLİ BİR ÇALIŞMA”

    Küçük yaş gruplarındaki çocukların özgüvenini okul çağlarında geliştirmek gerektiğini söyleyen Ekiner, “Bazı çocuklarımız o yaşlarda ‘Ben bir şey yapamam. Kendimi nasıl ifade edeceğim? Ben beceremiyorum’ duygusuna kapılıyor. Aslında bu kitabın içerisinde her şeyin bir nokta ile başladığı ve bu noktadan yola çıkılarak çok güzel sonuçlara ulaşılabileceğimiz teması var. Çocuklar bu etkinliklerin sonucunda ‘ben de yapabiliyorum, bende başarabiliyorum’ diyerek kendi yaptıkları eserlere hayranlıkla bakıyorlar. Küçük yaştaki çocukların ‘ben yapabiliyorum’ duygusunu hissetmeleri gerekir. Bu konuda onların cesaretlendirilmeleri gerekiyor. Bizler de büyük bir eğitim kurumu ve eğitimciler olarak bunu önemsiyoruz. Kimi çocuklar kendilerini renklerle kimileri ise sözcüklerle ifade edebiliyor. Bu anlamda etkinliğimiz çok önemli. Bunun yanında çocuklarımıza yaratıcı yazma okuma atölyelerimizde küçük hikayeler, fabllar yazdırıp onları küçük kitaplar haline getiriyoruz. Kendi yaptıkları bu küçük ürünlerin aslında ne kadar güzel bir bütünün parçası olabileceğini onlara gösteriyoruz. Çocuklarımız hiçbir şeyin boşa olmadığını ve yaptıkları şeyin önemsendiğini fark ediyorlar. Bu yüzen pedagojik anlamda çok önemli bir çalışma” şeklinde konuştu.

    “AİLELER ÇOCUKLARINI CESARETLENDİRMELİ”

    Ailelerin bu eğitimin neresinde olması gerektiğini anlatan Ekiner; “Aileler mutlaka çocuklarını cesaretlendirmeli ve onların özgüven becerilerini geliştirmeliler. Bu anlamda biz çok güzel iş birliği yapıyoruz. Etkinliklere katılan aileler hem kendilerinin hem de çocuklarının bu etkinlikleri ne kadar heyecanla takip ettiğini ifade ediyorlar. Bu noktada biz amacımıza ulaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “ÇOCUKLARI YAŞAMLA BULUŞTURUYORUZ”

    Etkinliklerle birçok sanat dalını öğrencilerle tanıştırdıklarını da belirten Ekiner, “Aslında çok önemli sanat kolları var ve biz bazı sanat kollarını yetişkin olduğumuzda öğrenebiliyoruz. Bu kitapla ilişkilendirdiğimiz puantizm denilen sanat dalı da çocukların bu etkinlik sayesinde küçük yaşta tanıştığı bir sanat dalı oldu. Vakit geçmeden yaşamla çocukları bir araya getiriyoruz” dedi.