Etiket: Başkanından

  • BTSO başkanından bakanların önünde bankalara çağrı

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Başkanı İbrahim Burkay; Maliye Bakanı Naci Ağbal ve Çalışma Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun da katıldığı toplantıda, bankaların en kısa sürede teminat düzenlemesine uymasını talep etti.

    BTSO, 43. kez düzenlediği ‘ortak akıl ve istişare toplantısı’nda Maliye Bakanı Naci Ağbal ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nu Bursa iş dünyası ile buluşturdu. İş dünyası temsilcilerinin görüşlerinin aktarıldığı toplantıda konuşan BTSO Başkanı İbrahim Burkay, son dönemde yapılan düzenlemelerle işverenler üzerindeki yükleri hafifleten ve süreçleri basitleştiren yenilikçi adımlar için her iki bakana da teşekkür etti. Burkay, Başbakan Binali Yıldırım’ın açıkladığı cazibe merkezleri programının Doğu ve Güneydoğu illerini de ekonomik kalkınma hamlesine dâhil edeceğini söyledi. Burkay, KDV’deki yüzde 18’lik genel oranın düşürülmesi, sosyal güvenlik prim oranının aşağı çekilmesi, ÖTV’nin güncel ihtiyaçlara göre gözden geçirilmesini istedi.

    “Finans kurumları anlayışlı ve esnek olmalı”

    Bankalara yönelik taleplerini de dile getiren İbrahim Burkay, şöyle devam etti:

    “1 Ocak itibariyle ticari işlemlerde taşınabilir varlıkların da teminat gösterilebileceği hakkındaki kanuni düzenleme yürürlüğe girmiştir. Geniş bir kesimin teminat sorununa çözüm olacak bu düzenlemeye tüm bankaların en kısa sürede uymasını bekliyoruz. Kur artışı nedeniyle ihracatçı şirketlerimizin döviz kredilerinde teminat farkı oluşmuş durumda. Bu sorunun giderilmesinde finans kurumlarını daha anlayışlı ve esnek davranması gerektiğini de özellikle vurgulamak istiyorum.”

    Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde başlatılan ‘Nefes Kredisi Programı’na sadece 18 bin başvuru yapıldığını söyleyen İbrahim Burkay, “Bu desteğin daha geniş bir kitleye ulaşabilmesi için kredi derecelendirme notları mutlaka esnetilmelidir” dedi. Başkan Burkay, hükümetin açıkladığı 250 milyar TL’lik kredi paketinin de biran önce hayata geçmesinin öncelikli beklentileri arasında olduğunu belirtti.

    BTSO Yönetim Kurulu Başkanı Burkay, kredi derecelendirme kuruluşları S&P’nin Türkiye’nin görünümünü negatife çevirmesi ve Fitch’in de kredi notunu yatırım yapılabilir seviyenin altına indirme kararlarına da değinerek, “Kredi derecelendirme kuruluşları, gerçekleri yansıtmayan açıklamalar ve tespitler ile ülke ekonomimize yönelik algı operasyonlarını da yine boşa çıkaracağımızın özellikle bilinmesini isterim. Hiçbir güç ülkemize olan inancımızı sarsamayacak. Millet olarak hedeflerimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Zaferin cephanesi üretimdir anlayışıyla inadına üreteceğiz, inadına büyüyeceğiz” diye konuştu.

    “Bursa’ya 1 verirsek 10 alırız”

    Maliye Bakanı Naci Ağbal, Türkiye’nin 2002 yılından itibaren güçlü bir büyüme performansı yakaladığını belirterek, “Büyümenin arkasındaki itici güç, reformlardır. Reformlar devam ettikçe büyüme hikâyesi de sürecektir” dedi. Bursa gibi üretimin, yatırımın ve istihdamın merkezi olan kentlerin daha fazla yararlanabileceği ‘Süper Teşvik Sistemi’ni hayata geçirdiklerini belirten Ağbal, sistemin Türkiye’nin arz güvenliğine, dışa bağımlılığının azalmasına ve yüksek teknoloji hedeflerine katkı sağlayacağını ifade etti. Yeni yatırımlar için ücretsiz arsa tahsisinden, enerji maliyetlerindeki indirime, altyapı yatırımlarından istihdam desteklerine olağanüstü vergi indirimleri getirdiklerini dile getiren Ağbal, “Bursa bizim için büyük bir şans. Bu kente 1 verirsek 10 alırız. Teknoloji ile haşır neşir olan, yatırım ekosistemini her geçen gün daha da geliştiren Bursa’dan yoğun talep bekliyorum. Bursalı firmaların yerinde olsam bu destekleri kaçırmazdım” diye konuştu. Ağbal, “Bursa Büyürse Türkiye Büyür” vizyonuyla çalışmalarını yürüten BTSO’ya da kent ve ülke ekonomisine sağladığı katkılardan dolayı teşekkür etti.

