Etiket: Başdenetçisi

  • Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’tan GTÜ’ye övgü

    KOCAELİ (İHA) – Gebze Teknik Üniversitesinde bir seminere konuk olan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, GTÜ’nün Türkiye’de birçok üniversitede bulunmayan imkanlara sahip olduğunu ifade ederek öğrencilere, bunu iyi değerlendirip ’en iyi’ olmayı başarmalarını istedi.

    GTÜ) Elektronik Mühendisliği Amfi-1’de düzenlenen ’Adalet Ombudsmanlık ve Üniversiteler’ Seminerine Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, GTÜ Rektörü Prof.Dr. M. Hasan Aslan, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Nilay Coşgun ile Prof. Dr. Arif Çağdaş Aydınoğlu, Kamu Denetçisi Sadettin Kalkan, Kocaeli ve Gebze protokolü, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldılar.

    “Ombudsmanlık önemli görevlerden biri”

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen Sağlıklı Yaşam Yürüyüşü ile başlayan etkinlik sonrasında katılımcılara kahvaltı ikram edildi. Yürüyüş sonrası düzenlenen seminerde ilk sözü alan Rektör Prof. Dr. Aslan, ombudsmanlığın toplumun her noktasına nüfuz etmesi adına çok değerli görevlerden bir tanesi olduğunu söyledi. Aslan, “Kamunun amacı halka en iyi, en doğru hizmeti vermektir. Bu noktada yaşanabilecek sorunların nedenlerinin saptanması ve yapılan önerilerle hizmet kalitesinin bir üst noktaya ulaşması büyük önem arz etmektedir. Kamu denetçiliği kurumumuz işte bizlere bu noktada büyük destek vermektedir” dedi.

    GTÜ’nün kaliteli hizmeti tescilli

    Eğitim noktasında kamu hizmeti veren Gebze Teknik Üniversitesi’nin bu hizmeti kaliteli bir şekilde yerine getirmesi sayesinde Türkiye’de ilk kez ISO 9001:2015 ve ISO 10002 kalite belgelerini aldığını anımsatan Prof. Dr. Aslan, “Kamu İdare hizmetlerinin kalitesinin artması, insan haklarına saygılı bir şekilde; hukukun üstünlüğünün idari mekanizmaların her noktasına nüfuz edebilmesi, en önemlisi de insan odaklı bir idare yapısının oluşması için katkılarını esirgemeyen; 2013 yılında kurulan Kamu Denetçiliği kurumumuzun bugün gerçekleştirmekte olduğumuz etkinliklerle daha fazla bilinir hale gelmesini temenni ediyorum” diye konuştu.

    “Karamsarlığa yer yok”

    Daha sonra söz alan Başkan Karaosmanoğlu ise, “Öğrencilerimizin gençlerimizin geleceğe çok iyi hazırlanması gerekiyor. Beyniyle, gönlüyle bilgiye, halka, hizmete açık insanlar olarak yetişeceklerine gönülden inanıyor ve onlara güveniyorum. Öğrencilerimiz sizler geleceğin teknisyeni, mühendisi ve diğer branşlarda uzmanlık sahanızda en iyisi olacaksınız. Erdemde, hizmette, güzelliklerde ve faydalı şeylerde yarışacaksınız. Yarışırken birbirimize de manevi destek olacağız. Her zaman pozitif olacağız; karamsar, yılgın, bıkkın olmayacağız. Kendinizi daima geliştireceksiniz” şeklinde konuştu.

    “Geleceğimiz sizlersiniz”

    Semineri düzenleyen Rektör Prof. Dr. Aslan ve çalışma arkadaşlarına ve katılımlarından ötürü Başkan Karaosmanoğlu’na teşekkür ederek konuşmasına başlayan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç da, “Kendi ülkemizde adaletle ilgili müesseseleri inşa ederken kendimizi de iyi yetiştireceğiz. Çünkü Türkiye’nin geleceği sizlersiniz. Tarih kitaplarında okuyoruz ya Osman Gaziler, Şeyh Edebaliler, Yunus Emreler, Mevlanalar veya Fatih Sultan Mehmetler, Yavuz Sultan Selimler, işte gelecekte siz onların yerini alacaksınız. Geleceğin Mevlanaları, Yunus Emreleri, İbn-i Sinaları, Ali Kuşçuları siz olacaksınız. Bunun için kendimizi iyi yetiştirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    “Hiçbir üniversitede kolay bulunmayacak imkanlara sahipsiniz”