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da bakanlık olarak başlatılan “çalışma hayatında milli seferberlik” projesi çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti. Müezzinoğlu, ’büyükanne’ projesi hakkında ise “Özel sektör, bir gün gelip bir gün gelmeyen anneyi istihdamda tutar mı? Tutmaz. Kadın istihdamdan kopmasın, maaşını tam alsın diye annesi veya kayınvalidesi varsa bir proje geliştirelim istedik. Bu projede, hem anne, çocuğu güvenilir adrese bıraksın, hem işinden kopmasın, hem de bu büyükanneye destek verelim dedik. Şu anda 1 yıllık bu projeye, bin aileyle başladık. Toplam 5 bin aileye çıkacağız” dedi.

    İbrahim Burkay, iş dünyasının taleplerini içeren raporu Bakan Ağbal’a iletti. Burkay, Meclis Başkanı Remzi Topuk ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Maliye Bakanı’na, adına dikilmiş 16 fidan sertifikası ile mumluk hediye etti.

  • Gana Devlet Başkanı’ndan Borsan’a destek

    Borsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez, kendilerini makamında kabul eden Gana Devlet Başkanı’nın “Borsan’ın ülkemizde yaptığı ve bundan sonra yapacağı yatırımlara her türlü desteği vereceğim” sözlerinin hem heyecan hem de gurur verici olduğunu söyledi.

    Ukrayna, Kırgızistan ve İtalya’dan sonra Gana’da yurt dışı yatırımını gerçekleştiren ve 65 ülkeye ihracat yapan Borsan Grup heyetini makamında kabul eden Gana Devlet Başkanı Nana Addo Dankwa Akufo Addo’nun, “Borsan’a, ülkemizde yaptığı ve bundan sonra yapacağı yatırımlarında her türlü desteği vereceğim. Yatırım projeleriniz için bana direkt ulaşabilirsiniz” sözleri, Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez’i hem heyecanlandırdı hem de gururlandırdı.

    Afrika’yı keşfetmek gerekir

    Afrika kıtasının dünyanın en zengin yeraltı kaynaklarına sahip olduğunu ama bu zenginliklerin sömüren ülkeler tarafından gerçek sahiplerine yansıtılmadığını belirten Borsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez, Türkiye’nin bu dev pazarı son 5-10 yılda keşfedebildiğini, hala da sanayi ve hizmet sektörünün bu pazarı tam manasıyla algılayamadığını söyledi.

    25 Afrika ülkesine ihracat

    Borsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez, kendilerinin de Afrika pazarındaki arayışlara 2008 yılında başladıklarını anlatarak, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Önce Kuzey Afrika, daha sonra İç ve Batı Afrika ile ticaretimizi geliştirmeye başladık. Bu ülkelerde, sektörümüzle ilgili pazarın büyük oyuncuları ile diyaloglar kurduk. Defalarca ziyaretler yaptık, onları da Türkiye’ye davet ettik. Birçok tanıtım çalışmalarımız oldu. Fuarlara katıldık. Kendimizi ifade etmeyle ilgili olarak aralıksız 8 yıldır çalışmalarımızı devam ettirdik. Bugün gelinen noktada, 25 Afrika ülkesine ihracat yapıyoruz. Bu ülkelerin bir bölümünde gerçek pazar lideriyiz. Yani, Borsan o pazarlardaki en kaliteli ve en pahalı ürün olarak raflarda yerini almaktadır. Afrika pazarının Türkiye için en avantajlı bölgesi olarak Batı Afrika’yı gördük. Togo, Benin, Gana, Fildişi, Kamerun Burkinofaso ve Gine, gibi Batı Afrika ülkelerinde, son yıllarda, hükümetimizin kurduğu sıcak ilişkilerden de kaynaklı olarak bizler seviliyor ve yatırımlarımıza sıcak bakılıyor. Dolayısıyla biz de son bir kaç yıl enerjimizi Batı Afrika ülkelerine yönelttik.”

    “Gana önemli bir ülke”

    Adnan Ölmez, Batı Afrika’nın en büyük ülkelerinden biri olan ve yine en önemli ekonomisi konumunda bulunan Gana’da, Borsan’ın pazar lideri olduğunu hatırlatarak, “Borsan fabrikalarında üretilen ürünlerin Gana ve çevre ülkelerine dağıtımını yapmak için bir merkez üs kurduk. Borsan, bugüne kadar yaptığı yurt dışı yatırımlarında prensip olarak, uzun yıllar ticari ilişkileri olan yerel ortağı tercih etmektedir. Gana’da da 8 yıldan beri birlikte çalıştığımız distribütörümüzle ortaklık kurduk. Böylelikle Borsan ürünleri Gana ve bölgesi ülkelere çok daha hızlı ulaşacak, bölgede var olan ihracatımız 3 kat daha artacağı gibi ticaretimiz de daha karlı hale gelecek” diye konuştu.

    Gana Devlet Başkanı’nın sözleri

    Borsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez, Gana Devlet Başkanı Nana Addo Dakwe Afuko Addo’nun kendilerini makamında kabul ettiğini belirtti. Ölmez, çok sıcak karşılandıkları ziyarette, Devlet Başkanı Nana Addo Dakwa Afuko Addo’nun grubun uluslararası faaliyetlerini bilmesi ve “Gana’da yaptığınız ve bundan sonra yapacağınız yatırımlarda, Borsan’a her türlü desteği vereceğim. Gerektiğinde bana ulaşabilirsiniz. Sizlerin ülkemde farklı sektörlerde yatırım yapmasını arzu ediyorum” sözlerinin hem heyecan hem de gurur verici olduğunu vurguladı.

    “2017 ihracat yılı olacak”

    Borsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez, dövizdeki ciddi artışın iç pazarda birtakım olumsuzluklara neden olmasına rağmen ihracat için bir avantaj yarattığını belirterek, “Biz, 2017 yılını ihracat yılı olarak ilan ettik ve 10. aydan sonra mevcut pazarlarımızın yanında Avrupa ve Afrika’ya yoğun ziyaretler yaptık. Şimdi bunlar sonuç vermeye başladı. İhracatta iyi bir yıl bekliyoruz ve bütün enerjimizi ihracata veriyoruz. Bizim olduğu gibi ülkenin de ihtiyaç duyduğu şeyin bu olduğuna inanıyoruz. İhracat yapma altyapısı olan herkese çağrıda bulunuyorum. Daha önce de defalarca ifade ettiğim gibi Afrika pazarını daha çok önemsiyelim ve daha fazla gidelim. Aynı zamanda cesur da olalım. Afrika’da etkili olan Fransız ya da İngiliz’in bizlerden daha kabiliyetli olmadıkları görülecektir” ifadelerini kullandı.

  • BBP’li il başkanından HDP Milletvekili Paylan hakkında suç duyurusu

    EDİRNE (İHA) – Büyük Birlik Partisi (BBP) Edirne İl Başkanı Arif Köroğlu ve bir grup vatandaş, TBMM Genel Kurulunda ’Ermeni soykırımı’ ifadesini kullanan HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan hakkında suç duyurusunda bulundu.

    BBP İl Başkanı Arif Köroğlu ve beraberindeki bir grup vatandaş, Edirne Adliyesi’ne gelerek, geçtiğimiz gün TBMM Genel Kurulunda ’’Ermeni soykırımı’ ifadelerini kullanan HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan hakkında suç duyurusunda bulundu. Adliye girişinde basın açıklaması yapan İl Başkanı Köroğlu, Paylan’ın konuşmasında vatandaşları kin ve düşmanlığa tahrik ettiğini belirterek, “Soykırım lafını kullanarak tarihsel ve bilimsel gerçekten uzak bir şekilde aziz Türk milletini, Cumhuriyeti ve Meclisi aşağılamış, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmiştir” dedi.

    Türk milletine haksızlık yapıldığını dile getiren Köroğlu, “Yüce Türk milletine yapılan bu haksızlığı kabul edemediğimiz için birazdan suç duyurusunda bulunacağız. Yüce Türk milleti bilsin ki bu büyük milletin yapmadığı bir şeyi yapmış gibi gösteren bu adam için Cumhurbaşkanımıza, Sayın Başbakanımıza, Edirne’den, Fatih’in şehrinden sesleniyorum bunların sadece vekilliğinin düşmesi değil, bu tip zihniyette kim olursa olsun vatandaşlığının da düşürülmesini talep ediyorum. Bu olursa daha iyi olur. Cumhuriyet’ten önce de, şimdi de Türk milletinin kimseyle ayrımcılık düşüncesi olmamıştır” dedi.