    Malkoç sözlerinin devamında şöyle konuştu: “Türkiye 80 milyonluk Edirne’den Kars’a Artvin’den Muğla’ya kadar bir ülke ama gönül coğrafyamız veyahut etki ettiğimiz alan 80 milyonun çok ötesinde. Bu açıdan sizler hangi alanda olursa olsun en iyisi olursanız, en iyisini yapmaya çalışırsanız geleceğimiz rahat olur. Türkiye’deki hemen hemen hiçbir üniversitede kolay bulunmayacak imkanlara sahipsiniz. Bir tarafta Türkiye’nin her alanda ekonomi alanında, sanayi alanında en güçlü ili Kocaeli Gebze, diğer tarafta Dünya’nın başkenti İstanbul bu nimetlerden iyi faydalanın.”

    “Türkiye büyüdükçe dünya huzura kavuşacak”

    “Anadolu’dan birçok medeniyet geldi geçti Hititler, Lidyalılar, Urartular, Roma İmparatorluğu, Bizans. Hamdolsun 1071’de atalarımız gelip burayı bize yurt edindi. Burası sırtlanların bol olduğu yer bizim dedelerimiz, atalarımız dünyanın en önemli toprak parçasını bize vatan kılmışlar. Bu coğrafyadan sırtlanları kovmak için Osmanlı bir Aslan. Osmanlı’nın yıkılmasından sonra Balkanlar’da kan gövdeyi götürdü, Kafkaslar gözyaşına boğuldu, Ortadoğu hala savaş bitmedi, devam ediyor. Ama o Aslan ölmeden bir yavru doğurdu, o da Türkiye Cumhuriyeti. Şimdi o aslanın yavrusu büyüyor, büyüdüğünde de inşallah bu bölgede yine huzur olacak, dünyada da asayiş olacak.”

    Davetlilere plaket verildi

    Konuşmasının sonunda Malkoç, öğrencilerin sorularını yanıtladı. Seminerin sonunda Rektör Prof. Dr. M. Hasan Aslan tarafından görev süresince GTÜ’ye katkılarından dolayı Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Karaosmanoğlu’na ve Seminere katılıp değerli görüşlerini katılımcılarla paylaşan Kamu Başdenetçisi Malkoç’a birer plaket takdim etti. GTÜ’de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Malkoç ise Rektör Prof. Dr. Aslan’a Kamu Baş Denetçiliği kurumu yayınlarını hediye etti.

  • Kamu Başdenetçisi Malkoç, Dicle Üniversitesinin akademik yıl açılışına katıldı

    Dicle Üniversitesinin (DÜ) akademik yıl açılışına katılan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Genelkurmay Başkanlığı koridorlarında dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan’ın yaşadığı bir olayı anlatarak, “Genelkurmay koridorlarında omuz attılar Başbakan Erbakan’a, bir başçavuşa talimat verip omuz attılar” dedi.

    Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Dicle Üniversitesinde akademik yıl açılışına katıldı. Konferans salonunda düzenlenen programa Malkoç’un yanı sıra Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, AK Parti Diyarbakır milletvekilleri Ebubekir Bal ve Oya Eronat, DÜ Rektörü Prof. Dr. Talip Gül, kamu kurum müdürleri, üniversite hocaları, öğrenciler ve davetliler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından program türkü dinletisi ve halk oyunları gösterisi ile devam etti. DÜ Rektörü Gül ve Vali Güzeloğlu’nun konuşmalarının ardından kürsüye çıkan Malkoç, Diyarbakır varken ne Paris’in, ne Berlin’in, ne New York’un ne de Moskova’nın var olduğunu söyledi. Malkoç, “Türkiye’nin huzuru ve refahı Bağdat’ın, Şam’ın, Halep’in huzuru ve refahıdır. Türkiye’nin huzur ve refahı Bakü’nün, Tahran’ın, Belgrat’ın, Üsküp’ün huzuru ve refahıdır. İnşallah Türkiye güçlendikçe hem dünyada hem de bölgemizde huzur ve refah daha da artacaktır. Bosna Diyarbakır’dır, Bağdat İstanbul’dur, Üsküp Mardin’dir, Bursa Semerkant’tır. Geçmişte de böyleydi, şimdi de böyle. Türkiye’deki demokrasinin en büyük sıkıntısı vesayet modeliydi. Tarihimiz darbeler tarihi ile doluydu, Türkiye demokrasi tarihi darbeler tarihiydi” dedi.