    Türkiye’nin Suriye’deki savaştan kaçan insanlara kucak açan bir millet olduğunu söyleyen Köroğlu, “Yarın bir gün Yunanistan’daki insanlara da bir şey olursa oraya da koşup gideriz. Bu tip kafayı karıştıran insanların derhal vekilliği düşürülmeli ve bunun da ötesinde gerekirse vatandaşlıktan ihraç edilmeli” diye konuştu.

    Suç duyurusunda bulunan Abdülkadir Terzi adlı vatandaş ise, “Türk ve Ermeni vatandaşlarımız arasına nifak sokmaya çalışan HDP Milletvekili Garo Paylan hakkında halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek suçundan adli makamlara şikayette bulunduk” ifadelerini kullandı.

  • KKTC’li eski Belediye Başkanından skandal paylaşım

    KKTC’de İskele eski Belediye Başkanı Halil İbrahim Orun, hayatını kaybeden bir bölge sakini ile selfie yaptı. Fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaşan Orun tepki çekti.

    KKTC’de İskele eski Belediye Başkanı Halil İbrahim Orun sosyal medya üzerinden skandal paylaşımda bulundu. Bölge sakinlerinden vefat eden Ayşe Curcur’un ölüm anını paylaşarak rahmet diledi. Orun, fotoğrafı, “Bir zamanlar İskele Boğazının neşe kaynağı olan rahmetli Hüseyin Curcur abimizden sonra sevgili eşi güzel insan Ayşe ablamızda hakkın rahmetine kavuştu. Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun” yorumu ile paylaştı. Orun, yaptığı paylaşımla bir çok kişinin tepkisine neden oldu.

  • Alevi Vakfı Başkanından HDP’li Sancar’a dava

    Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı Genel Başkanı Özdemir Özdemir, “Bizimle ilgili sözde soru önergesi veren Diyarbakır HDP Milletvekili Mithat Sancar beni AKP üyesi olarak ilan etti. 17 yıldır Türkmen Alevi Bektaşi Vakfını kurduğum günden bugüne kadar hiçbir partiye üyeliğim yoktur. Eğer ki sen benim AKP’deki üyeliğimi ispat edemezsen sen müfterisin” dedi.

    Türkmen Alevi Derneği Genel Başkanı Özdemir, düzenlediği basın açıklamasında, 2 Ocak 2017 tarihinde Kanal A’da yaptığı konuşmalarının bir takım çevreler tarafından cımbızlanarak tarafına ve düşündükleri kardeşlik ülküsüne linç kampanyasına dönüştüğünü belirtti. Diyarbakır HDP Milletvekili Mithat Sancar’ın bir video paylaşımı üzerine kendisinin Twitter’dan hakaretli saldırıya ve ölüm tehdidine maruz kaldığını ifade eden Özdemir, 15 Temmuz darbe sürecinden sonra kimin dost, kimin düşman olduğunun apaçık ortada olduğunu söyledi. Özdemir, “Bin yıldır bu coğrafyada barış ve kardeşlik içerisinde yaşıyor, var olmaya çalışıyoruz. Biliyoruz ki malımıza, canımıza, varlığımıza kastedenler kimi zaman elinde silahla meydanlarda, muvaffak olamazlarsa da kuzu postuna bürünerek ve aramıza girerek saldırılarını sürdürüyorlar. Ülkemiz zor ve meşakkatli yollardan geçiyor bu günlerde. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra kimin dost, kimin düşman, kimin vatansever, kimin hain, kimin kahraman olduğu apaçık ortadadır. Her şey tam dizüstü çökertilmeye gelmişken ülkem ve milletim, bir takım kanaat önderlerinin, sivil toplum kuruluşlarının ve bu ülkeyi yönetenlerin güçlü iradeleri ile öngörüşü, sağduyusu ve kararlı duruşu ile tehlike bertaraf edilmiştir” şeklinde konuştu.