    Konuşmasında dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan’ın yaşadığı bir olayı da paylaşan Malkoç, “Rahmetli Erbakan Başbakanken, ben milletvekili hukukçu danışmanı olarak yanındaydım. Genelkurmay koridorlarında omuz attılar Başbakana, bir başçavuşa talimat verip omuz attılar. Daha sonra başka bir komutan Erbakan hoca hacca gitti diye Erzurum Bölge Komutanı çıktı basına açıklama yaptı, Başbakana sövdü küfretti. Konular ile ilgili Genelkurmay Başkanlığına dilekçe verdik, dilekçenin işleme konmasını bekliyoruz, yaşadığım olayı anlatıyorum. Dönemin Genelkurmay Başkanı çıktı açıklama yaptı, ’Gerekirse daha ağırını yapacağız’ dedi. Kime söylüyor bunu, bir ülkenin başbakanına. böyle demokrasi olur mu, böyle bir ülke gelişir mi. İşte Türkiye bunlardan kurtuldu. Onlar bunu yaparken ne oldu, 28 Şubat’ta bu suçu işleyenlerin her biri Ankara’da Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandı. Türkiye’de bu kadar demokratikleşme oldu ama bu demokratikleşmenin hızını kesen zehirleyen terördür arkadaşlar. Biz dünyadaki ülkelerden farklı olarak Avrupa’da bir DEAŞ terör belası var, ama Türkiye’de DEAŞ var, PKK var, FETÖ var. Bunların her bir eylemi Türkiye’deki demokratikleşmeyi ve huzuru olumsuz etkiliyor. 15 Temmuz’da canavarlarla karşılaştık. Bu milletin alın teri ile boğazından kıstığı paralarla aldığı uçağı, helikopteri, tankı milletine karşı yürüttü. Böyle bir hainlik yaptılar” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından Malkoç’a Vali Güzeloğlu ve Rektör Gül tarafından plaket verildi.

  • Kamu Başdenetçisi Malkoç: “ABD, güçlü bir devlet değil aciz bir devlettir”

    Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, ABD’nin güçlü bir devlet olmadığını, aksine aciz bir devlet olduğunu belirterek, “Çünkü bir avuç çapulcuya 4 bin tır silah yardımında bulundu” dedi. Malkoç, Türkiye’ye dört bir yandan saldırı gerçekleştirildiğini ama Türkiye ile boşuna uğraştıklarını kaydetti.

    Kastamonu Üniversitesinin Bilgehan Bilgili Merkez Kütüphanesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen 2017-2018 akademik yıl açılışına katılan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Kastamonu’nun Türkiye’nin müstesna illerinden birisi olduğunu belirterek, “Her bölgenin kendine göre özelliği var, yalnız Kastamonu’nun özelliği farklı. Burası bir sahabe kentidir. Sahabe demek Peygamber Efendimize komşu demektir. Kastamonu’ya manevi değer veren yüksek şahsiyetler bu ilden yetişmiş. Bu yüzden Kastamonu’da olmanın ayrı bir mutluluğunu yaşıyorum. Kastamonu’yu gezme fırsatım oldu. Milli mücadeleye büyük katkılar sağlayan bu şehrin değerlerini yakından gördüm. Milli mücadelenin önemini iyi bilmezsek dünümüzü anlayıp, yarınımızı iyi göremeyiz” dedi.

    Kamu Denetçi Kurumunu Türkiye genelinde duyanların oranının yüzde 15 civarında olduğunu belirten Malkoç, “Haksızlığa uğradığını düşünüyorsa mahkemeye gitmeden önce bizlere müracaat edecek. İdarenin her türlü eylem ve işlemlerini denetleyen bir kurumuz. Bilinmediği için çok fazla bugüne kadar değerlendirilmedi. Ama tanındıkça seviliyor, sevildikçe de bize yapılan müracaatlar artıyor. 2016 yılında 5 bin 517 olan müracaat, 2017 yılında Kasım ayı sonu itibariyle 15 bin arttı. Bunun sebebi daha çok tanınmaya başladığımız için” dedi.

    Osmanlı Sarayı’ndan 600 yıl boyunca bu asil milletin dünyaya hükmettiğini ifade eden Malkoç, “Bunları adaletle yönetmiştir. Onun için önemli bizim tarihimiz” diye konuştu.

    Öğrencilere sosyal medya uyarısı

    Dünyada en başarılı 100 üniversite arasına Türkiye’den de üniversite girmesi gerektiğine işaret eden Malkoç, “Bir tane Aziz Sancar’ın Nobel Ödülü alması yetmiyor, onlarca Aziz Sancar’ın çıkması gerekiyor. Bir insan ne aradığını bilirse onu bulur ve başarılı olur. Bir hedefi yoksa suyun üzerindeki yaprak gibidir, sallanır gider. Eğer bildiğiniz yabancı dil var ise bir tane daha ilave edin ona. Hele dil bilmiyorsanız Türkçe’nin dışında başka yabancı bir dil bilmiyorsanız durumunuzu ve zamanınızı yeniden gözden geçirin. Ülkemizde 7 milyon 250 bin üniversitede okuyan öğrenci var. Bu her yıl ortalama 900 bin öğrencinin mezun olması demektir. Bu yüzden mezun olduğunuzda Türkiye’de mezun olan 1 milyon öğrenci ile işe girmek için yarışacaksınız. Eğer bir yabancı dil biliyorsanız yarışacağınız öğrenci sayısı 100 bine kadar düşer. İki tane biliyorsanız 50 bine düşer. Zamanımız yok, nereden yabancı dili öğreneceğiz demeyin. Sosyal medyaya ayırdığınız zamandan dörtte birini bu işlere ayırırsanız bunu başarırsınız” şeklinde konuştu.

    “Türkiye’ye dört bir yandan saldırıyorlar ama boşuna uğraşıyorlar”

    Türkiye’ye her yerden saldırı olduğunu hatırlatan Malkoç, “ABD, uzaktan gelip Suriye’ye 4 bin tır dolusu silah verdi. Aklınıza gelen gelmeyen bizimle uğraşıyor. Niye bizimle uğraşıyorlar biliyor musunuz? Tarih boyunca medeniyete ve dünyaya yön veren birkaç tane millet vardır. Diğerleri o büyük milletlerin arkasından gitmiştir. İşte tarihe yön veren milletlerin başında Türk milleti gelir. Bizim milletimiz geliyor. Onun için bizimle uğraşıyorlar” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’nin artık kendisine geldiğini ve tarihiyle buluştuğunu vurgulayan Kamu Başdenetçisi Malkoç, “Bu millet kültürüyle tanışıyor. Bu millet diniyle imanıyla yeniden buluşuyor” dedi.

    “ABD, güçlü bir devlet değil aciz bir devlettir”

    Türkiye’nin 2023, 2053 ve 2071 hedeflerinden de bahseden Malkoç, “İnebolu ile Ankara arasındaki o milli mücadeleyi bilmeyenler Türkiye’nin 2023 hedefini kavrayamaz. Malazgirt Meydan Muhaberesi’ni bilmeyenler Türkiye’nin 2071 hedefini kavrayamaz. İstanbul’un fethini bilmeyenler 2053 hedefini kavrayamaz. Türkiye açık ve net. Belki süper güç değiliz ama adam gibi bir devletiz. Büyük ve güçlü bir devletiz. ABD belki de süper bir devlet ama güçlü devlet değil, aciz bir devlettir. Güçlü devlet olmak ayrı bir şey, aciz devlet olmak ayrı bir şey. Güçlü devlet, hukuka uyan devlettir. Adalete riayet eden devlettir. Uluslararası hukuka uyan devlettir. ABD, güçlü devlet olsa bir avuç eşkıyaya, PKK’ya, PYD’ye silah verir mi? Çetecilerle iş birliği yapar mı? Onlarla iş tutar mı? Şunu unutuyorlar. ABD kurulalı 250 yıl falan oldu. Yahu sizin kuruluşunuz daha 250 yıl oldu. Bizim gerileme ve çökmemiz sadece 350 yıl sürdü. Ama yeniden diriliyoruz Allah’ın izniyle” diye konuştu.

    Bu coğrafyada onların gelip geçici olduğunu söyleyen Malkoç, “Ama biz, 1071 yılında buralara girmişiz. 1000 yıla rağmen bu coğrafyadayız. Bedelini de ödemişiz. Şehit kanlarıyla ödemişiz. İnşallah kıyamete kadar da bu coğrafyada bu millet kalacaktır” dedi.