    Programdaki konuşmalarının başka yere çekildiğini vurgulayan Özdemir, “O programın özünde benim kast ettiğim şey; Allah korusun düşmanlarımız ülkemizi istila edecek olursa Alevi-Sünni ayrımı yapmayacaklar hepimizi katledecekler, bu saldırılar terör örgütlerini kullanarak yapılan birer dış saldırıdır. Dış saldırılara karşı birbirimize düşmeden kenetlenmeli, birlik olmalıyız. Düşmanlarımız ülkemizi de Suriye haline getirmek istiyorlar. Özellikle buna vurgu yapmıştım. Kardeşlik ve barış içerisinde yaşamanın önemine vurgu yapmıştım. Suriye örneğine işaret edip Alevi kanaat önderlerinin çıkarak kargaşada, kavgada, savaşta rahat edemeyeceklerine vurgu yapmıştım. Ve hala ve ısrarla diyorum ki bizler Alevi Bektaşi toplulukları, devletimiz ve komşularımızla barış ve kardeşlik içerisinde yaşadık. Hısım olduk, akraba olduk, arkadaş, yaren olduk ama asla düşman olmadık, kin gütmedik” ifadelerini kullandı.

    “Kim siz-biz diye konuşuyor, bilin ki o toplumumuzun köküne dinamit yerleştiriyor”

    Özdemir, “Elbette ateş düştüğü yeri yakar. Ancak topluluk olarak hissemize düşenden fazla ateşi kucaklamaya çalıştık inancımız gereği. Suyu bulandırtmayacağız arkadaşlar. Birileri rahat yaşasın, sırça köşklerde otursun, bir eli yağda bir eli balda yaşasın diye biz dünyamızdan vazgeçmeyeceğiz. FETO terörü, PKK terörü, PYD, DEAŞ terörü derken emperyal güçlerin ülkemizi, birliğimizi, dirliğimizi bozmaya yönelik olası çıkartılacak mezhepsel terör ve çatışmalara asla izin vermeyeceğiz, ona alet olmayacağız, olmaya çalışanlara da engel olacağız. Israrla söylüyorum biz şunun bunun adamı olmadık. Bölücü parti hariç bütün partiler eşit mesafedeyiz. Biz devletimizden taraftık ve hep öyle kalacağız. Beni yanlış anlayan sade, işinde gücünde olan, kardeşlik felsefesini ülkü edinmiş başta Alevi vatandaşlarımıza sesleniyorum. Başından sonuna anlatmak istediğim şey bir olalım, diri olalım, kardeşlik içinde barış ve huzur içinde yaşayalım. Neresi yanlış bunun? Kim ki ikilik çıkarıyor, kim ki siz-biz diye konuşuyor, bilin ki o toplumumuzun köküne dinamit yerleştiriyor demektir. Tıpkı Suriye örneğinde olduğu gibi çıkacak kavgada kimse rahat edemeyecektir. Başta da benim sade vatandaşım. Yunus Emre’nin dediği gibi, ‘Bugün canların bir olma’ günüdür. Hz. Mevlana’nın çağrısına kulak verme davetine icabet etme günüdür. ‘Ne olursan ol yine gel’ demiştir. ‘Eline, beline, diline sahip ol’ diyen Hünkar Hacı Bektaşi Veli’ye kulak vermeliyiz. Dilimizden kardeşlik türküsü düşmemeli, incinsek de incitmemeliyiz kimseyi. Son söz; kardeşimiz olsa birliğimize, dirliğimize kastedenlerin karşısında olacağız arkadaşlar. Benim o gün de, bu gün de söylediğim budur, yarın da bu olacaktır” diye konuştu.

    “Sen müfterisin”

    HDP’li vekile dava açtığını belirten Özdemir, “Bizimle ilgili sözde soru önergesi veren Diyarbakır HDP Milletvekili Mithat Sancar beni AKP üyesi olarak ilan etti. 17 yıldır Türkmen Alevi Bektaşi Vakfını kurduğum günden bugüne kadar hiçbir partiye üyeliğim yoktur. Eğer ki sen benim AKP’deki üyeliğimi ispat edemezsen sen müfterisin. Bununla ilgili de ona yargıda dava açtım. Sosyal medyada üstüme çok geliyorlar, bir takım partilerin amblemlerini kullanıyorlar. Cumhuriyet Savcılığına da bu konuda suç duyurusunda bulunduk. Bana hakaret edenlerin Cumhurbaşkanımıza, İçişleri Bakanımıza ve hükümet yetkililerine de hakaret ettiğini gördük. Bu hesapların hepsini savcılığa verdik. Bizim kimseden korkumuz yok, biz birilerini rahatsız etmişiz ki o müfteri milletvekili beni AKP üyeliği ile suçladı. Ben HDP hariç bütün partilere eşit mesafedeyim” şeklinde konuştu.