    DEAŞ, PKK, FETÖ gibi terör örgütleriyle Türkiye’nin tek başına mücadele verdiğini ifade eden Malkoç, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “DEAŞ, tek başına dünyanın başına bela oldu. PKK, 40 yıl oldu hala bitmedi. FETÖ, dünyanın en aşağılık örgütüdür. Bunlarla mücadele ediyoruz. Bir taraftan da 3 milyon 500 bin Suriyeliyi ülkemizde misafir ediyoruz. Evi yıkılmış, annesi babası ölmüş, kardeşi ölmüş, kan görmüş, gözyaşı ile yoğrulmuş Suriye halkı, ülkesinden kaçıp Türkiye’ye sığınmıştır. 3,5 milyon Suriyeli, dünyadaki Birleşmiş Milletlere kayıtlı 60 ülkenin nüfusundan daha fazla. Bu millet bağrını açtı onlara. Çünkü biz, 1. Dünya Savaşı’nda zulmün ne olduğunu gördük, vatansızlığın ne olduğunu gördük.”

    “Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak Kastamonu’nun adının önerilmesi hepimizi heyecanlandırdı”

    AK Parti Kastamonu Milletvekili Metin Çelik de, “Kastamonu Üniversitesinin aldığı mesafeyi tüm Kastamonulular biliyor. 2006 yılında kurulan üniversitemiz 2011 yılına kadar pek mesafe alınmadığını biliyoruz. Ama 2011 yılından bu tarafa hem öğrenci sayısı hem üniversitenin yaptığı faaliyetler ile güzel günleri yaşadık. Kastamonu tarihi, kültürel ve medeniyet kenti. Turizm anlamında Kastamonu’nun dünyaya açılması için belli çabalarımız vardı. Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak Kastamonu’nun adını önermesi hepimizi heyecanlandırdı. Yıl boyu yapacağımız etkinliklerle başkentliği temsil edeceğiz” dedi.

    “45 farklı ülkeden 2 bin öğrenciyi Kastamonu’da ağırlıyoruz”

    45 farklı ülkeden 2 bin 161 yabancı öğrenciyi Kastamonu’da ağırladıklarını belirten Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın da, “Üniversitemiz 13 fakülte, 3 yüksekokul, 13 meslek yüksekokulu, 2 enstitü, 21 araştırma ve uygulama merkezi ile eğitim-öğretim faaliyetlerine devam etmektedir. Bu yıl aramıza katılan talebelerimiz ile toplam talebe sayımız 29 bin 360 oldu. Bunun 2 bin 161’i 45 farklı ülkeden milletlerarası talebelerdir. Şu an 338 öğretim üyesi ve toplamda 767 olan öğretim elemanı ile akademik kadromuzu her yıl daha da güçlendirmek arzusundayız” şeklinde konuştu.

    “22 milyon liralık FİBA onaylı spor kompleksimizin temelini attık”

    Akademik yıl açılışı ile birlikte İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinin ve Spor Kompleksinin temelini attıklarını söyleyen Rektör Aydın, “Toplam 10 bin 500 metrekarelik bir alan üzerine tesis edilecek olan spor kompleksimiz bünyesinde uluslararası müsabakalara ev sahipliği yapabilecek profesyonellikte, yaklaşık 300 seyirci kapasiteli yarı olimpik bir yüzme havuzu mevcuttur. Kompleksimizde ayrıca 800 seyirci kapasiteli çift taraflı tribüne sahip, FIBA onaylı, uluslararası basketbol ve voleybol müsabakalarına ev sahipliği yapabilecek nitelikte bir kapalı spor salonunu da tesis ediyoruz. Bunlarla birlikte 4 kulvarlı bowling salonu, trambolin, badminton, masa tenisi gibi çeşitli spor dallarına imkân sağlayacak iki adet antrenman salonu ve bir adet çok amaçlı salon da bu muazzam spor kompleksimiz içinde yer alacaktır. Kompleksin dış bölümünde ise ikişer adet voleybol sahası, futbol sahası, tenis kortu, genel olarak tesisin ihtiyacını karşılayabilecek kapasitede açık otopark alanları yer alacaktır. İnşallah 2018 yılında inşaatı en kısa sürede tamamlanıp hizmete açıldığında spor kompleksi sadece üniversitemizin değil, Kastamonumuzun da yüz akı bir tesis olacaktır” ifadelerini kullandı.

    Spor kompleksinin yanı sıra toplam 10 bin 350 metrekarelik bir alan üzerine inşa edilen İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinin de temelini attıklarını aktaran Rektör Aydın, şunları kaydetti:

    “Yaklaşık 150 kişi kapasiteli iki adet amfi, 110 kişilik bir adet, 80 kişilik iki adet, 60 kişilik yedi adet, 45 kişilik üç adet derslik, iki adet bilgisayar laboratuvarı ve 11 adet seminer odası mevcuttur. Ayrıca fakülte binamızda 60 adet öğretim elemanı odası, yönetim kurulu odası, dekan, dekan yardımcıları odaları ve ihtiyacı karşılayabilecek kapasitede idari personel odası yer alacaktır. Binada öğrencilerimizin ihtiyaçlarını karşılayacak yaklaşık 300 metrekare büyüklüğünde bir de kantin olacaktır.”

    Konuşmaların ardından Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın, Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’a Kastamonu’nun yöresel ürünlerinden oluşan sepet hediye etti. Ardından Kastamonu Üniversitesi Kampüsü içerisinde 2018 yılında tamamlanması planlanan 22 milyon liralık spor kompleksi ile İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinin temel atma töreni gerçekleştirildi.

  • Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Bursa’da kamu denetçiliğini anlatacak

    Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Bursa Valisi İzzettin Küçük’ü makamında ziyaret etti.

    Vali Küçük’ü ziyaret eden Malkoç, “Bursa bizim tarihimiz açısından son derece önemli bir yer işgal etmekte. Osmanlı döneminde başkentlik yapmış, sadece idari açıdan değil, tarihimizin önemli gönül büyükleri de Bursa’da bulunmuşlar, manevi fetihleri buruda yapmışlardır. Biz Bursa’ya her gelişimizde nefes alıyoruz. Geçmişimizi hatırlarken geleceğe emin adımlarla bakıyoruz. Bursa’da yarın kamu denetçiliği kurumunu tanıtacağız. Toplantıya muhtarlar ve sivil toplum örgütlerini davet ettik. Kamu denetçiliği 2010 yılında anayasada yer almış, 2012 yılında da 6328 sayılı kanunla düzenlenmiş bir kurum. Halkın avukatlığını yapan, aynı zamanda da idareye kararlarıyla yol gösteren bir kurum. Halk tarafından fazla tanınıp bilinmiyor. Biz bu eksikliği izale etmek için halkla buluşmalar yapıyoruz. Bursa’yı tercih etmemizin sebebi değerli valimizin burada olması” dedi.

    Bursa’nın Türkiye’nin geçmişinde önemli yer işgal ettiğini anlatan Malkoç, “İhracat kalemlerine batığımızda özellikle otomotivde Bursa’nın yeri farklı. Kamu denetçiliği aynı zamanda şikayet yoluyla idarenin bütün çalışmalarını denetleyen bir kurum. Türkiye maalesef çok zor ve sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Avrupa ülkelerinin komşuları kolay; İtayla, Fransa, İsveç ve İsviçre. Ama bizim komşularımız Suriye, Irak ve İran. Her birinde sıkıntılar ve özellikle iç savaş var. İçeride de PKK, DEAŞ ve FETÖ gibi terör örgütleriyle mücadele ediyoruz. Biz bu mücadelenin anayasal zeminde hukukun içerisinde sürdürülmesi ve idarenin kamu hizmetlerinin standardının yükseltilmesi için gayret sarf ediyoruz” diye konuştu.

  • Kamu Başdenetçisi Malkoç, çocuklarla bir araya geldi

    Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, çocuklar tarafından da kendisine şikayetler geldiğini söyleyerek, “Şikayet yazan çocuklardan birisi ‘Annem benim kulağımı çekiyor, annemi uyarın benim kulağımı çekmesin’ başka bir çocuk ise, ‘ Annem benim telefonumu aldı onu alın bana verin’ gibi şikayetler geliyor. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramına renk kattınız, sağlıkla dönün” dedi.

    Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, 39. Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği kapsamında 26 ülkeden gelen çocuklarla bir araya geldi. Malkoç, çocuklar araçtan inerken güzelliklerini, masumiyetlerini izlediğini söyleyerek, “Anadolu’nun güzelliklerine çiçek gibi renk kattınız. Bu kurum halkın şikayetlerini inceler, onlara çözüm bulmaya çalışır” diye konuştu.

    Kamu Denetçiliği Kurumuna çocuklar tarafından da şikayetler geldiğini söyleyen Malkoç, “Şikayet yazan çocuklardan birisi ’Annem benim kulağımı çekiyor, annemi uyarın benim kulağımı çekmesin’, ‘Annem benim telefonumu aldı, onu alın bana verin’ gibi şikayetler geliyor. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramına renk kattınız, sağlıkla dönün” ifadelerini kullandı.